T ER t_(Aâ.SJSINDA : EL ei ADİSABABA YOLUNDA vatanperverleri ve Haboş vat İngiliz kat'aları, Habeşistanın merkezi olan Adisababa'ya 170 kilometre mesafeye ıılıı- laştılar. Negüs, yakında be- rum. VAVEYLÂ KOPARMIŞIZ Moda Deniz. Klübü, meş- hur sporcu Zeki Riza Spocıl hakkında, klüpten ihraç kara- rı verdi. Hayret değil mi?, Ş::etvlı. bu lıyl::lifgdıî neşriyat yapt » Şimdi Klüp İdare Hey'eti, bütün İ- tanbul (ııdelılıi göyle it- çıkmıyor.. Vaveylâ, kimin haddine?. PEYNİR KRALI Peynir Kralı namile maruf bir tüccar hakkında da cürmü peynirin tüsünü bir bakkala 75 kuruşa satarken yakalanmış.. Fakat, doğrusu, biz, bu ha- reketi krala yakıştıramadık. Artık, kral böyle yaparsa, «tebaai sadıka» sı ne yap- maz?. AFERİN REFİK AHMET Şehir Tiyatrosunun Mart sonuna kadar değil, Nisan so- ' nuna kadar temsillerine de- işi önlemi, Eğer, Şehir iyesi, va- ridat getiren bir müessese o- larak telâkki ediliyorsa, ne hacet, tiyatroyu kapatalım, o« nun yerine bir revü hey'eti ça- hıştıralım, — sene 12 ay çıplak bacak teşhir ettüi KLÖRİFERLİ APARTIMAN Kalöriferli teklif reddedilmiş! Kalori- ferli apartımanda oturup ta bütün kış soğuktan titremi- yen vatandaş var mıdır?. Fakat, bereket versin ki, kalöriferli apartımanda olı,ıı- rabilen vatandaş sayısı, bir İstanbul nüfusuna antrepo Sirkeci - Sarayburnu arasında yeni tesisat vücuda getiriliyor Sirkeci ile Sarayburnu arasın- daki eski ve köhne baraka ve am- barlar yakında yıkılacaktır. Bu - ralarda yeni ve modern dört an. trepo yapılacaktır. Projeler hazır- lanmıştır. Bu yaz mevsiminde in- şaat tamamlanacak ve sahile rıh- tım da yapılacaktır. Rıhtım üze - Tine Liman İşletmeleri Umum Mü- dürlüğü tarafından getirilmiş olan büyük vinçlerden konulacaktır. Antrepolar yapıldıktan sonra tüe. car eşyası mavnalarda bekletil - mekte nkurtarılacaktır. KÜÇÜK HABERLER YİLÂYET ve BELEDİYE: * Belediye francala ununun 140 çuvala indirilmesi üzerine dün bu undan francala, pasta ve saire imal edenleri davet ederek kendilerine verilecek un miktarını tebliğ et- m lştir. ** Belediye Makine Şubesi Mü. dürü B. Ertuğrul — şehrimizdeki asansörlerin muayenesi için bina sahiplerine nisaniın öon beşine kadar mühlet vermiştir. Bu müddete ka- dar muayene ettirilmemiş asan - sörlerin çalışması menedilecektir. Şehirde 360 asansör vardır. ** Demir tekerlekli arabhaların geçecekleri yollar tesbit edilmiştir. Buralara «bu yollardan demir te- kerlekli arabalar geçebilir. ibare- gini taşıyan levhalar konacaktır. * Belediye Fen Heyeti tarafın- dan asfalt yolların tamiri için mü- temadi tamir amelesi namile dört ekip teşkil edilmiştir. Bu ekipler asfaltların yapılış şekillerine göre ayrı ayrı çalışacaklardır. TİCARET ve SANAYİ: * Dün memleketimize mühitm miktarda — ithalât malı gelmiştir, Bu eşyalar meyanında 15 bin san- ak teneke İlevha, 1610 otomobil küstiği, 1629 nal, pamuklu ve yün. fü mensucat, çelik tüpler, ratıyo levazımatı, tıbbi ve kimyevi ocza bulunmaktadır. * Ziraat Vekâleti bağcılara u- cuz gözlaşı verecektir. Bu mak « satla İzmir İncir ve Üzüm Satış Kooperatifine 650 bin lira tahsis olunmuştur. * Çorapçılar heyetinin nizam - namede tadilât yapılması hakkında Ankaradaki teşebbüsleri müsbet netice vermemiştir. Nizamname- min tadiline sebep görülmemekte- dir. * Yünlü kumaşların 96 10 nisbe- tinde ucuzlatılması için İktısat Ve- kâletince. tetkiklere devam olun - maktadır. MÜTEFERRİK: *& Erzincan felâketzedelerinin vergi borçlarının alfı hakkında - ki lâyiha Meclis Maliye Encümeni tarafından kabul edilerek Bütçe Encümenine sevkedilmiştir. * Eski Şark Demiryolları me - mmurlarının Şirketten — istedikleri tazminat üzerine verilecek para - nın miktarını tesbit için Ticaret Odası — erkânından bir ehlivukuf seçilmiştir. Bu üç zat 3 nisan günü toplanarak tetkiklerini yapacak ve bir raporla mahkemeye bildirecek- tir. Muhakeme 4 nisan günü öğ- leden sonradır. Yeni dört | — .i BZ Filezofu ŞARKI! Moris Şövalyeyi tamırsınız, Şu, sesi şakrak, harekelleri oynak, mi- mikleri hoş olan hı-ı artisti. Yakın zamanlara kadar İsviçrede bulunan bu zatı ,erı! şimdi. Pa- riste bir operette birinci role çık- mak üzere, işgal ıııw.u..ı ııı. resinden izin istemiş.. Onl büyük bir lütuf ve âtıfet ılı rak, Şövalyenin Parise hususunda müşkülât çıkarmıya - çaklarmış!. Bir zamanlar, Moris Şövnlye, Maginot hattı gerisinde Fransız askerlerini eğlendiriyordu. Boz - gundan sonra, Şövalyenin sesi, İs- viçreden geldi, Şimdi tekrar, Pa- ris sahnelerine dönlüyor. Fransız mukavemetini takvi - yeden ziyade, bütün bir kış, Fran- sız askerlerinin eğlencesini düşü- nen o vakliki Paris zimamdarları, bugün her halde idrdk etmiş bu- lunuyorlar ki, Moris Şövalyenin şarkıları, bir vatan kurtarmağa kâfi değildir. Şarkı tüzeldir, Moris Şövalye de hoş adamdır. Fakat, Fransa da-| ha güzel, daha kıymetli olmak Tâzımdır. Şarkı, ne zaman olsa, nerede olsa söylenir. Nitekim, Şövalye, şimdi, yine Parise şarkı söylemeğe geliyor. REŞAT FEYZİ N Beykoz - Fener ara- | sında asfalt şose yapılıyor yor Beykoz - Anadolufeneri sahil yo- | lunun asfalt olarak sür'atle inşası kararlaştırılmıştır. Mezkür yolun inşaatına 26 din lira sarfoluna - caktır, Hi Ayar memurları- nın ücretler: Âyar memurlarının - kadrodaki maaşlarının ücrete tahvili dün Be. lediye Şehir Meclisine teklif olun- müuştur. Fakat bunun bütçede 4000 lira bir fark husule getireceği ve iyi tetkik olunması icabettiği gö- rülerek müzakeresi gelecek yıla bırakılmıştır. ——— Liman hizmetlari dairesi reisi Liman Hizmetleri Dairesi Reisi Zekinin bugünlerde şehrimize gel. mesi beklenmektedir. Zeki, Liman Reisliğinde meşgul olacak, Siljvri Timanında tetkikler yapacaktır, Şehir bandosunun umumi konserleri Belediye Şehir Bandosu bu yaz mevsiminde umumi — bahçelerde daimi konserler verecektir. Bu kon- serler bilhassa pazar ve”cumartesi günleri olacaktır. Bunun için bir program hazırlanmaktadır. İngiltereden yeniden muhtelif eşya geldi İngiltereden deniz yolile şehri- mize mühim miktarda ithalât eş- yası gelmiştir. Henüz gümrüğe çı- karılmakta otan mallar arasında mensucat, teneke, kimyevi ceza, haya, demir esya vardır, Günün meselesi: Deniz Nakliyatını Y? Tek Elden idare | Münakale Yekiiinin bu iş- teki gaye hakkında beyanatı Münakale Vekili B.Cevdet Ke - | rim İncedayı dün akşam posta, tel- Egraf tesisatını gezmiştir. Vekil öğ. leden sonra ilk toplantısını yapan #*Deniz nakliyatını bir elden idare komisyonu» nun içtimaına riyaset etmiştir. B. Cevdet Kerim İncedayı bu hususta bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur: e— 150 tondan daha yukarı ma- kineli gemilerle — yapılacak şilep nakliyatını tanzim ve bu nakliyata #it ücretleri tesbit eden Koordi - nasyon kararı İcra Vekilleri Heye- tinin 1/3/941 tarihli kararname - sile ayın 23 ünden itibaren mer'i. yete girecektir. Bu koordinasyon kararının tatbikatını Münakalât Vekâleti namına tanzim için bir komisyon teşkil edilmiştir. Komis- yon bugün ilk toplantısını yapmış- tır. KARARNAMENİN GAYESİ Memlekette mevcut deniz va - —— ADLİYE ve POLİSF— | Karışık bir emniyeti suiisti- mal ve dolandırıcılık davası Ölen zengin bir Rum kadınının üç bızı vekilleri tarafından nasıl aldatılmışlar ! Asliye 7 inci cezada karışık bir cemniyeti sulistimal, davasına dün başlanmıştır. Hâdise şudur: Bundan bir müddet evvel ölen Eleni Petridis isminde bir kadının umuümi vekâletini haiz bulunan Hronis adında bir muameleci ka- dın ölünce, kızları Katina, Kris - l müracaatla stakip ettiğim işleri benim kadar İyt bilecek başkasını bulamazsı - nz, siz de bana vekâlet veriniz de işlecinizi yürütelim» — teklifinde bulunmuştur. Bu süretle onların vekâlet kmıştir. Müris olan ka- dım, Kadıköyünde etüran Nikola | Mersinostan 4,000 lira, Galatada oturan Nikola Patayotidister 1,300 Hira alacaklı olduğundan, Kadıkö- in evi, Galatadakinin , bu sebeple ipotekli imiş. Kızların vekâletini ele geçirdik- ten sonra, kendilerine Nikola P nayotidisle 450 liraya sulh olmak imkânını hazırladığını söylemiştir. Müekkiller, noterliğe gitmişler ve tanzim olunan sulhnameyi imza ©- derek borçluyu ibra etmişlerdir. Lâkin; bu sırada Hronisin şu hile- sinin farkına varmamışlardır: Bu evrakta sadece bir «Nikola» nın bahsi geçiyor, Nikola Panayotidis yerine Nikola Mersinosun dosya numaraları — yazılıyor. Bu aileye diğerinden çok daha fazla borçlu olan adam nisbeten az bir para mukabilinde gulhan ibra ettirilip, Kadıköyündeki evinden ipoteğin kaldırılmasına yol açılıyormuş. Fakat iş bu kadarla da bitmemiş- tir. Nikola Panayotidis aleyhine alacaklılarından birinin açtığı da- vada, kızlar «biz bu adamla 450 sıtalarını azami randımanla çalıpp tırarak münakalât işlerimizde ve herhangi bir aksaklığı önlemek ve her nakil ihtiyacının zamanında | karşılanmasını ve bu arada milli servet ve kuvveti koruyucu mahi- yette en uygun vasıtanın o işe tah. sisini temin etmek kararnamenin başlıca hedefini teşkil etmektedir. Kararname ayrıca eşya maliyet fiatları üzerinde tesiri aşikâr olan nakliye Ücretlerinin yersiz teref- fülerini de tamamen önlemek ü- | zere nakliyatı yapan her gemi için | © geminin masrafile — mütenasip yevmiyeler tayin etmek suretile müstekar, gerek naklettirenin ve gerekse gemi sahiplerinin men - faatlerini koruyan bir tarife sis - temini ihtiva etmektedir.. | liraya sulh olduğumuzdan dükkâ- ni artık İpotekli değildir. diye şa- hitlik etmek üzere mahkemeye ge- » tirilmişler, onlar da kendilerini sahiden bu adamla sulh olmuş bil- dikleri için, bu şahitlikten çekin- memişlerdir. ve hulâsa, Hronis, vâürislerin menfaatini gözetir gibi davranmış ve onları böyle iki ta- raflı bir oyunla kandırmış, iki ci- hetten faydalanmışlır. Neticede | vârislerin hissesine pek az para düşerek, paradan çoğunun üzerine kenülsi yatmıştır. İşin içyüzünü öğrenince de, kızlar, mahkemeye başvurmuşlardır. MAZNUN NE DİYOR? Dünkü muhakemede davacıların | Vekilleri, kidialarını bu şekilde anlatırışlar, sorguya çekilen em- lâk muamelecisi Anesti Hronis, *bu iddiaların kat'iyyen astı, esası yoktur. Ben, takibini üzerime al - dığam işlerde emniyeti sulistimal etmedim, demiştir. Neticede hâ- kim fdemail Hakkı Tüzemen, bir kaç avukatla Başka bazı kimsele- | rin şahit olarak çağırılmalarına ka-| rar vermiştir. #ukukçuların veda bolosu | Hukuk Fakültesi son smıf tele- beleri tarafından nisanın 11 inci cumartesi günü akşamı Takatliyan oteli salonlarında bir «veda balasu» verilecektir. O gece baloda bir «Hu- kukcular gazetesi» çıkarılacak ve İzmirli gençler tarafından zeybek ve diğer mahalli milli oyunlar oy. nanacaktır. ! Almanya- | ıhracat Mal ııınkıbılmde mai ıhrıcı için görüşme- ler yapılıyor Memleketimizden — Almanyaya ihraç edilecek hububat için satış görüşmeleri yapılmaktadır. Al - manların bu hububat için mevcut iki yüz bin liraları vardır. Fakat satış görüşmeleri henüz bitme - miştir. Almanya için ayrılan 1 mil. 'yon 300,000 liralık kontenjana göre 650 bin liralık darı, 300 bin liralık kuş yemi, 210 bin liralık nohut ve 140 bin liralık kuru bakla satıla- caktır. Mallar hazırdır. Fakat he- nüz fiatlar üzerinde kat'i anlaşma olmamıştır, Diğer taraftan Alman« yaya gönderilmek üzere külliyetli Miktarda koyun derisi yüklenmiş- tir. Stok kalmamıştır. Keçi derileri de çifti 230 kuruşa — yükselmiştir. Ayrıca; Almanyaya mal mukabili mal ihraç edilmesi prensipi üze . Tine görüşmelerin bu moerada de- vam etmekte olduğu haber verfi- mektedir. Diğer sa'tışlar Memleketimizden İngiltereye ya- pılacak satış teklifleri bu ayın 80 nunda bitecektir. İngilizler 40 bin balya tiftik alacaklardır. Stok o- larak yeni mahsul devresine 10 bin balya kadar kalacaktır. İsveç ve İsviçre için tiftik talepleri gelmiş. ir. Bu memleketlere yeniden li - sans verilmesi muhtemeldir. Ken- dirin lisansa tâbi tutulması satış- ları gevşetmiştir. Maarit Müdürü Ankarada Şehrimiz Maarif Müdürü Tev- fik Kut, Maarif Vekâletinin da - veti üzerine dün öğleden * sonra Ankaraya gitmişlir. Birkaç gün Ankarada — kalacak olan Müarif Müdürü, şehrimiz mekteplerine ait bazı hususları da orada hallede - çektir. Fen kolundan edebiyata geçen talebeler! Ders yılı içinde başka okullar - dan aldıkları tasdiknamelerle hu- susi liselerin son sınıflarına kabul edilen talebelere ait evrakın Maa- rif Vekâletince tetkikinde, bazen fen kolundan tasdikname alanların edebiyat koluna, edebiyat kolun- dan tasdikname alanların da Fen koluna kabul edildikleri görülmüş- tür. Bunun üzerine, ayrıldıkları o - kuldan birinci t notu devre- sinden sonra tasdikname alan tar lebelerin, hangi koldan gelmişlerse yine o kola alınmaları icabedeceği dün Maarif Müdürlüğüne tebliğ o- lunmuştur. İnkılâb Müzesi zenginleştiriliyor Belediye Reisliği İnkilâp Müze- sine yeniden bazı kıymetli hatıra- lar koymuştur. Ebedi Şef Alatür- kün cenazelerinin şehrimizden An. karaya nakline ait olan, yollardaki Ankaradaki tarihi merasimi ihtiva eden 360 fotograflık bir albüm de Belediyece yaptırılarak Müzeye konulmuştur. Edebi Roman: 4 KOLKOLA Müellifi: Nizamettin NAZİF Ve çıplak omuzlarını Nacinin omuzlarına bitişlirerek, vücudü - nün bütün ağırlığı ile onun koluna yaslanarak ve gözlerini bir nok - taya dikerek yürüdü. Pistten bara gelip tekrar piste dönenlerin geç - tikleri kısa yolu bilmiyormuş gibi gol taraftaki masalar arasından 1- lerledi. Yalancı taşlarla süslü kü- çük bir suvare çantasının mini mini aynasına bakarak tuvaletini taze- l.r)er bir genç kadını, yarı müs - ı bir gülüşle karışık selâmlar ın sonra salonun fümuvara Çı.| lun kapısı önünde biran durdu. Hafif bir sesle, adeta nefes alır gi- bi, gence sordu: — Nasıl buldun? — Kimi? — Selâmlaştığımız bayanı... — Zeki bir kadına benziyon.. Güzin güzel kızdır. Çok zen- yi tahsil görmüş ve güzel am- ğ Y ma burnu pey yukarılarda. Erkek | | beğendiremiyoruz. 'Tam geçit yerinin ortasında dur- muşlardı. İtilip kakılıyorlar. Ge - çenlerden bazılarının bir «par - don!s bazılarının bir emüsaade e- der misiniz efendim?» dediklerini fşitiyoelardı. Rezzan lâkayt hare - ketlerle gerileyip ilerleyerek bun- lara yol veriyor ve durmadan ko- nuşuyordu: — Şu karşıdaki masada oturan güzel kadın yeni evlendi. — Zaril bir bayan... — Evet,zarif bir delâkettir. Be- reket versin, evlendi de kurtul . duk. Onun dedikodularından zarar görmiyen kalmamış — gibidir. Az kalsın Jalenin evini de yıkıyordu.. Bu son cümlesini bitirirken eğer bir el omuzuna — dokunmasaydı, Rezzan, kavalyesinin nasıl bi yecanla titrediğini hissederdi. Fa- kat elin cokunmasile başını geriye evirmesi ve yarısı sahte yarısı hakiki bir sevinçle: — Aaah... Sen misin Raşideci - Bim? Diye bağırması bir olduğu için farkına varmadı-ve yanlarında be- liren olgun endamlı kadını işaret ederek: — Naci, sizi tanıştırayım... Diyecek Oldu. Naci, bunun iki saat önce Semih tarafından tak - dim edildiği mühendisin zevcesi olduğunu gördü. Raşide, delikanlı ile gözgöze gelince, kara bebekle. rinden ihtiras kıvılcımları fışkı - ran gözlerini süze süze gülümsi — Yine geç kaldın Rezzan... Biz beyefendi ile tanışıyoruz. Ve, üç üdım ötede kendisini bek-| liyen ellilik bir fraklının koluna | girerek piste indi. VÜnü ahırlarda Zeçirir Rezzanın camı sıkilir gibi ol - muştu. Bunu gizlemedi: — Tatsız... - dedi - acaba ne de. mek istedi' Naci, gözlerini, yine bu salona girdiğ andanberi ayıramadığı ma- saya dikmişti, — Bir fovkalâdelik yok... - diye mırildandı - inanınız Rezzan Ha. nım... Hiçbir fevkalâdelik yok. Rezzan, bütün hoppalığına rağ- men açık yürekli bir kadına ben- ziyordu: — Buna revinmedim dersem ya- lan söylemiş olurum. Fakat... Ne- rTeye bakıyorsun sen? Yoksa Jale senin de ho; il - l ,şuna mı gitmeğe baş — Kim bu Jâale hanım? — Nah... Tam karşında... Sağda, Şampanya koğası ile vazo arasın- dan büstü gözüken güzel kadın. | Güzel ve bedbaht kadın. Hem ne bedbaht zavallı... Düşününüz bir koca ki hem yaşlıdır hem de günü- ; Mağa başladılar. ) — Ahırlarda mı? Ne münase - bet? — Canım Halük Bey yarış me - Taklısıdır. Çünkü zengindir. Bir Sürü atı vardır. Karısının farkında bile değildir. — Masalarındaki siyah tuvaletli genç kadın kim? Halük Bey onunla | biraz fazla meşgul. — Kız kardeşinin kızı Noclâ. Pek | şeker bir şeydir. Bak! Aferin”bi < zim çocuklarac: Söylediğimi yap- — Evet.., Sizin bıyıklılardan bi- ri Neclâya dans teklif ediyor. Fa- kat Jale hanım ile uğraşanını gör- | müyorum. — Tekliflerini reddetmiş ola - caktır, Zira biraz geç kaldılar. Bak masada arkası dönük biri daha var, Demin orada değildi. Mel'un herif! — © da kim? — Canım siz de hiçbir şey bil. miyorsunuz. — Semih, memlekete yeni gel- diğimi size söylemeğe unutmuş galiba... — Öyle rai? Haaa! Şimdi anla - duum! Şehrin her tarafında davulla zurna ile çalınan bir şeyi siz nasıl duymamış olabilirsiniz diye hayret etmiştim doğrusu... O herif bir boksördür. Rivayete bakılırsa Ha- | lük Bey Jale ile onu Floryada ya- kalamış. Maamafih... Dikkat! Ja- | lenin gözüne ilistin. Gevezeliği bı. rakalrm artık.. Ve, genci piste sürükledi. Şimdi, belki iki yüz çift, Ştra « vas'ın, İnsana uçmak, havalanmak iştiyakı veren bir valsına ayak uy« durmuş, cilâlı tahta üstünde döne döne bir birini kovalıyordı. Koyu, orta, açık, al, yeşil, sarı. kırmızı, mnor tuvaletler, yerden fışkıran ta- vandan dökülen bol ışık içinde gö- ze bin rekli bir hulya denizi gibi Bgörünüyor, uçurulan eteklerden ve çıplak omuzlardan havaya karışan iâvanta ve kadın kokularını döven caz, formülü dünvanın bütün bar- menlerine meçhul, — tılısımlı bir kokteyl sarhoşluğu yayryordu. “Arkası vaz) , da mi?, Burasi malüm . : v | DEz hılyıııııııı ; Yazan: Ahmet Şükrü E Atinadaki İtalyan elçisi Yunan Başvekili Metaksasa gece yarısından Üç saat sonfü hur ültümatomu tevdi edeli © dan beş aya yakın zaman tir. İtalya bu ültimatom k da Yunanistanın teslim — ve teslim olmadığı takdirde, SÖ niğin birkaç gün içinde ııd y) K birinciteşrin ayının yirmi d? zuncu günü, İtalyan - Yunat V bi başlamıştır. İtalya, sarsılan preslijini etmek için büyük bir il arruzuna hazırlandı. İşte bt ruz bizzat Musolininin id tında geçen hafta başlamışt altı gündenberi Arnavul gelen haberler, İtalyan te; “nün ehemmiyetini tebarüz mektedir. İtalyanlar, taarruf Voyuna nehrinden Tomras cenup eteklerine kadar otuz B metre genişliğinde bir mişler ve hücumlarını Trabişuia dağının şimal nokt#fi, dan Bubessi şehrine kadar i kilemetrelik bir mıntaka de toplamışlardır. Yunanlı! rafından alıman esirlerin ifadf rine göre, taarruz için İtalyı rın yedi fırka asker topladı anlaşılmaktadır. Bu fırkalar, F, yanın en iyi talim görmüş iyi teçhiz edilmiş askerler arruz, uzun hazırlıklardan nihayet martın dokuzuncu sabahleyin başlamıştır ve © denberi de bütün şiddetile etmektedir. Şimdiyo kadar yanlar büyük zayiat Yuman cephesini kır Muharebenin henüz devam bildirilmekle — beraber, i hamlesinin zayıflamakta İ na bakılncak olursa, artık kumandanlığımın bu taarruzâ larken istihdaf ettiği gayeyi edemediği emniyetle söy Bir habere göre, Musolini cephede bulunmaktadır, D haber de Musolininin, Gi h avdet ettiğini bildirmektedir. solini Arnavutlukta mı?, İf ipll aT Fakat malüm olan birşey da sekiz gündenberi devam İtalyan taarruzunun, Yunâan ramanlığı karşısında suya müş olmasıdır. Fakat bu mucize yalnız da şahlanmış bir Yunan vardır. Yunan milleti, 1939 sinin eylülünde Almanya ile demokrasileri arasında ğ Tadığı zaman, mücadeleye bitaraf vaziyetini muhafazâ * mek kararını vermişti, V Teti, vatanı — ve istiklâli uğramadığı bu bitaf ğını muhafaza edeceğini Eylâl 1939 tarihini takip € üç ay içinde Yunanlılar, b Tü tahrikât karşısında bu Tıklarını titizlikle muhafar ler. İtalya şu ve bu bahan€ nanistanı tahrik etmeğe Davut Hoca meselesini tı. Tayyareleri Yunan üzerinden uçarak baml lar, Yunan harp gemileri dı, Bu tahrikât a milleti, büyük acı di Fakat duyduğu acıyı yü saklı tattu. İtalyanlar bu sükutu zâfa atfettiler. vel ültimatomunun sırft dır. Fakat İtalyanlar yf saplıyamadılar: Şu ve b ı nnmrAYyooopA 1 PERMLlİ mucize budur. Bu ıııd'& 5 rakları, istiklâli ve hay*il şerefi tecavüze uğrayan " let gösterebilir. Bunu Yunan — milletinin - k karşısında hayranlık bis$İ Ö, dığımızı ifade etmek İSİCTak İ b Fakat müstakil devlet şamanın ilk şartı DU söylemek istiyoruz. v* ııi çük devletlerin ibret ları Tâzım geldiği çok miştir. Belki bu doğrad” büyük devletlerin d€ biz ibret payı