22 Eylül 1941 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

22 Eylül 1941 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i ! ——M—MMMM—LTMLTMLELMLE ——— HALK FİLOZOFU Kaş Yapârken Üdtadımız Hakkı Tarık Os'un, Namık Kemalin «Kanije muha. zaxie eserini bugünkü dile çe- yİrMesi, neşriyat — haytımızda bakiki bir hâdise gldt. Bütün münevverler, — Hakkı — Yarık ÜOs'en yolünü taklide davet e. Yunmaktadır. Bir eserin tuhunu —kaybet . meden bugünkü yazı ve ko - nuşma dilimize nakledilmesi, memleket kültürü için elhette * büyük bir kazançtır. Yalnız du davada dikkat edilecek en mü- him nokta şudur ki, her zaman, Hakkı Tatık Us gibi sadık, ti - tiz ve dikkatli bir nâkili mere. den bulacağız? Eğer, het önüne gelen, bu REŞAT FEYZİ muhakkaktır. O halde, yapıla. çak şey, bu davayı bir prensibe bağlamaktır. Mademki, üstadı. mız Hakkı Tarık Us böyle bir çoğır açmıştır, kendisini, bu yol- da yapılması lâzım gelen ha - zarlıkları tesbit edecek kemis - yona pekâlü reis intihap ede - Hiliriz, İ Dünkü eseri, bugünkü dille yermek takdir. olunur ki ve . bali pek fazla muarzam bir iş. tir, Eğer, bu dava, bir takım kitapçıların kazanç ve hesap düşüncelerini tatmin — edecek yeni bir define olarak telâkki. ye başlanızsa, fikir tarihimize bendi elimizle en büyük dar - beyi indirmiş oluruz. | Babıkliyi tanıyanlar- bilirler ki, bizde neşriyat işleri Yâtiba- Lliğe pek müaittir. Kaş yapa - n derken göz çıkarmıyalım. ADİSELER HON İ A lelar L AF LA KOK 'kömürü Pahalı satılmıyacak NAKİL öi Kiş yaklaştığı için bazı yerler. VASITALARI de kök kömürü fiatının arttırıl. Kalabalık ve — mühim tram - vay durak yerlerine nakil vasıta. darının hareket saatlerini göste - rir fişler asılacakmış... Tabii, şir. ket vapurları ile bizzat “tramyay arabalarının hareket saatleri ve bilhasa otobüsler bu ilâalardan hariçtir. Onların munyyen bir ha. seket saatleri olduğunu bilen, gö. ren var mudır, dersiniz?.. dığ: ve tonu 23,5 liraya satılması icabederken 25 liraya — satıldığı görülmüştür. — Belediye Relsiiği bunun önüne geçilmesini ve yok suz hareket edenlerin yakalar - masıtil alâkadarlara emretmişlir. — a İki modern hububat ambarı yaptırılıyor Toprak Mahsulleri Ofisi Umum Mücürlüğü Mürşitpınat ve Ak. DEVE çekale istasyonlarında iki yeni Ça modern hububat anbarı inşa olun. KUŞU mazıhı kararlaştınmıştır. Bunlara Peynirciler deve kuşuna benze. diler, Mal az, maliyet fiatı yük . sek, diye, pahalı pahâlı satış ya- pöyorlar. Fakat, diğer — taraftan, 'borsa ücretini az vermek için, fi. atleri müthiş aşağı göstermişler.. Deve kuşuna uç, demişler.. ben deveyim demiş.. yük taşı, demiş. ler, ben kuşum, demiş. HARBİN SIRAYETİ Şimal kutbunda Spiçberg ta . kım adalarına kadar harp sirayet etti. Buz denizine harbin burnu . nu soktuğu, dünya tarihinde ilk defa olduğu için, herkes bu hâdise ile meşgul. Fakat, bu, belki hayırlı bir alâ. mettir. İnşaallah, — harp, buzlar mınlakasında donar kalır ve ar - Ük harekel edemez. 170 bin lira sarfolunacaktır. İz. şaata önümüzdeki ay içinde baş- milacaktır. Plâğa alınacak eserler Belediye, eski musiki üstadla « rının eserlerini plâğa almağa ka. rar vermiştir. Yakında verilecek konserler için tesisat hazırlan « mişur. TİCARET ve SANAYİ: * Birleşik Esnat Cemiyetleri — e. nafa çivi temin için faaliyete geçmiş- tir, Piyasada bakir çivi saklandığı da haber slıntrak fosliyele geçilmiştir. *& Permanant mekinleri için ber- berlere bir kuzs ;çılmıştır. MÜTEFERRİK: & Hasan oğlu Ali Lminde 12 ya- gında bir küçük hırsız muhtelif evleri soyduğundan yakalanmış ve tevkit o- Tunmuşlur. Diğer 12 yaşında bir hız. YAZA siz da Arak sinemasinin tablolarını YEDA tırmanırken yakalanmıştır. — *& Haliç İdarosindeki bazı — yaşlı Bir çok bahçeli gazinolar, ya - £u veda, diye, reklâmlar yapıyor. lar, Yaza veda etmek kimin va . dfcsi gazinoların mı, yoksa müş. terilerin mi? Herhalde, — yazlık gazına sahipleri, kendi arzularile yazs pek veda etmek istemezler. Onlara kalsa, bütün — mevsimleri yaza tahvil ederler. AHMET RAUF Tefrika memurlar için tahdidi sin kararı ve. | rilmiştir. * Üsküdar Ceza Evine İlâve ölarak yapılan yeni pavyonun inşaatı bir iki Büne kadar ikmal olunsesictir. * Mekteplerde geçen ders yılında okululmuyan — dersler bu yil okutula- caktır. *& Fadhte Salmatamrukta — oturan Salih oğlu Rıdvan polise müracaat &- derek ayal evde oturan kardeşi — Os- man tarıfıdan sandalye ile baştn. dan yaralandığını kddla etmiştir. No: 64 Sürü Çıngırakları Yazan: CAHİT UÇUK Beyrekleşiyor, gülgede kalân çatlak . kere benziyen kar- darla dolü büyük kayâ parçaları iepeye doğru dahü çok göre çarpıyordu. Bu- elmiş, Kayatıkların | toprak parçalarında sari, mavi çiğdemler #ç. sert vuruşlarına — mü- kabi, güneş okşayıcı, ilik, yürüdüğü- Yıklarında kri raya bahar yi üstünde kam ermmiş nemli Rüzgârıa 'yok Recepl.. Sen deniz hasretinin ne demek olduğunu bilir misiy?.. — Havır?.. Fakat basteün ne de- mek olduğunu çok iyi bilirim... Sonra, şefkatle dolu gözlerini, zümde dolaştırdı: — Öredin demek?.. yü- müz patikanın — sağı solu çiğdemlerle dolu, Bilerek onlardan topluyorum. — Suzadim Recepl.. O, hic düşünmeciğim bir hareketle beni şaşırtarak, kasyaların arasındaki Nİ Karlardan bir avuç dolusu ba- &a uzütti. Benim ce içim yanıyor!.. Ornya olurârak avüç avuç kar ye. dik. Sonra derretlediğim — Çiidemleri, Ortadan ayırarak — örgülü saçlarıma İliştirdim. Geldiğimiz palikadan yavaş yavaş, çamlıklara. evin biraz ileri dek açıklığa indik. Kuru çam Ymele- riyle örtülü ilik toprağa, yan yana oturduk Aşajhlarda — denle, küçük sis sim.. Arlık sormadım. Recep, cebinden temir bir «peşkire e sarılı, küçük bir paket çıkararak, —«peşkir> 1 Ikimizta arasında serül. İçinde tereyağ, ve pey- nirle yapılmış, yülfka — ekin nden «dürmeç» ler vür, Bu köy S tine bayılıyorum. Recep, çök mükem- mel bir arkadas. Her zaman için dü- günüldüğümü görerek, gurür duyuyo. vum. Günün nasıl geçtiğinin farkına ver. ken, yüksek dağ tepelerine mahsus o #izli aydınlık içinde. yavüğ yavas. ko- — Özledimi — Suna küçük bir deniz yapabili- | madık. Aşağılara — karanlıklar çöker- | Bugünün muharrir- leri ve eski edebiyatımız Bir gazelenin birinci sahllesinde N. imzasiyle yazılar yazan bir. muharrir aekadaş göçen gün bir fıkraslada yöy- le diyordu: «— Ben, 16 1nci, ön yedinci asırda yetişimis Türk san'atkârlarının — csar- lerini hiç okuyup anlıyamıyorum. Hattâ. Hümidin, Fikretin, Cenabin, Halit Ziyanın anlıyamadığım satırları goktur.a Genç muharrir, yazısına künyesini de ilâve etmeyi inutmuyor. 1990 yı dnda Galatasariy Lisesinden — mesum olmuş. Bizim bildiğimize göre, Galatasaray Lisesi muvaffak olan külkür mücsest. leeimizden birldir. Burada tedrisat kuvyetlidir. Kiyme:li Bocalar vardır, Doğrusu, bir gazatenin birinci sahife- sinde yer isgal eden bir muharririn bu' itirafı bizi hayrote — düşürdü. Fakat, isin içirde bir yanlışlık ölacak. Bu genç arkadaş, kabahati, metodlara, sistemlere yüklemek istiyor. Bizlm bildiğimize göre ise, vaziyet sudu 1820 yılında 12 ginıfli Galalasaray TLisesinden mezun olan bir genc, bütün 'Türk edebiyatı hıkkında etrafli mü- Tümat sahibi olmalıdır. Çünkü, müfre. dat proeramında hemey vardır. Ve o senelerde, Liselerde Divan Edebiyatı, bugünkünden çok -daha iyi, tafsilâtli okutulur. metinler üzerinde çalışılır- dı. Yeni Türk harfleri 1928 de kabul edildi. Demek oluvor ki, bu genç mü. harrir arkadaş eski harfler zamanında da Türk Edebiyat Tarihini kümca ol- Sun okumak fırsatını bulmuştur. Bilühare verilen kararlarla Edebi Tarihimizin Divan Edebiyatına dün kismi İhtisar — erilimiştir. — Pakat, dedüğim gibi o senelerde çok mufamal okunurdu. dikkatlı, çalışkan ve hevesll bir talebe pek hos öğrenebilirdi, Eğer, ba muharrir arkedaş öğrenememişse, alâkadar olmarmış demektir. Ecle Tanzimat. Teceddüt Edebiyâ- fından de hiç anlamadığımı söylemezi, bütün bütün hayretimizi mucip oldu. Kğer, mesele lisün meselesi ise, gu noklayı arzedeyim. Vaktiyle, lseleri- mizda, eski harfler zamanında Os- madlıca okutulurken, Aranca ve Fans. Ça kelimelere, bunların müştaklarına Çök ehemmiyet verilirdi. Ve hattâ, ll- selerimizde ayrıca, Arapça, Farsça dereleri vardı. Calatasıray Lisesinin, © senelerde, Amtihanlarda müsamaha gösteren bir mektep olduğunu zannetmiyorum, Me- zun ölürken, bu genç arkadasın, ede- biyaltarı nasil imlihan verdiğini, ket- dişine neler sorulduğunu merak edi- yarum, 'Tekrar, ediyorum 1990 yılından ev- vet Nselerimizde okuyan zençlerin Di- van Edebiya ve alelümum Ede- biyat Tarihimiz hakkında oldukça ge- niş malümat sahibi - olmaları iktiza e- der. O devirlerde mekteplerde metin- ler üzerinde çalıslırdı. Noksani olan, kabahati kendisinde bulrun. R. SABİT çe aa Telgraf hatları Posta, Telgraf ve Telefon U . muw. Müdürlüğü kış yaklaşmak. ta olduğu için her taraftaki tele- fon ve telgraf batlarını esaslı tam, mir etmeğe başlamışlardır. Eski. miş olan telgraf ve telefon direk- ler? de değiştirilmektedir. Bazı yerlere demir direkler konmak - tadır. Akademinin kabul imtihanları Güzel San'atlar Akademisine girecek talebelerin kabul imti . hanları tesbit edilmiştir. Mimari Şşubes'ne ginmek istiyenler 4 - B feşi'mevvel arasında, — tezyinat şubesine girmek istiyenler 3 teş. rinievvelde, resim ve heykel şu- besine girmek — istiyenler de 9 teşrinievvelde imtlihan edilecek. lerdir. rünmeden bendüa — ayrılarık evine gitir, O kadar yorgun, o kadar mes'ullum ki, hiç kimseyi beklemeden dama çik- izm. Ortalıkta ilik bir karanlık — vaz. Yapraklar kıpırdamıyor, Derinlerden derine <Cağnadar nin sesi ” duyulüyor. Yatakları örtea kalın kilimi acarak, *Döşeke leci serdim. Hemen yatağıma girdim. Yalağım yeni atılmış gibi ka- barmış, Yaztıkla yorganım güheş ko. kuyor. Recebin, beyaz pâmuk bezi gömlekleri de böyle kokar, İçimde gü- neşli, aydınlık dünyalar var. «Zorba- hano in Karlı başı attındaki sıcek yuva gözlerlmin önüne geliyor. Kanatları 2 çık, sacı tahta parmaklıklı pencerelör. | dem çam kokulu rözgürlar dolacak. | Sonra kış gelince camlı çerçeveleri ta kacağır. Geceleri tahta kapakları sika irteceksiniz. Ocukta çam kütükler Jacak. Daha kimbiliz ne güzel, ne bek. lenilmedik hâdiseler biri sevindire- | cok.. Uzuktar — kahkânalar, — bağl | geliyor. Düğüncüler dönüyortar ba. ya | ezik, hayretle bana, daha dağrusu | Başıma bakıyor. Yıldız, heş'eyle düğü- hirli bir ayna pelb perliyoru T muza konusa köye iadigimniz zaman Gü- — Burada her şey var, yalnız deniz | gelmemişti. O, kimstye düs mü anistiyor. Sabah, birar evvel külk- İ tik. Evin önündeki kücük baicede letle vanacak. Röcep, külin si- | iyle türküler söyliverek saz ça- | MAHKEMELERDE Başkasının horozunu muayene Gümüşsuyunda çereyan eden garip | etmek için bahçeye ip atmışlar bekçiler yetişti, Bunlar horazu boğla- bir vak'atun muhskemesi Adliye ko- | zadaki iple birakıp kaçıyorlardı. ridarlarını — hıncahinç — do » | Tuttular.. Torbalaranda Gaha 10 tane Samilnin çoğunun Eyupli bü | tavuk çıklıf» lydi. Burada oturan dört icişi de | — Suçiu yerinde duren dört Kıptı: vak'anin suçluların: toşkil ediyordu. Vak'a hakikalen enteresandi. — Dört kişi anadan bubadan aldıkları dera. derden istifade ederek ciyarda tuvuk bıraızlığına çıkmışlar ve ucunda misir takdı. iplerle — tahlaperdeler — arasın- dan, kümeslerden hayvanları çekerek torbalara imdirmiye başlamışlar. — Fa- kat bu sırada aktilik olacak bir bah- çeden bu şekilde bir tavuğu torbaya indirirlerken mutlukla yemek pişiren €vin hanımı BSelma hayvanın acı acı haykırışını duymuş ve sokağa — firla- ge İt anlıyarak kendi de derya- . basanıştır. Böylelikle bütün mâhalleli ayakla- marak tavuk hursıdlarını yakalayıp memurlara tesiim etmişler ve bu su- zetle İş mahkemeye aksetmiştir. Davzet Selma hükünin önünde da- yasını yana yakıla böyle izah — ettik- ten sonra gunları söyledi: €— Efendim, bunlar mahallemize dadanımışlar... Kümeslerde nt tavuk, ne ördek bırakmadılar, Mahalleli el- derinden düd bir, feryat ikli.. Nitekim benlim birleik cins Legorn hnmnımmu'; sesiydi. Elimde tava ile bahçeye fıre ladım, bir de nt göreyim. Bu dört Kıptı bahçenin — tahlaperde - aralığın- bir ip uzatmışlar, horozumu - çe. kiyorlar., Bastım feryadı. Polisler, Soğuk birayı 21 kuruşa satan | Halit, Ferdi, Hüsamettin, Kenan'â hâkim sordu: Dördü de itiraz etliler: — Hüşü.. Kabul etmeyiz hâkim e- tendi. e e kadın horozu