28 Ağustos 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

No, 45 ESÜk çhza %hîlgunu hayretlerinden ve hnq__ İ n;_'m.da.n dona kalan sipa- Üler gp, Sün kendilerine gelebil- N yaptığı bu hareketi, Haj &r:lı: bir hakaret addettiler... Â h”dau a I8Ima göre, sipahi ağala- Bizlice ” Çokları, şurada burada Sisinda hapıammşlar. Böyle, halk kar d%nnmkğretle başı kesilen arka- K inti içi &d İçmisler, kammı almak için Uzun ::;;İl, başını önüne eymişti. d“ikıhk arını çeke çeke, birkaç Sonra İ bir düşünce geçirmişti. Tak; İrdenbire başını kaldıra. e Nkçit Acaba, bunu yapabilecekler Demist; | & ü:î“ Bu sualin içinde büyük h i, », e teselli ihtiyacı münde- dahiç, “_ekim, bunu Zeynel Han bir i::ftm'm— Şahın şu anda derin m%kY“Ş hissettiği ümitleri kır- Tüşti.. İÇİn, sşu müphem cevabı ver S hen;,î:h&metpenan!.. Malümu şaha Ü Sbahi edh'- Hâdisat, bilinmez. Eğer ü T, Selimden çabuk harekete “luıqu'ıev belki birşeye muvaffak Tüa, a Fakat onlarım bu maksatla Üü Ser Selim daha evvel vâkıf "lıg *0 Zaman, vay sipahilerin ha *Ynel Hanm bu cevabı, son İl fat fıe"%ede zeki olan Şah İsma VESRENL ASA VKUYN Tn .,nir“. etmemişti... Parmakları- Mmb li hareketlerile bıyıklarını BBKi :.? Wme ise... Bu meseleyi geçelim.. | t xBiz talım, sonra ne oldu? DŞ n , ” üç gün bekledik. Uç gün- İ 'nq'“”mı yeni padişahı tebrik et- Ülı'—:: avdetimize izin istemek i- Ya azimetimiğe müsaade is- )S“':'Wdan, (hele biraz sabret & —l"reîl?e haber geldi. Tabii, biz Tüy ziııhk" Maamafih, isabet ol- )'![m ; Saraydan bu daveti bek- &hh'i;ı“-ht önünde kafası kesilen hfı;,rıqî:*ewıkaamcıan daha mühim ile temas ettik. —& Ah İsmail, büyük bir merak a * hayretle sormuştu: — Biz “Tdan daha mühim bir hâdise | :gen, Şahım. < s:ı.'“ bir hâdise?.. Şah ,, Hin, babasını öldürmesi. xNI:mml yerinden sıçramıştı. Söylüyorsun, Zeynel?.. Bu AM TOğru mu?.. %&de buyur da anlatayım, & B*ylzı'c tahtı Selime terketti. hi itibaren, artık Topka & | ada durmak istememişti. hnıan'%epaiz değildi. Saltanata )'*;' doyaımıyan bu haris ihti- 'î_h_""*y önünde nümayişler ya- Padişaha uzun ömür ve % Saltanat temennilerile bağı- NYU YAK SS YY S & An yeniçerilerin ve halkın Üratına tahammül edeme- P'Pgl Onun için, derhal Topkapı sa (9 t”"kerlıerek. (Eski saray) a SŞ “'îtı. & * > a%ît; Şahım. " » ÂArtık herkes, bu ihti- K . Ünütüvermişti. Onun u- b —._yecek olan hayatının, bu- Nhükm lz. sadasız sönüp gideceği küh:idumş“' Halbuki aradan, 5% haiki gün geçtikten sonra, 'Be ber geldi. Bu habere na- igw (Dimetoka) sarayına NM k. Ömrünü orada inziva ? “mre%kü. Selim, babasının Merasimle İstanbuldan âıtizam etmişti, Bunun i- KA Ü'wu l.khuğ k bir alay tertip edilmiş “!w%yı teşkil edenler, tan:ami- Adamlarından mürekkep Selim, Babasının İstan Cıkarılmasını İltizam Etmişti — Bu alayı, biz de görmek iste- dik. Yine, kıyafetimizi tebdil ettik. Halkın arasına karıştık. Edirneka- pısma kadar giderek orada heklemi ye başladık, Mayıs ayının, en par- lak günlerinden biri idi. Artık, at üzerinde duramıyacak kadar bitkin bir hale gelmiş olan ihtiyar Beya- zıt, her tarafı meşin perdelerle ka- palr olan bir arabaya Hindirilmişti. Ve arabanın etrafını da, yine Seli- min adamlarından birtakım