“Bu Genç, Bizim Davamızın | 8 Yazan: Ziya Şakir Başına Getirilebilir !,, (Ebâ Müslim)e Verilen Vazife E va Mal, Abbast oğunar. kkedeki muhteşem ayarinda aylarca misafir edil. Bu müddet zarfında zekâsı, ii Ve büyük işlere kabiliyeti ime geçirilmişti. Ayni da, Abbasi saraymda bulu- ü Münevver zevat tarafından 0- işi muhtelif şekillerde ders- yermiş, fikir ve dimağının büs Niha bam hizmet edilmişti. bime öyle bir gün gelmişti ki m bile: VA, çok mihim ve ki im ve çok nazikti, Üçük bir muvaffakıyetsizlik kar. 8 DU İşe karışanların kıymet - z hayatları, bir anda sönebilirdi. Teri halifeleri ile bütün » henliz kuvvet ve şevket- Pi muharaza etmektelerdi. lere © Ve Misir kıt'aları Emevi leri beşi tamamile merbutiyet his Uiar, Yorlardı. Bilhassa (Şam), Parlar bir sadakat gösteri - Günkü Bu da sebepsiz değildi. va ; Samlıların maddi bi, Sanevi hayatına bol ve zengin ediyorlardı. (Menfaatlere hizmet), 101 oynuyordu. Sefil ruh mağlüp, yarı mec- ivetperest, halifelerle 86- ünü Emevi ricali, her sükse kucak ku- ». delicesine İs- sefahatlerile Şamlılarm göz- kamâğtırarak, onların sada- şerbutiyetlerini temin edi - Hp > # # z ; ğ 1 £ z# i koca kıt'a, —(Mekke) edine) gibi — iki büyük bel ibaretti. Bu iki beldenin hal- bir inkılâp icrasma i Onun için Hicazlılar; “armda cereyan eden cı sefahat ve sefiliyet arşı Emevilerden şiddet- hissettikleri halde, buna Mukabele etmektelerdi... Nu var ki, Emevilerden nef- ılar, pek tabii ola - kürye amm in hanedanı- içe artan bir hürmet dabbe benlemektelerdi... Şu etmek lâzım gelir ki, mensupları, kendileri. Sösterilen bu hürmet ve Üyakat gösteriyorlardı. leleri olmak üzere bü - , sefahat ve rezaletin , en iğrenç çukurlarında 'ururlarken; o (Hazreti ) in hanedanma men- (Mekke) de (Medine) medreselerde (din) e, (felsefe) ye ait ders. halkı tenvir ve irşat &- Servetlerinin “mühim hastanelere, fakirlere darülâcezelere bezletmek #safiyetini muhafaza temiz ve asilâine ta " z i ZFE /8 Yi Ea ii i; SSEIE s â Hİ Fl sö 4 ; /, ; £ lı tamıyorlar; gafletleri yüzünden bir anda kaybettikleri istiklâllerine İ. çin için gözyaşları döklyorlardı... (Dars)nm mağrur hafidleri, o feyz ve servet fışkıran tırnaklarınm, €- yersiz ve yularsız atlardan mürek- kep bir istilâ ordusunun ayakları altında çiğnenmesini bir türlü haz- medemiyorlardı.... Daha dün, lime ime yırtık gömlekleri içinde çıp- lak vücutları görünen müstevliler, bugün — eski asırların medeniyet ve ümranını sinelerinde taşıyan — muhteşem İran beldelerinde, (hâ- kimi mutlak) kesilmişlerdi. Bu ta» rihi fecaat karşısında kalpleri ya» nan İranlılar, ayni zamanda kendi yurtlarında birer esir muamelesi görmektelerdi. Onun için İran halkı, artık kati kararmı vermişti. Bu esareti reffe- decek; ve kendi insan! haklarma riayet edilecek olan her hangi"bir kuvvete büyük bir bir memnuni. yetle hüsnü kabul gösterecekti, üyük bir (Türk) ekseriye. tine malik olan Horasanlı. lara gelince... . Artık; — (İmam) Ünvanmıa. lan — (İbrahim) ile dizdize otu. ran (Eba Müslim) Horasanllar na mma son sözü şu suretle söylemiş ti: — Ya İmam! Büyük bir gurur ile söyliyebilirim ki; Türkler, bu. güne kadar Arap hâkimiyetine kar şı boyun eğmediler; ve eğmezler, Türk illerinde Arap ve şı bügün görünen m tevekkilâne sabır ve sükün; büyük firtinalar dan evvel kısa bir zaman İçin hü. küm süren sakin ve boğucu hava- dan başka bir şey değildir. Bu sa- kin havanın arkasından hiç şüphe. siz, korkunç bir fırtma patlıyacak- tar. Son aldığım haberlere nazaran, Horasan valisi (Nasır bin Seyyar) m zülüm ve safahati m art miş, artık bıçak kemiğe dayan - mıştır.. Her şey, hazırdır. Her ta- rafta, mükemmel teşkilât yapılmış tar. Kılıçlar, hançerler, oklar, mz. raklar, kâmilen yağlanmış. bütün bunların bir anda harekete gelmesi için, sadece emir verecek bir baş lâzımdır... Bu başı bulduğunuz gün yer yüzünde büyük bir inhi, dam husule gelecek. Emevi salta- matı, o anda yerlere geçecektir. On dan sonra, artık İslâm hükümeti nin riyaseti, ortaksız ve rakipsiz olarak kâmilen sizindir. Demişti, 3 mam İbrahim; bu sözleri I büyük bir dikkatle dinlemiş- H. Ve sonra, büyük bir sükünetle cevap vermişti: — Müsterih ol, ya Eba Müslim. O baş, çoktanberi hazırdır. — Hazır mı?.. — Evet. miyim — Eh. artık, vakti gelmiştir. Öğ renebilirsin — Kim?, — Sen. Eba Müslim biran içinde sersem lemiş ve sendelemişti. Bu, bir tek kelimeden ibaret olan cevabım haş met Ve azameti kafşısında o kadar büyük bir hayret hissetmişti ki; buna derhal mukabele edememişti... İmam İbrahim, kısa bir fasıladan sonra, ayni sükünet içinde söztne devam eylemişti: — Su andan itibaren sen benim vekilim, seraskerim, serdarım, or- dularımın baş kumandanın. Be » nim namıma istilâ edeceğin her yerde; hâkimiyet, tamamile senin. dir. Ben, sadece hilâfet ve salta - nat mevkiini muhafaza edeceğim, (Arkası var) LOKMA GUT kanu ben de öğrenebilir mi. Polatlı uğdayları Kapışıldı Dün şehrimize otuz sekiz vagon buğday gelmiştir. Ayrıca iki vagon arpa ile iki vagun çavdar gelmiş ve satılmıştır. Buğdayların yirmi vago- nu Ziraat bankasma ait olduğundan Haydarpaşa silosuna almıştır. Buğ day fiyatları evvelki günlin fiyatları gibidir. Yalnız dünkü buğdaylar ara- sında bir vagon Polatlınm 5.6 çev. dark malı bulunduğu için bütün alı- cılar bu vagonu almak istemişler ve rekabet yüzünden kilosu 7,25 kuru şa satılmıştır. Arpa fiyatları durgun dur. Biralık arpalar 4,05. kuruşa salılmıştır. Çavdar fiyatları da 4.20- 4,30 kuruş arasındadır, Kepek alıcıları arttı Birkaç gündenberi kepek alıcıları artmıştır. Kepeğin 72 kiloluk yeni çu valir ince ve mikset denilen nevi ih- racat için 225 kuruşa kadar satılmış- tır. Bu fiyatm 25 kuruşu ihracat resmi ve sairedir. Kaba kepek otuz beş kiloluk eski çuvallısı motör teg- imi kilosu yüz on paraya verilmiş- tir. Razmol denilen tek sifir nevi ke- pek te 72 kiloluk çuvalda vapur tes- imi 240 kuruşa satılmıştır. Razmol cinsi itibarile miksetten daha mak - buldür. —— ————————— TLIMAN HAREKETLER! | Bugün fimanımıza gelecek vapurlar ; Saat: İZ de Güneysu Karadeniz . den, 8 de Kemal Ayvalıktan, Bugün limanımızdan gidecek va - Sant: 12 de Ege Karadenize, 9.30 da Uğur İzmite, 8,30 Bandırma Mu. danyaya, 9 da Tayyar İmroza . N HEKİMİN Yakut Taşlara karşı sevgi ve saygi duygusu İnsanlarda pek eskidir. Gökteki yıldızların ne kadar bü- yük oldukları daha tahmin edile - | mediği zamanlarda atalarımız yık dızların hepsini havada gezmeğe çıkmış birer büyücek taş sandıkların dan, yeryüzünde gördükleri büyü- Taşı sakat kalanlar iyi olmak ümidiyle giderler o taşlara sürtünürlerdi. Büylik taşlara tapınmak yasak edip te, küçük taşlar büyüklerin Yerlerini tuttuktan sonra insanları todavi etmek hassası en ziyade ya. kut taşma intikal etti. Onun kud - retine önce iman edenler âşık. lar olmuştu. Her kim aşkında biraz hüzne, kedere düşerse parmağına bir yakut yüzük takar ve — riva- eta göre — hemen arzusuna nail olurdu. kudretine iman etmek sırası hekim lere geldi. Yakut taşı bir zaman hekimlikte pek kuvvetli bir hâç ol muştu. Hem öyle sadece parma - ğmda, yahut boynunda bir tılsım gibi taşımak suretiyle değil, dövü- ip toz edildikten sonra içirilmek suretiyle... Bizim büyük Türk hekimi İbni Sina — belki da şarap tanrısmı temsil eden meşhur taşın bulunduğu yere yakm bir yerde doğmuş olduğu için — şarap ren. ginde yakut taşma tedavi vasıta - ları arasında pek mühim bir yer ayırmıştı. Onun fikrince de yakut taşı kalbe kuvvet, ruha ferahlık ve - senede yedi milyon kilo çamaşır Sabuncular arasında kuvvetli bir rekabet göze çarpmaktadır. Sabunla» rm pahalılığı bu sene zeytinyağ re koltesinin azlığındandır. Yeni yılm zeytin rekoltesi 100-140 milyon kilo kadar tahmin olunmaktadır. Yağ çi karılan Ege mıntakası zeytinlerin. den 40 milyon kilo yağ alınmaktadır. Vasati olan bu miktarın ancak 6 - 7 milyonu kaba olduğundan sabunlu ğa bırakılmaktadır. Sabunluk yağla. rm azlığı sabuncuları araşit yağı kullanmıya sevketmiştir. Sabuncular bu yağdan memnun olduktan başka serbestçe ithalini bile istemektedir. ler. Araşit yağ ithaline müsaade e- dildiği takdirde sabunlarm daha u- cuza, hattâ yerı bir fiyata satılabi- leceği iddiz edilmektedir. Sabunluk zeytinyağlarınm da fenni tedbirlerle tasfiye edilerek yağ olarak kullanıl. ması İleri sürülmektedir. Son zamanlarda piyasada içyağı bulmak ta zorlaşmıştır. Çünkü, sade yağcılar içyağlarmı toptan almakta ve yediğimiz yağlara karıştırmakta- dırlar, Tuvalet sabunları iç yağından yapıldığı için bu madde epeyce aran- mıva başlamıştır. Milâsta Tütüncüler Memnun Milâs (TAN) — Son günlerde bü. raya yağan devamlı yağmurlar tü - tüncülerin yüzünü güldürmüştür, Fa kat, ücretleri pek ziyade yükseldiği için zürram çoğu, tütün için hazırla dıkları tarlalarına hububat ekmek mecburiyetinde kalmışlardır. Bü yıl Milâsm tütün rekoltesi 2 milyon, Muğlanınki 3 milyon kilo tah min ediliyor. Son hafta içinde Milâs ve civarma düşen kırağı, meyva ağaçlarına çok zarar vermiştir. Buna mukabil kıra. 1, 2) gaçlarma pek yaramıştır. Bu yü Mis seyirler bem çak gü. zel, hem de bereketli olacaktır. ZAHİRE BORSASI 8—5—1987 : FIATLAEK Cins Aşağı Yukarı K.P. KE 620 - s.s yil ee e Kuşyemi 10 20 —— Afyon ince 500 —— Yapak Anadol 49 52 — Zerdeva derisi 4200 4500 Sansar derisi 2150 - Kokarca 30 > GELEN da; 72 7T id w7 Çavdar vT. “Tiftik MT. Us N — Yi j Pamuk İN Masir #T DIŞ FIATLAR Buğday: Liyerpul 6354 Kr. Buğday: Şikago 5/90 Kr. Buğday: Vinipek 608 Kr. Arpa: Amvers 5.25 Kr. Mısır: emmi .. e Ki Londra Findik G. Hamburg 8405 Kr, ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi 1400 1 Sene 2800 Krş TR e pe m. SA 400 » 150. lAz 300 Milletlerarası Posta | İttihadma EKONOMİ i Sabun Pahalılığı Zeytin Azlığından İleri Geliyor. Memleketimizde sabunculuk ileri gitmiye başlamıştır. Avrupa. nın tuvalet sabunlarına rekabet edecek nefasette yerli tuvalet sa» || bunları yapılmaktadır. Tesbit edildiğine göre, memleketimizde sabunu yapılmaktadır. : 4 Bir Haftalık Balık İhracatı: * . a 48 Bin Çift Birkaç gündenberi havzlar serin ve rüzgârlı gittiğinden fazla balık tu tulamamıştır. Bu hafta içinde üç İ- İtalyan vapuruna on altışar bin çift torik yüklenmiştir. Tutulan torikle. rin miktarı 45 bin çifti geçmiştir. Bunları hemen hepsi 14-48 kuruş © arasında satılmıştır. Yüz kadar yü « | zer kiloluk orkinos yakalanmış, kilo. Su 4-5 kuruş arasında İtalyanlara sa» * tılmıştır. Küçük balıklar henüz ço. almadığından fiyatlarıda düşme. | miştir. Tutulan çirozlar 17-18, istav. rit 15-18, kalkan 30-40, çinakop 20- | 30, yerli kefallar 50 - 60 kuruş aram | sında satılmaktadır. i Kontenjan Değişikliği Milletlerarası Ticaret odasınm Pa« riste yeni bir toplantı yaptığı haber verilmektedir. Bu toplantıda muhte Hf hükümetlerin takip ettikleri kor” tenjan sisteminin değiştirilmesini tes min edecek tedbirlerin almması ka « i rarlaşmıştır. Her memleketin yerli #anayiini korumak için bu tedbirlere” den istifade etmesi tavsiye edilecek- tir. Oda, bu arada muhtelif yüz mem- Teketin iktısadi veziyetlerini tetkik etmiş, ihracat ve İthalât mallarınm azami kolaylık görmesini, ve mem- leketler arasında yeni gümrük anlaş- maları teminini dünya ekonomisi i- çin faydalı bulmuştur. | BORSA 8 MAYIS CUMARTESİ PARALAR İ 253— ÇEKLER Londra Nevyork Paris Milâno Brüksel tur. Türk borcu 20,40 liradan açıla. rak 20,50 lirada kapanmıştır. Esasen Paristen gelen sabah telgrafı da Türk borcunu 275 frank göstermiş» tir. Diğer tahvil ve hisseler Üzerinde de hararetli bir muamele olmamıştır, giliz lirasma aliş 622 ve satış 625 kuruş koymuştur.