p “lik şehir meselelerinden mühim | HALK FİLOZOFU KİBARLIK Baliyorum da, hâlâ, birta- kun lüks gazino ve lokantalar, müşteri çekmek için ecnebi are tst isimlerini — reklâmlarının ön plânına sürüyorlar.Bir mücs sese lüks mü?. Orada mutlaka ecnebi arlist numara yapacak, dans edecek ve şarkı söyl cek. Bu adamların — topu birden hökikstem artisi midir?. San'at kiymeti olmuyanlara bu gil işler yasuk, Fakat, sap'atkâr ise gelip çalışabilir. İyi amma, bu ecnebi artist bayranlığı ve tulkunluğu ne- reden geliyor?, En müneyver ve maknl müşteriden tutun da, sonradan görme gübeği şişkin zengine kadar, herkes, ecnebi artist hevesli Mümkün değil, ismi Ali, Veli olan bir atisti, böyle İüks ve ki- bar sayılan (kiburlığın — esası Hadlseler' : ei ı,sıâdu P SÖNTELGRAF HARBİN İSMİNE DAİR Geçen gün bir moeliste, bu bar- bin isminin ne olacağı münakaşa ediliyordu. Birçokları «Yeni dün- ya harbis adına itiraz ederek, is- tikbalde, daha birçok yeni dünya barbi olabileceğine işarct ettiler. Bir arkadaş: — Tİnsanlarda bu akıl varken, daha çok «yeni dünya harpleri» olur, dedi, TİCARET VURGUNCULUR Ticaret serbesi, — vurguncuduk yasak., fakat, bir kısım maddele- rin ücareti o hale geldi ki, bu hâ- diseyi, — vurgunculuk — yapmadan başarmak kabil değil., yöni, piya- sada o kadar kârlı işler türedi.. Galiba, işin doğrusu, ticaretle vurgunculuğun bazı sahalarda masıl ayırd edilebileceğinin henüz malüm elmamasıdır. BİR BAŞKA TİCARET Yoni bir ticaret nev'i de, ikmale kalan talebeye ders veren müesse- seler açınaktır. Bu gibi mücssese- Terin gazetelerde ilünlarına sık sık tesadüf ediliyor. Hem, bu, öyle bir — ticaret ki, harp içinde de, harpten sonra du baki kalacaktır. YAZLIK MEVZULAR Ağustosun ortasımı — geçliklen sonra, İstanbul — yaz mevsimine | veda eder. Bu yıl da, yi oluyor, Bu arada, gazeteler de, bir çök yazlık mevzulara veda edi- yorlar. Fakat, dikkat ediniz, | bir kamı betüz halledilememiş- “Hir, Gölecek yaz, bunlara yeni ve taze mevrular olarak teras edece. âimiz için, bize ne mutlu! AHMET RAUF Ağaçtan düşen kız Eyüpte Gümüşdere sokağında 18 numarah evde oluzan Recep yaşlarında Asiye, dek. ceviz ağacından ceviz top- Terken düşmüş, ağır suretle ya- Tülar mıştır, Taşradan İstan- lekmek karneleri | kazalarda başi REŞAT FEYZİ | nedir, bu de belli değil ya.) bir müessesode tulturamazsı- niz. Hahbuki, galiba, bu gibi sas- atları Türk vatandaşlarına has- reden kanunun rulrü, artist ta- bir ve mefhumundan başka şey kasdetmiştir. Ve ne kasdettiği de hepimizce majümdür. Bura- da ayrıca münakaşa ve izahıma Hüzum yoktur. Size bir sual sorayım: Türki- yeye gelip, aylarca, hattâ yıl- larca kalan, bir müessese ile mukavele yaparak, AHahm gü- nü veya gecesi oymyan, dans eden, şarkı söyliyen ecnebi, ka- sünün kasdettiği san'atkâr mı- dır?. Bu, basbayağı küçük esnaf- tır, Kanun, beynelmilel san'at kiymetlerinden vareste kalmı- yalım, diye bir madde koymuş- tur, bu maddenin tatbikattaki şekline bakımız. bula gelenlerin Bu sabahtan itibaren mecburft değiştirilmi- ye başlandı İstanbul haricindeki $e -alardan şehrimize gelenle- deki yeşil renkli ekmek burada değişlirilme- sine Du sabahlan itibaren bazı olcuların kar nelerini alarak yerine İstanbula mahsus karne