22 Ocak 1941 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

22 Ocak 1941 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

metinleri Anâ. (BU yazının T dolu Ajansı Telhis eden: İtalyan Başvekili Musolini, Hit lerle görüştükleğ sanru, Hariciye hahsöden Giörnale maya Mülâkattan 5e 4'İtalia tesi :::Nı bidayetindenberi daki in beşincisidir. ki milletin silâh arkadaşlıjı bir ke- re daha anlaşılmıştır. Düşmanın bütün hayalleri inkisara uğruyar caktır.. Messacero gazetesi de, *sallame makta olan İngiliz imparatorluğur na karşı Akdenizde ve Atlantikte iki müttefik memleket tarafından yapılan mücadelenin parlak bir safhasını teşkil eden hava ve kara im Hitlerle Mu- solini arasındaki mülükata bir foa teşkil etmiş olduğunu dır. Almanların Fölkişer Beobahter gazetesi de, mülâkattan bahseder- Hekiar ŞEHİ LA A aa ya | altında bir beyanname neşretmiş « lerdir. Bu beyanname Yı- goslavyada büyük bir alâ - ka uyandırmış ve gazeteler beyannameleri ilk sayfala- rında vermişlerdir. Resmi Yugoslav mahfilleri hiçbir daş kullanı - Jan kat'i ifade ve sulh si- yaseti takip edilmesi hak- kındaki rar tasvip edil - 'or ki: «Bu mü- o muşlı. Birkaç saat sonra da gene- ralleri ile birlikle 37,000 İtalyan Subay ve neferi teslim olmuştu. NECAŞİ FAALİYETTE Habeşistan İmparatorunun en Kkiymetli Generali Ras Kassa, ai- lesi efrudile beraber Hartuma geb miştir. İmparator Hartum civarın- daki sarayında bugün Sudan va- lisile askeri ve sivil erkânı kabul yük bir sevinç doğurmuştur. Bu gün İngiliz idaresi Kassaleye yer- Teşmiş bulunmaktadır. ÂTALYADA 1560 ALMAN TAYYARESİ VARMIŞ! ken, görüşmelerin neticelerini öğ- | — Tizbondan Amerikan gazetele- yenmeyi şiddetle arzu edenlerin, rine bildirildiğine gere, hülen İtal- ket arzularının korkularını ertaya | yada 1500 Alman tayyaresi vardır. vurduğunu yazmaktadır. Bunların içinde Norveçte kullanı- İngilizler ise bu mülükatı başka | 124 büyük nakliye tayyareleri de türlü — tefsit İngiliz gazetelerine göre, bu mülü- kat bir madunla, bir mafevkin gö- rüşmesidir. v «Deyli Telgraf» diyor ılki’:ıikhıarh ne görüştükleri bence çok açıktır. fddin ederim ki bu görüşmenin başlıca gayesi İtalb yan askeri kuvvetlerinin Alman kontrolü altına konulmasından İ- mevcuttur, Bunlar şimdi —Trablüsgarpteki Ütalyan kuvvetlerine takviye kıt- aları, hafif tanklar ve diğer harp malzemesi taşımaktadırlar. Mare- şal Graziani Trabhusta ordusunu yeniden teşkil ve tamzim etmekte olup bu kuvvetlerle İngilizlere kar-| gı sıkı bir mukavemet hazırlamak- tadır, İngiliz ordusuna bir muka- barettir. Mükâlemeler esnasında | Lij taarruza kalkışması da müs - Musolini, Almanyadan yardım te- | 4e'at değildir. Graziani bunun - lep etmiş ve mukabilinde Alman şartlarını kabule mechur almuştur. Bu şartlar zâhiren değilse bile ha- kikatte İtalyan kuvvetlerinin Ab man sevki idaresi altına geçme - sinden ibarettir. Bu suretle Zi ma- Yıs 1939 ü Almanya ile İtalya a- çin Alman tayyarelerile Alman pi- hotlnrıma ve Alman tanklarına ma- lük olinak üzeredir. Kezalik Alman mütehassısları İtalyan müretteba- 'tının talim ve terbiyesile de meş- gul olmaktadır. Sicilya adası ile Napoliden Bariye giden hattın ce- rasında Berlinde imzalanan askeri | yuhunda kalan mıntakada Alman ktifak muabedesi Musoliniyi mih- | haya kuvvetleri ve Alman tayyare verin esiri vaziyetine sokmuş ©L | dafı bataryaları yerleşmiş bulun- maktadır. DOKU ——— —— dd * Vişi 22 (AA)— Fas umuml walisi General Noges Fasın şima- Eski Bulgar siyasi partileri «Buk | yinde Setru mıntakasında bir teftiş Karistana altında bir beyanname lerdir. Ba beyanname gazetelerinde büyük alâka wyan> dırmıştir. ve gazeteler beyanın - meye ilk sahifelerinde yer vermiş- | — £ y Olüüğu zatürree hastalığını| > başlığı | geyahali yapmıştır. e DAİAT KN Yugeslar | Çocuk düşüren bir doktlor ( inci sahifeden devam ) tedavi eden Mehmet isminde bir lerdir, Yuzerlav resmi mabftilerinde ba a nudü - husukla mütalea yürütülmüyorsa name- de kullanılan kat'i ifade ve siycseti takip edilmesi hakkında yapılan mrurı tasvip elmektedir - ler. Nazırlar meelisinin evvelki gün- kü toplantısı & saat sürmüştür. Zi- raat Nazırı Bagrlaynof otuz ka- mun Tâyihası teklif elmişlir. Na - gırlar meclisi bundan başka 516 milyon levaya baliğ olan fevka- lüde ziraat bütçesini tasvip et - miştir. RUZVELTİN HUSUSİ MÜMES- SİLİ KRALLA GÖRÜSTÜ Öğrenildiğine göre, Ruzveltin mümessili Donavan dün Bulgar Hariciye Nazırı Popof ve Başvekil Filof ile görüştükten sonra, Kral Boris tarafından da kabal edil - Miştir. Mumaileyhin Kral Borise Ruzveltin hususi bir mektubunu bâmül olduğu zanmedilmektedir. TOBRUKTA TAARRUZ BAŞLADI | ih | taneye kaldırı Va tahkikatı ylemiştir. Kadın has- lmaş, doktar hakkın- başlanmıştır. şürdüğünü sö; Şili konsolosunun kayıp kâtibi (T inci sahifeden devam ) mazıda yarım sant kaldıktan sanra he- sap görmüş ve etrafta bulunanlar cüzda | manda 100 Hralıklardan mürekkep 2000- 2500 lira kadar bir para bulunduğunu gözmüşlerdir. Murmma deyhin işte bundan sanra nereye gittiği “anlaşılamamıştır. Husuzl! otomobili de Taksimde boş o- larak bulunmuş ve mütehasszlar tara- fından inceden inceye muayene oluna- rak tetkik olunmuştur. Ara yerde her- hangi bir hâdisenin geçtiğine dalr oto. mobide ufak bir ecer bile bulunama- maştır. SARIŞIN BİR KADIN Mi? ç, mavi gözlü bir gün bir arkadaşına resmini güstererek: — *Bu kadıcı boni tehdit ediyar, On- dan çok çekiniyorum!> dediği de bğ- | | venilmiştir. Bu kayıp kadın da aranılmaktadır. Diğer taraftan kâlbin perşembe gecesi gast 21 de bir arkadaş toplantısına da. İngiliz umumi karargâbının teb- | Çati olduğu ve Parkalelden çıktıktan Tiğine göre, dün sabahtan itibaren | Tobruğa karşı taarruz başlamıştır. Harekâtın memnuniyele şayan su- | rette İnkişaf etmekte olduğu bil- irilmektedir, Sudanda — Kassale cephesinden keri çekilmekte olan İtalyan kuv- vetlerini İngilizler şiddetle takip etmektedir. İngiliz tayyareleri 'Tobruk ü- | zerine beyannameler atarak gar- Bizonu teslim olmağa davet etmiş- ferdir. Evyelce Bardiya üzerine de bu süretle beyannameler atıl - sarıra buraya gitmesi 1âzimken gitme- düği anlaşılmıştır. Esasen kendisinin ga7| bubdeti bu toplantıya gelmeyisice Tney- aştır. Tabkikat yürümektedir. olduka ve batlâ bir | * |EN SON DAKIKA TOBRÜK DÜŞTÜ Sidney 22 (A.A.)— Avustralya ordusu umumi karargâhına gelen | bir habere nazaran Tolruk düş - mdiştür. | Avustralya Harbiye Nazırı B. Spender, Avusiralya — kıtaatının hücuma iştirak ettiğini bildirmiş- Katanya, Avlonya CA imel sakifeden devam vetleri mahalli yeni muvaffaki- yetler kazanmışlardır. Merkez cephesinde| Atina 22 (ALA.)— Resmi Yunan eözcüsünün beyanma göre, mer- kez cephesinde Yunan kuvvetleri faaliyetlerine muvaffakiyetle de- vamı etmekledir. Şimal cephesin- | de temizlik harekâtına da muvaf- fakiyçile devam edilmektedir. Düş- manın hava faaliyetinin kesafeti | Yuman ve İngiliz tayyareleri, hiç | durmadan Lin mıntakasındaki İ- talyan mevzileri üzerinde uçmak- tadırlar. h gi Romanyadaki Alman | askeri — tahşidatımıa hedefleri nedir? ÇA inel sahifeden davnaa ) küvvetlerinin dört, beş tümen ol> | duğu ve bunların İtalyanlara yar- dı miçin, bir veya bir buçuk ay zar- fında Selâniğ» inecekleri haber ve- riliyor. Alman askerleri, Romanyaya Macaristan yelu ile sevkedilmek- tedir. Macaristanda mecmun üç de- miryolu vardır. Bununla da günde ancak 35 - 45 tran işliyebilir. Bir Alman tümeni 8 - 80 trenle nak- tedildiğine göre, Macar demiryol- ları kâmilen bu işe tahsis edilse bile, ancak iki günde , bir tümen | makledebilir. Halbuki askerin külli- yetli miktarda harp malzemesi de vardır. Almanlar, Romanyaya — getir - dikleri kuvvetlerle Se bilirler mi? Bu harekı şü aşağıdaki ihtimalleri gözünün- de bulundurmak lâzımdır: | 1 — Evvelâ emniyeti koruma | zarüretlerile & - 7 tümenin Raman-, yada bırakılması lâzımdır. 2 — Alman kuvyvetlerinin Bul - garistandan geçmelerine Bulga - ristan müsaale etmiş olsa dahi - ki bu da şüphelidir - Almanlar Selâ- niğe inecek ordularının sağ ve sol cenahlarının emniyeti için de kuv- "t ayırmıya mecburdurlar, Zira Balkan devletlerinin bu gibi bir ha- reketi sükünetle karşılıyacakları ve sükünetle bekliyecekleri şüphelidir.| Çüfikü hödiseler pasif hareketin ne gibi neticeler verdiğini göstermiş- tir. Bütün bu sebeplerle, Almanla - rın böyle bir toşebbüse geçmelerini | | zayıf bir ihtimal olarak görüyoruz.| | Bundan taaada, Alman ordusu bu- gün işgal altına almış olduğu bir çok memleketlerde ası | mak için çok buvvet ayırmış bulu- | rıyor. Ayrıca yüt kadar tümeni da İngiltereyi istilâ için garpta tut - maktadır. Şu halde, 60 - 70 tümeni de başka bir eçpheye nakletmek | imkânlarına molik değildir. Bütün bunlardan - anlaşıldığına | göre, Almanyanın Balkanlar için ayıracağı kuvvetlerin 30 - 40 tü - menden tazla olacağını tahmin et- mek güçtür. Diğer taraftan Romane| ya fle Bulgaristan bu orduların la- î şesini temin edecek durumda de- #ildirler. Bundan başkâ Balkanlar. daki yollar, bı gibi büyük hareket- | ler için müsa:t değildir. | — Şu halde Almanların asketi bir | teşebbüsten ziyade, siyasi bir tazyik U tehlikeleri ve bu vaziyeti karşıla- BÜTÜN DÜNYADA SO ETANZ , Rüzvoltin üçüncül İayükdür Habe: ( M c nutku hakkında ne söyleniyor ? Şimdiye kadar takip edilen yardım yo- lundan dönülmiyecek Vaşington 22 (ALA.) — Havas a-| jansının husust muhabiri bi.diri - yor: B. Ruzvitin üçüncü defa olarak | Gevlet reisliği vazidesine başlaması| münasebetile söylediği natuk si- yasi mahfillerde — Reisisumhurun şimdiye kadar takibettiği sıyas! yol da bütün kuvvetile sebat edeceği azminin bir itadesi olarak te'ikkı edilmektedir. Reisteumhurun nut- kunu dinliyenler B, Ruzveltin ede-| mokratlığı bugüne kadar asla na- Tuz kalmadığı derecede büyük teh-| fikeler karşısında idame etmek lâ- zamdır.» sözlerini söylerken dade- sindeki iman kuvvetinin tesir, al- tında kalnışlardır. Bazı kimseler bu münasebetle, Amerika istiklâl harbinden evvel Lincoin tarafın- dan Gettyaburg'da söylenen nutku| hatırlatmışlardır. Merasim 1933 de olduğu gibi mil- H birlik havası içinde cereyan et- miştir. Twpkı © tarihteki gibi Ame- rikan milleti devleti tehdit eden mak üzere devlet relsinin etrafın- da birliğin etzem olduğunu anla - maktadır. Bugünkü — tehlikelerin dahili ölmaktan ziyade harici ol- Guğu kabul edilmektedir. Bu ciheti gerek siyaset adamları gerek gazeteler tebarüz etliriyor- lar. Son antihap mücadelesindeki noktai nazar :htilâfları unutulmuş-| tur. ÇAA ARA Asker gözile cepheler (1 inci sahifeden devam ) | nem halindedir. Bardiada olduğu! gibi, Mmüuhsurlar ancak kendi - küvvetlerine ve müdafaalarına güvenerek, başka hiç, bir yerden yardun görmeksizin mukâa- vemet ediyorlar, Evvelce de yazdığımız gibi, Tobruk müstahkem metkiinde İki müdataa hattı yardır. Şehri çepeçevre kuşatan bu istikâmların birinclsi 17, diğeri 12 küometre uzunluğundadır. Tabanin edilir ki, İngülz — taarruzu Bprdlada alduğu Kibi, İtilyan — ric'at dölayisle, yeni müharebelere meydan vermemek için, yine garp isuhkâmlarır ma karşı olmuştur. Şu dakikaya kadar muharbenin tafsilâtını almüdık. Fakat İngüliz tebllği, Tobruğu ele geçirmek için başlanan harekâtın İngiliz kuvvet-| teri lehinde devam etiğini bildirdiği. ne göre, Tobruk Mmuharoğarinin Bardi- 'adan daha Çelin olacağına şüphe edil- emekle Deraber, neticesi ilibarile, İtalyanların kaleleri — teslim etmiye mecbur kalacakları vaziyetindedir. Sam aiten saate yeni haberler - beklemaik. teyiz. ZAYİ — İstanbul Haliç Feneri Nü- fus memurluğundan —almış olduğum nüfus cündanamı kaybetlim. Yenisini alacağımdan edkisinin hükmü yoktur. Muraffer Diner yolü güttüklerine hükmedilebilir. TÜRKİYE, BÜTÜN TEDBİRLE « RİNİ ALMIŞTIR Bazı yabanıcı kaynaklar Alman- ların Yugoslavya yolile Selâniğe ve Boğazlara tecavüz edeceklerini haber veriyorlar. 'Türk hükümeti bütün ihtimal » leri gözününde bulundurarak ordu-. sunun büyük bir kısmını Trakyada| tahşil etmiş ve icabeden bütün tedei birleri almıştır. Türkiyenin mu - hazipliğini geçen ümumi harpte dost ve düşman görmüşlür. "Çelik bir kale gibi duran Trak- yamıza tecavüz eden bir kuvvet kırılmıya — mahkümdar. Dost ve şmanlar bunu böyle bilmelidir- ler, Geçen umumi harpte sekiz cep- hede harbeden Türklerin tek cep- hede ne ; bi | arikalar yaratmıya kabiliyetli clduklarını takdir et - mek kolaydır. Kafasını kayaya çarpmak ve ken- dilerin! felkkete sürüklemek isti - yenler deneyebilirler,» şistanda 50kilo- metreilerlediler Londra 22 (AA.)— BB.C, Şar ki Afrikada İngilis taarrurzu ma- vaffakiyelle devam ediyor. Düş- manı takip etmekte olan İngiliz kıtantı, düşman toprağı dahilinde Kassalanın şarkında elli kilemet- Te bir derinliğe varmışlardır. Düş- manm malremesi, hava hücumla- rile birçok kamyonların ve askeri bedeflerinin tahribi neticesinde e- zalmaktadır. PİREPEAREPRAA Mülâkatın İtalyadaki âkisleri eri (1 inci sahifeden devam ) dalma ve daha sıki işbirliği lüzm- munu İtalyaa milletine xulatmak. Hususi kaynaklardan aldığımız malümata göre, İtalyaya gönde- Tilen yalnız Alman bava kuvvet - leri değildir. Diğer harp mıntaka- larından da mühim kuvvetler sev- kedilmiştir. Öyle tahmin edilebi - lir ki bu kuvvetlerin İtalyada bu- lunması, düşmanlarının hakkından gelmek için hiç kimsenin yarzdı - mina mühtaç olmadığını ilân ede- gelen İtalyan milletinde muhtelif hisler uyandırmakladır. Paşist gazeteleri, Akdenizin ae- keri ve bahri harekâtın — başlıca sahnesi olduğunu yazmak sureti- le Alman kıt'alarının cenup Ave rupasında bulunuşunu haklı güs- termeğe çalışıyorlar. AMERİKADA TEFSİRLER Nevyork 22 (A.A.)— Nevyor - kun başlıca iki gazetesi olan Nev- york Times ve Herald Trihume ga- weteleri Hitler - Musolini mülâ - katını bahis mevzuu ederek Hit- lerin, Yunanistanda ve Arnavgıt- Jukta uğradığı herimetten dolayı Musoliniyi tahtle ettiği mütalee- sında bulumuyorlar. «Nevyork Timese — gazetesinin Berlin muhabirine göre, İtalyaya yardım hususunda meskür mülâ- katta yeni tedbirler derpiş olun- muştur. Herald Tribune gazelesinin Re- ma muhabirine göre de mihverin Akdenizde İngiltereye karşı müş- terek bir taarrazu beklenmekte - dir. Halkeri Âzalarını Davet Kadıköy Halyevinden: 28/1/M41 sal saat 20,30 da bütün azanın teşri rifleri, Akdenizde har- bin istikbali ye- ni İngiliz taar- ruzunun zafe- rine bağlıdır .. (Başmakaleden devam) Balkanlara inmekte daha ziyade mülcenni davranmıya mecbur - deceği gibi İngiltereyi de mütcar- rızlar karşısında ve harbin Avrupa kıt'asında mevzil kalması takdi- rinde bütün kudretleri le hâkim ve dünyamın her tarafında kuvvet bulundurmaktan azade bulundu- racaktır. Bianenaleyh Tobruktaki taarruzun behemehal zafere ulaş- ması ve Bardiya muzafleriyetini tamamlaması İngilterenin müs - takbel ieraatı, Akdenizin selâmeti ve Ayvrupa barbinin inkişafı bakır mandan hayatl ehemmiyeti haiz bir dönüm ve talih noktasıdır. ve taarruz harekâtının selâmetle ie- kişafında bütlün domokrasi âlemi- nin muhafasa ettiği sıkı alüka ve takip bu İtiberla çok mühimdir. ETEM İZZET BENİCE | | | h v k n._— h'.. hazin neticeleri Masum kızlar nasiıl uçuruma Kız San'at mektebi — talebesi ikan babaşının ölümile bir fabrikaya giren Lümaia urainde 17 yaşında mâsum, gü- zel bir kızı #abrikatörün genç ortağı Ziya bir gece çalgılı bir yerde içiki ile Sarhaş bümiş ve sonra da bir odaya Gdarak har şeyimi çalmıştır. Lümin gim- di Ziyanın metresidir. Aradan iki ay Boçmşlir. Bir arife gecesi Ziya ilk de- #a eve gelmiyor. Arkadaşı Duklar Re. get geliyor. Kız onunla odada yalnızdır. Urun müddet bekliyorlar. Fakat o gek- miyor. Reşat bir aralık cebinden Ççın kardığı küçülk bir şişeden beyaz bie 'toz çekiyor. Sotıra Lümlaya da veriyar. Lâmia şonrasını şöyle anlatıyor: «— Böyle havalarda insan ciğer- lerini korumalı.. Biraz evvel nezle Ylâcını reddetmiştiniz. Halbuki bu- nu giddetle ihtiyacınız var... Hem; fena veya zararlı bir ilüç olsa size verir miyim hiçi» Bunları söylerken yeleğinin ce- binden deminki kahve rengi mini mini şişeyi çıkarmıştı. İki aksırık arasında ısrar ettim: «— İstemem Reşat Bey... İlâçla başrımın haş olmadığını biraz ev- vel söylemiştim. Zahmet etmeyi- niz!.» Lâkin ona söz anlatmanın imkânı yoktu. İstemiye, istemiye çakmın uçile burnuma uzattığı be- yaz parlak tozu akdlam, Fısıldadı: e— Şimdi, bunu kuvvetle genzini- ze çekiniz!.» dediğini de yaptım. Burun deliklerime doldurulan be- (yaz tozlar tatlı bir serinlikle ba- şıma yayıldı. Hayalim bir anda ca-| zip ışıkla yanmıştı. Bu ne garip nerle tozu idi?, Hele öyle günel bir kokusu, burnumu öyle bir se- rinleştirişi vardı ki... Bunu Reşat beye de söyledim. Gözleri parıldı- yarak güldü: «— Biz doktorlar her ilâcın iyi- sini buluruz. Halis Mek marka, pa- halı, fakat tesiri ani bir tozdur. Hele bir kere daha çekin de bakın. Kendinizi büsbütün hafiflemiş his- sedeceksiniz!. dedi. İkincisini karşılıklı aldık, Ö ne- fis koku ve garip his yine birden içime yayıldı. Reşat şişeyi kapayıp cebine koyduktan sonra da nefler Bini derin derin çekiyor ve arada bir: «— Oh ne tatlı şey kâfir!.. d yordu. Buna da işaret etti: — Burm- muzdan bir iki dela sık nefes alın. Bravo Lâmia hanım.. Tamamı! Şim- di kendinizi nasıl hissediyorsu - nuz?» çabuk gitsin diye söylen - dim: Artık iyiyim, Deminki s- kıntım geçti. Fakat müsandenizle yatayım. Geç oldu değil mi?.» «— Sahi geç oldu. Lâkin ben de sizin kadar merak ediyorum. Ziyar 1ın hiç böyle dışarıda kaklığı yok- tu. Hele birer sigara içelim; biraz daha 1âf atalım da,, O vekte kadar gelmezse pen gider kendisini a rarım!. Hayırhah bir dost edasile söyle- men bu samimi sözlere karşı bir şey diyemedim. Uzattığı sigarayı koltıklara gömülerek karşı karş- «— Biülmem. Birşeyim yok amma» derhal yerinden fırladı. İki adım- da yanıma geldi. Avcunu alnıma yapıştırdır — Obl> diyebildim Üşüyüş ve ürperişle sarsılan di , mağıma bu temas © an için şifah | bir ilüç gibi gelmişti. Doktor yavaş! iyavaş avcunu alnımdan çekti, son- re bileğimi yakaladı: «— Oooo,. Elleriniz de ateş gibi. Niçin öyle titriyonsunuz — Lâmla hanım?.> «£ Tilmiyerum etendim. Ben bunu söylerken hâlâ titri- iyen parmaklarını elinden bırak- düşüyor? mıyordu İçimde bitap bir teslimi- yet vardı. O da bunu sezmiş gibi koltuğun kenarında yanıma oturdu, Hafif hafif ellerile saçlarımı okşıyarak: «— Saçlarınız ne güzel... Gözleri- | niz ne sevimli... Sizi hiç bu kadar yakından görmemiştim Lâmia ha rum!,> dedi, Bu ses Reşadın her zamanki se- Si değildi. Sırak bir ahenx, aysi zamanda ge klıyan bir eda vardı. Sonra birden bileklerimder tutar Tak hızla vücudümü kendisine çele ti. Ben kuvvetli kollarının ara « sında çırpınırken dudaklarımı dir dudaklarının arasına alarak muhe teris, emen bir buseyle öptü. Bu hareket o kadar beklenmiyen, bir anda aklımı başıma getiren seri bir şey olmuştu ki... Dudaklarım dudaklarından kup tulunca asabiyetle silkindim. Aya ga fırladım. Nefretle titriyerek: «— Ne yapıyorsunuz Reşat Bey, Delirdiniz mi?. Diye haykırdım. «O» bu mühar lefetime şaşmış gibi idi: Geçen harpten bu harbe kadar (2 inci sahifeden devam) rülharekâtta başlı başına hareket kabiliyetinden — mahrum — bu - lunuşu ve bir noktayı işgal etmek, onu düşman mukabil taarruzlarını karşı kendi başına müdafaa ve muhafaza etmek kudretini göste- rememesinin tabii bir neticesiydi. Fakat bugünkü zırklı fırkaların gerek çeşitli ve muhtelif çapta her türlü silâhlarla mücehhez bulun- ması, gerekse fırkanın nakliye ve etomobil kollarile mühim piyade kuvvetlerini sür'atle bir taraftam diğer bir tarafa nakletmesi itibe- rile bu mahzarlar da ortadan kalle tığından zırhlı ve motörlü fırka - Tobruk muharebezi mıştır. Tobruk, biri 12, diğeri 17 kilometre imtidadında iki müdafaa hattına da- yanmaktadır. ü Bir italyan Generali ile bir çok esir alındı Londra 2 (AA) — BBC: Kar hiredeki İngiliz başkumandanlığı- ran dünkü tebliğine göre Tobruka Kkarşı taarruz muvallakiyotle de - vem etmektedir. Gelen telgraflara -öne İngiliz kıtantı, mühim bir de- rinlikte düşmanın müdafas hatla- rına girmişlerdir. Londrs 22 (AA) — BB.C.: Düm akşam Kahiredeki İngiliz karargi- handan alınan haberlere göre bus gün öğleden sozra Britanya kıtastı, deniz ve hava kuvvetlerinin yan dömile Tobruk'un dış ve iç kale- derine 8 kilometre derinlikte gir - mişlerdir. Biri general olmak üzere İltal - yanlardan birçok esirler alınmış- tır. Tobruk ltmanında demirli bus kunan San Coreto İtalyan kruva « zörile antrepolar ve petrol depa « ları alevler içindedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: