23 Şubat 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

- HÂDİSELER BABASINI SOYAN AŞIK GENÇ KIZ İ Askı uğruna, babesini soyup so- | Rama çeviren genç kızın macera- Bıinı gazelelerde okudunuz muü?. | Efendim, henüz yeni yetişen bu genç kız, bir delikanlıya u-»..n Bi- Di vurulmuş! Gönül bul, berhanei bir iadivaca razı deıı] Ku ne yapsın?. Bir gün, evde, yuı— te hafif, pehada ağır ne varsa t0- parlamıs, haydi, sevgilisinin evine.. Oht. Şimdi, iki mes'ut genç ya- #yor, diyeceksiniz, değil mi?. Ne gezer, polis karakolunda ağlaşır yor'ar. DOKTOR HANGİ NAHİYEYİ İSTER? Valimiz Lütfi Kırdar, geçenler- de Eyüp kazasını teftiş cderken bir | de görmüs ki, 20 bin nüfuslu ka- zada beş doktor var. Bu yirmi bin kişiden 8 bin kişinin oturduğu Ra- mi nahiyesinde tek daktar yak... Hayret etmiş, derhal, doktorun birini Ramiye yollamış!. Giden doktor hem kim ise, canı sıkılmıştır. Çünkü, o, belki de Rami Dahiyesinden ziyade, Taksim na- hiyesine gelmek arzu ederdi. BELEDİYEYE YENİ MÜFETTİ ALINIYOR | Belediyeye imlihanla müfettiş Şimdi, sorulacak su- allerin letesi hazırlanıyor.. Ga - zetelerde okuduğuma göre, sual - ler, pek basma kalıp... Bir takım £lmi, iktesadi, hukuki mesail... Hal- buki, İstanbulda belediye müfet - tisi olacak zatın, çok başka şeyler | bilmesi Mzım.. Meselâ, bir kısım esnafı biinsafın hile ve hud'alarını KARŞISINDA VE GAZETECİLER Vaktile, zozba bir yeniçeri, zaman hamama gitse, mutlaka bir gürülü cıkarır: — Eşyalarım, elbiselerim çalın- dı, diye ortalığı gürütüye boğar, ne neticede, ham: den cik Asıl maksadının bu olduğunu keşteden hamamcı, bir gün ken- disine: — Ağam, demiş... Şu gürültü çıkarmaktan vezgec, senden para istemiyeceğim,, Yalnız yemin et ki bir daha gürültü çıkarmıyacaksın. Yeniçeri bu teklifi pek mülâ - yim bu'muş ve karısının üzerine Şartlı, şurtlu yemin et Ertesi sefer, yeniçeri bamama gelmiş, soyunmuş, içeri girmiş... Bu sefer, hamamcının aklına bir mu- ziplik ge'miş... Yeniçerinin elbise- lerini saklamış... Bolçasında yal- nız bir donla bir kuşak bırakmış. Yeniçeri hamamdan çıkmış, gi- 'yinmek üzere bolcasını açmış... Birde ne gRörsün?, Canı fenta hal- | de sıkılmıs olması: yapsın?. Yeminli!, yalım, donu giymiş, be'ine kı-ııkı- n sarmış.. Hammamın ortasına doğru. yürüyerek: — Ey ümmeti Muhammed, de- miş, vakıâ, gürültü çıkarmamıya yemin ettim amma, fakat, insaf edin, ben bu kamama böyle mi geldim?. Meçhüur Afrodit meselesi, mah- kemeye intikal ettikten sonra, ba- Zı muharrirlerin ha'ini hatırımıza bu fıkra geldi. Matbuat kanununa göre, mah - kemeye intikal eden bir mesele- parasını verme- kesfetmek san'atını!. Yine, kendileri bilir ya. Bıımkj lüf ebeliği!. nin Teh veya alayhinde yazı yazı- lamaz. Tiyatro ihtiyacı Belediye İstanbulda Bey- oğlunda iki tiyatro yaptırıyor tinde münasıp ve modemn bir t yatro binası bulunmadığını nazarı gükkate alarak Çarşıkapı veyahut bir sehir tiyatrosu inşasmı karar- Taştırmıştır. yoğlunda da yeniden ik: büyük Kyatvo binası inşa olunacaklır. Bunlardan biri Takamde yapıla- caktır. Diğezi içm de Şışhane kar Tekolu kat'yetle münasip — görük- müştür. Riden bir fen heyeti burada islim- | lâk edilecek yerleri tesbit eyle - miştir. Bu tesbile göre tramvay nan eski eJale» yeni <aile bahçesi» nin kahve bönası ile bunun yanın- daki asfalt cadde üzerinde bulu - nan tekiil caki bnalar yıkılacak- lardır. Bu cadde bilâhare Tünel meyda- proje ve rını da meşhur | Feansız mimarlarından Pere ihzar | & edecektir. Taksimdekı büyük şehir tiyatrosunun proje ve plânları da ayni mümar tarafından yapılacak- tır, Biri büyük diğer #kisi küçük mik- yasta bulunacak olan İstanbulun bU yeni üç şehir üyatrasundan ev- A MET RAUF <e “Kanma göz koymuştu, öldürdüm,, | Şilenin Kervan köyünde cere- yan'eden korkunç bir cinayet hâ- Böses ,9'n mühakemesine dün ağır cezada başlanmıştır: Bu vak'anın suçlusu Nevzat a- dında bir gençtir. Nevzet karısına | *asallutundan şüphe ettiği köy muhtarı Ahmet Cevdeti, bir gece kendi evinde, &v tüfeğile öldür - Wrüş bundan sonra da, ocağı yak - araş, ocağa koymuşlur. Fakat alevler o kadar büyümüş - tür ki, ocakteki kurumlar tuluş - Bruş, ve baca yanmağa başlamış - tır. Nevzat, muhtarı burada yakp yok edemiyeceğini anlamış, cesedi ocaktan çıkarmış, bacayı ve cese- di söndürmüş, götürüp kıra göm- müştür. Fakat bilâhare iş anlaşılmış ve katil genç yakalanmıştır. Nevzat; dün muhakemede bü - vük bir 've metanet göstermiş, zerre kadar titremeden bâdiseyi söylece anlatmıştır: «— Ben askorlik vazifemi ifa i- köyden ayrılmıştım. Muhtar let, daha ben köyde iken ka- Tım Fehimeye göz koymuz. Benim gitmemi cana minnet biliyor; ka- Tımın peşine düşüyor; önce tatlı- — Selma çoktan cıklı buradan, | dedi. şimdi yeni Japon revülerimiz, Avrunalı troplarımız var. Onları vusu yok mu hani?! — Pasam, “Türk kızları oyua - Taryorlar simdi.. — Tuhaf şey! Ben emin bir yer- den duymustum. Selma her akşam sahneye çıkıyormuş. — Yalan söylemiş, paşam! İster- bütün garsonlara 'lıkla, muvaffak olamayınca dz zorba-| Yazan ; İskender F. SERTELLİ / BAR ÇİÇEKLERİ hikla, tehditle, karımı baştan çıka - | rayorl, Bu benim kulağıma vandı. Döndükten gonra işi tahkik ettim. İsin doğru olduğunu anladım!. Köyde bir mektep yapılıyondu. Mektebe kereste lüzimdı. Cevdet bir gün beni çağırın ağaç kesmek üzere ormana yolladı. «Gece de o- rada kal.» dedi. Yine bir fesatlık düşündüğünü anladım. Gece or - mandan döndüm. Elimde çifteyle odada saklandım. Biraz sonra, a- har kapıstının açıldığını farkettim. Cevdet, ahır kapısından içeri gir- | mişti; bekledim. Çok göçenedi, bu- Tunduğum odanın kapısı açıldı. ranlıkta bir gölge odaya girdi. Göz- lerim kararmıştı. Elimdeki çifte - nin tetiğini çektim. İste, ondan sonra ne olduğunu bilmiyorum. Ben, Cevdeti öldürdükten son- ra yakmadım. Götürüp gömdüm.. Bundan sonra şahitler dirlen - mistir. Şahitler hâdiseye ait bir sey görmediklerini, yalnız bir si sesi işittöklerini iddia etmişlerdir. Neticede katilin karsı Fehime- nin dinlenmesi için muhakeme baska bir güne talik edilmiştir. , No 81 Yılmaz Bey bu revüden çak bah- setmişti bana, Cemil viski içty Saat dokuz bw;nktu_ Varyete nurnaraları başlamıştı. «Japon melekleri» tam saat onda | sahneye cıkacaktı. Comül sabırsızlıkla yeni revüyü bekliyondua. * Semih Kâmran'ın : şki sönmemiş.. velâ Şahane Kkarakolundaki unşa ııı.u_ı h ı./.ı,;..u..v.vı x Tiftik ve yapağı terimesi kar w B. Nafiz, Ke- rim, Nuri, Tolukyan, Şerafeddin, iMehmed Ali, Ümer, İzek ve Bah- riden mürekkep yeni bir ilare hes yeti seçilmiştir. *& Rami - Saray kazası arasında Nafıa Vekâletince 1,5 milyon lira- hik yeni bir'şose inşası ihale olun- duğundam hemen inşaeta başlana- caktır, & İhracatımız ber gün amttıjın- dan sehrimizde mercimek, buğday, hsulu ve emsali kuru erzak fiat darı vükselmektedir. 4 Boyazıt yanmın kulesinin 55 senelik köşklüsü Mehmet be'ediyece 40 Hira aylıkla tekaüd olunmuştur. * Tahtadan mamul atlı araba ve! el arabası imal eden mücsseseler - den muharrik kuyveti 5$ beygri geçmiyenlerin de mak'u vergiye baklaranaları kararlaştırılmıştır. * Kasaplar censyetimin yıllık tcongrosi dün vavılmıştır. Kasıpla- rın haftelik tatil yapmuları da bu içtimada itenmiştir. * Zonguldak kömür havzası sağ- hik teşkilâtında müstahdem birinci sınıf akliye ve asabiye mütehassısı| doktor Cevat Zeki Bilin Kâbil Ü- niversitesinde vazife almasına He| yoi Vekilece izin verilmiştir. kazşımda dururken, onu bıraktım da anasına sarıldım. Bu odacak bir is miydi? Cemil o gün tekrar Bebeğe git - mmeğe karar vermişti. Ne yapın yapacak, kendini Sek maya affettinmeğe çalışacaktı. Bu arada Baltalimanında mü - bim hâdiseler geç.yordu. Cemil Seğmanın peşinde koşa dursun.. Biz gelelim Semih Kâmrana: Damad Ferid o günlerde Padişah tarafından ber hayli — sıllıştırılmış ve iş başına ehil Kamseler gel » imemesi yüzünden memleke; işıe - rinin bir takım — türediler elinde şikâyet edilmişti, Damad Fenii, Anadoluda teşrik- ikül öden ve milli varlığımızı mü- Semih Kümran ilk önce Anadolu ği son güne kadar — mütemadiyen harekâtmın mahiyetini kavrıya - Mmadığı için, o da herkees gibi mu - | Belediye reisliği, İstanbul cihe- | Beyazıtla Sehzadebaşı arasırma da Bu tiyatnodan maada ayrıca Be- Evvelki gün Şişhane karakoluna caddesinde ve köşe başında buku-| B.Jnılan Musiki | mektebi WKonsızrvatuar Şehzade-! İbaşında musiki mektebi| halinde inşa edilecek Yeni İstanbul konservatuarının Beyoğlunda yapılmasından sarfına- zar olunmuştur. Konservatuar İs- tanbul elründe ve Şehzadebaşın- da yapılacaklır. Şehzadebaşında 16 mart hâdise- ginin cereyan ettiği mevkide sür'at- le inşa edilecek olan bu binanın proje ve keştfnamdlerinim hazırla- nulmasına başlanılmıştır. Üzrendeğimize göre, konserva - tuvar büyüMülüp yeni şubeler Tlü- vesi suretile bir masiki mektebi haline de konulacaktır. Halen Beşaktaşta eski Barbaros Hayrettin nümune mektebenin bu- lunduğu binada — çalışmakta olan şehir bandosu da bilâhare buraya naklolunacaktır. Skirgüeremiz Şoförlerin iki dileği kabul edildi Şehrimiz şoförleri; cemiyetleri vasıtasile beled.yeye yen: bir mü- racastta bulunmuşlardır. Bu mür racaatle 939 mali senesine ait burç- Jarinın mayıs nihayecine kadar ö- | ve bakavaya kAİdN plâ- >diye reisliği; şaförler cemi- n kefaleti altında buna aü - a1 elmişti Diğer Staraftı 9o 10 alda'ların beledivace teci olurması hakkın- otobüscüler talebnin Fimdi - üldüğü anlaşıl - yaşında iki kere ka muhakeme dün vamı olunmuştur. Müddeiumumi nununun 448 incvi lesine göre tecziyesini #ncak Sedadın kendi - Gini talrik etüğinin ve yaşıtım na- zarı ilibare almmasını istemiştir. Karar bugün saat 14 de b.ldiri- lecektir. İnşaat kontrolünü arttırmalı Ruhsatiyede şartlar hilâfına in- şaat yapan mimar ve kalfanın ço- #aldığı bildiriliyor. Yeniden dört . < kalfa ve mimar, birer sene inşa - attan menedilerek cezalandırıl! - M Baarli, bunlardan birinin vuçu, iki katlı bir ev inşası için ruhsa- tiye asdığı hbalde, üç katlı yapmış. Bize övle gelir ki, bütün şehir- deki inşaatı, belediye daha sıkı bir şekilde kontrol — etmelidir. — Sıkı kontrolün mevcudiyetini bilen kal- fa ve mimar ruhsaliye hükümleri dışına cıkabilir BÜKHAN CEVAT Mücahitlerin fedakârlıklarını tak- dir etmezğe başlamıştı. Semih Kâmran, FPerid paşanın hususi ktâpkğinden uzaklaşınca, i kız kardeşin.n küş - iküne gitta. Orada bir müddet i-- Tirahale çekidi. Semihin kız kardeşi akıllı bir kadındı.. Kocası haröde Çanakka- ilede şelrd olazak, köndisi Oluz yaş- Tarırmla du) kalmıştı. Semih Kâmran: — Çak talihli bir insanmışım. Tam vektinde çekikdim o baykuş yuvasından. Diye sov.—-nuılcce Necmiye ha « |nim hidi — Bundan daha büyük talihsiz - dik olur mu -- derdi - hem işmdeni rıldın.. Hem de bugüne kadar iyi bir kadına düşüp evle - nemedin. — Necmiye beni h.ç anlıyama- mıştir - diye söylenindi - anun için| sandet, herhangi birile hemen ev- denwermekten — ibarettir. Bunun içendir ki, kendisi hiç bir gün mes- d olmamış, kocasının harbe gitti- lıı'ııvıııillhııüıııf Eıy—aols birin, az çok sev:p anlaşmadan ev- lenenlerin bundan başka (Devamı var) | Sinema delisi nesil Aım yirmi yedisinden itibaren, & ücretleri bir miktar daha iyor. Halkın lehine olan bu ten- iyi, güzel... kat, gelgelelim; bir de çocuk sabibi bahaları dinleyin. Dün, bun- | lardan birinin şikâyetine muhatap oldum. Şehirde, benim bilmediğim ve | en, on beş kuruş verilince girile- bilen sinemalar varmış. Şimdi, bü- | tün görgüsü, kültürü, zevki, ter yesi sinema olan bir genç kız ve gene erkek nesli var, İşte, bu mexle mensup afacanlar, her “Ün, ana- larının, babalarının karşısına di- kiliyor, bir sinoma parası kopar- İ in ortalığı velveleye veri - | yorlarmış.. | Babanın şikâyeti, sadece, gün- de on, ön beş kuruş sinema para- sı vermekten ibaret kalmıyor. Bu nevi sinemaların esasen, ekseri müşterisini çocuklar teşkil ettiği içın, gösterilen filimler hususi bir dikkat ve itina ile seçilmiyor. He- , hırsız - polis oyunu Bu filimler, çocuk ruhu üzerii de mütbiş tahribat yapmaktadır. Diğer yandan, yaşları henüz 12 ile 17 arasında olan birçok genç kızların da macera ve aşk filim- | lerinin müthiş tiryakisi olduklarını öğrendim. Birçok sinemaların ek- seri müşterisini de bu nesle men- | sup gene kızlar teskil ediyormuş. | Bilmiyorum, bu yaştaki çocuk- lara, bizden daha ileri düşünen memleketlerde böyle filimler sey- rettirilir mi?. RESAT FEYZİ | Hukuk felsefesi kürsüsü Üniversite hukuk fakültesinde evvelce profesör B. Honig ve ha- den de döcent M. Yavuz Abadan tarafındam tedris edilmakte olan ehukuk felsefesi» dersi kürsüsüne profesör von Aster'in tayini karar laşlırılmıştır. Yeni prolesör dörs- | len.he ikinci sömestr bulayetinden | öyübaren başlıyacaklır. —— Balkan güreşleri için şild ve madalyalar ” ae a | yapılacak olan Balkan güreş müsabakaların- | a galin gelecek olan takıma ve- r.lmek üzere Darphaneye bir bronz gild ile yeni madalyalar sipariş o- humustur. Diğer taraftan tekmil Belkanlı | güresçiler tarafından dalmi olarak kullanılmak maksadile de İtalyaya ©ir Balkan rozeti s.pariş olunmuş- tur, 1 diyeye müracaat olun- İ lerle bakkallarda bu tesisatın bu- | tütün ikramyirsi almakta olan ma- Sucular kongresi İDünkü toplantıda Bele- ması kararlaştırıldı — | «Sucular ve küulsüz meşrubat satan'ar cemiveti» nin yıllık kong- | resi dün öğleden sonra Esnaf Ce- merkez binasında ya - r. Bu toplartıda evvelâ i- dare heyeti ve hesap raporları o- kunarak kabul olunmuştur. Bi ğhare azaların dileklerinin dinlenmesine geçlmiştir. Bu me- yanda sohrimizde su nak'ine mah- Bus kaplarla şişe ve damacanala - rın muhtelf büyükdük'erde bu- dunmasının sucuların zararına ol- duğu söylenerek su nakline madh- sus olan tekmil kapların tipleştiril- mesi iştenmiştir. Bilâhare; su satışmın yalnız su- culuk ve gazozculuk He geçinen esnada hasrolunması tütüncü ve be p al'arda su satışına müsaade olunmaması istenmiştir. Zabaıtai belediye ta'imatnamesi- nin su tevzli ve satışı için deap et- tirdiğği tesisatın ya.nız sucu ve ga- zozcu dükkân lu:ıdı bulundu- Rundan ve sucuların yüz'erce lira erip bu tesisatı yaptırdıklarından yahseden teklif sahip ori tütüneü- Tunmadığım söylemiş'er ve hal - buki ora'anda dahi su satışına mü- saade olunduğunu; - binaensleyh kendilerinin bu masrafa fuzuli ye- tni beyan etmişlerdir. ede yeri klare heyetin bususta vilâvat ve be'ediyeye Tückat edin s dilerine basretlir mesi kararlağlırı d Daha ucuz şarap Şarap fiatarında yanılacak olan yeni ucuzluğun önümüzdeki &yaın | takarına doğru tatbak olunacağı | deleri satan tekmil | dükkânlarda bardakla açık şarap satışına müsaade — olunacağından beled.ye iktisad anüdü y u şm - diden hir tarife hazırlamıştır. Bu tarifeye — göre 250 gramlık bardaklarla şarav 5 ikuruşa, 125 gramlıktarla da 3 kuruşa satılacak- tır. İnhisarlar idaresi de fıçı ile sa- tışlarda sarabın ki'osunu 18 ku- Tuştan halka verecektir. Tütün ikramiyeleri Her yıl askerkik — şubelerinden dül subay ve efrad ile şehid yetim- lerinin yıllık muayenelerine dün- den itibaren baş'arılmışlır. Bu yüki kramiyekrin miktarları da yakında bildirilecektir. I Avrupa Harbinin Yeni Meseleleri | b | Rus - Almar' işbirliği Alman - Rus işbirliğinin nere- | lere varacağı etralında yürüttüen bahis bügünlerde daha hararet- lendi. Askeri sahada bir türlü, ik- | tısadi sahada kâr türlü... Bu teşri- | ki mesainin hal ve istikbalde ala- cağı şekil muhtelif ihtimalıere yol | kanı açlığı görülüyor. Alman - Ros anlaşmasının iktı- sadi sahada vereceği neticelerin İngiliz mütehassısları tarafından ne süretle tahinin edildiğini tet- kik etmek faydasız olmasa gerek. Rus - Alman iktısadi anlaşması 1 milyar marklık bir alışverişi is- tihdaf ediyor. İngiliz lirasına çov- rilince bunun kıymeti ne tutar? Bugünkü mark için p.ıııı he - saplardan sonra Rus alış- verişinin 67 ile 70 milyon İngiliz Tirası arasında döneceği tahmin e- dilmektedir. Fakat bir mesele var- dır: Almanya acaba Rusyanın is- tediği malzemeyi verehilecek mi? Biraz da evvelki maziye 931 de Rusya ğ"EF%ğ TRHİ ğğîğ l ğ manlar vesalti nakliyenin iyi el - maması gibi müşkülâta rı Rusyadan şimdiye kadar birçok pamuk ile bir hayli ıı buğday ve sair hububat getirebi Harp başlıyalı altıncı ay da ya- bitmiş olacak. Bundan son- İngiliz matbuatına göre bu ci - hetler hayli şüphelidir. Öyle ki bir zaman sanra Rusvanın bu Al- man mütehassıslara k: ka- pıyacağı daha cok muhtemeldir. Almanlar Rusyanın garp tarafla- rını istismar ederek oralarda bir- çok menafi l DIŞPOLİ! (Yine Altmark Yezan: AHMET ŞÜİ <Altmarke mu yi hapishanc gemisine yâli kın harekeli cıııiııll berler, İnviitere bUküMüÜüy çıkarınaktadır. Hıkl ge bu meselede haklı © | rüz ettikce, Almanlarıti Ü detleri artmaktadır. VE haberler, «Altmarke Wf vuzuhlastırıyor: Gemi PŞ lel posta ittihadının BT tında kurnlan beyi ve telsiz muhaberati dan harp gemisi olarak #f misş, ve Uruguay salı tırılan Graf von Spee HÜi hizmetine muavi nıldıktan sonra şimdi #© he gemisine kalbedileti, kadar İngiliz esirini BÜ gölürmekte — imis. | «masum ticaret gel gemi işte böyle loplıı içinde üç yüz esir midir. Bitaraf bir li ! bu gemi hakkında ne SÜĞ mele edileceği sarihtir. Norveç hükümeti, zifesini vapmayı ihmâl henüz anlaşılamıyan esirlerinin linde yardımcı vaziyetiğü tür. «Altmark» içinde VE lerinin bulunduğunu Oslo hükümeti tarı olarak ileri sürülmel mazeret makbul sayıi evvelâ Norveç mei iyi muayene etmeli i* geminin iyi muayene #i ve tekrar muayene © zumu ihtar edirdiği b Kler bunu reddetmişli halde İngilizler için tarmaktan başka yaj iş kalmamıştı. | di Alımanya bu Bafi nelmilel münasebetle de misli görülmedik telâkki ediyor. Bazı telerinin tehditleri '©| Buzun senu kötü ol: ) yorlar. Bazıları daha vi dit savurarak, zayık İl karan memleketin bil mıyacağını yazıyor, Bi der de 1914 harbinia KÜ biyatına dönerek «Gott #7 Jand» diye bağırıyorlar. * ki nazilerin şiddetleri #f detlerine de payan yı Çekoslovakya esaret SHŞ mış. Polonya lıtil'ı!l denidlerde «masum ticaret ıııııı* rak binlerce masum muş. Ve garibi şudur yanın bu sonsuz ir devletlerin hakları gün evvel, Burgedijk Holanda gemisini, bitafl mandan bitaraf başka Hİ ken açık denizlerde bat ” | dileri değilmiş gibi. (Devamı 3 üneli F Birimizin De | Minıizin el Boğazda otu!” | memurlar ve Çengelköyünde oft okuyucumuz yazıyor, mektupla Anad” hilinin birinci