2 Nisan 1942 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

2 Nisan 1942 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

O2Z—SONTELGRAF—2 NİSAN —— —a —Ü HALK - FİLOZOFU ŞAŞIRTAN RAKAMLAR Evvelki gün; Üsküdarda bir çift toriğin on iki liraya satıl. ması hâdisesinin üzerimde u- yandırdığı şaşkınlıktan henüz kurtulamamışken, dün bir baş ka gazetede, Taksim Belediye Gazinosunun fiat Hstesinden birkaç eşantiyonu ile karşılaş- tunz : Bir şiye şampanya altmış altı liraş ; İki bardak viski oa liraş Bir bardak portakal suyu beş buçuk lira, Beni tereddüde düşüren nok- Bu haberlerin 1 Nisan günü tişar etmiş olmasıdır. Fakat şüphe yok ki, hayat pahalılığı na dair ölçüler ararken Tak- sim Gazinestu gibi lüks bir mü- essesenin fiat cetvelinden nü- muneler almak hata olur. | ADİSELER DA N D D l İSON TELGRAF HAKEME NE OLUYOR? Geçenlerde yapılan Galatasa- ray * Vefa maçında şöyle hafif tertip bir hâdise oldu: Hakemin oyundan çıkarmak istediği bir e- yuncu, bir müddet sahayı terket- hakem .haksız ve lüzumsuzdur. Oyunu oymyan futboleüler oldu- Buna göre hakem ne diye karışı- yor. 'TUZLU YEMEKLER Arz da olsa tuza da zani yapıldı. Artık bundan sonra evlerde fazla tuzlu yemek yemekten korkma- yinız. Esasen yemekler şu za- manda bir hayli tuzluya malol- duğundan ayrıca fazla tuza lüzum var me? BU NE BİÇİM ÇETECİ? Bvvelki gün ajans telgrafları 100 bin Yugoslav çetecinin ilkba- harda taarruza hazırlandığını ba- “ ber veriyordu. Bizim bildiğimiz türkçeye göre 100 bin kişilik bir kuvvet çeteci değil, takeviyeli bü- yük bir kolardudur. Bize öyle gelir ki, ya çeteci ta- birinde bir yanlışlık, yahut da sayısında bir yanlışlık vardır. bur Hind milliyetperveri Gandi- yi evinde ziyaret etmiş. Bu kadar sammi ahbaplak arzusu bakalım Klind meselesini halledebilecek mi? Fakat, malüm ya, eski bir Söz vardır: «Dostluk başka, alış- veriş baykadır.. AHMET RAUF REŞAT FEYZİ bir mamleket hudutları dahi- lindedir. Yine bugün dünya vasiyeti karşısında her zamanki gibi metin ve vakur bir ruhla hâdi- seleri yakından dikkat ve alâ- lüğü kendi iktısadiyatını ber ihtimali hesaba katarak ayar- Tamış bulunuyor. Bugünkü hayat ve üktısat şartları içinde, bu fiatta lüks içkilere lüzum var mıdır? diye Tet uyandıracak haberler bek- Terken, yukarıda kaydettiğimiz insanı çok düşündüren rakam- lara rastlıyoruz. ZİRAAT âletleri Bunlardan muamele vergisi alınmıyacak Ekvne, biçme ve diğer ziral işe ler için kulfanılar makeme ile döven iletlerinin muamek v zisinden muaf tutularak memles kete ithal olunmaları kararlaşta. rılmıştır. Bi lövükyennı - MUHTARLAR Köy muhtar ve azalarının sık sık ve lürumsuz yere karakolla- Ta, nahiye ve kaza merkezlerine çelbekliklikleri anlaşılmıştır. Da. hiliye Vekilliği valiliklere bir ta. nan yaparak küçük bir idare te. gekkülü olan köy birliğinin ba. gındaki muhtar ve azalarına hiz- metlerile mütenasip muamele ya. pilmasını ve önemsiz işler içip i köde bizae köylerinden ayrılma- larınım önüne geçilmesini bildir. miştir. günaikr dt ger, ipekböceği tohumu ve fıstık ihracatı ; Sünger, ipekböceti —tokumu şamlıstığı, Gaziantep hstığı — ve yerfistiği ile sale bilümüm fıstık. larn Hhraçlarının lisansa tâbi ol duğu alâkadarlara — tebliğ olun- müşbür. Yağ var mı, yok mu? Şehrin mühlen bir semtinde büyük bir bakkal dökkümen girip soruyuz. sunuz* <Urfa yağı var mit.> İ evvelâ, yok, diyor. Plat güs. dsılı büyük lâvhada Urta yap dir ve fiatı 179 kuruş olarak gös | . Bakkal sizin o, iâvbege görünce 40 verirsenla size Urfa yüğı bur dabilirim. Evinlzde bir dirhem yağ yoktur. Ah mMiya Medbursuman, Tazi Oluyuruunuz. Bakkal içendeki amdarından yağ alıp getiriyor ve farlarak sİze veriyoz, Bu işe alâkadarlar ne buyurur?, BUÜRHAN CEVAT Edebi Roman: 80 Seni Unutmadım REŞAT FEYZİi — Yılbışı gecesi çok eğlenecek mi- | yiz Nuri, dişe sordu. — Öyle tarhoş olmak iatiyorum kâ.. İçeyim, içöylen, kendimden — geçeyim.. | adeylm.. | Yümaz, zorla gülürmemiye ça | hşartık, — Ne oluyonun böyle, Nevint. Bu ne susuzluk, bu me hararett, | GCenç kada şimerik bir od İle boy. büktü. — Anene, hâkkan deği! mi, Nurit. Böyltvene.. Ne kadar Hasta — yattam, , Portakal şerbeti kecek değlillm " i Yılmaz başını salladı; Doğru Nevin, doğru... Hakkım Loyla, bütenin önünde kadekleri Göldürüyordu. Nuri Yılmaz: — Leylâ Hanam, Yılğaşına hazırla. BAYONSUNUZ, Ceğil mi, diye sordu: Genç kız, tülsafirlerine dündü: — Evet Beyelendi. Babam ve ben geleceğiz, Tet Bey içert girmüşi. 'Tüklela vi — Af buyurum, sizi yalmız biraktım. 'a haber verdim ge. Şimdi ge- iecek.. Bir dakika müstade buyunun. Nevin, teklifeir. bir jeetle: — Suat Bey, daha nelör İktama hâm — Sizi bu akışam rahatelk ettik. S- # Bey. Dedi... Nevinin bu akşam tu. Ballığı üstünde,.. Afhınızı Tica ede. rim, Neyin tilç oralı olmadı, Suat Beye Bordu: — Neler geliyoe Buat Beyt. Ona gö- e iştahlanayım... Suat Bey. maheup bir eda ile: — Etmllm bir viçe visl aldırıyo- ! Genoral kış ve mareşal zaman | — Şark cephesinde kış bastırdiğı zae man ortaya bir «General Kiye, «Gene- ral Zamans çıkmıştı. “Müfelikler ve | Bazlar bu iki Generale çok bel bağ'a- mezlacdi, Hahtâ tarihten misal çeti yorlar, Nöpolyonu Moskova seferinde mağiüp eden kuvvalin «General Kışı neler yapacağını meçak ediyordu. Bi arada türlü teksirler. tahminler, müta. leelür serdedüdi. Bugün artık bu iki Gneralin foyası nerede ise meydana Çıkmak üzeredir. Almanlar şöyle diyor: — «Şimdi İlk- bahar güneşi şaalarını Şark cephes'n- deki kanlara dökerek onları erittir “Yani adı geçen ilt Generalin hiç bir gey yapmadığlarını — İdida — ediyorlar, Hakikal nedir?, Bunu en geç iki