atlılar çevirmitşi... Bunların aralarında, gayet sade bir elbise giymiş olan Se lim 'de görülüyordu. Ve Selim, ağır ağır giden arabanın yan ada, yayan gidiyordu. . — Tuhaf şey. — Evet, Şahım — Sonra. — Uzaktan, bu alayı biz de takip ettik.. Edirnekapısına gelince, alay durdu. Arabanın meşin perdesi kal dırıldı. Selim, büsbütün babasıma yaklaştı. Büyük bir ihtiram ile eğil ' di. Ellerini öptü. Birşeyler söyledi. Sonradan öğrendik ki; cereyan e- den hâdiselerin, kendi tarafından ya pılmadığını söylemiş.. Babasından helâllik dilemiş.. Babası da; “ne ya palım?.. Bizim için dünya saltana- tında nasip bu kadarmış.. Bundan sonra, ahret saltanatı bekliyelim.” demiş, — EB, daha ne demiş? — İşte.. Asıl mühim olan cihet... Beyazıdın hususi hizmetkârlarm- dan; aslen Cineviz olan (Menavino) nun yemin ile temin ederek söyledi gine, göre, ihtiyar Beyazıt, oğlunun : söylediği sözleri dinlemiş. Sonra hafif bir sesle: ! —“Oğlum saltanatta muvaffak olmanı temenni ederim. Cenabı Hak, sana birçok zaferler ihsan etsin. Fa kat, sen de benim gibi 'saltanata Yazan : Ziya Şakir buldan Şah İsmail, dayanamamıştı. Kaş larmı çatıp dişlerini sıkarak. — Canavar... Diye homurdanmıştı ah İsmail, bu suretle teessür Ş göstermekte haksız değildi. Çünkü o, (Safavi Saltanatı) nı te- sis ettiği günden itibacen Beyazıt- la hoş geçinmişti. Ve bu hoş geçin- mek sayesinde, bütün düşmanları- nı birer birer tepeliyerek hükümeti ni bugünkü vaziyete getirebilmişti. fakaf bundan sonra?.. Zeynel Han; hirkaç dakika süküt tan sonra, sözüne devam etmisti: — BSelim; babasının ölümünden ancak bir hafta sonra bizi huzuru- na kabul etti. Babasının gösterdiği mebzul iltifatlara mukabil, o bize son derecede soğuk muamele göster di. Zatı şahaneniz namına, tebrik için söylediğim nutka, bir tek keli- me ile dahi cevap vermnedi... Ancak, huzurundan çıktıktan sonra, saray ağalarından biri geldi. “Şevketlü pa dişahımız ferman buyurdular. Gay- ri, memleketiniz canibine, gidebilir siniz.” dedi... İşte, Sahım. Selimin, hali ahvali bundan ibaret. Demiş, Sözüne hitam vermişti. (Şah İsmail)in Kararı ah İsmail, uzun bir düşünce Ş geçirdikten sonra, şu karari vermişti: — Bana karşı kalbinde sönmez bir kin taşıyan Selim ile nasıl olsa çarpışacağım. Şu halde ona ilk darbeyi, ben vur- malıyı! ım. Evet..ilk darbeyi vuranın, ekseri ya kazanmak ihtimali vardı. Fakat doyma.. Ve ciğerlerini görmeden hu ilk darbe, nasıl vurulacaktı?. ölme...” demiş. deta, Şah JIsmailin tüyleri ür permişti. — Ne korkunç beddua.. Acaba, bu doğru mu7. — Biz, şüphe etmiyoruz, Şahım.. Çünkü o Cineviz bize söylediklerini yemin ile temin etti. — Devam et... — Beyazıdın arabası, ileri doğru yoluna devam etti. Selim de, sarayı na geldi.. Aradan tam sekiz gün geçti. Birdenbire Istanbulda bir de- dikodu patlak verdi. Beyazıt, yolda vefat etmiş. Ve bu vefatı da, esrar- engiz bir mahiyeti ihtiva etmekte imiş... Tabitdir ki, biz bu dedikodu 'a ehemmiyet verdik. Beyazıdın ve- fatı üzerine diğer bendegânı gibi Is tanbula avdet eden, o Cinevizi bü- yük bir para mukabilinde elde et- tik. Hem biraz evvel arzettiğim şey leri, hem de ölümün malhiyetini on dan öğrendik, - — Ölümün mahiyeti. ne imiş?, — Cineviz Menavinonun mahrem olarak anlattığına göre.. Beyazıt, Istanbuldan çıktığının erLesi günü, Çekmece köyünde kalmış. Yüzünü yıkamak için su istemiş, Bu suyu, Selim tarafından bahasının refaka- tine memur edilen (Ben Yasef) is- mindebir Yahudi hekim vermiş.. Be yazıt, hiç birşeyden şüphe etmiye- rek, bu su ile yüzünü yıkamış.. Mü teaddit defalar, ağzını çalkalamış.. Aradan üç gün geçmiş.. Beyazıdın bütün derileri kızarmıya ve kabar- mıya başlamış.. O gün yüzünü yı- karken, bütün saçı ve sakalı bir an da dökülüvererek, zavallı ihtiyarın avuçları içinde kalmış.. O zaman Be yazıt, oğlu tarafından zehirlendiğini anlamış.. “Allahım!. Selim kulunu, nasıl bilirsen öyle yap. Benim inti- kamımı onda bırakmıa.” diye bağır- mış.. Aradan, üç dört saat geçmiş.. Beyazıda şiddetli bir ihtilâç gelmiş. ve.. oğlunun saltanat hırsına kur- ban olan ihtiyar; o ihtilâçlar ara- sında, inliye inliye can vermiş.. — B b Di 1 (Arkası var) (1) Şimdi, (Üniversite) binasının bulunduğu yerde idi. fAaNnN E-KONOGOMİ Buğday Cinsleri de | Tetkik Ediliyor — | Ankara, (TAN Muhabirin. den) — Memleketimizin belliba.şlı; gıda maddelerinden birini teşkil | eden ekmeğin, her tarafta olma- | sa bile, muayyen mıntakalarda tadır. | Vekâlet mütehassısları yurdun muhtelif bölgelerinde — yetişen | tiva ettiği glüten miktarını tes. | pit etmek üzere vilâyetlerden nü- muneler istemiştir, Birçok vilâ. | mişlerdir. Bu nümuneler merkez |hıfzıssıhha müessesesinde fenni tahlile tâbi tutulmaktadır. Tahlilden elde edilecek netice ile memleket buğdaylarının va- | sıfları hakkında esaslı bir. fikir elde edilmiş olacaktır, Diğer ta. raftan da muhtelif mmtakalarda ayni cins ekmek çıkarmak için ayni vasıfları taşıyan unların ka- litesi tespit edilmiş olacaktır. — | Ayni cins ekmeklerin fiyatları- l j nı birleştirmek için de alâkadar | daireler tetkiklere başlamışlar. | | dır. | —e — Çih;nfolafın Gümrük Resmi İndirilecek mi? Memleketimize ithal edilecek çi. mentolarm gümrük resimlerini yarı yarıya indirileceği hakkında Ankara. dan gelen bir haber üzerine borsada çimento hisseleri üzerindeki muame. leler gerginliğe uğramıştır. Kuponla. rı ödenmiye başlıyan çimento hissele. rinin yükselmesi beklenildiği bir sı. rada bu haberin gelmesi piyasayı kor kutmuş ve evvelki gün kuponsuz o- larak 10,50 liradan muamele gören hisseler dün 9,70 liraya kadar düş- müştür. Ü .. ; zümle Bunu, bir iki yıl oluyor, bir ke- re daha y tım. Fakat Yakacıl tan güzel bir mektup gönderen “üç arkadaş” yine soruyorlar, Hem on- ların hatırlarını kirmamak, hem de onlar gibi, evvelki yazıyı okuyama. mış olan başka okuyucularıma ha- tırlatmak için tekrar yazmıya mec- bur oluyorum, Üzüm yemek karaciğeri daha iyi işletir, hem de işini kolaylaştırı. Bun ,dan hazim de kolaylaşır ve iştah a- çılır. Idrar çoğalır, ekşiliği artar Barsakların işi düzelir, inkıbaz ge- çer. En sonra da üzüm insanı iyi besler. Bundan dolayı karaciğeri yolun- da işlemiyemler, barsakları ve böb- rekleri iyi çalışmıyanlar üzüm ye- mekten istifade ederler. İnatçı inkı baza tutulanlara, basur memelerin- den rahatsız olanlara, karaciğerin safra yolunda, böbreklerinde kum bulunanlara üzüm -yemek iyi gelir. Uzümün imsanı iyi beslemesinden do layı veremli hastaların da üzüm te. davisinden istifade ettikleri vardır. Üzümle tedavi için en iyisi Ça- vuş üzümüdür. Bu cins olamazsa, ona nisbeten az tatlı, küçük çekir- dekli ve ince kabuklu cinsten olan. lar seçilmelidir. Bu tedaviden bir fayda görmek için en az üç hafta ve en çok altı hafta her gün üzüm yemelidir, Gün de yarım kilodan başlıyarak iki ki- loya kadar çıkılır.. Bazıları günde beş kiloya kadar yiyebileceğini söy lerler, fakat beş kilo üzümde sade- ce şekerden 1250 gram bulunduğu L Pa düşünülünce bir insanın buna ta- Tedavi hammül edemiyeceği kolayca anla- şılır, Hergün yenilecek üzümün yarısı 5 Fındık İhracatımız Bir Kumpanyalar navlunv az artırmak istediler — Deniz Ticaret Müdür. üğü, Buna Meydan Verilmiyeceğini Kendilerine Bildirdi Fındık ihracatımızın inkişafında nakliye kumpanyalarının || daima zorluk göstermekte oldukları malümdur. Sene başından - || itibaren kumpanyalar, kömür pahalılığı bahanesile navlunlarını yine artırmışlar, evvelce tonu yirmi dokuz şiline naklolunan ih- racat mallarımızı, 60 şilinden aşağı nakledemiyeceklerini bildir. mişlerdir. Hattâ son günlere kadar tonaj üc- ||retini altmış şilinden almışlardır. Ni. | hayet ihracat mevsimi gelmiş ve Ka. radeniz sahillerinden fındık yüklen. || mesi için hazırlıklara başlanmıştır. Bunu fırsat bilen vapur kumpanyala- rı şimdi de altmış şilini az görerek || navlunu daha fazla artırmak istemiş. lerdir .,Bunu haber alan deniz ticaret müdürlüğü, kumpanya mümessilleri. ni çağırarak hükümetin böyle bir ha. rekete katiyyen müsaade edemiyece- ğini bildirmiş ve yeni bir zam yapıl. mamasını tebliğ etmiştir. Ege mıntakasının üzüm ve incirle- rini nakleden vapur kumpanyaları da son günlerde navlunları artırmak is. temişler, fakat, buna meydan veril- memiştir. Ihracat mallarımıza karşı zaman || zaman gösterilmek istenen bu zorluk. lara karşı, alâkadar makamların cid. di tedbirler alacağı ümit ediliyor. Üzüm Az Piyasa Çok Durgun Rekolte 40 Bin Tonu Güç Bulacak İzmir, (TAN) — İncir ve üzüm pi- yasaları durgun ve isteksiz gidiyor. Maamafih fiyatlarda tenezzül yok- tur. Resmi daireler, üzüm rekoltesinin tahminler hilâfımna ancak 40 bin tonu zorlukla bulacağını bildiriyor, Halbu- ki geçen seneki rekolte 74 bin tondu. Bu yıl incirler iyi büyüyememiştir. Piyasada hurda incir birikmemesi için, inhisarlar idaresinin derhal mü- bayaata başlaması bekleniyor. sabahleyin altı ile sekiz ar sabah kahvaltısından hiç olmazsa bir saat önce ve yavaş yavaş - yİr- mi dakikada - yenilir. Kalan yarısının öğle yemeğinden bir saat önce, öteki yarısı - yani hepsinin dörtte biri - de akşam ye- meğinden yine bir saat önce yenilir. Üzümün çekirdeklerini ve kabuk larını çıkarmak lâzımdır. Salkımları da yemeden önce kaynamış suyla yıkamak daima ihtiyatlı olur. Böy le çokça üzüm yemek bıktırır.yahut iştihayı düşürürse, üzümün mikdarı azaltılır, yahut birkaç gün üzüm yemeğe fasıla verilir. Zaten üzümle tedavi müddeti içinde yemeklerin mikdarını azaltmak ve biraz daha fazla hareket etmek zaruridir. . U- zümle tedaviye başlamadan bir ke re idrar tahlili yaptırmak pek lü- zumludur. Çünkü üzüm şeker hasta lığının en büyük düşmanıdır... Yakacıkta “üç arkadaş” benden iki şey daha soruyorlar, Fakat bum ları yanı başlarındaki tam mütehâs sıs, hem de çok bilgili, doktorlarıma sorsalar daha iyi ederler. Çünkü o doktor, bunlara verilecek cevapları benden iyi bilir. Bursada, vakitsiz ihtiyarladığını yazan okuyucumuzun mektubumda döktüğü ve en çoğunu hayali zan- nettiğim dertleri o kadar çok ki bu- rada beş on yazıda bile onlara ce- vap vermek imkânsızdır, Kendisin- den özür dilerim. İ “aainedu a N 27 Ağustos CUMA PARALAR Sterlin 627,— — 632,— Dolar 123,.— — 127,— Fransız Er. 9ü,— — 100,— Liret 119,50 — 119,50 Belçika frangı 80,— Bâ,— Drahmi 18,50 23,— İsviçre Fr. 5T0,— 580,— Leva 20,— 23)— Florin 65,— T0O,— Kron Çek ÜŞ BAA Şilin Avusturya2ğ1,— — 23,— Mark SR ) 1Blee Zloti 20,— 23,— Pengo 21,— 25,— Ley 12,— 14,50 Dinar 48,— 52,— Kron İsveç 30,— 32,— Altın 1048,— — 1049,— Banknot 2571,— — 258,— ÇEKLER | Londra 630,50 — 631,— New-York 0,7894 — 0,7873 Paris 21,085 — 21,0675 Milâno 15,0039 - 14,9925 Brüksel 4,6875 — 4,6836 Atina 86,6775 86,6085 Cenevre 3,44 3,4372 Sofya 63,4425 - 63,3914 Amsterdam — 1,4313 — 1,43 Prag 22,68 22,6625 Viyana 4,1875 — 4,1838 Madrid — — Berlin 1,96381 1,9616 Varşova 4,1825 — 4,1790 Budapeşte 3,9841 — 3,9810 Bükreş 106,5825 106,4975 Belgrad 34,4175 34,39 Yokohama — 2,7247 — 2,7225 Moskova 20,41 20,435 Stokholm ,3,0761 — 3,0737 « Mensucat Eşyası Fazla Geliyor Fabrikatörler Bundan Telâşa Düştüler Dün Sanayi Birliğinde bir toplantı yapılmıştır. Bu içtimada — menşsucat sanayii mümessilleri de bulunmuşlar- dır. Kontenjanın kalkması ve serbest ithalât rejiminin tatbik mevkiine girmesi üzerine memleketimize fazla miktarda mensucat eşyası ithal edil. miye başlanması görüşmelere mevzu olmuştur. Bazı sanayiciler, yeni sistemin tat, bik edileceği 9 ay içinde üç senelik ihtiyacı karşılıyacak miktarda men. sucatın ithal edileceğini iddia etmiş- lerdir. Şimdiye kadar piyasalara çok den sanayiciler, buna bir çare bülun« rar göreceklerini söylemişlerdir. Bir- lik bu hususta bir rapor hazırlıyarak İktısat Vekâletine verecektir. İplik buhranı kalmadı İthalâtm serbest bırakılması üzeri. ne şehrimize her numarada bol iplik getirilmiştir. Bunun neticesi olarak iplik buhranı kalmamıştır. Evvelce getirilen ve pahalıya satılan iplikler. den bir çoğu yüzüstü kalmıştır. Do. kumacı ve yazmacılar kooperatifi bü- tün esnafma ucuz fiyatlarla bol iplik dağıtmıya başlamıştır. ZAHİRE — BORSASI Pindik L. Hamburg masını, aksi takdirde fabrikaların za, - miktarda mal getirildiğine işaret e. —— * l Ba çeRt egit Ü 27-8-93T FIYAILAR Cinsi Aşağı Yukarı K &. ER Buğday yumuşak 6,— 6,11 * ert 5,274. 5,30 Bakla â4— —— Çavdar 4,324, 4,33 Kuşyemi 7,38 8— Keten tohumu 9,25. —— Darı sarı 4,80. —— Tiftik mal 130,— 135,— Yapak Anadol 5ö,— — GÜ,— ». « İzmit Sil— —— Peynir beyaz S3S0— — 31,35 » kaşar 4d— —— GELEN Buğday 502.. Ton Tiftik i54> Ton Kepek 30 Ton Arpa 94 — Ton Un 11634 Ton — Yapak 23 Ton Susam 22 Ton Nohut 55 Ton Mısır 2t Ton Z. Yağı 6 Ton GİDEN Razmol 150 Ton Un 203 — Ton Yapak 2 7 gl Nohut t 3414 Ton DIŞ FIYATLAR Buğday Liverpul 5,81 K " Şikago 4,98 K ”» Vinipek 5,16 K Arpa Anvers —— Misir Londra 3,75 Keten T. Londra 8,15 Fındık G. Hamburg