vermektedirler. Karnesi kalmıyan İstanbul k: da iSe karneler İstanbula mühürle mühürlenmektedir. şehrimizde rlere ait olunmu- | Coce yarısından sonra çalınan ımmalnıı ve radyolar pcrdcdı:n çalındığı Givar halkin rahatsız ettiği hak- ye takmafnamesine muhai duğu ve cezayı mucip bulun kaymakamlıklara batırlanmaştır. | | rılmıştır, Bizim köylerde muhtar Blr müdâet evvel, yurt İçinde çıkarak, bazı köyleri do- Grulerda günlerce kakdığııı Bu seyahtin, benim Ü Sbalar çok mühler- SAat düştükçe ve srası geldik- çe, aldığım bu notları biret ya- zacağım 'Tüfk köyü uzaktan bak-dığı ve gö- rüldüğü gibi değildir, Türk köyü bir Alemdir ve tetkike muhtaçtır. Bugüne kadar Türk köylüsü ve “Pürk xöyü hakında yazı da mühim bir kasma olan afamelerdir. küyde, akşam deki bahçede top- sahsulda — kasam mele — satılalası Sö, Hanman ya bir sey iaştığın mişler, mahsullerini kasabaya ya götürüyorl Yanımda oturan bir. küylü, yüzünü mağnah bir şekilde suruşturarak; — Bizan bakazlık oluyor, dedi, be- pimizin tarlam, çifiçliği eyri ayrmı. Çok €ken var, âz oken, arla eken... | çoğundan çok satın akmak | e olmuyor. Meselâ, ben, y kadar buğday götürüp teslim etmiye mecburum. Haltruki, flân köylü ven- den biraz ada götlicüp teslim ediyor. Hslbuki onun çifiliği daha büyüklür. O, benim bir mislim fazla gölü melidir. Yazılırken, herhalde b: lışlik almuş... Areya biraz ha! di giriyor. Zenginin sözrü Ginğyen pek olmuz öylü bunları anlatırken, isimler | rde. Hâdisenin müsbet oldu- ABana şüraden kal Betiriyondum ki, yanımızdaki diğer köylü de tasdik ediyordu. Dönüp Gelaşa, İş muhtara geliyor. Du işlerde, kasıbaya ghlip te-| maslür yapan, mahsul vaziyelini anla- fan, yazdıran, çizdirde enuhtar.. Muh- dar, Ahbaplarinı biraz himaye ediyor. Benlm anladığım bu. Muhar, hele bugünkü günde, küy- de çok mühim bir. şahsğyok Muhları iyi seçmek, mubları iyi mürskabe et mek İâzım, Muhtarın işi de çok. Kun- di şahsl glerini yapamıyacık kadar 4 çok oluyor. Bir çok köy- iüler de —akıllı, fi iş aptbilir vaz'yetta mrttarlığı üzerlerine slmak rlsr Baza köylerde, bu yüzden muhtarlılk, birinei deredede dağil, ikin- €, üçüncü derecede köylüler — elinde ! kalıyor. R. SABİT - Duvarın üstünde oyun a 6 numarada oturan Ra- himin 6 yaşlarındakt oğlu Ertuğ- rül bahçe duvarında oynarken 7 AD DENİZE DÜŞEN BİR YARAMAZ tta oturan Jak isminde yaramaz çocuk da dün n Eminö: tindeki demir parmaklıkları nında oynerken denize düş istif rluyeır doğra değildi: Şayialara inoni Fukut, söylendiğine Bi N pirinç A, herkösin gördüğü gi- unA çekiyoruz. 4 depolar nerelerdedir?, Bu arsmap bulun Bu neydana çıkarılıp piyataya lemez mi?, Her şeye Töğmen, istitçilik yapan tücearın bu © vazgeçliğini zammetmek safdülik İstilçi vurgun saatini bekilyor. vermiyelim, BÜRHAN CEVAT Firsak ——— EDEBİ ROMAN: v5 AŞK ve GÖZYAŞI SELÂMİ İZZET İKİNCİ ge cevip vereceki fan sönra onunla alâkadar olmi Yapliğı seyin ağırlığımı bir kat daha Bitlıracaktı, a Narli ukavelrde, Kanıbur. Seytanla slediği taman, #muş, Kamıbur da Uunu kabul gönişi. Kaaıbur. çocğun birpslammaya- BAğL, y bakılıcağın da taatılik. el arlı yöyle düğünüyorüü: Bd cüçrim, takat ba- KİSIM beeneşei ? SÜĞ İeee a00 KGS GA Ve | Her sözümü dipliye- Tipacikin.. Ka rim olacaksın... Bu sürtla çocuğun veririm. Yoksa onun yözünü göremiye. da Narlının bütüa ümidi bun- , Kaçasından biz kere intkam âl- maştı, bundan sonra da ontü kendine sâm edecek, bir türlü alamadığı höve- ! alscaktı. Fakat 6 Kambur Şeytan projelarini allüst etmiyli, Çocuk çalındıkları sonra Naflı Kam- Dura çocuğu Do yaplığını Sormuş, Kambur öm — Siz omu hiç düşünme; gül gibi be Bunun üzerine Mustafa Narlı hâdi seyi karsına anlatacağı zamsnı bek- lemiş ve vihayet bu zamanın geldiği- ve kurtarıkmışur , tert 1481 eııııu( BİZİR 106 aldığın çocuğut Diye haykırdı. Kanbur Şeylan inikâr etti: — Ben çacuk falan çalmadım... Fakst Mustafa “Naclı Kamburun gırllağına yapışıp Olu tüy göbi havaya kaldırınca Kambur kekelodi: — Çocuğun nerede olduğunu bilmi- yörüm, — Hani öir kadına tini — Blniştim, fakat kadın çocuğun emâane: etmiş. BN gaşırdı;. Kamburu bir yum- ikla yere sermeinek, sanca — üze gullanıp Cebertmemek için kend zapleiti. Ağı gelen küfürü din biraktı, ne avrat; en galir kü- ürleri yağtırıyordu. Fakat bütün bu söyledikleri baybu- deye gitti. Çocuk artık meydanda yok- Ya, ne olduğumu da kimse bilmiyondu. bir şey öğrene ü Sevgin Je Bağirtin otömabili. durdu- Bu zaman arkadan da Mausdatı Nadlı geliyordu. Ofomabilden baldızmın in- Har şiklikleri, Auchinleck Yazan: İ. S, Eski Bükreş Ateşemılıteri) Pasifik cephesinde: Salomoa adalarındaki —hava - deniz muharebeleri hâlü devam | etmektedir. Tokyodan gelen ha- bere bakılırsa Amerikan taarru- za famamile durmuştur, Ameri- kalılar yalaız Tulagi ve diğer küçük bir adaya bahriye efradı çıkarabilmişlerdir, — bunların da Vaziyeti ümitsizmiş ve Japon ta- arruzları karşısında nihayot tes- Hm olacaklarmış? Londra, Amerikalıların Tulagi, Guadalkalar ve Florida adalarını | işgal ettiğini ve ayrıca Saint İza- belle ve Yeni Georgiye adalarına da asker çıkardıklarımı bildirmiş- tir, Ne de olsa görülüyor ki, Ja- ponlar yanlış ve mübalâzalı ha- berler yaymalarına rağmen, A- merikalıların en mühim iki ada- ya asker çıkarınıya muvaffak duklarım — iliraf ediyorlar, Yino Londra, Amerikalılarn yeni si- lâhlar kullandığını haber veriyor. Bu silâhlar arasında, hem kârada | ve hem denizde hareket edebilen traktörler ve 13 tonluk tanklar vardır. Ametikalıların paraşlitçü- | ler indirdiklerine de ihtimal ve- riliyor. Denilebilir ki, Amerika- hlar, harekâtın ilk - safhasında muvaffak olmuşlar ve adalarım üçte birine yerleşmişlerdir. Doğu cephesinde: İki tarafın — tebliğlerinde yeni bir malümat yoktur. Ancak Stok. holm'den gelen haberler, dünkü yazımızda Stolingrad - Astrakan arasındaki cephede büyümekte o- lan Alman tehlikesine dair tah- min ettiğimiz vaziyeti belirtmek- tedir. Almanlar, bir taraftan Don dirseği içinde kalan son Rus kuv- vetlerini temizlerken, —diğer ta- raflan nehri geçmek için geniş hazırlıklarına ve nehir — üzerine birçok noktalarda köprüler kur- | mıya başlamışlardır. Fakat asıl Alman — taarruzları Kotelnikova — çevresinda belire- cektir, ve burada Almanların bü- yük kuvvetler topladıklarına şüp-) he edilemez, Daha cenupta Eliz. | ta - Astrakan gösesini takiben ilerlişyen Alman kuvvetlerini nereye vardıkları malâm deği dir. Kafkasyaya — gelince, — garpte Rüslar deniz yolile ric'ate devam ediyorlar; Alman hava kuvvetle- ri de sürekli bombardımanlarla buna mâni olmuya çalışıyorlar, Şebiden 12 kıyı gçmisi batırıl. muştir, Ancak Rusların bu tahli p Vaziyeti Orta Şarkta kumanda deği - General ne oldu? ye hareketinde büyük ölçüde mu- yalfuk oldukları tahmin edilebi- lir. Almanların Krasnodar'da, Ku- ban nebrini cenuba aşmaları, No- vorosisk ve Anapa — limanlarını yakın bir tehlikeye düşürmüştür. Bu limanların yakm bir zaman- da düşmesi muhtemeldir. Cenup istikametinde — ilerliyen Alınan kuvçetleti hakkında hiç- bir malümat yoktur, Ruslar ar- tık Kalkas dağlarını bırakamaz: lar; buradaki umumi vaziyet Ba- kü petrollerinin ve Karadeniz donanmasının âkıbetile çok alâ- kadardır. Dün de yazdığımız veç- hile, Moskova konferansında bu meselenin görüşülmüş olması ve Orta Şarktaki bazı kuvvatlerle Ruslara Kafkasyada flili yardım yapılmasına — karar verili lunması çok mühlemeldir. İngilizler, Orla Şark Başku- mandanı ile sekizinci ve onuncu kumandanlarmı yeniden — değiş- tirdiler, Göneral Auchinleek'in yerine Orta Şark Başkumandan- lığına General Alexander tayin | edilmiş ve General Ritchie'nin yerine sekizinci ordu kumandan- Tığına General Montgomery geti- | rilmiştir. Anlaşılmıyan bir nokta kalıyor: General Anchinleck ne oldu? Ayrıca Mısir cephesi ku- mandanı mi kaldı, yoksa başka bir vazileye mi tayin edildi? Yal. mer vaziyetin nazik bir safhaya girdiği bir devrede General Au- ehinleck'in Mareşal Rommel kar- şısından alınması doğrü olmasa gerek, Böyle bir şey yapılmış ise, bizim görüşümüze göre haladır. ——— —— — — — Yağmur münasebetile milli oyunlar festivali tehir edilecek Bu akşam Bebek belediye ga- yarın da Tepebaşı | İk gazinosunda yapılacak olan y $ hava y murlu olduğu takcirde tehir edi- kecektir, Fakat bu gece ve yarın sinemasında festival A gülebincekli Tebhir edilen suvarelerin ne va- | MAHKEMELERDE: / Turp elle mi çı- kar, belle mi? salbür Mumlafa, davn eltiği de yöğeni 'Kadir'di. Mustafarı ediğine göre, Kadir klnsesiz için küçük yaşlamı yanınk bakıp büyüncüş, —ncydana gelirmiz, kaldığı almış, muş, dükkünda çalışmıya da yacaşma miş, Musisfanan Hbiri ile eboy bayi> gi bi gesp haylözlik etmiçi. Muslafa bunları anlattıktan sonra, şöyle de. Vüm eti — Üzüm üzümü er. Bu da, işsiz «k kacarir> ; #yak taki- uşlarla düşüp kulkmıya a buyundan.. — Güne rdi, Genç yak c, kumara başladı. Benden 'a çektiği gibi, ev- Va l de vüpA para istedi. n sonta, dedim, sana, adam kadar metelik yok. Bu hale , evden de kovscağum. | âenk l | u süyleyince, Elni zoymuna vakoca bir saldırma çıkardı. bununla, katir kılir iecerim, Bir edün. Üzerine — atlayın- ca, elladen saldırmayı aklm, Aldım , emniyetim kalmadı. Mo- rken Klân gelip bi çin, polae tesl! de 8 . A rum edeceğim, Köp- rü ultında yatsın. Özrensin bakalım, turp, Clle mi çakar, belle malt... Hükin, Kü dedi, dayının — söylediklerini . No diyüçeksin? Bıçak çekip gelâ, gece t yapabilir. övüm Arık € Tazaylan dan ve zecrece hi deta bir manifet yapmış gibi strıtarak: düyümü çok - söverim, ” zeman İMlife ederim. A obun, biraz kore Kendisiyle Dün gece de, kutiyim da 6i ajlına bir biç, n çektimi. Maktadüm, gakt — Dayin öyle anlatmıyor... Gn mit. Hayotımdan emin değilim, | Giyor. — Eterdim... Biraz juzdı, — seabileş- iyle söylüyor, Yokta, 6t timaktan ayrılır mı?. Deyim, yine da- yamdır; velinimecimdir... süyler, Yatım MM8t eonra, kolkola gi- Tİp eve glde. — Sen, süyıkla, öedi; eskaklarda sörömürsen, görürsün Hanyanin, Kot- yanın ne olduğunut. n genişletilmeci kçin hakeme başka güne birakildı. Mahkemedon çıkınca, Kadir, — Dayıcığım, diye Mustafanın ya- nina yaklaştı. Bir şey söyliyecekti, Pa- xat Mustata, oradant Dedi, Benlm, se. 1 yok. Defol garadani 1 hizli yürüyerek — yeğenin- a mwmv KERCET aü me kail olunca Kamburu çağırtmışlı, — Cocuğu görmek #iyorum diğini görünce, gayet nazik bir eda Te (Dovami Var) ——— L Avrupa Harbının Yeni Mesele!erı_T_ Na AMERİKAN ORDUSU Avrüpa kıt'asına için hazırlanan Aı—v'ıık;" kıl raın alardanberi İrlandanm şi- , Şimdiye kadar geti lanlar asıl geleceklerin ileri kol- lar; sayılmaktadır. Gelener ara- sında asl Amerikalı olan yerli- lerden koyu renkli eskerler de vandı Bir'eşik Amerika ordusuna gim miş Meksikalı, zeytin renginde askerler de şimali İrlandaya gel- Miş bulunuyorlar. Bunlar İslarda nıin zışını gördüler, şimdi yazına geçiriyorlar, Fakst bu harp dün- ya harbi olduğu ve dünyanın beş | Küstei gilziş birbirlerinin a çıkmaş bir çok insanın bu- ilerideki dünya mületleri münasebetlerin inki. essir olmiyacağa arasındaki şefında e yorulanlar prasında den bir müsavat kurulmak. r, Muhtelif kıl'alarda — yaşa- makla olanlar da sonunda birbir- daha iyi anlamış olacaklar, Lâkin o bahi& ayrı, Yeni oeda Am sın bu harp tırlamakta olduğu kuvvet derin ölk kısmıdır. Yeni- ordunu! Birleşik Amerika harbe girdi gi- reli geçirdiği imtibanlar mühim- dir. Bu imtihanlarda yeni ordü muvaffakiyet göstermiştir. Japon | sdarrezu kal Yazan: Ali Kemal SUNMAN sinden beklenen sebat ve gay- reti isbat etlği gibi fen eihetin den, bilgi noklasından da o âs- kerin başında bulunanlara iyi yetişmiş olduklarını anlarmışlar. dır. Anglosakson işbirliğinde ve iş bölümünde Avustralyanın mü> dakıam da Amerikalılara vetil- miştir, Coğrafyanın ve askerliğin icapları olarak Avustralyanın er- vukubulmas mubakkak sa- n Japon taarruzuna karşı mü- dafaası daha ziyade Amerikal- | larin boynuna borçlür. Yeni A- üz müdafar değil, Amerika- Blar kendi ordularının — gitgide büyük bir taarruz ku eşkil cdecek surette hazır. edülmesini | istiyosıme, Bunun için de harbin şimdiye kadar geçmekte olan üç Si zarfında cide odilmiş tecrü- k yakın fetkiattan erden azami istifade editmek düşünülmektedi asrın ortası: inda cereyan & ik bir harbin ikama bilhassa iki büyük Amil Sür'at ile kudret. Ame- dafaas.nda Amerikalı azker ken- ezi Caba kolay olmuştur, Fakat | sever, Kullaa- | büyük haip #milini kendinde top Jyabilimesine, mükemmel bir hatp | Tışilmaktadır. İhi çocuğu öldüren uğursuz kamyon Backesir 18 (Hususi)— Reşat Akbuş isminde bir şoförün ida- vesindeki 4421 numaralı kamyon «Mili kuvvetler eaddesi. nden irminde bir çrv:ugu ezerek öldür- Mmüştür. Reşsı Akbaş tevkif olut' zruş, fakat ayni kamyon ertesi Şün Hakı Dinçal msmında diğör bir şöförün idaresinde 16 Yaşıne da bir köylü çocuğunu ezetek öldürmüştür. Şoför Hakkı Dinçal da tevkif olunmuştur. Dar kaldırımlarda kolkola yürüyen veya durarak konu şanlardan para cezası Hınacak Dar olan vaya kaldırımlarında ik için — veya başka bir sebeple durarak ve yahut İki ki- şiden fazla yanyana, kolkola yü- rüyerek başkatarının kolayipkla alanların para Şimdi böyle |- ile tecziyeleri belediye reis- Tiğince afâkadarlana tebliğ olun- muştur, İki ihtimal Yazan: Ahmnet Şükrü Esmer Alman d doğru üerleyişleri son günler zağ finda en hızla temposuna vermmiş bulunuyor. Rostofu aldıktan & ya cenüba ve şarka doğru $ Alman kutkaları, aayif mükave- mete karşılaşmışlar ve Kı dağlarının eteklerine kadar iler« lemişlerdir. Öyle görünüyor kâ dağların şimal kısmı bir ün içinde tamamıle” Alman' - lerine geçecektir. Şizmdi sorulan mühln sual gudür: Acaba Alman- lar Kelkas dağlarına vardaktan sonra hângi islıikamete doğru iler hiyeceklerdir? İki ihtimalden bah 1— Aazı mütehassısların kana- Tine göre, Alman orduları Kaf as dağlarına kadar ilerledikten Ta, Rus ördul: üzerine * Rus ö ötelerine goğru ilerlemele- rini tehlikeli sayan mütehassıslar çoğunuğu teşkil etmektedir. . Kafkas istikametitide ile yeceklemne inanmaktadır. ra göre, Almanya - şimaldeki Rus.-ordularıma karşı tedalül vam ziyette kalarak Kafkaslaru ve da- rin ün- arruza geçecek — ve ür Gzerinden ilerliyecek olan Airika Xıt'alarde Kafka: cak Glan Alman ku'üları — Orta Sırası bundan sonra gel Bu &: ihtimalden hangisi doğe Tudur?. Alman genelkurmayının ne düşündüğünü kestirmek kolay değildir. Ötedenberi takip edilen klâsik — muharebe — kaidele - rae göre, Almanların Rus öndü- lar dururken Kafkaslara doğru yürümemeleri Hizımdır. Alman yanın Rusyaya karşı hârp açma- senm sebebi de bu idi. Eğer Ab- manlar, Rusyayı ezmeden — Bri- tanya İmparatarluğunun — Yakın Şarktak alâka'arını tasfiye ede- bileceklerine imanmış — olsalardı, ot dört ay evrel Sovyetler Bir- Eğne Katşe tağıruza geçmezler- di. Rusşayı âti için bir tehlike saysalar bile önce İngiltese İm- paratoruğunu mağlüp edetler ve sonna Ruayanıs Ünerine döner- lerdi. Rusyaya karşı — tâarruza geçmelernin sebeplerini Hah e- derken, Almanlar, dalma bu d: let şarkta durükça geniş ölçüm e başka harekollere pirişem'ye- ceklerini iddia etmişlerdir. Şimdi Kafkasların ö'er'ne doğru ilerle- meların: izah için sözlerle tezat teşkil edeceklir. 1 bu on dört ay a böğülnellderi zaman içinde lstiye edilmedikçe Almanya için büyük tehlike teş- kil edecekler de & Bunüun'a beraber ? muharebede öuma izlü usullerine goöre berekct etme tordir. Doğrusunu söylemek gelirse, bekicnmedik wşebbüslere girişmet, bu harple A'man genek- kurmayının kuvvetli taraflanında, birini teşkil etm ştir. “940 senesi ilibaharında Almıatıyanın — Nor- veçe ktrşı tafrrüza geçmesi hiç beklenmiyordu. Bu hareketler başta Jıklan bir kaç gün sonra İn- Biftere Başvekili Mister Çörçil, Almanvanıt büyük hata işlediği- ni ve clayların bunu Almanlara anlataçeğını söylemişa, Halbuki Alman'ar, kısa bir zavan içinde Norve> harekâtını muvaffakiyet- le tasfiye ettiler, Şimal Afnika harekât: da beklenmedik bir sürp Tiz teşsil elti. Hele Zumanfarın, geçen gayısta yen yaz sıcakları du. B sürp Kara zâfrr v bir âmil oldu; yan harekerler bunlara münhasır değildi.. Bu sebepledir ki Alman ların Rus. ordularıma ? da bir ihtlme'dir. Almanıarı böyle bir karara sev kodecek mühim bir selep İngil-