ay gonra görmek ve öğrenmek mümkün olacak gibi. Bir herpte elbette elddi olarak bu gibi muhayyel Generallere bel bozla. mamâk icap ettiğini aklı başında olan Ayerken idrük şdes, Eğer tebiat kuvvet- leri ve hâdiseleri kendilerine güvenilir belli başli birer kiymet - olabiselerdi. meselâ Ksklmoların cihangir, Hattı Üs- tüva Ürerinde yaşıyan zenellerin fatıh olmaları #ketiza ederdi. Bu yül bahar sankıl dört görle ve merakla beklenen bir. peri kızdır. Ne rengini, ne boyunu bosumu ne gön- iünün steşini tahayyül ve tasavyur e- Gebiliyoruz. Biz Batariz şü veya ü taraf için Geğti, tütüm tenlık için hayırlı ol- mazını temenni ediyoruz. R. SABİT |Bursa-Gemlik ŞOSE Sİ kmt aB d önümüzdeki ay tamir olunacak İstanbuldan Bursaya giden yol cuların bilhassa yaz mevsiminde tercih ettikleri Yalowa . Bursa gösesi esaslı bir şekilde tamir a. Tünacaktır. Evvelâ bu şösenin Bursa - Gemlik arasındaki bazuk kısımlarının 192 küsür 'sün lira sarfile tamir olunmas, kararlaştı. kaplama tarcında yapılacaktır. —— BHi Bilârdo salonlarına devam eden Son — zamanlarda şehrimizin senirtlerindeki bazı kah. velerin üst katlarında — ebilârde salonu» namile açılan yetlere ta. Tebelerin devam ettikleri — haber alınımıştır. Bunun üzerine Maarif Müdür. lüğü allikadarlara müracaai ede. rek bu kabil yerlerin sıkı bir su- rTette kontrol olunmasmı rica &. miştir. ——>—- Kilosu Hİ kuruştan satılan 2 bin ton fındıkiçi Giresun (Hususi)— Yüz on bir | kuruştan harice iki bin ton fın. dıkiçi satılmıştır. Fakat fındık ihracat - tacirleri bu fiatı az görerek Ticaret Vekâr leti nezdinde bazı teşebbüslerde bulunmuşlardır, Bu satış üzerine fistlar yükselmiş ve kiksu 138 kuruşa kadar yükselmiştir. Genç kadin ellerini biribirine vur dut — Brsyo... Hravo Suat Bey... Gör. dünüz mü misafisyerver — nsanları... Ka Tamam... Bu okgam Suat Bey- deya öemeik Kocasına döndü: — Ne o, Nuri, ayıpliyor nusun be- lt.. — Yok... Hayır... — Gek.. Gek.. Otur guraşa... Kocasıran bileğinden balmuş. yan- yana H kokuğa gönülmüşlerdi. Nevmn, becak bacak Üstüne attul ? sigara vemene Nüri... Suat Bey, küçük mmsanın üzerinden #hdarü kutusünu alarak genç kadına u- galkı. . Nuri Yılmaz, kâbrit yaltı. Lâylâ, tokcur vermut ikram ediyor. dü. Nevin; — Bunları da içelim de... Dedi... O aşmana kadar ebeme viski gelir. Kadebi, bir hamled ağrina boçaltı. Sonra, yerinden kelki. Radyonun ba- şana geçti. Düğmeleri çevirdi: — * — Ruraba arıyorum, Rumba... De- &... Ah.., Bir Rumba .. Nuri, bu eeler senİnle öyanmak İrtiyorum. Ne xa Yubaşı gecesi, bütün bunların acısını Uzak Doğuda Birmanyada Tungu meydan muharebesi ve muhtemel Japon taarruzu ( Yazan; İ. 8. Eski Bükreş A teşemiliteri Avustralyalılar, Japooların iki | hafltaya kadar Avustralyaya taar» | ruz edeceklerine ihtimal veriyor- | larsa da, Japon bazırlığının bu. | işin vüs'atıle mültenasıp olarak tamarslandığı — kabul — edilemez. Japonlar Yeni Gine adasında iyi- 1 ce yerleşmeden ve Avustralya do- gusunda daha bazı küçuk adalar- da üslenmeden — böyle büyük bir | kıt'ayı istdâya kalkışamazlar. Yeni Ginede Japon kara hare- kğtı suların taşması dolayisile | durmuştur, Hatia Moresby hmia- | nina şimalden yürüyen Japon kat'aları Markham — vadisinde al- dıkları yerleri boşallarak geri çe- kilmişlerdir. Japonların — bugünlerde Avus- tralya doğusunda Piji, Yeni Hob- rid ve Yeni Kaledonya takım a- dalarına çıkarma — teşebbüsleri beklenebilir. Japonlar, Hind denizinde de üs- tünlük Ve bükimiyet temin et- | mek istediklerinden Japon deniz kuvvetleri Pasilik ve Hind Okya- nuslarında ikiye ayrılımış bulun- maktadır. Bu ayrılış, Japon set- pilmesinin orlaya - çıkardığı ilk büyük mahzurdur. - Bugün için değilse de ilerde Japon filolarının Pasifik'de Ameriksya ve Hind İstanbul kız muallim mektebi Tabiiye muallimliği — — | Edirne — kaz müğllim - mekiğbi müdürü ve tabiiye mualleme Ba. yan Rebin Barkmın İstanbul kıe lisesi müdürlüğüne “tayın olum- duğunu dün bazı gazeteler tara. findan yazlmaşsa “da » bul haber | doğru değidir Bayan Rebla sadece İstanbul köz muallim mektebi tabiiye mu- allimliğine tayın olunmuştur. ——— Taltif olunan muallimler Ankara Atatürk lisesi metema. tik öğretmeni Ilasan Özbay, An- kara kıe lisesi türkçe öğretmenı Celâl Emcem, İstanbul erkek li> sesi türiçe öğretmeni Faik Öz Nevşohir orta okul müdür mua. vini İsa Coşkuner, Sıvas orla 6. kul müdür muavini Fevzi Kal kancı, Zeyrek orta okul tabirye yardımcı öğretmeni Nejat Besc. ner takdirname ile taltif odilmiş- lerdir. e rrağmean Açık iş ve memuriyetler Kırıkkale san'at mektebime fi. zik, teknoloji, mekanık ve mal zente muallimleri aranılmakta- dw. Diyarbakır muhascbei busu. siye idaresine 120 lira aylık üc. retle bir #vukat aranılmaktadır Tekindağ belediyesinin 5 lira ücretli mezbaha veterinerliği mün hal bulurmaktadır. Sümerbank İzmit sellülez sa nayii fabrikasına 140 . 215- ha aylık üçretle üç kamyager, — 300 lrs aylık ücrelle bir dahiliye mülçhassısı doktor. 140 - 210 kira aylık ücretle bir daktilp ve bir steno, 78 - 170 İira aylık ücretle anulu , tiaret ve muhaberat servzlerine tpemurlar alınacak. tır. Sanra, birden Leylkya döndü: — Ah... Pardon Leylâ Hanım.. Nu- zk ile oynasanıza... Ha... Işle... — Bul- düm biz staayon,. Tamam.,, Bir Rum ba,. Kocasına döndü: — Haydi Nuri; Nüri Yılmaz, daha evvel Leylânın önüne gitmişti: — Fok iyi öynayamam, Leylâ Ha- | mümm... Fekat, #öz veriyorum ki, ayak- | lörınıza da basmam. .. Tabil bir del. | kanlı gibi hafif ve sür'eti dönemem. Leyti, durgun bakalarli Nüri Yik maz vüzdü: — Deha iyi oyazamadığıma emin olun, Beyelendi.. a kallımış, — Sazl kaç Tekkit, — ti Hanimetendlekğim... maa. birae iyilaştıniz. mi?.. Kır, bün haşta yayım?, (Devamı Var) | Gar, yani bir hafla müddetle de. denizinde — İngiltereye karşı do- niz ve hava üstünlüğü temin et- | mesi çok güç ve belki de imkân- saz olacaktır. Birmanyaya gelince, Tungu ve Prome'deki çetin muharcbeleri- nin neticesi kat'i elarak bilinme- mekle beraber Çung-King'den ç- kan bir haberde Çinlilerin Tungu şehrini boşalttıldarı bilidirilmiş- tir. Tahmin ettiğimiz veçhile, beş gün süren üstün Jepon taarrumları karşısında zayıf Çin kuvvetleri geri çekilmek zorunda kalmışlar- dır. Bununla beraber Çin kuvvet- | lerinin bu şohrin dolaylarında mu- kavemet ettikleri anlaşılmakta- dır. Tungu'yu kaybeden müttefikle- rin durumu şimdi daba nazik bir safhaya girmistir. Zira Japonlar 'Tuagu'dan batı istikametinde sür- atle ilerlemiye muvaffak olur- Tarsa Prome'de J>pon - taarruzla- rimı karşılıyan İngiliz kuvvetle- rinin gerisi keslilebilir. Bu tehlike karşısında İngilizlerin Prome böl- | gesini de boşaltarak daha şimale çekilmeleri ihtimal dahilindedir. Hulâsa: Japonlar. Birmanyada Tüngir müharebesini — kayanmış. Jar ve İngilizleri Prome'den çe- kilmiye mecbur edecek duruma erişmişlerdir. Rum mektepleri bir hafta müddetle tatil edildi Panka'ya münasebetile | mizdeki Rum mektepleri dün öğ- | leden sonra tatil alumnuşlardır. Tatil gelvcek çarşambaya ka- vam edecektir. Takdir olunan kaymakamlar Şavşat kaymakamı Sadık Gür nel. Pasinler kaymakamı İsmall Hakkı Baykal, Erbaa kayımaka. mı Avni Dümar, Safranboku kay. makamı Suphi Aktan, Kangal kaymakamı Vasfi Bagatur, Çorlu kaymakam vekili Hayrettin Lok- manoğlu, Hatay vali muavini E. man Kırış başarılarından ötürü Dahiliye Vekilliğince takdirname ile taltif olunmuşlardır. Yeni bir gümrük idaresi Gümrük ve İnhisarlar Veküle. tince Aynidelfi mevkiinde - bir gürnnük idaresi tesis olunmuştur Büram İskenderun hümrükler başmüdürlüğüne — ve Reyhaniye gümrük başmemürluğuna merbut olacaktır. KOVUK PALASIN ESRARI Yazan: Usman Cemal KAYGILI kadın, sonra birdenbire tekrar Selma- güN yahına gasil gekmişti? Gece dö- | Kuzla on ürası tomebilimiz Hacı Os- man Bayırını tınmanırken Nummiz B yin isteği ülerine jkt kadın nafiflen bi sarka Bultumdelar — Onlar, şackıyı tulturadumanlar, Numan Bex de be hi, yine haliflen turaşa moyuldu. — Ah dedi. heş gidi Açık Diyojen bey hey Bdi Hacı Dörviş Balaban hey! En çök neye yanarm biliyor eu sunuz, adarıcağızın cenazesinde Dulu- namadığıma.. Halbu ki ölümünden bir. mafta kadar önce örada Sötm. bir şey. elti yoktu Hem zavallı o kadar yaşlı da değikli Fakat ne var ı edçiden Yur patleam. çal oynasın! Diye sür. düğü hayat onu, yaşından daha ihti. yac gökteriyazdu. - Siz bilir mirinir, o vaktiyle ne idt, Ylmın nesiydi. başın dan neler göçlü, nasıl ve neden bu ha. le geldi? — Nertden bileceğim? Ben, kendisi. wt Kovuk Palasta iken, o da bir tosü- düf eseri olarak ancak İi kere göre- bilmiştim — Kezdisinin pek boş bir adam ol. madığını anlamışemazdır. tabil — Tabiti — Ağmı zamânda hem filceet, hem Wzindi resbuzo! — Yat Demek, şairlik tarafı da vazdı! — Ne töylüyorunuz evlâdım şim- Ği evde ömun hetira detterini açınca kendisinin nasıl bir şöir olduğunu © defterin baz sayfalarında — görecekei vilz, — Ey. bu gece ovde onun hatira def- Cerimi n akuyacağız? yır! — Bir ofu alır, gölürür, evinlerle o. kur senra yine Niçlira iade edersinin. Bu göre dediğim, defterin içimdie zöze çürgün bir kaç göire belki bu gece bi | Ter göz gezdiririmi | bartınu tultum. — Bu sefer, yumruğa, , İM6di me rakı. — Şimdi üç tane şekeri MAHKEMELER: Çıkıp bir iki baston yerleştirdim! Düva #dlen, uzun biyikli, orta yüğ- H, kaşları çatık, cidi ve hiddetli görü. men bir edamdı. Dava eden de, zayıf, eemec, uzün. boylu, biras kanburumsu — Dün akçam geç vakit, artahik ka- randıktarı scarı, gidiyan kun konarından, k Bir €vin kâpısıdın önünden göçerken, kapı açıldı. Bu zat kâpıdan çıktı. - E-. Tizde bir bastan vardı. Birdenbire, — Ulan kerata, burada hâlâ dola- gacak M? Dedi. Üzerime yürüyüp baztonla sırtima vurmıya başladı. İlk Kaşkınlıkla iki üç baston yedim, Sonra tokala gizişti. Bizlm patırdımıza, dük- kânlardan dükdeönclar çıltılar. Beni “Bgüç halle kurtardılar bunun elinden. D zet, hiç tanıdağım adam değildir. İ defa, dün gece gürdüm. Evvelden Aramıada hiç bir husümet veya tanı- ma yoktur. Kendisinden, beni dövdü. ü için davacıyım. Davacı, süzlerini burada bitledi, S ra dava odi Deva edilen a. yada kalkdıı. Fili Swazâyıp öksürdükten sonra söze bag- Öde — Bu delikanlı, bizim kıtı kandır- mmş. Kız izide birde, , bir bâhâne bulup sokala svişiyor. — Bir kaç kere pencereden gizetledim. Kö. genin biçinda buzunla buluşup sökam a sapü. Gelince, gede, bir temiz döv. la, mayakla — başı çıkıla- anladır göz hepeine Bidım, Akşumndan sonra sokağa birak- madım Fakat, bu delikanlı, her seşam evin etralında dolaşıyor. — Hattâ, gizli giai eve sokulun pencereden veya ka- pi arklığindan kızla fti fısil konuşak yer “Dün akşam, Bu eve yüklaşırken düm Küme böstosu alıp kâpıya in- dim Kapıyı araladım. Bu. yine bizim Kız kapıyı araladı zannetti — Sevgimü. diyç zupinin önüne g- famı attı.. #Sevgilin öyle olmaz böyle Olura diye - kapıyı açtım - Çıkıp bir ikjıBaston yerleştir. Gim. Alle samsu mevzuubaba efen. dim alle bamusu... Daha bir damla- 'fk kizı baştan çıkarıp ts... Dâvüci gene, bu kidlayı reddetli. Da- va enliği sdamin ne kendisini tanıdı-. | dom: ne de lazıyla münüsebeti olduğum | mu şöyledi. k — Kendıni kurtarmak için hepsini yayduruyar! Dodi Bu sirada, deva Gdilen, elini iç cebl ne atın bir fotoğraf çıkardı. — İşle, dedi. İşte isbatı Aşmalı do. Jabin örtüsünün akında buldum. Ken- di resmi. Bakın, tikıni da ne yazmış? «Hayatta nişane muhabbet; mematta Sse vesiDef rebmet, olmak üzere bir ha- tırai müebbet, eyidim yadigâr kabul. Gür elböt...> imsa «Semi çılgınca vö. da kendi çi yazısı olduğunu inleir e. demedi Yalnız. göyle dedi: - Bon bu resmi bir arkadaşımın he- diye etiniştim. Bu zatın eline nereden geçtiğine hayref ediyorum, Mübakeme, şanitlerin — dinlenilmesi için baştır ramana burakıldı Dava edi- leo Mmağrur. davaci — şüklüm püklüm, mahkemeden çıktılar İ Edebi Roman: 46 Şimdi Stimm (le Nigâr susmuşlar, o muz Gmuza ve baş başa verip uyaklar ©Di Dir dürüm akmışlardı. Arsbamız Hacı Osmama (a buşmdaki şanl şe- il akan su başına gelince Numas Bey arabayı durdürdu: Buradaki kır kalrve. sinin oldufu yet, yuz gecesinin bu sa- Atinde gerçekten insana bir Daşka ha- “yat Yefecek akdar güzeldi Kadinları o balde arabanın içinde bırakarak indik, oradakt dişbudakların altında bir me- BxyYA Çölütlik. Fakat Numan Bey, bu defa ne bira a7 kahve getetti. İnsan namına İti kahveci ve beden başles kimse olmu- 'yan Ailnhn bu dağ tepasinde bizi bas- krsalır. dövseler, soysalar kimsenin haberi okmayacaktı. Numan Bey, ihti- l zihmimden böyle bir döşünce GeçSiÇİM sezmiş olmalı ki hecto aağ eliyle pacılalonunun arka cebini yek- İadi. Sorma yine sözü rahmetli moruğa Belirik: — Bündan sekiz. on yıl önce, yine böyle bir yaz gecem o, ben, Neyzen Tovtik, Udi âma Harank, sönre yine bu NiT kaz ve bir kadın — düba burada Sabahlımıştık. “Tam sırası gektiği için en çok ma- Tük ettiğim geyi sordum: — Bu Nigür kimdir. Kovuk Pulsa DâSil düşmüştür. zahmetti bçık — Diye- Jenle münasebeti nedirt. — Omu da yine © helara defterinden gnlyscuanmaz. Bite şindiden gu ka- dar söylüyeyim ki Niglr, çok iyı kalb. T çok vücdünlr, gök temiiz, çok sat, çok: | yamuslu ve sevdiklerine kurgi çok fe- dakâr bir kadındır. Pakat ne var kö iyle bir kere bu adı batası yolu ati g_D L FA| Dolitikâ Japonyadalntihabat.. Yazan: Ali Kemal SUNMAN Japonyada bu ay yeni intiha. bat yapılacak, Ay nihayetine ka. dar bilecek olan bu intihabât ne. tücesi meclise gelecek olan meb. uslardan herhalde uzun sürecek olan bir hasp için mülletçe daha ne gibi fedakârlıklara katlanmak ikttıza edeceğine karar vermeleri istenecektir. Japonyada yeni intihabat yar pulacağı zaman orayı çok İyi bi. len Avrupalılar tarafından muh. temel safhalar için tahminler yü. rütülür, varılacak neticeler Köş. fedilmeğe çalışılırdı. — Şimdi ise Japonya fevkalâde bir hal içinde yaşıyor, Tokyoya giderek inti batı takip edecek, gazetesine ya. zacak İngiliz veya Amerikah da yok. Bugünkü Japon, bilhassa böyle bir harbe girerek ilk mu- vaffakiyetlerin —noç'esini tatmıs olduktan sonra kendine daha zi. yüde güvenir olmuştur. Yeni in. tihabatın da nasıl bir netice ve- tTeceği her zamarikinden - kolay tahmin edlebilmektedir. Bugün kendisine pek gövene. bilen Japonun eski zamanların hatırasına bağlı olduğu da ma. lâm. Ancak eskiye bağlılık yeni. likleri almağa mâni olmamış. Ja. ponyanan malik okluğu harp ve- saiti de gösterdi ki her yeniliği kabul ederek çalışmıştır. Bu ye- nilik siyasi sahada da - böyledir. Meb'uslar Londradaki Avsm Ka- marasıma bakılarak vücude geli. rilmiştir. Tokyoda muhafazakâr forku var, Buna Seyukay dedik. leri gibi bunun zıddı olan ahrar fırkasına Minseiyo ada veri'miş- tir. Geçen harp ile bu harp ara. smda başka bir furkanın — daha aneydana çıkarak taraftar buldu. Bu üştür, Fep İngilteredeki parlâmen.o ceneyanlarına bakarak Töokyoda olanları da Londradakilere ben. zetmek merakında bulunanlar Ja potlarm bu yeni fırkasını da İn- gilteredeki işçi fırkası gibi gös- termek istemişlerdir. Halbuk Ja ponyada en büvük hüküm ve ilk. tidar Burada İngiliz - Japon muka Sonra söylemeğe Biyasi faaliyetlerim neticesi olabi. Tirdi, Japonya artık harbe gindik. ten sonra şimdi bütün millotten ibeklenen tam bir birlik manzarası göstermesi, kendinden istenen fe dahârirklara razı ol.sası ve di da istenecek olanlar için kendin. maddi ve manevi surette hai bulundurmasıdır. Japon ruhunu anlamak için de şunu tevsiye ederler: Bugün sek- sen yaşında olan bir Japon kâfi derecede dinçtir. Seksenlik — bir Japonun ömmünün ilk ön senesi büyük inkılâptan evvelki devre aittir. Japon 1866 senesindeki in. kılâba kadar hep Çinin nüfuzu altında kalmıştır. Başka millet. lerle uzaktan, yakımdan münasa. beti yoktu Dünyanın başka yer. lerinde ne değitiklikler olduğunu da bilmezdi. Hariç ile temas o ta- rihtenberi başlamış, artmaştır. Parlâmento usulünde de İngil tereyi örnek almış olan Japonya büsbötü meyeni bir tarm kabul et miş demektir. Bunun arkasında ise İmparatora itaat vardır. Buügün buna bir de çunu ilâve etmek lmm: Anglo . Sakson ile | ni ile 9 eslei dostluk çimdi bir düçşmanlık oklu —— Fakir ailelere verilecek parasız sekerler İşçi kesafeti fazla olan yerle deki fakir ailelerin baş yaşından küçük çocukların. şeker değtık mas etrafırdakt hazırlıklar bite mek üzeredir. Bu maksatla he zırlanan talimatname önlümüzde kı gönlerde Vekiller Heyetine ve. Tilecek ve tetkik edilip tasdik oe kınduktan sonra mevkil tatbile | konulacaktır Talimetnameye göre İakir öle Guklarını söylöyen aileler bu d rumlarını — mühalle — «fakrühalır mazbatalarile tevsik — edeceklere dir. Bu gibi küçük çocuklara yad altı klzl:iıınlıı şeekr verileceke tr Taişmatnamede işçi kesafeti muş ve bletm aramıza katılmıştır. irir aranıma he demekt Fözüm yâbana serbest heyat Vary fazla olan yerler bildirilmektedit: | İsti İzmit, Ankara, Kayserk kişebir de bu vilik

Bu sayıdan diğer sayfalar: