30 Nisan 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

Elçilik ve konsolosluk memur ve bik edilecek muamelelere dair Mıştır. Bu tamime göre, ecnebi luklarımızda bulunan yerli Vergi alan devletlerin Türkiyede tâbiiyetini haiz memur ve kararlaşmıştır. Elçilik ve Mur ve müstahdemlerindi lardır: finans mi D&I;imarka. Bulgaristan, İngiltere, Felemenk, İsviçre, nistan, İrak, Avusturya, Belç Mayısta Ankarada bir sergi açılıyor Ankara, 29 (Tan) — Ekonomi Ba- kanlığınîğ' Mayıstâ burada maden kö Mürü yakan sobalar ve diğer vıwıî:: lar için büyük bir sergi'açmağa S Tar vermiştir. Bu sergide madeıı:ü e) Mmürü yakan bütün makine, na od:le teshin vasrtalarınm muhtelif mode'- leri teşhir edilecektir. General Abdullah Ankarada ınh" Tan) — 'nmoeli valisi Ve Dc')ı'dunı:zu9 'L(Tmumî müfettiş Gene- Yal Abdullah vilyet ve umumi müfet tişliğe ait işler etrafında bakanlık : larla temas etmek üzere şehrimize ge! Miştir. General Abdullah önümüzdeki haftanm ilk günlerinde vazifesi başı- ha hareket edecektir. A e Kültür ve Bayındırlık Bütçeleri | Ankara, 29 (Tan) — Kamutay büt te encümeni bu sabah toplanmış, kül- ve bayındırlık bakanlığı bütçeleri eki tetkiklerini ikmal etmiştir. K”'m“tay umumi heyeti toplantısını müteakip tekrar toplanan encunüıeetn, Milli mt li e ga üR ae dileder Kamutayda 29 (AA.) —- Bugün Nu- ri g:::m başkanlığında yapılan Kamutay toplantısında bir l_usmı dai- Yelerin 1935 yılı bütçelerinin mu'hte- lif fasılları arasında 63,600, İnhisar- lar Umum müdürlüğü bütçesinde 10 bin ve İstanbul liman işleri umum mü dürlüğü bütçesinde de 7,500 liralık Münakale yapılması hakkında kanun lâyihaları müzakere ve kabul edil - ıI’ş(ımuf:ay pazartesi günü toplana- taktır. | / | — küçük Haberler | — Kültür Ba- * Ankara, 29 (Tan) —. a kanlığı, orta mektep Ve lise dırle::;ı; Mmuavinlerinin bütün ı.ım:iuf“ü_ Mekteplerin idare Ve terbiyevi fa si vetlerine hısredebilm“eilfedni temin i- in başk lerde vazife n E: mumr“ arasından geçilmesi bi kararlaştırmıştır. - ç A.nk::ı, 29 (Tan) — Bütçe en tümeni, mübadele Ve :effı.ı işlerinin kat'i tasfiye ve intacI nunun 4 üncü maddesin! rilen müddet zarfında müreR n Miyen mübadiller) ğjç AAi ç esinde âZ ânı âdi derec : eden mühtaç mübadillere de şamil o lacağı geklinde tefsir etmiştir. Yunan parlâmentosun- da müzakereler en Atina, 29 (Tan) — Dün pârlâmı to bazı teşrit. işler ile. UĞTARI todan İS- Bugün hükümetin paflânı6 e D kü edilecektir. Çaldaris Ve me- bineleri zamanlarında azleÜRi v ımu.rlı.rlı, bdedîy'm" eri şebekesinin partil olmak üzere Antİ V% tarafından ouırüwg tendiği anlaşılmakta' aei i Parlâmentoda M € olan meseleler € N heticelenmezse, vekilin tan avdetinden Sonra Pelere devam edilecek memurları vergisi — EBenebi devletlerce, Ankara, 29 (Tan) zz e. z hakimda tat- bakanlığı valiliklere bir ta: yap-, devletler n ki elçilik ve konsoloslukıırmdıki Türk üstahdemlerinden de konsoloslukların en kazanç Vergis Romanya, Amerika, Sovyet Rusya, ika, Norveç, Fenlândiya, “İnmda demirli * (lin ananelerini konsolosluk i ilik ve neztlerinde bulunan elç kazanç vergisi hakkında tat- ezdindeki elçilik ve konsolos - e müstahdemlerden i haiz memur V kasanıç vergisi alınması daki Türk tâbiiyetini haiz me- i almacak olan devletler şun- Macaristan, Japonya, Afganistan, İtalya, İran, Yuna- Fransa, Suriye. San'at eserleri için tenzilât yapılacak Ankara, 29 (Tan) — Devlet demir yolları idaresi, Türkiye içinde v_e dı_- şındaki sergi ve müzelerde teşhir edil mek üzere nakledilecek yerli ve ya- bancı Güzel San'atler eserlerile mıl'li kültür ve tarihi alâkalandırfın eşya ve eserlere umumi tarife üzenm:leu yüz- de 75 tenzilâta karar vermiştir. Lâğvedilecek muhase- be direktörlükleri Ankara; 29 (Tan) — Müvanen_d Ü- mumiye dahil ve ayrT bütçe ile ıdare' edilen umum direktörlük muhasebe di rektörlüklerinin kaldırılması kararlaş mıştır. Bu vaziyete göre, tap_u ve "ka- dastro ve istatistik umum direktör - lüğü ile diyanet işleri reislıgı_ muha - sebe direktörlüğü mazbata, f—ıîıans ba kanlığı muhasebe direktörlüğü tara - fından, jandarma umum kumandan - lığı muhasebe işleri iç bakanlık mu - hasebe direktörlüğü tarafmdan, l.ıa - rita ve askeri fabrikalar umum direk lağrarm muülaceha-dinele %u;:m; görülecektir. Ka mutay- bütçe encümeni, finans ba - kanlığı teşkilât kanun projesi üzerin de bu hususta lâzımgelen - tadilleri törlükleri muhaseberişleri'de milli mü İ Borçlu mübadiller Bütçe encümeninin lâyihadaki tadilâtı Ankara, 29 (Tan) — Mübadele ve teffiz işlerinin kat'i tasfiyesi ve inta- et hakkındaki kanunla bu kanuna mü zeyyel 1866 sayılı kanuna ek kanun lâyihası Kamutay encümenlerinden geçerek ruznameye alınmıştır. Bütçe encümeni borçların teffiz ta- rihinden itibaren 20 senede ve 40 tak sitte tediye edileceği hakkındaki ü- çüncü maddeyi,teffiz tarihinden iti- baren şimdiye kadar uzun zamanlar geçmiş olduğu ve bu kaydin kabul ha linde borçlanmayı müteakip borçtan takriben yarısının derhal tediyesi gibi tatbikatı güçleştirecek bir vaziyet hâ dis olacağını gözönüne alarak ilk tak sit tarihi 1 Haziran 1936 olmak üze- re 15 yıl ve 30 taksitte tahsil edilme- si şeklinde tadil etmiştir. Encümen âzasından bir kısmı, 1771 numaralı kanunun emrini ifa etmiyen ve borçlanma muamelesini vaktinde yapmıyan mübadillerden geçmiş za- mana ait faiz aranmasını tetkik et - mişlerse de encümen ekseriyeti bu teklifi kabul etmemiştir. Lâyihanın aldığı son şekli bildiri - yorum: Kat'i tasfiyeye esas tutulan nisbet ler fevkinde mal almış olan mübadil- cü maddesi mucibince fazlasını borç- lunmamış olanlar kendilerine teffiz edilen malların bu kanunun neşri ta- rihinden 6 ay içinde borç miktarınca hazine lehine birinci derecede ipotek- li olmak üzere tapuya tescil ettirme- ğe mecbur olacâklardır. Altı aylık müddet zarfında yapılmayan veya in- faz edilmiyen ipotek ve teffiz işleri malın bulunduğu mahallin en büyük mal memurunun talebi üzerine mahal re 15 yıl ve 30 taksitle tahsil oluna- usul tatbik edilecektir. Ve :ılm menşeine göre maliye bütçesin den veya bankadaki hesabı carilerden hazinece verilecek ve ipotek muame- lesinin birinci taksitine ilâve edile- yapmıştır. cektir. Istanbul lim kuman - tina, 29 (A.A.) — Filo an - y Amiral Sakallariu, Faler lima- bulunan Yunan donu'ı asını iş etmeden evvel ecnebi tecilerini kabul euı_ıiı, tayyare - ler ve