'DÖRT GÖZ VE DÖRT “KULAK SAHİBİYMİŞ — Bursa köylerinden birinde, dözt ört gözlü, dört kulaklı, dört a- garib bir çocuk doğmuş.. iavallının ömrü vefa etmemiş, öl- —müş.. Arkadaşlar, hilkatin, neden çocuğa bu kadar fazla ve lü- uzuv ihsan ettiğini me - rak ediyorlar. — Fakat, ne yazık ki, bu fazlalık- lar, yavrunun ölümüne sebeb ol- / muştur. Biz, meseleyi tetkik et - 'tik. Alâkadar bir zat dedi ki: — Bu, olsa olsa, hilkatin, dün- mfedeniyet ve yeni hayat şart- ha uygun şekilde insan ya » ratmak ihliyacından ileri gel - niştir. Böyle, dört gözlü, dört kü- olmayınca, meselâ, K 1 / Hâtinde, İstanbulun kalabalık bir esinden tehlikesiz geçmek nkün müdür?. FLORYADA BİR -KIZI KAÇIRACAKLARDI Pazar günü, Floryada, Ameri- n filimlerini andıran bir kız ka- hâdisesi olmuş... Dört deli- bir genç kizı kaçırmak iz- ar... Fakat, kız gönüllü ol- madığından, mütecavizler, emel- rinde muvaffakiyet elde edeme- der de varmış... Gözünüzü açın.. KOS İÇİN RFEDİLE! PAIA ' Wyı. tarkos suyunu aldı alalı, boyuna para sarfeder. He- Hüz birkaç milyon lira yeni har- Birçok makineler getirtil- di ve yerlerine kondu. Fakat, dün gazetenin verdiği havadise gö- , yeniden beş milyon lira har- camak lâzım geliyormuş.. Demek | TzT | KÜÇÜK İ HABERLER * Baltalimanında rıhtımın ü- tesviye nihayet bitmiş- , Şimdi yol üzerindeki havagazi Ve clektrik tesisatı değiştirilerek jenilenmektedir. 4 İspanya eski Cumhuriyet li- deri Bestoiro 30 sene hapse mah- cüm edilmiştir. * S2 dayyareden mürekkeb iki âvcı ve üç İngiliz bombardıman Pariste yapılacak olan 14 femmuz geçidine iştirak etmek Ü- ve Fransaya gitmiştir. 4 Polonya mali heyetinin reisi drada milli müdafaa kredisi k görüşmelerine tekrar —4 Dün şehrimizin üzerinden er halinde kesif çekirge bu- geçmiş ve bunlardan bir şehrin içine düşerek sokak- ları istilâ etmiştir. Belediye Salacıktaki Halk n bulunduğu yere bir rıh- um ' inşasına karar vermiştir. Belediye rels muavini Rifat !lımı şubesi müdürü Galib |Plaj 5Nıı. 31 B — Haydi gel, balkondan baka- / Gökyüzü aydınlıktı. Denizde ha-) çırpıntılar vardı. Selin sol ko- Sermedin omuzuna attı: - Asfaltta nekadar — kalabalık değil mi? Evet, Her zaman var mıdır| bu kalabalık? Hayır, Yalnız pazar günleri ır, Diğer geceler saat dokuz bu- uktan sonra cinler top oynar bu lede. Bu gece bu kalabalık ne za- a kadar devam eder, — Otobüslerin son dönüş saati Za akçam | | ! l ı ki, gözü körolasıca eski terkos şir- 1 keti, yıllarca hiçbir iş yapmamış, Şu beğenmediğimiz terkosa, Belediye o kadar para sarfediyor ki, her damlası, kapalı memba su- ( yu şişelefi kadar bize pahalıya oturacak... FAZLA SICAKTAN ÖLENLER OLUYOR, Dünkü ajans telgrafları haber veriyordu: Amerikada fazla sı - caklardan 47 kişi ölmüş... Bu ne biçim sıcakmış?. Çok şükür Alla- ha böyle sıcaklar bizde yoktur. Yalnız, dün bir gazetede oku » duğuma göre, Florya plüjlarında | kabine ücretleri o kadar pahalı imiş ki, insan, kalb sektesinden ölebilirmiş.. Halbuki, biz, plâjlara serinlemek için gitmiyor muyuz?. Kuzum, Allah aşkına, sorması ayıb değil ya, şu eğlence yerle - rinin ucuzlatılması — hikâyesinin tetkikatı, tahkikatı' henüz bitme- di mi?, Çünkü, müsasdenizie, hem| yaz bitiyor, hem de bizde Ssabir ve takati. DAHA NE DERİN GAYYA KUYULARI VAR Âlimler, göller hakkında tet - kikler yapmışlar.. Yeryüzünün en derin gölü Baykal gölü imiş.. Evvelce, bir gayya kuyusu» ta- biri vardı. Demek ki, Baykal gö- Hü de bir gayya kuyusu imiş.. Fa- kat, maalesef, âlimlerin bu mev- zudaki tetkiklerini, ben, noksan Sorarim o âlimlere, Baykal gö- lü, scbze ve meyvaların ucuzluk tetkikatından daha derin midir?. Baykal gölü, eğlence yerlerinin ucuzlaması tetkikatından daha derin midir?, AHMED RAUF Bir Alman Vapuru Koza B-:l;ılınnı Haydarpaşaya bıraktı Danna isimli bir Alman vapu- ru garip bir hâdiseye sebebiyet vermiştir. Hâdise şöyle olmuş- tur: Danna vapuru Mudanyadan Bursa mahsulü 169 balya koza yük- lemiştir. Yükleme sırasında bal - yalardan biri denize düşmüş, çi- karılarak bozulma zararı sahibine aid olmak üzere yine vapura - nmıştır. Vapur Haydarpaşaya gelmiş ve burada kaptanın bir ta- ne bozuk balyayı göstererek bü - tün koza mallarını karaya çıkar- mak istediği görülmüştür. Kaptan istediğini yapmış ve 169 balya ko- Zayı çıkardıktan sonra yerine başka mal alarak gitmiştir. Kaptanın Haydarpaşadan da- ha kârlı navlun bulduğu için çok yer tutan koza balyalarını dışarı çıkardığı anlaşılmıştır. Kaptanın bu usulsüz hareketi hakkında tah- kikat yapılmaktadır. lb illeri SERTELLİ Yazan: İskendı olan yarıma kadar. Ondan sonra ortalık tenhalaşır. Sermed, boynundan sarkan Ses | linin parmaklarının ucunu öpe - rek: — Nekadar zarif elleriniz var, Selin hanım! dedi Oya gibi.. Uç- ları kırmızı.. Üstü bembeyaz., Ve avucunuzun içi pembe.. — Ortanca kardeşimin eli be - nimkinden daha güzeldir. Siz ga- Hiba el meraklısısınız? — Güzel ellere bayılırım kadın- larda. Bence, ellerine bakmasını bümiyen kadın, vücudünü tama- mile ihmal etmiş demektir. — Kardeşim Melin, bir gazete - inkılâb Müzesi Açıldı Vali Bu Münasebetle Bir Nutuk Söyledi Beyazıttaki İnkılâp Müzesi dün saat 17 de vali tarafından merasimle — açılmıştır. — Lütfi Kırdar açılma merasiminde bir hutuk vermiş ve ezcümle şun- ları göylemiştir: — Ön senedenberi belediye bütçesinin âdi ve fevkalâde kı- sımlarına konulan tahsisatla in- kılâp ve Belediye mevzularını :yakından alâkadar eden bir hay li eşya, kitap, gazete, mecmua ve resim alınmış. fakat bunlar #tasnif edilememiş, fişleri yapıla- mamış, etiketleri konulamamış olduğu için şimdiye kadar hab kın istifadesine arzedilememişti. İçindeki kültür malzemesi gi- bi yeri de Üniversite mahallesi- ne pek yakın ve pek uygun olan bu beledi mücsseseden en ziya- de 'Türk gençliği ve onun ilim kaynağı, nur ocağı olan Üniver- sitenin istifade edeceği şüphesiz dir. Valinin nutku bittikten sonra müze gezilmiş, davetliler büfe- de ağırlanmıştır. Bu müze cumartesi ve pazar- dan maada her gün açıktır. Dün İki Haliç Vapuru Çarpıştı Dün Haliçte Cibali iskelesi ö « nünde iki Haliç vapuru çarpış - mıştır. Hâdise şöyle olmuştur: Kâğıthane - Eyüb - Köprü pos- tasını yapan dokuz numaralı va- pur, saat 7,48 de Cibali iskelesine gelmiş, yolcu çıkarmağa başlamış- tır. Bu esnada yedi numaralı va- pur da Cibali önüne gelmiş ve sı- Tasını baklemeğe başlamıştır. Fa- kat suların akıntısile iskeleye doğ- ru sürüklenen vapur geri alına - mamış ve yedi numara bütün yü- kile bodoslamadan Cibali iskele- sine çarpıp iskelenin çıkmasını parçalamıştır. Müsademe 9 nu - maralı vapuru da sarmış ve iki vapur borda bordaya gelmiş ol- duğundar halk paniğe düşmüş ve 'ne yaptığını bilmez bir hale gel- miştir. H Nafıa Vekâletinde Yeni Tayinler Yapıldı Nafıa Vekâleti şirketler - reisi | muavinliğine zatişleri müdürlü - günü vekâleten yapmakta - olan müfettiş ziya Altınbaş, Nafıa Ve- | kâleti zatişleri müdürlüğüne güm- | rük ve ihhisar vekâleti Tevazıin | müdürü Cevad Ozan terflan tayin | edilmiştir. Denizbanktan Açıkta Kalanlar Denizyolları umum müdürlü - ğile Limanlar umum müdürlüğün- de birçok memurların açığa çıka- rılmasile vücude gelen münhal- lete hâlâ tayinler yıpılmımqtır. nin yaptığı «güzel eller müsaba- kasında birinci gelmişti. Pakat, dediğiniz çok doğrudur. — Birçok kadınlar, elleri harikulâde — güzel | olduğu Halde, her şeyl ellerile ya-; parlar ve ellerini çabuk bozarlar. | Yalnız gözlerle, dudaklarla değil, | ellerle de meşgul olmak lâzım — | Sermed balkonda sigarasını yak- | tir — Ortanca kardeşinizden bah- sediyorsunuz.. O nerede oturu - yor? Selin güldü ve bir kelime ile ce- cab verdi: — burada.. — Tuhâf şey! O da burada otu- rüyor demek. Yani Büyükderede.. Öyle mi?. — Evet, Zaten burada oturan yalnız odur.. — Ya siz.? — Ben Floryada oturuyorum. — Haydi canım, benimle alay İ | ! | | | İ n:nvms ____EI Yunus Nadi ımıhıı.l ve ihraca- ta maliyet fiyatır adlı başmakale- sinde iktisadi sıkışıklıktan ve Ti- caret Vekilimiz Cezmi Erçinin Meclisteki beyanatından bahsede- rek diyor ki: Bugünden yarına tahakkuku ka- bil olmumakla beraber dahilde mübadele kıymetile haricdeki şanj kıymeti büyük fark arzetmiyen bir mübadele vasıtası milletleri kendi çalışmalarında aldatmadan yürüten ve hayat pahâkını da dü- zeltecek olan yegüne sağlam ted- bir gibi'görünür. Bilhassa mali - yette ve satışta dünya fiyatlarına uymanın kestirme yolu da bu ol- sa gerektir. Eğer bütün milletle - rin bir gün bu esas üzerinde kafa yyormağa başlıyacakları kuvvetli bir ihtimal ise onun bir gün ta - hakkuk edebilmesine — intizaren Cumhuriyet Türkiyesinin de şim- diden bu yolda tetkik ve istihzar şekillerinde mesal sarfetmesi ye- rinde olur sanırız. VAKİT: Asım Us Basın kongresini mev- zuu bahsederek kongrenin ve Ba- sın Birliğinin gayelerini anlattık- tan sonra diyor ki: Kanunun B: iği teşekkü- lüne verdiği kuvvet ve salâhiyet- ler sayesinde bir taraftan birliğe dahil olan basın mensuplarının Bulgarlar Türkiyenin Tavassutunu istiyorlar ( inci sahifeden devam) dil etmek hususundaki teşebbüs- leri bu defa da akim kalmıştır. BULGAR MECLİSİ TÜRKİYE - NİN TAVASSUTUNU İSTİYOR Bulgar Millet meclisi reisi Mo- şanof Bulgar talebleri hakkında bir Türk gazetecisinin sorduğu su- allere cevab vererek demiştir ki: «Biz Türkiyenin en yakın samimi —dostuyuz. Fakat Bal- kanlılar sulhunur kuvvetlen - mesi ve iyi komşuluklar namına bizim yaralarımıza da merhem bulunması Iâzimdir. Türkiyeye, bir dost ve Iyi bir komşü olduğu için, bizim tam manasile itim: dımız vardır. Bu itibarla, milli istelgerimizin müdafzasını — ona terkodiyoruz. Türkler bize önayak olmalı ve Balkanlarda tam bir ahenk, anlaş- ma ve sulh teşriki mesais' mey - dana getirmeliyiz. İsteklerimiz başkaları için ehemmiyetsiz, fa- kat biz'm için hayatidir. Cenubi Dobrice bize lüzımdır. Bu topraklar bizden alındıktan sonra Varna ve Rusçuk hinterland-| sız kaldı ve Deliorman ikiye bö- Tündü; iktısaden öldürüldü! Bizim için bir Edirne ve Trak- iya meselesi kat'iyyen mevzuu bah- solamaz. Biz İstanbul ve Boğaz - lara geniş hinterland lâzım oldu- ğunu müdrikiz. Bunun için Ak - den'z meselesinde muhakkak De- ı—tmt.-ylııl Biraz önce «Burası be- | nim odumdur.* diyen siz değil miy- diniz?, Sonra duvardak! portre- nize ne diyelim?. Selin biraz daha inandırıcı bir tavırla İlâte etti: L — Kardeşimin “bdasında benim poftrem vardır, Benim odamda da onun fotoğrafının ağrandişmanı, Ve şen bir kahkaha ile gülerek: — Bundan daha tabil bir şey war midir? dedi. İnsan kendi oda- sını kendi resimlerile doldurması elbetle çok gülünç bir şeydir. Biz odalarımızı sevdiklerimizin vesim- lerile süsülemeyi daha makul bu- luruz. — Gerçek bu da bir güzel gö - rüştür. — Hayır. Sadece görüş değil. Bu | sözümde mantık yoksa, istediğiniz gibi tenkid edebilirsiniz! Fakat, biraz düşünürseniz, bizim hareke- timizi çok daha makül ve mantı- |Profesör ve Doçentlerin —TLLTTTT hakları ve menfaatleri temin olu- nacağı mesleğin terakkisine hiz- met edecek bir takım tedbirler a- Tınabileceği gibi basın meslek ve | vasıtalarını milli menfaatlere hâ- | dim olabilmesi de imkân dahiline girecektir. Basın vasıtalarını bu mesleğin haysiyet ve şerefile mü- tenasip olmıyacak suürette istis - mar edenlere basın ailesi içinde yer verilmiyecektir. YENİ SABAH: Hüseyin Cahit Yalçın <Bulga- ristan dörtyol ağzında» adlı ma - kalesinde Köseivanof'un Berlin seyahatini tahlil ederek diyor ki: | Dobrice ve Trakyayı ele geçir - mek için Berlin ve Romanın ku- cağına atılacak bir Bulgaristanın yarın bütün Bulgaristanı” elden kaybetmesi, istiklâlsiz, bürriyet - siz bir köle halinde Çekoslovak- yaya nüzire teşkil eylemesi kor- kusu pek ciddidir. Balkanlı kom- şuları Bulgaristana parlak ümid - ler vermiyorlar, arazi vâdinde bu- lunmuyorlar, Fakat sakin, müste- kar, emin bir hayat temin ediyor- lar ve bakiki bir dostluk gösteri- yorlar. Biz, komşularımızın pratik ve renlist hissi selimlerine eminiz. Onun için mihver menbelarından Çıkan şaylaları kaydı ihtiyati ile karşılıyarak füliyatı bekliyeceğiz. | Belediyce Eminönü Halkevine 15 Bin Lira Temin Etti İstikraz muamelesinin intaç e- dilememesinden — dolayı —inşaatı duran Em'nönü Halkevi binası için Belediye bütçesinden şimdilik 15 bin lira temin edilmiştir, Diğer taraftan da inşaatın ikmali| için Emniyet Sandığından alına- cak istikraz işi intaç edilecektir. Binanın ikmali için Belediyenin verdiği 15 bin Eradan başka da- ha 75 bin liraya ihtiyaç vardır. Seyahatleri Üniversite profesör ve döçent- leri, tatilden ist'fade ederek tet. kikat yapmak üzere kısmen Av- Tupaya, kısmen de yurd dahilinde muhtelif vilâyetlere gitmişlerdir. Mliiyn Otobüsten Kol Sarkıtmamalı Aksarayda oturan Raif oğlu Mehmed adında bir gazinccu oto- büs ile Etyemezden geçmekte İ- ken otobüs penceresinden dışarı sarkıtmış olduğu kolu elektrik di- teğine çarpılarak yaralanmıştır. — — aai deağaç üzerinde ısrar etmiyoruz. Böyle bir mahreç daha yukarı - lardan da olabilir. Bütün Bulgar- lar dost Türkiyeden bizim bu za- manımızda dostluk bekliyor.» ki buıv.—ııınudın eminim. Kolundan çekerek içeriye gö - türdü.. Tekrar elektriği açtı: — İşte; Şuradaki tuvalet kutu” sunun üstünde küçücük resimler yar. Bunlar ona ait hatıralardır. Biz, kendimize ait hatıralara bü- yük bir tevazula daimâ ikinci plânda yer verir ve — dostla - rımızın, sevdiklerimizin fotoğra - filerini ön plâna yanı başücumuza | Bgeçiririz. — Aman, size çok teşekkür ede- rim. Bana güzel bir fazilet dersi | vermiş oldunuz. Halbuki ben. — | Belin, Sermedin sözünü kesti: —| — Halbuki siz de herkes gibi, | kendi fotoğraflarınızı, şüphesiz, | odanızın baş köşesine yerleştirdi- niz. Dostlarınızın, sevdiklerinizi resimleri de muhakkak ki geri plünda kaldı. —İtiraf ederim, ki böyledir.. Fa- rük satış fyafını 15 liraya indirmiş- Çocuklara Luğat Maarif Vekâleti Fazırlıklara Başladı Maarif Vekâleti ilk rmekteb tar lebesi için bir lügat hazırlamıya karar vermiş ve tetkikata başla- mıştır. Türkçede çocukların anlıyamı- yacağı bazı tabirler vardır. Bun- lar türkçeleşmiş arabca kelime- lerden daha bâsit olmasına rağ - men yeni neslin manasını aramı- ya çalıştığı sezilmiştir. Vekâletin bu noksanı tamamla- mak, çocukların konuşmalarını ko- laylaştırmak maksadile hazırla — mağa teşebbüs ettiği yeni lügat Bayet vazıh olacak, her çocuk ara- dığını kolayca bulacaktır. İstabulda Kömür Fiatları indiriliyor Hükümet Sömikok fiyatlarında 226 kuruş tenzilât yaparak güm- ti. Sömikok satanlar Belediyeye Mmüracâstle bir müddettenberi sö- mikok sevkiyatı olmadığı, binaen- aleyh şehrimizdeki sümikokun eve velce getirilmiş olanlardan bu - lunduğu cihetle bunlar elden çı- karılıncaya kadar #ömikok fiatı- ni indiremiyeceklerini söylemiş- lerdir. Köprüde Tadilat Yapılıyor Belediye köprünün Kadıköy is- ) kelesinde halkın kolayca çıkabil- mesini teminen köprüde bazı ta- dilât icrasınn karar vermiştir. Halk Kadıköy iskelesinden doğruca köp-! rüye çıkabilecektir. Şehir Suyu için üç Milyon Sarfedilecek İstanbul Belediyesi şehrin bu- günkü ihtiyacına tekabül etmi - yen şehir suyu şebekesinde esas- h ıslahat vücude getirmeğe karar vermiştir. Bunun - temini için üç milyon lira sarfedilecektir. Üsküdar İskele Meydanının İmarı Mimar Prostun hazırladığı plâ- na göre yeniden tanzimine karar verilen Üsküdar iskele meydanı- 'nın tevsli için araba vapuru iske- nin önündeki emlâk iştimlâk edilerek yıktırılacaktır. 300 Cild Orta Okul Kitabı Hazır - Falih Rıfkının reisliğinde, Ma- arif Vekâlet'nin orta okul oku - ma kitablarını yeniden yazdırmak üzere teşkil ettiği komlsyon vazi- fesini bitirm'ş ve vücude getirilen 300 cilt ckuma kitabı Maarif Ve- kâletine verilmiştir. Vali Parise Gidiyor İstanbul Vali ve Belediye Reişi Lâütfi Kırdar, Fransız hastanelerin- de tetkikatta bulunmak üzere, ya- kında Parise gidecektir, kat, eve döner dönmez,ben de si- zin gibi yapacağım. — Evveld kendi resminizi böş- köşeden aşağıya indireceksiniz, de- ğil mi? — Evet.. Evet. Şimdi bunun lâ- fından bile utanıyorum. Adeta, mi- safirleri kapı kenârında bırakıp üst köşeye kurulan saygısız bir ev sahibi vaziyetinde kaldım şim- di. Gülüşüyorlardı. Sermed: — Celâl de hâlâ gelmedi.. ... Diye mırıldanıyordu. Selin yan gözle bakarak: | — Onun gecikmesinden mem - | nun değil misiniz? Dedi. Sermed birdenbire ürperdi ve | fifce sendeledi. — Evet, Selin hanım, şüphesiz çok memfun ölurum, Ben de za- ten böyle bir fırsat arıyordum. © < (Devamı var) İblek eel'ü Harici Ticaret Politikamız Yazan: Ahmed Şükrü ESMEB | Müstakil grup reis vekili mült terem Bay Rânâ Tarhan tarafıf * | dan biri harici siyasetimizin he *| defleri, diğeri de harici ticaret pi litikamız hakkında sorulan iki ale alâkadar iki Vekil cevab Vei miştir, Hariciye Vekili, politikâ mızin hedeflerini, «yurtta sü cihanda sulh» vecizesile ifade tikten sonra bunu temin etmel çin tâkib ettiğimiz yolun istika €| metini anlattı. j Ticaret Vekili Bay Cezmi Bi Ç de ticaret politikamızın hedii” lerini izah etti. Filhakika dünya devletleri, litika cephesinden bir takım züfli relere ayrıldıkları gibi, Hi ynelm lel mübadele noktasından da zü relere ayrılmışlardır. 1— Almanya, serbest taraftar değildir. İki taraflı eşyi lesin! iltizam ediyor. 2— İngiltere serbest ticarete 8€| ri dönmek taraftarı görünüyü Bunlardan başka Amerika, b başına bir âlemdir. Fakat İngil *| tereye benzer, Sovyetlerin ken dilerine mahsus bir s'stemleri vf dır. Fakat bunlar da Almanyal sistemine daha yakındır. Bu caret sistemleri arasında Türki yenin mevkif neredediT?. Tical W Vekilimizin evvelki günkü izahafi esazen malüm olan bu noktayı Ff kamlarla dahi aydınlatma 145 milyon liralık ihracatımıziıi 1— 119 milyon lirasını yani yülr de 824 nisbetini kliring yolile yâf | piyoruz. 2-— Serbest dövizle yap' ticaret, ancak 21 milyon liradi yani haricf ticaretimizin — yüzd 123 ünden ibarettir. Bu, demi değildir ki klir'ng yolile yaptığı” mız mübadelenin tamamın: Al * manya ve İtalya ile yapmaktayıf Fakat büyük bir kısmı Almanyâ ile yapılmaktadır. Ve Ticaret VE' kilinin verd'ği izahata göre, bü nisbet hâlâ devam etmektedir. — © halde şarkt Avrupa memle * ketleri için bu kurtuluş çaresi nt dir? Bu suale cevab vermek içili bugürkü vaziyeti Gdoğuran se * bebleri; Ticaret Vekilimizin ağ * zından tesbit edelim. Muhteremi Cezmi Erçin, bü sebebleri şöy) tahlil ediyor: 1— İngiltere ve Fransa gibi di Tetlerin büyük iktısadi buhrafik mütekalp bünyevi bir mahiyet lan politika icabları. (Metripol VE imparatorluk mahsullerini ş ye politikasına dayanan tedbirlef gibi). M 2— Orta Avrupa büyük devlet” lerinin yüksek fiat politikası kib etmekteki devamlı mesail ve bu memleketlerden ecnebi dö” vizine ihtiyaç kalmadan müba yastta bulunmak sühuleti. Bu sözlerin daha kısa ifadesi gudur: İngiltere ve Fransa şar! Avrupa mömleketler'nin mahsut lecini alacakları yerde kendi İf paratorluklarının mahsullerinin & mışlardır. Almanya da bu mem leketlerin mahsullerine yüksek ff &t vererek alıcı olunca bugünkü vaziyet meydana gelmiştir. — $ halde bu tcaret ve mübadele selesi yalnız şarki Avrupa mem * — leketlerinin alacakları tedbirleri halledilebilecek bir mesele dej dir. Getçi bu meimnleketler tarâ * findan dâ yapılacak işler Fakat İngilterenin, Fransanın VE Amerikanın yardımları olmadik bu tödb'rler müsbet netice vere * mez. ) Almanya, ticaret — politikasıni! değiştirmedikçe, tecavüz politi " kasından — vazgeçemez. — Tecavili politikasından ayrılmak — için M | ticaret politikasını değiştirmek mecburiyetindedir. g Muhterem Cezmi Erçin, ti ve maliye sahasında urun seneli tecrübe kazanmış bir idareci olduğu gibi, memleketimizin | yılı bir ilim adamıdır. Bu itibarlf «milli menfaatlerimize uygun rette beynelinilel mübadele rimizi tanzim> edeceğini M kürsüsünden vâdettiği zaman tedbirlerin #sabetli “olacağınd emin omıuıct;. Ş K