ARSISIN DA | Ce ret içinde: İDAM OLUNUR Bingaziye doğru son sür'at- le kaçıyorlar.. Kimler, M sormayın.. , tabü.. Arnavutlukta, durmadan ka- çıyorlar.. Kimler?. Yine İtab yanlar, tabii.. larına şöyle bir emir vermiş:; Kaçan idam olunur. Peki, İtalyan askerlik an'a- nesine göre, şimdiye kadar, kaçanlar taltif mi görüyor de vâki oluyor mu, acaba?. KOMİSYON BUNA, DERLER.. Bir gazetenin haber verdi- ğgine göre, bir adam, kaşer peyuirini 110 kuruşa / sattığı için, ihtikâr suçuyla mahke - meye verilmiş.. Çünkü, daha evvel, Fiat Mürakabe Komis- | yonu, kaşar peynirine 90 ku- | Tuş fiat tesbit etmiş. | Maznun muhtekir, derhal | Fiat Müraka':> Komisyonu - nun verdiği bu raporda şöyle deniliyor: «Kaşar peyniri 110 kuruşa da satılabilir.» Bu ne işlir?. Komisyon ken- di kararını kendisi mi bozu - Niğde elma yecesi Şehrimizdeki — Niğdeli yüksek tahsil gençleri aralarında toplanıp bir gece eğlentisi tertip etme ği Kararlaştırmışlardır. «Niğde elma gecesi» ismi verilen bu toplarıtı şubatın 22 inci cumar- tesi gecesi saat 21 den sabaha ka- dar devamn edecektir. Son Telgrafın Edebi Tefrikası: 23 BİLLÜR KÖŞK BÜYÜK AŞK ROMANI SELÂMİ Zi Geri döndüler, otomobile & Annesinin yanına büzül gözlerini otamobili.kulla - Kün Şefikten ayırmıyordu: Nisan başlangicında kıştan yaza geçiverdiler. İstanbulda mevsim kışın lodos eatiği zaman poyraz estiği zaman kış- Temiz bir rüzgâ rbulutları sü . pürmüş, 1lık güneş çamurları ku- Tutmuş, gökyüzü açık maviliğine kavuşmuştu. İlkbahar binbir rengi, tatlı ha- & ŞUBAT 1! Yeni bazı ihtikârlar Yüzbinlerce liralık manifatura üzerin- de ihtikâr yapılmış! Fiat mürakabe bürosu yüz bür lerce Jizalık büyük manifatura paz. #ileri üzerinde yapılan mmühim bazı mıştı. 'Ticaret Vekâleti, bu hâdi - Tıp talebesinin şikâyetleri ara. sında, şehir hastanelerinin birbi. rine uzak olması hâdiseside var. Talebenin yollarda kaybettiği za. aman az değil. Nakil vasıtası müş. külâtı dolayısile çekilen sıkıntı da cuba, Üniversite kuruturken, Haydar. paşadaki tıp Fakültesi de bir ısla. hat eseri olarak İstanbul tarafına | Sar. 'Tahicıkat devam etmektedir. ğa karar vermiştir. Bu suretle bu hâdiselere ait tahkikat evrakları Vekâlete gönderilmiştir. S alini Kulağı koparılan. ihtiyar öldü! Bundan dört gün evvel Küçük. pazar karakolu civarında ihtiyar bir adam yaralı ve kulağı kop « muş olarak bulummuştu. — Hasan oğlu Nuri isminde 60 yaşında bir Kemahlı olduğu anlaşılan bu a. dam dün ifade veremeden ölmüş. tür. Tahkikata devam olunmakta. JYİLÂYET ve BELEDİYE: *& Eimek fiatlarına 10 para zarm ya-| vir Zincirtikuyudaki asrt mezarlık be- lediysce kısım kasım ayrılmış ve mezars, lk sahaları belediyece parça parça sa- tılığa çıkarılmışlır. Hayatta iken bura- gan yer gatın alanların sayısı çoğalmış- ur. »ir Mütemadiyen zarar ettiğinden be- Jediyece bir yül teşicil eden Haiiç va- MAARİF, ÜNİVERSİTE: ai Bazı örtamaktep ve llse muslitm- lerinin öğleden sonruki mülrlen szatle- Tinde ve huti teneffüslerde talebelere derx verdikleri gürülerek çocuk velilerin| ce haklı şikâyetler yapılmıştır. Maarif müdürlüğü bu şekilde ders verilmesini kata bDaşlamıştır. TICARET ve SANAYL: *i Basra yoluyla Ankaraya mühim Kmiktarde otomaobil lâstiği gelmiştir. *& Dün şehrimizden 400 bin lirahik | ihracak yapılmaştır. *& Dün Almanyadan demir coyu ve diğer bazı maddelerle Rornanyadan kâ- Gt ve mukavva gelmiştir. MÜTEFERRİK: « Sahiç pasaportla gebrumize gelen Aluls Şimit ve Mikâil Herman isimle- Tinde iki ecnebi dün Sultanahmet 3 ün-! 'cü sulh ceza mahkemesinde sorguya çe-| Kilip tevkif olunmuşlardır. *ir Ö yıl evvel Kasımpaşada beraber oturduğu Fatma Nâdideyi iple boğurak evinin bahçesine gömen ve İki yal sunra' Şlen bakkal Zekinin bu cinayetini bilip sakladıkları ve suç delillerini imha et- tikleri iddiasile Hazan, Tuyyar isimlerin de iki kişi geçen gün tevicif adilmişlerdi. | Dün her icisi de gerbest bırrıkılmışlar- yeni ders yılı başından itibaren Nişan- taçında yeni yapılar kız enstitüsm bena- sina naklolunacaktır. * Örü idare komutanı Ali Biza Ar- tunka) hayvanları koruma cermiyetinin anerkezini 2“Yaret ederek cemiyelin fa- aliyet ve gayretleri hakkında izahal ai mıştir. İZZET vası Afifenin gönlünde yankular rdi. Ormandan, çayırlardan, tadiller yapıldı. Sonra, bir çok da yeni paviyon inşa edildi. Bu naklin esbabı mucibesi o va. kit şöyle ifade edilmişti. Tıp talebesi, Haydarpayada bir tek hastaneden istifade edebili . yor. Halbuki, bütün şehir hasta. nelerinden — islifadesi — zaruridir. Bunun için İstanbula nakletmek lâzımdır. Bugün tıp talebesinin şiküyeti, bu tezi tecek mahiyettedir. Ba şikâyet baklı görülmüş, Beyazıtta bir Üniversite kastanesi vücude getirmek ihtiyacı kahul edilmiştir. Yani — vaktile fakültenin İstan. bula nakledilişinde ileri sürülen yalan csbabı mucibenin zamanla hâdiseler tarafından tekzibi. Bu meseleye dair, bir kaç gün | evvel, Son Telgraf neşriyat yap. mıştı. Tıp fakültesinin Haydarpa. şadaki binasında kalması fikrinim '€en makul, en vicdani, en doğru ve. €n insaflı tez olduğu müdafan a. dilmişti. Vaktile yapılan bu nakilde, â. mil olun bir tek bakiki hâdise var. dı ki, o zaman bunu herkes ket. mediyar, uydurma bir takım es. babı mucihe ileri sürüyordu. Üniversite Rektörü sayın Cemil Bilsel, o zaman ifşa edilemiyen ba gırrı Smdi, bir profesöre yakışa. cak Hiyük bir medeni cesaretle, kendisine mürncant eden arkada. gamarza, şöyle ifade etmiştir. « Rizim iç'n Haydarpaşa idesl idi. Fakat, oraya hocaların deva. mani temin edemiyorduk.» REŞAT FEYZİ İışmıı disnanseri genişletiliyor Besirlaşfaki çocuk - bakım evi | ve dispanserinin — genişletilmesi kararlaştırılınışlır. Bunun için ha len dispanserin bulunduğu bina is- timlâk olunacak ve inşaata da 12 bin Tira sarfolkunacaktır. Bdi Taksimde Yeni Bir Sokağa Sarnıç Adı Verildi Taksimade su depolarının nihaye- tinde belediyece açılmış olan s0- Yağa «su aralığı» veyahut da «mey.| dan aralığı ismi verilmesi Be - yoğlu kaymakamlığı tarafından belediyeye teklit olunmuştur. Fa- kat dün şehir meclisi bu sokağa «Sarnıç sokağı» ismi verilmesini münasip görmüştür. İranilerin dünkü matemi Muharrem ayının 10 nuna mü- sadif matem günü münasebetile dün şehrimizdeki İranilarden ek. serisi dükkânlarını açmamışlar . dir, Valide hanında evvelce her yıl yapılmakta olan âyin bu yıl ya - Dilmi latıyordu. Afife bu musikiyi daha yakından görmek, bahar renklerile daha yıkmdan — aydınlatmak için kırlara firlıyor, ormanda dolaşı - yordu. Ne Cemal, ne de Leman e- ha kırlarda dolaşmassına di rdu. h — Afife, dağ çiçekleri toplamak için ormanı geçip di yüksek yamaçlarına doğru turman- mağa başladı. Bir yanda Karadeni. zin, bir yanda Marmaranın bir gül parçası gibi görünen noktada dur- topraktan yapılan kokular ciğer « du ve gözlerinin önüne yayılan Günün meselesi Hariçten bir çok | £ eşya ithal edildi Almanyanın dizden yapacağı mübayaatın listesi bildirildi Şehrimize son günlerde orta Av-| #upadan ve Karadeniz yolundan, bu meyanda Almanya ve Bulga. ristandan külliyetli müktarda it - halât esyası gelmiştir. Gelen eşya arasında piyasanın ihtiyacını kar- gılayacak derecede cczayi kimyevi. ye, anelin boyaları, radyo maki - meleri ve aksamı, folograf mal - zemesi, demir eşya ve malzeme, ör, çivi, elektrik — malzemesi, malzemesi, amonyak, . pek ipliği, cam ve cam mamulâtı, fötr şapka vardır. Bu meyanda 15 ton gazete kâğı d, 22 ton sargılık kâğıt, 4 ton afiş kâğrdı, 'T ton tatron kâğıt, 3 ton glarya kâğıt, 5 buçuk ton karton, 30 ton sigara kâğıdı ve 10 tan tahta mukavva vardır. Romanyadan da Macaristandan bir çok maddeler temin edilebilecek Peştede Macarlarla yapılan ti - cari müzakereler, bilhasta sanayi mamulâtı üzerindek! ihtiyacımı . zın temini hakkında olmaktadır. Macarlar kısmen dövizle ve kıs - —men de pik ve gıda maddeleri mu- kabilinde her istediğimzi - eşyayı vermeği kabul etmektedirler, Müzakereler mübadele edilecek eşyaların cins ve miktarı izerinde olmaktadır. Nakliyat Tuna yolile yapılacaktır. Macaristandan bil - bi ceza getirilebilecektir, D n — kadaşımnı öldüren Şehrlmiz 1 inci ağır ceza mühe kemesinde dün iki cinayet dava. sına bak:lmıştır. Bunlardan biri. 'e yeni başlanmış olup bu dava. da Tahsin Durmazgıder adlı müz. nunun, bir gece yarısı, Eyüpsul - tanla Defterdar arasındaki yolda arkadaşlarından Osmanı çakı ile öldürdüğü, Hamdiyi de yaraladığı iddia olunmaktadır. Tahsin Dur. mazgiderin © gece hayli içtiği ve arkadaşlarile bir para kavgasında bu suçları işlediği mevzuu buhis. tir. Kendisi dün kımen inkâr, kıs. mmen de ikrar etmiştir. Muhake . menin devamı, şahitlerin çağırıl. masına kalmıştır. İkinci dava da şudur: Altı sene evvel Çatalcanın Yes niköyünde dere kenarında ağzına paçavra tıkılmış, beyni kurşun « doğru sözlü bir kızım, peşimden zi gördüğüme memnun oldum, ra bir 18 cazibesine yaka - lanmış gibi yürüdüm... Size söy - leyecek © kadar çok şe, — Ben de dağ çiçeği toplamağa çıktım, haydi bana yardım edin. Biraz daha tırmandılar, Şefik her >m ızı, sarı dağ çiçeklerini kopara- rak birer birer Afifeye veriyordu. | Elektrik uvveti Yeni 3 merkez ya- pılıp lâmbalar aynı kuvvette yanacak Elektrik idaresi, şehrin her ta- rafında ayni voltta elektrik cere- yanı bulunmasını temin ve şebe. keyi emniyet bakımından ıslah i- hassa makine, elektrik levazımı ve gelmenizi kabahat saymıyorum, si- - Teşekkür ederim... Peşiniz sı- ea var ki.. adımda bir eğiliyor, mavi, kır- ma ve 21 milyon liralik mukave - lenin tasfiyesine müteallik anlaş- 'ma hükümlerine göre Almanyanın memleketimizden — 1,200,000 kilo tiftik, 50,000 kilo keçi kılı ve 30.000) kilo kitre alacaklarını tiftik ve ya-, pağı ihracat birliğine bildirmiştir. Almanyaya satılacak tiftiklerin tevzlatı birlikçe yapıldıktan sonra tevzlat listesi Ticaret Vekâletine gönderilecektir. Keçi kılı ve kitre tevziatı için ise âza kendi arala - rında anlaşmış olacaklardır. Almanların bu mübayaatı piya- gada yeni bir hareket uyandırmış- tar. İngilizlerin mübayaatı için de * hazırlanılmaktadır. | Yeni et narhı Her 15 günde bir defa şehrimiz- de toptan ve perakende et satışla- Tına narh konulması hakkındaki fiat mürakabe komisyonu kararı dün Ticaret Vekâletine gönderil. miştir. Kasaplar cemiyeti, narh esası - na gelince, kıvırcık — narhının 80, gağlıcın 75 ve karamanın 70 kuruş olarak fiatlandırı Komisyanca bu fla' rile fazla görülmektedir. Komisyon, kasapların bu teklifini beşer kuruş noksanile kabule meyyal görün . mektedi ADLİYE Ve POLİS3— Birinci ağır cezada iki kanlı ctinayet davasına bakıldı Defterdarla Eyöp arasında çakı ile ar- katilin muhakemesi Çolak Halil İbrahim olduğu anla. | Sökaşur. Jjandarmanın sıkı bir araştırmamı neticesinde Arif, Aziz, Mustafa ve Mehmet isminde dört köylü suçlu olarak teviif edilmişler ve İstan. Dul ağırceza mahkemesine verik mişlerdi, Bunların muhakemeleri Gört buçuk sene sürmüş, müddei. umumilik taammnütle katil olan bu dört kafadarım asılmalarını iste . bu suçla alâkalarını görmediği i, çin hepsi hakkında berzet kararı vererek suçlular serbesi birekil . mıştı. Bunlardan Mehmet tevkif. hanede aldığı bir hastalk netice . | sinde ölmüştür. Temyiz mahke - mesi de diğer suçlular hakkındaki kararı tasdik etmiş, fakat umum! larla kalbura çevrilmiş, kolları ça. | heyet bozmuştur. Dün ağırceza rık iplerile bağlanmış bir ceset bu. | mahkemesinde davaya tekrar baş. Kmmus ve bünün köyün cobanı | lanmış ve şahit colbine kalmıştır. ANfe birdenbire bu sessizlikten ürperdi: — Bana söyliyecek çok şeyiniz olduğu halde tek kelime süylemi- yorsunuz dedi, ya söyliyecek sö. zünüz olmasaydı ne yapacaktınız? Şefik kıpkırmızı aldu, bütün kar ni başına toplandı: — Söyliyeceğim sözlerin hepsi birden dilimin ucuna geliyor da konuşamıyorum!.. Diye kekeledi. Topladığı bir demet tavşan bi - yığı ile doğruldu; hayran hayran, miş, fakat mahkeme mevkufların | harekete geçmiştir. 550 ton makine yağı gelmiştir. gmu_*ı-—mvı- ALMANYA NELER ALACAK? ;_H!nmhk— Diğer taraftan Ticaret Vekâleti, | uhavvele mezkezinin — İnşasına Almanlarla yapılan ticari anlaş - | » azlanmıştır. Yakında ayni şekil- de bir merkez de Beyamıtta yapır Jacaktır. Beyazıtta bu hususta is. timlâkler yapılmaktadır. Bu üç merkez yapıktıktan sonra) her binada cereyanın volt kuvveti ayni olacak ve bu suretle bugün olduğu gibi ayni volt ve ayni mum- lok bir lâmbanın bazı yerde par- lak ve bazı yerde daha sönük yan. nası önlenecek ve bütün lümba - Jar beyaz vetam — kuvvette ziya neşreceklerdir. Yine bu tesisat ile fabrikadan e- lektrik merkezlerine eski yolla ce. reyan sevkedileceğinden, yol ber zulduğu takdirde cereyan inka - tar olmuyacaktır. -— — ——— Asker alilelerine 1,5 milyon lira tahakkuk ettirildi Asker ailelerine yardım için bü- tün kazalarda yapılmakta olan ta- hakkuklar bitmek üzeredir. Halk- tan toplanacak olan senelik tahak- kukun 1,5 milyon lirayı bulacağı anlaşılmaktadır. Bu para şehrimiz- deki muhtaç asker ailelerine kâfi derecede yardım yapmağa kâfi ge- lecektir; z Yeşilaycıların bugün- kü müsameresi Yeşilay gençlik şubesi — bugün Eminönü Halkevinde bir konser ve temsil tertip etmiştir. Toplantı. ya saal M de İstiklâl marşile baş. lan'lacak ve aç;ş nutkundan sonra yemin edilecektir. Bilâhare de konser dinlenilip tablolar gösteri.| lerek komedi oynanacaktır. Karısını yaralıyan işsiz koca Taksimde Sazitderede 15 nu . marada oturan Toma isminde &5 yaşırda işsiz birisi karısı Mate . kevruladan para istemiş, fakat vermediğinden karısını göğsünden tehlikeli surette yaralamıştır. İki Istanbul Köyüne Belediye Ebesi Gönderiliyor Belediye reisliği İstanbul köy - lerine peyderpey ebeler tayin t. meğe karar vermişti. Bu cümleden olmak üzere A - lemdar ve Boyalık — köylerinde 30 ar lira ücretli 2 köy ebeliği ih- das olunmuştur. SA üçe Gazinoların Yeni Fiat Tarifeleri Belediye iktısat müdürlüğü ga- zino ve İçkili yerler için yeni yıl fiat tarifesini ikmal etmek üzere- dir. Yakında şehir meclisine ve- rilecek olan bu tarife ile yalnız yazın veya kışın açık olan mahal- lerin tarifeleri diğer yerlerden da. ba yüksek olarak besaplanmıştır. ——T T — Kabahat sayılabilir; fakat ben ilk gördüğüm gündenberi seviyo - rurn... Mademki konuşmama izin veriyorsun, mademki beni dinli . yorsun, şu halde mesele yok, Ev- Jenelim... Bu benim için en büyük saşdet olacaktır... Atife bu damdan düşer gibi söy- lenen sözlerle afalladı: —A MA A... diye kekeledi. Söyliyecek söz bulamıyordu, mu- kabele edemiyordu. O kadar halecanlanmşrtı ki, top- DIŞPOLİTİKA Amerika, Japonya Eollanda Hindistan! Yazan: Ahmet Şükrü ESMER| | Japonya Hariciye Nazırı Mab | y | saoka, Holanda Hindistanının dâ | 0 Uzak şark eyeni nizamınıne hu « ği dutları içine gireceğini geçenlerde bç, söylediği bir nutukla bildirmişi. Bunun üzerne, bu memleketi Tekyodaki elçisi, japon hüküme İela, tine tevdi ettiği bir notada Hol da Hindistanının yeni nizama il tihak etmek niyetinde olmadığı KA y R> el n izah etti. fapon hariciyesinin »söt ÖYi € cüsü» de bunun ebir taraflı bir id din olduğunu söyliyerek muteb sayılamıyacağını — ve japonyanıf| bildiği gibi hareket ederek —H Tanda Hindistanını «yeni nizam çerçevesi içine getireceğini ilâvt , etti. g Yeni mihver diplomasisi yeni neden «bir taraflı bir iddin> yor da japonyanın iddimsı çok Taflı sayılıyor? Fukat böyle sualin cevabı bir takım tarifine bağlıdır ki bunların nası japon devlet adamlarının kak faları içinde saklı kalmaktadır. Japonlar tarafından Tütfen yevl| nizam çerçevesi içine alınm karar verilen Holanda Hindista© yetmiş milyon nüfuslu, zengin siratejik bakımdan büyük eb miyeti baiz bir takım ada Bunlardan Sumatra adası Singi pur boğarının cenup sahillerinde dir. Bunun şarkında Cava ndasi, şimalinde Bornco ve - Borneont şarkında da Yeni Ginenin gı kısını vardır. Bu dört büyük dan başka bir sürü küçük da Holandanın Asya imparatorl ğunu teşkil etmektedir. Holanda Hindistanının — başlıe istihsalleri şeker, kauçuk, petrok | pirinç, kereste ve baharuttır. Baff) baharların istiksali Holanda Hit distanının tuhisarı altındadır. G rülüyor ki bu adalar iktısaden # | ponyaya pek ziyade elverişlidir. Fakat Amerikanın ve İngi ” min neden bu memleketleri japat' FĞ | yaya terkedemiyeceklerini anla *| mak için haritaya bakmak kâfidif |litü Bir defa adaların ikisi İngiltere f Pa , Holanda tarafından payi ü Boraconun şümal kumu ve X Ginenin garbı İngilizlerin ellerii” İA | dedir. Adaların Holanda ile Wif likte idaresi kolay ikeu, jap ile beraber idarelerine imkân yö” tur, Fakat bundan daha eheci * miyetli sebep vardır: Adaların İ ponyanın eline geçmesi, UÜSt larını ihata etmiş olur, diğer raftan da Singapur boğazını rak Hint denizine ayak basmış lunur. Çünkü Sumatra n şark sahilleri Hint denizi üzerit, dedir. Hattâ yalnız Uzak Ş ve Amerikan alâkı tasfiyesile de kalmaz. Avustralif |) ve Yeni Zelandanın vaziyeti tehlikeye düşer, İnyiltere için Y& | * kın şarkta Misir ne derece ebetf İ miyetli ise, Uzak şarkta Holail İ | Hindistanı da o kadar iy lidir, Çünkü biri İnyiliz torluğunun bir kilit noktası Pai gaeamazk eç i de l muhataf noktası olan Singapuru etmektedir. Britanya adaları, Süveyş ve ”| | gapur: İşte Anglo - Sakson kuf” vetinin üç mesnedi., lerine siniyor, ona yeni bir tazelik, bir © ık veriyordu, Bu canlı - lıkta aşkın hamlesi vardı. Ona ilk defa aşkı Şelik Uham etmişti. Kayak gününden sonra birkaç kere daha Şefiki görmüştü. Zekiler bir pazar günü öğle yen gek mişlerdi. Birkaç kere de Şefik o . tomobil ile Şileye kadar gitmek bahanesile Billür köşkün önünden geçmiş; Şefiği gördüğü günler Afifenin kulaklarında bahar sesleri güzel bir musiki tesiri yapıyor, bahar 1 gikları ruhünu daha fazla aydın- aşladı. | O kada heyecanlı idi ki, konuşa - ki, duyduğu bir &-| mıyordu. Dağ havası, yabani çi - ayak sesile ürperdi, başımı çevirdi.| çeklerin sert kokusu başını biraz Kendine doğru Şetik geliyordu. Afife heyecanla: — Ödümü patlaftınız!.. dedi; ne Şefik de — Dün akşam geç vikit geldim, köşkü temizlettiriyorum, birkaç güne kaaar hep geteceğh... Sızin ormana pirdiğinizi gördüm, hemen Biyinip arkanızdan fırladım... Ka. daba ağırlaştırıyor, sersemliği ar- tırıyordu. Etrafta derin bir sessizlik vadı, İkisi de, yeşilliker ortasında sessizliğe bürünmüşlerdi... Yavaş yavaş baharın tesiri altında kalı- yorlar, bahar havasının — sihrine yakalanıyorlardı, büyüleniyorlardı. Ağaç külüklerinden dallara, yap- raklara süzülen özsular, sanki an- 'darın da damarlarmda akıyordu. Ormanın ahengi onları, ninmisi ile, batıat etmedim ya? Afife şeytan seytan gülümerdi bir rüyada yaşalıyordu. korka korka, çekinerek — Afifeye | lâdığı çiçekleri göğsüne battım - bakıyordu. Afife bu bakışlardan her şeyi yordu. Şefik devam etti: — Bu teklifim pek birdenbire ol.. anladı. Romanlarda olduğu gibi, | du değil mi? Fakat kimseye bir şey Aartık itiraf ânı gelip çatmıştı. Şefik | söylemeden evvel sizinle kanuş - aşkını ilân edecekti. Bu halinden | mak, sizinle anlaşmak istedim... belli oluyondu. Bana varırsınız değil mi? Kalbi çarpmağa başladı, Şefiğin | — Afife önüne bakmakta devam &- söyliyeceklerini dinlemeğe hazırla.| diyordu. Elindeki çiçeklerin sap . narak önüne baktı. Şefik kimbilir | larını büküyor, dişlerinin arasına 'ona ne güzel sözler söyliyecek, ne | ahp ısırıyordu, Aşkından bahseden güzel bir edebiyat yapacaktı!.. bir erkeği dinlemek zannettiği ka- Fakat Şefiğin edebiyatla alâkamı | dar kolay değildi, bunu anlıyordu; yoktu, raman da okumamıştı. Dam-| hele cevap vermek dinlemeklen de| dan düşer gibi söze başladı: güçtü, çok güçtü!.. — Afife, seni seviyorum!.. Seni CArkası var)