tutacağımız — sırada bu bahçeye çıktı, avazı çıktığı kadar: — Hırsız var.. Yetişin; tavuklarımı çalıyorlar. Diye baykırdı. Bizi tuttular, buraya getirdiler. Hâkim şahilleri de dinledi ve sonra Kararını tebliğ otu. — Biz çok meraklı insanlarsınız.. Hakkıniz var, Yalnız — kanun, başkâm gihin horozunu müsyene etmek üzere tp atıp bakçesinden tutmayı suç sây. düh için sizl - cezalandırmak mecbu- riyetindeyt: Ve 3 er mahküm - olan dört katadar da — hapishaneyi boyla- dilar! birinin dükkânı kapatılacak Suçlu “Dükkânı yeni açtım. İlk müşterim fiat Mürakabe memuru oldu!,, diyor Soğuk birayı bahalı satanların ya- kalanmalarına Dün de Beyoğlunda l isminde bir tütüncü yakalanmıştır. Yugoslav — tobeasından — olan İzzet Sidkoviç” — Bakınız, efendim, ölyordu. Size işin aslını söyliyey'ın. Ben dükkânımı yeni açtım, Sigara, kibrit su ve bira satarim. Bütün müşterilerime birayı 20 ku- | ruştan veriyordum. Bir gün komşu ganalından bir kaç kişi hiddetle dük- Kânıma — Birayı neye 20 kuruşa satıyor- #un. Biz 40 para soğulma parası al- yoruz. Sen böyle iş görürsen bizim ek- meğimize —müni olursun. Bize — yazık değil mi?, Dediler. Düşündüm ki, cğer dedikleri gibi yaparsam, bana hepsi de kin bağlıya- caklardı. Ben de birayı 21 satmiya karar verdim, Fakat aksl Kibrit kutuları Kibritler etrafında vükl şikkyetle- rin arkası kesilmemişlir. — Kibritlerin bir çoğu yine parlıyor, çatlıyor, irima- nin yözüne sıçrıyor. başka Bir kısırm kibrlt kutuları dolu değil. dir. Eksiktir. Dahası var! Bir kudm kutuların içindeki çöplerin başları ekseriyetle yoktur. Binaenaleyh bun. ları d kutudan çıkarmak lâzumdır. Bazı çöplerin yarım veya iyi yapışmamış şeküsedir. Bunlardan da İstifade edilemiyor Görülüyor ki bi" kutu kibrit, günde iki paket slgara için adama yetlişmi. yor. İddiamız boş değil, mal meydan. dadır. Bu işi bir. düzeltmek İâzım hür. BÜRHAN CEVAT kahvaltı ediyoruz. Ortalık beyaz bir güneş aydınlığı içmde. Ağaçların yap- rak kümeleri kuş — cıvıltılariyle dolu, | î tuhaf. Niçin bu kadar serarla — bak bakiyor? Gözlerinde vahşi bir pırıllı var, Ona dikkat etmiyor gibi görün. meme rağmen, sıkılıyorum, ' Nihayet dayanamıyarak: | — — Nicin böyle bakiyorsun Nezik?. | |— Diye sardüm. Gözlerindeki pırıltılar | | artarak, ona yakışaıyan garip bir seş- | le güldü: — Başındaki çiçeklere — bakıyo. rüm. Yıldız. hayretle dönerek: | — Bunda gülünecek bir şey var mi?. t Diye rikişti. Nezik, hep o güsüşle, görlerinde p rıtılarla sırlıyordu: — Dün hastayım diye düğüne git- medin'. Amma, t eZorbahans in ta. pelerine erkmıssini.. Bu çiğdemler ora- da bulunur.. | Yıldız. ekilerek saçlarımda (lişik düran, solgrn ciğdem demetini aldı: geylan İlk “müşserllerim, —mütakabe konirolörleri oldu. Dükkâna gelip bira itediler verdim ve 21 kunuş İs- tedim, Memurlar parayı — verdiler, amma beni de yakalayıp mahkemeye getir. diler, Halbuki ben 21 kuruştan — kimseye bira satmadım. Zira 21 kuruşluk ilk müşterilerim memurlardı. Ve kendi- deri birayı kontrol dolayisiyle —aldık— larından da müşteri — sayılamıyacak- darı için de orlada suç yoklur.r Fakat İzzet Sıdkoviç ile avukatı işi bu şekilde her ne kadar tevile ç tılarsa da mahkeme — dinlememiş Buçluyu 20 İira ağır para cezamıpa, beş Bün de dükkürının — kapalılmaşına mahküm etmiştir. İthalât Gümrüğü müdürü değişti İstanbul İthalât Gümrüğü Mü- ü i Okay terfian Güm. rük ve nhisarlar Vekâleti birnici ve Hâkim: sun? dütlü bir sesle fakat, cevap ba - linde kat'i ilade ile: — Evet., Dedi. Bunun üzerine hâkim: — Eski ifadesini okuyunuz. du... imdiki İfadesile eski tu. Muzaffer, tayı sorayım.. Diye hâ hâkimin iznile sordu: olmuştu?.. değildi. Cevabı vendi ve ilâve etti: kul bim. Muzaffer bunun üzerine: kalırdı? Dedi. Şaban: — Kilitli değildi. Merdiven bu, di. — Ne güzel çiğdemleri.. Nereden buldun abla? vakit kalma. (Devamı var) — Bu ifadende ısrar ediyor mu- Diye sordu. Şaban, yine tered. Emrini verdi. Zabıt kâtibi dos. Yayı bir hayli karıştırdıktan son- Ta nihayet ifadeyi buldu ve okü. ifadesi arısında pek büyük bir fark yok- — Müsaade ederseniz bir nok - — Merdiven yapılalı kaç gün — On beş yirmi günden fazla Merdivenin uzun ve her yerde ulir olmasını ben istemiş - — Merdiveni önce dışarı mt bıraktınız, yoksa hep diışarda ma | Sabanın bu cevabından sonra hâkim Muzaffere: müdürleri Maaşları arttırılıyor zırlarmakta olan yeni kanun pro. . | jesi bugünlerde Meclise sevke « dileceklir. Kanunla, nahiye mü - dürler'nin —asli maaşı G0 liraya kadar -çıkarılatak ve salâhiyet - leci genişletilecektir. Hapishanelerde iş İlefiyeti Hapishaelerde iş mükellefiyeti başlamıştır. Mahkümlar, çıktık - tan sonra hayatlarını namuslu bir gekilde kazanablimek için san'at öğreneceklerdir. Çalışanlara ücret verilecek ve battâ fazla çalışan mahkümlar prim dahi alacak - dardır. Mahkümlar, işçi, kalfa ve usta olarak yelti: leceklerdir. Belediyede yeni bir lâboratuar Belediyece, sıihhat işlerne bağlı olarak bir hıfzıssıhha şubesi ih - das edilmiştir. Burada su, mey- wa, ekmke ve gıda maddelerinden alınan nümüneler — derhal tahlil adilecektir. Yeni bir de lâbora - tuar kurulacaktır. Yağ Hatleri yeniden tesbit edilecek Tet Vekâleti alâkadarlara gönüerdiği bir tezkerede, Urfa ve Halep yağlarına konmuş olan fiatlerin pahalı olduğunu ve bu hususta tetkikler yapılarak ye » niden fiat konmasını bildirmiştir. ea aREmir Yeri kömür depoları açılacak Şehrimizin muhtelif semtle - rind. yeniden kömür depoları a. çılacak ve buralarda halka pe - rakende olarak da Sömikok ve Karsbük kokları satılacaktır. ——Riiz Eminönü meydanı ağaçlandırılacak Belediye Eminönü meydanını ağaçlandırmağa karar vermiştir. Meydanın sahil kısımlarile cami etrafına ağaçlar dikilecektir. Bu. nun için bir proje hazırlanmak - tadır. EDEBİ ROMAN: 115 Bir Cinayet Davası Yazan : ETEM İZZET BENİCE — Sizin bir başka soracağınız İşgal ııuıd:: memnlek etlel [,“ Yazan: A. Şükrü « Harbi doğuran — zahiri b Danzig ihtilâfıdır! Almatli dla lar ki, eğer B sencsi Sön iş olsaydı, harp ae Diğer taraftan Danzig il anin bi DE eee ibare: olduğunu ve manyanın bütün A: mmonyası altina almak Di, bi kuk cttir: sonbaharında Danziğ çıkardı lâf yüzünden harp ra in. hedeller geniş allers kat'i cevap vi çin harbin zım gelecektir. Şimdilik lerimiz şundan ibareti mar istihdaf ettiğini iddia Ve sebebi her ne olursü bir defa muharebe b sonra Alman barp genişlediği muhakkalır. tmez hedefleri tedricen miştir. Önce Almanlar, b sahası nazariyesini İ ler, Kendlerine y“”':; ” hedell le geniş hedet k için mi Yoksa bir u*:“kn # K “fğânl* .| sunu beklemi tir Bi , Danzig ihtilâfıni girişir memleketlarin kendi € kald.rilmıştır. Milli hası ettiler. Bundan sonra dâ | panıt yeni baştan $ selesini ele aldılar. gali altına aldığı Avrupt leketlerinde yeni nizami bulunduğulü ıde ur. Bu enizamlar» h şartlarına göre € hepsinin de b .. istiklâl mefhi mayüllerini — taşış başına gelirilmiş, fakat var mı? Dedi. Muzaffer, bir saniye dü. şünerek: — Yalnız bir noktayı sormak istendirm. Dedi, İlâve etti: — Cinayet gecesi evdeki uşak- ları ve aşçıyı tiyatroya göndere. rek evde hastalık bahanesile ka. lan bizzat Şabandır. Şaban Recai ile de ahbap ve dosttur. O gece. nin sabamda da mutadı hilâfına geç kalkmış, hidise — karşısında adeta hiçbir hayret vetcessür duymamış ve bir hafta kadar da konaktan uzaklaşmıştır. Buna se- bep olarak kendisi ne gösteri . yor. Bunu öğrenmek isterim? Şaban durgun bir ifade içinde bu suale cevap verdi: — Onlarla beraber gece sokağa çıkımayı istiyen bendim. Fakat, birdenbire hastalandım ve yine hastalığımın tesiri ile sabahleyin erken kalkamadım. Cinayet hâ. disesi karşısında hayret ve tees. gür duymamamın imkânı var m> dır*. Ekmeğini yediğim hanrmın öklürülmesi beni çok sarstı. Ko. naktan bir hafta uzakta kalma . gtön haşhca — sebebi de bu oldu. » | Yöksa hahsı öldürülür de ben Bahçede durundu. Cevabını ver. | nası) sessiz kalırım, Buuun üterine hâkim yine Mu. zaffrena dönerek: (Devümı Var, Berl'ni tayin ettiği DİZ Ü y leiter'in mürakabesi altW nulmuştur. Her WM y tısadi faaliyeti, tısadi faaliyetine Burada dikkat edilecek hir nokta güdür ki, nin kurduğu bu idare deti için devam edecek ? vazıyet değildir. Almaft sına göre, — düleni bİf ? Filkakika ler VN & ÖĞN * penın nâzamı olmlk Tâhiyetini gönmekti günden «tanızlın namına söz söylemiye sahibi devletin yalnız duğunu iddia — etmekt müddettenberi, Almafi € damları, Almany: Avrupa namına bard rini söylüyorlar, Avrü gilterenin alâkasını ü rupayı Bolşeviklik tefi kurtarmak, İşte bir M ilamlan ağız buduf” b Puno İngilizlerin çılıstıkları meydardıdı! İngitizlerin harp bedefitii rupdda böyle bir nizeMlfi anasına müni olmak top'unmaştar. — Fakat kındr, enizam» ile daha ya' kadar olan Avrupa Balki e yor? Bu suale Almafilöf gilizler ayni cevabi Almanlara göre, Avn:' 'nın büyük ekseriyeti kabul otmiştir. Yalnız gevikler. ve İni kimseler, bir ideale layısile değil, .ımlu ğ guüsle mukavemette € M A yorlar. İngilizler ise P y ge tersini söylüyorlar. ::d v ve de yeni nizamı dt ler, Almanlara satılmif avuç nıwı.mmy . « » insanlardan ibarettif VA iddiaların hangisi ek Ba süale cevap YÜ , İng'lizlerin ve Almâfl vak ni biri 4 nlafT, üresini yeni bİF nimzemiştir. Kot yerine başka bir Kf

Bu sayıdan diğer sayfalar: