18 Ekim 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

18 Ekim 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MA . p Bdi 24 Saatte | KD A | itler t 3 | darruz emrini i | ni kesmesi üzerine bü - ği î—r hakikında son emrini Yenmektedir. Hitler de- â şeflerile görüşmüştür. nezdirde iştimada — Sövyetler » Nazı gairiki mesai meselesin- | Unda görelTi ile ordu şefleri | kluğı, '—'ua:ü“ htilâfları mevcı irilmektedir 4 ul;îî:_;"m kamarasında Ro- ai ,M_mlmnm batışı hakkında GiLağaliat vermiştir. Alman x.(ıpu»mn ı'FMmm batıl Bığu alöv sularına nasıl so - Bti g 'aşılmamıştır. Tahtel- Taka Btoyyu'Pido atmış, bunlardan İK dapği 3 sabet etmiştir. İnfi- | . Öleni, eplere atfedilmekte- niri Olmak Ç Sayısı subay ve tay- Haat dizere 800 kişidir Harbin N hı'bvn 13 Alman tah - Üabiy gatırilmış, 5 Alman tah Bt uğramıştır. Yi - '“nh%“m:n?""f' 1 milyon - inde İngiliz gemisi b Wxnxîımuam n lere gülde Alman gemisi mü- b m'î’:ıı ve yeniden 1 mil - ğti İngiliz gemisi inşa e- STALİN'DEN CEVAP ti BEKLİYOR açi 16 (Hususi) — Umumi | Ot taşlan,$t”P cephesine nak R lqn,xn"'—îllı Hitler de birkaç TERL p ePlleye gidecektir. An- çe Staline göndrdiği şah- Tnekyi? evabını beklediği zan- aya ' Führer'in mektubu '*"MĞT l;ix koriye ile . Hit ü Yep, & garp cep he î' tesin 1 seyahati cevabın 1 w."llumşnr. üktiyeş ÇN gelecek cevaba e - | Veikmektedir. Tahmin a Röre, Stalin Almanyaya Ve ıb:;’“k.ılııl Finlandiya, İ eçte serbest birakıl - | _"Y%elmr Maza İNSAN MİKTARI Mekanik küvveti ne küvvetlerle — değii, 1 SÜ L _N““-ı'ı_. ha *'-l Körüşle bir zaler | Ve hakikatte Osman- ASN bir şin olan bu birinci | H ; İ : Z T5i KABTAN & EN SON Bir mihracenin İngiltereye bir milyon dolar hediyesi Landra 18 (AA.) — Sarawak mühracesi Macdonaki'a bir mes: Röndederek harp masrafı olarak , Şar, 18 (AA) — Yangize nehri üzerinde Liyuho mevkil varında iki dakikada batan Hain- taikoo adındaki Japon nehir ge - DAKIKA İngiltere hükümetine bir milyon acdonald bu alicenabane yar- Yangçe Nehrinde dört yüz Ç misi kazasından kurtulanlardan bir kaçı Şanghay'a gelerek bu ka- zeda takriben 400 Çinlinin boğul> duğunu haber vermişlendir. Kaza, Ruzvelt mülteciler hakkında bir V ton 18 (ALA.) — Bit hi - tabe irat eden Reisi Cumhur Ruz- velt, harpten evvel de mevcut o- Tan 200,000 evatansız> a yardım e- dilmesi için lâzım gelen gayret - Eski Alman İmparatoru nasıl vakit geçiriyor ? Doorn 18 (A.A.) — Eski Kay - zere, şeker tedarik edebilmesi için bir «şeker vesikasır — verilmi Doorn şatosunda hayatı, — normal lerin sarfedilmesi lüzumundan bah-| Müumaileyh, «vatansız - | lar» meselesinin harpten sonra çok daha vahim bir şekil alacağını (! ve elmişlir. İ şekilde devam etmektedir” Şato - | 'nun parkızda hava tehlikesine kar-) şı büyük bir sığınak yapılmıştır. Eski Kayzer, İngiliz ve Alman ga- PI ERERDRLARLARAIRPYARÜLA FUN Baltık Konferansı Stokholm 18 (Hususi)— İskandi - nav devlet reisleri konleransı buzün burada ilk içtimamı yapacaklır. Gaze- geler, bütün SI v devletlerinin müşterek menfaat ve istiklâllerinin mevzau bahsolduğu büzünlerde, kon- Çoransın vereceği kararlara büyük bir | ehemmiyet atfetmektedirler. Finlandiya, İsveç, Norveç ve Danl- marka Avrupa harbinde bitaraf kal - miya azmetmişlerdir. Konferans, Sov- | yetlerin Finlandiyaya vaki olan talep- lerini de zözden geçirecektir. Çünkü bu talepler ayni ramanda kendilerini | de alâkadar elmektedir. Sovyetlerin Finlandiyadan sonra İs- | veç ve Nörveçlen de - bazı taleplerde | bulunacağı anlaşılmaktadır. Ba ihtimal de müzakereye mevzu olaçaktır. Telezraf — gazelesinin — Helsinkideki habirine mazaran, Sövyetler Finlan- diyadan daha fazla taleplerde buluna- caklardır. İki memleket arasında bir hal çaresinin bulanmasının çok müş- | Kül olacağı anlaşılmaktadır. Bununla | heraber ümitler henür zall olmuş de- ASKER GÖZİL (1 inci sahifeden devam) bin başlangıcında erkânıharbiyede idi ve 1936 ya kadar Ibu vazifede | kaldı. Manevralardaki yüksek gö-| hatta Suriye' lerine kumarda etti ne 50045u-, ihtilâletleri başını geti riye Hrası vadettiler. General Brok iyi bir topçudur. Umumi harpte de Fransada Hintli| kuvvetlerin kumanda: verilmişti. Fransada halen 25000 mütehar- | Tik vasıtasile 158,000 kişilik bir İn- giliz ordusu bulunmaktadı. İngiliz Habiye Nazırı — umumi harpte Fransaya gönderilen yedi fırka İle bu ordu arasında, ikisi de Abirbirini üstün tutan bir mukayese yapmıştır. Fakat Fransadaki bu- | günkü İngiliz ordusu, sön çivisine adar teçhizatı noksansız bir ondu- dur. Bilhassa topçusu mükemmel- dir, Fransızlar bu orduyu görün - ce, gayri Mviyari umumi harbi hi tırlıyorlar, Umumi barpte İngiliz. lerin 42 inci fırkası hakikalen bü- yük yararlıklar göslermişti. Avum- turyalılardan müteşekkil olan bu fırka düşmana yaralanmamış bir tek esir bırakmamakla iftihar eder- di. Ayni fırka Bülkur'da Hinden- burg hattını bir hamlede zaptet - mişti. Sonra Fransızlar Kanadadan gölen fırkayı da hatırlarla. Bu fır- | A Yazan: RAHMİ YAĞIZ i';IAieıı Donanmaya Tesir Yapmadı, Bir inci Parçaladı Ve Bir Neferi Yaraladı zaylat, Harbarosun pasakül vincine i- sabet eden bir mermi bu vinel yerin- Halbuki Averef süvarbsi, Burcazda önlerinde düştüğü çok tehlikeli vazi- yetle ne bir hücuma uğramak, ne de ateşin teksifi ile imha edilmek çurete- rine başvurmuyan Osmanlı danaama- san bu barekeline hayretle bakmış, muhakkak bir esmaret veya imhadan | kurtulduğuna hayret ederken ric'at sı- | rasında taki edilmeyişine de Adeta | saşmıştı. Maamafik bu harp gerek Amiral Kondoryolis ve gerekse Yunan hükü- meti için bir derx mahiyetine geçti. Mondros llmanına çekilerek — acele kendisine| —— tamirlerle Averofu tekrar denize çıka- İ Finlandiya beyeti yarın Moskovaya dünecektir. FİNLANDİYA HARİCIYE NAZIRININ BEYANATI | Londra 17 (İ. D.)— — Stokholmden bildirildiğine göre, Finlandiya Harici- ye Nazırı şu beyanatla bulunmuştur: «Dört devlet relsi burada bir kon - ferans halinde toplanmış bulunuyor - lar. Şimal memleketlerinin siyasi is- Kiklâl ve bitaraflıklarını — müştereken müdafan pdeceğiz. Bu kenferans bi tün memleketlerle iyi münasebetlerle | geçinmek niyetinde oldutumuzu —bir aha isbat edecektir.» SOVYETLERİN FİNLANDİYADAN İSTEDİKLERİ | Bern 18 (Radye) — Buraya gelen malümata göre, Sovyetler Finlandiya- dan şunlacı istemektedirler; Askeri bir pakt, Finlandiya görferindeki dört ki Çük adanın Sövyetlere iadesi, nndudum tashihi, Hankor llmanında bir Sovyet deniz üssünün tesisi, Finlandiya dört adanın — Sovyellere yerilmesini kabul edecektir, E CEPHELER ka hiç zaptedilmez zannedilen Pas-) şendil müstahkem mevkiini bir s0-i lukta ele geçirmişti. Hatta nefer - leden biri şu sözü söylemiş: «Biz buraya bunun için mi getirdiler? Şimdi de Fransız cephesinde ay- ni kanaate sahip bir İngiliz ordusu| cephede mevzi almaş bulunmak- | tadır. Bu ordu, umumi bir taarruz patlak verdiği zaman kendisini belli edecektir. ERKÂNIHARB | Sultanahmet birinci sulh hukuk hâ- kimli ginden: Hazinci tanbul | iş- mü- maliye — namına maliye — muhakemat dürlüğü — tarafından — Aksaray - da Kürkçübeşi — mahallesinde — Kü- Çüklüngada 139 numaralı bostan müs- tetiri bahçıvan Hüseyin aleyhine a) dan 164 lira 30 kuruş alacak davasını cari duruşmasında: Müddeileyhin ae resi meçbul olduğu mübâşir mesruha- | e anlaşıldığından mahkemece bir ay | müddetle ilânen tebliğat icrasına ka- Tar verilerek muhakemesi M/11/939 | günü saat 10 a talik edilmiş olduğun- dan muhakeme gününde bizzat veya büvekâle hazır bulunması, aksi tak- dirde muhakemeye gıyabında devam olunacağı dava arzuhali tebliği maka- minâ kalm olmak üzere ilân olunur. (889/1654) racak tertiplerle uğraşan di nizcileri bir taraftar da — İngiltere; müracaat ederek kendi acemi topcuları yerine usta İngilir topçu gediklileri darik elmek çaresine — başvurm Averefun 20 günde ikmal miratından sonra gemiye ge' rübeli Üngiliz bahriye topçu gediklile- rile harp kudrelini de lakviye ederek ikinci bir harbe hazırlanıyorlar, İmroz da uğradıkları feci vaziyelin intika - mmi almıya azmediyorlardı. Halbaki bu barbin nelicesini zafer telikki eden ve etraftan yapılan pah- pollarla yalnız maneviyalı artan Os- manlı donanması devamlı bir atalet 1- çinde — Nârida yatıyor, hiç olmazsa düşman donanmasının hal ve vaziye- | Hini tetkik ve keşfetmek için bir ha> reket bile yapmıyordu. Mondrosla damir sıralarında bulu- nürken Averola ikinci bir huruçla bas- kın yapılsaydı. Averof ric'at ile kur- tardığı canımı bu sefer Mondros Hima- manda kapana kasılmış bir fare vazi- yelile ve batmak suretile hasımlarının elinden kurtarılamıyacak, ya esir veya Amha edilecekti. Ranf kaptana gelince; | Beyhude Giden mutat Sovyel - Türk dostluğunun fav- | rm limandan çıktım. | Şimal istikametinde en uzakta bulu - dimı memnuniyetle kabul ettiği cevabını vermiştir inli boğuldu hd büyük olmasına a bugünlerde Şang- ğyanlara sebebiyet | atfedilmektedir vapurun devka ve ayni zi hay'da bazı veren tayfun; nutuk söyledi Ruzvelt demiştir ki: «— Afrikada, Amerikada ve A- vustralkı da bu müdtecileri yer-; leştirmek için geniş sahalar mev- cuttur.. zetelerini okumakta ve sık sik rad-| yo dindlemektedir. Hafidlerinden 22 genç, Alman or- dusu saflarında çarpışmakladır. PP ERARIIBRÜ S 23 Gün! (Birinci sahifeden devam) da mühterem Başvekilin beyanalın - daki şu bitiş cümlesidir: «— Bununla — beraber / Sovyetlerle olan münasebatımız eskisi zibi dosla- me esaslarda berdevam bulunacaktır.» Bizim niçin Meskovaya- gittiğimiz, me gibi bir tarihi rol ve vazife ifa ey- demek istediğimiz ve Bovyetlerle ce- Yeyan eden müzakerenin aldığı mahi- yek ve geçirdiği safahal — hâdiselerin seyri içinde ve sayın Başvekilin ixa- halı ile pek yazıh olarak anlaşılmakta- dir. Vaziyet ve netice şu oluyar ki, biz kinde bir hizmel fa eylemek isledi Olmadı. Sovyetler de Türk destluğun- da daha başka menfaatler aradılar, o da olmadı. Bu bakımdan: «Sovyetlerle galn münasebatımız eskisi gibi dosta- »e esaslarda berdevam» bulunacağına mazaran orlada düne mazşran değişmiş Birşey yoktur; vaziyet ve hâdiseler dün olduğa gibi burün de Türk milletinin kendisi için çizdiği yol ve hedef Üüze- rinde tablâ inkişaf ve tezahürlerini ta- küp edecek, demektir. Belki, Saracoğlamm — Moskovadaki femdidi ikameti münasebetile Bir kı- sım efkâr da «beyhüdeye kiden — bir yirmi üç gün> kabilinden bazı tered- dütler hasıl olmuş olabilir. Fakat, bun- Jara karşı yine biz ifa eylediğimiz sulh hizmeti ve kendi rolümüz payına kay- Bedilmiş birşey olmadığına, bilâkis cok şeyler kazanıldığına kanl bulunanlar- danız. ETEM İZZET BENİCE Hangisine İnanalım? (1 inci sahifeden devam) yahut ta ebediyyen denizaltında kalmak mecburiyetindedir. Londra 18 (A A.)— Alman radyosu- | nun bildirdiğine göre «Royal Oak» zarh- ksanı batıran — Alman fahtelbahirinin | kumandanı, tayyare ile Hiterin mez- | dine gitmiş ve kendisini husuti mera- gimle kabul eden Hiller, kumandana yüksek rütbede bir nişan vermişiir: Tathelbabir düm saxt 9 da üsüne avdet elmiştir. Kumundan beyanatta bulunarak demiştir. ki: — Üngilizlerin tesis etiği manlalar arasından kolayca geçerek Scapa Flav körfezine girdik. Körferde iki harp ge- misi gördüm. Ve iki ll attıklar son- Anilük işittim. illz gemisinden bir su sütunu yükseldi. Bir saniye sonra diğer bir gemi de infilâk ederek gözden kaybol- dü. Biz uzaklaşırken İngilir. projek- | törleri tahtelbahiri aydınlatmakta — ve denizaltı bombaları patlamakta 1di. » kânunuevvelde Nârâdan ayrılmış, doğ- ruca İstanbula gelmiş, Bahriye Nera- reline uğramış, müslakil filolillünun U- | gasile kevdisinin Hamidiye süvariliği- e iadesine müsasde almış, şimdi yep- yeni bir marera, emsalsiz bir cür'et hamlesine hazırlanmıya koyulmuştu. Müstakil filetillânın — Uga edildiği, | meraretten gönderilen bir şifre ile de. | panmaya bildirilince Amiral Ramiz â- deta sevinmiş, inlikam almış bir adam | tavrile kendi kendine söylenmişti: — Sergerdelerden birinden kurtul - | dum, Rauf kaplan Haati, cesareti ve bun- | dara eklenen birçak meziyetlerile — o | zamanki Osmanlı deviz kuvyvetlerinin | öğündüğü bir denieciydi. Bu hariku- Tüde adamın İmrez deniz harbinde mMmüstakli flotillâ ile Averefa bhücum ettiği arada niçin geti döndüğü — ve hücumu yarıda bıraklığı meselesine ge- Tince, bunda cesur Türk süvarisinin Biçbir hususi ve şahsi maksat gülme- diği, ancak Barbaroslan kaldırılan 1- garcile © sırada içerisinde yangın çık- Vödağı amlaşılanı ve hareketten kalmış bu- kunan üstelik de toplarının kamaları sakıştığı İpin ateş etmekten de vazgeç. 8—8SON T Hariciye Vekilimiz Moskovadan Ayrıldı Evlendi, Çünki.. (Birinci sahifeden devam) | tokol şefi Bogkoyv, Moskova ku - mandanı General Reviakin, başta dar Aktay olduğu halde riciye halk komiserliği Yakınşark düiresi şfi Navikov ve Türkiş nin Moskova büyük elçiliği müs- 1 Karabudak ta refakal eyle- ye Vekilile beraber Türkiyeye bareket tmiştir. | Moskova istasyonu, — Sovyt ve 2 zk bayraklarile süslenmiş bu - nuyordu. — Peronda bir askeri 'a Türkiye Hariciye Vekilini ;e—: oştır. Haritiye Vekili Şükrü Saracoğlu ile | Sövyet Hariciye Komiseri Molotof a- | rasında devam eden müzakereler — bir | neticeye bağlanmaksısın dürmüş — ve | Hariciye Vekilimiz Sovyetlerin — yeni tekliflerini hâmilen dün Moskovadan reket etmiştir. Sövyetlerin Ankara — büyük elçisi Terentiyef de kendlsine refakat etmek- tedir. Harleiye Vekilimizi — Sivastopoldan getirecek olan «Güneysuz vapuru bu aabah dörile llmanımızdan hareket ot- meştir. Motkova müzakerelerinin — durması üzerme, dün Vekiller Heyeti Başvekâ- lette Rehicumhur İsmet İnönünün ri- yasetinde bir toplantı yapmıştır. Bü. yük Millet Meclisi Reisi —Abdülhalik Renda ve Genelkurmay Haşkanı Ma- Teşal Fevzi Çakmak bu toplantıda ha- zır bulunmuşlardır. Vekiller Heyeti toplantıyı müteakip Moclis binasına giderek, Parti Grupu içtimama İştirak etmişlerdir. Ankara 17 (AA)— C. H. Partisi B. M. Meclisi grupu bugün 17/10/930 öğ- leden sonra Reis Vekili Seyhan meb'u- üMi Uranım riyasetinde toplandı. rsüye gelen Başvekil Dr. Refik Saydamı Moskovada Sövyetlerle Hari- tiye Vekilimiz arasında cereyan et - eler hakkında ber- İ ati izahat ve beyanatta bulundu: #Hariciye Vekilimiz Moskovaya xi- derken Kovyetlerle aramırda ne yol- ga bir muahede yapılabileceği İki hü- kümet beyninde zörüşülmüştü. Mos- kovada bu esaslar dahilinde cereyan eçdlen mükzakerelerin bir itilâfa varması | mümkün olamamışlır. Bunun sebebi. Sovyet hükümetinin Mariciye Vekilimize büsbütün yeni tek- lifler serdetmiş olmasıdır. Bu yeni | teklifleri “Türkiye ile İngiltere — ve Fransa arasında Sovyellerin yukufa dahilinde tekarrür eden esaslarla tetir | etmek mümkün olmadıı zti emniye- | ümiz bakınından bize verilen gara filerin bizden İstenen taahhütlere te- Kabüll etmemekte balundağır ve Bo - #azlar üzerinde de Türkiyenin beynel- milel ümümü taahhütlerinden — baska hükümlerden tevakki etmeyi esas itli- haz eden siyasatine Sovyet metalibi Uygun görülmediği cihetle Türkiye - Sövyet Rusya müzakeratının bu defa Maskovada intacı mümkün olamamın- & JEAN UT Di SAKARYA : T SD FİYATLARDA HİÇ BİR ZAM YAPMAKSIZIN el HLA A GT YENİ filmlerini göstermeğe L DAİA L mek vaziyetinde olan düşman Amiral Hurucu müteakip tamiri nihayet bu- dan Hamidiyeye dönmek arzusile 10 (Devamı var) | Daz halipleri de | bu teklifleri gb | ki | bize verilen gar LÂLE'NiN ZAFERi DEVAM EDiYOR EMİL ZOLA'nın büyük eseri BİN'le SİMONE SİMON'un eşsiz filmi HAYVANLAŞAN İNSAN__J_ On binlerce kişi tarafından alkışlamıyor. Bununla beraber / Sövyetlerik olan ı münasebatımız cskisi zibi dostane e- saslarda berdevam bulunmakladır.» Hükümetçe ittihaz edilen — hareket | iasviben beyanatla — bulunan | likten — sonna Srup umumi heyelince Başvekilin be- yanatı müttefikan tasvip olundu, — Ve riyasetçe celeye nihayet verildi — | MÜZAKERLERİN DURMASINDA ÜÇ SEBEP | ikara 18 (Teleforda) — »Ulus» | tarzını Rıfkı Atay Moskova mü- iği başma- akeerlerine tahsis € kalesinde diyor ki: | umhuriyet hükümeti Başvo- | kilinin dünkü Parti grupundaki beyanatı üzerine, intişar © liğlen artlaşıldığı ü drup tebliğine göne bi bebi, Sov- y n Hariciye Vekili- mize bir takım yeni teklifler ser- detmiş olmasıdır. Hükümetimizin | l etmemek mev- e kulmasının sebepleri şöyle hulâsa edilmi; 1 — Türkiye ile İngifere ve Fransa arasında, Sovyet dostları- mızin vüküfu dahilinde takarrür | cden esaslarla tezat teşkil etmiş olmak, z 2 — Emniyetimiz bakımından bizden is- | tenen tashhütlere tekabül etme- mek. 3 — Boğazlar üzerinde Türki - yenin beyrelmilel umumt taahhüt- lerinden başka hükümlerden te - vakki etmeği çsas tutan siyasetine Sovyt talepleri uygun olmamak. Bu sebepler iki komşu devlet arasında bemen hemen inkılâpla- Tımızla yaşıt olan ve hiç şüphesiz | devam etmekte bulunan dostluk | ve itimat rabitalarn ni vazi - v ahlike ve Ahtilât ihtimalle - rile mütenasip bir kuvvet ve mul verilmesine mâni — olmuştur. | Bununla berabre, grup tebliğinde de tasrih edildiği üzene: «Sovyet- lerle olan münasebetlerimiz eskisi giDi dostane esaslanla berdevam» | bulunmasdır. İ Ancak kendi milli emniv" —— ve bu emniyot sahasın taallük eden kara ve deniz bölgelerinin sulh ve masuniyetini müdafaa eden, bü - tün münasebet ve taahhütlerini an- cak bu gayeye hasreden Türkiye- | hin davasile, hiçbir ömniyet, sulh | ve masuniyet davası menfaatleri arasında bir tezat ve tenakuz mev- | cut olmiyacağına şüphe yoktur. Türk politikasının bu değişmez karekberi, bilhassa Sovvet dastla- rımız tarafından takdir” — mekte olduğuna da eminiz, Ve — oti tas- rih eden bu tebliğin, ziksettiğimiz esaslar dışında her türlü tef: irliyecek bir vuzuh Ve sami» * ifadesinde olmasını memnu-| le karşılamıyacak olan vok- | tar. Yalnız Türkiyenin hayati bir | ehammiyeti — haiz olan müstesna | mevkli değil, bugünkü - buhranın nazik hususiyeti dahi —vuzuh ve istemektedi «Ölen kuş» lokanta ve gazinosunun sahibi Bayan Peymanı tanırsınız? Çok arlırap çekti o kadıncağız. Hayır, bunü kocası öldü diye söy- lemiyorum. Kocası acınacak adam de- Hildi. Sarhaşun biriydi, Bari kendi ye- rinde içip sınaydı, ne gezeri, - Gidip rakip lokantalarda yer, içer, kafayı tutardı. İskambilin Omaça oğlanı kadar da kumarbazdı. — Çapkınlığına gelince. Neyse bunu zecelim, çünküü sabaha ha- dar anlatmamız lârım. Peyman bu adamın çüzelliğine bağ- Tanmışla. Allı sete adamın — züzelliği uğruna çekmediği kalmadı NUŞ yet kocası öldü. Peyman geniş bir nefes aldı. — Oh, Kurtulmaştu. Handan sonra imkâsı yek övlenemerdi. Fakat İnsan «Ölel kuşa bi bir- los | kanta ve gazinanun sahibi olurma ne yapardı?. Gazinoyu kendisinin idare etmesine Amkân yoktu. Bu güç İşti. Bir kadının Başaracağı şey dekildi. Gazinoyu” kapatamazdı. Başka ge- ginccekt yoku, Şu halde evlenmesi ge- rekti. Koca dediğin mesne hemen bulan. maz ki.. Peyman garinonun müşleri- lerini gözünün önüne getirdi. Kocası pna müşterilerden bahsettiği için he- men hepsini tanıyordu. Evkaf kâtibi Cemil, belediye fettişi Ali, lüracı İhsan, yorgancı Mehmet, defterdarlıkta tahsildar Lemi, emekli binbaşı Cahit.. Hayır, bunların hiçbiri gözl at- madı. Hoş tutamazdı da... Çünkü hep- Bi de evliydi. Bekâr, bir bekâr bulmak lâzımdı. Buldu. Muharrir. Küzim. Bak Kâzüma hiç Giyecek yoktu. Ho- varda çocukta. Her zün, her kece de Yokantada idi. Gündürleri öğle yome- Ahbaplara da düşkündü. Kocası söy- lerdi; Kâzım birkaç kişi ile beraber yi- yip içti mi çıkarken hesabın kendisin- de olduğunu söylermiş. Bu «benim he- sabıma yaza demekmiş. FPeyman kocasından kalan — deftert açtı, baktı. Maşallah, Kâzım gırilağı. ma kadar borçlu idi. Böyle giderse bu borcun yekünu da her çün arlacaktı. Bir sabah Kâzım ile Peyman sessiz sedasız nikâhlandılar, evlendiler. Ertesi gün Ki patron — yerlas geçti. Bunu görenler pek şaşlılar: — Yahu dediler, 6 ön parasır, ange forcu müaharrirden — başka — varacak kimseyi bulamadın mı? Peyman: — Nasıl bulabilirdim dedi. Gazinoe ya, yani bana yüz seksen lira borcu yar, Her sene bu borç artacaktı. Ben de exki müşteri (iye ses çıkarmıya- gaktım ve bu parayı da tahsil ede - miyecektim. Bunun için evlendim. Şim di koçamdır, istediği zibl bedava içer. Gazimeyu da zarara gokmuş — olmaz, ben de alacaklı elmak derdinden ku . tulurum. BU HAFTA SAKARYA'Ğdı Yine zengin bir program 1 — LUİSE RAİNER ROBERT YOUNG - MELVYN DOUGLAS ile beraber temsil ettiği Genç Kızlar Pransızca sözlü filmi t— BENJAMİNO GİGLİ tarafından oynanmış nefiz Saadet Düsmanı Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma Nevralji kırıklık, ve bütün ağrılarınızı derhal keser. lcabında günde 3 - — SENENİN İLK BÜYÜK TÜRK FİLMİ ALLAHİNCENNETİi Türk Artistlerinin Şaheseridir. KARA GÜNEŞ Sevimli ve Ateşli Artist VIVIANE ROMAGCE'in Nefis eseri, harikulâde macerasıdır . Yarın akşam İ P E K'te ahnabilir. W K kaşe ü

Bu sayıdan diğer sayfalar: