| dan — Kunadanın hususl bir mevkil var- — büyük bombard:mar gide İngiltere Kanadayı Nasıl Müdafaa Edebilecek! Japon Ve “Alman Tehlikesi Karşısında Yeni Tedbirler Alınıyor Kanada'nın Amerika'dan Korkusu ngiliz Krai ve Kraliçe- si bu yaz Ka- yadaya gidecek - ler ve Amerikayı tiyaret edecekler- gir. lerde İngiliz gaze- teleri neşriy anlaşılıyor ki İngiliz imparator- Tuğünu âsı m Şu son gün ehemmi;ş almaktadır. C münasebet - İstik iğında en ale Kalmadı Fakat İngilizler kendi impara- torluklarının müdafaasını düşü - nürlerken bütün ihtimal dahilin- deki tehdid ve tehlikeleri gözö - nünde bulundurmak vaziyetinde- dirler. Ayni zamanda İngilizler; bun- dan sonra yeniden bir cihan har- bi olacak olursa her noktadan ken- d emin bulundurmak isti- yorlar ve gelecek harbin bütün ihtimallerini gözönüne a Şimdiye kadar sarfedilen para- ların çoğu Kanadanın Bahrim tikebir sahillerinin tahki hakcedilmiştir. Bundan son la pek çok para sarfedi lecektir. Fakat Ka Atlasf sahilleri için de gözönüne leri arruz tah- likeleri ilmemiş değildir. adalıların istikbal için Bah- tlasi sahillerinde de ha- zar bulunmak lüzi MANTONUN LİMONLU D sahilinde Manton'dadır. bir de masalı vardır: ünyanın en güzel, e 201 bahenleri Prum Hayva anamız, cennetlen çıktağı za- | man ağaçların birinden sarı bir mey- va koparmış, yanına almış. Bu, bildi- Himiz limon imiş. Havva, bu kıymetli meyvayı dün - yanın mevki, güzellik ve hava bakı- mından en güzel memlekeline hediye eltmeyi kararlaşlırmış ve Manlon'a ver- miş. O zamandaaberi sayısı artan llmon- lar bugün senede 40 mülyonu geçmiş. Manlon'da limon ağaçları senenin her ayında yeşildir. ve üserlerinde lar vesselm... Her şeyi makine ile yap» | fıkları gibi şimdi de yürek işlerini bu- nunla halletmenin çaresini bulmuştar. Bir evlenme makinesi itad elmişler. Nevrorkta kurulan b makine nişanlı dağıliyormuş. Tan gasetesinin yazdı- #a göre çok da rağbet görmüş. Kocaman bir kulu farsediniz. İki | ftane dürbünü var. Gözlerinizi dürbü- yan tarallaki | ne yaklaşlırıyorsunuz, Geliklen bir dolar attınız x kutunun | içindekl makine işlemiye, birbiri ar - ç kasından, — kartpestal — büyüktüğünde kadın resimleri dünmiye başlıyor. Ta- bil hopsi de güzel, Bunlardan biri hoşunuza gitti mi, önünürdeki — düğmeye — basyorsunuz, | fotoğrafı düşüyor. Arkasında: Kadının | zn rengi, drahomasının mikları, el tarihlerde, garbi Afrikaya yapmış olduğum seyahat - ten henüz dönmü; | I Çeviren: FAİK ııızıı;mııxl | im. Ö « Çemberlayn ve Halifaks gazeteciler ve 1 ayrı tehdidleri tehlikelere uğrıyabilecek diye im- pöretorluk yollarının selâmeti İn- zleri en çok düşündü”en — bir mlar deniz - kuvvetle, rurmak istiyorlar. İngilizlerle Almanlar arasın - da yine eskisi gibi deniz rekabeti yacaksa bunun neticelerini nekte İngiltere gecikmi- “yecektir. İşte İmparatorluğun mü- dafaası meselesi de bu itibarla sia micilar arasında vessiti hazırlamağa koyul - muşlardır. Bilhassa şu son senelerde Av- rupada politika âlemindeki karı- Şıklıklar Amerikadaki Kanadalı- ları çok düşündürmüştür. Kana - da bülçesinden şu son üç sene zar- fında 18,400.000 İngiliz lirası mil- N müdafas ha: dilmiştir. Kanadanın ordusu da ancak 45 bin kişiliktir .Yeni açılan mek - tebde tankların ve sairenin kul- ğı olarak sarfe- munu gözönün- den uzak bulundurmadıklı laşılıyor. Bu cihetten Kanadaya Alman- arafından bir taarruz yapıl - ması ihtimalleri düşünülüyor. Fakat bu, Almanyanın şimdi te- şebbüs edeceği işlerden kat'iyyen değildir. ! Şimdiye kadar Kanadalılar da ali Amerika hükümetinin bir gün Kanada üzerine taarruz ede- ceği korkusu vardı. Ve bir asır - danberi Kanada ile şimall Ame- rikâ hükümeti arasında böyle bir tan- lar emniyetsizlik hüküm sürüyordu. | Onun için Kanadanın şimdiye ka- dar kendini müdafaa için almış ve adresi, ahlâk ve mizacı yazılı... Resinl alan kiza mektab yazıyor, çi- gek ve bonbon gönderiyor. Buluşu - yorlar, komuşuyorlar; ekseriyelle bu buluşmalar, konuşmalar izdivaçla ne- HÜcsleniyor. Bazan da talâkla.. Ame- rikada karı boşamak, gömlek değiş - tÜrmeklen daha kolay.. Bu makinayi fond eden adamın ya- kunda mülyoner sırasına geçeceği mu- hakkak. Çünkü koca arıyan kadınlar, Tesimlerinin kutuya konulması — için beş dolar. veriyorlarınış. Bizlm para İle allı lira., Buna evlenme dolabi de- Fransız sinemacılığının iki büyük artisi raların vahşi ve yabani güzelliri beni dehşetli surette sarmıştı. Av-| rupaya gelince bir türlü dura - mıyordum. Tekrar oralara dön- mek tasavvurundaydım. Fakat doktor bir kaç ay istirahat etme den böyle bir seyahate çıkmamın doğru olmadığını ileri sürdü. Ka- labalıktan ve gürültüden hoş madığımı bilen döktor bana, ten- ha issiz ve yarısı köylülerden iba- ret bir sayfiye tavsiye etti. Nihayet karar verdim. Bir ha- | ziran gününün akşamı doktorun tavsiye ettiği «mavi yamaç» say- fiyesine vardım. Yerden göke ka- dar haklı idi. Gözüme İlk çarpan manzara fevkalâde hoşuma git - mişti. Eflâke ser çekmiş Ççamların ve servilerin altındaki küçük, bes yaz istasyon binası göze ne gü- zel görünüyordu. Bir araba bulmak ümidile ikt turafıma bakınırken yanıma birisi yaklaşarak mültefit bir tebes sümle: — Merhaba dostum, dedi, se - yahatin iyi geçti mi? Biraz ürkerek uzattığı oli sık- tim. — Merhaba efendim.. Zanneder- sem... Bittikçe ehemmiyet kazanıyor. İngiliz © atorluğunda — ise dır. Amerika kıt'asında olan bu dominyon İngilterenin istikbal i- çin kendini mü: çok hazır- landığı bir yerdir. En büyük tay- yare fabrikaları Kanadada yapıl- mak isteniyor. Orada yapılacak tayy İngiltereye nakledilecek. Avru - pada sulhun tehlikeye girdiği sö; lenen günlerde İngilizler bu ci- heti çok düşünmüşler, Kanadada € fabrikalarının dil: olabilir asun kalabileceğini hesab ede- orada inşaata girişme vermişlerdir. Fakat da Kanadı den cihet y vetlerinin arttırılması noktasın - İngiliz t ihtimaller hep 1 şiddetle alâkadar e- | nız İngiliz hava kuv. impar' ponların şimdi cakleri yoktur. Yine mi alay?. — Niçin alay olsun?. söylüyorum. . Gerçek tın. O geceden sonra buluştunuz mu?. Refetin bu sorgusu Feridi şaşırttı. Utancından Zmı, sıkıntısından mi, nedense kaşları çatıldı, rengi değişti, alnında etlerin kıvrılışından bir birikinti — Görmedim. iyen, sızısını döken bir sesle sözlerine — Yalnız bir mektubunu aldım. O gece evden kaçmanın kolayını bulamadığını, kolayını bulur bul- maz geleceğini yazıyordu. — Onu yine çok seviyor musun?. Ferit bu sorgunun karşısında derin, uzun dü- gündü; bütün içini dışarıya vuran bir söyleyişle: — Çok. Her gün artan bir sevgi ile... Dedi, sözüte ekledi: — Bil ki, o da beni seviyor. Görüşemiyoruz, bu- luşamıyoruz, başbaşa kalamıyoruz amma biribiri- mizi çok sevdiğimize Inanıyorum. Feridin eli Refetin avucu içindeydi. Bu eli sıktı, bir adım attı. — Şimdi nereye gidiyorsun?. hazırlık da tayyarelere karşı mü- dafaa toplarını çoğı dedir. Fakat şu bir sene zarfında Buna rağmen yakında b çıkar ve Kanadaya taurruz ed-.e- cek olursa Kanada kenı dafan elemiyecek diye © Kanadaya taarruz ne ta Bunun için hatıra gelen ihti - maller vardır. En ziyade müuhitikebir tarafından ve ja - ponlardan korku Bununla beraber hemen ilâve etmeli ki bütün bu ileri sürülen || minlerden ib, ma yollamak, K etmek gibi bir harekette hul En ziyade dan gelecek bir taarruza karşı ha- zırlık mahiyetinde idi. Halbuki şimdi işin şekli büsbütün başka- laşmış oluyor. Onun için Amer etnniyetsizlik ortadan kalkmıştır. Kanada dominyonunun cenub hu- dudları artık Amerikalılara karşı müdafaasız olarak bırakılabile - cektri. Buralara sarfedilecek para ve emek bundan sonra Kanada - nın her iki sahilini (Devamı 6 ıncı sahifede) nak şeklin- : harb isir? mü. e çi BUĞÜUN İPEKR'te TÜRKÇE Sözlü Bugün saat 12.45 ilâtlı matineler. ikbale ait uz. tir. Yokse ji İkarak donan- nadaya faarruz olduğu tedbirler hep Amerika - | kaya karşı olan | tahkim etme- || ve 2.30 JEAN GABIN ve_M[CHELE MORGAN SÜMER SİNEMASINDA ihtiraslar ve cinayetler tevlid ettiği bir İmuhitte cereyan eden ve 1938 de en büyük mükâfatı kazanmış olan| SON BUSE Aşk ve sefahetin büyük (Guni des Braumes) Dramatik mevzulu emsalsiz aşk filminde zaferden zafere koşuyorlar İlâveten: EKLER JURNAL Bugün saat 1 ve 2.30 da tenzilâtlı matincler. YOSMA Dedi. Postaya bakacağım. Belki mektub, kart bir şey çıkar. Refet bir yönlü olduğuna inandığı bu sevgi için bir yürek burkuntusu duydu, sonra: — Seni daha çok alıkoymıyayım... Diye ayrılmak istedi: Benim de bugün çok işlerim var, Ferit: — Güle güle kardeşim.. Derken sözüne ilâve etti: — Eğer gece bir yere sözlü değilsen, «Mavi Köşe» de buluşalım. Biraz içer, konuşuruz. Ve. daha içli bir deyişle sözünü bitirdi. — Konuşmak, içimi dökmek istiyorum Refet, Bunu en iyi seninle yapabilirim.. Retet; — Sözlü değilim amma bilmiyorum. Belki bir —a V0 3Ğ gazamman Yören: ETEM İZZET BENİCE yyyaaaaamımcıcı iş çıkabilir. Gelmiye çalışacağım-. Dedi. Ayrıldılar. Refet hızlı hızlı Parmakkapıya doğru giderkene Ferid de başını saran — bunaltılı düşüncelere kapılarak dalgın dalgın postanin yo - lunda ilerliyordu! HANİFE ABLAYA PARA — Hanife abla... — Hanife abli tüste onun çağırışı evde yayılı dın mutfakta yemek yapıyordu. Duymadı. Bir defa daha bağırdı: — Hanife abla... ne karşılık alamayınca odasından çıktı, — Hanife... Hanife neredesin?. Diye söylene söylene yürüdü.. Giyinmişti. Sox Yabancının tebessümü büsbü- tün mültefit bir hal aldı: — Mösyö Bertanyö sizsiniz de- Bil mi — Affedersiniz aldanıyorsunuz, benim adımı Jülyen Mas dedimse öe bu kadar emniyetle yanıma yaklaşan adamdan &ıkıldım doğ - rusu.. O, bu sıkıntılarımın farkına var- mamiş göbi: Jülyen mas mı? dedi. Mü - | kemmel. Görüştüğümüze mem - | nun oldum. | BUGÜN MELEK'te Fransızce Orijinal Nüshası Bugün sant 12.45 ve 2.30 tenzilâtlı matineler kağa çıkacaktı. Tezcanlılık ediyordu. Koridordan Hanife kadın Onun mutfaktan çıkmasına meydan kalmadan Safiye geldi. Kapıyı açtı: — Hanife abla çok işin var mı?, — Gelir misin bana bir dakika... — Geleyim çocuğum! Hanife kadın ellerini yıkadı, kuruladı, mutfak- tan çıktı. Safiye sordu: — Babalık yok galiba, Odasında göremedim. — Gitti yavrum. — Nereye?, — Bilmiyorum. Belki kumara gitmiştir. Dün gece öfkeli öfkeli Ahmet Karabuduna çok para ver- diğini söylüyordu. olsun, herife para yetiştiremiyo - öylendi ve sordu: — Beni aramadı mi?. — Sordu, uyuyor dedim, Başka lâf etmedi, gitti, Ağrımı açıp cevab — vermen meydan bırakmadan vali: kaladı ve: — Bu taraftan gideceğiz, dedi, Sizi bekliyorlar. Şaşırmıştım. Hem onu - takib «diyorum hem de buradaki otel - ciler nekadar misafirperver a - damlar diye düşünüyorum. Hele üstlerinin başlarının temizli; diyecek yok.. Her şey iyi hog am- ma, bugün buraya geleceğimi bu #adamcağız nereden biliyor? Yaylı bir arabaya kurulduk gi- diyoruz. Muhatabım ara sıra, be- ni, kaçamaklı bakışlarla süzüyor, Mubit hakkında anlattıklarile a- lökamı uyandırmağa — çabaladığı ya- — Lütfen söyler misiniz, değim, bu trenle geleceğimi size kim ha- ber verdi? Tereddüdsülz cevab verdi: — Amcanız yazdı.. Büsbütün afalladım. Amcaım mı? Hangi amcam? Benim bildi- Bim bir tek amcam vardı. O da, uşumun şerefine verilen e fazla yemek ve içki ka n nalları dikmişti. — Hazır sırası gelmişken so « rayım, amcanız naml? Affedersiniz. aramızda bir anlaşamamazlık var, - Hayır delikanlı hayır, Söy- leyin bakayım sizi buraya gön - derenin ismi nedir? Hemen aklıma geldi. Her halde doktor bunlara yazmış olacaktı" — Zennedersem doktor Tome- den bahsetmek istiyorsunuz? de- dim, — Elbet, doktor Tome'den... — Fakat döktor benim akra - bam değildir. — Ziyanı yok canım, Karımla, kızım sizi mizafir etmekten pek hoşlanacaklar.. «Hey gidi yarabbi! diye düşün- düm, hayatımda bu kadar se - vimli ve candan bir otelciye ras'ae mamıştım.> arkadaşım, — elinde<i hastonu ağaçlar arasında kayboly muş bir binaya uzatarak: — İşte şato, dedi. Gözlerim faltaşı gibi açıldı. Ne şatosu idi bu? — Otel mi demek istiyorsunı (Devamı 7 inci sahifede —— Radyo Porgramı | Ankara Radyosu BUGÜN 17,30 Müzik (Duns santi - Pi). 18 Konuşma (dış politika hâdiseler 1815 Müzik (dans saati devamy 18.80 Saat, ajans haberleri, meb roleji ve ziraal borsası (flatj. 1840 Türk müelgi: İncesaz — Niha- vendi fastı. Tahsia Karakuş, Hakkı Derman, Kş- ref Kü H. Tokay, B. Üfler, 1DA0 Nedim gecesi: Temsli, şiir, müzik, Ekrem Reşli, Ruşen Ferli, Mos'u Ceznil, (Dürk müziği küme okuyucuları, Tadyofonik temsil kolu iştirak edecek. tir). 21 Saat, esham, (ahvilât, kambiye Bukut borsası (flat), ZL15 Müzik (oda müziği). 2145 Konuşma (kaltalık posla ku- tasa). 82 Müzik (kücük erkestra)p, 22 Mürzik Çeğlenceli plâk), 2345 - M Son ajans haberleri Birincikânun 25 — ——mmmae| 1939 Ay I, Gün 7, Kasım 61 7 İkincikânun CUMARTESİ Vakıtler Güneş Öğle İkindi : Akgam | j İ j | 1 ş : !