aP NBK İA R 3 SU GİRİ AZİZ ÖL, TABİRİ.. Artık, su gibi bira içeceğiz. Çün- kü, ucuzluyor, Fakat, İstanbulda, suyun ucuz olduğunu, bol bol, te- miz ve hilesiz su içtiğimizi söyledi? Su gibi, tabiri, yalnız, bir atalar sözü olarak kaldı... Su gibi aziz ol, derler... Fakat, bu şehirde aziz ve leziz suya henüz raslsı dık.. Gazinolarda, içinden bir bar- kim dak su çıkan şişeleri on kuruşa | veriyorlar, 'Halbuki, biranın dub- lesi 7,5 kuruş olacakmış... © halde, bütün kapalı şişe su fabrikaları iflâs edecek, demektir. İnşallah... MEKÜLÂT VE MÜSKİRAT kaaamamamaameamenamae FARKI VAR MIDIR? Belediye karar vermiş: Gi Tarda mekülâttan yüzde on, rattan yüzde on beş tenzilât yapıla- cakmış... Fakat, gazinolarda me- külât diye bir nesne hatırlıyor musunuz?. Önünüze hesab pusu- lası gelince, hepsinin tesiri, kafa- nizda müskiratın ayni olmuyor mut. ©O halde mekülâtın yüzde on tenzilâtını da yüzde on beşe çı - karmabı... Zaten, yediğimiz, içtiğimiz şey- ler araşında tertemiz kabiliekl fazla birşey de yok... Baksanıza, ekmeklerin içinden bile, neler çık- tığını, gazeteler, tefrika halinde | yazıp durdular. GÜZEL SES SAĞLIĞI VE BÖBREKLER Bir doktor muharrir, bir okuyu- cusunun sorduğu suale cevab ve- riyor. Sual şu: — Güzel ses sağlığı nasıl temin edilir?. izim bildiğimiz, taze yumurta içilir. Fakat, nerede, o taze yu - | murtalar?. Doktor cevab verirken, diyor — Güzel ses böbreklerle alâkar * Tahlisiye idaresi iki yeni ge- mi daha almağa karar vermiştir. Bazı sahillerimizdeki cankurtaran teşkilâtı da takviye olunacaktır. * Süs vapuru Mudanyaya ha- reköt ederken, Kadıköy vapurana hafifce bindirmiş, vapurun güver- İ& kısmında hasar yapmıştır. 4 Mekteblerde kayıdlara 1 ey- lülde başlanarak, 15 eylülde biti- rilecek ve 25 eylülde de derslere | başlanacaktır. * Dünden itibaren satışa çıka- rılan kırk dereceli rakılara halkın Tağbet gösterdiği görülmektedir. * Yugoslavya bulunan 250 bin | 'Türkün beş sene içinde memleke- | te getirilmeleri tekarrür etmiştir. * Moskova sefirliğine tayin e- dilen eski Belgrad sefiri Haydar Aktay şehrimize gelmiştir. İti - madnamesini almak üzere Anka- $ raya gidecektir. Tahran elçiliğine tayin edilen Suad Davaz da Pa - tisten hareket etmiştir. * nı!yıdz gazetecilik ve kitab- | matbaanın MUAZZAM MANİFATURA | EŞYASI LÂZIM îkı Motör Aııslndı f KARŞISINDA Son Telgraf- dardır. Böbrekleri iyi muhafaza etmeli, üşütmemeli... Demek ki, güzel ses sahibleri - nin böbrekleri çok sağlam... O halde, çalgılı gazinolarda — şarkı m muganniyeler, en zinde ve taze böbreğe sahibdirler, 'Tevekkeli değil, bu bahçelerde bir porsiyonluk tek böbreğe elli kuruş almıyorlar!. BİZ, TOZDAN KURTULDUK, SİZ DÜŞÜNÜN.. Şeylan kulağına kurşun, bizim bulunduğu - caddeyi hergün suluyorlar.. Tozlar bastı- rılıyor- Biz de tıkır tıkir yürüyo- ruz. Bu yolda bazı ameliyat ya - pılmıştı. Yeraltı borulatı değişti Ve saire. Fakat, her nedense, bu operatörler tarafından bozulan, berbad edilen caddenin tamiri, e- ki haline getirilmesi, aylarca, kim- senin hatırına gelmedi.. Ve biz, Habeşistan dağlarında yol kate - der gibi, aylarca, bu tozu toprağı teptik... O kadar toz yultuk ki, korkarım, hastalanacağız. Fakat, © zaman, belediyeye müracaat et- sek: — Ne olur, bize, bir sanator — yomda, bir hastanede bir yatak bulun, desek... Hemen şu cevabı verriler: — Boş yer yok... Sıra bekleyin!. En güç şey nedir, bilir misiniz?. Böyle yollarda giderken, yere tü- kürmemek, kendinizi tutmak... İnsan güç zaptediyor.. Bilmiyo - rum, tozlu dumanlı semtlerde o- turan okuyucularım ne yapıyor- lar?. Çünkü İstanbulun bu cins yollarında - ki şehrin yüzde dok- Ucuz Radyolar K.ıııundı Değişiklik Yapılması Bekleniyor Memleketimizde radyo abone- lerinin sayısını çoğaltmak için ye- ni tedbirler alınması lüzumlu gö- rülmüştür. Bu meyanda evvelce ilk tedbir olarak tesbit edilen ucuz halk tipi radyoların satışa çıkarılması işi ne bir an evvel başlanması ka: laştırılmıştır. Ayrıca mevcud radyo kanunun- da bazı maddelerin tafbikatta müş- külâtı mucib olduğu da görüldü- ğünden bu cihetlec hakkında da tetkikata “başlanmıştır. - Ezcümle radyo abone bedellerinin halkın geçim seviyesine göre daha indi- rilmesi ve eski, kullanılmıyan radyolar hakkındaki bazı tahdi - datın da kaldırılması düşünülmek- tedir. Mecidiyede 1000 Kişilik Hastahane Piâa Bugün Belediyede Tedkik Edilecek Şişlide Mecidiyeköyü civarın - da belediyeye aid arsa üzerinde yapılacak olan 1000 kişilik hasta- nenin plânı, mimar Vakter tara - fından ikmal edilerek şehrimize gönderilmiştir. ân, dün Beyoğlu erkek | esinde, doktorlardan mü - | toplanan bir komisyon ta- 1 bakımdan Yetkik san dokuzu böyledir - yere tükür- memek için, insan Mahmudpaşaya uğrayıp iki düzine de mendil al- malı... Fakat, bu sıcak havada, bu mu- azzam manifatura eşyası yükünü nasıl taşıyacaksınız?. ABERLER cılık yapmak Yahudilere yasak edilmiştir. ** Denizyolları idaresi Heybeli plâjına da vapur tahrik etmeğe ka- rar vermiştir. Tarife yarından iti- | baren tatbik edilece 4 Macar Kral Naibi Amiral HM—? tinin oğlu Etyen Horti bir spor | tayyaresile dün Suriyeden Yeşil- | köye gelmiş ve kısa bir müddet sonra Sofya üzerinden Liman idaresinin 6 numaralı romorkörü dün Sirkecide vapur yük vermekte olan Yakup reisini idaresindeki Hoşgör mo- törüne çarpmış ve bir tarafını tamamen parçalamıştır. Motör - deki bir kısım tüccar — malları denize dökülmüş ve civardan ye tişilerek motör batmaklan kur- | tarılmış ve rihtıma bağlanmış - | tır. bugün de bele- diye fen heyetinde mühendisler - den mürekkeb bir heyet tarafın- dan fenni bakımdan tetkik edile- cektir. Bu tetkikten sonra plân muvafık görülürse tasdik edilmek üzere Sıhhat ve Nafıa Vekâletle- Duble Biralar Biranın 15 Ağustostan itibaren 16 kuruşa satılmağa başlanması ile beraber yeni bir vaziyetin de | halledilmesi icap etmektedir. İ- dare, bir bira rafta 18 kuruşa satıln rarlaştırırken biranın du! larak kaça satılırlası lüzım ge diğini tesbit etmemiştir. Halbuki bugün bile dul linde bira her tarafta baş ka fiatlerde satılmaktadır. sarlara geçtikten sonra he denin her yerde ayni fiatla satı ması icap ettiğinden duble f! lerinin de kat'i bir surette tes - bit edilmesi lâzım gelmektedi Fakat birayı duble haline ko- yan bir çok yerlerin, içine su karıştırdıkları ve böylelikle bi- rayı ucuza malederek sattıkları malümdur. Bu işin ne şekilde ö- nüne geçileceği malüm değlidir. İdare bu hususta da tetkikler yapmaktadır. Ayın on beşine ka | son Fransız - İspanyol anlaşması, | gandadan bahsediyor. Uta Pres — dar bu iş de kat'i bir şekle bağ- | Tanmış oladaktır. I S !ıl.:h.' İKDAM: Balkanların bugünkü halinden bahsediyor. Diyar ki: Balkanlıla- ra aid vazife Arnavutluğu işgal ile Balkanlara ayak basan faşist İtal> yayı Balkanlı milletlere aid arar ziden çıkarmaktır. Köseivanof kabinesi, faşist ve nazi hükümetlerin istilâ emelle- rine ve plânlarına Bulgar mille- tini alet etmekle, Balkan millet - leri birliğine suikaad hazırlamak- la, ayni milleti içinde bulunduğu sükün, huzür, refah yerine, felâ- ketlere sürükliyeceğini iyi bilme- li, menfi hareketlerinin âkıbetini | Tâyıkile hesablamalıdır. CUMHURİYET; Nadir Nadi «İspanya ve dünya sülhu» adlı başmakalesinde di - yor ki: «Frankonun, Alman ve İtalyan tahakkümü altında bulunduğun - dan, mihver devletlerine körükö- rüne alet olacağından bahseden propaganda neşriyatına inanma- Mmakta ısrar ediyoruz. Mareşal Pe- tain'in çalışmalarile elde edilmiş General Frankonun hareket ger - bestliğini açığa vuran yeni bir de- lildir. Muhtemel bir harbde Fran- araf kalmak isi M. Zekeriya Sertel Almanyanın | dış memleketlerde yaptığı propa- | ajansının neşrettiği bültenlerde | türkçeye yer verilmiştir. Bugün ”eözelee sinir harbinde en ziyade kullanı- lâh propagandadır. Gayesi mallletin ruhunu fethetmektir. Düş- man taarruzuna aynâ silâhla mu- kabole etmek için bu teşkilâta ih- tiyaç vardır. VAKİT: Iın Asım Us Yunanistan yeni re- jimin yıldönümü — münaskebetilk Başvekil Metaksasın başardığı iş- leri tahlil ediyor. Arnavutluğun İ- talya tarafından işgal edilmiş ol- ması Yunanistanı daha büyük bir teyakkuza sevketmiştir. Yunan Başvekili dört sene içinde sade parti mücadelelerine nihayet ver- mekle kalmamış, Yunanistanın milli müdafaasını da kuvvetlen - dirmiştir. İlâve edelim ki, Türk - Yunan dostluğunda Metaksasın kendısine mahsus bir şahsiyeti de vardır. YENİ SABAR: Hüseytn Cahid Yalçın Stefani ajansı İstanbul muhabirinin Ro- maya çektiği bir telgraftan bah- sediyor. Bu muhabirlerin vazife- lerinin mihver devletleri efkârı umumiyelerini turmaktan i- | baret olduğunu söyliyen Hüseyin Cahid diyor ki: «Biz Alman ve İtalyan tehdid- leri karşısında sulh cephesini tak- viye etmekle kendimize ve bütün beşeriyete bir hizmet ifa edece- ğimize kanaat getirdiğimiz için- dir ki, demokrat devletlerle bir - Jeştik. Meveud anlaşmalar mih - ver devletlerini taşkın yapmamalı edecektir.. u uslu oturup ına da hizmet Denizde Çarpışmalar Dün sabah limanımızda iki va pur arasında bir çarpışma olmuş tur. Saat 850 de Kadıköy “skele » Karaköy cihetine yanaş - mak üzere limanda ilerleyen Kı- “nalada vapurunun sancak tara- Galata rıhtımından Mudan gitmek üzere kalkan pan Sus vapurü &- mudi bir vaziyette — bindirerek iskeleye doğru da sürüklemiş « ve n bürün U ndan Kınahıar fi nın ürette » Kaza sıra « lar telâşa düşmüş - anaşa - tak yolcularını boşalttıktan son ra şamandıraya bağlamıştır. Bu gün tamire girecektir. Hâdise hakkında tahkika ya- pilmaktadır. | Bir Çarpışma Daha Dün Mudanyadan limanımıza | gelmekte olan Denizyolları ida- | resinin Marakaz vapuru Kınali- | ada açıklarında böş bir sandal bul müş ve yedeğine alarak limana getirmiştir. Sandalda ufak te - fek eşya bulunmuştur. Bundan | içinde adam olduğu anlaşılmış tır. Fakat bu şahısların ne ol - I XPolise Hakaret Dâvâsı! Asliye dördüncü cezada dün yine bir polise hakaret davasına bakılmıştır. Hâdise şudur: İddiaya göre — Küçükpazar meyhanelerinden birine ' giden Halit isminde bir sabıkalı orada adamakıllı sarhoş olmuş ve mey hanenin kapanma saati geldiği halde dışarıya çıkmak İsteme - miştir. Meyhane sahibi kendisinden nezaketle çıkıp gitmesini rica etmiştir. Halit bunun üzerine küfre başlamış, bu sırada da Kü çükpazar merkezi memurların- dan Hasan içeriye girmiştir. san; içki saatinin geçtiğini Ha - lide söylemişse de sarhoş buna bir küfürle mükabele etmiş ve Dün mahkemede maznun Ha- Tit cürmünü tamarnile inkâr ede- rek. «— Ben bir küfe üzüm almış- tım. Çürük çıktı, polisler sattır- madılar. Ona kızdım. Bu efkâr - la rakı içerken üzümlere küfret- tim, Yoksa polislere değil'.» de- miştir. Neticede mahkeme — Halidin hakaretini sabit görmemiş — ve davanın sukutuna karar vermiş- | tir. meererererALALALALARAAAAAAE dukları meçhuldür. Tahkikat ya pılmaktadır. 55 Sermed vak'asında Cel tığını hatirli; ar, onun korkak | dam olduğ hükmetmekte ezler, Fakat, o kav- den çekinen bir er- | Celâl kendi kendine şu cev: mişli: «— Karşımızdaki, belâlı bir a- damdi. Oradan uzaklaşmaktan başka kurtuluş yolu yoktu. Ben kaçınca Sermedin de beni takib edeceğini umuyordum. Belki de benim arkamdan o da kaçmıştır. Yazan: İskender F. SERTELLİ kaçe Fakat, o gecedenberi onu göremi- yorum, Acaba bana” darıldı mı? Hiç şüphe yok ki, da yalmız bırakışıma kızmıştır. Zi 'ok. Ben onu elbette bir yer- tırırım. Ö zaman barışır kendisini ora- de içinden birdenbi ağacı heybetile yül 'selen Celâlin karşısında küçüldü. | — Haydi arkadaş! dedi. Leşimi ser de höreyim cesaretini. Selim işi şakaya boğmak istedi — Biz etendi adamlarız. Kavga bize yakışmaz. Haydi işine git. Ve Celâl dayanamadı: | Sen şaka yapıyorsun, ben cid- Şakadan anlamam. allıyarak — Selimin aktan bu sahneyi gören Nec- det derhal yüzerek Selinin ya — Öteki uzun boylu adam kim? — Tanımıyorum. Kaç gündür peşime takıldı. Beni rahatsız edip duruyor. — Vah vah,.. Keşke onu hak - hemşiremin yakasını bırak! lıyahilecek birini seçseydiniz! Bu | cesaretinden bahsederdi. ——— —— — eT genç, bir kâğıd fener gibi, onun | karşısında çarçabuk sönüverdi. — Bana her zaman kuvvet ve Bu ufak imlihan, hakikati meydana çıkar- | di — Pek kofmuş, fendi! İnsan bir kadını müdafas edi ken, bu kadar da çabuk devrilir İ Hanı bakıyorlardı. ğa kalkmak ve h stedikçe, Celâl so - | na sarılmak faza © ayor ve Selim ek suyun için; Etraftan görenler yok değildi. | Fakat, seyireiler böyle deniz şâ - kalarına o kadar - alışmışlardı ki. Ancak imdat istendiği zaman böy- le bir kavganın elddiyetine inanı- | labilirdi. Selim bir kaç yumruk yedi.. ve bir kaç kere denize yuvarlandı. O- | tu. Celâl kolundan çekip kal nun son düşüşü pek hazin olmı masaydı, Selim suyun içinde bel- ki de boğulacaktı. O kadar şaşır- müş, o derece sersemlemişti ki... Nihayet kavganın ciddiyetine inananlar Celâlin etrafını sarma- ğa başlamışlardı. Selin, bu sırada kendisile konu- ça K düşündü, Fakat, n damdı bu? Hele bir kere mesleğini sora- yım Diye yanına sokuldu: — Beyefendi, ne iş yaparsınız siz Necdet: — Ressamım, dedi, bir iki mek- tepte de resim hocasıyım. — Ah, ne âlâ. Benim de pörtre- mi yapar mısınız? — Şüphesiz... Ne zaman emre- derseniz. Uıahlmas_ıg_ergî Komi- | derek 'planı Serginin Kapanma Günü tesine Teklif Edildi 1i inci yirli mallar sergisi bu ayın 10 uncu günü akşamı ka - Ppanacaktır. Kapanma gününün yaklaşması münasebetile — sergi bilhassa akşamları kalabalık ol- mağa başlamıştır. Seginin gördüğü rağbet üzeri- ne kapama müddetinin uzatıl - ması hakkındaki sergi komite - sine teklifler yapilmaktadır. Maamafi İstanbul sergisine iş | tirak eden müesseselerin ayni za manda yakında açılacak İzmir fuarına da bulabilmeleri için serginin gü - nünde kapanması muhtemeldir. Arkeolojik Parkın Piânı Hazır Tedkikler Ay Sonuna Kadar Bitirilecek Şehir müteha: Prost, İstan- | belün imar plânmı hazırlarken yburnundan itibaren Sultan- orkasındaki Çatladıka- m eden sahayı, ar- | ikeolojik park olarak tefrik eti , buraya aid plânın hazırlanması- nı da sonraya birakmı edin Nafıa Vekâleti Belediyeye yaz- dığı bir tezkerede arkcolojik par- ka ald tafsilât plânının da bir an evvel tanzim edilerek tetkik — ve tasdik edilmek üzere Ankaraya gönderilmesini istemiştir. Bele- diye imar müdürlüğü dünden itk- | baren bu sahaya aid plân üzerin- de etödlere başlamıştır. Bu etüd- ler bir haftaya kadar ikmal edi- hazırlanmasına baş- lanacak ve ağustos sonuna kadar ikmal edilecektir. Yeni tafsilât plâm, bir eylâlde şehrimize gele cek olan Prosta da gösterildikten 've muvafakati alındıktan sonra Natıa Vekâletine gönderilecektir. eeei Üniversitede Ders Yılı Hazırlığı Yeni ders y laşın: de bi tamamlatımasına h başlangemin yak- 4 münasebetile Üniversite- > noksan ve eksikliklerin çalışılmaktadır. Ja tekmil fakültelerin (l noksanlarını tesbit ederek büyük bir rapor hazırlamığ ve bunu Ve- | kâlete göndermiştir. Vekâlet; bu raporda temini is- tenen hususların hepsini önümüz- deki ay nihayetine kadar bitir - meyi kararlaştırmıştır. Bu meyanda fakültelerin pro- fesör, doçent ve levazım ihtiyacı tamamlanmakta, yeni ders alet- leri alınmaktadır. Ayrıca bu sene sınıflarda fazla talebe bulundurulmaması için de bazı tertibat alınacaktır. — Selin vyücüdünde hafif bir ür- perme duydu. — Birdenbire üşüdüm... seniz çıkalım denizden. Hay hay. Ben de zaten çık - mak niyetinde idim. — Portre işini dışarda konuşu- | ruz, olmaz mı? — Niçin olmasın? Bir gazinoda oturur, görüşürüz. Needet önde, Selin arkada, su- ları kulaçlıyarak sahile çekildi - ler. Necdet. — Onlar birbirl sunlar, Diyordu. Deniz üstünde başlıyan kavga- ya başkaları da karışmıştı. Seli- min arkadaşları yetişmişlerdi. * Selin kaçmak için fırsat arıyor- du. Necdet tam vaktinde onun kar- Şasına çıkmıştı. İster (Devamı var) | ve Frankonun da bu | tirak etmesi gariptir. | panyadan istedikleri: | maceray Di İspanya ve Mlh" Devletleri | Yazan: Ahmed Şükrü F İspanya harbi Frankortlf riyle nihayetlendi. Fakât 'yı kazanmak için bir ufw'; ver devletleri, diğer demokrat - devletleri #f devam ediyöf" zaferini için yaptığı yardımdan sokfi, panyayı âdeta benimset İngilterenin ve Fransaftlf İspanyası ile siy: girişmesini bile i; kat İspanya bugüne | düşmekten kaçınmıştır yor ki dış politika mestl | panyollar da kendi ırıl':;; | | laşmış değillerdir: ttalyâfi ( | şistlere benziyen Falanif' yi panyada da otoriter bİF temi kurulmasını ve İtalfi, manyanın ittifakına istiyorlar Frankonun Dahiliye nazırı Sunu:::;” nin lideridir. Diğer * | hassa eski generaller arast, | vetli bir zümre, I:pı"dY::ı antanelerine sadık K harici politikada da biMÜ 4 yayetini takip ederek bir ” ceralara karışmaktan çe taleb etmektedirler. Bu iki zümre aruındı“, geçen hafta az kaldı Y tilâlin başlamasına ıehîl’“ fı, Pakat Franko, şimdilik fı yatıştırmağfa muva! İspanyadan sızâfi (Yj lere göre, Falanjistleri leri olan generaller v' Keypo Delâno işteni el lerdir. İspanya harbi yük yararlıklar göst neral şimdi cenubi fir olarak gönderilmek! Filhakika ihtilâfın halledilmesi, Falanfistlef y zafer gibi görünüyorsâ diseden sonra gelen hâl ziyetin göründüğü kadar Tmadığını anlatmaktadır. lerde Frankonun da M le İspanyada ınıııgm bir teşebbüs yapıldığı b tedir. Malüm olduğu darlık taraftarları rıynf manlarıdır. Bunlar, SİYÜİy di ve içtimai sahada ink masının önüne geçeb god | | bir engelin kırallık nli’“_;:l yorlar. Şu halde Falanj” ferile neticelenen bir 7f sonra ansızın hüküm yası teşebbüsünün OTtAİ Te Jığın ihyası harici poîdr” mından da — manidari herkes bilir ki On üc“’â/ olsun ve yahut da oğlü | sun, İspanyol tahtına lJan hükümdar bir m—“*" kasından İspanyayı $? yecektir. İspanyanın ” mokrat devletlerle iyi ? kurmaktır. Haritaya P lursa bunun sebebi _,,ı,ç”’ Pirene dağlarının — cefü ı Fransanın imparatariTliy vasalası üzerinde bul # yanın müstakbel bİr bari ver devletlerine yard ,.v’ nabileceği ı:uıl—ııd'llr j le bir harpte İspan' zik bir ıîlytk dnıt“p tulmamalıdır. hpın" Ğ Fransanın komşusudu” gif İngilterenin beş asıfli ı,v olan ve İngiltere 1le Pİf ide yapacak olan ı»er'ei komşusudur. Sahille ve Fransız donanma' uly | dan harp çıkctığı gür * bilir. A İngilizlerin ve FT& o x Ft letlerinin Aleti olarak raya atılmaktan çekif buki mihver devletlti sürükleme Böyle bir mücıdel:' Fransız diplomasif | olması beklenir. Ç*::.)), devletlerden farkl e0 Tf yol hükümetinden» v lay, hem de İsi menfaatlerine dah Jitika takibi istenfi