%. ğ kaç sezandür bizdeki yerli Üa Boarii bir Tevakkuf devresi . Büyük ve cani fa- sürmüiyen bir fualiyetle (Karım beni alhatırsa) b bir, Allah bir), (Bir mitlet ) ve saire gibi yerli ve Ça rağbet gören flimlerhen xOŞ ğ kir takım türkçe Ü) filimler gördük ve gör- beyiz. e dille çevrilmiş olan iz, halkın daha iyi anla - Ve daha zevkie seyretmesi n şayanı memmuniyet ve bu işe verilen e - | Miyet çok yerinde; yerli film sanayiimizin ttenberi geçirdiği tatil umumi bir teessilr uyan- h Bene yerli film sanayiümi- m canlanması ve hara- bir faaliyet safhasına gir - KBü umumi teersürü izale et- . Gymlmış ve fiatların yeni- M bti kararlaştırılmıştır. Her Dtelin fiatını etelciler cemi- edip belediyeye vere - N leki hafta belediye ve No, birliği mürakiplerinin işti- Biz toplantı yapılacak, bu h x. Bu birük men- H İlk defa 20 ağustosta faa- İf Zeçmişler ve o günü bü - Herasimle — kutlulamışlardır. | himiz e gün köylünün ulu- ai ma tercüman olan PF hatib Earem Yakını söz söy İsyan yine devam ediyor- | Sâ, Padişakın fermanı o - t gün, eşkiya serkerdeleri Ha bulundular: ÇAM bu fermanı kabul eder N meb'us gönderir ise HİA Bülettir. İ ha ” Büş durmuyorlardı, Â | b Sevirdiği bu dolaba gir- | 'e Miyorlardı. Derhal hare- | Sliler. el altından Giridde- Bu yıl yine yerli limler görebileceğiz |Bu karar yerli hav-| | du standardı bütün şikâyetleri ber- Yeknesak Tarihi tefrikası No. 92 r muti ahaliye, korkmayınız Türk. "bir şey yapamaz, diye telkinlerde bulunuyorlardı l ı roz Kadısı bitti, Bir Kavuk Dev- | |çi bir aya kadar tamamlanıyor, mü- Sakiben üçüncü bir film çevrilecek Bu sezon başında iki filme baş-! lanmıştır. Bu her ixi filmin se- | paryosu tlyatra mâellifi Celâl | Masahib — oğlunun / eserlerinden | alınmıştır. İlk çevri Aynaroz | kadısı ) bitmiştir. İkinel olarak çevrilmekte olan (Bir kavuk devrildi) de bir aya kudar ta - mamlanmış olacaktır. Filmleri, Şehir tiyatrasu reji - sörü Ertuğral Muhsin tajise et- mektedir. Celâl Müsahipoğlunun tiyatra piyesi halinde olan ber iki eseri- rini de Şehir tiyathrosu sanatkâr larından Necdet Muhls senaryo haline kaymuştur. “Rir Kavuk devrildi,, bittikten sanra bu sinema mevs'minde gö- rülmek Üzere üçüncü bir — filme daha başlanacaktır. Yerli film sanayiimizde görü- len bu çok yerinde ve çok güzel faydalı falaiyet bundan sanra e- saslı bir şekilde temadi edecekp her sene daha mütekâmil ve dah çok yerli fgilmler görebileceğiz. Havlularda Standardize Ediliyo_r_ lu sanayiini koruyacak Bursa havluculuğunu fena bo - yadan kurtarıp gayrimeşru reka- betlerin önüne geçmek ve havlu- larımızı da kumaşlar gibi stan- dard muamelesine tâbi tutmak i- gin çalışmalara başlanmıştır. Hav taraf edecek ve havluları Avrupa mallarile rekabet edebilecek bir hale sokacaktır. Bu süretle ayrıca bu süretle hem yerli bir san'atın hayatını tehdid eden haller ortadan kalk- mış olacak, hem de (Bursa tipi havlu) nun evsafı takarrür et - miş bulunacaktır. Ham ;IE;a Elbise Hamalların yeknasak elbiseleri tamamile hazırlanmıştır. —Bütün bamallar önümüzdeki birinci teş- tin günü belediyenin kabul eyle- diği ve yeknasak kıyafeti lâbis olacklardır. O gün bu elbiseyi giy memiş olanlar işten ahkonulacak- ki konsolos ve casusları vasıtasile muti ahaliyi, İstanbula meb'us göndermemeleri için teşvik edi- yorlardı. Ruslar; muti ahaliye şunları telkin eyliyorlardı: — Korkmayınız; Türkler hiç bir şey yapamazlar. Biraz daha mukavemet ediniz. Gird yakında sizin olacaktır. Sakın — İstanbula meb'us yollamayınız, Bu, Türkle- | köngresine şehrimizden tapu ve elecek sene yerli | flimler çogaltılaçak | Tuz | muvatfak oldu. Serdarı Eksem, Fotogrametri Kongresi Eylülün sonunda İtal- yada toplanıyor Eylülün son haftasında İtalya- da toplanacak olan fotogrametri kadastro umum müdürlüğü den başmüşaviri Halid Ziya ve ka - dastro fen baş müfettişi Salih iş- tirak edeceklerdir. Öğrendiğimize göre fotogramet | Ti kongresine diğer ıızmklnknn'ı tanınmış fen adamları da iştirak | edecek ve kangre bir hafta süce- cektir. Kongrenin nihayetinde fen başmüşaviri Halid Ziya ve Salih kadastra işleri hakkında tetkikat yapmak üzere Berline gi- deceklerdir. Gerek Halid Ziya ve gerekse Sa lih önümüzdeki cuma günü İtal- yaya gidecek vapurla hareket ede ceklerdir. Taksim Dolmabahçe Yolu Gümüşsuyu hastahane. sinin bahçesinden bir kısmı da yela alınıyor Ayaspaşadan e - nen yolun genişletilerek asfalt dö şendiği malümdür. Bu yolun buş langıç noktasında bulunan Gü - müşsuyu askeri hastanesi yolun istenildiği şekle sokulmasına mâ- Di teşkil etmekte idi. Vali ve Belediye Reisi Muhid- | din Üstündağın yaptığı teşebbüs netlcesi Milli Müdafaa Vekâleti hantane bahçesinden bir kısmının yola çevrilmesine muvafakat et - miştir. Hastaneden yola verilecek kısım için faaliyete bu ayın 15 in- de başlanacaktır. Bu suretle Taksim - Dolmabahçe yolunun sür'atle bitirilmesi için artık hiçbir engel kalmamıştır. Ambarları Yenileştiriliyor Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti memlleketin muhtelif yerlerinde- ki tuz ambarlarını modern bir şekle sokmağa ve bunlardan ka- bili tamir ve ıslah olmuyanları yu ni yaştan yaptırmıya karar ver- miştir. |Ankara tıb fakülte- şi inşaatı Ankarada Tıb Fakültesinin ku- rulma hazırlıkları ilerlemektedir. Fzkültenin doğum ve nisaiye kli- niği inşamtr 782,250 lira keşif be- delile münakasaya konulmuştur. İş Bankasının Londra şubesi İş Bankasının Londra şuhesi ö- | nümüzdeki aybaşı açılacaktır. rin sizleri aldatmak için kurduk- Tarı bör dolabdır.. ilâh... | Bütün bunlara rağmen; Babdli sükünu iade etti. Sitâhları topladı. | Âhi Paşanın meb'us plâm da oldu. | Heyet Pindikhya geldi. Babığli, Âl Paşanın Giride ge- Hişini şu suretle ilân ediyordu: — | — Cânübi Babıâliden tanzim 0- | Tunan teşkilâtı cedideyi icra et - | mek memuciyeti ile gönderildiği.. | Cezirede, âsürr ihtilâl, ye> yer sönük iştiallerle devam ediyordu. Eski kudret ve kuvveti Ömer Pa- şü tarafından kırılmıştı, Filvaki Ömer Paşa dahilden, Os- manlı zarhlıları sahilden vurduk- | ları halde galebei kat'iye görüle « miyordu. Âli Paş; affi umumi ilün etti. Rüesayı celb için vesaiti iknaiye- nin cümlesini istimal etti. Ömer Paşa; donanmanın meha- retsizliğini ve muhaberatın sü - Tüncemede kalmasını ileri süre - yi N TELG İktısadî meseleler eeei Ticaretimiz daima İstanbul aşağı yukarı eğlencesi bol bir. memleket sayılır. Fakat eğlenme tarzı ve saatleri o kadar tuhafki insan eğleneceği yerde ce- hennem azabı çekiyor. Hele saba- ba kadar süren eğlenceler - bazal beş yere devam eden kalabalık kü- rültüsü oluyor. Geçenlerde tanıdıklardan biri mecburiyetle kaldığı bir düğünün sabaha kadar devam etmesinin lü- zaumsuzluğunu ve zararlarını an- lattı. Hiç şüphe yek ki bazı balolar, Uyku ihtiyacını baltalıyan çe şid çeşid gürültünüm ihlâli yetiş- Noterler | Teminat akçesi Vermek Mecburiyetindedirler Yeni noter kanunu mer'iyet mevküne girmiştir. Bu kanın mu eibince noterler kanunun neşri tarihinden itibaren iki ay içinde noter dairesinin bir yıllık gayri- safi gelrinin yüzde onu nisbetin- deki parayı teminat akçesi olaraz bir bankaya yatırmak mecburi - yetindedirler. Bu paraların ban - kalarda teraküm edecek faizleri ile bir noter memurları yardım sandığı kurulacaktır. Bu itibarla noterler teminat ak- gelerini en çok faiz veren Ziraat Bankasına İ Kâğıd fabrikasına Su veril-cek Sabanca gölünden İzmit kâğıl | fabrikasına su isale edilmesi ka- rarlaştırılmıştır. Bu tesisatın ya- pılması bir Alman firmasına ve- rilmiştir. İnşaata 15 eylülde baş- anacaktır. Boğaz Hfaiyesi Belediye Boğaz itfaiyesini tak- viye etmeğe ve bu gruptaki yan- gin söndürme tertibatını yeni - leştirmeğe karar vermiştir. ârıyınııı türestüre esasına göre tamir edi - lecektir. Tamirat mümkün olan sür'atle ikmal olunacaktır. rek istila etti. Yerine; Sultan A - zizin çok çekindiği valide sultan:n nefret ettiği İspartalı — Hüseyin Avni Paşa Girid vali ve kuman - danı tayin olundu. Âli Puşa; Hüseyin Avni Paşayı tutardı. Çönkü paşa zabıt ve rap- ta kadir, maiyetine söz geçirir ta- kımından idi. Sonra iyi bir asker ve kurandan idi. Hüseyin Avni Paşa; şiddet az- mile Giridin son alevlerini de sör- dürdü. Tamamile sükünu yerine getirdi. 12864 Ruslar ve Yunanlılar bu halden memnun olmadılar. Hatta; küçük Yunanistan devleti aliyyeye karşı teslihata başladı. Padişah ve Babıâli Yunanlıların bu hareketine karşı Atina sefirini geri çağırdı. Biliyor musünuz ki; devleti a- İiyyet Osmaniyenin Atina sefiri kimdi? Fenerli bir Rum, ismi de «Fot- yadi. idi. İmparatorluğu, hem de 4t bir yerde bir Rum sefi inkişaf ediyor Yabancı memleketlerde neşredi- len bültenler bile bunu rakkam- larla isbat ediyor Berlindeki Türk ücaret oda- B1 eylül başında neşreylediği bir bültende Türkiye ile Almanya 3- Tasımdaki ticari münascbata dair dikkate değer bir yamı neşretmiş- tir. Rakamlara dayanan ve bariçi ticaretimizle inkişs”ır: gösteren bu yazıyı ehemmiyetinc binsen aynen alıyoruz. “— Sen yıllarda Türkiyenin haric$ ticaretinde pek çuk — yeni- likler vakua geldiği şüphrsiz her kesin malümudur. Türkiye bil- hassa geçen seneden bir çok memleketlerle iktısadi münas- betlerini - genişletmektedir. Baş- ta İngiltere ve Amerik) gelmek üzere, Türkiyenin ticaret nasebatında bulunduğu — memle - ketlerle olan eşya mübadesesi is- tatistiklerinde bilhassa bu — yılın ilk üç ayında diğer yıllara naz: ran mühim farklar pcüimüştür. Uzun bir inkıta devresinden son- ra tekrar neşrine baş A1man 'Türk harici ticaret İstatistikleri y yalnız ilk üç ayına ait elduğu içi: Türkiyenin senelik tzarot İeki- şafı ve yabancı — mem'ezetlerin Türkiye ile münasebat dereceleri hakkında Zimdiden kut'i bir sü- küm vermiye imkân yoğsa da, rakamlar bize, geçen senenin - y- ni aylardaki vaziyülk Tür mu- kayese yapmak imkdâir.ri vermek da tebarüz eden ilk nukta, Türki ye ithalâtının artars ulmasıdır. Bunda yalnız herhargi tek — bir devletin değil, Türki: Jerine iktısat mübadelesin: giriş tiği bütün büyük sanayi mersle ketlerinin ve Türkiyenin parır- lariyle husust —sureti a'akalan- dığı memleketlerin payı vartır, Türkiyenin Almanya le eşya Mübadelesi münascbetlerinin de tekra: şayanı — menmüniyet hir safhaya — girdiği Türkiyenin son zanı yük sanayi memleketleriyle tica- ret münasebetlerin; genişlatmesi birçok kimseler tarafından, ar- tık Türkiyenin Almanya ile »ski sıkı eşya mübadelesine —nihayet | verip bir cephe değiştirirek te- | mayilinde olduğu seklimde — izah edilmek istenmişti, ki yaimız neş- redilen üç ayhk istatstikler bile bu kanaatin çürüklüğünü meyda na koymıya kâfi gelir. 1937 yılmın ilk üç asında Tür kiyenin ihracat miktarı 44,5 mil yen Türk lirası değerinde idi, B yekün 1938 yılının ayni ayların- da 42 milyon lirava anömüştür. Bunun başhea sebebi, Türk ih racat maddelerinden çı yunun is- tatistik aylarından evvel gönde- rilmiş olması ve bu yüzcen 1938 yıh istatistiklerine ithal edileme miş, yan! bunların 1636 yılı son üç ayı istatistiklerine girmiş bu- lunmasıdır. Türkiyenia Alman- mü- temsil ediyordu. Müuharebe vukua gelecekti. Ni- hayet; İngilterenin — müdahalesi , işe mani oldu. Pariste in'ikad eden| süfera konferansı, — Yunanistanı müsellâh çeteler — tşşkilindeden, Giride sefinci harbiye irsalinden menettiler. Hulâsa; bunsa — savaştan sonra Giride de nim surette muhtariyst vermiş olduk... Geçmiş vergileri | affettik. Nısıf öşürden hasıl ola - | cak mebaliği terkettik. Hırista - | yanlardan asker almamağa ve ha> ta bedeli askeri namile para da abzetmemeği kabul ettik. d yanına bir hıristiyan müşavir ta- yinini, livalarda ve kazalarda hı- ristiyan vali ve mutasarrıflar ika- | mesini, defterdar, muhasebeci ve mal müdürlerinin hıristiyanlardan | tayini, resmi lisanda, rumcanın da | resmen kabulünü, meclisi ndare- | lerde hiristiyan azaya yer verik- | mesini ilâh.. Devlet zararına ve istiklâle bir adım teşkil etmek ü- yaya olan ihracatı da 1988 yılı- mın ilk üç ayında eksilmi;tir. Fil hakika Almanya, 1937 çıhmım ilk üç ayında Türkiyeden 22,3 mil- yon Hirahk ithalâta mukahil 1988 yılmın ayni aylarında ancak 15,4 milyen liralık ma) satın almıştır. Türkiyenin, Rusya ve İngilte- ve de dahil, cenebi memleketlere ihracatmın azaldığı dahi | tiklere istinaden söylenebilir. Bu arada yalnız İtalyara olan ihra- catı artmış ve zecri — tedbirlerin tatbikinden evvelki nermal mik- tarı bulmuştur. -Runa mükabil Türkiyenin ecnedi meraleketler- den ithalâtı artmıştır. Türkiye nin 1937 yılının ilk dört ayı itha- lât yekünu 29,2 milyan lira iken 1938 yılı ilk dört ayı ithalâtı 47,9 milyon Hirayı bulmuştur. 1937 yı linin ilk üç ayında 15 milyon lira iİle aktif bulunan Türk ticaret bi- Tünçosu 1938 yılının ilk üç ayın- da & milyon lira ile pasif kapan- miştir. Alman resmi istatistiklerine nazaran ise vaziyet şöylece inki- şaf etmiştir. 1938 yılı ilk yarı- sında Almanya Türkiyeye 74 mil yon Marklık eşya İhraç etmiştir. 1837 yalmın ilk altı ayında bü yakam 38,5 milyon mark idi, Al- manyanın Türkiyeden aldığı oş- Yü Kutarı işe 1987 yılının ilk altı ayında 71,1 milyon — mark olup bü miktar 1938 yılıum ilk yarı- sımda 49,1 milyon marka — düş- mültür. - Bu suretle Türkiye bu şal Almanyaya geçen yıla naza- ran 20 milyon mark nisbetinde noksan ihracat yapmış ve Alman yadan ithalâtı ise 35,5 — milyon marka, yani geçen senekinin misline varmştır. Gelecek mahsul mevsimi için Almanya daha şimdiden Türkl- yeye siparişlerde buhunmağa baş lamıştır. Almanya Türkiyeden | yıl habubat, kürklük deriler — ve krom madeni alucalttır. kfaiye teşkilâtı Genişletiliyor Bilhassa itfaiye âmir muavinleri çoğaltılacak Belediye itfaiye kadrosunu ge- nişletmiye karar vermiştir. Bil- hassa itfaiye âmir ve muavinleri- ne fazla ihtiyaç vardır. Ayni za - manda itfaiye âmir mauvinlerinin iyi yetiştirilmesine çalışılacaktır. Bu maksadla orta tahsilini yap - mış, veya Hise tahsili görmüş kim- seler arasından istekli olanlar it - faiye âmir ve muavinliğine alı- nadaktır. Bunlar evvelâ itlaiye mektebin de kurs görecekler, sonra vazi - feye geçeceklerdir. o —. zi teskin eyledik... Âli Paşa; lâyihasında ikide bir- | de isyanı alevlendiren esbabı şu suretle hulâsa ediyor: — Cezirede asayiş ve istiraha - tin avdete yüz tuttuğu bir zamalr- da bedhahan, itfal ve nisa, ihtiyar- lar haklarında bir katli umumi şayiâi kâzibesi neşir ve ihtira ey- lediklerinden bazı devletler Bah- risefidde bulunan sefaini harbiye- lerini (tahlis) namile güya, can ve namus ve malları muhataradı buluman şu biçarelerin nakilleri emrini vermişlerdir. Bir niyeti in- saniyetkâraneye mebani ittihaz 0- hmarak şu günlerd değin Rusya donanması tarafından icrasıma de- vam olunan şu tedbir, Girid vu- kuatına © derece tesiratı külliye icra etmiş ve el'an da etmekte bu- Tunmuştur ki devleti aliyyelerinin. buna bir müdahalei mesture na - zarile bakmağa hakkı olduğu be- K Küçük zorbalar MAHMUD YESARİ Çocukları sever misiniz? Ham bir sual amma, seven de, sevmiyen de, herkes: Severim! der. Ben, çocuk denilen, «zorba» dan çok korkarım. ©, kanun, nizanı dinlemez. Hastahk, sağlık dinle - mez. Rahat, huzur, refah, fakr, bir “şey dinlemez. Önün buyuruğu, buyuruktur. Fa kat, bunun bir haddi vardır; in- san, bu zorbanın birçok densizlik. lerini tatb bulur, hoş görür. Gel- gelelim bir de, başıbaş bırakıla- rak gemi azıya almış olanları var ki, onlardan bucak bucak kaça- rım, İnsan, kaçtığına tutulur, derler ya, ne zaman bir yere eğlenmeğe, yahud kafa dinlemeğe gitsem, bu, sbaşıboş birakılmış, gemi azıya almış: zorbalardan hirkaç tane- sine raslarım. Geçen gün, tünel bekliyordum. Dört beş yaşlarında bir çocuk, iki- debir anasınm elinden kurtulup parmaklığın altından — sıyrıhyor, rayların tarafına koşuyor. Tünel' gelmek üzere, Çocuğun ayağı ka- yiverse düşecek ve tünelin altın da kalıp erilecek. Yine bir gün, Kartalda iren bek liyordum. Bir çocuk peyda oldu, gerileyip gerileyip koşuyor, tren yoluna atlıyor. Tren, geldi, gele cek. Fakat çocuk, durdan oturdan anlamıyor ki... 'Tramvaylara asılanlar her gün gözlerimizin önünde. O kadar kazalar oluyor; bunların biri, on | ları yıldırmıyor. nirlerim alışamıyor. İşte ben, bu cins çocukları sev miyorum. Nasıl tramvaylara ası lan çocukların analarından baba larından ceza alınıyorsa, «başıboş bırakılmış ve gemi azıya almış> Bunun yüzde yüz tesiri olmasa bile, yüzde kırlırı islah — etse, memleketin nüfusundan kâr ede | riz. Çünkü bu zorbalar, arsızlı-i ları, densizlikleri, çok, defa, kendi" bazlerz yiretet * 9 Birimizin derdi Hepimizin derdi Seyrüseferde zorluk Devairin tatil saati ile şeh- rin umumi paydes vamanına * tesadüf eden akhşem — üzerleri Lilhassa eumartesi günleri üğ-| le vakti köprünüs — "werinden geçmenin müşküleyüği birçok nakil vasıtalarının bör rine yığılarak buradan geçme. &i imkânsız bir hwe soktukları halkın başlıen şikâyet mevzu- anu teşkil etmehtedir. Evlerine dönen — insanların köprünün Karaköy ve Emin- önü başlarında etomobil, olo- büs, tramvay, araba ve atla- Tn hiç olmazsa bu zamanlar- da oraya getirilecek birkaç sey hareketlerinin *tanzim edilme- Bi bir zarvrettir. Bir zamanlar tatbik edilen bü usül sayesinde bu İzhida. min önüne geçilmişti. -Acaba neden şimdi bu tertibat alınmı yor. Bu işi seyrisefer işlerine ba- kan alâkadar mskamın ehem- miyetle nazarı dikkate koyar, bu halin önüne yeçilmesini di- leriz. HIRSIZ. Senenin en orijinal > | So: Telgraf'da okuyacı Fisefer memtrumum — işaretile —