30 Mart 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

30 Mart 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

R KARŞISINDA Son Telgraf PARA İNSANLARI L ——— ” ÜNEDEN DEĞİŞTİRİR: a— ——— ir de, birkaç yüz bin liralık, bir şeker işi çıktı. Mesele nedir, bilmiyoruz. Fükat, 'Son Posta'nın Selim Ragib'ı her- halde daha iyi biliyor. Onda bazı Ahmed Ağaoğlu bu meseleye ald hatıralarını dün bir sabah ga- zetesinde yazıyordu. Üstad 1924 - 1925 yıllarında nasıl fazla para kazandığını anlatarak diyor ki: ün bunlardan tabiatile e- lime külliyotli miktarda paralar geliyordu. Bu, altı ay devam etti. Gördüm ki, benim benliğim de- gişmeğe başlıyor. Fazla para kazanmak - İnsanın benliğini nasıl değiştirir? Bunu anlıyamadık.. Olsa olsa, sonradan görmeler değişebilir. Ustadın son- radan görme olduğunu asla ka - bul etmiyoruz. İLMİN KIYMETİ VE ALINACAK DERS 'Turhan Tan da, «İlmin kıymeti» diye yazılar yazıyor. A, birader, Ahmed Ağaoğlu'ndan da mı ders almadın?. İnsan, âlim olunca, po- lacaktır. Şimdiden refiklerimizi tebrik eder, sonsuz muvaffakiyet- ler dileriz. Kurun kapandı. Bir kurarı ce- did başlıyor. İSTANBUL LİMANINI NEREDE KURMALI?. LŞEREDE KURMALIR Yeni bir fikir daha ortaya atı- hyor, Dünyada, hiçbir yerı fikir yoktur, Yeni şekilde fadesı var- dır (diyenlere inanmayınız. D'z- de, her fikir yenidir. Bu yeni f'k- re göre, İstanbul limanıma Hay- darpaşada yapılması düşünü yormuş.. Müstakbel İstantu! nında limanın nerede olacağı hak- kında, şimdiye kadar o kadar çok fikir ileri sürüldü ki... Hangisini kabul ve tatbik etmeli?. İnsan şa- şırıyor. Halie, Yenikapı, Sirkeci, 'Tophane, Üsküdar, Boğazıçi ve nihayet Haydarpaşa... Denizi çok şehir olmanın da bu mahzuru var. Limanı nerede ku- ralım?. y Allah aşkına bir an evvel mo- dern bir İlman kutun da nerede olursa olsun... diyeceğimiz geli - yor. BİR DAKİKADA Y yüzowot Hatay'da Askeri rusunu söyler... Baksana, Ahmod görünce Ağaoğlu, fazla payayı benliğinin değişmyle başladığını itiraf edecek kadar şahsi sırlarını açığa vuruyor. İlmin kıymeti sa- dece, farisi kaldesine göre bir iza- fet terkibi olarak güzeldir. KURUN KAPANI?_[ KURUNU CEDİD BAŞLIYOR Bizim Matbuat Cemiyeti Reisi Hakkı Tarik Us, bu seferki M lise meb'us seçilemedi. Tecssi 'nün derecesini bilmiyorum. Yal - | nız, İşittik ki, badema, kendisini, matbaacılığa, gazeteciliğe vere - cekmiş. Bu haberi beşaret, bizl cidden sevindirdi. «Vakit» refiki- kaldığını, şimdi daha iyi anlıyo- rTuz. Hakiç Tarık Us'un yeni kararı «Vakit» ve <Haber» mücaseseleri için bir yeni devrin başlıyacağı 0- İKÜÇÜK HABERLER| | * İlk mekteblerin dördüncü ve beşinci sınıflarında okutulan ta- ' rih derslerinin müfredat progra- * İstanbul ikinci ticaret mah- kemesi reisi İsmail Hakkı Adliye Vekâleti hukuk işlrei müdürlü - Hüne tayin edilmiştir. * Hataydaki Fransız delegesi | albay kole Ankaraya gitmek ü - zere Adanadan geçmiştir. *& Bebek - İstinye arasındaki asfalt yol döşenmesine bir iki gü- ne kadar başlanacaktır. * Mahlüt yağların satışı sıkı bir kontrol altına alınınca halis yağ fiatlarında yüzde on nisbetin- de tereffü husule gelmiştir. litika nedir, bümez, herşeyin doğ- İÜNELER OLUYOR?. 'Tan refikimiz, her geçen bir dakikada, dünyada neler olduğu- nu merak etmiş, tahkik neticesinde, çen dakikada yeryüzünde olup bl- ten hâdiseleri okuyucularına bil- Dakikada bir Avrupanın nüfusu beş kişi artı- yormuş, Çin - japon harbinde iki asker ölüyormuş, Amerikada iki kişi otomobil kazasına kurban gi- diyormuş, yine Amerikada 500 ki- diriyor. Meselâ: gi nezleye tutuluyormuş.. ilâh-.. Dünya hâdiselerine aid istatis. tiklerin böyle dakikaya taksimin- den çıkan bu neticeler fena değil.. Hakikaten meraklı. Yalnız, birşey unutulmuş Her ölçüsile bulunabilir; yoks: meraklı istatistiğe o da ithal edi- lirdi, AHMED RAUF mında bilhassa Türk tarihine aid kısımlara yeni maddeler ilâve e- dilmiştir. Program önümüzdeki ders yılında tatbik edilecektir. *e İstanbul meb'usluğuna yeni intihab edilenler dün belediyeye gelerek Vali Lütfi Kırdar'ı ziya- ret etmişlerdir. * Konservaluar mezunu olan on üç talebeye yakında merasim- le diplomaları verilecektir. tetkik ve her ge- Orta Tedrisat 'Müdürlüğü Diğer Maarif Tayinleri de Bugünlerde Yapılacak Meb'usluğa seçilen Avniden in- hilâl eden Maarif Vekâleti orla tedrisat umum müdürlüğüne Ve- fa lisesi müdürü Osman tayin &- dilmiştir. Osman ay başından itie baren yeni vazifesine başlıya - caktır. Maarif müsteşarlığına da, talim ve tetbiye heyet! azasından Reşad Şemseddilinin bügünlerde tayini takarrür etmiştir. Yine muhtelif sebebler dolayısile tnhilâl eden 3 maarif umumi müfettiş - liğine de yakında yeni tayinler yapılacaktır. Sıhhiye Vekâleti sari hastalık- lazı, geçiş tarzlarını, korunma yol-| larını gösteren afişler hazırlatarak, mekteblere yollamıştı.r. dün şehrimizdeki bir kısım mek- | teblere asılmıştır. Tören Antakya 29 — Kırk sekizinci takviyeli dağ alayının kuruluşu- nun yıldönümü münasebetile 26 mart günü parlak askeri merasim pilan merasime istiklâl marşile başlanmıştır. Alay komutanı kurmay albay Şükrü Kanadlı kıt'aları teftiş el tikten sonra, askerlere ve dvaet- lere hitaben bir nutuk söyliye- rek, kahraman alayın kuruluşu- nun tarihini anlatmış, & temmuz- da Hataya ne süretle girildiğini izah etmiştir. Coşkun bir halde alkışlanan bu nutuktan sonra, Hatayda bulu - usu Hikmet Mehmedcik de yaz - dığı bir şiiri okumuştur. Bundan sonra Orducvi önünde şanlı alayımızın geçid resmi sey- redilmiştir. Yiğit Mehmedcikle - rin vakur ve muntazam adımlarla geçişi göğüsleri kabartmıştır. Da- | vetliler öğle yemeğini kerle beraber yemişlerdir. Halk şairleri destanlar okumuş- lardır. Bundan sonra milli oyun- lar oynanmıştır. Gece Ordüe de bir aile toplantısı yapılmıştır. Konsoloslar, meb'uslar, birçok davetliler bu toplantıda hazır bu- lunmuşlardır. Fmaılıahı;ıîa&lı Edecek Sporcular şübelerinin faaliyetini tatil ettiği Afişler, | yapılmıştır. Spor sahâsında ya - | lada as- | Fenerbahçe kulübü bir kısım | Araba Arabaya Benzer Tekerlekleri Kırmızıya Boyslu İdi.» tkarlaşı Hasanın el araba - A sını çalmaktan suçlu hamal Rizanın mühakemesine düri Sultanahmed birinci sulh cezada bakıldı. Davacı Hasan şu iddlada bu - lundu: — Bundan iki ay evvel, bir gün Antalya Ambarına eşya gö- türmüştüm. Arabayı ambarın ka- pısı önünde bırakarak, içeriye gir- | arabamı bıraktığım yerde bula - madım, onu çalmışlardı. Derhal oraya en yakın karakola giderek keyfiyeti bildirdim. Yirmi gün önce, çalınan araba- mu Rizanın elinde gördüm. Gerçi araba arabaya benzer, fakat ben arabamı tekerleklerinden tamıdım. Çünkü onun tekerlekleri kırmızı- tikler vardı. Rizaya arahanın benim oldu- iğunu söyledim. O, arabayı Çakır Mehmedden aldığını iddia etti. Riza: «— Benim kat'iyyen bu sirkat filli ile alâkam yoktur. dedi. «Bir tahta arabam vardı. Çakır Meh - med, yaylı yük arabasını bununla trampa etmek istedi. Teklifini ka- bul eitim, arâbaları değiştirdik.» Rizadan sonra birkaç şat vuxa DEkİlAL Netirale mablmmar: beraatine karar verildi. KISA POLİS HABERLERİ mezarlığında oluran 17 yaşında bir bakkaldan alıp da yediği su- zehirlenmiş Balıklı Rum ine kaldırılmıştır. * Ayvansarayda kalafat yerin- de Hacı Hüsüü Sancaktara aid ta- mirde bulunun Nimetihüda mo - törünün ateşle ziltleri temizlen- mekte iken rüzgi tuluşmuştur. Yangın etrafa H ilmeden vudköyde oturan İtal - yantebaasından Lüi'nin idaresin- deki 978 numaralı husüsi otomo- «Fakat Ben Onu Tekerlek-, lerden Tanırım, Çünkü Onun, dim. Biraz sonra döndüğüm zaman ya boyanmıştı ve üzerinde ker - | * Bakırköyde Kartaltepede Rum Yani adında bir genç Bakırköyde | tesirile mo- | | Karısından Korkan Adam! «Ah, Bay Hâki nv; Onun Ne- kadar Zalim, Merhametsiz Ve| Hain Bir Kadın Olduğunu Bilmezsiniz.» | eçenlerde, — Sultanahmed G semtinde yeni yapılan - bir binaya, geceleyin girerek, tefkosa merbut kurşun — boruyu kesip çatmaktan suçlu, sabıkalı Jardan Cemilin muhakemesine dün birinci sdih cezada başlandı. Dünkü celsede dinlenen şahid- lerden Ayasofya müzesi bekçile- rinden Kâzım şu ifadeyi verdi: «— Hâdiseden bir gün sonra, sabahleyin, 8-9 sıralarında, Aya- sofyanın Meyyitkapısı .önünde suçlu Cemile tesadüf ettim, Taş- lar üzerine yatmış, uyuyordu. Ba- Şının yanında bir çuval vardı. On- dan şüphelendiğim için kendisine sokuldum, çuvale baktım, içi ke- silmiş kurşun parçaları ile dolu idi. Cemile kurşunu nerede bul- birisinden satın aldığını söyledi. Onun halinden ve kıyafetinden kurşunun bir yerden çalınmış ol- duğunu anladım ve ketdisini ka- rakola götürerek teslim ettim. Binanın bekçisi Ali de dedi ki Gece yarısından sonra görültü ile uyandım. - Edebiyat Kamusu Memur Edildi ması kararlaştırılmıştır. Bu musu meydana getirmek ü niversite edöbiyat fakültesi lerinden Ali Nihadın bir heyet kurulmuştur. rimize dönecek verilecektir. Yangını Yapılacak Bu İşe Bir Hey'et Bir edebiyat kamusu hazırlan- ka - üzere Ü- oçent- yasetinde | Heyet çalışmalarına başlamış - tur. Heyetin başkanı Ali Nihad, ba-| z tetkiklerde bulunmak ve kon- foranslar vermek üzere Anadolu- ya gitmiştir. Gelecek ay sonu şeh- müteskıben ka- mus için yapılan çalışmalara bız Bahçekapı Bahçekapıda yanan Hasan ccza DIŞAARka | Musolini Elini mi Uzatıyor? h 'Yazan: Ahmed Şükrü ESMER Geçen senenin — sonbaharınd Kont Ciano — mecliste bir nusuk söylerken, bazı meb'uslar: — Korsika, Tunus, Nis, Savual Diye bağrışarak Fransa aleyhine nümayişler yapmışlardı. Bunun akıbinde — İtalyan matbuatında Fransaya karşı çok — şiddetli bir mücadele açıldı. Ve İtalya hükü* meti de Fransa ile aktedilen iti * | lâfnameyi feshetti. Malümdur KÂ bu itilâfname 1935 senesi ikinci kânununda Musolini ile Lâval ae rasında Imzalanmış ve harbdenbi ri devam eden hesabları tasfiye etmişti. İtalya hüki inin ansi* zın bu mukaveleyi feshetmesi, Kont Ciano'nun mecliste İtalyan mib — letinin etabli emelleri» üzerinde | * durması, mecliste yapılan nümâ* | yiş ve gazete neşriyatı, bütün buli lar, beynelmilel politika sahasıt* da yeni bir sürpriz karşısında Kat lmacağına — delâlet — ediyor * du. Acaba, Almanyanın — Şare deposu yerinde bugünlerde keşif yapılacaktır .Sultanahmed birinci Sulh ceza mahkemesince, yangına sebebiyet vermek suile tevkif e- dımini temin eden İtalya, Korsi> | ka'yı ele geçirmek ve Tunus'u iş- gal etmek için Fransaya karşı ta* duğunu sordum. Bakırköyünden | | der, bunlardan Mustafa hakkın - daki tevkif kararı geri alınarak kondisi serbest bırakılmıştır. İz Bırakmadan | etrafı dinledim. Gürültü kesilmiş- | meden tekrar başladı. dışarıya çıkum. sırtında bir ile tahtaperdeye doğru yürüyordu. Takib edildiğini anlayımca, adımlarını hızlandırdı ve tahtaperdeden atlıyarak, kaç- t. Comll, Alirim Hadesinc «Gerçi ben kurşunu aldım, bu- | nu inkâr etmiyorum. Fakat Ali, yalan söylüyor. Kat'iyyen beni ta- kib etmedi, arkamdan gelmedi. Görüyorsunuz ki; ben ihtiyarım, lah genç ve dinç bir ler hakikaten arkamdan gelseydi ve beni kovalasay bakkak tahtaperdeye yakalardı.> Cemil kendisini müdafaa et - meğe başladı: «— Ben binaya girerek, terkos borusunu kesmedim. Kurşun par- çaları yolun üstünde kesilmiş bu- lunuyordu. Onları ben almasay - dım, hiç şüphesiz bir başkası a- itiraz mü- varmadan - Ben hamallık yaparak, ka- m üç beş kuruş ile evimin açlarını temin etmeğe çalı - şırım. O gün birşey kazanamamış- ti, fakat aradan birkaç dakika geç | Kalktım, | © sırada süçlü | Birkaç gün ev - İvel — Pangaltıda |Süleyman — Nazif sokağında Hora - “TASAHAR Bi Zatenin — öairesi maymuncukla ka- piyi açmak süreti- le giren meçhul bir hırsız iki ta- kım elbise, kürk Haydar ve birçok eşya ça- talayı yakalamıştır. Mustafanın — üzerinde raf etmiştir. dilen depo müstahdemlerinden Ali ile Mustafa sorguya çekilmiş- - Kaçan Hırsız Çok Geçmeden Tutuldu Oğlu Rifat | Jarak ve hiçbir Iz bırakmadan kaçmıştı. Hâdiseye vaz'ıyed eden Emniyet Müdürlüğü bu hursızlı- iin faili Konyalı namile maruf sa- bikalı Haydar oğlu Müstafa oldu- Bunu tesbit etmiş ve dün Mus - (Milan Gran Otel 118) yazısı bulunan bir maymuncuk bulunmuştur. — Azılı hirsiz bu maymuncukla bir çok hırsızlıklar yapmış olduğunu iti- arruza geçmeğe mi hazırlanıyo: du? Fransa bu nümayişe karşı döl ha sansasiyonel bir nümayişle mi kabele etti: Başvekil Daladiyt ismi geçen yerlere bir seyahat yaP tı. İngiltere, Fransaya doğru bi daha yaklaştı. Fakat İtalyadan b hareket gelmedi. Diğer taraftan | başka bir sahadan sürprizler gi miye başladı: Almanya orta AY7 rupada yeni bir taarruza gi Çekoslovakyayı ortadan kaldırd Bunun İtalya için hiç de beklem | medik bir netice olduğu, geçen gö Kral Viktor Emanuel tarafını söylenen nutuktan da anlaşılı tadır. Aylardanberi İtalyonın Fran * sadan neler İstediğini öğrenmek bütün dünwa icin hir morak ol muştu- İşte bu isteklerin mahiyeli İtalya namına söz söylemiye çok salâhiyeti olan devlet adal Musolini — tarafından geçen irad edilen nutukda izalı edilmiş” tir. Gerek Majeste İlalya — Krab | ve gerek faşist lideri “tarafındali lenen sözler bir araya getiri * | lecek olursa İtalyanın Fransa anlaşmak için el uzatmakta oldi ğu neticesini çıkarmamak mür kün değildir. Musolini, Geçen © | nenin mayısında Fransa ile İtal * ya arasındaki görüşmelere nihi yet verirken, iki devleti bir bi kadın ayırdığım — söylemişti. barikat malüm olduğu üzere, panya meselesi idi. Evvelki gün nutkunda bu barikadın artık y | dığını söylemiştir. Bu sözün mir Mustafa dün adliyeye teslim e- | nast garihtir: Artık müzakerelt dilmiş, çaldığı eşyalar da sahibi- ne iade olunmuştur. ——— re başlamak için ortada bir | kalmamıştır demek iştiyor. Faki müzakerelere başlamak vaktinli tım. Halbuki akşam eve öteberi gö- türmem lâzımdı. Aksi takdirde karım beni içeri almazdı. Cemil içini çekti: « —Ah, bay hâkim! Onun ne kadar zalim, merhametsiz ve ha- , | in bir kadın olduğunu bilmersi- Ha emüçk ü n İran Şahının Yıldönümü| İrcan Şehinşahı Rızi Han Peh- levinin doğum yıudönümü müna-. sebetile Cumhurreisi İsmet İnönü, arasında tebrik ve teşekkür tel « grafları teati edilmiştir. * Tasfiye halinde bulunan naf bankasının umumi heyeti ek- Beriyet olmadığından dün top - Tanamamıştır. * Küğıdhane köyünde yeniden bir yatı mektebi yapılacaktır. için, Beden Terbiyesi İstişare He- yeti istifa edecek azaların bir müddete tâbi olmaksızın istedik- leri kulübe girip müsabakalara iştirak — edebileceklerine karar vermiştir. bil Beşiktaş polis merkezi önün- den geçmekte iken Beşiktaşda Ki- lise sokağında 62 numaralı kahvede| oturan tütün amelesinden Himmet| oğlu Mehmede çarparak başından, lamıştır. geldiğini bildirip de İtalya tara * furdan ileri sürülecek — istekleri mahiyeti İzah edilmeseydi Musü” lini tarafından yapılar est derece manidar olamazdı. lideri, İtalyanın istekleri | ı da aynen şu sözleri söylemiş niz. Bu cadı karıdan neler çek - tiğimi bir ben bilirim, bir de Al- dah. Duruşma, karar vermek için başka bir güne bırakıldı. M. HİCRET cessüs etmeğe karar vermişti. — Bu işi bana tevdi etmeyi dü- | ner dönmez soyundu. Köylü bir Halifenin Bir ispan Tarihi Koman: No. 36 Sarayında yol Güzeli (Harbden korkmam!) diyen bu ce-| kumandasında Endülüse hareket sur kadın şimdi neden susuyordu' Sitti Hadice, bütün şüphe ve te- reddüdlerini silen bir eda ile to- rununa: — Oğlum, dedi, Habibe üç ay- lık gebedir. O, yükünü hafifle - tinciye kadar benim yanımda ka- lacak. Selim birdenbiye yarı — sevinç, yarı hayret ifade eden bir bakışla karısına sordu: — Sahi mi, Habibe.. Yakında bir| gocuğumuz mu olacak? Habibe utanarak önüne baktı. Selim bu habere çok sevinmişti. * Birkaç güne kadar Elharis'in ) edecek olan yardımcı orduya işti. yordu. Gitmeğe karar - vermişken, bu haber üzerine birdenbire şaşır - maştı, Selim: — Ya dönmezsem, dıyordu, ço-| cuğumu görmeden ölüp gidersem. Sitti Hadice ciddi bir tavırla tos Tununa döndü: — Ordu seni bekliyor, Selim, Karın benim yanımda kalsın. Sen vazifene git. Biz, senin muzaffer olarak dönmen için Allaha yal » varacağız. rak edip etmemekte tereddüd edi- İkinci E s ı ENDÜLÜSDE BİR GECE.. (İşbiliye) civarında karargâh kuran Elhâris kumandasındaki islâm orsunun bir fırkası o gece yeni bir hücum yapacaktı, Arada büyük bir göl vardı. Gö- lün karşı yakasında bir eski İs- panyol şatosunda oluran — rahib Fernando o civardaki yerlileri din kuvvetile müslümanlar üzerine saldırtmak vazifesile aylardanberi bu şatoda oturuyordu, Abdülmelik bu papasın sağ o- larak yakalanmasını emcetmişti. İspanyayı parmağında oynatan ve Krala: «Müslümanları gölde bo- ğacağım!» diye teminat veren pa- | pasın artık ortadan kaldırılması | zamanı gelmişti. Arab fırkası kumandanı Elhâ- ris malyetindeki mücahidlerden, papasın şatosuna baskın yapabile- cek birini arıyordu. Her şeyden #nce şetoyu uzaktan tetkik ve te- Kumandanın maiyetindeki za- bitlerden biri: — Baua işi ancak Selim Hayyat | görebilir. Diyordu. * Eihâris emir verdi.. Selimi ça- ırdılar. Habibenin kocası, Elhârisin or- dusile Şamdan Endülüse geldiği gündenberi birçok harblerde sa- hur bir kahraman olmuştu. Kumandan, bu cesur zabite sor- dü: — Beni şu karşıki papasın şato- suna göndermek istiyorum, Selim! Halife hazretleri, bu papasın sağ olarak yakalanmasını arzu ediyor. Herşeyden evvel o civarda düş- manin büyük bir askeri olup ol- madığını anlamalıyız. Eğer bu işi yapmağa söz verirsen, ilk yapıla- cak iş, papasın bangi küvvete da- | yanarak hâlâ şatosunda nasıl o- turduğunu anlamak olucak. Selim sevindi: yısız yararlıklar göstermiş ve meş- şündüğünüzden dolayı size teşek- kür ederim. Müsaade ederseniz, hemen bu gece gölü geçip şatoyu uzaktan tecessüs edeyim. — Yanına başka yardımcı al- mak islemez misin? — Bu yardımcıyı intihabda be- ni serbest bırakmanızı — dilerim. Emin adamlarımdan bir kişi cağım. Elhâris ayağa kalktı... Selimin alnından öptü: — Bu işi muvaffakiyetle bece- rebilirsen, boş yere kan dökül « memesine sebeb olacaksın, Selim! Tarih seni de diğer mücahidler gibi hürmetle anacak. Allah yar« dımcın olsun. Selim o gece yatsı ezanından sonra kumandanın yanından ayrıl- dı. Doğruca karargâhıma döndü. | 5'hâris, Setime: — Bu meseleyi kimseye, hattâ en yakın arkadaşlarına bile aç- mıyacaksın! Demişti. Selim karargâhına dö- İspanyol elbisesi buldu.. Giyindi. | O, Endülüse geldiği dokuz ay için- de esir İspanyollardan İspanyolca- yı da öğrenmişti. üm çok zeki ve kabiliyetli bir Selim karanlıkta çadırından çık- . Biraz gerldeki çadırlardan biri- nin önünde durdu. — Fatma. Uyudun mu? Diye seslendi. Hı::ıcııd n yıllarca peşinden ko- Şup elde edemediği bu döğüşçü kadın, Elhâris Şamdan ayrılırken onun ordusuna katılarak Endülüse gelmişti. Fatma, Selimin sesini duyunca tanıdı. Çadırdan dışarı fırladı: — Ne var, Selim? Karanlıkta neden dolaşıyorsun? İkisi birlikte çadıra girdiler, Fatma kandilini yakarak çadı- rın kapısını kapadı ve Selimi İs- <14 eylâl 1938 tarihli — İtalyi notasında İtalyanın Fransaya $i (Devamı 6 mer sahifede / panyol köylüsü kılığında görünce şaşırdı:

Bu sayıdan diğer sayfalar: