TAN Gündelik Gazete BAŞMUHARRİRİ Ahmet Emin YALMAN 'TAN'm hedefi: Haberde, fi- kirde, her şeyde temiz, dü- rüst, samimi olmak, kariin gazetesi olmıya çalışmaktır. GÜNÜN MESELELERİ Tuncelinde İmar Faaliyeti Bizde şakavet meselesi evvelce bir asayiş meselesi idi, Bir tarafta huzur. suzluk görüldüğü zaman oraya tedip | müfrezeleri gönderilir eşkıya da-| ğıtılır ve mesele halledilmiş sanılırdı. Şakavetin sebepleri araştırılmaz ve tabii bu sebeplerin izalesine | çalışıl- Tunceli, tâ eskidenberi Türkiyenin şekavet yatağı telâkki edilir. Burada, halk niçin bu âsi vaziyette devam et- miye muvaffak oluyorlardı. Çünkü burada yol yoktu, mektep yoktu, hü- kümete yoktu, medeniyet Tuncelinin kapısından içeri girmiye teşebbüs et- memişti, Bu defa Tuncelinde derebeyliği tas- fiyeye teşebbüs edince, bu vazifeyi Yalnız topa, tüfeğe vermekle iktifa etmiyoruz. ilerlerken yolları da ya- piyor, mektepler açıyor, medeniyet ve umranı da beraber götürüyoruz. Yani yalnız şekaveti ortadan kal- dırmakla kalmıyarak, halkm bu ya- sayış tarzını idameye hizmet eden se bepleri ortadan kaldırıyoruz. Bu, yeni rejimin hususiyetlerinden biridir ki, ehemmiyetle üzerinde du- rulmıya de; Tenceli bizim için bir meçhul idi, şimdi bu mechulüi kesif ile meşgulüz, Burada zengin maden kaynakları, servet membaları buluyoruz. Adetâ yeni bir müstemleke fethediyoruz. Petrol ve Benzin vuuzü yı Petrol ve benzin ucüzleyör. Bu iki maddenin ucuzlaması hayatm ucuz- laması üzerinde tesirini göstermelidir, Bunun için petrol ve benzin kullanan bütün nakliye vasıtalarının ucuzlama- 81 lâzımdır. Kömürün tonu kırk lira iken tesbit edilen fiyatlar, bugün ayni kömürün gibi devam etmektedir, mürlin ucuzlamasna rağmen hava- gazi ve elektrik fiyatları hâlâ eyni Yüksekliği muhafaza ediyor. Bugünden tedbir alınmazsa, petrol ve benzinin ucuzlamasına rağmen, 0-| tomobil, kamyon, otobüs gibi nakil vasıtalarının nakil ücretleri de eski| Şeklinde devam edebilir. Onun için yalnız İstanbul Beledi. yesinin değil, devletin de bu mesele Üzerinde simdiden tedbir almış olma- sını görmek İsteriz. Çünkü memleke- tin her tarafımda otobüs, kamyon ve otomobil nakliye ücretleri pek yük- sektir, Moskovadan Amerikaya | Amerikan tayyarecileri Şimal kut- bu yolunu açtıktan sonra yeni daha büyük bir hamle yaptılar. Kutup tize- rinden Moskovadan Şimali Amerika- ya uçtular. Bu nçuş, vaktile Lindbergin Nev- Yorktan Parise uçmasından daha mühimdir. Çünkü bir deniz tayyaresi denizin üzerine düşerse ölüm tehlike- 8i vardır, fakat kurtulmak ihtimali de mevcuttur, Kutup buzları üzerine dü-| $ecek bir tayyareci için soğuktan ız. tarap içinde ölmekten başka bir ihti mal yoktur. Sonra Kutup yollarının açılması, dünya İçin büyük bir keşiftir. Çünkü Sovyetler şimdi bu yol üzerinde rasat ktasyonları kurmakla mesguldürler, Bu istasyonlar kurulduktan sonra Kutuplar artık insanların emri altına | Rirecektir. Bu sayede yeryüzündeki 'a cereyanlarının istikametleri tes- Pit edilebilecek ve Kutupia yapılacak Tasadat, arzın diğer kısımları İçin İaydalı olacakt Bu sebeple Sovyet tayyarecilerinin bu muvaffakıyeti bütün dünyanm takdirini kazanmıya değer. AMERİKA D iyorlar ki halk okumu- yor, halkı okutmak için şu lâzım, bu lâzım. Dahiliye Vekâleti geniş halk tabakala- rının okuma ihtiyacını karşıla- mak maksadile tanınmış edip ve muharrirlere şu şekilde mü- racaat etti: Leylâ ile Mecnun, Kerem ile Asli, Köroğlu gibi eski halk masallarını inkılâp prensiplerine uygun yeni bir üslüpta yazalım, Ve bu teşebbüs etrafında fi- kirler, mütalealar ileri sürül dü, Bugün de şu sütunlarda, bir okuyucunun fikirlerini ve- riyoruz. Bu, Amerikada bulun- makta olan münevver bir Türk kadınıdır. Orada halkın oku- ma ve öğrenme ihtiyacının na- sıl temin edildiğini bize, bir mektupla anlatıyor, Ve şimdi bunu beraberce okuyalım: Evvelâ, halkm okumasına: kastediyoruz? Bunu anlamak is tiyorum. E rini hoşça ge- in okumak mı? Yoksa gi medeniyet âleminin baş döndürücü terakkilerini takip ede- k, hayatma yeni bir cereyan verebilmek için izumlu maltmatı okumasın; istiyoruz ?£ maksat bi isi ise şehirli, ve mü- nin ihtiyaçla» nlar, hikâye- ruhuna pek »$ vak ler, köy halkimiz, müddet seve seve oktdükları bu halk roasallar; ihya edilebilir. Bu- nunla beraber bu halk edebiyatı benim ihtisasım dahilinde olmadı- gı için bir şey söyliyemem at bugün Türk Ülkesinde köy halkı kadar şehir halkınm da şiddetle edebiyat her günkü ihtiyacı- na cevap Veren, en müspet, en lü- zumlu malümatı ihl zul, azılınış gerlerden mürekkep bir yeni ede- biyat kolleksiyonu", Bu tarz kitap. lar, mecmualar, makaleler Ameri- kada pek çok mev ğ ğa rağmen Amerika Dabiliy zareti muntazaman bu hayati bil. gileri tetkik ettirmek, bastırmak ve bedava olarak halka dağı In meşgul!.. Çok temenni ederim ki Amerika Dahiliye Nezaretinin muvaffak olsun! F araza; Amerikanm en DU - ük milli meselelerinden ri hk meselesidir, Yeni di muş çocuk, altı yaşına kadar ç0- cuk, on İki a kadar çocuk! İlk gençlik, gençlik, hamile kadın, ve slit emziren valideler hakkında gayet faydalı, muhtasar, fakat fev- kalâde tatbik k öni haiz yüz- lerce broşür, kitap o Dahiliye Ne- zaveti tarafından dağıtılır. Dahiliye Nezareti, insanm bes- lenmesinde “silt” ün ne kadar ha. yat verici bir mçvki tuttuğunu akdir etmiştir... Muntazam neşri- yatile, cocukları, büyükleri herke- si süt içmiye teşvik eder. Çocukla” rm dişlerinin sağlamlığı, süt veren aonelerin dişlerinin muhafazası ve süt hakkında yazılmış #aşlir her an emrinize â" airesi yüzlerce madedir Amerikada çocuk bayramı gü- nit bütün nüdil vasıtalara ilânlar yapıştırılmıştı, (Çocuk maddi ve i şuurlu bir ihtimama muh- hhi gıda, bol açık ha- t, taze meyva ve sebze, rası, temizlik, uyku, oyun ate muhtaçtır.) Yazılı 0- lan bu çocuk himayesi ilâmnın ih- tiva ettiği bütün lüzumlu şartlar için Dahiliye Vekâleti yüzlerce mü» tehassıs çalıştırarak, onlarm fikir- TMAK YAPILIYOR? e Yazan sanmam / / i Nezahet Nurettin Ege 4 Başka memleketlerde halka kitap okuma sevgisini aşılamak için izah eden yepyeni bir edebi- ktadır, Bunu her is- a getirtebilirsiniz. ğer çocuğunuzun manevi inkişafları hususunda ten- vir edilmek ihtiyacını hissediyor- sanız Çocuğunuz ke- Çoçuğunuz yüzünün ıyor, gözleri- ni gayritabit bir şekilde sık sık kır Çoçuğunuz mektepten kaçıyor mu ?.. Derslerinde muvaf- fak olamıyor mu? kadaşlarile, muhitin miyor mu?,, Yabut bizzet kendi- bir başkasına geçmek arzusundası «nız, yahut mesleğinizdeki terak- kilerin derecesini, dünyadaki mes- lekdaşi nzla aranızda bir mukâ- yese yürütmek arzusunu hissedi- Yorsuhuz.. Dahiliye Nezaretine ya zabilirsiniz. Önünüze cilt çilt ista- tistikler, grafikler yığılır, Şimdi müsaadenizle böyle bir edi leketimizde dij ihtiyaçlarının fe dir? Bence halkın okuma günlük hayata ma'kes ol. karşılanabilir. baba iseniz, büyük le mesul bir evlât İseniz sizin bin tür lü ailevi dertleriniz izah eden, düşünme ve yollarını size sizin muhtaç olduğunuz edebiyı tır. sorarım gi- ler sizin okuma ihtiyaemızı tatmin eden en cazip edetiyattır. Dünya» nın İstihsal şart sayanı hay- ret bir süratle inkişaf ederk Türkiye bütün mevendiyetini velüt bir istihsale bağlamak mecbu- riyetindedir, Bu şartlar dahilinde genç, ihtiyar herkesin, bütün bir milletin seferber olarak dünya is- tihsalini takip etmesi icap eder - İn alna SAMİMİ nk a) e Ğİ ela iin yeğ köy Böyle çalışılıyor ken, bizim için en güzel edebiyat mevzuu küçücük o Danimerkanm, minimini İsviçrenin nasıl zirai bir kudretle dünya o müvazenesinde mevkilerini muhafaza edebildikle- öğreten yazılardır. Avustural- ya ve Yeni Zelindaki genç Ang. lo - Sakson müstamerleri dür yasasında Avrupalılarla ga bir (rekabete girişiy lar? Avrupa müzmin bir içt £ kavgas'le kan kusarken Yeni Zelânda amele meselesini vicdanları en tatmin eden bir şekilde sessiz sadasiz nasıl zip ve canlı bir edebiyat zemini daha. - Bizim me kitapla teması defa mektep Çocuk o zamu hitinde kitaba karşı taşkın bir sev- gi, bir iştiyak, bir hürmet görme- miştir. Yedi yaşındaki yavru ilk gördüğü kitabın sahifelerine bir korku ile bakar. Bu 88- rde gördüğü harfler, kelime- ler kendi âlemile pek az alâkadar olan mefhumlar olduğu gibi resim le yapılmış basit ok solgun şeyler- ruhunda hakiki bir aktan tamamen â- «iz birtakım çizgilerden ibarettir. Halbuki çocuklar resme şayanı hay ret bir hürmet ve iman eslerler. (Üç yaşındaki kızın çocuk kitapla» rnda çocuklarn hepsinin isimleri elbiselerinin renklerile bukleleriyle tanır. hifesindeki çocuk resmini daima diğer sahifedeki İle mukayese e- der. Elbisesi başka da olsa yüzlü. nün hatları çlarmın rengiyle bu minimini hi ramanları. nı birer birer teşhis etmeyince içi rahat etmez.) nasıl imdi bir de mektebin çocuk ruhunda teylit ettiği intiba- m, İnsan en kıy. metli bir eserle en müziç bir haleti ruhiye İçinde temasa gelirse onun zevkine varamaz. Mektep hayatı. İCİN DA NELER nm çoci uğu gelecek bir âmildi niz ki, bizde çocuk bahçesi, çocuk yuvası gibi oyunla mektep muhiti nıftan mektebe b sına kadar serâzat ayının bilmem nbire kırk tane minimini yavrucağm r odaya koyar, sınıf nizamlarma riayete mecbur ederiz. Bu bi alık esaret defa tekrör ederiz. Yavrucağ yeknasak, suni ve yat, en güzel eşyayı bile ine simsiyah göstermiye kâfi manasını pek İyi anlayama- a, zevkine hulül ede- simlerle dolu © i a karşılaştığ vasıtası, çocuğun dostu manı olarak karşısına çıkmış olur. İşte bu şekilde kitapla temasa ge len bir çocuk mütemadiyen kitap- k değil azap alır, Mektep an bir diploma almak mecburiyetile kitabı bir belâyr müb arak telâkki eder, - Art dipiomayı alıp istikbalini mukan- nen bir maaşla temine muvaffak olduklan #onra yeni bir kitap sa- hifesi açıp ta Kendisine bu elemli h raşatan maziyi ihya et. mekten cidden korkar. Kitap an- cak can sıkmtısı zamanlarında 0- kunan tuhaf hikâyeler, bazan da nefis şiirler için bizim hayatımız. da bir mevki tutar. Bunun harici de pek yüksek mütefekkirlerimiz ve meslek adamlarımız müstesna kimsenin evinde oldu! bir kütüphanesi yoktur. zengin Amerikan FIKRA Bir Dükkânın Karşısında Bu dükkân uzün müddet vazifesini aradı: Pencerelerinin camlarmı kâ- ğıtlıyarak yazıhanelik etti; satış ma- #azasma döndü... Birkaz zaman boş kaldı ve nihayet hiçbir iş tutamıyaca- ğını anlayınca, kahvelikte karar kıldı. Hamam pahalılığından dolayı yıka- namıyan işçilerle dolup boşaldığı için, kir ve ter kokusu bütün sokağı kaplı- yor: Birkaç metre uzağından ancak İ dolaşabiliyoruz. Daha beteri var: A- laturka plâklar çalan eski bir gramo- fon! Plâklar, yeni bir Iki plâl Ma- hut “Leylâ.. Le; ve mahut ka- dın sesleri! Ah bu tango kırığı, kanto artığı sesler! Ah bu gırtlak çığlığı! Ah bu son şarkı veya gazel mısramın sonundaki alafranga özentisi uzun medd! Evet, boş dükkân nihayet vazifesi. İni buldu: Modern Ankaranm pek mey dandaki sokaklardan birinde dağbaşı İ kahveliği ediyor: Doğrusu artık o ka dar cesaret edemiyoruz: ne işçi ma- hallelerimiz olacak; ne bu mahalrle- rin halk mektepleri olacak; yahut pek yakında olmıyacak: fakat bir ha- mam! Ucuz bir hamam! Ve bunları sürü sepet önüne katarak sicak suya doğru götüren bir sıhhiye memuru! Seksen kuruştan aşağı gündelik almı» yorlar. Fakat sıcak su taze ekmekten daha pahalı ve kokmamak için iki günde bir yıkanmak lâzım! Sıcak su, pantalon ve pabuç: Run- lar olsa hani insanın “Ley..lââ.. zıril- tasına bile tahammül edeceği geliyor! FATAY Kız Enstitülerine Tayin Edilecek Nakış ve Dikiş Muallimleri Muallim ihtiyacmı önlemek için kız saant okullarını bitirenlerin (ise © ve orta okulların nakış ve dikiş mu. allimliklerine tayin edileceği yazıl mıştı, Verilen malâmata göre, ges rek orta okulların, gerek kız enstiti lerile akşam kiz sanat okullarının biçki - dikiş, ev idaresi ve satre gibi meslek dersleri öğretmenleri münhas sran Ankara kız Ertik öğretmen © kulunda yetiştirilmektedir. Kız ensti tüleri ile akşam kız sanat okulların» dan mezun olanların Vekâletçe öğret menliğe tayin edilecekleri hakkmda hentiz herhangi bir tasavvur ve karar yoktur, Karikatürü : rikadan yeni borçlar alabilmek için harp borçları meselesini başlıyacaklarma dair verilen haverler bir Amerika gazetesi tarafından resimde görüldüğü şekilde tasvir edilmektedir. Amerika gazetesi, bot at vermiyenlere bir daha borç verilmemesini şiddetle tasviye ediyor.