12 Eylül 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

R yaşıyan kadın- SÜ İstatistiğe göre Türkiyeda n Kadın nüfusu mikdarı Gir. Bu rakamın 3,096,790 (, , Behsulleri ile geçinmek - _':* köyünde kadının er - —NnPh'tığmı hep bilirir. hüfusun yüzde otuzu- h Bir kısmını ihtiva eden Takam, muhtelfi yaş Araşında şöyle bir taksi- h dir. O - 14 yaş ara- XT 15 - 24 yaş arasın- “Ay 3 25 - 44 arasında 712,650 Arasında 540,869; 45 - 54 İlm * 302,568; 56 - Gt arasında 4 65 - 74 arasında 117,636; B nb;:u yukarı olanlar F A doprak işleri, vü- :İ'lı. €nerji istiyen zor ve y G Mevzuudür, 65 yaşın - karı yüz on bir bin ve yet- lından yukarı elli bin ka- Hlışan bir mülletin ırk kuv- kabiltyetine bundan da- 'ne misal verilebilir? Ve küçük san'atlar şube- İN Böiyoruz: Bu kısımda çah- Katümlarımızın sayısı 129076 Ki " kısımda en çok çalışan ka- Yaç hadleri 15-44 arasında . Yetmiş beş yaşından kadın endüstri ve kü- mevrujle uğraşmak- SYunak mı eğil mi? adli vaziveti Sabit lecül sabun fabrikasın- Şevkiyi sabun kazanın Ç, Üldüren Mansurun suçu ü- İlk tahkikatta malümat imı ketmettiği anlaşı- he izminde bir kadın yaka- Dü SA R İ Mansürün muhakeme es- N Celse arasında orada bu- Üğer komşu kadının, Man- k ""byi kazana atışını gör- İk, © söylemesi üzerine yaka- X, * Sorgu Hükimliğine veril- İN" tahadetten imtinaz tesbit K Hinda olan Ayşe, dün ken- olduğunu ve ne söy- bilmediğini iddia etmiş, Özerine Tabbi Adil tara - Mipi üzyene edilerek hiç bir İR YU olmadığı anlaşılmış, X Mhkemeye verilecektir, ST EEE AA N & İilrid isyanının Çöm, " Rusya Hariciye Nazın » Un fikirlerini -terviç t Giridin Yunanistana ve- Çölg ç tarafatar idi. İ üımuı Paşa, kuman- İN Şön Paşa, Mısırdan gelen Pita hiçbir şey yapamadı- * Babiâli, serdarı ekrem n Paşayı Girlde ku- A Oürak yolladı. hi7 boyuna asker geliyor- Misır Cihadiye Nazırı OUT AA A AAAT ERE A İş hayatında | KADINLARIMIZ " l& mikdar ve ne nisbet hilinde iştirâk ediyorlar bayanlar hakkında hS bir istatistik yapıl- ıâ-nı—yıılıı—[ göre ayrı ayrı ya- | SON TELGRAF'ın Tarihi tefrikası No. 81 Ticaretle uğraşan kadın sayısı | 11,602 dir. Nukliyat ve muvasalada | çalışanların mikdarı 2,658 dir, İda>| re ve halk hizmetleri, serbest meı—w leklerde iş görenlerin mikdarı | YA854; şahsi hizmetler ve ev ikt- | | sadiyatında olanlar 21488 dir. | Mesleksiz, mesleği meçhul veya | gayrimuayyen - olanların mikdarı | 4,035,261 dir, Bu rakam bizi hiç korkutma- malıdır, Çünkü ev kadınları ve | gocuklar - ki mikdar itibarile çok- tur - taznifin bu şubesine girmek- ı tedirler. Bir de yaş nisbetleri itbarle ka- din nüfusumuzun yektinlarını ve- relim: 5-14 yaş arasında 3,171.212 kadın vatandaş vardır. 15-24 ara- | sında 1,126,018; 25-34 yaş arasında 1,363,3837; 35-44 arasında 983,530; 45-54 arasında 609,233; 55-64 ara sında 462,606; 65-74 arasında 230, 843 kadın vardır. Yaşı 75 ten fazla olanların sayısı, 118,352 dir. Bir de yaşı meçhul olanlar vardır ki bun- | ların mikdarı 35407 yi bulmak - | tadır. | 977 sayımı ile 935 . sayımı ara- sındaki kadın yaşlarına aid en bü- Yük değişiklik, tasnifin muhtelif sahalarına giren iş şubesi üzerinde çalışan kadın sayısının - devamlı bir inkişaf göstermesidir. Bu in- kişaf, bilhassa devlet endüstrisi kurulduktan sonra artmış ve en- düstri ile küçük sanaylin girmek- te olduğu grupta kendisini gös - termektedir. Burdurda : Bağ bozumu Başladı Yazdan kışa geçme hazırlıkları arttı Burdur, 10 (Husust muhabiri « mizden) — Üzüm yüklü merkeb- ler geçmeğe başladı. Artık bağlar bozuluyor. Bağların bozulması, Burdur der- neklerinin sona ermesi demektir. Burada kiraz mevsiminden baş - | hyarak bağ bozumuna kadar sü - ren dernek âlemleri yapılır. Haftanın pazar günleri, halk, daha sabahtan bağlara taşınmıya başlar. Bağlarda akşama kadar eğ- lenir. Yenilir, işilir, Akşam üzeri Hükümet konağı civarındaki yol- lardan şehte dönüş başlar, İstas- yon caddesi gittikçe kalabalıkla- Şar. Artık akşam yaklaşmıştır. Ga- zino ve parklarda oturanlar da, ayni caddeye gezintiye çıkarlar. Gezenlerin arasında caddeyi bir- kaç defa arşınlıyanlar eksik deği ve aşağı istikametlerde dalgala- mır dürür. Cadde, paytoncuların korna sesleri, fıstikçi ve şekerci- | lerin insan dalgaları arasında sive M p olel epi dir. Büyük bir kalabalık yukarı | | Yazan: M. Sami KARAYEL bastırılmasından lar hiçde memnun kalmamışlardı İsmail Paşa ile yedi tabur Mısır askeri daha geldi. (Kabus) da Mı- sır askeri ile dört bin kadar eşkı- ya arasında büyük bir muharebe oldu. Eşkıyadan birçok kişi telef oldu Fakat, Mısır askeri çekildi. Eşkiya da islâm mezarlıklarını ya- kıp yıktı. (Resmo) civarında Yunan Mira- laylarından (Korneos) un kuman- dasında bulunan (Arkadi) nam Manastır üzerine altı taburla gi- dildi. Teslim olmaları teklif edil- e ni dalene | ) İstanbul'un çöpleri artmış ! İstanbul Belediyesinin — başına yeni bir gaile çıkmış, Çöp müte- ahhidi günde 320 ton hesabile şeh- zin çöplerini dökmeyi üzerine al- mış. Halbuki 550 ton çöp çkıyor 've mütcahhid günde 1000 lina 2a- Tar ediyormuş! Bunu haber veren gazete, yıl- darca Belediyenin yaptığı tedki - kin sonunda hasıl olan tam kana- atin 320 ton üzerinde durması kar- şısında bu sene birdenbire çöple- rin bir misli artmasının ancak te- mizlik amelesinin çok çalıştırı! - ması ve her evin çöpünün günü gününe alınması ile izah edilebi- leceğini kaydediyor. Bu böyle alabileceği gibi kavun karpuz bolluğundan çöplerin art- mış olmasımı da kabul edenler var. Ancak, karpuz kabuğu da çoğalsa, temizlik amelesi de çok çalışmış | bulunsa İstanbul - çöplerinin art- ması falihayır. A İstanbul halkı artık, her şeyin özünü almıya, kabasım atmıya a- lıştı ,demektir. BÜRHAN CEVAD Hükümetin Güzel Bir kararı Madeni eşya sanayli iakişaf ettiriliyor Hükümet, Karabükteki demir ve çelik febrikalarını faaliyete geç- mesinden evvel demir, çelik ve madeni eşya sanayiinin memle - kette inkişafmı temin edecek bazı mühim tedbirler almıştır. Bu arada bilhassa bu işi yapan fabrikaların ham madde olarak kullandığı ve çelikten alınan güm- rükresmi kaldırılmıştır. — Yalnız. ithalâtı İktisad Vekâletinin müsaadesine vabeste bırakilmmıştır. Bu süretle ham mad-, demizin kilosunda bir kuruş yirmi santim kadar bir ucuzluk temih edilmiş bulunmaktadır. * Şankofeng hâdisesinin tas - fiyesi için Moskovada Rus hari - ciye kemiser muavinile Japonya- mın Moskova elçisi müzakereye başlamışlardır. »4 Matbaasında hükümet aley- Belgradda münteşir Pravada ga- zetesi hükümetçe kapatılmıştlır. ——— rilen beyaz takkelerile âdeta bir bayram yerini andırır. Akşama kadar devam eden ve dernek denilen bu gezintiler bü- tün yaz mevsimince eksilmiyen neş'e ve hevesle devam eder. Bundan başka bir de çarşamba gezileri vardır. Bu da haftandn çarşamba gün yapılır. Yalnız bu- nun semti ayrıdır. Şekerpinar - Savaşpınar - Cümbüşlü istikame- tindedir. Yalnız, semtin uzaklığı ile çarşambaları, dernekler kadar reğbet görmez. di isede, eşkiya sitâhla mukabele- de bulundu. Asker hücum etti, Manastıra girdi. Odalarda ve s0- falarda boğaz boğaza çarpışmalar olurken, manastırda Rumlar bir Vağım patlattılar. Birçok kişi telef oldu. Serdar Ömer Paşa; şiddetli ha- | reket ediyordu, Rüesadan bazıları teslime başladılar. İltica ettikleri dağlardan sürüle sürüle sahile ka- dar kovalandı. Sihile inenler Rus vapurlarına iltica ettiler, Ruslar; İktısadi meseleler İbtidat maddeler muafiyetlerinden faydalanma Sanayi Genel Direktörü'nün sa- nayicileri alâkadar eden husu- adım adım harekâtı ta- | kib ediyorlardı. Rumlar, Rus ge- | milerine binip canlarım kurtardı- lar, Geri kalan yedi sekiz bin kişi | teslim oldular ve silâhları ellerine | den alındı. Serdarı ekrem Ömer Paşa; Gi- rİd isyanını bastırmıştı. Ruslar bu vaziyetten memnun - değillerdi. 'Tekrar propaganda - ve feryada başladılar. Ömer Paşanın - Girld huristiyanlarını çoluk çocuklarile sat hakkındaki Teşviki sanayi kanununun ma- kine ve iptidaf madde muafiyet « leri hakkındaki hükümlerini sı- nayiimizln inkişafına daha uy - gun gelecek ve ihtiyaçları daha fazla karşılayacak şekilde değiş- tiren 3537 sayılı kanunun ana hat> larını, tatbikatını ve yeni kanu- nun vazettiği tesis müsaadesini izah etmek;; sınaf mamulâtımızın kalitelerinin yükselmesi ve flatla- rının ucuzlaması imkânları üze- rinde durmak ve sanayicilerimi - zin dileklerini tesbit etmek üzere, sanayi umum müdürü Reşad Be- run sanayi işleri alâkadar eden ve sanayi odasında bütün sanayicile- Tin iştirakile büyük bir toplantı yapılmıştı. Bu toplantının netice- sine aid rapor İktısad Vekâletine | Ehemmiyetine binaen bu rapo- Tun sanayicileri alâkadar eden ve | yeni kanunun tatbik tarzma ta - | allük eden bütün hususatı olduğu | gibi yazıyoruz: | 1 «Şimdiye kadar 2/153 sayılı kararname hükümlerine göre mu- ayyen bazı sanayi için, memleke- | timiz dahilinde yetişmiyen ipti - dal maddeler, mahdud miktarda olmak üzere gümrük resminden muafen ithal ediliyordu, Birçok farmalitelere tâbi tutu- Jarak tanzim — edilen bu iptidaf madde muafiyet listelerine göre yapılan muayyen ve mahdud mik- tardaki ithalât milli sanayilmizin fhtiyacını karşılıyamıyor ve işleri birçok formalitelere boğuyordu. İşte bu sebeblerle, 1937 mali yılı sonunda nihayet bulan beş sene- Tik iptidaf madde muafiyet cetvel-| lerine- devamdan vazgeçilerek 2/9160 sayılı kararnameyle ve 1 haziran 1938 tarihinden (tibaren kullanılan ve memleketimizde ye- tişmiyen iptidaf maddelerin güm- rük resmi muafiyeti kaldırılmış ve bu nevi iptidaf maddelerin as- gari gümrük resmile ithalleri te- min edilmiş bulunmaktadır. Bu suretle sanayicilerimiz ihtiyaç - ları olan ve memleketimizde ye- tişmiyen ham maddeleri kolayca ve ihtiyaçlarını karşılıyacak mik- tarda ithal edebileceklerdir. Diğer taraftan ithal sırasında muamele vergisine tâbi tutulan iptidai mad- delerden alınan vergi, malülün | satışında tenzil edileceğinden ma- Niyet fiatın atesir etmiyecek ve sa- nayletlerimiz — muamele vergisi muafiyetinin kalkmasından zarar görmiyeceklerdir. Keza bu usul sayesinde, şimdi- iye kadar olduğu gibi mahdud sa- nayie muayyen zamanlarla ölçü- lü dar muafiyetler verilmesi ni - katlettiğini, mal ve mülklerini tahrib ettiklerini Avrupa efkârı- a işaaya başladılar. Avrupalıları insaniyet namına, Giridde tahkikata sevk için dev- letler nezdinde teşebbüsata giriş- mek için tahrik ettiler. Nihayet düveli muazzama, insa- niyet namına Giridde tahkikat ta- leb etti. Sözde Ömer Paşanın is - yarı teskin maksadile cezireyi tahrib ettiğini ilâna başladılar. Babiâli; şimdi ikinci bir devde üşmüştü, Bu sefer de insanı;et maskesi altında müdahale başla- mıştı. Rüslar ve Fransizlar dür - madan bir şey çıkarıyorlardı. Sultan Aziz; devletlerin insani- yet namına olarak Avrupaca Gi- ridde tahkikat icrasının önüne geç- mek için 1284 de Sadrazam Âli Paşayı Giride yolladı. Âli Paşa; maiyetile Sultaniye vapuru hümayumuna binerek alâyı wülâ ile Giride gitti. mühim raporu heyete erdirilerek — memleketin büyük ve küçük bütün sanayiine şamil ve sınaf — musmelâtımızın maliyetinin ucuzlamasına müessir bir muafyet temin edilmiş, gerek devlet müesseseleri ve gerekse iş sahibleri lüzumsuz formaliteler « den kurtulmuş ve nihayet iptidai madde işi tahditçi ve mütehavvil usülden beynelmilel, sabit ve nors mal bir sisteme bağlanmış bulun- maktadır. TI Evvelki kanun hükümlerine göre, sanayitmizde — kullanılan makine, âlât ve edevatile bunla - rın yedek parçaları gümrük res- minden muafen ithal edilirdi, Fa- kat bu muafiyetlerden istifade et- mek istiyen smaf müessese sahip- lerinin birçok yorucu ve uzun for- | maliteleri yerine getirmeleri 1â - zımdı. Yeni kanunla bütün bu formali-| 'teler de kaldırılmış; sanayide kul- | lanılan makine, âlât ve edevatile | bunların yedek parçalarının as - | gari gümrük resmine tâbi tutula- | rak serbest ithali imkân dahiline | rük resmi, ithsl olunan eşyanın sif fiatanın vasati yüzde bir buçu- | ğudur. Bu para ise mevzuata göre muafen ithal halinde ikmali za - ruri buluman formalitelerin icab | ettirdiği masrafların bile çok du- nündedir. Keza diğer taraftan ye- yeni mevzuata göre makine alât, edevat ve yedek parçalarının it - hali muamele vergisinden de istis- 'na edilmiştir. Bu husustaki 2/9406 sayılı ka - rarname ve buna bağlı tenzi - Vüth Histe 3998 sayılı resmi gazete- de ve diğer gazetelerde ilân olun- inuştür, Bu makine, âlât ve edevatile bunların yedek parçalarmı getir - mek istiyen birinci sınıf evsafını haiz sınai müeseselerle bu evsafı iktisab edecek derecede tevsi edi- lecek veya yeniden kurulacak sı- nai mücsseseler, teşvikisanayi mu- afiyet Tuhsatnamesini haiz olsun olmasın, ithalât hakkındaki umu- | mi hükümler dahilinde serbestçe ithalde bulunabilecekler ve ayrıca| bir müssadeye tâbi tutulmıyacak- lardıt. Hİ Yalnız yeniden tesis ve tevsi edilecek müesseseler — ihtiyaçları olan makineleri getirmeden evvel ancak bu tesis ve tevsi için İktisad “Vekâletinden tesis veya tevsi mü- saadesi istihsal edeceklerdir. Bu kayıtlar birinci sımıf evsafın- | daki veya bu evsafa yükselecek endüstri müesseseleri içindir. Ni- tekim birinci sınıf evsafını haiz bulunmıyan sınalmüesseselerin te- Âli Paşa; Padişahın fermanını Giridlilere ilân etti. Padişah; di- yardu ki: — Zâti — hazreti Padişahi Gi - ridde —bulunan — tebeni şâhâne- leri hakkında — olan efkâiri ce- kilci delili cedideteyn — ibraz eylemek arzusanda bulunduğuna — mebni cekirej mezküreye tayin ve irsal olunacak — valii cedid tarafından ne vechile idarei umura mübade- ret olunacağını cezirenin ahalii müslime ve gayrimüslimesi mute- beranından müntehab bazı zevat ile bilmüzakere kararlaştırmak üzere merkezi eyalette bir kamis- yon teşkilini irade eylerim. Ne garib şey değil mi? Bir ta - tarftan kurtulayım derken diğer bir musibete giriyormuşuz, Ne ise; her karyeden intihab o- Iuan ikişer nefer islâm ve hristi- yan vekillerden mürekkeb otuz beş kişilik bir heyet (Talfa) vapu- | gisi ve tevsileri için müsaade al - fütüvvetkârânelerinin bir | 8 —son T Meşrü Dnlandılcılık Bir yahudi genci eniştesini tuzağa düşürdü Dün Adliyede cürmümeşhud Müddelumumiliği kapısı önünde bir dövüş hâdisesi olmuş ve bir genç dayak yemiştir. Mesele şu- Sirkecide oturan Liza isminde bir kızla Sabatay isminde bir genç | şanlanmıştır. Sabatay bir müd- det sonra alacağı drahomaya mah- Buben kızdan 100 Jira istemiştir. Lizanın kardeşi David, Sabata- ya: «Biz sana bu parayı veririz amma, kız kardeşimle evlenmek- | ten vazgeçersen bu parayı senden ; geri alacağız. Şimdilik bir borç senedi yaparız, Kardeşimle evler- | dikten sonra senedi yırtarız> de- miş ve bu suretle bir sened yap - mışlardır. Sabatayla Liza, bir müddet son- ra evlenmişler, Sabatay da, Da- vide, senedi yırtmasını söylemiş- tir.David, bugün yarın diyerek atlatmış. Günün birinde Sabataya İcra dairesinden yüz liralık bir ö- deme emri çıkagelmiştir. Sabatay Kimseye boreu olmadığından hay- rette kalmış, sonra meseleyi ân- layınca karısı ile beraber bu işt halletmek için dün sabah İcra da- iresine gitmişlerdir. Karı koca, | burada David ile karşılaşmışlar ve Liza, kardeşi Davide yaptığının doğru olmadığını söyleyince Da- vid, kız kardeşinin üzerine hücum ederek dövmeğe başlamıştır. Lizanın feryadı üzerine yetişen mübaşirler, kadını — kurtarmışlar ve şikâyetçi olduğu için Tıbbr Ad- liye muayene ettirmişlerdir. Da- vid, kalabalıktan istifade ederek Kaçmış, yakalanması için emir ve- rilmiştir. 4 Öğretmenler bir hazirandan | itibaren ayda beş lira olmak üze- * Bir müddettenberi Ankarada Bulunan Deniz Bank Umum Mü- dürü Yusuf Ziya Öniş şehrimize dönmüştür. ———————LELEEEMLELE—”: mıya İüzüm yoktur. Bununla beraber makine itha - linin serbest bırakılması, bazı sa- naylin hudutsuz bir şekilde mem- Jeket Mktisadi vaziyeti — aleyhine genişlemesine sebeb olacağı en- dişesini asla — uyandırmamalıdır. Çünkü on beygirden fazla muhar- rik kuvvet olan ve senede bin beş yüzden fazla işçi çalıştırmak üze- re yeniden kurulacak veya bu bü- | yüklüğü tevsi edilecek olan mücs- seseler sürprodüksiyon nizamna- mesi hükümlerine tevfikan, İktı- sad Vekâletinden müsaade almı- ya mecbur - tutulmuş ve bu gibi müsaadelerin muhtemel spekü - Jâsyonlara mevzu olmaması için de fabrika tesis müsaadesi istiyen- lerden sermayelerinin yüzde 25 inin teminat olarak alınması ve tesisata en geç altı ay içinde baş- lanması mecburiyeti - Vekâletçe kabul edilmiştir.» runa bindirilerek İstanbula geti- rildi. Bu heyet, Girid meb'usları demekt. Hristiyanlığa meşrutiyet veri - yorduk!.. Bu heyet, adanın mu - kadderatını tayin edeceklerdi. Heyet Fındıklıda - hazırlanan bir konağa yerleşti. Âli Paşa; dip- | lomasi oyunu yapıyor... Ecnebi devlet müdahalesine mâni olmak için Girid hıristiyanlarının mukad- deratını kendileri tayin edecekler- miş gibi hareket ederek efkârı susturmak istiyordu. Halbuki; bu şekildeki hürriyet ve müssvat yolu, hristyanları her lunmıya sevke - vesile oluyordu. Nitekim; Anadolunun göbeğinde isyanlarla bu gibi istiklâli haklar istemeğe kalkışmışlardı. Heyet İstanbula geldiği halde, (Devamı var) ! —H —— tarafta daha ziyade metalibde bu- | bulunan Rumlar ve Ermeniler de | Biraz da insaf |. MAHMUD YESARİ — Sağdan yürüyünüz! — Yerlere tükürmeyiniz! — Tramvaylar yürürken — inip binmeyiniz! — Karşıdan karşıya çivilerden geçiniz! Tünel arabalarında: yerlere tü- kürmek, Belediyece menedilmiş- tir. — Saat ondan sonra yüksek ses- le radyo çalmayınız! — Yüksek sesle gramofon şal- mayınız! — Yerlere çöp atımayınız! — Vapurlardan iskele verilme- den atlamayımız! V. s vV.s Bütün bu ihtarlar, yusaklar, hep halk için, ve umumun r: selâmeti, menfeati nammnadır. Sırası gelince, hepimiz Beledi- yeden, Belediyenin şehre lâyıki- le bakmadığından, şundân bundan gikâyet ederiz. Biraz insaf ile düşünelim. Be - lediye, şehirden çok, halkla uğ - raşmak mecburiyetinde kahyoc Bütün bu ihtarları, yasakları, hal- kın dinleyip dinlemediğini anla- mak için kontrol ediyor. Belediyenin, bu kontroi işlerile meşgul olacak kaç memuru var? Belediye, halkla uğraşmaktan şeh- Te bakmıya vakit bulamıyor ki. Biz, vazifemizi — yapmıyoruz. Ve sonra, Belediyeden, vazifesini yapmasını istiyoruz. Ne hakla? Eğer biz, vazifemizi yapar, Be- lediyeye biraz soluk aldırır, ona, başı rahat çalışabilmek imkünla- mm hazırlarsak, o zaman, şikâyet etmeğe hakkımız ve yüzümüz olu: —— Birimizin derdi — | Hepimizin derdi Otebüslerden illal'ah Karilerimizden, ismi bizde mahfuz bir zat, 'Taksim ile Bü- iyükdere arasında işliyen oto- büslerin, şehirde menediler, yol üzerinde durup müşteri top- İamıya devam ettiklerini yaz- makta, bu yüzden otobüs yel- cularının hem gidecekleri yere geç kaldıklarından, hem de lü- zumsuz beklemelerle taciz edil- diklerinden şikâyet etmekte, bu arada: ş «Bunun - sebebini — şoförden sardum. Az yolcu ile Taksime gelen şoförüne otobüs sahibi tarafından ihtar — yapıldığını söyledi.r Demektedir. Otobüs, bilhassa tramvay sen visi bulunmuyan mahaller ara- sında halkın nakil vasıtası ih- tiyacını karşılamak mecburi - Hikte yaya olarak çıkan bir a- dam, Sarıyere otobüsten evvel giderse, ve bu; Belediye ni - zamları harcinde, yollarda dut- mak, beklemek yüzünden mey- dana gelirse o serviste intizam olmadığı anlaşılır. Karlimizin yerinde olan bu şikâyetinin dikkat nazarına a- Jmarak otobüslerin şehirde nl- duğu gibi, şehir dışında da an- cak durak yerlerinde yolcu bindirip indirmelerinin - temi - nini, yolda ağır gitmek suretile yolcu toplamıya çalışan ve a- dım başında duran otobüslerin bu hareketlerinin önüne geçil- mesini dileriz. İKALBE GİREN KIRSIZ.