Moskova İle Berlin Arasında | Ticaret Müzakeresi Netice Vermedi Çoktanberi Devam Eden IVquakerelerın Iç Yı'izu Nedir ? Almanya ile Rusya arasında ne- ler oluyor? Avrupa matbuatı i- gin birinci derecedeki mevz dan biri de budur. Meselâ A fArasında ticari ve di gL'.".ış bir anlaşma olaca- geıw_m “Daha senebaşında di oskova ile Berlin arasında er gidip geleceği söylendi. Sonra da Rusların Almanlara me- vaddı iptidaiye verecekleri, Al - manların Ruslara harb malzemesi gönderecekleri. rivayetleri çıktı. Fakat bütün bu rivayetlerin ma- hiyeti ne olduğunu anlamak için beklenedursun muhakkak olan bir şey vardı ki o da Rusya İle Alman- 'ya araşında bir taraftan, Rusya İle İtalya arasında diğer taraftan ticari ve iktısadi münasebetlerin çok yerinde olduğunu, Rusya ile | mihver memleketlerinin alışverişi yolunda gittiği keyfiyeti idi. Bir aralık Moskova ile Berlin arasın- | daki müzakere rivayetleri dur - | muştu. Fakat ticarei ve iktısadi münasebetler devam ediyordu. I Şu şon zamanlarda ise müza - ikerelerin başlıyacağına dair “tek- I a Tar ortaya sözler çıktı. Bunun rafında Avrupa gazetelerinde muh- telif yazılar intişar ediyor. v W Moskova'dan Bir Görünüş Meselenin — geçirliği vardır: Rusya ile Almanya arasın- | da geçen senenin başında müza- | kerelere girişilmişti. Bu hususta | Almanya tarafından teşebbüs e- | dilmiş ve sonra konuşmağa baş- | lanmıştır. Evvelâ Almanyanın Rus-| yaya tam 200,000,000 marklık bir kredi açmasından bahsediliyordu. | Almanya tarafından Rusyaya böy-| le bir teklif olmuştu- Daha evvel de Rusya ile Almanya arasında böyle bir anlaşma olmuş, Rusy İktısadi Buhran Neler İktisadi buhra- nin devamı, pa - Tanın günden gü- me seyreklöşme - Si insanları yeni yeni ve ucuz şey- ler ihtiraina sev- kediyor. Son — senelerde gıkan küçük oto- modası, ) çok rağbet görüyor. Bu t rin a - D o ğirlığı 8000 kilo ya var, ya yok, Hört silindirli bir Mmolörle hareket diyor. 100 kilometrede 9 - 11 lit Te benzin sarfediyor. Saatte 70 l kilometre sür'atle gidiyor ve dört kişi taşıyor. Bir İngiliz firması, geçenlerde Landrada minimini bir otomobil teşhir etmiş. Yukarıda resmini — den nu bilmeniz lâzım. Görü; vetiniz bile benim küç, İR — amıyor. Bütün dünyanın se Bihi bilseni tılabilece dan ayrılm P tim. Ben, ancak kalbi nız! — İşte kocanızım ve karşınızdayım!.. — Ben kendimi burada bir eşkiya inine düşü- mülmüş âciz bir kadın halinde görüyorum.. | i — Reddederim. -- Yanlış düşünüyarsunuz. — Aksine, çok doğru.. — Ben, mantıkın sizin için emrettiği bir izdi- | yacı yaptım! | — Demek, sizin mantığınız bir kadını zorla eve | kkapatınayı emrediyordu. Yaptırıyor ? Minyatür Gibi Otomobiller Moda Olmıya Başladı Kalpler sâtılmaz. Hisler satılmaz. Bu- ırsunuz ki sizin bütün ser- , fakir kalbimi satın a- ini de kendil olanlardır. Fakat, ben onlardan deği- verdiğim adamla yaşaya- bilirim. Sizinle değil. Bunu aklınıza ko Ve.. Bundan sonra o bana söyledi. Ben ona: ( — Hata ediyorsunuz. Ben sizi satın almıyorum. Kocunizdan beklediğiniz şeyleri yapıyorum, benim kocam değilsiniz. Olamıyacaksı- — Reddedemezsiniz. Böyledir, böyle yaptınız., gördüğünüz. Bu otomobil nun motörü 2 buçuk beygir kuv- vetinde, saatte 75 kilometre sür'a- ti var, Benzin sarfiyatı; 100 kilo- metredö 3 litre. Bir lira ile beş de- fa Büyükdereye gidip gelmek ka- bil... izinki z!, safhalar | y verilmiş olan kredi artık bit- olduğu için tazelemek lâzım gelmişti. Fakat Almanyanın tek- lifleri Rusya tarafından*muvafık görülmediği cihetle müzakereler de başladığı noktada kalmış oldu. 938 senes in sonunda ise Al « manlar yeniden tekliflerde bulu- | narak Moskova İle ticari ve iktı « sadi münasebetleri ilerletmek is- temişlerdir. İşte buradan birçok rivayetlere yol açıldı. Çünkü ha- tırlardadır ki 938 senesi nihaye- tinde Avrupada başka dedikodu- lar da vardı. İtalyanların Fransız- lardan yer istedikleri, İitatyanın istediklerini elde etmesi için Al- manya tarafından müzaheret gös- terileceği, hulâsa Avrupada ka - rışıktik - Çıkacağı > söyleniyordu. Böyle bir sırada Möskova İle Bör- lin arasında ticari ve iktısadi an- laşma için uzun uzadıya koanuşul mağa başlanması Avrupa matbu- atının sütunlarında bir hayli me- raklı yazıların yazılmasına vesile oluyordu. k Fakat Almanların 938 nihaye- tindeki teklifleri Rusya için daha radan haftalar geçti. senesinin başlangıcında Almı aya- doktor Şnur daha Rus- nadan — Varşovada iken geri ildı. Demek ki müzake- reler yine kalmış oldu. © sıralarda Almanya ile Lehis- tan arasında da bir ticari anlaş- ma için müzakereye - girişilmiş bulunuyordu. Aradan bir müddet daha geçti. Nihayet Almanya hükümeti Mos- kovadaki elçisi Fon Şulenburgu Rusya hükümeti ile müzakereye girişmeğe memur etmiş dediler. Fakat çok geçmeden anlaşıldı ki iki taraf arasındaki ihtilâf kendini göstermekte gecikmedi. (Devamı 7 inct sayfada) n reli — Yanlış anladınız. Mantık sizin ancak benim gibi bir koca ile evlenmenizi niz. Akıllısınız. İyi yaşamağa lâyıksınız. — Bunu düşünmek bana aittir.. l — Yanlış düşündüğünüzü anlatmak istedim. emrederdi. Güzelsi- — Yanlış düşünebilirdim. Kendim için en doğ- rüsü — Fikat, bu izdivaç sizin için en müsald izdi- vaçtır. Mantık, akıl, fikir, zekâ daha ne varsa bun- ların hepsi bu izdivaca hak verecektir. noktada kızdım ve bağırdım: Hele, bu — Kurum, siz izdivacı ne zannediyorsunuz ki.. Soğukkanlılıkla: — Para... Dedi. Dehşetli kızdım: desiniz! — Bakın görüyor musunuz, hâlâ para.. Derdin: FRANSIZCADA EN UZUN CÜMLE Aleksandr Düman'ın «Pamlieri köşkü» adlı seyahat notlarında - dır, Tamam dört sahife işgal eder, ı Bu uzün cümle, vasati 45 harflı | 108 satırdır. 68 vingül, 60 puvan vir gül vardır. Bu cümlede 122 is- | mi has geçer. Bu eser 29 ciladir. | €emfh ÂR sd sd emfhyp sdrıbmfhyi «MÜCADELEM- İN TADİLİ Hec Hitler'in «Mücadelem» adlı meşhür eserinin bazı tüdilât ile | yeniden basılacağı söyle Yapılan tâdilât arasında şu le de vardır: sAlmanların hasmı sa değil, İngilteredir. mağlüp edildi mi, bütün dünya Rayhş Hegemonyası altına gire- | cektir.. cüm- | <Führer, beş sene içinde Straz- | burg'dan SIÇAN AVLIY, | BA YKUŞLAR Baykuşlar; sıçan ve fareleri av lamakta kedilerden aşağı kalmaz- nerikanın bir çok şehirlerin - de, bilhassa Şikago'da baykuşi dan çok istifade edilir, Sanayle | ler, tüccarlar, antrepo - bekçileri baykuşları gündüzleri mahzen - lerde saklarlar, gece oldı best bırakırlar. - Bu: n, fare var lüğu ser - lar ne kadar | irürler, yer- | hıf « Japonlar, | zıssıhha şartlarına çok riayet eder- [ ler ve sık sık yıkanırlar. temizliğe ve Volkanik yerlerde, dağ etekle- | rinde bir çok kaplıcalar; deniz ke- | narlarında da plâjlar vardır. Kaplıcalardan birine girdiniz mi genç bir Japon kızı gülümsiyerek karşılar. Soğuklukta soyunmanı- za yardım eder. Sonra geniş ban- | yo salonuna girersiniz. Bir çök | kimselerin büyük bir havuzda yüz-| düklerini görürsünüz. Yüzme bil- | miyenler. omuzlarına kadar su - | yun içinde dururlar. Sular çok sı* | caktır. Kaplıcanın — dışında — volkanik || kumlar, çamurlar vardır. Her der- | de devadır. Japonlar ekseriyetle 45 - 50 de- rece sıcak sulanda banyo alırlar. | Fakat birkaç dakikadan fazla du- | ramazlar. Ter içinde ve kıpkırmı- zi çıkarlar, Başlarından aşağı so- | guk bir kova su dökerler. Doktorun Öğütleri: Romatizmaya Karşı Romatizma sancılarını tes- kin için en iyi ilâç şudur: İki litre su içerisine 120 gram ku- ru Bardan kökü koyup beş dakika kaynatınız. Soğuduk- tan sonra tülbentle süzüp se- rin bir yerde saklayınız. Su- ir bardak içiniz. Gün- de en azı bir litre içilirse san- cılar geçer. BO XTT FD DSN BEŞ HASTA VAR g : SAML — Gayet tabif değil mi?. Parasıt hiç bir şey ol- meyacağına, hiç bir şey yapılamıyacağı de onun için. En basitinden en yükseğine kadar, bir dilim ekmekten bir oturulacak iskemleye ka- dar hangi şey parasız?.. — Saadet te para ile mi?, — Byet.., — Sevmek te para ile mi? — Bvet... — Tatlı söz de pâra ile mi?, — Evet, — Ben sordukça, o da böyle bir kelime ile ve lararla cevap verdikçe aklımı oynatacak gibi olu- yordum. — Nasıl olur canım, nasıl olur?. Diye haykırdım, ellerimi dizlerime çarptım: | hayatımı İ gritin babasile kararlaş İıkındıı F. SEITEIJJ Filip, o sene kollejden yeni mıştı. Babası, rında Armstrong fabrikala - abaşı olan Peter Wals bir dedi « Babam beni de sen yaşta iken evlendir - mişti. Yirmi bir yaşımda, çocuk babası, yani senin baban olmuş- tum. Ben de şimdi babamın tığını yapmak; seni bu yıl.e dirmek İstiyorüm. ip birdenbire şaşırdı: — Nasil olur, baba? Ben henüz kazanmış, - istikbalime nit bir plân çizmi değilim. Evve- lâ işimi tesbit edeyim. Bir baltaya sap olayım... Evlenmeyi ondan son- ra düşünürüz. Filtpin babası kaşlarını çattı. — Ben onu senden önce düşün - düm. İstikbalini çizdim ve sana büyük bir sermaye buldum. Ha! başlı başına bir fabrika açacak ka- dar büyük bir sermaye, Sonra birden yumruklarını ma- ya vurarak bağırdı — Bu iş mutlaka olacak. Mar « ırdık. Se- onunla.. Mat ip vücudünde halif bir ür - perme duydu. — Margritle mi dedin baba? Ben Margritle nasıl evlenebilirim? — Niçin..? Çirkin değil. Sakat değil.. Cahil değil. Bilhassa zü- gürt değil, Bvleneceğin kadında Filip hiddetinden dudaklarını msıriyordü: — Mamgrit benden tamâm on beş yaş büyüktür, baba! Ben ev- lenirsem, ona anne mi diyeceğim? — Hayır.. Hayır.. Sen yanlış gö- | ki ” Daha dün doğmuştu a be- | nim elime, Fülip düşünmek üzere babasın- dan bir kaç gün müsaade istedi. Babası: — Peki, düşün bi üç gün sonra yine gö ben söz verdim Bu işin menfi tarafı hiç bir zaman mev - zuu bahşolamaz, ama * Filip, o sene kolleji bitiren kız arkadaşları arasında Suriyeli Ce- mile ile sözleşmişti. İlk fırsatta o- nunla evlenecekti. Cemile Suriye hıristiyanların - dan zengin bir adamın kızıydı. Beş yildanberi Londrada Filiple bir mektepte okuyördu. Her gül dersten sonra buluşurlar, istikba» le ait tatlı tatlı konuşurlarda Son yallarını delice bir aşk hum- ması içinde geçiren çiftler, mek- GRiP NEZLE NEVRAL! BA KI Di IKLIK Soğuk Algınlıkları ve Ağrıları NEOKA LMIiNA TESKiN EDER Bu Akşam, Saat 20.30 da Cağaloğlu Çifte Saraylar Sinema Bahçesinde Kıymetli San'atkâr MÜNiR HUREDDİN Acxataştarı Ayrıca mücssesemizin yüksek halkımızdan gördüğü rağbet üzeri: Londra barının Avrupadan yeni getirttiği meşhur Balet NEO vi 'TİRO - GÖLDEN ve Saksefon ve Klarnet üstadı Bay TEVFİK idaresinde 11 kişilik caz ve orkestra grubu bilir? kanlim ginde fikirlerin beraberliğinde paranın ne rolü ola- Dişlerini sıktı, dudaklarını ısırdı: um, sen daha Çocuksun. Dedi, devam etti: Para olmazsa saadet te, sevgi de, tatlı söz de, anlaşmak ta, beraberlik te olmaz. En çok anlaş- tığınızı ve beraber olduğunuzu Zzannettiğiniz bir saniyede en küçük ve para ile yapılabilecek bir i- şin yapılmaması hemen bu anlaşmayı ortadan kal- dırır, kavgayı getirir.. — Baştan başa yanlış düşünüyorsunuz.. — Siz de benim gibi düşüneceksiniz. — Hiç bir zaman. Para benim için en sonda ge- len şeydir, ve.. Yalnız para hiç bir şey yapamaz işle sizin semvetöniz ortada, Beni bütün bütün isyan ettirmekten başka hiç bir şeye yarıyor mu?, Hal- buki, ben Cahitciğimle beraber günlerce yiyecek içecek bulamazsam bir lokma ekmek bile hatırıma gelemez. — Fakat, evleninciye kadar. — Evlendikten sonra da böyle olacaktı. Yine böyle olacak. — Ruhların anlaşmasında, gözlerin büyülenme- — Siz hâlâ Cahitle meşgulsünüz.. (Devamı var) 'orsun! Margrit genç. körpe bir | teplen çıkar Çıkmaz, ailelerii | | kendilerine neler hazırladıkl' ” ni düşünmemişlerdir. Filip «Siyah gözlü sevgif Diye hitab ettiği ve daima DU Himelerle çağırdığı sevgilisine d ziyeti anlatmak istedi. Babasi! rılmaz otele ıı)f“’ Cemile o gün Suriyeye ,;d ket edecek, Filipe oradan mt yazacaktı. Cemile babasının kendisini mıyacağından o kadar ayrılır * mindi ANKARA RADYOsd DALGA UZUNLUĞU TAO, 19,74 m. 15195 Kes. 20 TAP, 31 7$m. 9465 Kes. 20 1638 m, — 138 Kex. 120 BUGÜN Saat 19.00 Program. t Saat 19.05 Müzik (Hafif gü zik - PL), Saat 19.80 Türk müziği c şairlerinden örnekler). Saat 1945 Türk müziği O67 şık program). Saat 20.15 Konuşma, Saat 20.30 Memleket saât * yarı, ajans ve meteoroloji P' leri. Saat 20.50 Türk müziği (Kb sik program), Saat 2130 Konuşma “'rü' bakkında - Doktor: Muhit merkan tarafından). $ Saat 2145 Neş'elo pııklîp;f, Saat 2150 Müzik (Alda sının bir kısmı - Takdim € Halil Bedi Yönetken) Saat 23.00 Son ajans hıb"', rr, ziraat esham, tahvilât. Kaf biyo - nukut borsası (Fiat)- Saat 23.29 Müzik ıcu”” PL P’d Saat 2356 - M Yarınki ram. T ea T AA A e G AD YARIN Saat 12.30 Program. —— ö Saat 1235 Türk müziği Baat 13.00 Memleket sati rı, ajans ve meteoroloji leri, Saat 13.15 - 14 Müzik (K4 program - PL) 1357 Hiert Cemaziyelâhir| 15 Vakitler