denizaltı geıı'ıllı;ı;ı 1::317 puîı i paci evral: aiykei hatluıgı izah etmiştir. A- m yunan bahriyesinin, şefi Kra- miral Alin daresi altmda çalışma ve P eĞ tekrar iktisap etmesi 'a ve zabitlerin sevin- d:mt:î'ıf olmuştur. Şöılerinj Amiral demiştir ki: #yYunan bahriyesi 20 senedenberi jlk defa olarak adet itibarile bu ka- cine terc anını ziyaret eden Yunan gemileri dar fazla gemiyi faal bir hale getire- bilmiştir.” Yunanistanda feci bir 27 parçadan mürekkep Yunan filosu manevraya hazırlanıyor tayyare kazası Atina, 29 (Tan) — Tatoy askeri tayyare istasyonuna mensup bir ta- lim tayyaresi talimler yapıp ta yere inerken yanlış bir manevra neticesin de düşerek parçalanmıştır. İçinde bu lunan talebenin ayakları kopmuş ve çok fena bir halde hastaneye nakle- TAN lerden 1771 numaralı kanunun üçün - n li idare heyetleri kararile yapılacak- tır. Tahakkuk eden borçlar, ilk taksi- ti 1 haziran 1936 dan başlamak üze- cak ve tahsilâtta iskân kanunundaki Idare 'heyetleri kârafile 'yapılaçak 2 .—— ASKERLİK 2 — Hava harbinin ordu üzerine tesiri: Habeş muharip kuvvetlerinin çok az veya hiç talim ve terbiye görme- miş olmalarıma — rağmen tayyareye karşı bilhassa ilk zamanlarda — di- siplin ve soğukkanlılıkla hareket et- tiklerini bizzat İtalyanlar dahi itiraf etmişlerdir. Meselâ Somali cephe- sinde Gorrahai istinat noktasını mü- dafaa eden Habeş askerlerinin. bom- balara karşı hiçbir sığınak bulunma- dığı ve istinat noktası havaya karşı gizlenmiş olmadığı halde, tam dört hafta hava hücumlarma ve tâyyare bombalarma dayanabilmeleri bu di- siplin ve soğukkanlılığın mükemmel bir nümunesidir, Keza Makalleye karşı yaklaşmak- ta olan Habeş kıt'aları bir ay müd. detle mütemadiyen hava taarruzuna uğradıkları halde, büu hareketlerini terketmediler, siperlerini daima iler- lettiler ve en nihayet Makallede İtalyanların yaptıkları mevzilerden şiddetli topçu ateşi yiyip durmağa mecbur.oluncıya kadar ilerlemeleri- ni durdurmadılar, Somalideki Ras Desta kuvvetleri de devamlı hava taarruzlarıma rağmen dağılmadılar, ilerlemekten kalmadılar ve bizzat General Graziyaninin motörlü kıt'a- larile gelip taarruz etmesine kadar hiçbir tevakkuf alâmeti göstermedi- er. Kısa bir müddet sonra Habeş mu- harip kuvvetlerinin tayyareden ko- runma ve gizlenme hususunda ka- zandıkları meleke şayanı hayret de- recede artmıştı. İtalyanlar artık ne büyük karargâhlar, ne uzun yürü- yüş kolları görmüyorlar, harekât sa- hasında saldıracak hedef bulmada hayli güçlük çekiyorlardı. Habeş a- razisinin arızalı ve, ağaçlık, funda - lik oluşu buna yardım ediyor, mu- harebenin verdiği tecrübeler de İn- zimam edince İtalyan tayyareleri için Habeş kıt'alarma tesir yapmak gayet güçleşiyordu. Habeş kıt'alarının havaya karşı gizlenme ve hava muharebesinin su- y dair tecrübeleri bir Müddet sonra © dereceye vardı ki: belki hava muharebeleri tarihinde ilk olacak bir işe, İtalyan tayyarele- rine tuzak kurma hareketine teşeb- büs ettiler ve hattâ bir dereceye ka- dar muvaffak ta oldular: Teşrinisaninin ortalarma doğru (yani muharebenin başlamasından ancak bir buçuk ay sonra) İtalyan keşif tayyareleri Makalle cenubunda Bula vadisinde çok büyük ve çadır- 1r bir Habeş ordugâhile bu ordugâh ortasında kırmızı renkli bir “Ras” çadırı keşfettiler ve bir iki gün son- ra yani 18 Teşrinisanide derhal 20 bombardıman tayyaresinden mürek- kep bir filo bu ordugâh istikametini tuttu. Tam ordugâhm üzerine gelip te bomba ve makineli tüfeklerle çok * |alçaktan taarruz için vadiye doğru alçaldıkları anda yandaki yüksek te- peler üzerine yerleştirilmiş Habeş makineli tüfek ve ufak çaplı tayya- re topları ateşe başladı. Ve İtalyan - Habeş harbinde İtalyanlara ilk hava kurbanlarını verdirdi. Ekseri tayya- reler kurşun yarası aldılar. Halbuki taarruz ettikleri ordugâhta — insan namma hiçbir şey yoktu ve bu çok kısa zamanda hava muharebesinin hususiyetlerini öğrenmiş Habeş kıt- alarının bir tuzağı idi. İtalyanların Makalle ilerisinde üç jay süren tevakkuf devresinde ve |mevzi harbi sıralarında İtalyan tay- | yarelerinin faaliyeti asla durmadı; başlıca teşrinisaninin sonlarına doğ- ru Dagabur bombardımanı tekrar edildi, 30 Teşrinisanide Debra - Ta- |bur bombardıman edildi. 25 Kânunu Ievvelde Tana gölü sahilindeki ker- ;van yolu, 6 Kânunuevvelde Habeş | karargâhı Dessie, 7 Kânunuevvelde 'tekrar Dessie, 15 Kânunuevvelde Somali cephesinden 400 kilometro uzakta Neghelli, 21 Kânünuevvelde yine Dagabur, 29 Kânunuevvelde Do lo bombardıman edildi. Bu son ta- arruzun yapılma sebebi de şayanı dikkattir. Bundan maksat, 26 Kü- nunuevvelde Dagabur üzerine yapı- lan taarruzda yere inmeğe mecbur olan İtalyan Teğmeni (mülâzımı) Tito'nun kafasını kesmelerinden do- layı Habeşlere bir ceza tertibi idi. Artık Dagabur'da kâfi derecede öl- dürecek insan kalmadığını tahmin ettikleri için İtalyanlar bu taarruzu Dolo'ya yaptılar ve tabil bol bol in- san öldürdüler. Ama Dagabur'da bir cürüm işlemiş olanların Dolo'da tecziyeleri “Roma hukuku” na ne dilmiştir. dereceye kadar uygundur, burası Habeş harbi we italyarı hava kuwwveti I. pek bilinemezse de bu toz ve du- manda kimsenin ferman okuyamı- yacağı da muhakkak. Yeni sene İtalyan tayyarelerine daha büyük faaliyetler ve fakat bun- dan daha mühim olarak çok — daha müessir bir silâh getirdi: Zehirli gaz. 20 Kânunueveldenberi Süveyş ka- nalından cenuba doğru geçirilen ze- hirli gaz mayiinin ağırlığını kanal idaresi 53 ton olarak tesbit etmekte- dir. Bu silâhın gaze karşı hiçbir şey- le teçhiz edilmemiş, hiçbir bilgiye sahip olmıyan Habeş halkı ve bizzat kıt'aları üzerinde tesirini gösterme- mesine imkân yoktu. Bu silâhlar ve hergün devam eden tayyare faali- yetlerile Habeşistanın müdafaa kuv- vetlerinin devam üzere imhası — ve yıpratılması plânlı olarak devam et- ti. Bunun en güzel misalini cenup cephesinde Graziyani'nin Neghelle Üüzerine yaptığı son taarruzda gör- mekteyiz. Taarruz mımtakasının Somali hu- dudundan mesafesi 400 kilometro idi ve bu sahaya karadan hücum güçtü. Bunun için tayyareler faali- yete geçtiler. Tam bir ay devamlı surette hücumlar yaptılar, erzak ve cephane depolarını tahrip ettiler, za- ten Ras Desta ordusu için geriden ikmal çok müşküldü, bu tahrip te yapılmca güç duruma düştüler. Bi- ribiri arkasma yapılan taarruzlar yerlilerin ve kıt'aların maneviyatını sarstı, ezdi, zehirli gaz bu sarsıntıyı son haddine çıkardı. Nihayet bir gün Graziyani'nin tankları ve mo- törlü kıt'aları Neghelli'ye yaklaştık- ları zaman yine başlarının üzerinde İtalyan bombardıman tavyareleri göründü ye Graziyani ordusunu karşilamak için toplanan Ras Desta'nın kuvvet- leri yine tankların toplarından evvel tayyarelerin bombalarımna maruz kal dılar ve arkasından neler olduğu ma lüm. Son şimal cephesindeki taar- ruzların her safhasında tayyarelerin gördükleri işler ise bilhassa mühim- dir ve toplamakta olduğumuz vesi- kalarla ilerde izah edeceğiz, , " " M. ŞEVKİ —. FELEi Gürültü ile mücadele Lâf aramızda, Sizinle bugün bir ga zeteci gibi değil de sizin gibi bir İstan bullu olarak görüşeceğim, Siz şu gü- rültü ile mücadele lâfına İnanıyor mu sunuz?.. Bana sorarsanız — İnanmıyorum. Çünkü efendim! Bu işle mücadele ede cek olanlar böyle bir mücadelenin lü- zumuna kail değildir."Daha İleri gide ceğim: Böyle bir gürültünün mevcut olduğunu da bilmezler, Şimdi şu mevcut gürültüleri müta- lea edelim: Üç sarhoş, gecenin derin süküneti İ a kağın köşesinde durmuş- lar bağıra bağıra yarenlik ediyorlar.. Bunların sözleri arasında çoluk ço - cuk işitm 1 Jâzımgelenleri de işit- memiş olalım. Gece saat bir buçuk ikide bunların bağırmaları ve halkı rahatsız etmeleri gürültü değil mi - dir?.. Lükin bunu gören aldırmaz. “Kimseye tecavüz etmiyorlar ya! A- damlar biraz keyif olmuşlar!,, der, ge çer. Ve gürültü de devam eder. Ben yıllardanberi böyle sarhoş durağı bir yerde otururum. Bu densiz. adam - lardan birine tek lâf edildiğini görme dim. Sabahleyin saat sekizden evvel ba- ğırması yasak olan satıcı gece saat ikide bağırır, kimse aldırmaz. Ek - mek parası kazanacak, Ne diyelim?., Derler. Saat birden sonra kapanan pasta- cı, hallebici gibi dükkânların stor- ları bayram topu gibi patlıyarak in - dirilir Kimse söz etmez. Gürültü ol- masın diye şimdi dükkânları açık bı- rakacak değiliz ya! Denir. Gece kor- na çaldığı için cezaya uğramış bir tek şoför gösterebilir. misiniz? Boş sokaktan giderken hem çalar hem kaçar. Buna da kimse ses& etmez. Ka- za olmasın diye çalıyor. Hüsnüniyeti var, Falan yerde kaza olmuştur. İmda- dı sıhhi otomobili, ne gece, ne gün - düz, ne sabah, ne akşam dinlemez. Mahut cankoparan düdüğünü çalarak sokaktan kasırga gibi geçer, Buna hiç kimse ses çıkarmaz. Bekçi ile seyyar bir satıcı saat iki- de kavga ederler. Bağırtılarından de- ğil uyuyanlar, ölüler bile dirilir, Lâ - kin o saatte oralardan kim geçer ki bunlara; . — Susunuz yahu! Halk rahatsız 0- layor., Desin. Adliye Rüşvet suçlusu ( cpse mahküm oldu Danüb Sigorta şirketinde 500 lira rüşvet alırken cürmü meşhut halin - de yakalanan Maliye hesap mütehas sıslarından Mecdinin duruşması dün ağır ceza mahkemesinde bitirilmiş ve suçlunun iki sene ağır hapsine, ayni müddetle âmme hizmetlerinden mahrum bırakılmasına ve kendisin- den 500 lira ağır para cezası almma- sına karar verilmiştir. * Kapalıçarşıda Makbulenin dük- kânmdan manto çalan Hasan, dün Sultanahmet ikinci sulh ceza mahke- mesinde üç buçuk ay hapse mahküm olmuştur. * Polis Behçete vazife halinde ha- Sabahleyin berber çırağı dükkâna gelir; kapıyı vurur. İçerideki kalfa - nn uykusu ağır. Akşam da geç yat- mış, Saat yedide gelen çırak tam ya- rım saat ayağının burnile dükkânın storunu tekmeler.. Kimse çıkıp: — Allah belâniversin! Bırak ta bi- raz uyuyalım! diyemez, Çocuk işine geliyor, dükkâm Aaçtırmadan olur mu? Falan madam veya filân mösyönün kurt köpeği mübrem işini yapmak için erkenden sokağa fırlar. Kapı önünde ki çöp tenekelerini karıştıran kediyi görür ve olanca kuvvetile havlama - ya başlar. Bunu o saatte susturacak kimse yoktur. Sahibine söyleseniz: — Hayvandır, bağırır. ne yapa - yım?! der. Saat altıda, altı buçukta gözbebeğimiz çöp arabalarından biri- si bozuk kaldırımların üzerinden se - kerek sokağınıza gelir, Çöpçünün ka- pıcılarla kürt kırması görüştüğü, gö- karette bulunduğu iddiasil Şi icra memuru Nâzım aleyhine bir da- va açılmıştır. lddia edildiğine göre, Nâzım, Aksarayda bir kamyona ha- ciz koymak üzere iken polis Behçetin kendisine yardımda bul rüştüğü değil bağırdığı sözlerden baş- ka, tenekelerin dibinde çöp kalmasın diye kaldırıp kaldırıp arabanım ke - narma çarpmasından çıkan ses esha- bi kehfi bile uyandırmaya yeter. Bu- na karşı ses çıkaramayız. Temizlik ileri sürmüş ve bu yüzden icra me- muru ile polis Behçet arasında bir münakaşa olmuştur. Bunun üzerine, polis memurü ile icra memuru, her ikisi de ayrı ayrı zabıt varakaları tu- tarak biribirleri aleyhine mukabil dava açmışlardır. Dün ikinci cezada polis Behçetin icra memuru Nâzım aleyhine açtığı davaya bakılmış ve bazı şahitler dinlenerek duruşma başka güne bırakılmıştır. Haliç iskeleleri tamir ediliyor Haliç idaresinin yeniden tamir et - tırdığ-ı 8 numaralı vapuru bir mayıs- tan itibaren işlemeğe - başlıyacaktır. Idare, Halıcıoğlu, Yemiş ve Cibali is- kelelerini de tamamen tamir ettir - miştir. Balat ve Hasköy iskelelerinin tamirine de başlanmak üzeredir. Mayısm birinci ve altıncı günleri Kâğıthaneye vapur işletilecek ve ma- yısın haftasından itibaren Kâğıtha - neye pazar günleri muntazam sefer - ler yapılacaktır. Sigara fabrikaları Inhisarlar Umum Müdürlüğü, ci- gara fabrikalarımın makineleştirilme si yolunda yeniden bazı tedbirler al- udur. Otoritesine müdahale sayılır. Tenekeler onun emrindedir. Ister vurur, ister kırar. Ondan sonra da hayvana: — Dehhh! diye bir bağırır ki, insan hayvan olmadığına bin şükredip sec- deye kapanır.. Böylece her metroyu en az beş daki kada kateden arabanın geçtiği yerde ikaz edilmemiş kimse kalmaz. Komşu g fonları, gecikmiş rad yolar, şoförlerin kavgaları, canı sı - kılan şoför muavinlerinin dokuz taş oynarken yaptıkları patırdı, motörü bir türlü almıyân kağşamış öotomobil- lerin horultuları, erkenden kapısını ta mir eden komşu dükkânın çivi mıh- laması... Hep bunlar mücadelenin bir ta - rafımı teşkil eden gürültülerdir. Lâ - kin bunları alt edecek karşı tarafta ki pehlivanı göremiyorum., Onu bana gösterin de mücadele olacağına ina - nayım., Efendim, gürültü edip etmemek bir &nrbl_zı lesidir. Ve lesef ©- nun bunun önüne -hiç geçilemez demiyelim ama- güç geçilir. B. FELEK maktadır. Bu arada olmak üzere ev- vekilere ilâveten yeniden 27 elektrik motörü alınmıştır. '& daĞlsria — cine idiedi nlâ_. DW W YS YS