No.55 Anna, Bizansın Karanlık Sokaklarını Geçti, Gitti Notaras Etrafında Bulunanlara Kendini Yanlız Bırakmalarını işaret Etti, Anna İle Kalmışlard, Gondolile deniz ortasında gezen Anna etrafında kopan kızılca kı- yametten haberdar olmuştu. Na- — Doğruyu söylemekten neden utanacakmışım? — İsa ve Meryem seni günah- Tin ve yumuk ellerile tuttuğu kü- | kâr kıldı... Derhal papaza güna- reklere yapıştı ve sarayına doğru kaçmak için tehalük gösterdi. Ba- Anna, çok geçmeden Bizansın karanlık sokaklarını ağzı tıkalı - larak geçti ve Notarasın sarayına getirildi. Notaras; pürvakar bir sedire o- turmuş; üstübaşı parça parça ol- muş güzl gözleri ağlamaktan şiş- Müiş ve kızarmış, Örhan, Orhan di- - ye bağırmaktan sesi kısılmış, pen- be dudakları solmuş olan karşı - sındaki Annaya bakıyordu: Kız daha hâlâ; kesik ve kısık se- sile bağırıyordu: — Orhan!. Arslanım yetiş!... Notaras, etrafında bulunanlara kendini yalnız bırakmalarını işa- ret etti. Anna ile karşı karşıya kal- uşlardı. Anna; nefretle Notarasa bakı- yor... Çarpan kalbi Orhanımı ça- Rırdığına delâlet ediyordu. Nota- Tâs acı, acı güldü ve: — Anna bu ne hâl yavrum?. Diyebildi. Sanki, bu sözlerile kızı yumuşatmak istiyordu. Fa - kât; Anna sert ve haşin bir su- rette mukabele etti: — Ben Orhanımı işterim.., — ©, bir müslümandır... bir hiristiyan ona kadın olur mu? — ©, bir müslümandır., Fakat, bütün dinlerin fevkinde en yük sok, temiz ve saf bir kalbe mali Ü. « — Utanmıyor musun bunu söy- temeğet, RumenMisafirler Bugün Abideye Çelen Koydular eniz yarışlarına iştirak etmek üzere şehrimize gelen Romen spor- cuları bu sabah kafile halinde Tak- sime giderek saat 10,30 da Cum- huriyet âbidesine merasimle çe- Jenk koymuşlardır. Bu merasim- de deniz kulübü mensubları da bulunmuştur. Kafile reisi çelenk koyduktan sonra defteri mahsusu imzalamıştır. Romen sporcuları müteakiben 'Taksimdeki Romen 'konsolosha - nesine giderek — konsoloshaneyi resmen ziyaret etmişlerdir. Hatayda Manevralar İskenderan 1 (AA)— Dağ ala- yının birkaç gündenberi yapmak- ça olduğu manevralar sona ermiş- tir. Bu sabah burada kahraman a- Tayımız büyük bir gçelt resmi yas oğatakı AEĞŞ PS hinı çıkart!. — Bunlar kuru sözler... Asıl gü- nahı çıkacak siz şeytanlarsınız.. — Sus artık!. — Susmıyacağım... — Sonra, fena olur. — Ne yapabilirsiniz?. Nihayet ölüm değil mi?. Orhanıma canım feda olsun... — Dinine, milletine bühtan et- Tat... — Sizlerde ne din ve ne de mil- liyet hissi kalmış... Hep sureta birbirinizi aldatan şeytanlarsınız? — Türklerde hem din ve hem de milliyet var... Sizin hakkınızdan onlar gelecek!, — Alçak yetişir sus diyorum ar- — Susmıyacağım. — Müslüman mı oldun yoksa?. Fabrikalar Arasında Serbest Rekabet (I inci sahifeden devam) ye ve faaliyet bilünçosunun ne ne- tice verdiği yakında râkamlarla ve hakikatlerle tebarüz ettirile - cek ve büyük #sanayi sahasında bugüne kadar kazandığımız mü- vaffakiyetin derecesi açıkca anla- şılacaktır. Bu tetkikatın teksif olunduğu noktalardan biri de, (Sımal mımn- takalar) teşkili hususunda takip edilmiş olan hattı hareketin, ilmi esaslara ve memleket ihtiyaçları- na uygun olup olmadığı mesele- sidir. Filhakika bir zamandanbe- ri fabrikaların, gerek istihsal ve gerek istihlâk merkezlerinden u- zak yerlerde kurulmuş olmaları ve mahalli pazar şartlarının nazarı dikkate alınmıyarak tesis edilmiş bulunmaları sebebile mamulâtın maliyetine esaslı şekilde müessir bir hale geldikleri yolunda fikir ortaya atılmıştır. Hattâ yerli sa- nayi mamulâtımızın sırf bu besap- sızlık yüzünden maliyetlerinin yüksek okluğu ve beynelmilel pi- yasa ile rekabete girişemediği mü- telessında bulunanlar da vardır. Bu yüzden yerli sanayilmizin güm- Tük himayelerile, dahilde hususl tesisata konulan kayıdlarla ve da- ha bir çok desteklerle himaye et mok meeburiyeti hasıl olmakta - ir ki bunun netice itibarile müs- tehlik vatandaşın zararımı mucib olduğu aşikârdır. Bunu gören hü- kümet, son zamanlarda sınaf yar- dımdan vazgeçmek yolunu tut - Müş, Ve evvelemirde memleket dahilinde rekabet tesisi ile fiyat- ların ve dolayısile maliyetlerin düşürülmesi esbabının taharrisi - ne baş vurmuştur. Bu cümleden olarak dahilde mensucat sanayii kurmak istiyenler hakkındaki tak- yidat kaldırılmıştır. Bu tedbirler neticesinde (Sü « merbank) fabrikalarının daha rasyonel çalışmak ve maliyet fi « yatlarını düşürerek hiç olmazsa dahildeki tekabete karşı koymak için tedbirler alacağı ve bunda Mmuvaffak olacağı kuvvetle umul- makladır. Sınal mantakâ tetkikatı faaliye- tinin menşei şudur: Bazı fabrika- | ların, bilhassa Ereğli bez, İzmit İ Wâğıt ve Malatya bez fabrikaları- ' Yazan: M, SAMİ KARAYEL — Evet; hem müslüman oldum ve hem de Türk... — Alçak, ön gün içinde mi? — Hayır, yirmi dört saatte... — Dininden ne kötülük gördün? — Daha ne göreceğim... Şarki Roma, garbi Roma kilisesi diye u- tanmadan birbirinizi yersiniz? Bi- zans uçuruma düştüğü halde, deb- debe ve saltanattan, ahlâksızlık ve rezaletten baş almazsınız?, Bir sürü kalbsiz şeytanlarsınız... Türk- ler böyle mi?... — Ya nasıl?, — Daha nasıl olacak?. Esir ve rehine olduğu hâlde tek bir Türk topunuza bedel... — Şimdi boynunu vurduraca- — Haydi çabuk ol!. Ne duru - yorsun?. — Orhanın nesine bu kadar bağ- Jandın?. — Hetşeyine... Canım kurban olsun o, babayiğite... (Devamı var) nın birinci derecede iptidal mad- de ve satış mıntakaları gözönün- de tutulmıyarak, bugün bulundu- ğu yerlerde kurulmuş - oldukları hakkında bazı mütalealar öne sü- Tülmüştür. Bu mütalcalar, bilhassa mali - yet fiyatlarının tetkiki sırasın - da ve o münasebetle ortayâ çık- mıştır. Bu suretle büyük sanayi meselelerinin ve mütehassıslar- dan mürekkep heyetlerce tetkik ve ıslahı mevzuu da kendisini his- settirmiştir. Bu son nelice ve ih- tiyaç üzerine Avrupadan mütehas- sıslar celbine tevessül edilmiş ve bunlar (Sümerbank) fabrikaların- da tetkikatta bulunmak üzere o mımtakalara gönderilmişlerdir. Ehemmiyetli bir mevzu olarak ortada duran (Gemlik Sun'i ipek) fabrikası hakkında bir rapor ha- zırlamak üzere son günlerde A! - manyadan celbedilen kimya sana- yi mühendisi de bunlar meya - nındadır. Pek yakında büyük sanayiimi - | zin müstakbel idare ve işletme şekli hakkında cezri kararlar ve- rileceği an! a. CEVAD BAYKAL Feci Bir Motosiklet Gezintisi Nişantaşında Kodaman sokağın- da oturan ve Galatasaray lisesinin ikinci sınıfında okuyan 20 yaşla- rında Sabahaddin, arkadaşı Be - yoğlunda İstiklâl caddesinde Su- riye apartımanında oturan Habil ile bir gezinti yapmağa karar ver- miştir. Her ikisi de Taksimde kiraladık- ları bir motosikletle Tarabyadan geçerlerken motosikletle beraber denize düşmüşlerdir. Habil boğulmuş, Sabahaddin boğulr x üzere iken kurtarıl - mıştır. Habilin cesedi - denizden çıkarılmış, tahkikata başlanmıştır. Taksimde Bir Yangın Dün gece Taksimde Kordelâ so- kağında çıkan yangın neticesin - de dört ev ve bir apartımanın üst katı tamamen yanmıştır. Yangı » nin nasil çıktığı tahkik edilmez- tedir. z İ “ Nihai Zafere Kadar Çarpışacağız,, Chung-King 1 (A.A.) — Chekiai ajansı bildiriyor: Çinin yüksek çefi başkumandan Çang-Kay-Şek'in Tokyoda akte- dilen İngiliz - Japon konderansı münasebetile millete hitaben bir mesaj neşretmiştir. Mesajda ezcümle şöyle denil- mektedir: «Japonlar, Çinde uğradıkları as- keri muvatfakiyetsizlikler dolayı- sile Çini dost devletlere bağlıyan mükemmel münasebetleri sekteye , uğratmağa çalışmaktadırlar. İngilterenin Japonlarla anlaş - mak istemesi bu memleketin 9 devlet muahedesinin esas prensip- leri hilâfında hareket etmek, Ame- rikayı müşkü)l vaziyette brrakmak ve İngiltere ile Çin arasındaki an- anevf dostluğa nihayet vermek is- tediği manasına alınmamalıdır. Müuvafakatimiz alınmadan ü - çüncü devletler arasında aktedi- Ten ve bizi alâkadar eden itilâf - ları ve mükaveleleri hiçbir veç- | hile tanımıyacağız. İngiltere, bun- dan yarmi sene evvel ob duğu gibi —Japonyaya — Şar - ki Asyada bekçilik eden bir köpek nazarile bakamaz. Çünkü Japonya bilâistisna herkesi ısrran kuduz bir köpek haline gelmiştir. Mukave - met hususundaki sarsılmaz azmi- miz bakidir. Nihaf zafere kadar çarpışacağız.> Çinliler Bir Şehir Daha Aldılar Chun-king 1 (ALA.) — Chekiai ajansı bildiriyor: Çin kıt'aları şiddetli bir muhare- beden sonra 3han-do-Ao şehrini istirdat etmişlerdir. Japonlar ev- velce bu şehirde karaya çıkarak bazı noktalarını işgale muvaffak olmuşlardı. Japonlar ağır zayiata uğramışlardır. Höng-Kong 1 (A.A.) — Cheklai ajansı bildiriyor: Şanghay ile Nankin arasında bulunan Çin kuvvetleri, düşman mevzilerine muvaffakiyetli hü - cumlar yapmışlardır. Bir kaç kes ve mağlüp ediler Japon kuvvet- Teri ağır zayiatla geri çekilmişler- dür. | Çinliler dün Japonların cepha- ne deposunu bir baskınla ele ge - çirmişler ve mühim miktarda harb malzemesi iğttnam etmişlerdir. BRKADUAÇ AF LA Ortaköy Sinemasında Yangın Dün gece saat on bir raddele rTinde Ortaköyde Ahmedin idare sindeki (Emek) sinemasında fi - limlerin tutuşması üzerine yangın çıkmıştır. Filimlerin tutuştuğunu — gören ve dehşetli paniğe tululan halk kapılara hücum etmişler ve bu | arada çocuk ve kadınlardan bir | kaçı ayaklar altında kalarak yar Talanmışlardır. Yangın, filmin tamamen yan - ması suretile 10 dakika kadar de- “vam ettikten sonra söndürülmüş, fakat yangının sebeb olduğu pa - nik bir saatten fazla devam et - miştir. Ağır yaralılardan 1 kişi imdadı sıhhi otomobilile Beyoğlu beledi- ye hastanesine, beşi çocuk, 8 i kadın ve erkek olmak üzere 13 ki şi de Şişli çocuk hastanesine ve Şifa yurduna kaldırılmışlardır. Kol ve bacaklarından hafif suret- te yaralanan altı kişi de Orlaköy eczanesine kadırılarak ilk tedavi- leri yapılmıştır. Beyoğlu Belediye ve Şişli Ço- cuk hastanesile Şifa Yurdunda te- davi altına alınan yaralılar şun- lardır: Ortaköy Kapalisokak 3 numa - Tada oturan Manol oğlu Şevarel, 'Makineye Bütün İngiliz Filosu Seferber Halde (1 inci sahifeden devam) Bazı mütehassıslar, Alman pi - lotlarının havadan fotoğraf çek- mek tecrübelerinde bulundukla - rını ve bunun için çok uzak mesa- felerden fotoğraf çekmeğe müsa- it olan infrarouges ışıklarını kul - landıkları istidlâl ediyorlar, Böy- le çekilmiş bir fotoğraf, halka sa- 'tılan haritalarda mevcut olmıyan bazı hususiyetleri tesbite imkâün veriyor. İTALYAN MANEVRALARI Roma 1 ÇAA.) — Resmen bil- dirildiğine göre mütekabilen A- miral Grasslann ve Binbaşı Re - galado'nun kumandaları eltında bir Alman ve bir İspanyol deniz heyeti 24 len 30 temmuza kadar orta Akdenizde yapılan İtalyan de- niz ve hava kuvvetlerinin manev- ralarını müteakib Amiral Cavaz- | nari'nin riyasetinde aktedilen de- niz ve hava kuvvetleri erkâmhar- biye konferansına iştirak etmiş - lerdir. n Konferans, «Pola> kruvazörün- de cereyan etmiştir. Bu manevralara 400 tayyare ile Bir Genç Karısını ve birinci ve ikinci deniz filoları iş- | tirak etmişlerdir. Neşredilen bir tebliğde bu manevralar« şimdiye kadar yapılan manevraların en mühimi» olarak tavsif edilmekte- dir. Londra 1 (A.A.) — Manevralar- dan evvel kral tarafından teftiş edilecek olan ihtiyat filosuna men- sup 132 harb gemisi mürettebatı- nı takviye etmek üzere 1.300 ihti- yat bahriye efradı dün Portsmout, Chatham ve Devonport üslerine hareket etmişlerdir. 'Bu efrad eylül nihayetine kadar serviste kalacaktır. “Anavatan filosu Portsmouth'dan Rosyth ve İnvergordon'a hareket etmiştir. Filo, ağustos içinde bu- ralarda manevralar yapacaklır. MISIRDAKİ İNGİLİZ KUVVET- LERİ Londra 1 (Hususi) — Hükümet, Misirdaki askeri küvvetleri iki misline çıkarmağa karar vermiş- tir. Hindistandan Mısıra ve Singa- pur'a askeri kuvvetler sevkedil - mektedir. HİKÂYE! (4 Siyah Gözlü M (4 üncü sayfadan dÜ «— İstersen sana para # rim., Beyrula gelirsin! 'Tarzında teminat v! Te çekinmemişti. Filip bu sözlere güvet gilisine evde olup biten tü VA Ve hiddetinden ağlam ladı. Cemile de Filipi candif yyordu. Delikanlının elile silerek: 4 — Ağlama, Filip! - dö? j etli - Bir ay kadar bekle " gider 'gitmez, seni oraya Ü yı vâdediyorum, Babanı V | dar da oyalıyamaz msa” | Filip: A — Bir ay beklemek bif - diye cevab verdi - TARt g daha fazla uzarsa diye Tum. Zira şimdilik babâff' y) ka dayanacak bir kimsemM | iş sahibi olsaydım, Kit net etmez, boyun eğme Cemile o gün vapura P Filip rahltımdan ellerini ” E rak. Cemileyi selâmlıyorf y Gözyaşları arasında | n ı Vapur enginlere daldir £| | | Kaynanasını Vurdu Dün gece Küçükpazarda feci bir cinayet işlenmiş, bir genç ken- disinden boşanan genç karısı öle kayınvalidesini tabanca ile vur- muştur. Tahkikatımıza göre hâdise şöy- le olmuştur: Kastamonulu Mustafa oğlu İs- mail adında 25 yaşlarında bir genç bir müddet evvel Hikmet adında genç bir kızla evlenmiş, fakat a- rası çok geçmeden geçinemiyerek ayrılmışlardır. Ayrıldıklan sonra , Hikmete karşı olan sevgisi hiç eksilmiyen İsmail karısından boşandığına pişman olmuş ve birkaç defa Hik- mete müracaat ederek barışma - sını ve tekrar bir araya gelmeyi toklif etmiş, fakat Hikmet her gdefasında bu teklifleri red ceva- bile karşılamıştır. Adeta karasvedaya tutulan İs- mail dün gece Harbiyedeki işin - den çıktıklan sonra, bir meyha - neye uğrıyanak bir miktar içki içtikten sonra saa$ on raddelerin- de eski karısı Hikmetin oturduğu Küçükpazardaki Hacıkadın ma - hallesindeki evine giderek, Hik - mete barışma teklif etmiş ve red cevabı verdiği takdirde işin fena olacağını da ilâve etmiştir. İsmailin mütemadi — iz'açların- dan bizar olan Hikmet: — İsmall, artık bıktım senin bu hallerinden! Beni sovmiş olsay- d, vaktinde adam gibi oturur - dun. Sen artık git ve beni rahat bırak! demiştir. Hikmotten bu cevabı alan ve hid-| detinden gözleri kararan İzmail hemen tabancasını çekerek ateş etmeğe başlamıştır. Çıkan kurşun- lardan biri Hikmetin başına, di- ğer bir kurşan da kızını kurtar- mak istiyen Hikmetin annesi Ay- şenin koluna isabet etmiş ve her ikisi de kanlar içinde yere yü - varlanmışlardır. Tabanca sesleri üzerine gelen memurlar yaralı kadınları cankurtaran otomobili ile hastaneye kaldırmışlardır. Hâ- dişeden sonra kaçan İsmail de sa- baha karşı yakalanarak adliyeye teslim edilmiştir. ——— ——————zr Penceresiz Evler Ve Fabrikalar (5 inci sayfadan devam) Talebeler, ders zamanı dışarda 0- Tup bitenle meşgül olmuyorlar, bilmecburiye derslerine çalışıyor- | lar. Dershanelere toz girmesinin de imkânı yok. Mütemadiyen işli- yen vantilâtörler havayı değişti- riyor. Kışın kaloriferle 1sıtılıyor. | Yerlerin silinmesi, temizlenmesi de gayet kolay. Döçemelerin ke- narlarındaki musluklar — açılıyor, sular bütün pislikleri ahp götürü- . Eski Kral (1 inci sahifeden devam) ne göre yeni kabineyi General Franko teşkil ödecektir. Yeni ka- bine âzasının listesi yakında Bur- gos'da neşredilecektir. Ayni menbadan bildirildiğine göre general Çüucipo de Llano, bu hafta içinde İtalyaya gidedecek o- lan İtalyan askeri heyetine riya - set edecektir. İtalyaya gidecek olan İspanyol heyeti, İspanyaya General Gam- bura'nın riyasetinde gelen İtal « yan heyetinin ziyaretine bir mu » kabele mahiyetindedir. ae e LaM Na AALAMAELAMA Sadi oğlu Rüstem, Mehmed kızı | Güzin, Rüstem kızı Saadet, Rüs- tem oğlu Coşkun, Yasef oğlu Av- ram İsak oğlu Nesim, Nimet, Ni- yazi, Ahmed, Melâihat ve Yasef. Zabıta Ahkikata devam etmek- tedir. 4 İngiliz Amiral Gemisi Yarın Geliyor (1 inci sahifeden devam) tir. Başta Amiral gemisi Verstip olmak üzere muhribler top ata- rak şehri selâmlıyacaklar, Selimi- yeden ve harb gemilerimizden n- tılacak toplarla selâmlanacaklar- dır. Saat on buçukta Amiral Şükrü Okan İngiliz zırhlısına giderek A- miralı ziyaret edecektir. İngiliz A- miralh saat 11,30 da Dolmabahçe rıhtımına çıkacak, 12 de valiyi ve mütcakiben Amiral Şükrü O- kan ile kumandanı ziyaret ede - cektir. Saat 16,30 da vali Verstip zışhlı- sına giderek Amiralın ziyaretini iade edecektir. #MALAYA» ZIRHLISI DA YA- RIN İZMİRE GİDİYOR İzmir (Hususi) — İngiliz Akde- niz filosuna mensup «Malaya» zırhlısı yarın sabah 11 de limam- mıza gelecektir. İngiliz gemisi 14 milden 21 pare topla şehri selâm- hyacaktır. Malaya'nın bu ziyare- tine başka torpido refakat etmi - yecektir. Gemi kumandanı Albay Tover, 11,30 da karaya çıkarak vilâyette valiyi, kumandanlıkta müstahikem mevki kumandanını ve Belediyeyi ziyaret edecektir. Öğleden evvel bu ılyıre'.k! iade olunacak, vali ve kumandan gemiye çıkarlarken topla selâmlanacaklardır. Çarşamba gecesi dost ve mütte- | K fik İngilterenin kumandan ve sü- Gözden kayboldu. Filip gözyaşını ve ızlırab dolu kalbindt aşkım uyutmağa çalıştı. Evine döndü. *  Filip bir ay bekledi.. İki ay bekledi. Bu müddet zarfında | on beşten fazla mektup Y 4| Üçüncü ayın ilk haftaf gün Suriyeden Cemilenifi tubu gelmişti. —— — — ) Filip çok sevindi. — © Fakat, sevinci boşa S# Ç| Cemile kısaca şu sav yurdu: <Beri mazur gör, senin gibi, babam buradi koca hazırlamış. İlk miştim. Fakat, bu haft Ve düğünümüzden sonfü sevmeğe başladım. UMAT Ğ de Margritle evlenirsit, “ P den çok seveceksin'z — | Bulgarlaf Hazırlığ (1 inci sahiğedet © maktan kurtulur. Fakât g kak ki Balkan bloku içif” p garistanın elde edeceğİ siz kazanç ve menfi | hiçbir başka şey ile KIf etmez mahiyette ol ”A İtalyanın Bulgat | düşkünü bir halde götl zırlıkları üzerinde N tinin şüphesini celbeti sine bir sürü emel atf€” | sun istical ile ve resif yi edilmemesi sadece B şuları nazarında emniyf gi Gudu içine alır ki, bu dt y tan için kazanç değik “pe yıb ifade edecektir. ve | tan ne bugün, ne de yaft larm atfettikleri hejefi' y) midi tahakkuk etti bulamıyacaktır. ETEM İZZET | bayları şerefine vilâyet' Şehir gazinosunda bir * rilecektir, Bu ziyafeti celeri takip edeceklir. günü mevki müstahk€f) danlığı Örduevinde BİF © yafeti hazırlamıştır. İngiliz zırhlısında d9 ÜĞ rilmesi muhtemeldir. C mi ile İzmir muhteliti © müsabakalar perşembt ” tesi günleri yapılacakt?” Malaya, burada $ B” pazar gün âıh;ı doğ