4—SON TELGRAF — 8311 ci Teşrin 1828 “Edebiyat tarihi Yeni BirMesele dersleri Litvanya'daki Almanlar ara-Hatıralarını da gömdü (Müellifi: Agâh Sırrı LEVEND) — | sında tahrikât büyüyor eli ğeğanında ada gülyor. Tahsil, askerlik, evlenmi het şeyi unutturmuştu. mmer amcamın ölülü Değerli edebiyatçılarımızdan A- | hülâsası yapılmış, rönesanstan ev- ; gâh sırrı Levendin (edebiyat tari- | vel ve sonraki FPransız, İtalyan, Kat Yiğiyr Kısa bir sükün, kırılan ağaç- a hi dersleri) nin bu, üçüncü | İngiliz, Alman ve İspanyol edebi- . cildi neşredildi yatının ana çizgileri gösterilmiş - em e m e S e e S l n a Sı ların çatırdısı, uzaktan göpek ulu- | ğıyor. Rüzgür pencereleri Agâh Sırrının büyük emekler | tir. maları. larken amcamla tanıştığım k da K Tablat bu gece âram hazırlıyan ı şamı ve onun bana bıraktifi | Si dişar' sarfederek vücude getirdiği bu | — Bilhassa ikinci kitabı teşkil e- 5 ı büyük eser, menşelerden zamanı- | den tanzimat edebiyatında Fran- atro arti ra defterini hatırladım. j!» mıza kadar devam eden edebi: sız edebyiatı ciddi bir tedkikten a e l e c e n ' ğa kalkarak kildli 0*: tarihimizi dört kitabda toplamış | geçirilmiş ve o devrin edebiyat ü- Ka labın içinde onun defterini slltyot zerindeki tesir ve nüfuzu tebarüz yorganı başıma kadar ya başladım. Tozlanan kl! Birinci kitab: Menşelerden tan-| ettirilmişti. Çekoslovakya meselesi malânt' | kanununun bu vaziyeti devam et- | Her Kristof Diçons Memeldeki | cukluk hülyalarımla uyumıya ça- | mın arasın zimata kadar devam eden edebi Agâh Sırrı Levendin bu eserin- | şekilde halledildiktenl sonra Lit- | tiraceğini söylüyorlar, diyet meclisinin reisidir. Albay | lışıyorum. Acı acı vurulan kapı- | yerek al yatımız ki, —gerek isiâmiyetlen | de güzel, faydalı bir buluşu var - | vanya da bundan sonra ne ola - | —Memeldeki Almanların hususi — Yorgis Kobilyos da Memelde Lit- | nin seda akisleri beni tatlı hül - | nefesim daralıyor... sonraki ve gerek islâmiyet tesiri | dır. Birinci kitabda, Nev'i zada | cağını, Memel meselesi Versay * bir idareye tâbi tutulmaları lâzım — vanya hükümetinin valisidir. Kav | yamdan uzaklaştırdı. hirliyen amcamın hatirâ altindaki kısımları ihtiva etmek - | Atâi'nin Hamsesinden bahsedilir - SĞ ği T nas şehri Litvanyanın payitahtıdır.| — Dadımın ürkek sesini işitiyo - | nin ilk sayfalarındaki yi tedir ken bu eserin beşinci kitabının ğ e HaĞÜa v çt C ğ Buradaki Alman elçisinin adı Her | Tum . linmşi... İkinci kitab: Tanzimat edebi « | mevcud olmadığı zikredilmekte « » A —— u ğ ÜĞR — Doktor Erik ehlindir. Litvanya |" — Beyefendi, bir - arkadaşınız öi Yütı, dir. Halbuki bunlar birçok eser - R 5 ğ <3 ç hükümetinin başında bir katolik | sizi görmek istiyor. Kalan şu kısımları — OKU çüncü kitab: Serveti Fünun e- | lerde beş kitab olarak gösteril - e b . n SS g olan Ladislava Morinas Evin içinde nç sedaları, gü- | başlıyorum: — Yirmi yaşlfit debiyatı ki, (Fecri âti) yi de ku » | mektedir. Agâh Sırrı, şimdiye ka- Z f A vardır. rültülü ayak sesleri, lisesini bitirdim. Orta BW caklamaktadır. y dar birbirini mehaz f | a F7 Fakat Memel Almanla:ı arasın- citsiz bu saatte gelen misafir | aile olduğumuz halde evili” Dördüncü kitab: Bugünkü ede- | rek hatadan hataya dü: daki siyasi hareketi idare eden, | kimdir? Merak ediyorum. Düşü- | katında kendime mahsus b;dl biyatımız. müelliflerin bu hataların! Ka / diyet mecli ildir. Çe- | » a an bu havada | var. Aradığım her zevki GÜ İ biyat tarihimizde bir hizmet ol - koslovakyadaki Südet Almanların a kitablarım arasında buluy4 mak üzere - meydana vurmuş o - A reisi Henlaynin ismi unutulma - Bu merakla salona girdiğim za- kereer #ı luyor, Bazı eserlerde beşinci ki - 4 sinden bah- | man gülmiyen babamın yüzünün Babamla i ikce kal 1 tab olarak (âlem nüma) isminde | : Ç daha korkunçlaştığını görüyorum. ık. Sert bir insan olmaklâ bir kitab zikredilmektedir | 4 vakya m ş Misafir, sobaya yapışırcasına o- | ber ailesine müşfik idi. Sşlbaki Aşikh Surcinın ğe ğ Meme da faaliy turmu az çeri çöl z Üyeyn v a T te bulünan bir ve Mnşamadda Yke a kama zliğimi bitirdiktem ma) Hamsel Atâi'nin dördüncü k nun adı Üa hatlar, istifham işâretini andıran nde de bir yuva kurmak olan (Sakiname) nin diğer is- Navmandır. burun, uzun sencler f si uyandı. Kadınlarda aradil! ismin- Deyli Ekspres gazetesi disine arkadaş € e Ve Z Almanlarından bahörderken şöy- | vücud kalması idi. le bir cümle yazıyor. Bu ha Elini öpmek ketlerin neticesi olarak öy Terlşa klaı eei Vazife i m bu garib yolcunun, fırtı- | Dairem lerinden (-. nediliyor ki Litvanya hükümeti | dü ) Tt daha dostça bir | nah havada denizin ortasında im- | Yin kızı Nesrinle bir senâ ada zikrettiği halde, ondan son- | iyat tarihi yazan muhar - ad bekliyen bir zavallı gibi tikten sonra evlendik desi yapıldı yapılalı ken geliyordu. Memel Almanları Lit. Bi manalı değildir vf k oktaj ğ (d cü sizei Ş DU BO disinden bahsedilen bir mesele vanya n ınidaresine verilirken İn- | araı L ğ D aSi Vi Üç sene sonra: küçülke fakti Te L ini aeti adet kaynağı yuvamızda Nİ d, dediğini işitiyorum Umuümi harbden sonra istikli letleri bu Almanların hususi b Ti olacağını ; başbâşa geçmiş günleri #i muşlardır. Bundan da anlaşılıyor a b Ş y ğ j am Nevres, amcan Mu- İ kazanan memleketlerden biri 6 * | bir idarey tutulacaklı d göste - A z T- | Aysel B , bundan sor bizimle otu- SAĞT | b kâğıt üzerine arak imzalamış- a e Litvanya | çae bekayor ğ e lardı, Bu süretle Memel A n . $ zak lerii nasıl diye sor! am. Agâh Sırrı Levend FOT YAK e MEKTTaRİ i | ve burada da Alman aki müzakerâlerin nası ça sor na yapmak zahi il M larının vaziyeti milletlerarası bir | netic Amca Ölçüsüz bir saadet içindt e, Fransa, İtalya ve Japonya 8 sözü ki Agâh Sırri ka hiçbiri ; vanyada Memel isiml ; Şimdi lemel me 1 husüsta lâzım EEİL Türkçülük ve milliyet cereyan -| etmemiştir Tüzk ti h e ğ dığını ve hayatta ları içinde inkişaf etmeğe baş İşte bu kabilden bir misal daha h 4 ” z Dü düğünü söylüyor. 3 B Bir zamanlar Memelden bahse- düğünü söylüyor yan son nesil bu şimdiye kadar intişar etmiş olan ç İ varernl - Yuviin, Tti dilirken buradaki Almanların va- ST ğ *ö eli vam, kocar nacaktır bütün edebiyat tarihler tta | € KSD | Üi b Aradan ene geçti. Dü Bu kitablardan 1 ve 2 incisi ev-| bütün tezkereler, Nabinin (Tuh - LAG Zei dR) AERAERR gel < z i Babamın samimi arkadaşı oldu- | yor, ağlıyor. velce çıkmıştı. Üçüncüsü bugün ( fet dilkeşi Nâbi) adlı bir eserin - asolur, söz küp Yi öşel ğunu sonra rendiğim Bay n ar, söz kapanır» ç ö intişar etmiş bulunuyor bahsederler £ t seneleri dev : : ğ Memel meselesi ç BK G eler ati kadar. yanilielabü Filhakika böyle bir eser mev - BetüciN SN a ğ Si | ye hitab ediyor. Aysel büyüyor: tarihleri, şahsiyetleri mihver itti- | cud ve hatta matbudur, - Fakat, | iE ailerdasa el ; Kot ğ y Aramızda uzun bir yaş farkı yor. Bu gece eve B? Aİİİ DRİŞAİÜME SAĞi ei v totkilk SAni AA A olmasına rağmen iki arkadaş gi- | za Yesrin yoktu. Bu 'aza Namık Kemal, Ekrem, Hâ - | lerine göre, bu eser, Nâbiye değü, y d bi samimi olmuştuk. Hergün kuş- | 6 oluy anya hükümeti d yi luktan gonra koruluğa çıkıyor, u- soruyorum, zun uzun gi rçok rla: Yeni t maller sorastık tatlı bir âhenkle | yemeğe alıkoydular. l k verdiği cevabları dinliyord Hadi bey pek sempatik ği düşünülmüştür. M a. HER YAT k ; Bir sabah, köşkten iyice uzak- 4 sları bunu protesto içir , Muammere evde herkes amca di- mid gibi şahsiyetler münfer nun muasırı olan (Nâli) adlı şa- 'edilmektedir | için yeni b 1 Memel Almanlarının n bu kanunla önü; a u laşmıştık. Koruluğun nihayetinde | âdeta kederli. Tamamile ? îk.-—rdıv Fak: derin bir uçurum var kalacağım, diyor. göre Her Hitleri haber göndür - | hedaletlı t altında bulun- | gelen fikri vermiş olacaktır. T lar ee Yee SÜY İE SIT z mekle bu toplantıdan vazgeçil - | mak lâzım geliyordu. Onun için ğ rumlarla doludur, değil mi, amca? Nâbiye yanlışbağ meydan vermiştir. İşte bu hakikati edebiyat tari - bulun - | hine geçiren ve edebiyat tarihin - dukları devrin ve zümrenin için- | de bugüne kadar yer alan bu yan- ğyık oldukları yeri almış olu * | Jışlıkları ilk defa düzelten Agâh yorlar; bu tahlil ve tası re | rı olmuştur. Diğer taraftan Litvanya hükü- n Memelde Almanların kendi mec- | meti diğer belli beşli Avrupa pa- | — Yüzüme uzun disleri vardır: Diyet. yitahtlarında — bulunan — Şu dakikaya kadar karşımda | duyuyorum. İlk defa bir ef ilk gördüğ Tesi batırlıyo- | bahsediyor. rum, yanılmışım. Hayatın mana- sını anladığına eminim. Hayat, Düşünüldüğünden daha korkunçtur. Ne yazık ki korkunç | lere gidiyor. yahud eve ge olduğu kadar tatlı olan bu hayat- | yımdıağım ailelerle mefi ta yolumuz uzun sürmiyecektir | yor. miştir. İngiliz gazetelerinin Me- den alarak yazdıkları malü - mala göre Litvanya hükümeti ilâ Almanya arasında başlıyan mü- zakerelerin esini bekliyere lerini Bu Meclis şimdi Litvanyı Çağıtarak onların fikirlerini al - | meti tarafından çı Ş mağa lüzum görmüştür. Litvan - neticüde her devrin edebi karakte-| * şimdiki halde Memel Almanları- | 197 devleti koruma kanununu kus | yanın karşılaştığı üç hal varı ri kolaylıkla göze çârpmış oluyor. fe göre, tanzimat &debiya- nın tahrikâtta bulunmaları b bul etmiyor. Bunu Almanların 1— Rusyâya kârşı nasıl bir po- Bu kitablarda yalnız garb Türk-| ti *ti Fünun edebiyatı zaman için muvafık görülmemek- | Milletlerarası kefaleti ile malik | litika takip edecek?. lerinin edebiyatı değil, ayni za - | tetik ve teknik farklarına ra tedir olması lâzım gelen husust İdare- | — 2— Lehistana karşı Vaziyeti ne 'ağatay ve Azri edebiyat- | birbirini takib eden ve tamamla » | — Bilhassa iktısadi bir takım me- | Sine mâni görüyor. olacak? yan bir edebiyattır. 8. seleler vardır ki Litvanya ile Al- Bundan sonra Memel meselesi- — Almanyaya karşı nasıl bir | Tanzimat ve Serveti Fün manya arasında konuşulacaktır n kçe eh et , alacağı | “yaset takip etmeli? | afı gösterilmi: biyatları, önce heyecanlı, Memel Almanları $ ülüyor. Onun için bu mesele Şimdiye kadar Litvanyanın Çe- Garb edebiyatı faslın ve Nikbin, daha sonra hasta, h senedenberi Litvanyada örfi ida- | dolayısile hiç olmazsa isimlerini ıncı asırdan itibaren her asrın so- | ve bedbin, daha sonra da durgun altında yaşadıkl tanımak lâzım gelen şahsiyetleri | (EFece İyi gitmişti. Fakat Çekos. nunda garb edebiyatlarının birer | (Devamı 7 inci sahifede) yetle a Korka, korka etrafına bakarak Daha düne kadar he ceketinin iç cebinden küçük bir | saadet güneşi doğan yuvsl defter çıkardı. İşte hayatını mah- | ça bulutlar çökmeğe başli veden bir insanın hatıraları. Ben Bu vaziyete nihayet ver? oku ve mezarıma göm. lay. Ya yavrum ne olacak? S hsaükten Bu sual hatırıma geldik$? Hab b tediğim de bu idi PS ah işte benim istediğim de bu idi. Sen ” ö , hani o gece bana hinayet edince ben de bunu ağ- sana vereceğim o mücevher ve paraların dörtte bi- v ğ * O meş'um akşam. Eller N bi na etirebileceği ü ri ile aş'u ERE N ;uınî A;Lı;î:r;ı:ı Aiıîı ı.ı î l(re.nlmsı;»_ mi düşün- Refik bu sözleri dinlerken r n renge gir- | evime yaklaşıyorum. Hef BK KUN SERR övelin di 'ı;(k'; vvi yor, eziliyor, büzülüyor; kalkı turuyor; söyle- | Karanlık. Yemek odasında ah öeşlden _f_"'i' Gd g5 ben & :: u T ü 'nen şeylerin hakikaten Nimetin ağzından çıkıp çık- | Tn üzerine bırakılan çu M ',ge,“,,fî[,l;n'h Blbesi di :: i.—ın'xı. î,, P;”;C ş madığına bakıyor; elile alnını oğuyor, bir rüya, bir | PUluyorum. SĞ Od gi voği Hakk 9 örksle Banbu yabak - hastalık, bir kâbus, bir meraret ve tasavvur anı ge- nn döğli çirip geçirmediğinden şüpheye düşüyor ve... Ni- et der ltioü ım şu yüv Dedi gin ellerinder S met anlatmakta devam ediyordu ğım şu y aati p anönan el ada Edebi Roman — Hani yok mu, Kâzım imzasile matbayan sa- | *diyorum. Senin yumuşak bir € umuşak, çok y ak, gayet munis Z ak, çok yumuşak, gayet munis bir No. 147 Etem İzzet BENİCE — na gelen mektuplardan başlıyarak Bursada hapis- | bana bir çocuk aşkı yaşatli haneden çıkıp benimle evleninciye kadar bütün | gün mütehakkim, karanlık idare edildi ki: Hiçbir falso yapıl- | kabı dım. Hadi ite gidi mamasına ve senin aklına hiçbir şey getirmiyecek (| Peti arama, Bulamazsın. d ar tabii cereyan etmesine hâlâ şaşıyorum! Bü- | Jaârile temeli atılan bir YÜ tün bu işleri bir ben, bir avukatım, bir de avuka- | Ömrü ancak bu kadar olüP tımın arkadaşı eaki bir taharri komiseri yaptık. rumu da — götürüyorum. 5ğ 'e... Nimet bundan sonra, Ferhundenin dola- | Yat...... bundan sonra se” bından dökülen mektup demetinin çamaşırcı ka- | UZun bir gecedir.. yavrum dın tarafından oraya nasıl konduğunu, Refi ninle berabor o geceyl yaşt sıl tevkif edilip Bursaya gönderildiğini, Ferhunde- koslovakya ile münasebatı — son ndan şikâ- yeni çıkan dev r de bilmek iktiza ediyor. Meselâ (Devamı 7 inci sahifede) ı ——— — - Refik hiç ben sana hiyanet eder miyim?. — Ben çocuk değilim Nimet!, nanmıyormuş gibi hayretle: Bunu nasıl aklına getiriyorsu — Vallahi onun için söylemiyorum. Hani, eğer — Ne?. Ne?, Refik, hiç değişmiyor, yine gözleri kasırgalar *en de bana «sevgin yalan?, dersen taş olursun! Diye sordu ve Nimet bu soruştaki hayreti ken- koparan bi: şimşek parçası gibi hiddetten parıl pa- - di sevgisinin lehine tefsir ederek gurur rıl yanıyordu! Halbuki, Nimet bekliyordu ki, Ve. bir an geldi ki, Nimet hem sevgisini is - — Yü — Hiç ben sana hiyanet eder miyim?. bat, hem de Refiği tatmin için zekâ oyunlarını, kur Dedi, katmer katmer et yığılı gerdanını: demez, Refik yumuşasın, kansın ve ken- — P*7l'ğını, yüze gülücülüğünü, ketumiyetini, herşe: — Gördünmüz?, İşte senin için neler yapmışım? dine uzanan dudakları dudaklarınım içine alsın, he — PFEYİ unuttu, Kafana çimdi dank etti mi?. şeyi JnutSun! 4 - Eğer, ben seni sevmeseydim bir buçuk sene Der gibi bir eda ile kırdı ve an sana sahip olmak için uğraşmazdım!. A N * P için uğraşı — Amma Ferhundeyi öyle küurnazlıkla bo « nin gönderdiği mektupların nasıl imha edildiğini, şattım ki, hâlâ ne sen, ne de o farkında değilsiniz. — müddeiumumi ile nasıl anlaştıklarını, Ferhunde - Dışarı fırlıy Bütün o işleri bu beğenmediğin kafam ile yaptım. — nin resminin çekilip boşanma mektubu ile beraber | Tihde bir hayalet gibi karaf : — Hele, o Ferhündeden seni ayırmak için ne- — Önüne mücevherleri 'mi; bütün paramı, servetimi — nasıl gönderildiğini, tevkif hâdisesinin İstanbulda | fömülürken bü kuyvetif — Hayır... Hayır... Hepsi yalan! ler çektim... Neler?, ve sevgimi koyduğum aman, bana hakaret ettin! hiç kimseye nasil duyurulmadığını uzun uzun an- | ©1 acı bağırıyorum: — Nasıl i işitmez sövlenenlere i- — Fakat, gördün mü sana nazıl <ahih aldrm? Hom 44 z : Ki Boj dakika... On Gazika..: Yirkil dakika... O- Dedi; Refiğin ellerini avuçlarının içinde iyice fuz dekika', Karyerenin başıssaki mücadele hâlâ — *ıktı, sıktı ve sözlerine ilâve etti devam ediyordu: