12 Ağustos 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

Günün Mesele Ruhsatiye Almıyan Radyo Aboneleri Salı Gününe Kadar Müracaat Etmiyeı_ılerin Ruhsatiyeleri İbtal Ediliyor Sebrimizdeki radyo aböneleri- | satiyeler hemen iptal olunacaktır. _rz:u ruhsatiye almaları için dek * San mühlet de önümüz Silı günü bitecektir. Ha İk mühlet ayın birinci Rihayete ermiş olduğundan Kün içinde müteaddit «bo - ceza ile ruhsatiyelerini Bününe kadar .yeni ruhsa- —.:hvln.lıı; © tarihten sonra Olarak dahi olsa harç ver- bile kabul edilmi - ellerindeki eski ruh - Her Yere Duvar ilânı ’“Plşhrılmıyacak ZZ ve ( İlânlardan Dahal Önümüzdeki Aylarda Az Resim Alınacak Muhtelif cadde ve Bo- duvarlara ilân asıl- | Sinin geniğşletilerek büyütülmesi 5'.=ınn Mmuhtelif yerlerine olduğu gibi küçük ku- _io:rıumr. Esasen evvelce Mevzu etrafında - tetkikat okluğundan şimdi geh- Odi Yaun gelecek külelerin Tesbit ol L zj T; K _L—H:mhqı. aşıklı, elektrikli | geceleri güzel gö - =':lkri de nazarı dikkete ali- bee belediye bu kabil reklâm - Soğaltılmasını istemektedir. .:;:: için de ışıklı, elektrikli aa Te daha az yesim alıar & gi * Kolaylıklar gösterilmesi inülmektedir. ARE SD Eski Harfli Nüfus Cüzdanları Cü ellerinde bulunan Baç Hüf nüfus cüzdanlarının kâmilen değiştirildiği an- Gr dadır. Bu suretle nüfus '_:'iııde Dinlerce eeki harfli birikmiştir. ::“ınn dsirelerde füzuli yer .,'_'::l:m ve hiçbir işe ya: Ti anlaşıldığından dün b Üye —Vekâlltinden vi k, bir emir gönderilmiş- _::'nn göre eski harfli müte- hüviyet cüzdanları mal - D ç iklerine verilecek ve Tes- N*nışu" muvacehesinde ya- imha olunacaktır. kimse karşıtıma çıkmadı. Üç katlı bir binanın Ö- Gdürdu. Kapının ziline bas- Aziz fiğmanca bir adam çıktı. < Sölendi; u"'hbı Kris! h!:“” adam, bir an misafirini di, sonra yüzü genişledi: #Y sen misin? diye bağırdı, TÜZgür attı seni böyle? *Ni sıktı, omuzunu ok - Ç gi Kriş bar *ııg,’;"*'—ı Şimdiye kadar nere - in? İnsan şöyle bir uğra- h:'*mıhı demez mi? Daha :_thr verseydin, ben de ar- ğ 1 Çağırırdım, güzel bir ZS kurardık, Ta, D, HAPkasını öyle meha - D antoya fırlattı ki, Takildı: gp ha | W nuün etmekti. «Aziz> büyük ma - Yapılan tetkiklere göre şimdiye kadar şehrimizde 25 bine yakın radyo abonesi yeni ruhsatiye a- mışlardır. Henüz ruhsatiyelerini yenile- memiş abonelerin sayısı ise 2500 | den fazla tahmin olunmaktadır. Posta, telgraf ve telefon mü - dürlüğü önümüzdeki sah günün- den itibaren bunlar hakkında kat'i takibata geçecek ve hem Tuhsatiyelerini iptal edecek, hem de kendilerini mahkemeye vere- cektir, Sıhhat Müzesinde Sinema Halka Açılacak Divanyolundaki sıhhat müze - için bir müddettenberi yapılan ça- lışmalar çok ilerlemiştir. Burada büyük bir sinema salonu da vücude getirilmektedir. Sıhhat müzesi sinemasında hal- kımıza ve mekteblilere sari has- talıklardan korunma yollarını an latan, içki ve zehirli maddelerin büyük zararlarını belirten fay - gah filimler gösterilecektir. Bu filimler için halktan ve mekteb Hlerden hiçbir para alınmıyacak- fır. Filimlerin bir kısmı da Amerika ve Avrupadan şehrimize getiri- miştir. «Sıhhi sinema> önümüzdeki ay- lardan itibaren çalışmağa başlı- yacaktır. — İifaiye Mektebi Birinci devresini ikmal eden it- faiye mektebi, bir teşrinievvelde jyeni devre tedrisatına başlıyacak- tır, Mektebin yeni devre tedri sat programı, vaziyet icabı olarak daha fenni ve mesleki bir takım bahisleri ihtiva edecektir. Bu se- bebden dolayı bu devreden iti - baren itfaiye mektebinde tedrisat yapmak üzere, bu bahislerde sı- Khiyettar, harioden — müallimler larik edilecektir. Mektebin ye- ni devre talebe kadrosu da - bir kaç misline çıkarılacaktır. Bu maksadla Dahiliye Vekâleti bugünlerde bütün vilâyetlere ve belediyelere bir tamim göndere- rek itfaiye mektebine gönderil - ak üzere taleb seçmelerini bil- — Peki, arkadaşlar burada de- | ği mit, Kris «hayır» der gibi başım salh- ladı. — Hiç olmazsa telefon etseydin. — Hayir, kimse olmadığı daha iyi... Krisni yüzü birdenbire gerildi: — Doğruj dedi, unutmuştum. Biliyorsunuz ki, burada sizin için tehlike yoktur. Ne olursa olsun, bana güvenebilirsiniz. <Aziz> i mutfağa giden kori - dora doğru götürdü. Mutfağın ya- runda küçük bir oda vardı. Bu - | resı bir Jokantadan xziyade, bir | kulübün randevu odasına benzi- yordu. Buraya kabul edilmek im- tylazında olanlar, yahud davetli- ler, en zengin otellerde bulamı akları bir hüsnükabulü bura- da görürlerdi. Çünkü Kris müş- terilerine sadece yemek vermez- di, onun asıl gayesi onları mem- İcra Kanunu | det Meclisinin ilk içtimamda mi Gittikçe Çok Yorgunluk.. Dünkü ygazelelerden biri, mu- allimlerin okulmağa mecbur ol- dukları ders saatlerinin arttırıl- ması yolunda bir cereyan oldu - Kunu kaydediyordu. Bu takdirde, arta mekteblerdeki hocalar, haf- tada 18 santten fazla, lise bocuları du 15 saatten fazla ders okutacak- lar, demektir. Muallimlerin yükü, mes'uliyeti gittikçe artıyor. En yorgunluklu bir iş haline geliyor. Buna muka- bil de onların daima muahaze e- dildiği, mesailerinin kâfi adde - dilmediğini gösteren bir ha - vanın mevcudiyeti hissedilir. Bü- tün bunlara mukabil de, maddi vaziyetlerinin ıslahına doğru tek adım atılmış olmayıp, bilâkis, yıl- dan yıla mağdur oluyorlar. Hulâsası, gittikçe çok yorgunluk, fakat, gittikçe az istihkak.. Bu, iyi bir sistem değildir. BURHAN CEVAD Değiştiriliyor Borçlununî.—elıine Yeni Hükümler Konacak Mevcud icra kanununun de - ğiştirilerek yeni bir icra kanunu vücude getirilmesi hakkında bir müddettenberi çalışan komisy nun mesuisini bitirdğiini şehri « mizdeki alâkadarlara bildirmiş « tir. Komisyon tarafından hazırla - nan yeni kanun projesi Vekâlete verilmişti Öğrendiğimize göre bu projede birçok yeni hükümler vardır. zeümle borçluların 2 aylık yi- yecek ve yakacaklarından maada 1 aylık yiyecek ve içeceklerine te- kabül edecek paralarına dahi ha- ciz konulamıyacaktır. Ayrıca belediye köylerin şahsi- yeti hükmiyelerine ald — mallar dahi haczolunamıyacak mallar a- rasına alınmışlardır. leğa Belediye Memurları Tekaüd Hakkından İstifade Edecek Bütün belediyeler memurları - nın da devlet memurları gibi te- kaüd hakkından istifade etmele- ri Dahiliye Vekâletince esas iti- barile kararlaştırılmıştır. Dabiliye Vekâleti bu münasebet- le bir kanun projesi hazırlamağa başlamıştır. Yeni kanun projesi Büyük Mil- zakere ve kabul ahmacaktır. Diğer taraftan mevcud zabıtai Belediye niğamnamesinin ihti - yacı karşılamadığı da görülmüş- tür. Bu münasebetle Vekâlet yeni bir nizamname de hazırlamağa başlamıştır. saya bastı ve eski zamanlar tekrar| gözünde canlandı. — Bir şerri içersin tabil, — Menuniyetle... — Birsz da cızbız. 'Templar oturdu, Krisin gelir « diği şarabı yudum yudum İçme ğe başladı. Burada, iyi donatil - miş bir maşanın etrafındaki nş- eli ve samimi havayı başka hiçbir yerde bulmak mümkün değildi. Templar o gece adamakıllı ça- lışmağa karar vermişti. — Cızbız geldi, Tereyağı gibi ağıza konunca eriyondu. Templar yavaş yavaş Dört Ahbab Kumarbaz |Birinci CezadaSuçlarını İnkâr E tiler Silivrikapıda kale üstünde zar- la kumar oynamak suçile yakala- | nan 4 kişi dün Sultanahmet bi- | rinci Sulh ceza muhakemesine verilmişlerdi Yusuf oğlu İzzet, Kanber oğlu İzzet, Riza Şahin ve Makbul is- minde bulunan bu dört kafadar mahkemede cürümlerini tamamile inkâr etmişlerdir. Ezcümle içlerinden Riza Şahin hava çok sıcak olduğu için serin- lemek üzere dört arkadaş bir yer aradıklarını, nihayet kale duvarı üstünde bir oyuk bularak oraya girdiklerini söylemiş ve sözlerine | şöyle devam etmiştir: «— Sıcaktan ve meşgüliyetsiz- Hkten canımız sıkılmişir. Haydi göyle bir zar atıp taliimize baka- lun dedik ve arkadaştaki zarları çıkardık!. Maksadımız kumar de- ğil, sadece aramızda hem talii- mizi denemek, hem de kimin da- ha iyi zar attığımı öğrenerek ar- kadaşça vakit geçirmekti. Oyun gerçi para üzerine idi. Fakat yut- Taca değildi!.» Muhakeme bundan sonra şa - hitleri dinlemiş ve cürmü sabit görerek 4 kumarbazı 3 er lira pa- Ta cezasına mahküm etmiştir. Ayrıca zarlarla ortada bulunan 80 kuruş kumar parasının da mü- sadere olunması kararlaşlırıl - muştır. KISA POLİS HABERLERİ *& Kasımpaşada oturan Abdul- Jah adında bir seyyar kömürcü ev halkına - hiddetlenenek — evin camlarını kırarken kırılan - cam parçalarıle sağ bileğinden yara - lanmıştır. * Mahmudpaşada Yıldız. hanı | odabaşısı Hasan bir para mesele- | gindan çıkan kavga neticesinde ayni handa çantacı Adil tarafın- dan çekiçle başından yaralanmış- tır. * Tophanede — Boğazkesende oturan Ahmed oğlu Kasım ile Ali oğlu Abdullah bir alacak yüzün- | den çikan kavga neticesinde Ah- | med oğlu Nuri adında birini ya- ralmaışlardır. *& İzmirli Kâmil oğlu Süreyya ve Osman oğlu Feyzinin bindil! leri motosikfet bahçekapıda şo- för Saidin idaresindeki 1754 nu- maralı otomobile çarpmış, her i- kisi de bacaklarından yaralar - mışlardır. *& Suttanselimde Çukurbostan sokağında 63 numaralı kahveci A- Jinin evinden yangın çıkmış, ev tamamen yardıktan sonra sön dürülmüştür. "GANGSTERLER CELLÂDI i yemeğini de yedikten sonra, bir sigara tellendirdi ve geriye ka - lan şarabını da bitirdi. O zamana kadar herşey mü - kemmel gitmişti. İrbolden sonra gıra başkalarında idi. Üstelik bir milyon doları da cebine indire - cekti. Kendi kendine düşündü: — Hakikaten bir milyon doları olmıyan insan nasıl yaşıyabilir? — Kris, bir şarab daha getir! Sandalye — üzerinde — Telgram gazetesinin son — tabi. dürüyor- du. Gazeleyi aldı, iri serlevhala - rına baktı. Şöyle bir göz alınca artık kendisinin meşhur bir adam | düşkün buluman Nermin; ZABITA ROMANI İyilikten Maraz Çıkar Bir Kadın, Ortağının Çocuklarına Yardım Etmek istemişti Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesi dün ayni kocaya va- ran halef selef iki genç kadın a- rasında vukua gelen bir hakaret ve dövme hâdisesine bakmıştır. Davanın mevzuu şudür: Mahmura isminde genç bir ka- dın bundan bir müddet evvel gençi bir tüccarla evlenmiş ve şehri - mizden İzmire giderek mes'ud yaşamağa başlamıştır. Bayan Mahmure bir gün İz - mirde kocasının evvelce Nermin isminde birile evlenip boşandı - ğanı ve hâlen İstanbulda bulunan Bayan Nerminin çocuklarile çok sefil bir hayat yaşadıklarını öğ- renmiştir.. Çok içli ve hassas bir genç ka- dın olan Bayan Mahmure «eki or- dağının ve kocasının ilk çocukla- Tının sefalet içinde sürünmeler- ne kalben razı olamamış ve İs - tanbula ilk gidişlerinde eski or- tağı ile çocuklarını görüp anlara yardım etmeği kendi kendine ka- Ts uştırmıştır. Filhakika Mahmure bu kara - rını İstanbula ilk gelişinde; bun- dan bir kaç gün evvel hemen tat- bik mevkine koymuş; Bayan Nerminin oturduğu eve gizlice gi- derek onunla konuşmak istemiş- tir. Lâkin eski ortağı evde bulun- madığından orada yalnız Nermi- nin çocuklarile kargılaşmış —ve onların çorapsız, yırtık, ceki en- tariler içinde olduğunu görmüş- tür, Mahmure isminde genç bir kas bu sahne üzerine hemen çocukları | yanına almış; beraberce çarşı giderek onlara bebek, ayakkabı, elbise ve saire gibi birçok şeyler | aldıktan sonra evlerine gönder- | miştir. Mahmure; çocuklardan büğyü- ğüne verdiği bir mektuhla da eski orlağına bu yardımı kendi- sinin yaptığını bildirmiş ve onu Börüşmek üzere Kumkapıda bir | gazinoya çağırmıştır. Bayan Nermin bu hâdiseyi bü- yük bir' hayret içinde karşılamış ve dün kararlaşlırılan yere; Kum- Kkapı gazinosuna gitmiştir. Fakat gazinoda halef, selef iki genç kâ- dının karşılaşmaları pek aksi ol- muş; kibirli ve izzeti nefsine pek daha karşıdan Mahmureyi görür gör- mez — Bana zenginliğini mi göster- mek istiyorsun? diyerek onunla kavgaya başlamıştır. Bir aralık kavga yatışmış; fakat bu sefer de Bayan Nermin ağlıyarak: «— Sen benim ikocamı elimden aldın!. Şimdi de çocuklarımı ka- Çırmak istiyorsun değil mi? .« Diye tekrar ortağına hücuma | başlamıştı Nihayet Mahmure de yaptığı olduğunu anlamıştı. Heyecanlhı bir muhbir, kendisinden öyle şa- tafatlı bir lisanla bahsediyordu ki... Templar âdeta utaşdı. Ma- kaleyi sonuna kadar okuduktan sonra gülümsedi. Bu makalede birçok defalar zikri geçen bir isim vardı. Ayağa kalktı. Yine gülümsedi. «Azizs tamyanlar, enun bilhassa böyle gülümsediği zamanlar müthiş bir | insan kesildiğini söylerler. Krisin omuzuna dostane yumruk vurduktan sanra: bir Iaı :ılıa âf—ızm 1988 HARK Eç7 Okuma Masrefı Azalacak Mekteb Levazımı, Elbise! Ve Saire Masraflarının! Ucuzlaması düşünülüyor. Mekteblerin açılmasının yak - laştığı şu günlerde Maarif Vekâ- leti bütün çocuk babalarım ve taldbeyi meşgul eden ehemmi - yetli bir mevzu ile meşgul ol - maktadır. Bu mevzuun esasını; «tahsil im- | kânlarını ucuzlatmak», — «okuma | masraflarını indirmek» teşkil et- | mektedir. Filhakika yapılan ilk | tefkikler neticesinde hâlen mem- lelfetimizde tahsil masraflarının bütün halk kütlelerile tekmil - ileleri tazyik edecek derecede pa- halı olduğu anlaşılmıştır. Bu gebeble evvelâ talebeye u- cuz malzeme temin etmek ve mü- teaddid maâddelerin fiatlarını in- dirmekle işe başlanacaktır. Bu cümleden olmak üzere mek- teb kasketleri, keten önlükler, iz- ci malzeme ve ayakkapları ile ta- lebelere aid diğer zaruri madde- leri ucuza temin etmek için neler yapılması icab ettiği etraflı bir şekilde tesbit olunmaktadır. Ayrıca yazı mürekkebi, def - ter, resim kâğıdı, kurşun kalem, lâstik ve gaire gibi maddelerin fi- atları da indirilecektir. Bu suretle büyük bir not def- terini 1 kuruşa, kurşun kalemleri 40 paraya ve bir şişe mürekkebi de 5 kuruşa almak kabil olacak- tır. —— Haliç İdaresinin Vazi- Yeti Tedkik Edilecek Haliç vapur idaresinin vaziye- tini tetkik ve içab eden tedbir - leri tesbil etmek üzere dün be- lediyede muhascbe müdürü Muh- tar, müvazene müdürü — Necati, dalmi encümen azasından Suphi we umurü hukukiye müdürü Fe- ridden mürekkeb olmak üzere bir komisyon kurulmuştur. Komis - yon idarenin bugünkü vaziyeti ile €lde mevcud olan vapurlarla sey- rüseferin idaresinin mümkün 0- | Tup olmadığını ve diğer hususatı tetkik ederek, bu hususta Vali ve Belediye Reisine verilmek ü- zere bir rapor hazırlıyacaktır. ——— ——. iyiliğe ve güzel, insani düşünce- lerine böyle nankörce bir muka- belede bulunulmasına yavaş ya- vaş kızmağa başladığından Ner - minin sözlerine aksi mukabele - derde bulunmuş, bilâhare de — iş büyük bir kavgaya müncer ol - muştür. Biraftan yetişen polisler kav- gacı iki kadını ayırmışlar, fakat bir aralık Mahmure Nerminin ü- zerine atıfarak onu tokatlamıştır. Dün muhakemede hâdise yuka- ndaki şekilde anlaşılmış ve ne- ticede hâkim Mahmurenin Ner- mini dövdüğünü — sabit görerek kendisini 16 lira 6Ü kuruş para cezasına ve 200 kuruş da masraf ödemeğe mahküm etmiştir. — Bt; ben artık gidiyorum, de- di — Ne scele ediyorsun böyle? 'Templar başını salladı, masa - man üzerine bir-banknot bıraktı. — Doğrusu senin cızbızların en- fes! İnşallah bir daha gelirim. 'Tekrar koridora çıktı. Telefo- nun önünden geçerken bir an dur- du. Telefon defterini açtı. N har- dinı aradı ve parmağı, gazetede birçok defalar zikri geçen ismin üzerinde durdu, adresi ezberledi, tabancasını yokladı ve — sokağa gıktı. Caferson caddesinin saati do « kuzu vurduğu zaman Templar o- nuncu sokağın köşesinde otomo - bilden indi. Bir müddet yaya kal- dırımın üzerinde hareketsiz dur- du. Kendisini getiren — Otomobil gözden kaybolunca, en- yakın & vin numarasına bakmak için &- nuncu sokağa girdi, | | nmirlendirir. | | | Yeni Karara göre Tedbirler Lâzım İstanbul meb'uslarıma, şehrii muhtelif yerlerinde tetkik gezin. tileri yaparken halkın dilekleri a- zasında, sık sık, mekteb mevzu « larına raslıyoruz. Geçen gün, Sa- riyerde vatandaşlar, bilhassa, or- ta tedrisat mücssesclerinde ted- risatın sabahları saat 8 de başla- ması kararına itiraz ediyorlardı. İstanbulda, sabahleyin derse ye- tüşmek için bir, bir buçak saatini yola harcamak — mecburiyetinde kulan talebe ve hoca çoktur. Yeni karara göre, bilhassa kış günleri, bunların “çekeceği sıkıntı nasıl telâfi edilecek?, | Bundan başka, İslanbul, makil vasıtaları itibarile en geri bir ka- sabadır. — Vapurlar seyrek işler, tramvaylar ağır işler, Sabahleyin küçük bir arıza ile yol kapanır. dakikalarca bütün nakil vasıtaları durur. Bütün, bunlar, kayyed olan ve işine mecburiyelinde olan insanları si- ğ Derslerin başlama saati hak - kında yeni verilen karara güre, İstanbulda alınması lâzim gelen tedbirler, bizce şunlardır: — Belediye ile, diğer alâkadar — makamlarla temas ederek, sa - bahları nakil vasıtalarının daha muntazam, daha sık, daha mebzul ve daha seri bir şekilde işletilme- sinin temini. Z— Her talebenin mıntakasın- daki en yakın mektebe gitmesinin temini, (Fakat mekteb açmak mümkün olmıyan yerlerde birçok talebe yine bir saatlik yol katet- mek ızlırarında kalacaktır.) 3- Hocaların oturduki te en yakın mektebe mesi. Ba noktalar ehemmiyetle göz- önünde tutulmaz, tedbir alınmaz- sa, saat £ de tedrisata başlamak işi, sayısız aksaklıklar yapar. REŞAD FEYZİ , EFirimizin Derdi Hepimizin Derdi | — Tütün Paketleri Bir okuyucumuz da şu fi- kirde bulumuyor: «Ben dış memleketlerde çok dolaştım. Nereye — gitsem, bu memleketler halkının istihlâk ettikleri sigaca paketlerine dikkat ettim. Hepsi birbirin- den şık ve zariftir. Bizim Tür- kiyemizde iyi tütün yetişir, Fakat mazrufu ne kadar gü- zelse, zarfı da o kadsr berbad- dar. Halbuki sigara içmek bir zevk içşidir. Böyle olduğuna göre, zarfa da dikkat etmek Hasmdır. Bana öyle geliyor ki İnhisar idaresi sigaraları- mı, pahasını yükseltmeden ha- kikaten zarif paketler içinde satsa, satışını arttırabilir. Gü- zel ve cazib bir şey satın ah mak insanların bir zâfıdır,» 'Templar ağzında bir sigara, ele leri cebinde yürüdü. Üzerinde ta- bancadan başka fildişi saplı bir hançer de vardı. ğ Aradığı numarayı büldü, Bura- — & Holanda müstemleke mimarisi — tarzında yapılmış eski bir evdi. Cephesi kırmızı tuğladandı. A - — merikaya ilk gelen Holandalıla « Tın yaptıkları evlere benziyordu. 'Templar evin kenarından ge gen dar bir sokağı da tetkik etti. — Geniş kaklırımda birkaç adım da- ha yürüdüğü zaman, epeyce ça yanı dikkat yeni şeyler daha göre dü. Evin arka tarafında, birinci katta işık varda Çünkü dar so- kağın nihayetinde dönüp ışık ae kisleri görmüştü. Bu da evde ikas © met edildiğine delildi. 4Devamı var)