Ki yi vhfniwhirdı çirdiniz. diye okuyucuları- ma sorsam, eminim ki, bir “çokları cevab vermekte tereddü - de düşeceklerdir. Çünkü, bayram, ertesi, herkeste umumi bir yor » günlük vardır. Bundan başka bir| de düşünce bâkimdir: Para dü - güncesi.. Varımızı, yoğumuzu, eli- Mizdekini, avucumuzdekini bay- | ram münasebetile sürfetmek mec- buriyetinde kalmışızdır. Daha ö- | nümüzde bir ay var.. Ne yapaca- be?. Bu vaziyet karşınızda, ey aziz okuyucular, yine hepinizin bay « ramınızı kutlulayım mi?, Adet ol-, muş. Bayramınız - kutlu olsun.. Mesud olunuz.. MİNAREDEN AŞKINI _sdîl.l!ln MÜEZZİN Bayramdan evvelki., Bir müez- zinin. minareden komşu bir ev - deki kadına ilânı aşk ettiğini ga- zeteler yazmışlardı. — Sonra, iş mahkemeye düşmüştü. Netice ne oldu, bilmiyorum.. Fakat, mina- renin ilânı aşketmek için müna - #ib ve muvafık bir yer olduğunu, ©, bay müezzine acaba kim söy- kedi?. Bu havadisi okuyan bir ar- kadaş şöyle diyordu: — Öyle romantik bir ilânı aşk ki, her kula nasib olmaz.. Ka LA L HAVALARINDAN SONRA Havaların böyle günlük. gü- K HÂDİSELER KARŞISINDA Son Telgraf neşlik devam etmesi, bir çokla - rını sevindiriyor. “Adeta ilkbahar-| da değil miyiz?, Hem de uzunca süren bir bahar havası oldu. Bel- ki, bir ay var ki ılık bir hava (lik- lerimizi okşuyor. Kömürcüler, o- duncular, bu hava karşısında, kar, yağmur, fırtına duası yapıyorlar mi, bilmem.. Havaların güzel gitmesi üzeri- e olacak ki, Belediyemiz, deniz hamamları için, şimdiden tetkik- | dere, hazırlıklara başlamış.. ESKİ İNSANLAR NE KADAR FAZLA YAŞIYORLARMIŞ? İnsanların tabli ömürlerinin ne kadar olduğu hakkında öteden - | beri âlimler tetkikler yapar. Şim- diye kadar, eski insanların çok daha uzun ömürlü oldukları zan- | nebilirdi. Yeni bazı âlimler iddia ediyorlar ki eski insanlar da öyle pek uzun boylu yaşamıyorlarmış. Meselâ, evvelce bir iki asır yaşı- yan insanlar bulunduğu zanne - dilirdi. Eski masal kitablarında yüzlerce yıl yaşıyan, uzun, ak s2- kallı dedelerden bahsedilirdi. De- / mek, bütün bunlar efsane imiş.. Uzün olsun, kısa olsun.. Fakat, yaşamadan yaşamağa fark var.. MODASI NEREDEN ÇIKTI? Arife günkü gazetelerde Bulgar meb'uslarının da Yunanistandan, | Romanyadan toprak almakiste - dikleri yazılıyordu.. Bu toprak istemek — modası da bu sene mi çıklı?. AHMED RAUF Amerika İle Sovyetler Japonyaya Karşı Bir Anlaşma mı Yapmışlar? (1 inci şahifeden devamı siyaset takib ederek el ailından iyeni bir harb hazırladığım iddin eylemektedir. — Diğer baza mehafil ise Japonya- hin vaziyetinden çok endiş> eden ve bilmukabele tedbirler ulmıya başlamış olan Amerikanın ayni maksad tahtında çalışın Sovyet Rusya ile gizli bir anlaşma yap - tığını, mühtemel bir Japon - Rus harbi karşısında Amerikanın Sov- jyetlerin yükünü tahfif edecek ça- Telere baş vuracağını, bu meyan- da Almanya ve İtalyanın Japon- yanım! yardımına im- kân vermemek üzere bu devlet - leri Avrupada meşgul etmeğe ça- hşacak vaziyetler ihdas eyliyece- ginı ileri sürmektedir. Bu son vaziyet karçısında Ber- lin de Roma ve Tokyo arasında derhal istişarelere başlanmış ve Ülk adımda icabeden siyasi ve as- keri fevkalâde tedbirlere baş vu- rulması hususunda mutabık ka- lunmıştır. Umumiyetle ileri sürülen mü- talcalar Berlin ile Romanın meş- ru talebleri yüzünden zuhur ede- cek bir harbden kendilerinin asla mes'ul tutulamıyacakları merke- zindedir. — RUSYA İLE MACARİSTAN Londra 3 (Hususi) — Sovyet hariciye komiseri Litvinof, Ma - caristanın son zamanlarda Berlin-) Roma mihverine girmesini vesile ittihaz ederek bu devletle siyasi münasebatını kesmiştir. MAKiNEYE VERiİ *'KEN: Almanya Donanmasını Takviye - Edeceğini Resmen Londraya Bildirdi Londra 3 (A.A.)— Dün akşam Hariciye Nezareti tarafından neş- redilen bir tebliğde bildirildiğine göre Almanya hükümeti geçen 18 sonkânunda bir nota göndererek İngiliz camiasını teşkil eden millet- lerle müsavatı temin edinciye kadar tahtelbahir filosunun tonajını tedricen arttıracağını bildirmiştir. Almanya, 1939 başlangıcından iti- baren muzhede ile tesbiğ edilen haddi buluncıya kadar bu kararını tatbik edecektir. Almanya evvelce inşaata başlamamış ise, tahtelbahirlerinin to- majı ancak dört sene sonra İngiliz tahtelbahirlerinin tonajına müsavi olabilecektir. No. 105 — Ben galiba şimdi Cemilin ye- rini tuttum. Öyle ya.. Yerimi ona| verdikten sonra, düşeceğim bir moyhaneden başka neresi olabilir? Roşad bu sırada tezgâhın önün- de içen ikl gencin konuşmasına şahid oldu. Eüni kulağına dayadı.. Gunçlör bir kadından bahse - diyorlardı: — Haniya sen şimdiye kadar sa- rışın sevdiğinden bahsederdin? — Sevgide renk aranmaz, gö - züm! O kadın sarışın değil ını'nı. GÖKYÜZÜNDE AŞK YARIŞLARI Yazan: İskender F. SERTELLİ zaman onunla yüz yüze geldim. Bana öyle yakıcı bir nazarla bak- t ki. — Kifirler Ilkönce hep öyle can alırcasına bakarlar.. Bu bakış, on- ların yegâne teshir silâhıdır. — Cami yıkılmış amma, mihrab| Yeni Noter Harcı | Yeniden Bazı Tadilât | Yapıldı Noter harç tarifesi kanunu üze- rinde tadilât yapılmış ve lâyiha meclise verilmiştir. Lüâyihaya gö- re kanunun 9 uncu maddesi şu su- retle değiştirilmektedir: Umumi vekâletname, — umumi makbuz, umumi İbra, tahkimna- meleri, ölüme bağlı tasarruf se - ned ve mukaveleleri, ölür dar bakma, — kaydıhayatla bağlanması, tahsisi aile vakıfları, evlâd edinme, karı kaca mall: run idaresi, hibe, taksım ve ikraz ve bunlardan rücu, bunların feshi hakkında ve bunların teferrüatına dair bütün sened, mukavele ve | kâğıdlardaki her imzadan, muha- faza içinde saklanacak — kaymeti belli olmıyan her emânetten ve poter tarafından resen yapılacak zabıt varakalarından maktu ola- rak 200 kuruş alınacaktır. Hususi vekâletnamelerden, be- her imza içn 60 kuruş alınacaktır. | Kira mükaveleleri için vuku bu- lacak müracaat yalnız belediyeye sid konturat pullarının — ilsıkıma münhasır kaldığı takdirde imza ve mukavele adedi ne olursa ol- sun maktu olarak 50 kuruş harç alınacaktır. Yukarıda yazılı hu - suslar haricinde muksavele fes - hinde her imza için 60 kuruş an- cak bir borç veya diğeri belli bir tashhüd ikrar edilirse ona göre nisbi harç alınacaktır. Günün Parolası (1 inci sahifeden devam) biribirini takib edeceği anlaşıl - maktadır. Bu emeğin en başta istinad ede- ceği temiz iş, temiz adam, temiz Hiyet.. prnesipi ise günden güne daha mülebariz ve İnönist bir hu- susiyet ifadesi içinde yerini bul- maktadır ki, her işte ve her saha- da muvaffakiyetin birinci Şşartı- mm da bu olduğu muhakkaktır. İyi işi ancak iyi adam ve. iyi ni- yet verebilir ki Refik Saydam da Milli Şefin direktiflerini gözü - nünde ve.. başlıca çalışma kay - nağı ve mesnedi halinde tutarak programında iyi işe, ehil elemana, iyi ve temiz niyete mütebariz ve.. günün parolası halinde bir veçhe ve yer vermiş bulunmaktadır. ETEM İZZET BENİCE Çimento Fiyatları İktısad Vekâleti şubatın birinci gününden itibar edilmek üzere çimento fiatlarına yeniden esuslı surette tenzilât yapmıştır. Yeni tenzilâta göre, fabrikada — teslim fiatı portlan çimentosunun tonu 25, Sopr Siman tonu 18 liradır. onu. Kokot olsaydı, gözüm 1sırır- di. —Dağru. Defterde kaydı yok demek.. Gülüştüler. Güzel bir kadına rastladığından ve onu Ük görüşte sevdiğinden bahseden delikanlı sözüne devam etti: — © pastahanenin önünden bir Tüzgâr gibi geçti. Otomobile at- ladı.. Gitti. Ben de pastacıya gir- dim. Elbette bu güzel kadın ora- da birile görüşmüştü diyerek et- rafa şöyle bir göz attım. Bir köşe- yerinde, Otuz beş yaşında bile gö- Tünmüyor. Buğday benizli.. Şahin bakışlı bir kadın. Hem de ne boy de yakaları kalkık genç bir adam oturuyordu. Belliydi ki, o güzel kadın bu mendebur herifle görüş- var, Allahım.. Sülün gibi ince ve | müştü. kıvrak. Bayıldım vallaki ona bön. — Kimin nesi acaba? — Her halde mühim bir adamın' Reşad birdenbire kulaklarını tı- kamak istedi. Vücudü başından to- puklarına kadar ateş kesilmişti. Tezgüh başında içerek konuşan İzmirli delikanlılar kendisinden Güzal bir kadın . ve mende- Üç Sabıkalı Birbirlerini Vurdu Bir Küfür Yüzünden Dört K afadar Birbirlerine Girdiler Ve Ağır Surette Yaralandılar Dün akşam Taht dise olmuş rakı Kavga neticesinde üç sabıkalı bir- birini vurmuşlardır. Tahtakalede Paçacı sokağında | kahvecilik eden Kürd Mehmed, | sabıkalı Osman, yalalı tatlıcı Ah- med ve Ahmedin kardeşi Selâmi | adinda dört kafadar dün akşam Mehmedin kahvesinde rekı içme-| Be başlamışlardır. Kafalar tüssü - | lendiği bir sırada Kürd Mehme- <in savurduğu bir küfür yüzün - Subaylarla Askeri Memurların Baremi — Subaylarla askeri memurların ve jandarmaların maaş derece - leri hakkında hazırları n ev - velce haber verdiğimiz yeni ka - ihası Büyük Mület Mec- lisi bütçe encümeni — tarafından tetkik ve kabul edilmiştir. Bu cetvel mucibince 13 e indi- rilcu maaş dereceleri şunlardır: kalede bir hâ- minde Derece rütbe veya sın:f Maaş tu- tarı asılları. 1 Örgenersller, orami- 150 600 raller 2 Korgeneraller, kor- 125 - 500 #miraller 3 Tümgeneraller, tüm- 100 400 amiraller 4 Tüğgeneraller, tuğa - 90 300 miraller, temyiz müd- detumumisi, — Vekület kukuk müşaviri 5 Albaylar, femyiz aza- 80 260 lezi birinci sınıf as - keri memurlar 6 Yarbaylar, ikinci sı - 70 210 Dif askeri memurlar, Vekâlet hususl kalem müdürü 7 Binbaşılar. üçüncü sı- 60 170 mif askeri memurlar 8 Önyüzbeçılar, dördün- 50 cü sınıf askerl , me- murlar 9 Yüzbaşılar, beşinci m- 40 120 mf askeri memurlar 140 10 Üsteğmenler, 6 ıncı sı- 35 100 nıf askeri memurlar 11 Teğmenler, 7 nel sınıf 3085 askeri memurlar çıkan | | odürilarak tedavi altını alınmiş - | den kavga çıkmış ve dörü kafadar, birbirine girmişlerdir. Ahmed ve kardeşi Selâmi bıçakla Kürd Mehmedi muhtelif yerlerinden, Kürd Mehmed de al- dığı derin yaralara rağmen bıça- | rek Ahmed ile Selâmiyi | yerlerinden tehlikeli su- rette yaralamıştır. | BHer üçü de ağır surette yaralan-| maş olan bü sabilk.shlar can kur- taran otamobilile hastanaye kel - lardır, Şişhane ve Karıköydeki | Teklikeli Kavis! ıfKıIlmkıı?* Tramva;' Biletlerinin | Tünelde de Geçmesi Temin Olunacak Nafıa Vekâleti; Izamvay ve tü- nel şirketlerinin satınalınma mu- kavelelerini hazırlamakla meş - güldür. Mukaveleler gelöcek haf- tanın başında imzalanacaktır. Tramvay ve bir müddet hükümet tarafından işletildiklen sonra belediyeye dev- ri muhtemeldir. Tramvay biletlerinin etünel»de de geçmesi usulünün kabul edil- mesi de düşünülmektedir. Diğer taraftan Şişhanedeki teh- Hikeli kavisin kaldırılması ve Ka- | tam olarak ödenmiş, 150 liradan İmpeks Ve Satye Meseleleri Denizbank Kadro ve Teşkilâtında Tadilât (Birinci sayfadan devam) kat da tekemmül etmek üzeredir. İngiltereye yehiden ısmatlana- cak vapurlar meselesinin bu idari tahkikaltın — tamamlanmasından sonraya bırakılması muvalık gö- Tülmüştür. Diğer taraftan Denizbank yeni | Umum Müdüf veki Denizbank teşki tadilât yapacaktır. Söylendiğine göre bazı şubeler Iâğvedilecek, yüksek maaşlarda ehemmiyetli surette tenkihat ya- pılacak ve bu suretle memuz ve maaş kadrosunda tasarruf temin olunacaktır. Denizbank memurlarma — maaş verilmediğini ilk defa pazar gün- kü nüshamızda haber vermiştik. Fakat bayram nmazarı dikkate e- hnmış, arife günü yeni bir formül dairesinde maaş dağıtılmıştır. Bu formüle göre, maaşları 150 liraya kadar olanlara — aylıkları tatili müte- tında bazı | yukarı maaş alanlara, eski maaş- larının yarısı nisbetinde tediyat yapılmıştır. Yeni kadro yapılıncıya kadar mütebaki yarım maaşlar verilmi- yecektir. Şoryetlerle Taponlar Bitirini Protesto — Ettiler (1 inci sahifeden devam) *'alarına karşı sebebsiz yere a- teş açıkdlığı iddlasile Moskovayı raköydeki tehlikeli dönemeçin de değiştirilmesi etrafında tetkikler yapılmaktadır. A Eminönü Meydanı Eminönü meydanının açılma a- meliyesi sür'atle devam etmekte- dir. Bu sabahtan itibaren Eminönü hanının da yıkılmasına başlan - mıştır. Yeni —Yîı;ılacak Asfalt Caddeler Türbeden vilâyete izen büyük eaddenin llk kısmında yapılan as- falt faaliyeti bitmiştir. Şimdi buradan vilâyete kadar 6- lan kısma başlanacaktır. Diğer ta- raftan ayni yerden Nuruosmaniye milen asfalt olacaktır. Nuruosmaniye camiinin içi de asfalta çevrileceğinden burularda- 12 Asteğmenler, 8 inci sı- 25 mıf askeri memurlar 13 Askeri memur - mua- 20 vinleri bu herif.. Bu kelimeleri birkaç kere tek- rarladı. h Acaba Reşad okadar mendebur bir adam mıydı? Sarhoşluk bu ya. Bu sözler onu| da şüpheye düşürmüştü. Cehinden aynasını çıkardı.. Ya-| vaşça yüzüne baktı .. Ve birdenbire titredi. Gözlerinin içi kan çanağına ben- ziyordu. Burnunun ucu morar - mış, saçları dikilmiş, ve şakak - larındaki damarlar şişmişti. Reşad hiç de Normal bir vazi- yette değildi. Aynayı avcunun içinde sıktı. O kadar şiddetli sıktı ki. Ayna kırıldı ve cam kırıkları avucunun içini kesti. Şimdi parmaklarının arasından kan damlaları sızıyordu. Reşad cebinden mendilini çı - kardı, Avucundaki kanları silerek mendili elin bağladı. ki binaların kanalizasyon inşaatı kümilen değiştirilmiştir. Belediye; cami içini asfaltlarken buradaki demizci dükkânlarını da kaldır- |— Ayna kırıklarını masanın altına| Bi e Tezgâh başırdaki delikanlılar çabuk gittiler. Hatta o elini sarar- ken, onların gittiğini görmedi bile. Reşad elindeki acıyı duymadı. Onun, kalbinde gittikçe derin- deşen bir sızı vardı. — Kâfir Metek.. Beni yaktın! Diye mırıldandı. Ağzındaki sigarayı, ateş duda- ğını yakıncıya kadar içmişti. Düşünüyordu: — Ben aynada kendimden kork- tum. Acaba Melek beni nasıl be- yendi? Yoksa o da beni şu t...#üh başında atıp tutan delikarlı gibi mal gördü? Eğer öyle gördüyse, bu kadıniın sevgisine de inan'maz. Kimbilir, belki de bir kapristir bu. Yarı geceye kadar meyhanede Cemili bekledi. —— « İçti.. çti.. İlk gecekinden çok daha fazla kapısına kadar giden cadde de kâ-| protestoya karar vermiş ve bu maksadla — Moskovadaki sefirine talimat vermiştir. Malüm olduğu üzere son hâdise Si ikincikânımda vükü bulmuş o- lup beş kişilik bir Sovyet devri- yesi Argun nehri üzerinde kâin Rusyaya alt bir adaya yerleşen 18 kişilik bir japon kuvvetinin ate- şine maruz kalmıştır. Takviye a- lan Savyet müfrezesi — japonları şiddetli bir müsademe neticesin- de oradan atmıştır. japonlar yaralı olarak yedi ar- kadaşlarını beraberlerinde götür- müşlerdir. Sovyetler tarafından yalnız müfreze kumandanı hafif- ce yaralanmıştır. Halifenin Sarayında (|Bir İspanyol Güzeli Çok — Yakında mak için mahallinde — tetkiklere başlamıştır. Bu suretle camiin et- | istihalesidir. Fakat hakikatte | maz başına iktidarı ele alabilif rafı da açılacaktır. Fakat, kendini kaybetmedi. Meyhaneden çıkarken aklı ba - ganda idi. * Suna, annesile konuşuyor: — Babam bu gece de dairede mi çalışacak? — Evet, — İş çok diyorsunuz amma, ben akşamları Bay Necminin evine her, zamanki gibi vaktinde - geldiğini görüyorum. — Hakikat biraz acıdır, yavrum! Baban artık evimize gelmiyecek.. — Ne diyorsun anne? Babam bizi bu derece ikmal edecek mer- hametsiz bir adam değildir. — O, çok bayağı bir adamdı, Su- nacığım! Onu ben bilirim. Tahir ancak bir daireye kapıcı olabilir. — Ne olursa olsun, babamdır. Babamı inkâr edecek değilim ya. Kapıct da olsa, nazır da olsa ona hürmet ve sevgim vardır. __q)ıv-ı var) — ADĞt Ör»b&âza İngıliere'de Halk Cephesi Hükümeti Yazan: Ahmed Şükrü ESMER, İngilterede bir halk cephesi hi kümetinin kurulması için zamuan ileri atılan fıkir, İşçi p: si erkânından Sir Straflord Serl ps'in yaptığı bir teşebbüsle * Tar günün meselesi olmuştur. gilterede bugün iktidarı eli tutan hükümet, 1931 soensli kurulan milli birlik kabinesir kümet, Konsörvatör — parti kabinesidir. Gerçi 1931 senesi Makdonald'ın reisliği altında millt hükümet teşkiline teşebi edilmişti. Fakat bu teşebbüs, rek Liberal ve gerekse İşçi p: sini ikiye ayırmıştı. Bir kısım beraller ve küçük bir işçiler zül resi Makdonald ilc beraber «Mİ H kabine» ye girmişler. Diğ muhalefette kalmışlardı. O z8| mandanberi aradan geçen sene içinde milli hükümet, ricen Konsürvatör partisi hül meti olmıya doğru yürümü Önce 1931 senesinde hükür giren Liberaller Ottava konfe ransı üzerine çekilm'şler, Başvekillik Makdonald'dan Bal vin'e geçmiş, 1935 seçimi yapil| mış, kabine reisliği Baldvin' Çemberlayn'e — intikal etmiş bugün Kansörvatör partisinin zümresine — dayanmaktadır. zaman zarfında hükümete muhalefet kuvvetleşmiştir. Fi bu, İşçi partisi muhalet kuvvetleşmesi gibi bir netice memiştir. Öyle görülüyor ki ! giltere halkı Çemberlayn hü metinin yerine başka bir metin geçmesine razı olacak. kat bu hükümetin İşçi partisi kümeti olmasını kabul edemi? İşte halk cephesi hükümeti fi ni doğuran vaziyet budur. Çi berlayn hükümetine muhal'f lanlar, bu hükümeti, ancak tün muhaliflerin bir cephe devirebileceğini ileri sürm ler. Bu defa bu fikri Gripps ya atmıştır. Bu zala göre, partisinin yalmız başına iktili ele almasına imkân yoktur. Kiltere Sosyalist hükümet istif) Diğer zümrelerin yalnız başlf na iktidarı ellerine almalari mümkün değildir. Binaenaley! ğer muhalefet birleşmezse, Çi berlayn hükümeti 1940 bitecek olan bu devrenin kadar iktidarda kalacağı gibi, lecek seçimde de kazanarak sene daha vaziyöli emniyet na almış olacaktır. O zaman yalistik uzun müddet _ııl dıramıyacak. — Hattâ Dem bile tehlikeye düşecektir. Halk cephesi hükümetinin kiline karşı en büyük m İşçi partisinden gelmektedir. parti, Burujva partileriyle h hangi iş birliğini bozgunculak lâkki etmektedir. İşçi partisk Bu ııı—uııı Tiderleri alab Sabah olunca satıcıyı yal — Ayol sen halkı kandırıyof Sene için garanti ettiğin y şam 10 dakika kullanır kull külüverdi. . — Siz masil kullandınız?. — — Bu da nasıl sual?. AçlımPe, | suratıma ııııı-ıuıııı ııı — İşte gördünlüz -ıılııı_lıı— c tanız, Balıkpazar ..