(5 inci sahifemizden devam) dirilecek... Uzaklaşacaklar. Tıpkı bir zabıta romanı gibi. Sinemalarda polisi mesgul eden türlü türlü tertibata benziyen ka- rışık bir iş... Büunu evvelce «Son Telgral» yazmıştı. Eğer unutulmamış ise Şu da hatira gelecektir ki bu pro: je bir türlü tatbikat sahasında 'Trontonuün beklediği muvaffaki. yet neticesini verememiştir. Çün ü... Evet, çünkü projenin her gu suali sorm — Siz namuslu bir adam mısı. me?... — Evet öyleyim. — © balde siz asıl Lorddan pa- ra çekmek için bu işe karıştınız. “Prontonu bu beyhude tasavvur- dan vazgeçirmek elinizde iken o. nu teşvik ettiniz. İşi de polise ha. ber verdiniz. Ramsden buna da 9 zaman şöy- le bir cevab vermişti. — Asla para çekmek niyetinde değildim. Böyle birşey aklımdan Bgeçmemiştir. Muhâakeme birkaç celse sürdü. Nihayet iş daha büyük görülnrek cinayet mahkemesine verild: 'Yeni gelen İngiliz gazetelerin - den öğrenildiğine göze bu mah- keme de ahaliden intihâb edl/'en ve vicden kanaati üzerine hüküm vermek mevkünde olan jüri he- yeti üç saat başbaşa vererek key. fiyeti tedkik etmiş, nihayet ?'ron. tonun müerim olduğuna kanant getirdiğini — bildirmiştir. Bunun üzerine hâkim hükmünü verir . ken söze şöyle başlamış, Tronta- na demiştir ki: — Siz başka bir adamı da ken- di tasavvurlarınıza iştirak ettir- mek için teşvik ettiniz. Giz şı dört noktada mülcrim öluyorsu. muz: V— Üzerinizde sitâh vardı. Ta. bancalarınız meydana çiktı. Ta. savvurunuzu yapmak için — silih kullanarak tehdid edecektiaiz 2— Ramsdeni de teşvik ederek Lord Nuflldi kaçırmak için si- zinle beraber çalışmasını söyledi- BiİZ. 3- Lord Nufildin üzerine hü - cum ederek kendisini bir yerile alıkoymak için Ramsdeni de to. vik ettiniz. 4— Lord Nutildi böylece bir yere kapadıktan sonra kendisin - den bir mektub alacaktınız. Bu mektubla istediğiniz paraları te. min —etmeyi düşünlüyordunuz. Biz bu maksağınıza Bamsdeni de teşvik ettiniz. Bütün tertihat romana benzi - yor. Bir polis yomanının ne ka » dar meraklı tarafları varsa kepsi bunda var. Tronton kıyafetini de- Biştirecek, Amerikal: gezeteci o. lacak. Lorda öyle müracaat cde. gekti. Tronton cebine tabancalar koyarak gidip Lordu tehdid ede. cekti. Bunlar hep romana, hikâ- yeye benziyor. Fakat Trontonun yüzünü boyadığı, başına takma saç taktığı, kıyafetini değiştirdiği birer hakikattir. Üzerinde #ilâh- lar da vardı. Onun için iş hikâye olmaktan çıkıyor, hakikat olu - yor. Ramsden eskiden askerlik et. miş bir adamdır. Cessreti vardır, mebareti vardır. Tronton bu işte Onun yardımını çok elzem görü- yor, Lord Nufilde gelince; bu adam sanayi âleminde kazandığı büyük muvaffakiyetlerlir kendini tanıtmıştır. Fakat yalnız bu ka. gdar değil, kendisinin iyilik mü- esseseleri için birçök paralar ver- diği görülmektledir Onun için Tronton biliyordu ki Lordu kaçırmağa muvatfak o - Jurlarsa bu hâdise pek büyük bir teessür edecekli. Herkes bununla meşgul olacaktı. Eronton kıyafe - tini değiştirmek, yanına tabanca lmak gibi tertibat pek masum bir şekilde müdalaa etti, Proje - mnin diğer tarafları da Ramsdenin icadi olduğunu söyledi. Eğer iş Trontanun dediği gibi masüm ise bir cürüm teşkil etmiyorsa neden yanma tabancaları alıyor? Neden sahte bir isim altında kendisine bir yazı makines. temin ediyor? MNeden Lordun yanına gümek & '*# kıyaletini değiştirerek, çeh- ca resini boyıyarak, takma aç tâk- mağa lüzüm görüyordu? Sonra Trontonun saf bir adam olduğu- nu kabul etmeğe imkân yoktur. Kendisi çok gezmiş, çok seyahat | ıdamdır. | sözlerinde işaret ettiği üzere Tronton evvelce verdiği 1. | fadede bunları hep masam - bir maksadla yaptığını zöylüyordu. Onun dediğine göre kendisi bir filim mevzuu — hazırlıyordu. Bu filimdeki mevzua göre kıyafetini değiştirmek, takma saç takmak, yüz boyamak, yanına tabancalar almak lâzim geliyordu. Çünkü filmin mevzuuna göce zengin bir adamı aldatarak kaçırmak yapı - lacak rolün icabı idi. Fakat bünu jüri beyeti kabul etmemiştir. Trontonun mücrim ulamıyacağına dair olan iddia ka. bul edilmediğinden nihayet müc- Tim olduğuna göre kanunen ce- zanım tayini hâkime kalmıştır. Hâükim yukarıdaki sözleri söyle - dikten sonra Trontonun yedi se. ne ağır hapse mahküm edildiğini bildirmiştir. Bu karar karşısında bir şey söyleyip süylemiyeceği so. rulunca Trontön sadece şu cevabı vermiştir: — Hiç birşey söyliyecek deği . lim?, Arzuhalcilik Kaldırılıyoz mu? Şehrim.zde sarzuhalerlik> edv. rek hayasini kazanan ve yalıız şehrimizde miktarı 2000 | geçea meslek erbabi yeni bir vaziyet | karşısında kalmışlardır: | Yeni mevkil tatbika — konuları avukatlar kanununun 50 inci m. desitde bulunan bir kayid muci- | bince çahsa atd bulgınmuyan her türlü dava evrakının tanzim olun. ması menclunmuştur. | Şu hale nazaran avukatlar ka - | nununun meriyet mevkilne ko - nulacağı tarih olan 99 yılı başın. dan itibarea «arzuhalci» denilen meslek erbabanın — çalışmaması kendiliğinden icab etmektedir. Halbuki yine kazanç vergisi ka. nunu, bu vergi ile teklif — ettiği mükelletler meyanma- sarzuhalcim leri de koymuş ve bu vatandaşları $b 25 misgetli bir vergiye tâbi hıl.l muştur. Bundan maada; her türlü ka- | Huni merasime riayeten açılmış ©- Tan arzuhale! yazıhaneleri diğer birçok kanuni mükellefiyetler kar. Şısında Ca bulunmaktadırlar. İşte avükallar kenunundaki bu maddeyi okuyan şehrimiz arzu - halcileri büyük bir yeis ve tered- düde düşmüşlerdir. Kazanç kanunundaki randde ile zt olan bu madde muğlâk görül. mektedir Arzghalciler eğer kat'iy- | yen bu madde arzuhalciliğin ta - mamen kaldırılmasını ve uzum yıllardanberi — devam eden bu mesleğin tarihe karışmasını istih. daf ediyorsa-da alâkadar adli ma. kamları kendilerini biran evvel Kenvir etmeleri istemekte ve bu süretle başlarının çaresine şim- diden bakmax imkârlarını bula - caklarını sörlemektedirler Ayrıca okuma yazma bilmiyen birçok vatandaşlarla köylülerin we adli müamelâta, adli istidaların nasıl yazılacağına vukufu o.mıyan kimselerin sarzuhalci» ler haki - katen kalkarsa ne yapacakları da şimdiden düşünülmektedir. (Birinci sahifeden devam) da çalışan kıı Nezahetten borç para istemiştir. Babasının kızkardeşinden para istemesina Nevzad ismindeki oğlu kızmış ve : — Sakın babama para verme.. Çalışsın, kazansın! demiştir. Annesi Zahide oğluna, bu ha. reketinin doğru olmadığını ihtar etmeğe teşebbüs edince Nevzad bıçağını çekerek âannesine tasge. le vurmağa — başlamış sonra onu kurtarmak istiyen babasına da sladırmıştır. Babası oğluna karşı hemen mü- cadeleye geçerek elinden bıçağını düşürtmüştür. Lükin gözleri dö. nen Nevzad bu sefer babasını diş. lerile yemek istemiştir. Bir aralık Nevzad elin: geçirdiği bir surahtyi | Tarın altında karım Safde ile Hak- | Karım hiddetle bana: (Birinci sahifeden devam) «Zafer> torpidosu Büyükdere a. |" çıklarına geldiği vakit «İstanbul» motörü ile o sılarda bulunmakta olan Başvek:!”'niz Celâl Bayar ile Hariciye Vekâleti umumi kâtibi Bay Numaa Rifat Menemencioğlu torpidoya — çıkmışlar ve Tevfik Rüştü Aras !lw birlikte Dolmabah. çe sarayına gelmişlerdir. Hariciye Vekllimiz; Atatürk ta. | rafından kabul olunmüş ve Ulu Öndere seğahatleri hakkında ma. ruzatta bulunmuştur. NUMAN MENEMENCİOĞLU BAŞVEKİL TARAFINDAN KABUL OLUNDU Başvekilim'z dün Bay Muman Rifat Men»menctoğlunu kabul e. derek Berliade müzakere ve-jmza olunan ticarot anlaşması hâkkın- da izahat almıştır. Celâi Bayar, Bay Nuvson Rifati öğle yeme - ğine alıkoymuşlar ve müteakıben beraberec Dolmabahçe sarayına gitmişlerdir. Beylerbeyi Facıası (Birinci sahifoden devam) «— Baile benim altı senelik karımdır. Evvelleri çok raes.ut ya. şardık. Fakat ne yazık bu saadet gok sürmedi. İki buçuk üç ây ev. vel onu iğfi ederek benden uzak- | laştırdılar ve Bülbülderesindeki | 3 numaro) evde Hakkı isminde birile metres — hayatı yaşamağa | başladı. Bu vaziyeli kayinvalidem | de biliyord'u. | Bunün üze.ine ben de Saide ve 'Hakkı aleşhine zina ve fuhşa teş. vik davası açtıza.. Karım da Hak. kının evinden babasının yanına geldi.. Fakat Saide babasının nö. bette bulunduğu zemanlar yine Hakkı ile buluşuyor ve pazar gün-! leri de isecaber kırlara gezmeğe gidiyorlarnış. Bunu karakola ha. ber verdim. Cürmü meşhud iste. dim. Tahkikatı başlandı. Nihayet dün akşam tekrar karakola uğra. dım 2 sant sonra gelmemi söyle. Sdiler, Bu aralık Arkadaşım Kâ - zimla berabir Bağlarbaşına dağ. ru gezmeğe çıktık.. Biraz sonra Kâzım 'bendön ayrıldı, ben de yu. karı doğru yürümeğe - başladım. Bir aralık tepede bir kadın gözü. me (Hişti. Biraz ilerleyince ağaç - kının oturduklarını gördüm.. Sa- ide beni görünce «amar İsa geli. yore diye korkunç bir feryad ko. | pardı. Hakk: hemen oturduğu yer. den kalkarak tabancasını çekei ve 'bana «yaklaşma ateş ederim» diye || bağırdı. Fakat sonra benim terecd. düdümden istifade ederek korka korka kaçtı.“Bu sırada kayinvali. dem de karımın yanına gelmişti. «— Hakkı ile benim aleyhime dava açmışsın. Bans üç ay ceza verirler, fakat sonra gene Hakkı ile metres hayatı yaşarım » Karanvalidem de kızıng: «— Babanı karakolda bulalım, © bu işi haleder» dedi. Bu vaziyet karşışında kendimi kaybederek bıçağımı çektim, Bun. dan sonrasını bilemiyorum.» Suçlu; kadının. kendisine acı bir hastalık aşıladığını da ilâve etmiş ve sonra #ki masum çocukları ol. ğunü, onalarının ötekinin beri . ikinin sözüne kanarak kötü yola Sapmasının cezasını bu günahsız yavruların da çekeceğini söyle . miştir. Tahkikat evrakı; hâdisenin son kısmınım yani karısını âşıkı Hak. kı ile başbaşa yakaladığı hâdise, sinin uydurma olduğunu meyda. a çıkarmıştır. Hakkının vak'a — gecesi başka “yerde olduğu tesbit edilmiştir. Muhakoma, bazı noktaların hal. li için talik olunmuştur, Filistin ——— 4 Danimarkalı yüzücü kadın Jöni Kanergor dün Manş deni. zinde 50 kilometrelik bir mesa . feyi yüzerek geçmiştir. vk 9 eylül günü İzmirde Atatürk Bünü olarak ilân olunacaktır. de var kuvvetile babasının kafa » sında parçalamıştır. Bu sırada genç kızin feryadına koşan polisler, baba ve anasını ya. galıyan çocuğu yakalıyarak — bi Teklerine kelepçeyi gecirmislerd'e. | | de ve Venizelistlerin eskiden ek- | | seriyet teşkil ettikleri mıntaka - dare devam edıyor (Birinci sahifeden devıııı) çirecekler, müteakıben eski Yu . nanistana hâkim olmaya ve ora- da todarik edecekleri elemanlarla Yunanıslanın muhtelif yerlerin- larda hâkim olmıya çalışacaklar. dı. Bu hesabsız, mecnunane ha « reket için 400-700 zannedilen mü. | sellâh bir kuvvet hazırlamışlardı. Haci Angeli, Mutahi ve Mitso. takis'in kumandalarına verilep bu küvvetler ilkönce hükümet konağını basmayı ve resmi de - vairi ele geçirmek teşebbüsünde bulunmuşlardır. — Valiyi öldür - müçŞer, muhafız jandarmaları ya. ralamışlar, hükümet — dairelerine yerleşmişler ve devlet - işlerine vazıyed etmek istemişlerdir. Hat- 1â bu vaziyet ve hakimiyet 24 sa. at kadar da sürmüştür. Asilerin tasavvurlarını kuve - den fiile geçirmek hususundaki en kuvvetli vesile Giriddeki kı - taatın mevsim itbaril> Yunazis. tana celbedilmiş olmasından ile- Tiye gelmiş ve asiler Giridin az. kersiz olduğu bir zamanı seçerken | halkın da kendielri ile berabur. bulunabileceklerini fwzetmkler- dir. İsyan nasl bastırıldı? Atina 30 (Hususi muhabirima. | den)— Giridde yeni valli umumt işe başlamıştır. Muhabere mun- tazaman cereyan etmekte ve A. danın her tarafında üzler aley. | hine tezahürat yapılmaktadır. | Tevkif edilen şüpheli eşhasın | sayısı 1500 ü bulmuştur. Bunların | arasında hakiki mücrimler ayrı- 1 | lacaktır. İsyanın derhal bostırılmasında Hükümet Reisi Genera! Metak - sas'ın kuvvetli iradesi en büyük kuvvet olmuştur. Metaksas isyan haberini alır al- maz gece yarısını geçmiş olma - sına rağmen derhal kabineyi top- lamış ve cezri tedbirler «iarak derhâl 10 hayva filosunu ve do « | nanmayı Girld üzerine tahrik et. Miş, ayrıca topçu ve piyade kı - taatı gemilere irkâb edilmiştir, Kendisi de telsizle Girid hakina hir beyanname ve Y gönder . Miş, devlet memurlarına asiler &. deyhine giddetli emirler ver: tir, Asiler bilhassa büyük bir otori. tenin mümessili halinde tayyare- leri yıldırım sür'atile başlarında görünce paniğe tutulmuşlar — ve darmadağın olmuşlardır. Reisler de selâmetlerini kaçmakta ama < mışlardır." Metaksus Korfoda Atina 30 (Hususi muhabirimiz- den)— Başvekil Metaksas Korfo adasında bulunmaktadır. Kendi. si Korfoya ısyan hakkında Majes- te Kral ile görü ve neticeyi arzetmiye gitmiştir. Kral (bir müddettenberi Karfo adasında ls. tirahat eimekt> idi, Sıkı bir tedkik yapılıyor Atina 80 (Husyal muhabirimiz. den)— Zabıla Atinada, Selânikte | ve diğer bazı şehirlerde eski Ves vizelisi erkânın malümatlarına müracaat etmiştir. Giriddek! (h. tilâl komitasıaın — Yımanistanın diğer Şehirlerinde de alâkadar - lüp olmadıkları inceden inceye tedkik edimektedir. Bu ssbahki gazeteler isyan a. leyhinde hararetli neşriyat yap . makta ve Metaksıs hükümetinin ve yeni rejimin Yunanistan için tarfhte emsali görülmemiş - bir kalkınma devri getirdiğini teba- TÜZ ettirmektedirler. Elehaşıilardan ikisi yakalandı Atina 80 (Hususi muhabirimiz- den)— Hanya isyamını — hazirli . yanlardan Miçotakis ile Mudakis yakalanmışlardır. Bunlar da mem leket dışına kaçmak teşebbüsün. de idiler. Öldürülen Girid valli (S inci sahifeden devam) | ğil kafasına sepet geçitse yine an. larım. Bunlar d Jandarma kuııa:ıııdım otrafına bakınıyordu. sade, Takat mazı perdeleri, dir caman tabakları çok güzeldi. Etağorin üzerinde şik bir vazo içinde sarı ve beyaz güller vardı. Sofra hasırlanmıştı, - kristal bir kâse içinde meyvalar — dizilmiş, üzerine buz parçalar. konulmuş. tu. Çatallar, biçaklar yerli yerin. de idi. Ortada, mis gibi kokan bir | hindi kızartması iştihayı çeki. yordu. — Dolapta ne kadar para var. di?... — Oh! pek iyi bilmiyorum. Fa. Kkat, iki, üç bin franktan fazla... Jandarma kumandam bahçeye gıktı. Bvin önüne büyük bir kala. Dalik toplanmıştı. Biraz sonra tit. Tiyerek tekrar salona geldi. - Yağmur yağmış olsaydı, ça. murlardan izini takip diler kat bu souk havada imkâ: Yerler donmuş.. Dişarıda bekliyen kalabalik çe. kildi. Parmaklığın önünde büyük bir otomobi durdu. Genç bir Adam indi. . —AH! Yarabbim... Oğlum... Delikanlı perişan bir halde idi, deği, Hanya belediye | inkılâb abıdesı kız kulesinde.. (Birlnci sahifeden devam) rakâadak bir dü şünceyi efkâm u. mumiyenin ve alfkadarların na « Zzarına koyarak yeni ve çok güzel bir işe önayak olmak arzusunda - d *Amerikada Nevyork İtmanına girerken İstiklâl manasna gelen Kkocaman bir abide bir (Hürriyet heykeli) vardır. Sisler ârasında titreşen o sa - hillere yaklaşan yerli, yabancı, seyyah, ticare: veya harb gemi. leri bukoca abidenin önüne gelin- ©e ancak ona lâzın olan saygiyi gösterip selâmladıktan sonra li mana girer veya çıkarlar. Uzun yullardır yeni dünyanın merkez sahillerinde Amerika ve Amerikalıların hürriyetini de tem sil eden bu abidenin manasını bil. miyen, hikâyesini öğrenmiyen kalmaz... Herhangi ulustan olur- sa olsün ona yaklaşan, yanından göeçen herşey bu saygıyı göster . miye mecburdurlar. İşte Avrupa ile Asyanın birleş- tiği nokta üzerinde kurulmuş o. lan «İstanbul» boğazında da böy- Je bir (İstiklâl heykeli) nin vü. cude getirilmesi bizim ve şüphe- siz sizlerin, hepl'nizin arzusudur. 2 muazzam dünya kıt'asının or. tasında koca br liman... Büyük denizler arası bir boğaz, gelip ge- çicisi bol bir yol göçen varken ve bütün bunların hepsi bir yana; asırların parmak ısırdığı, bütün gihanın takdirle eğildiği bir inkı. Tübimiz, zaferle kazanılmış - bir | sİstiklâlı ve hay mevcudken bu bü; neden olsun' Neden istiklâlini kendi kaza- nan bir milletin bir «İstiklâl» hey keli bulunmasın?. * bu heykel için en münasit bir yer «Sarayburnu» ile «Üskü. dar» arasında <Kızkülesi> nih bu- | Tunduğu mahaldir. «Kızkulesir Bizans masallarını Taşıyan givri ucundan boşka bir #eri olmiyan ve hiçbir. mimari masal yatağıdır. ve bize «Bizans masallarıe; oraya «Bizans abide. sb değil Türkün asaletimi söylü - | yen, Büyük Mustafa Kemal elile kazandığı <İstiklâ, ini terennüm eden ve bu tarihin en büyük si. masının; Alafürkün müazzam bir beykelini üzerinde daşıyan bir «İstiklâl abidesi» lâyıktır!... Şimdik! ve bundan sonraki genç nesil; oradan geçen - bütün yerli ve ayrı ayrı bayrakları ta- Şşıyan yabancı gemiler; yer yü « zündeki bütün milletlere men . sub seyyahlar; ulusumuzun kure tuluşunu ve <«Büyük Kurtarıcısır ı gösteren bu külenin yerindeki Mmüuhteşem ve mükemmel abide. nin ve onun üzerindek; <Atatürk heykeli» nin önünde en derin bir hürmet ve huşüla eğilecek — ve Türkün istiklâi savaşını öğrene- rak - ebediyete kadar dayanacık Olan bu eser karşısında ders al. miyan kimse kalmıyacaktır. İşte bunun için «İstiklöl hey - keli» mizin yapılmasını canü gö- nülden diliyoruz. Bize bu fikri ilham eden Kadı. köyünde ilk mekteb muallimle - rinden Mahir Dedeoğludur. Bu genç ve ateşin inkılâb öğ . retmeni - hiçbir ihtisas iddia et- memek üzere - kabataslak bir pro- je de yapmış yöndermiştir. Bay Mahir Dedeoğlu «Kızku - lesi> yerine kutulmasını — teklif ettiği bu abide 'çin sarfı lâzım ge- len meblâğın, bu muszzam abi. denin şeklinin tesbitini mütehas- sıslara bırakırken bir fikir vere. bilmek üzere hazırladığı yukarı. daki resimde görülen rakamların Hade ettiği manalar şudur: i— Köprü. 2— 'Mermer mor divenler. 3— Selâm topları. 4— Projeksiyonlar. 8 — Ulu Önder Atatürkün tabil cesamette bir heykeli. 6— İnklâb meş'alesi, 7— İnkılâbımızı ve umdelerimizi Ha- mazı içik nöşredecektir. HALÜK CEMAb Teselli ettiler. Babası, yatağın üzerinde yatyordu. — Şakağında bir kompres vardı. Japonlar Sovyet Topraklarına 5 Taarruz ettiler Londra 90 (Hususi) — Japon « lar dün Sangufey dağına bir tanr. ruz yapmışlar ve Sovyet kıtaatı tarafından püskürtülmüşlerdir. İki 'taraf da ağır zayiat vermiştir. Tokyoda Sovyet sefiri hâdiseyi giddetle protesto etmiştir. Vazi- yet buhranlıdır. |Bir tramvay Aksa- rıydı bir eve girdil Sehrimizde yeniden İkl tramvay kazası olmuştur: Tenmesine — ramak kalan birinci tramvay kazası Aksarayda vukua gelmiş ve bütün yolcuları heye - can içinde bırakmıştır. Topkpı - S'rkeci arasında işleyen 've 2647 numaralı vatmanın idare- sindeki trarıvay arabası Aksıray Milet caddesinde Selçük camil ö. nündeki dar bir virajdan geçerken' birdenbire yoldan çıkmıştır. Fa. kat araba süratle yoluna devam etmeğe başlamış ve nihayet Gi- ridli Halil Sıdkının mutasarrıf ve Mustafa ağlu Hüseyin isminde bir şahsın kiracı bulunduğu eve hızla çarpımıştır. Bittabi evin duvarları bu müt. hiş müsademeye mukavemet ede. memiş küşe duvarları kısmen par- çalanmaşlır. Ayrıca evin camları da kırılmış, saçağı da kısmen kop. müuştur. Vatman ancak bu müsa. demeden sonra arabayı durdur - mağa muvatfok olmuştur. Tram. vap içindeki yalcular; büyük bir heyecan geçirmişlerdir. Kazanım saebebi hakkında tahkikat yapıl . maktadır. 2 — 2 ci kaza da Karagümrük- te olmuştur. Sabah sant 9 da Karagümrük Fevzipaşa caddesinde 269 sayıda ' oturan seyyar kasab Hamid kızı 3 yaşında Zühal çocuk mezkür caddeden Fatiha doğru giden 2053 | sayılı vatman Şerefin idaresindeki | 68 numaralı tramvay arabasının önüne âni olarak çıkması üzerine tramvayın ön farafı çocuğu altina alarak muhtelif yerlerinden ya. ralamıştır, Âğır yaralı zavallı yav. Tu, derhal yetişen imdadı sıhhi 0- NEVROZ de eden 6 ok, Gece, gündüz kır- İBaş, diş, nezle, grip, romatizma, nevralji, kırıklık keser, İcabında günde 3 larmızı derhal 1 — Yeni bır facia ile nihayet- | gün tetkiki Mme5s Rober Vano, jât danını alaâkadar karşılaşmıştı. Se sonra arkasından yormuş gib. - ped Bu sırada birisi Noel yartüsünü geçirmek için — Küşü Mmüfettişlerinden haber aimış, ihtiyi anlamak için gC Jandarma kun anlattı, bu meşhur nun muavenetini bil vazifesi haricli bul etmek istemed rı çıktılar, Jandarma — Size tahkikatiii | ülmız, katlli demiyorum. Yal siyatının — anlat meydanda Tomâf, Mari ve bisikletli Katil, bunların — Hangisi mife t Siz de, soyın © nüzü açınız, Mabili” iz dt l'lıpiıhı . Bapishane binit yer olup olmadiğ! * sabah — İstanbul #Üğ Hikmet Onat m&” l kik yapmış ve harrir ar miştir. İstanbulspor BU , Futbol n siyah takımlarımı? | det mevsim Onun için b 938 yalnız genç Üi kazda Beykoz # laşacaklardır. Bu takımlar bolcuların pazar #j puruna yetışu'* larile köprüde miyetle tebliğ tomobilile Jefal H dırılmıştır. "