4 Eylül 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

4 Eylül 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 4-4. 936 IT AN Gündelik gazete Başmuharriri Ahmet Emin Yalman “Tan'ın hedefi: Haberde, fikirde, herşeyde temiz, dürüst, samimi olmak, kariin gazetesi olmaya çalışmaktır. İGünün meseleleri | İ İspanyadan alınacak ders sum halkın öldürülmesidir. Filvaki ne insani duygular, ne mil- letle rarasında mevcut harp teamül- leri, cephe arkasında kalan, harbe bülfil iştirak etmeyen kimselerin öldürülmesine cevaz veremez. Fakat harpler artık insani olmaktan ve in- sanca kayitleri kale almaktan uzak- laştı. Habeş harbi ile İspanyadaki dahili harp gösterdiki, yeni harpler- de insaf ve merhamet denilen şeyden eser yoktur. Altta kalanın canı çik- sm kaldesi caridir , İspanya ve Habeş harbinden alma- cak ders, cephe arkasmdaki şehir - lerin tehlikede ve ölümden masun ol- Bomba tayyareleri ansı- zmn Azrail gibi şehrin üzerinde gö- rünüyor, ve gökten. ölüm yağdırı - yorlar. İspanyadaki harp, dahili bir harp olduğu halde şehirlerde yakıl- madık ev, yıkılmadık köprü kalma - dı, Asriaren eski medeniyetlerin braktığı güzel eserler birer birer tahrip ediliyor. Kartabe bir harabe- ye döndü, İran ve San Sebastiende gehir baştan başa yakılıp yıkıldı. İstanbula bir tayyare “hlicumunu düşününüz ve köprülerin yıkıldığını tasavvur ediniz Şehir derhal felce uğrar ve hayat duruverir. Tayyare ve zehirli gaz, harbi daha korkunç bir hale getirdi . ... Sağlam, daha sağlam, ekstr3 Marsiiyaya hiç gittiniz mi? Liman yanında küçük bir meydan a birgöz gezdirniz. -İki- katlı küçük bir otelin üzerinde “dünyanm en büyük oteli” , yanında küçük bir pastue dükkânı üzerinde, şu levha yazılı: “Fransanm eni mükemmel pastaha - nesi, Hattâ sermayesi beş yüz lira- Yı geçmiyen küçük balıkçı dükkân - ları bile dünyanın en büyük balıkçı dükkünıdır . Şarklı olduğumuz için mi nedir, her şeyi mübalâğalı görmek hasta - ığı bizde de vardır. Türkiyenin en büyük mahallebicisi, Türkiyenin en büyük mağazası, en bilyük mecmua - sı. Mütevazi olmağa tahammül ede- meyiz. İpek kumaş ve çorap yapan fab- rikalar çürük mal çıkarıyorlar, Hü- kümet bunları sıkıştırdı. Çürüğü sağ- lamdan ayırd edebilmek için çıkarılan Malları tasnif ederek kalitelerini a- Yırmalarmı istedi. Fabrikacılar mal- larmı üçe ayırdılar. 'Sağlam, çok sağlam, ekstra, Çürük, az sağlam, bir gin giyince açılan çorap yok. Hepsi sağlam, Mar. ilyalı zihniyeti. Hakikati görmeğe ve olduğu gibi söylemeğe cesaret ede- miyoruz , Propagandaya aldanmayınız Birkaç gündür Sovyet komşumuz hakkında birbirini tutmaz haberler geliyor. Varşova, uydurma haber fabrika- Ni halinde mütemadiyen, rivayetler İşan ediyor. Havadisi kontrol imkânma (ma olmyan dünya ve Türkiye Mafbuntı. da bu propagandaya kur. ban olarak alabildiğine yanlış, alda- Cici haberler veriyor. Propaganda işinde dünyanm en Win millet olduğunu ishat eden! Sovyetler kendi aleyhlerinde yapılan | yanlış propagandanm önline ge- *emiyorlar. Propaganda ehirti gar Kibidir. Kolay ve çabuk yayılır. Öl - İrmese bile mutinka izini bırakır. Sovyet komşumuz ötedenberi ide- Me hiyanet eden birkaç kişiyi öldür » Hâdise böylelikle kapandı gitti. albuki Varsova yer yer dahili ihti. rden, isyanlardan, tevkiflerden Bahsadiyor. Bu haberlere inanmayı - px. Ajansların vermediği, kuvvetli Pe temin edilmiyen hava. ere #hemmivet vermeyiniz. » ti B üyük misafirimiz İn- giliz KralıMa- jeste Edvard VI. bu- gün İstanbulda. bulunu- yor. Tarih bu gelişi bir İngiliz kralının bir Türk devlet reisini ilk ziyareti olarak kaydedecektir. Fa- kat İngiliz - Türk müna- sebetinin ve dostluğunun birincisi olarak değil... Bu iki millet uzak ve ya- 1 İNE “YE UÜ salid” larmda birçok (defalar mesai ortaklığı yapmış- tır. Biri Şarkta ve Uzak Şarkta, öte- ki yukarı Garpte dünyanm iki u- cünu tutan Türk ve İngiliz millet- leri çok defa dünya müvazenesini ortaklama kuran iki kutp oldular. İngilizle Türk; bulunduğu muhite sığamamakta, çok uzaklara ayrıl. makta ve cenkeilikte biribirine çok benzerler. Tarihte bunlar bin bir örneğini görüyoruz. Eski çağlarda Şarkta Türk, Garpte İngiliz, suk hün sembolu olmuşlardı. Yakın ta- rihlörde de İngiliz — Türk el ve si. lAh birliği bir çok defalar dünyayı yangından ve ateşten kurtarmış. tır. ingiltere Lancachir Odükam İ Türkleri Avrupadan © kov. | mak için hazırlanan bir orduda oğ- İ lu Bolingbrok'u sonra Dördünet Hanri adıyla İngiltere Kral oldu- bin kadar mızraklı ie NİYEBOLİ. ye Yıldırım Beyazıtla savaşa gön- dermişti. Bu beynelmilel Oordu mağlüp olürken ihtiyati kahra- manlığın büyük bir hassası sayan Bolingbrok Tuna üzerindeki bir Venedik gemisine atlıyarak Avru- paya döndü. 1400 yılında Napoli ve Fransa Krallık sarayları gibi İngiltere sa- rayını da Şarktan gelen muhteşem bir İmparator siyaret etmişti. Bu; Bizans İmparatoru II Emanüeldi. Bu nankör hükümdar, Yıldırım Boyazıttan birçok müsaadeler ko- pardığı halde yine Türkiye aley. hinde bir haçlılar ordusu hazırla» mak için Garp devletlerinin kapı- larını çalmıştı. İngiltere Kralı Dör- düncü Hanri Emanilel ve yanm- deki uzun sakallı papazlarına an- cak (4) bin lira verdi. İstiskal edi. len bir hükümdar hatırası ola- rak şimdi İngiltere müzelerinde bu sadakanın Emanüel imzalı yanız makbuzu saklanıyor. Tipi İngilizlerle | ikinci teması Timur — Yıldırım savaşından sonra olmuştur. Aksak Timur Osman oğlunu yendikten wura Bizans İmmaratoru Emanü- lerinde bulun BİNİ İngiliz Kralının Sultan Azize hediye ettiği Dizbağı nişanı el gibi birçok Avrupa devletleri ta- rafından da hararetle tebrik edi) mişti, Timurlenk Fransa Kralı VI Şarl'e siyasi ve ticari bir dostluk kurulamsını İstiyen Farsça bir mektup (1) yazdığı gibi İngiltere Kralı Hanriden de dostluk ve sa- mimiyet elini uzatan bir tebrik mektubu almaştı. (2) bu imektubu 'Timure Şark piskaposu denilen (Con Grinlo) adi: bir papaz getir. mişti, Hanri bu mektubunda Ti- murun serbest ticaret teklifini kax bul ettiğini bildiriyordu. Bundan sonra İngiltere ile Timur hüküme- tinin serbest ticaret mukaveleleri yapılmıştı. İşte Türkler ile İngilte- Te ticaretinin ilk temelleri böyle 8- tulmuşt. Sultan Cem vak'asmda da İngil- terenin Fransanmki kadar olma- makla beraber mühimce bir | rolü vardır, Kanuni Süleymanm Rodos şövalyelerine karşı açtığı bir sa- vaşta İngilizler çok ilgilenmişler- dir. Türklerle İngilizlerin en mi- him siyasi münasebetleri Kraliçe Elizabetle başlamıştır. ar Nikola 1844 te Osmanlı Türkiyesinin tedavi edile miyecek bir hastalığa tutulduğunu ileri sürerek İngiltereye Türk top- raklarının paylaşılmasını teklif et- ti. İngiltere bu teklife kulak asma- dı. 1853 yılı Kânunusaninin doku- zuncu gecesi Petersburgta kışlık saraymda bir müsamere verdi. Ba- Joda İngiliz Kiçisi Sir Hamilton Seymor'u bir tarafa çekti; “— Türkiye ölüm ihtilâçları için- de çırpmiyor. Bu hal bize de fazla — m... (1) Bu mektubun sureti Cevdet tarihim. de vardır (2) Grisinal Letters İllustrative Of En- «ah History cilt £ sayfa 55 SR e : Fatihin İstanbulu alırken kullandığı top. İİngiliz Müzesindedir| Tarihten birkaç yaprak ingilizlerle Türkler tarih içinde biri birile ne vakitler, ne şartlar dahilinde birleşmişlerdi? Türk müzelerinde bulunan ingiliz, ve ingiliz müze- an Türk eserleri Kırım o muharebesinde üç müttefik Fransa, İn giltere ve Türkiyeyi gösterir tarihi tablo sıkıntı verebilir!,, dedi. ve ilâve eti “— Kollarımızın arasında ağır- ca bir hasta adam var, Lâzım ge len tertibatı almadan evvel elimiz- den kaçırırsak büyük bir felâket olur.,, Damdan düşer gibi hiç beklenil- miyen bu teklif karşısında İngiliz Elçisi hazırcevaplık gösterdi: “— Haşmetli Çar (Hazretleri! Adamın hasta olduğunu söylüyor. sunuz. O halde zatı haşmetmeap- larına, hasta ve zayıf adamı Srya- net etmenin sağlam ve centilmen adama düşen bir İnsanlık borcu ol- duğunu söylersem lütfen beni ma- zur görünüz!,, Elçi balodan sonra Çarla muh- telif temaslar yaptı ve öğrendi: » Fransa dışarda kalmak © Üzere İngiltere Mısırı ve Giridi alacak, Rusya köndi himayesinde Eflak, Buğdan, Sırbiye ve Bulgar Prens- liklerini kuracak, İstanbulu da muvakkaten elinde tutacaktı, ar Nikola 5 Mayıs 1858 te Babrâliye ağır bir ültime- tom verdi ve seferberliğe başladı. Abdülmecit ültimatoma ret cevabı verirken İngüterenin de dostluğu- na dayanıyordu. Ve nihayet Tuna boylarında harp patladı. Bu sıra- larda Türkiye İngiltere ve Fransa İle bir ittifakname imzaladı. Hazi. ran ayı içinde İngiltere donanması Çanakkale haricinde BESİKA |i- manında toplanmıştı. Türk ordu. sunun Çatane zaferinden sonra İn- giliz donanması boğazdan geçmiş ve Büyükdere önünde demirlemiş- ti. İngilterede halk istiklâl tehdit “dilen ve boğazların müdafaası | yolsuzluklar sürüp gidecektir. Bu İs, İ i Gi dmdkindnseidni sad ieiktdimiz - zorlaşan “Türkiye için (heyecanlı nümayişler yapıyorlar ve boğazla- rm kapatılmasını istiyorlardı. Bu sırada Çar donanması Sinop lima- nmdaki Türk donanmasını yak- mıştı. Karadenizdeki faaliyetimiz durmuş ve İstanbulun müdafaası güçleşmişti. Bu tehlike karşısında İngiliz ve Türk kalbi ayni - heye- canla çarptı. Müttefik İngiliz do- nanması Karadenize açıldı, Kırım sahillerine (20) bin kişilik bir İn- güliz ordusu çıkarıldı. İngiltere, Fransa ve Türk askerleri Sivasto- polda mukadderatını birleştirdiler, Bu üç dost devlet askerlerinin sr- cak kanları biribirine karıştı, me- zarları birleşti. CARUİGAN'ın ku- mandasındaki bir İngiliz hafif sü- vari livası (Silâhhane batarya) & önünde kâmilen mahvoldu. Fakat . neticede Türk, İngiliz ve o Fransre #üngüleri ve topları (o (eğilmiyen demir Çarı) kırdı. Ve 332 gün sü: ren bir kanlı savaştan sonra Sivas- topolu aldı. üğük misafirimizin bügün gesecekleri Topkapı sara- yındaki hazine dairesinin (birinci salonunun açılış tarihi de Kırım s- ferine rastlar. Hazinedeki kıymetli eşya Abdülmecit zamanına kadar sandıklar içinde muhafaza edilirdi, Yalnız bazıları Padişahm müsaa- desile senebi elçilere gösterilirdi. Kırım savaşı mlinasebetile İstan- bula gelen İngiliz. elçileri ve ku- mandanları bunları görmek istedi. ler. Abdülmecit, müttefik ve dost devlet elçi ve kumandanlarına kar. $1 bir cemile olmak Üzere birinci salonu açtı. Bundan sonra Abdi ziz ve Abdülhamit diğer iki salon- la şirvanlarda kıymetli eşyayı teğ- hir ettiler. Bugünkü Topkapı sara- yı müzesinin tohumunu (İngiliz dostluğuna borçluyuz. Asil milletin genç hükümdarı Edvard VIN, saray omüzesindeki hazinenin ikinci salonunu geter- ken sağdaki madalya camekânınm tam ortasında İngiltere hanedanı- nın en yüksek madalyesi olan (diz- bağı — Jartler) nişanmı bütün ta- kımile görecekler. Bu nişan 1887 yılmda Bokingham sarayında İn. giliz hükümdarının misefiri olan Sultan Abdülâzize verilmiştir. Asıl nişan üstleri tamamen el maslarla Kapanmış, ve ortalarında kermizı haç bulunan üç büyük ve ş aa Tarihi Dedikodu Veliyyüddin Efendi Eski zamanlarda, Veliyyüd- din Efendi isminde, bir miras- yedi vardı. Kuruçeşmedeki valısmda otu- rur, tuhaf tuhaf eğlenceler icat eder, böylece vakit geçirirdi. Veliyyüddin bir karlı havada soyundu. Baştan aşağı beyaz lar giyindi; üzerinde beyaz ge- celik entari, başında beyaz pâ- tiska takke olduğu halde yalı- sından kayığına bindi. Nedimi- ni de yanına aldı. Kayığa da le- balep dolu bir sarı mangal yer- leştirdi. Nedimi ile karşı karşi- ya geçip titriyerek, ellerini mangala uzatarak Boğaziçinde dolaşmaya başladı. Veliyyüddin Efendinin aklma esti, Bir ramazan nedimini ya- nmda alakoydu. Bütün rama- zan evine göndermedi. Fakat gitme de demedi. Akşam iftar zaman: yaklaşıp nedimi Süley- maniyedeki evine gitmek iste- yince bif vesile icet eder, gön dermezdi. Meğer Veliyyüddin Efendi kethüdasına tembih et- miş, Nedimin Süleymaniyede Elmaruf mahallesindeki evini yıktırarak yerine gayet güzel bir konak yaptırmış... Veliyylddin Efendi, bayram gecesi nediminin evine gitmek ricasma mümanaat etmedi. Ne dim Süleymaniyeye çıkınca evi- ni aradı, fakat bir türlü bulama» dı... Nihayet mahalle bakkalma müracaat etti: “— Evimi bulamıyorum; ba- na evimi tarif et!” Bakkal güldü. Cevabı şu ol. du: “— Evini mi bulamıyorsun, bunak!.. Evin yine eski yerinde » duruyor. Hem koskoca konak oldu. OVelinimetin Veliyüddin Efendi ramazanm ilk günü ket. hildasını gönderdi. Kethtida bir sürü dillger ve İşçiler toparladı. Evi yıktı. Yerine şu gördüğün yeni konağı yaptı ve otuz günde bitirdi.” Abdürrahman Âdil EREN ————————— terfilli muhteşem parça ile 24 ka- palr yuvarlak ve 24 çiçekli altın lokmadan müteşekkil büyük bir boyunluk halkadan ibarettir. Ay. rıca mavi bir kürdele ile dize bağ» lanacak elmaslı bir nişan ve Üzer- lerinde elmasla yazılmıs bir o yazt bulunan dizbağı da vardır. Bütün parçaların üstünde (HONİL SOİT. GUT. MAL. Y. PENES) yazılıdır. Bir stivarinin mızrakla ejderi öl- dürürken yapılmış minicik bir al- tm heykel de bu nişanm ihtişammı tamamlamaktadır. Bu sembol, ni- şanm diğer kısımlarında da görül. mektedir. ugün İngiliz müzesinin baş veana eserleri arasında Fatihin İstanbulu (zaptederken kullandığı muazzam ve öşsiz bir top vardır. Taşmırken ikiye bölü- nen, kullanılırken yivlerle biribiri- ne geçen ve 20 inci asrın mütekâ- mil san'atinin yapmakta İzharı ac- zettiği bu harikulâde top ta tarihi İngiliz — Türk dostluğunun çok kiymetli bir hatırasıdır. Onuda bir Türk hükümdarı Kraliçe Vik- toryay'a hediye etmiştir. İrahim Hakkı KONYALI İm (Okuyucu mektupları Susuzluktan şikâyet “— Beyazitta Saraç İshakpağa 80- kağımda 12 numaralı evde otüran Ali y Ertürk yazıyor: Bir okuyucuya cevap “— Beyazıtla Kumkapı arasmdaki| , Pinkie ame caddesinde 84- 200 den fazla evin su ihtiyacını te - meram “sem imzasile: min eden İshakpaşa çeşmesi haftada| n bir sene evvel Yuğos- ir iki lavyadan mMüntazam misafir pasa - ancak bir iki gün akmaktadır, Hepi- miz, mlithiş bir su kekmtlar çekiyoruz. | /-<tİ Türkiyeye geldim. Ana vata- vi sım olan Türk toprağında ölünciye Bu vaziyet, su yolcularının işe lâyık Ek olduğu ehemmiyeti vermediklerinden | “4 Yasamak ve kalmak için bir doğuyor. dilekçe ile lâzım gelen o makamdan Yazıldığına göre, umumun menafi- ve kabulümü iste ini alâkadar eden - bu su işi, birkaç | “7. Henüz bir cevap alamadım. Nü. Su yolcusunun dikkatsizliği yüzünden | “5 e) de yok ne yapayım?,, oyuncak haline getirilmiş alâkadar ei muamelelerin oikmalinden makamlar, çeşmenin muntazaman ak, | 7©* HÜfUs tezkeresi almanıza imkân masmı temin etmezlerse bü © nevi almacak basit tedbirlerle yoluna ko- ta cevap verilir, Takim ediniz. adinin a dante demin erin e 2

Bu sayıdan diğer sayfalar: