9 Kasım 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

As('_'fî;hâî:ile | Hitler'e Dün Gece Yapılan Suikast (1 incl sahifedlen devam) | (1 inci sahifeden devama) ( Hitler Niçin | Bir İngiliz Denizaltı GEKEYNAE Sulh İstiyor? . Gemisi Batırıldı | SARI YILAN (1 Mmal sahifeden devam) (A imel sahifeden devini) öY M ütemadiyen — yokladıkları | #onradan — anlaşılacaktır. | raması hali müstesnadır. Bu ise, pek İüLiE Sebebini kestirmek müş- y üdmurlu havalar da tayyare Yetiai — dürdürmüş — gibidi li f müsait havalarda her mğ“!:â'da hemen faaliyete ge- ütlelerin birbirlerile müthiş © Sarpşacaklarını zannetti - hizay Bbu muharebe, yavaş yavaş diği göltharetlerin lecrübe edil - Muml 3YİP bir muharebe oldu. a Gürpte alıştığımız kaideleri «& e &ğı Denizlerde dinamitle tah- kıuı' ina çıkılıyor, HÜ gazeteleri, cephedeki fa- den bahsederken, Almanların b k. durette yetiştirilmiş köpek- %Nam ettiklerini de yazıyor- Hapı Man müfrezeleri bir kı "hğğln zaman, ilkönce köpek düşmt Saldırıyorlar. Köpekler bir İageda mevcudiyetini haber a - Blü yare bulutların arasından İniveriyor, ortalığı velve- havlıya havlıya geriye koşu- L_'M:"Mmun.'ır bu harp köpek- Üedir çok istifade ediyorlarmış. Yya, acayip bir muharebe! . ERANIHARP RADYO HABERLERİ Bötero makabil kançak | gelmişt âya kauçuk ve l.ı“":ışı.r Bu Ücarete 8 edimiştir Üa g tazn casuslarının faaliyeti dardra 9 (Radyo) — nda; ldir ı.:mu bildirildiğine gi Alman vapuru yakalandı içtdra 9 (Radyo) — İngiliz ge- :'f;f!"ı Atlântikte, Afrikan ',_';mdı 7600 tonluk Eilamacı taşlardır. & Urnfels 'Dok değişmiş görüyoruz. Şim-| Verdiklen sonra kovalanarak | merasim hitam bulup ta halk bi- Tahaneyi terketmeğe başladığı za- man vukua gelmiştir. GESTAPODAN DA ŞÜPHE YVAR | Paris $ Dün akşamki — sulkastta | Gikkak yayan noktalar vardır. Evvel- | ce Hew'in dün akşam değii bugün ak- şam üzeri nutuk söyliyeceği lân edil- | mişti. ŞTalbuki toplanlı düm akşam ya- pulmiş ve Hess yerine Hiller nutuk söy- lemiştir. Her sene yapılan bu toplanlı hasasi mahiyette olurdu. Bu sene Hit- lerin nulku radye İle neşredilmiştir. Bütün bu vekayi sulkaslan Gestapo darafladan terlip edilmiş olması ihti- müllerini — kuvvetlendiriyer. - Gestapo Böolşeviklerle anlaşmıya taraflar olmu- yanları yakalamak için büyük bir ter. l | Un yapmıştır. i _,İspa | | Tp | bir Alman vapurunu ya- jom Birs binası yıkılmış ise de memiş ve bu sayede za- bita, ölüleri ve yaralıları çarçabı kaldırmağa muvaffak olmuşlar. Zabıta, felâket kurbanlarının i- simlerini bildirmekten imtina ey- lemektedir. Yaralılar arasında 4 yadın var- dır. Felâket esnasında Nazi çeflerir den Goebbels, Hess ve Sireither | bulunmaka Bazı müşahedeler, Führ EN SON | n ha | Tarca 0 (AA) sa Fasına ve PFral ithal edilmiş ola ihracı menedilmiş! nyanınAlman tahtelbahirlerine yatına karşı bir suikast olması muh-| temle görülen bu infilâkın netice- | etrafında ı daha sıkı bir surette toplanmak gi-| sinde halkın Hitler'in bi bir netice vereceğini söylemek- tedirler. Diğer bir infilâk neticesinde Yahudiler aley- hinde çök daha şiddetli tedbirler | bulunduğu | alınması muhtemel mütaleasını serdetmektedirler. ALMANLAR İNGİLTEREYİ İTTİHAM EDİYORLAR Londra kasdda suç ortaklığı ile iktiham e- dilmektedir. *«12 Uhrbaltt» diyor ki: | Bu suikasdda İngiliz gizli servi- kkaktır. | T dienst di eşebbüsün li bir servisin aj ların arka, maktadır.. Bizzat Alman radyosu şöyle di- yor: > «Bu eşebbüsün — müşevvikleri Ru memleket - İngiltere - bu sefer devletin düşmanmlarına karşı çok şiddetli tedbirler alacağımızdan e- min olabilir.» DAKika müşevvikleri, | larıdır ve on- nda müuharipler bulun-, Bini | yan editme Bir Alman tayyaresi düşürüldü Londra 9 (A.A. )— Reüter a - Jansının Pransada bulunmakta o- | lan muhabiri, İngiliz tayyarelerizin Pransadaki bir muvaffak:yetler<d ldirmektedir. — Almanların bir | bardıman tayyaresi, çetin bir rebeden sonra Majino inde düşürülmüştür bardıman tayyaresi, büyük bir gü- l bir kasabanın or:! Mürettebatı ol İmuştur REZA'NİN: Nermia ellerile ABDÜLVEHAB'a Takı üm ettiği BEYAZ GÜL Sevişmeğe karar veren iki gencin aşcı senbolü kalpleri sevda ateşile yanan iki sevdazesenin hasret Na ABDÜLVEHAB'ın Seven ve sevişenle nişanesidır. BEYAZ GÜL Hassas ve ince rubundan kopan bir melodi aşk ye izlırap romanıdır. TÜRKÇE SÖZLÜ ve ARAPÇA ŞARKILI 9 (AA) — İngiltere, | Hitler'e karşı yapılmış olan sui - | ve ümli boşa çıkmış; eğer verilen ha- berlere itlmat calase Alıman halkı har- bin memlekete getirdiği buhran ve Mmurayakanın şiddetine daha şimdiden | maruz bulunmıya başlamıştır. Bu ara- Ga, nemen hemen Almanyanın bütün Hcareti de durmüş, pazarları kaybol- muş. geliri kesilmiştir. İç pazarların Alman sanaylini, ilcarel ve halkını beslemesine e imkân tasavvur edile- mez. işle, bütün ba ihtimallerin ta - hakkuku karşısndadır ki, Hiller xulh istiyor ve en başla Polonya harbi çı- kıncıya kadar tarihe malettiği: «Dava- darı kansız halledebilen lek adam» şöh- | retini tekrar lade ve muhafaza elmek istiyor. Alman devlet şefinin bu defa- Ki nutku bir tehdik söylevi olmaktan ziyade mümkün mertebe müledil ve zeresinden — dönülürse kârk | prensinini müdrik bir nutuktur. Ancak, Hitler her türltü denemeden sanra dahi | matlaka harbe devam - icap ediyorsa bu takdirde de Almanyanın beş yıllık bir harbe dayanabilmek için hazırlık- darını gördüğünü Wfade ediyor ki, bu da nişar bir vaziyet karşısında ve metice ne olursa olsun herbalde 88 mil- yonlük toplu bir külle için İmkânsız bir harekel sayılmıyabilir. Fakat, mı kavemetin asla zafer olmadığını bilen Tüter'in nutkunda ve sulh arzusu ya- mında bu safha daha siyade — ikinei plânda bir yer muhafasa eylemektedir. ETEM İZZET BENİCE Çemberlayn Bugün p Verecek (1 dnel sahifeden devamı) #imdilik bunun bir netice verecekini fimit etmediğini büdirecektir. Papalık mebaflli de bu teşebbüsün netlce vereceğini ümli etmemektedir. Amerika mehafili, Mitlerin dün ak - şazıkl nutkundan sonra, — teşebbüsün büsbülün akim kalacağı mülâhazasın- dadır. | ROMA DA BİR MÜTALEA SERDETMİYOR. Rema 9 (AA.)— Gazeleler, Belçika ve Holandanın tavassui teşebbüslerine fevkalâde a.0ka göstermebtedirler. G zeteler, bu meseleden İlk sahifelerinde bahsetmekte ve Kraliçe Vilhelmine ile Kral Leopoldün fotoğrafilerini meşrey- dezaektedirler. Fakat gazeteler, bu bapta doğrudan Goğruya mütalea serdinden içtinap et- mekle beraber büyük manşetler al - | tında Holanda ve Belçika hükümdar- | karının bu teşebbüslerinin Pransız ve İngiliz gazetelerindeki : * dlerinin bu teşebbüsün menfi bir cevap ile kazşı- lanacağını işrap etmekte olduğunu yaz- | maktadırlar. | SKANDİNAYYA KRALLARI MÜZANHERET EDECEKLER Londra 9 (Hususi)— — Danlmarka, İsveç ve Norveç Kralları Holanda Kra- liçesi Wle Belçika Krafma telgraflar çe- - SavaSt, tehiifinde balandak- | n dolayı memnunlyetlerini be- Yan etmişler ve sulh lehine dalma mü- | zaherette bulunacaklarımı temin eyle- | mişlerdir. Bununla beraber, iki — hükümdarın teşebbüslerinin muvatfakiyetle netice- Tenmesi hakkındaki nikbinlik Holan- dada gittikçe zall olmaktadır. SY > Ğ S No 87 — "'xiliı gambotu suvarisinin verdiği malümat hakikaten çok kıymetli idi Yan, Dtvamlı bir müvaftakiyeti, mu- Gkiyetli bir akımı şu kruvazörle kıma bununla başla- Ka lt gambotunün süvarisi fir » Muç ftmisine avdet etti. kamıaTirini uşurladıktan sonra kendi Tp na dönen Rauf kaplanın ka- Bdt Bi istfamın barrusu belir. BN D0t sürarisinin verdiği malü - Man t Rüymetli idi. Osmanlı donan- BH Tn e dt Barbarosun fahribi ve donan- Yapalın TaHübireti ile bilen bir harp Paj u—l İşte bunu Hamidiye süva- Semalit Eüarnde bi İazüle bin- ça renmiş bulunuyor, esa- Miar o Yunan konsolosunun yap- G Müsler de ba baberi leyli e- Baz Bühirelle bulunuyordu. Man- SD heryeye rağmen akına devam KanEL DSK — Osmanlı, donanmasının Tikeşi Dlretile neticelendiği haber ve- İkincl deniz müharebesinden AzİYeti en feci safhaya girmiş u İkinci orduya adil şimdi yar- * KAPTAN ” » Yazan: RAHMİ YAĞIZ dim etmek sarureti meydana çıkmış bulunuyordu. Haf kaplan bu düşüncelerle baş - başa fikrisi yerarken kamaranın ka- pısi varuldü: — Bururun! Acılan kapıdan içeriye sefine ikincini Adil Bey girdi. Süvariyi askerce se - Kamladı, haber verdi: Zanbuklarla kömür geldi efem- | dim, Postaya başlıyoruz. | — Tubi... ve sür'atle! — Fakaf Süveyy sularımı terkelme- | miz hakkındaki mahalli nola ne ola- cak? — Ona da urmak moeburiyetinde- yizt. — Kömür postamız 3 saxt kadar sü- rer. — Memen poslaya başlayın! — Başüstüne etendim!. Adil Bey kapıdan çıkarken süyari dekrar seslendi: — Adil Beyi — Etendim... — Vardiya başında bulunanlardan gayrisini kâmür poslasına memur e- din, Mürektebat bununla — meşeulken | arkçıbaşı ve sezir sabitini de yanınıza alarak buraya gelin. Yeni ve müh haberler var, — Peki efendim. Adil kaplan süvari kamarasından fırladı. Hızlı adımlarla rüverteyi geçti. Borazanların tabur. barasu Misir darında akisler bırakarak ufkun sessiz- liğini yırttı. Hamidiyenin cesur mü - retlebatı — taburda toplandılar. —Adil kaptanın yaptığı taksimatla seri bir kömür paslası teçkli etiller. Hamidi- | yeye aborda eden kömür zanbukları Yüklerini boşaltmağa koyuldular. Bu faaliyet devam ederken — Adil kaplanla birlikte çarkçı Muslafa — ve seyir zabi” Fahri Beyler de Rauf k: tanın yanına gelmiş, Hamldiyenin xü- vari kamarasında toplanarak konuş - mağa başlamışlardı. Bauf kaptan düşünceli — bakışlarını | arkadaşlarının Üzerinde gezdire gez- dire söze mereden ve masıl başlıyaca- | aa kestirmeğe çalışarak anlattı: | — İngiliz gambotunun süvarisinden | bir kara baber aldık. Mahiyetini he - nür Kati şekilde bilmiyorur. Fakat ne | de elsa boşa gitmiyecek birşey! Rauf kaplan durdü. Arkadaşlarının sual dolü gözlerinde bakışlarımı doluş- tıra dolaşlıra meles aldı, devam etti: — Denanmamız ikinel — bir. hüruç yapmış! — Ne zaman? — $ könumusanide! — Yani hareketimizin beşinci günü! — Evet! Ve maalesef bu seferki ne- Hee; İmroz muhârebesinin tamamen aksine olarak dönanmamızın mağlk biyetile tecelli etmişt | — istanbul Tisesinden — İmkânı yok! Hamidiyenin üç yiğit subayı ağından haykırmışlardı: bir İki yc;ni “Mmeb'usun tahlifleri yapıldı Büyük Millet Meclisinin dünkü içtimamda bu kere meb'usluğa in- tihap olunan Amiral Rauf Orbay ile Razi Soyerin tahlifleri icra ©- lunmuştur. Ölen Muğla meb'usu daktor Hüseyinin hatırasına hür- meten de bir dakika süküt edildi. Eyüp Sulh Ahkâmı Şahsiye Hâkim- liğinden: İstanbulda Defterdarda Çömlekçiler Arkası sokağında MW No, li hanede mü- kim Hacer tarafından kocası Mehmet oğlu 284 doğümlü Mahintt Mazhara kendisinin vasi tayin edilmesini talep | etmesi —üzerine yapılan — duruşmadı Müstedinin, kocası mümalleyh Mah- mut Mazhara vasi olmiya ehil olduğu dinlenen şabitlerin şehadeti ve Bakır- İkây akıl hastanesinden ve zabıladan zelen cerln, kocası Mahmut Mazhara kabili iliraz ve itizar olmak üzere vasi tayi- nine ve usulen İlânat ksrasına 21/10/ 819 tarihinde karar verildiğini bildirir işbu n sekiz gün müddetle Hân olu- nur, (839-293) ZAYI İLANI 1919 senesinde aldıtım tasdiknameyi kaybeltim. Ye . nisini alacağımdan eskisinin - hükmü yoktur. (Devamı var) Çörçül bundan sanra herbin son ikinci ayındaki İngiliz deniz zayla- tanın 72000 ton olduğunu, bu mikta- rın ise harbin birinci ayındaki zayi- atın yarısı bulunduğumu söylemiştir. İngiltere bu kayıblara mukabil düş- mandan 52 bin ton müsadene etmiş- tir. Tahtelbahirlere karşı açılan mü- cedeleden bahseden Çörçil, Alman- ların haftada iki, dört tahtelbahir kaybettiklerini ilâve etmiştir. Çörell o kadar nikbinlik gösterme- mek Jârim gekliğini söylemekle be- raber sözlerini şöyle bitirmiştir: Bu müharebenin hiç bir safha- danda denizlerde tam bir. emniyet beklemek calz değildir. Fakat bo da müttefiklerin denizlerde — istedikleri gibi nakliyatta bulunmalarına bir en- gel teşkil etmiyecektir. ALMANLAR YENİ TAHTELRA- HİRLER YAPTIRIYORLAR Londra 9 (Hususi) — Almanların yeni denizaltı gemilerinin — Insasını tesri etmek için Sövyetlerin Baltık- taki termanelerinden de istifadeye ka- verdikleri — bildirilmektedir. Al- Amirslliği bu işi tesri etmeğe naktadır BATAN İNGİLİZ TAHTELBAHİ. RİNDE BOĞULANLAR Londra 9 (Hususi) — İngiliz Bah- “liz Ökaley tahte de Avusturalya hesabina insa miş 1300 tonluk bir gemi idi. Bu tah- telhahirde 53 kişi boğulmustur. ALMANLAR HYR HAFTA İ .BARİR YAPIYO Lerdza 9(A. A.) — B. Çörç vtkunda şöyle demişt Harbin ilk sekiz haftası Teye 10 milyon rla el edi Zayiat, bir mil- birine bile baliğ ol bahiri 1926 senesin 'TAHTETİ dün- içinde ştir. Diğer taraftan Almanyaya gönde- rilmekte olan — 400.000 tondan fazla mal müsadere edilmiştir. Keşiller, sisteminin tesisi, seyrüne- ferde teehhürlere sebebiyet vermek- tedir, fakat pratikle ve zamanla bu hürler asıa-i hadde İndirilecektir. mda birkaç gemisini seyrüseler iki ayı zari alarak onları müdafan silâh- . Diter gemiler hakkında bu suretle hareket edeceğiz. B. Çörçül, Alman tahtelbahirlerine tasrruz meselesi kakkında şöye «Düşmanın uğramış olduğu zayi- atın miktarı hakkında doğrü bir ra- kam vermeğe imkân — yoktur. Zira, bir çok tahtelbahirler hiobir iz bırak- makazın denizin — derinliklerine da- İm kayboluyorlar. Bununla — beraber Almanların haftada ? ilâ 4 tehtelba- hir kavbetmiş olduklarını söylemek mübalâğa olmaz. Maamafih her hafta yeni iki teh- telbahir inşa edildiğini —ve bi düşman küvvetlerine İltihak eet rini bir (hi re almak mecburiyetindeyir. Bu retle altı hafta devam eden harb es- nasında 20 tahtelbahirin hazırlanmış olmazı mühtemeldir. Herhalde batta 100 tahtelhahirden mürekkep bir filo ile karşılaşmak ü« zere — hazırlıklarda Zira önlmüzdeki Ikincikânun ay çinde Almanyanın bu miktar bahire malik olması ihtimal dahilin- dedir. Ancak bu exnada zayiata uğ- bulunmaktayız. Sevimli san'atkârlarımız: HAZIM - VASFİ - FERİHA TEVFİK © kadar muhtemel değildir. | Şu halde önümürdeki aylar zarfın- da çetin muharebeler vukun gelmesi mümkündür, yalnız biz, kat'iyyen vakit kaybetmeksizin hu muharebe- lere bazırlanıyoruz. - Daha şimdiden tahtelbahirleri kovalamak üzere faa- liyete geçmiş olan kuvvetler, harbin İlk günlerindeki miktarın üç misline baliğ olmuştur. Birçok — gemileri bu maksadın 4 yarayacak şekle soktuk ve elimizdeki malneme- ye bakarak bir hüküm vermek lâ- Zamzelirse istikbali itimad e derpiş edebilirir. Denizde hakikaten menfur diyebileceğimiz bir taarruz karşısn- da bülünüyoruz, fakat koymak icin çalışıyor fak ta olacağız. Maamafih stihsall için buna karşı ve muvaf- mütemadiyen — zaylata uğrayacağımızı rözönünd- bulundur- mak mecburivetinde olduğumuzu söy- | demaklikim lâzımder. | Hiçbir zaman tam masuniyet elde | edilemez. — Tahtelbahirlerin taarruz- | larından başka deniz Üstü gemileri - | nin de taarruruna karşı Tâzımdır. Deütsehland. sistemi ve h 4 Alman Ceb krr mün Atlas okyanusunda ticaret gemi- leri tarafından takib edilmekte olan yol üzerinde bulunduğu. muh tır. Maamafıh bu küvvetleri gemile- rin Okvanusları gecen kafilelere kı 41 dikkate şayan hlebir sey yanan mnıs oldı icnhedler, Acaba bu işi yavamadılar mı? Yok- SA cecaret mi edemediler? Bötün gemiler, ancak iki vapur batırmışlardır. Bu vanurların tonajı 1000 dir, balbuki tahtelha- 900 “ton hacme varan za- vin'a sebebiyet vermislerdir. Bu la beraber denizlerde bulunmaları bir tehlike teskil etmektedi: R. Çörçil, bundan sanra donanmasının kiymetli larmı söylemek hirler, yardımır. Belçika Ve Holanda'da Endişe (1 incl sahifeden devam) relerin fotoğraf almak içim keşfe çık- dakları sannedilmektedir. MÜSKÜL SAATLER Landra # Çilasusi) — Belçikadan çe- den haberlere göre, sulh teşebbüsü ef- | kâri umumiyedeki endişeyi teskin e- dememişlir. Malhual vaşiyeti vahim telâkki etmekle mütlefiktir. Suar gazelesi «Müşkül saatlere ser- devhalı başmakalesinde ezcümle diyor Ki «Açık kanuşalım, vaziyet —ümüteia değildir. fakat vabimdir.> Hükümel tayyare hücumları tal tinde balkın alacağı tedbirler hakkın- da bir beyanname neşretmiştir. TAHŞİDAT ROMADA BÜYÜK TESİR BIRAKTI Roma 9 ÇItususi)— Holanda ve Bel- gika hudutlarında Alman tahşidatı Ro- | mada büyük bir tesir uyandırmıştır. | İtalyan gazeteleri Almanların Sizfrid | hattında yer bulamadıkları için kıtaatı | buraya yığdıkları hakkındaki lefsir- derini tatmin edici bulamamakladırlar. Londra 9 (Hususi)— Hava Nezareti- nin bildirdiğine zöre, İngiliz sahilleri yakininde üç Alman tayyaresile Ii İngiliz tayyaresi araanda bir çarpıı ma olmuştur. Alman tayyarelerinden biri düşürüynüş, biri denize inmeğe mecbur olmin, diğeri de kaçmıştır. - MAHMUD - HALİDİ . NECLÂ -ŞEVKİYE - SUAVİ v: TANASA REVÜSÜ AR! senenin ikinci büyük Türk FİLMİ Musiki ve şarkılar: MUHLİS SABAF BU CUMARTESİ MATİNELERDEN İTİBAREN: İSARAY veİPEK Sinemalarında birden Bu filim ayni zamanda iZW İRDE ELHAM RA sinemasında da gösterilecektir. aranlardın laşme östeden v MMM B KD GD ÇAA A B Nevralji 'Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma kırıklık, ve bütün ağrılarınızı derhal keser, 4F BA4 No b Saln Erdil — KA W İcabında günde 3 kaşe alınabilir. gg W 7 © Kapı hafifçe vuruldu. Yazıma devam ederek: — Giriniz! dedim. Odaya lâcivert tayyörlü, koya kırmızı şapkalı, çök şık, çok güzel bir kadın gindi. Sordum: — Kimi aradım efendim? — Sizinle görüşmek istiyorum. Kadının yüzüne dikkatii baktum 'Tanımıyordum. Anladı: — Tanımadınız değil mi? — Maalesef tanıyanladım. — Adım Pikkatin. «Sarı yılane hikâyenizin kahramanıyım. Gözlek rimin rengine, sabahları yıkanım ken ıslıkla öpera havaları çaklığı- ma varıncıya kadar bütün husu - siye'lerimi yazdığınız hakle beni nasl tanımadınız? Güzel kadını karşımdaki koltuğa otur'tüm, yarı gülerek, ne yalan söyliyeyim, yarı korkarak, çeki - nerek: Sizi tarif etm mi tarif üzerine yazı bana darılmadınız yı — Bana sarı yılan demeğe di Nniz, kaleminiz nasıl vardı? Ak lahtan korkmadınız m:? — Eğir <.<0 atı yıla seydim, sizi Lanımak şerel ve saadetinden mahrum kalacak- tam - Rica ederim lâtifeyi bir yana bırakınız. İzzeti nefsi, —insanlığı ide edilmiş bir kadın sizden yor rdi, Hikâyes enkte olan iri Biraz , sonra düm Tayyörke ayni lâcivert gözleri Bana sarı yılanın mevzuunu tanlar acaba yalan mi söyle- r? Sizin birçok gençlerin kab oynadığınız doğru değil ms? rçok gençle we ğ 1, sozra ye'se sevkeden bir kadına sar n demek haksızlık mdir? t asabi bir hareketle eldi. venlerini çıkardı, yanındaki sigâra nin üsküne atı, şöyle bir yi — Size hayatımı ben hulâsa ede yim. Orta halli bir ailenin kızıy - dım. Babam bizi pekâlâ idare ede- bilirdi. Fakat böyle yapmadı. Elin- dekini, avucundakini kumarla, kam dınla, işretle yiyip bitindi. Öldüğü zaman on dört yaşınder idim. Beni amcam yanıma aldı Amcamın oğlu amaz, haşarmı bir gençti. Bana rahat vermiyor « du. Hiç kabahatim olmadığı hab de amcam beni suçlu çıkardı ve evinden koğdu. Başka bir akrabamın yanına git- im. Orada da evin damadı musak lat oldu. Bu yüzden orada da du- ramadım. Elimden bir iş gelse ça- lışacaktım. Ne yezık ki bana hiç bir iş öğretmemişlerdi. Ne yapacağımı, nereye gidece - Eimi düşünürken karşıma güzel bir genç çıktı. - seviyorum| di, Beni ömrü oldukça himaye ede- cekti. İnandım. — Mademki kimsen yok seni annemin evine götürürüm, mikâ - hımız oluncıya kadar orada oturum sun! dedi. Beni fena bir eve götürdü. Fe- nalık hakkında hiçbir sarih Yi olmıyan masum bir kızdım. Gerçi nereye düşlüğümü anlamakta ge- cikmedim, fakat iş işten geçmişti. Senelerce 0 mezbeleden kendimi kurtaramadım. Erkeklerin gönül eğlencesi olmuştum. Hırpalayan - lar vardı, alay edenler vardı. Hiç biri benim de insan ölduğumu şünmüyordu. Baskınlara uğradım, merkezler- de süründüm, hastanelerde yat - tım. Nihayet talih güldü. Tecrübem de artımışı. İstanbulun meşhur « ları ssrasına girdim. İşte ondan söüm a benden z28 görenler oldu. Çok mahrumiyet çekmiş'im, Bu- nun için idare nedir bilmiyor - dum. Âşıklarımın serveti elimde eriyordu. Kalbim de artık nasır bağlamıştı. Kimseye temiz ve ciddi his'erle kalbimi veremiyordum. Vefanın ne olduğunu görmediğim vefa nedir bilmiyondum, ve- fasızdım. Kabahat benim mi? Şimdi size soruyorum, ben mi erkekleri ze- hirledim, yoksa onlar mı beni zee r? Bundan — sonra bana n. Lâciver ı şapkalı kadın el giydi ve artık kendis diyemiyeceğime kani olarak, le çıkıp gitti.