2—SON TELGRAF-İL 1ııııvı 1940 HADıSELER Uzak Şarkta bir Annam impa- ratorluğu var. Birihavadise pöre, Aıımın imparatoru' katledilmiş!. bahseder gibi, iki üç satırlık bir haber.. Dünyaya bir garip hal çöktü. Baksantza, Fransada Löorün de is. | tifa edecekmiş.. Norveç kralı ihti- yar Hakon tahtından feragat et- miyecekmiş.. Hele bu arzu, cıdden Şık... Yahu, taht nerede ki feragat edip etmemek mevzuu bahsolsun? Veren kim?. Büvük başın derdi büyük olur. muş!. Şu zamanda küçük, müte - vazı bir vatandaş olduğuma ne seviniyorum, bilseniz!, BENİM AKLIM ERMİYOR Bir başka havadise göre, Ro - | manya, Besarabyadan sonra, Tran- silvanyayı Macarlara, Dobriceyi de Bulgarlara sulh yolile ve gönül Tizasile terketmeğe karat vermiş.. Hayret!. Bir zamanlar, genç Ru- men hariciyecisi Gafenko bir ka- rış toprak vermiyeceğiz, diye'nu- tuklar sövlerdi. Besarabya, haydi neyse... Besa. rabyadan sönra, Transilvanya ve Dobrice meselelerinde, Romanya- min Mutlaka mukavemet edeceği söylendi, yazıldı, çizildi, bildirildi. Hani, nerede?. Yahu, sorması ayıp değil ya, bir şeye aklım ermiyar, Madem mu- kavemet etmiyecekler, Romanya, neden boyuna seferberlik yapar, asker toplar?, Süs olgın, diye mi?, J Pazar günü Florya plâjlarını emaneten işleten belediyemiz, bir Ründe, tamam 750 lira hasılat yap- anış!. Gördünüz mü şu kârlı işi?. Yabu, madem ki bu iş bu kadar gok para getiriyormuş, ne diye, bu F f ! n f ? H ;! İ Kİ ? | i ; F ; Ş iH İ : " Karay: kat'asında ya kıt'asında bir anaile vüluzu altına ahirra çok şey kazanacağı ümcindedir. tabi >ezvet, daha isteneblecek ne meler olmaz diye hesag ediliyor. Fakut buyük devletlerin istikbal ve mukadderatını denizler tayin etmektedir. Onun için japonya da bir gün Çini tamamile ele geçir. dikten ve Asya kıt'asına hük « farzedildikten sonra da Nüdas, | KARŞISINDA Son Telgraf | plâjları mütcahhitlere veriyarlar, beledive kendisi işletsin.. yeni teş- kilât kurulsun, «plâjlar umum müdürlüğü, ihdas olunsun.. Bir müdürü umumi, üç muavin, şefler, | kontrolör, muhasebe, sıhhat, spor, levazım, ambar servisleri vücude getirilsin.. Bunlara yüksek yük - sek maaşlar tahsis edilsin ve bü- tün İstanbul plâjlarını bu idare işletsin. O zaman, korkarım, plüj hası . latile, bu teşkilâtın maaşı dahi ö- denemez!. VAKİT REFİKİMİZ SAFLET İÇİNDE $Su vakit refikimiz de olur ga- fillerden değildir. Dün oldukça sert bir fıkracık nesrederek bele- diye iktısat heyetinden bazı sual- | ler soruyordu. Efendim, gazinolar için fiat tarifesi vapıldı, ya... Ça gosız bir gazinoda bir fincan kahve 30 kuruş olarak tesbit edilmiş... | Vakit refikimiz asabiyet içinde! | Vay efendim, diyor. Bu fiatı tes- bit ederken, bangi ölçüyü kulla. nayorsunuz?. Memlekette hayat, vasati geçim seviyesi malüm! 30 kuruşa kahve olur mu?. Belediye ıklığat makamından. blaun ceva- bint isteriz, divne, Yahu, bu ne gaflet?. İktısat ma- kamı ağzını açıp hiç cevap verir mi?, Bı., doksan dokyz dela cevap istedik. Hâlâ, gelecek, KIRKBİR BUÇUK MASAALLAH!. Pransada yeni rejim kuruluyor. Tarihte, Fransa ne vakit mağlüp olmuşsa, rejim değiştirmiştir. San- ki, kabahat şekilde imiş gibi... Her vardı?. Meraklı bir mesele. Yirmi | #ene evvel japonlara verilen ada- ların hayırsız, yabani oldukları, kimsenin işine yaramıyacağı söy. | leniyordu. Fakat bugün — oraları | her türlü tesisatla birer üssübahri olmuştur. Yüzellilikler affedildi. Bunlar- dan Riza Tevfik, memlekete dön- mek tenezzülünde — bulunmadı. Bir gazetede bir manzume neş- rediyor. Kendisi burada Mıl. ba- kat, manzume burada inlişar edi- | yor, Bu manzumeye baktık. Bam- backa bir imlâ tarzı kullanıyor. Anlaşılıyor ki, kendi şahsi kanaat | ve zevkine güre uydurduğu bir imlâ tarzını mutlaka yazısında gör- mek için srar etmiş. Yani, türk- | gesi, bu zatla, hâlâ, memleketimi. zin mevcut kanun, nizam ve kai- delerine karşı aykırı hareket et mek zihniyeti var. Ve işin hazin tarafı, Maarif Ve- | bir karar D—llîbllon klm_uıı'z_ bayanlar için atelyeler açılıp iş verilecek Hem yardıma muhtaç, dikiş bi- len kirmsesiz bayanlara gecim pa- Tası bulmak ve hem Halkevlerine ) fayda temin etmek üzere bazı Hal-, kevlerinde terzi ve dikis atelyeleri acılması muvafık dnılmnk den dikiş gelen fakat hariçte ça- hemaktan sıkılan genç kızlar alı- nacaklar ve bedeli mukabilinde dikiş, bicki işleri vanpacaklardır. Buralarda halkımızın dikiş işleri çok ücuza yapılacaktır. Mektep - lerin, müesseselerin ve emsali ver- lerin isleri de tercihan bu atelye- lerde yaptırılacaktır. Bu cümleden olmak üzere An- kara Halkevinde bir atelye ıalrnu’ ve resmi bir yer için ilk partide | 7000 pijamalık sipariş edilmiştir. Gümrükten alınmıyan muhtelif eşyalar satılıyor. Sehrimiz gümrüklerinde biriken| sahiosiz es-aların satılmasına ayın| 28 inci “inü baslanılacaktır. İlk vartide satılacak muhtelif eşya 25 bin lira kıymetindedir. Bunların arasında sarap, tuvalet e--ası, makinc, kahve, kartvostal, pudra, sakarin, yağ, ipekli, Demulr- lu, mensucat, yün mensucat, can - falar, dereceler, boyalar, talaş ve çocu koyuncağı, kordelâ, ispirtolu ilâçlar perdelik tül, kilit çerçeve- ler ve saire gibi muhtelif madde- ler bulunmaktadır. yaarmn İ Açık iş ve memuriyetler Ankarada yeni kışla komutan - lığı | ahçı ve bir ahçı yamağı a- ramaktadır. Talirler ücret mik - farı ve saire hakkında mozkür ko-| Tautanluğa müracaat — edebilirler. Maarif Vekâleti «devlet kitap - ları mütedavil sermayesi müdür- İmtihan ayın 13 üncü günü saat 10 da Cemberlitaştaki Maarif Ve- kületi yayın evi üstündeki mez<ür| Müdürlük binasında vapılacaktır. isletme ida: çalıstıfılmak Ü- zere mülecaddit makine ressam - dafı aramaktadır. muha- berata vükıf ve aseari lise mezımu 2 memür müsabaka ile alınacaktır. Talinler Ankarada <Etibank mah-| fukat bürösu» adresine müracaat edebilirler, Berrama belediyesi 1500 avlık ücretle elektrik santrak icin bir makinist aramaktadır. Şahrimiz beledi-esi tamizlik h— leri müdürlüğü temizlik ameleleri| m İıkenderııı Merkez Fankası şubesi kapatılıyor Cumhuüriyet merkez bankasının İskenderun subesinin ka- atılması | kararlaştırılmıştır. Mezkür sube 15 temmuzdan itibaren — faaliyetini tatil edecektir. 1 c | Avrupa Harbinin içinden ...î V İLK DENİZAL 1801 de, Rober Fulton adında Amerikalı bir mühendis yepi bir denizalli gemisi rlânı vapmış ve bu -lânı Napolvona vermişti. Napolyon bunu ciddi telâkki et- medi ve ehemmivet venmedi. Ful- tun Avnupayı terkederek Ameri - kaya gitti ve Avrupa ile Amerika arasında ilk buharlı gemi sefer - lerini tesis etli. Muvaffakivetle hareket eden ilk denizaltı gemisi ancak 1889 da Gu-| | be ve Zede tarafından insa olün- du. Gübe'nin vaptığı geminin boyu 5 metre, kutru 1 metre B0 santi - metre idi. Gustav Zede'nin Gvmnot!| Hadını verdi'i denizaltı daha büvük- tü: 20 metne bovunda, 1 metre, 83 santimetre kutrunda İdi. Bu iki denizaltının teknesi, Jul Vernin Notilüsü gibi, yaparak si- garası şeklinde idi. Elektrikli mo- törlerle islivordu. — Fakat bü-”> | bir mahzuru vardı. Şekli — do - | lavisile suvun üzerinde muvaze- | nesini muhafaza edemivor. acık genizlere oeılamıvardu. — Fransız mühendislerinden Loböl, hem de- nizin üstünde ve ham de altında hareket edebilecek bir gemi * Loböf'ün 1899 da tecrübelerini vaptığı Narval, 9 metro' boyunda.| | ları Sürkul'dur. Boyu N10 metre, ve/| Şekil ve ruh | Fransada yeni bir rejim kuru. | Tacağını gazetelerde okuduğum za- man, zaten, ııklıılıı ültra mo- dern, klâsik, sağ, sol, topyeküncu veya muhafazakâr, parlâmentocu veya bilmem ne sizm> ile biten bütün devlet şekillerinin şatafatlı ismilerine itimatsızlıkla do- karşı l.ıdıı içim, bütün bütün burkul- Şekilde, kelimede özenti ve faz- la bir mana arıyanlara artık güle- sim geliyor. Ben, devlet şekille . rinden ve isimlerinden ziyade dev- lete, devletin tü kendisine itimat ediyerum, Milli enerjiyi, müfrit milliyet - perverliği sımsıkı avuçlarında tu- tan, icabında, bu kuvveti bir tok- mak halinde mütecavize indirebi- len devlet... Öyle bir devlet ki dışarıda ve içeride mükemmel otoriteye sahip- tir, Öyle bir devlet ki, hak ve ada. let düsturlarına, şahıs ve riyetlerine, — hall prensiplerine secde eder, Öyle bir :;ııı ki milli felâket zamanında vatandasların kalplerini ayni hız- Ta, ayni bararetle tutuşturur. kurtuluş savaşına baş- ladığımız zaman, devletin ismi ü- zerinde düşünmedik. Türk istik- lâli, Türk kurtuluşu üzerinde tit. redik. O zaman Ankaranın ismi «Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti» idi, Cumhuriyet ve demokrasiyi ilâm ettiğimiz gün, değişen fazla hiç bir. | şey yoktu. Yalnız şekil meselesi vardı. Çünkü, zaten, ayni ruh ve enerji, ayni görüş ve düşünüş sis- teralerile çalışıyorduk. Fransa, devlet şeklini değil, ru- leğiştirmelidir. hunu di b | REŞAT FEYZİ Bir gazetenin Beledi yeye haksız bir târizi Bu sabahiki gazetelerden birisi Sişlide Halâakârgazi caddesindeki #İnlilâp müzesi» yolunun bozul- duğunu ve önünün yakık bir du- Var enküazile kapandığını, tam 23 wündenberi büraya hiç bir bele- diyecinin uğranladığını yazmıştır. Halbuki yaptığımız tahkikata gö- re hakikat, hiç de böyle değildir. u belediyesi buradaki du- var ve yol inşaatı icin yandaki de- moya 700 - 800 metre mükâbı kum koyunuş fakat 6 gün evvel yağan şiddetli yağmurlar neticesinde bu kumların tazyiki ile duvar yıkıl- müştır. Havalar — acınca Beyoğlu belediyesi hergün memurlar neza-| AÇIK MUHABERE Mütekalt telgraf muhabere memurlarından — B. İbrahim Senyüreğe: Mektubunuz, — sikâyetinizin “hemmiyetle nazarı dükkate a- nması temennisile Sıhhat ve imaf Muavenet — Vekâletine İ TI GEMİLERİ $ metre 78 eninde idi. İki teknesi vardı. Dış teknesi bir torpido tek- nesinc i- teknesi de vaprak siga- rasına henzi-srdu. Bu iki teknenin| arası «Waler - Ballastre, yani su. Lazinesi vazifesini görüyordu. Dak teak isin kapakları arılıyor, su- vun üstüne cıkmak icin de iceri - sindeki sular dısarı atılıyordu. Bu-inkü denizaltılar. kırk se- ne evvelki Narval'ın tokemmül et- mis modelidir. Dünynın en büyük denizaltısı, Fransızların ön sene evvel vaptıl genişliği 9 metre, sür'ati 20 mildir.| Denizin üstünde 7,600 bevgir kuv- vetinde elektrik eder. Denizaltındak! mildir. 80 metre derinliğe kolayca dalar.. Mürettebatı 150 kisidir. 2 büyük topu, 14 torpil kovam, tay- yare dâfi topları ve bir de deniz tavyaresi varndır. Hicbir - yerden mahrükat ve vivecek — almadan 23,000 kilemetre sevredebilir. Sürküf'ün attığı torpillerin bo- kilodur. Komprime hava ile sev- reden bu storpillerin kıymeti 500 bin franktır. Sürkül şimdi İngilizlerin elin- dedir. —- | musştur. yu 8 bucuk metre, ağırlığı da i“ı Karne ile benzin Taksiler birer gün ara ile çalışıp otobüs seferleri tahdit olunacak ara ile t&lııallınlır Yani plâ- kaları tek numara e biten tak- Hususi otomobillere ise hafta. olamobil Jecoği ve hususi otomobil sahip - lerinin satın alacakları benzinleri bu karneye yazacakları tahımin o- kunmaktadır. İstanbul şehir dahili otobüsleri ile tren ve vapur işliyten yerlerde- ki otobüs seferleri de tahdit veya tatil olunacaklardır. Şehrimizdeki otobüs ve otomo- billerin günlük benzin sarfiyatı yekünu ve lasarruf edilccek mik. tar tetkik edilmektedir. Fazla para istiyen şoförlere 25 lira ceza var Belediyece — şehrtmizdeki taksi ücretlerine yapılat vüzde 10 zam- min müşterilerden alınmasına baş- lanması münascbetile bazı açıkgöz| şoförlerin edece zammı» ve şehir tarici ilâve ücretleri üzerine de vüzde 10 zam yaptıkları — görül - müştür, Halbuki karar; valnız taksinih vazdığı rakamın üzerine vüzde 10 zal vavılmasını ğmnir bulunduğun-. dan, gece zammı ve sehir harici için hiçbir zam — yapılamıyacağı, vanmak istiven soförlere 25 lira ->ra cezası verileceği alâkadarlara bildirilmsitir. eli Sevyetler bizden yapag, Macarlar deri istiyor Sovyetler bizden yapağ satın al- mak irin bazı tekliflerde bulun - TĞ'.Z'M Ve Bulgaris- tan tüccarları da hayvani mensu- cat maddeleri ve deri istemekte - dörler. Diğer taraftan Prağlı maruf bir tütün fabrikatörü de mütim mik- tarda tütün satın almak üzere şeh- rimize gelmistir. Ka Taksi yerleri değişti Fazla kalabalık verlerdeki oto- mobil durak yerleri belediye da- imi encümenince ara sokaklıra kaldırılmaktadır. Ayrıca, bekleme yerlerinde du- rabilecek otamobillerin sayısı da indiritmektedir. Bu cümleden olmak üzere Ga - latada Mertebani sakağındaki tak- si durak veri Billür sokağına kal- gırılmıştır, Burada bekliyebilecek azami 15 otomobil savısı da 7 ve indirilmiştir. Bevaflunda büyük parmakkabı sakağındaki taksi du- rağı da Mis sokağına naklolun Eyfel kulesi Parisin bu meshur kulesi 1587 - 89 senelerinde mühendis Byfel ta- rafından inşa edildi. Tamamile de mirden olan bu kulenin demir par- çaları 27 milyon vida ile birbirine bağlanmıstır. Kulenin — ağırlığı | 7,800,000 kiladur. Eyfel kulesi, her iki senede bir tboyanır, Ve-60,000 kilo boya sarf | olunur, Yüksekliği 300 metredir. | Birinci ve ikinci katlarında büyük lpkantalar, kahvehaneler, dükkân- lar ve bir de Dosta $ubesi vandır. Asansörleri, 10 saatte birinci kata 32,000, 2 inci kata 20,000, üçüncü kala da 10,000 kişi çıkarır. Hitler, Parise gittiği zaman Ey- fel kulesine cıkmadı da unutma - maşlır. İngilterede üç senelik şeker Büyük Britanyanın pancar istih- 120,000 hektar araziye nancar ekil- miştir, 17 şeker fabrikasında 10,000| amele çalışmaktadır. İngilterenin salâtı bu sene ümidin fevkindedir.| ) POLİS vE MAHKEMELER Gece vakti yü- rüyen paralar Kadirgada Cincimeydanındaki tanzifat amelesi koğuşunda vukua gelen bir hırsızlık hâdisesinin mu hakemesi dün Sultanahmet £ inci sulh cezada neticelendirilmiştir. D"M suçlusu Taşköprülü Ne- cip Çelik iaminde 16 yaşında bir Çöpçüdür. Necip Çelik, çöpcü ar- kadaşlarından Şevket Yaşarın pas irmiş olduğunu öğrene - rek knmıı bütün çöpçülerin Un yuduğu bir gece vakti yavaş ya- vaş yatağından kalkmış ve arka- daşının yatağının altına — gizlice koyduğu para çıkınını alarak içim- deki paraları beline sarmış, bur. Çı kını da kendi süpürgesinin arasına saklayıp yatmıştır. Paraların çalınmasından biraz sonra, geçe saat ikide Şevket Ya- şar fena bir rüya görerek birden uyanmış ve ilk işi yatağın altın- daki gizli yeri muayene edip pas ralarının durup durmadığını anla. mak olmuştur. Zavallı çöpcü uzun yıllardır ye- meyip, içmeyip biriktirdiği 170 li- ra parasının yürüdüğünü anla - yinca! ö «— Yandım anami.» diye fer - | yadı basmış ve doğruca soluğu; Üst katta yalan Eminönü mantaka- sı tanzifat onbaşısı Mehmet Da - | mışmanin yanında almıştır. Onbaşı uyku sersemliğine rağı men bu işin koğuştakilerden birisi tarafından yapıldığını sezmekte gecikmiyerek aşağı inip Şevket Yaşarın karyolasının sağ ve sol cihetindeki dörder karyolada ya- tanları kaldırmış, sıraya dizmiştir. Bu esnada Şevket de karakola Kidip bir polis çağırmış ve içlerin- de Necip de dahil olduğu halde se- kiz kişinin üzerleri aranmışsa da bir şey bulunamamıştır. KUNDURANIN İÇİNDEKİ PARA İSTIFİ! Biraz sonra onbaşı süpürgeleri de aramayı aklına getirince Ne- cibin süpürgesinin arasındaki boş | çıkın ortaya çıkıvermiştir. Fakat kurnaz Taşköprülü bu buluş kar- sısında; «— Beni yakmak için boş çıkını süpürgeme saklamışlar!.. diye me- tanetle kendini müdafaa etmiştir. Filhakika aramada Necibin ü. zerinde birşey bulunmadığından © da diğerleri gibi serbest bırakı- hp mıntakasına işe gönderilmiştir. Polis memurları öğleye doğru Necibi bir kere daha sorguya çek- meğe lüzum görmüsler, işinden - hp karakola getirmişlerdir. Genç hırsız bu seferki sikı isticvapta laz- la iikâr edememiş ve: *— Ben çikinı yerde buldum. Paraları belime sarıp sakladım. Sonra işe çıkınca da 75 lirasını Be- yazıtta Fuatpaşa caddesinde ahçı Abdurrahmana götürüp kendi pa- ram diye saklattım. 95 lirasını da kunduramın altına dizdim!., de. yip 95 lirayı vermiştir. Abdurrahman ise Necibin kat- iyyen kendisine para getirmediği- ni söylemiştir. Necip dünkü muhakemede de hâdiseyi bu şekilde anlatmış ve: <— Vebali boynuma... Çıkını yerde buldum!» demiştir. Netice- de hakkında 6 ay hapis kararı ve- rilmiş, fakat yaşının küçüklüğün- Gen bu geza 3 ay hapse ve 600 ku. ruş mahkeme masrafı -ödemeğe tenzil olunup tevkilhaneye gön - derilmiştir. Gizli ilâç satan genç Soğukçeşmede 8 numarada otu- ran tıp talebelerinden Mehmet Fahrinin bazı ecza depolarına Av- rupa müstahzaralından kaçak ilâç- lar sattığı haber alınarak odasın- da yapılan aramad üç büyük san. dik içinde müuhtelif ilâçlar bulun- muştur. Mumaileyhin bunları bir müddet evvel civardan şehrimize gelirken eşahsi eşyam. diyerek getirdiği anlaşılmıştır. EUÇUK HABERlJîRı * Dün Romanyadan şehrimize gelen üç kişilik bir ticaret heyeti bu sabahtân itibaren temaslarına başlamıştır. 4 Şehrimizde fransızca olarak inlişar eden İstanbul gazetesi Hes yeti Vekile kararile dün kapatıl- Mıştar. *#r Genç kaymakamların 1 inci sınıf vali vekâletlerine tayinini te- min için yeni bir kanun lâyihası hazırlanmıştır. »» Hastalıkları raporla sabit o- lan memurların bu raporları Vekâ. letçe tasdik ve kendilerine izin ve- rilmedikçe vazifeleri başlarından lüzumu tebliğ ayrıl - — Buğday ve arpa ihracatının kontrolü i ni üc lik şeker ihtiyacı temin e- nizamname- nin ahvali hazıra dolayısile — bir müddet tatbik olunmaması karar- Taştırılmıştır, ” manyanın bu sırada Monrve kai- «Monroe kaidesi» ve Almanya Yazan: AHMET ŞÜKRÜ ESMER Yüz yirmi sene kadar evvel Jeşik Amerika. mukadde, ve mu- Tatrabba ittifak ile krulan Avru- ipa nizamının Amerika kıt'asına teşmiline mâni olmak için Monroe kaidesini ileri sürmüştü. Malüm. dur ki bu ittifaklarla bir nevi bey- nelmilel zabıta teşkilâtı kurul - imuştu ve her Avrupa memleketi- min dahili işlerine ulvorta müda- hale edilmekte idi. Amerika Cum- hurreisi Monroc, bu kaideyi va- zederken, Avrupa devletlerini bu müdahalelerden korumak istemiş. ti. Monroe kaldesi, © günden bu- güne kadar Amerika harici siyase- tinin temelini teşkil etmektedir. Monroe kaidesi Amerika mem- leketlerine büyük meüfaatler te- —min etmiştir. Onları yüz yirmi se- nedenberi kuvvetli Avrupa dev - letlerinin istilâ siyasellerine karşa korumaktadır. Yüz yırmi sene . denberi emperyalist Avrepa mem-, leketleri orta ve cenunbi Ameri kaya nüfuz adememişlerse, bu kü- çük ve zayıl memleketler bunu Monroe kail e bozçludurlar. Moaroe kaldesi, bazan Amerika- nin zayıf bulunduğu ve bazan da Avrupa devleilerinden — birinim küvvetli bulunduğu — zamanlarda münakaşa edilmiştir. Meselâ, A- rika şimal . cenup muharebe- meşgul bulunduğu zamanda üçüncü Napelyon Meksika işleri- ne karışmakla Menroe kaidesine muhalif hareket etmişti, 1914 har- binde de Almanya Meksikayı Bir- leşik Amerikaya karsı tahrik et- meğe çalıştı. Bazan İngiltere, ck- seriya da japonya bu Monroe kai- desile karşı karşıya geliyorlar, Fa. kat daima Amerikanın bu mukad- des prensipine karşı aürmelkâr - dırlar. Ba dela unlasılıyor ki Al- manya, Monroe kaidecine karşı a- çıklan vaziyet almıya hazırlan » maktadır, Amerika hariciye nazırş Hull, beyanatta bulunarak, Ame- — rika hükümetinin Munroe kaidesi hakkında Almanya - tarafından tevdi edilmiş bir nolaya mubalap nldıığuıu. fakat bu mesele üzerin. de Alman hükümetile müzakereye | girişmek aiyetinde halunmadığını bildirmiştir. Eğer bu haber doğru ise, Amerika ile Alraanya arasın- daki münasebetlerin pek gergin bir safhaya girmesi beklenir, Al- desini ileri sürmesi iki sebebe ma- tuf olabilir: 1— Evvelâ Amerikanın İngilte- reye yardımda buluumasının önü- ne 2— İkincisi, kendisi tarafından kurulacağı bildirilen ve şimdidem bit nevi «Avrupa Monroe kaldesi» adı verilen nizama Amerikayı ka. rıştırmamak, Alman devlet reisinin bir iki | hafta evvel, bir Amertkalı gaze - zeteciye verdiği mü'akat ikinci ka- noati takviye etmektedir. Filha - kika Hitler bu mü'üâkalta aşağı yukarı demişti ki Amerikanın bır Mouroc kaidesi vardır. Biz ona karışmak niyetinde değilir. Avru- panın da kendine göre bir Monroe kaidesi olmalıdır. | Filhakika bu sözler kolay, ma- kul ve manlıki gibi geliyor. Fakat meselenin ruhu Alcıanyanm Av. rupa kıt'ası için tatbikini düşün- düğü nizamdadır. Bu nizamdan çok Alıanyanın prog' ramı milli birlik üzerinde toplan- mıştı. Sonra Almanyanın hayct sahasından bahsedildi. Şimdi cc Almanyanın Avrupa için tatbik edeceği nızamdan bahsediliyor. Bu ıhı_ da Avrupa dışından hiçbir — let karıştırılmıyacaktır. Yaralı Avı'"ı hakikaten bir nizama muh — yani her memleket için kesilmiş ve bicilmiş bir reğim ise, bu akim kalmıya mahküm bir tesebbüstür. Esasen evvelce tecrübe edilmiş ve yürüyemiyeceği görülmüştür. Bir milletin diğer milleiler üzerine tahakkümü ise, o da tecrübe edil. di. Eğer Avrupa milletleri arasın- da karşılıklı hürmet ve bi a şartları içinde bir işbi: ise, giltere ve Amerika da dahil oldu. gu halde buna herkeş razı olmalı- dır. Almanyanın bu nizamı, Av- rupa memleketlerini birer ikişer — fetih ve istilâ ettikten, Iıgiınqi yere serdikten ve Amrikayı da tas yıı ile yola gelirdikien sonra tat. Yalova ve Gemlikte çekirge mücadelesi Yalovada ve Gemlik civarında — çekirve sürüleri aörülmüştür. B ların mahsullerimize zarar ver memesi için çekirge mücadele kilâtı hemen faaliyete geçerek İ« ha etmişlerdir. Diğer taraftan kargaların itli için de Yalovada mücadeleye vam olunmaktadır.