vo 5.6.97 TAN Gündelik Gazete BAŞMUHARRIRI TA Ahmet Emin YALMAN ki N'ım hedefi; Haberde, fi- | irde, her seyde temiz, dü- *, samimi olmak, kariin Süzetesi olmıya çalışmaktır. GÜNÜN MESELELERİ — Avrupada Okuyan Talebemiz Avrupanın muhtelif memleketle. tahsillerini tamamlamak İçin ta Püzlerce talebemiz vardır. Bu okuz, e çoğu devlet o yardımiyle Küme Pril müşkülâtma rağmen hü. | DÜZ , her ây bulundukları) kada 8 ihtiyaçlarını karşılıyacak| Para gönderiyor. | Mektup, dün Berlinden aldığımız bir | tele timizi çekti, Ve bu me-| Maktu saya durmıya lüzum gördük. | bize gönderenler Berlinde | dur, Be bulunan bir talebe | grubu. zaf talebeden o birçoğunun! SİA Ve eğlence yerlerinde vakit ha erin bir ia mn kahvele.. taa dme oynıyarak derslerini ih- Nğ lerini, iç senede bitirilmesi a bir tahsil için yedi | sene h ulunduğunu anlatıyor ve eti dikkatini davet ediyorlar, kümeş lere göre Avrupadaki hü. İalebesinden bazısma (800 e Sa “e 8hi bizim paramızla 400 lira. de bakağ bir para verilmektedir. El. Soğu, Se bol para geçiren talebenin İetiekteğı, aYE sefahet uğruna sar-| m arın he dereceye kadar doğ- hiç bilmiyoruz. Bilâkis ma. Vi sy, bir lerinin hertarafta talebe, * kontrol altında bulundur- do; yoruz, Fakat bu haber büyün, ç memleketin kendilerinden hari er beklediği, ve istikbal için | try ği bu gençleri | düştükleri “if Elilam kurtarmak için elddi| — VİNE snzede nyan Balkan- “da Yeni Faaliyeti ayağa Harbiye Nazırı Blomberg| Alina, iyor. Bir taraftanda Balkaş Ariciye Nazırı Fon Neurath| ara geliyor, | Yap Ya Küçük İtilâf parçalamı. | tig, , * Ve Balkan hükümetleri üze. Aifununu kurmya muvaffak tağiy bir müddet (faaliyetini Yün, , SÜ. Almanyanın hedefi, dün- m Cey lin sahalarında bulamadığı. hai, bu Şarki Avrupasile Balkan. Ti yan etmek, sonra bu yol Me * Üzerinden İrana kadar #ark- Bİ yag SİP hevi Bağdat yolu siyaseti. P diriltmiye çalışıyordu. Yang € Tuna ve Balkan devletleri Panaşi gömanyanın oyununu anla. Bciyg Almanya bir tereddüt devresi Simdi tekrar Orta Avrupa ve b bin gayrimemnan devletleri- Orta, K, hiç olmazsa bu yoldan İmaj, TUpa ve Balkanlarda kuvvet. Myo, g zere faaliyete germiş bulu. *i ta at Alman siyasetinin içyü- 1 eYdana çıkmıştır. Bulga. Mü, 9di tarafına kazansa | bile, Ame rda müessir bir rol oy. İhtimali pek azdır. Fe Stivalde Güzellik isabakası ötanbay belediyesi festival progra. de güzellik müsabakası nu. koymuş, : — müsabakası, kadınların Resi *& oldukları kanaatinin bir | det pr Bü iş, Avrupada bir müd.) Müret y, tacirlerin elinde bir ti. Mira şpittâsı olarak yapıldı, fakat adima ls etti. Kadma hlirmet eden, Meg, üirmet telkin etmek istiyen ka e owun böyle etinin ve bu. Mez, ir edilmesine cevar ver. Biz Yüzü, da, ol anma Küzellik müsaba- Sil, hayat sahnesinde mu görmek İsteriz. belediyenin bu numara. | tabiat ile iye teşebbüs etmesini VAPE. | Mısır ne Sfenkstir Mısır, bir nehir, yani Nil # ve bir insan kalabalığı, | yani 14 milyon Fettahtır ço YAZAN: i Bürhan Belge : APAR A M ısır'a ait bir manzara" nın ortasında, ya Eh- ramlar, yahut Sfenks durur. Bunlar artık Mısır'ın sembol- leri olmuştur. Ehramlar'ı Napoleon bile, bir hitabet unsuru olarak kul- lanmıştır. Sfenks'e gelince, ©- nun kilitli ağzına hergün bir anahtar uydurmıya (çalışan muharrirler, filozoflar ve 2€- kâ oyunlarını seven seyyahlar vardır, Halbuki, Mısır, ne Ehramlar ne de Sfenkstir. Mısır, bence, bir ne- il ve bir insan kalabalı- Ehramlarınkinden de kinden de eskidir ve-me- Hiçbir toprak parçası üzerinde, İnsanın karşılaşması, tanışması ve kaynaşması, Mistrda olduğu kadar sade bir muadele dahilinde cereyan etmez. Misirm Nilini alınız, haritalar orasını iş KANUNUNA GÖRE # ş Kanununun iş ve- İ renleri alâkadar e- den esaslarını dün bu sü- tunlarda okudunuz. Bugün de işçilerin bilmesi lâzımge- len noktaları hulâsa olarak veriyoruz: Cümhuriyet ülkesinde işçiler, kanunun himayesi ve adaleti al- tandadır. “o. İsçi, işe girerken iş verenle bir iş mukavelesi yapacaktır. ... Hiçbir İşçi, işverene haber vermeden işini bırakmaz. Başka yere gidemez. Kendi kendine işini bırakır, başka yere çalış mıya giderse cezalandırılır. ,.. Paranızı alırken (işverenden hesap pusulası isteyiniz. ... Gebe kadın işçiler, doğumdan evvel üç hafta ve doğumdan sonra üç hafta çalıştırılmazlar ve yevmiyelerinin yarısı alır- lar, ... İşçilere yiyecek, İçecer ve gı. yecek gibi seyler satmak için a- Glan ekonomalardan alışveriş serbesttir. .. Sizi bilâsebep İşten çınara. mazlar, Çıkardıkları takdirde o iş yerindeki hizmetinizin müdde- tine göre tazminat alacaksınız. Bu tazminatın nasıl ödneceği * göl gösterecektir, Bu bakımdan, Mısırın tarih içindeki hayatı ve me, deniyet devreleri, tipik nehir boyu hayatı ve nehir boyu medeniyetle, ridir. Şu halde, Mısırm tarihi ter. kibinde, temel olan unsur, insan de, Bil nehirdir. Yani Mısırlı değil Nildir, B unu en İyi, yukarıdan yani tayyareden görüyorsunuz. Nil, Etyopyanın dağlarından Ak- denize doğru bir şahdamar gibi akıyor. İnsan eli onu kaç kanala bölebilmiş Ye bu kanalları nerele- re uzatabilmiş ise, çölün kahrı orada yenilmiş ve gıda veren, be- reketi temsil eden tane, orada ye- şerebilmiğtir. Yeşil ve gayrimuntar sail Benülülğ UL ŞUNU gibi mama ve içinde gök damarlar parlıyan harikulâde uzviyet, bir nehrin göv. desi midir; Mısır dediğimiz memle. ket midir; kafası deltada ve kuy. ruğu Tsana gölünde kımıldanan bir yılan mıdır? Yoksa bunların hiçbirisi değildir de yelelerile göv desinin her nebati zerresinden «li İŞÇİNİN BİLECEĞİ ESASLAR kanunun 18 üncü maddesinde Yazılıdır. Dikkatle okuyumuz. ... , Herne suretle olursa olsun işi. hizi bıraktığınız zaman işveren tire bİF şahadetmame verecek” .. : İşveren, size verdiği sahadet- namede haksız yere aleyhinize birsey yazarsa zarar ve ziyan istemek hakkınızdır. ... İşveren, sizi ancak kendi #7 Zu ve muvafakatınızla fazla çö Uştırabilir. Fakat bunun için de kanunun gösterdiği nisbetlerde fazla yevmiye almanız lâzımdır. ... 16 yaşma kadar çocuklar, gün de sekiz saatten fazla çalıştırı- lamazlar, MR Miçbir işci, işyerine sarnoş olarak gidemez. İşyerinde | içki kullanamaz ve satamaz. a Doktordan #hhat raporu m. madan ağır ve tehlikeli #şlerde çalışmayınız, LALELİ tn başaklar, beyaz pirinç tenele- ri, balları terlemiş hurmalar, sart kabuklarmda semirmiş muzlar ve lüle lüle pamuklar dökülen bir Tanrı mıdır? Çünkü bu yeşil şeridin iki yanı çöl Çünkü dışmda nebati ya- büt uzvi hayattan eser yoktur. Nilin verdiği hayat ile çölün ha- zır tuttuğu ölüm, Miesirm her nok- tasindz karşı karşıyadır. Bunları biribirinden bir damla suyun ye şertiğ tohum ayırmaktadır. Yeşil şeridin sınırında yeşeren tohum, ilk gün ve ilk ilk insandanberi bü. tin Mısır medeniyetlerinin en kud retli nöbetçisidir. A BAAOAREA SANA AAA EAA İsverenle aranızda ihtilâf çık- tığı zaman ne yapacağınızı nasıl hareket edeceğinizi size kanunun beşinci faslında yazılı maddeler göstermektedir. Onla. ri iyi okuyunuz. ... Cumartesi yevmiyesini, diğer günler gibi tamam alacaksınız. » 0. Cümhuriyet Bayrammda ça- lışmazsınız ve o günkü yevmiye. Yİ peşin alırsınız. ... Fabrikanızda olan biten her. hangi bir isi tahkik için devletin müfettişleri sizi çağırdığı zaman yanlarına derhal gidip sorduk. ları sosllerin cevaplarmı perva- sızca ve doğru olarak veriniz. ... Müfettişlere verdiğiniz ifade. den veyahat söylediğiniz seyler. den dolayı sizi kimse kabahatli tutamaz ve sizi cezalandıramaz. .... Her isçi, çalıştığı is yerinde devletin sigorta dairesinde si. gortalı olacaktır. ... Türkiyede grev yasaktır. Hiç. bir Türk işçisi grev yapmak için kalkışamaz ve arkadaslarmı bu işe tahrik edemez. Türkiyede grev yapmıya ve yaptırmıya kalkışmanın cezası ağırdır. Bu cezaları kanunun 127, 128, 129, ve 189 uncu maddelerinde iyice okuyunuz. 5s BUNAAN FER BABA AEBUL ARADA (AA AES EBA EEABEU SAA BES DARDA EDA KASA KEMAN TAA IE | 4 nsanlar doğup ürüyors: İÜ bağlarda bahçelerde göl - geler uzuyor ve şarkılar yükse Myorsa; kız vücutlu hurmaların İ akisleri mehtaplı gecelerde Nilde İ yıkanıyorsa, isterseniz Sfenks'e ve Ehramlara da sorunuz, hep bu Nil yeşerebil Mısırı yukarıdan, tayyareden seyrederseniz, görürsünüz ki, bu memleketin bütün coğrafyası bir nehrinkinden ibarettir. Bir Nil ve 14 milyon Fellâh, işte Mısırm o masallara geçmiş olan servetlerini bu iki kuvvet yaratmaktadır. Ge- rek Nil gerekse Fellâhtan bir baş- ka yerde bahsedeceğim için bu iki kahramanm destanmı'şimdilik bu- rada keseceğim, mırm Yeğil"“şöridi Asvana ve daha yukarılara kadar devam etmektedir. Bütün şehir - ler, kasabalar ve köyler, bunun i- gindedir. Kahire, İskenderiye, herhangi bir Misir kasabası ve bir de izbe (1); eğer bunları görürseniz Mis. rı epeyco tanımış olursunuz. Çün- kü kasubalarla izbeler hep biribi- rine benzemektedir. Bir Kahire, İskenderiye, Portsajt ve İsmailiye Bibi şehirlerdir ki, hususiyetleri ve şahsiyetleri vardır. Nil boyu- nun yasası herşeyi biribirine benze, tici bir yasadır. Hurma ağacı, muz ağacı, pa - muk fidanı gibi, Mısırlı İnsan da Nil boyunda yetişir. Ekseriyetle, boyludur, incedir, dinçtir, Çalışkan. dır, çünkü kahredici bir güneşin al, tmda yılda üç dört mahsul yetiştir. mektedir. Şendir, çok konuşur, ko- nuşurken bağırır. Nübaylı Saidiler kuzguni Tenk - tedir, Fakat “çehrelerinin çizgileri nordik ırklardaki kadar munta - zamdır. Aşağı Mısır halkı ise, Müş Iüman olsun, Kıpti olsun, eski Mısırlılara benzemektedir, K ahiredeki bir apartımanm ö münde Tutank - Amona benziyen bir delikanlıyı görebile « ceğiniz gibi, izbeden izbeye uzanan kanallardan birinin kenarında da bezlerini girparken, Nefredite rast gelebilirsiniz. Mısırlı erkek uzun bir entari giyer. Adı, gallabiyedir. Çokluk, beyazdır. Renkli bezden yahut kumaştan yapılanları var- dır, Mısırlı kadm, siyah bezlere bürünlir, Ayaklarımda gümüş ya- hut pirinç halhallar taşır. Endam- İıdir ve sex-apeali vardır, Şehirlerde ve kasabalarda, bu biçim insanlar kaynar. Bir apartı- manm bazan altı kapıcısı vardır. Hele Kahirede bir ntifus bolluğu ve iş azlığı karşısında bulunduğunu zu daha ilk adımda anlarsınız. O- tomobilinizin kapısmı açmak için dört kol birden uzanır ve bunlar. dan bir tanesi yalnız bahşişini a- ır. Düşünürstinüz ki, koca Nil, ço. cuklarnın hepsini doyuramamak - (1) İzbe, Mısır kövlünlün adıdır. Kanunlar Karşısında: Ana İle Baba Miras Alamazlar ramvayın arka sahanlığnda sakallı bir ihtiyar, orta yaşlı bir baya dert yanıyordu. Kulak mi- safiri oldum. İhtiyar İçini çekerek anlatıyordu: — Aman oğul, halim fena. Sizlere ömür bundan bir kaç ay evvel biricik eviâdımı kara topraklara gömdüm. Her şeyim o idi. Günlerce gözüme uyku, ağzıma bir lokma ekmek gir medi. Fakat bu yalancı dünyada, in- san yine yiyebiliyor, yine yaşayabili. yı Bir kag-yün geçtikten sonra, kapı- mı bakkal çaldı, para istedi, saka çal- dı, para istedi. Benim iztirabıma 6. hemmiyet veren kalmadı, Her kes kendi işi peşinde. Fakat, bende para İ nerede? Bana, sağlığında bakan biri, İcik oğtumdu. Haylicede parası vardı. Evine koştum, karısını buldum, A- man dedim, bana biraz yardım et, Mirasın taksiminde sana İade ederim. O, dik dik yüzlime baktı ve : — “Ne münasebet. Sen oğlundan miras ala- mazsın ki. Oğlunun bıraktığı Iki tane çocuğu ile bir de karısı, ben, varız. Miras bizim aramızda pey edilecek, Kalan her sey bizimdir,, dedi, Bu acı sözleri duyduktan sonra, köşe başmdaki kahveye gittim, Ma- hallemizin akıl hocası olan muhterem bay M. R.'i buldum. mes'eleyi başm- dan sonuna kadar anlattım. Bana şu cevabı verdi: “— Sen, çocuk musun? O kadmın sözlerine nasıl İnanırsm, Akıl için tarik birdir. Bir baba çocü- ğu öldü diye aç kalır mı? Mademki, çocuğun para bırakmış elbette sen de © paradan, o emlâkten İstifade eder» sin. Dün, oğlunun yabancısı olan ka- rısı onun mirasçısı olur da, onun kanı olan, sen, babası nasıl mirastan isti. fade etmezsin? Böyle haksızlığa ak- lm erer mi? Elbette ermez. Kanun, mantık üzerine kurulmuştur. Onu yapanlar akıllı adamlardır. Bir baba ve ya anayı senden, benden daha iyi düşünürler. Hiç merak etme. Git, ra» hat uyu, dedi, ... M. R. in sözleri doğru mu. dur? Hayır!. Kanun bu zat fikrinde değildir. İlk nazarda akla uygun gö- rünen her şeyi kanım kabul edemez. Kanunu yapan, bir çok İnce noktaları düşünerek hareket etmek mecburiye- tindedir. Bir çok sebeplerden dolayı da, — ki burada izahı imkânsızdır— kanunun üç maddesi bu hususu hal etmiş ve ak sakallı ihtiyarı mirasçı olmak hakkından mahrum etmiştir. Hep beraber, Türk Kanunu Mede- nisinin bu hususa ait maddelerini gözden geçirelim; Madde: 439. — Birinci derecede mirasçılar, müteveffanm füruudur. İ Madde: 440. — Fürum olmayan müteveffanın mirasçısı baba ve ana- sıdır. Madde: 144. — Müteveffanm karı ve ya kocası, füru İle içtima ettikte muhayyerdir: dilerse terekeden yarı» smın intifa hakkını, dilerse dörtte bi- rinin milkiyetini alır. Şu maddeleri okuduktan sonra anlıyoruz ki, kanun evvelâ ölenin fi- ruunu, yani müteveffanın çocukları» nı ve onların çocuklarını mirasçı ka- bul ediyor, Böylece ölenin 2:3'ine mt. İ rast isabet ettiriyor. Eğer, karı ve ya koca varsa, onlar da mirasa iştirak ederler. Fakat, her halde çocuk var- sa, ann ile baba, ölenin mirasçını ola» mazlar. İsmail Kemal Elbir Istanbul Barosunda Avuka' tadır. Yahut servetin taksim edi- Vişi tarzında bir hata olsa gerek « tir, Herhalde, kaldırımları ve so » kakları doldüran bu gallabiyeler size ihtar etmek ister ki, ekono - mik ve sosyal davasmı henüz hak letmemiş olan bir memlekete a » yak basmışsmızdır. unun dışında, mükemmel bir liman, Kahirede girm sanki Orta Avrupa» dan söküp buralara iliştir - diği bir mamuredir. Kasabaya ve İzbeye sonra uğrarız. Mısırın man- zarası, fakat, ilk bakışta budur, İskenderiye ve zengin bir rüm Burhan Relos