4—SON TELGRA EF — 15 Haziran Tam bir anlaşma! İngiltere, Kanada ve Amerika Kâğıd üzerine geçmemekle beraber uvvetli bir müdafaa plânı işe başlıyorlar! Üç memleket neler yapacak ? rikanın 2 fabrikasından 400 tayya. ile re alarak hava küvvotlerird arttı- | mak üzere yapılacaktır. re alacaktır. Tacağı yeni değildir. Son zaman - | — Orada biriktirilecek cesim tay- | * Bunların yazısı keşif tayyaresi. larda İngilterede başgösteren mü. | yareler bir harb vukuunda İngil- | dir. Yarısı da talimler için, tayya. makaşalar İngilizlerin hava kuv. | tereye getirilebilecektir. Bombar. | eçi yetiştirmekte kullarılacaktır. | vetlerini arttırmak, tayyarelerin | Geman tayyarelerinin Avrupadan | — Tebliğde Kanadada tayyare yap “ yapılışında gecikmemek için ne | gelecek tayyare hücumlarının sa. | Mak işini kuvvetlendirmek için de kadar bassasiyet gösterdiklerini | hası haricinde yapılması esası ka. | çalışılacağı ilâve edilmektedir. anlatıyordu. Göçenlerde İngilte - | bul edildiğinden Kanada bu iti- | — Amerikadan alınacak tayyare - reden Amerikaya bir heyet git. | barla çok elverişli görülmektedir. | ler tam manasile aşkeri değildir. miş, oradaki fabrikaları tedkik e. İngilizlerin Amerikada yaptıra. | Çünkü İngilizlerle Amerikalıların derek ne kadar zamanda, ne kadar | cakları tayyarelerin başlıca iki | askori tayyareleri birbirine uy - “ tayyare yetiştirebileceklerini öğ. renmiştir. Bu heyet dönüp geldi. | laşılıyor. ği zaman İngiliz gazeteleri Ame- | — Bu fabrikalardan biri sür'at iti. rika fabrikalarının istendiği ka. | barile çok beğenilen yolcu tayya. dar ve istendiği zamanda tayyare | relerini yapmakla tanınmıştır. * İngilterenin Amerikadan tayya. ( dada yapılacak tesisat ihtiyat ol. mamaktadır. Onun için İngiltere Amerikadan askeri tayyare alıyor demek tamamile doğru olmasa ge. rektir. İngilterenin kendisi için kabul ettiği usüle göre yapılan as. kerf tayyarelerin inşasını yine İngilterede devam edilmektedir. Amerikadan alınacak tayyareler için, yani yukarıda geçen 400 tay- yâreye İngiltere hükümeti aşağı yukarı 7,000,000 İngiliz lirası ve . recektir. Fakat Amerikadan tayyare al . mak keyfiyeti diğer bir noktadan daha şayanı dikkattir ki bunu söy- mek sırası gelmiştir: büyük fabrikada inşa edileceği an İngilizce konuşan - üç büyük memleket arasında derin bir an- laşma hasıl olmuş, bu üç memle. ket kendilerini hava taarruzlarına karşı müdafaa içn anlaşmışlar de. mektr, Öyle ki arada hiç imzalan. maş ne bir muahede, ne bir ittifak memleket. ten, Amerika Birleşik hükümetle. rile ve Kanada hava taarruzlarına uğramak tehlikesinden uzak bulu- lunuyorlar. Yerleri çok geniş ol - duğu gibi onların üzerine tayyare yollıyacak kadar herşeyi göze ala. cak düşman da meydana çıkacağa benzemiyor. İngiltereye - gelince; © da kendini her tehlikeye karşı korumak için müdafaa çarelerini temin etmekle meşguldür. İşte İn. Biltere, Kanada ve Amerika ara- sında kendiliğinden olan anlaşma, İngilizlerin Amerikadan alacak. ları tayyarelerin ne çeşid olduk . ları besbellidir. Onun için bunlar bakkındaki malümatın - gizli bir tarafı yoktur. Fakat İngiterode ya. pilmakta olan bir takım tayyare- ler vardır ki bunlar cesim olduk. ları kadar da süc'ata malik bulu. İngilterede yeni yapılan başka bir tip bombardıman tayyareleri yotiştiremiyecekleri anlaşıldığmı yazıyorlardı. «Son Telgraf» o za. man bundan bahsetmiş ve söyle. nen sözlerden çıkan mananın ne olduğunu anlatmıştır. Bugün yine bu mevzu tazelenmiştir. Çünkü Amerika fabrikalarının neler ve- rip veremiyeceği artık meydana çıkmıştır. Bu suretle Amerikadan | alınacak olan tayyareler 400 ta - | nedir. İngilizler Amerikadan bom bardıman tayyaresi almıyorlar. Bunlar diğer sınıf tayyareler . dir, İki sene zarfında yapılarak teslim edilecektir. Ka sisat yapmak suretile o. rada tâyyare yapmak tasavvuru vardı. Fakat yeni gelen İngiliz ga- Almanyamıa alabildiğine hava kuyvetlerini arttırdığı bir sırada İngiltere olsun, Fransa olsun hiç geri kalmamağa çalışıyorlar, İn - Biltere iki sene zarfıdda hava kuv. vetlerini azami dereceye çıkara « caktır. Fakat İngilterede yapıl - makta olan tayyarelerden başka haricden, Armerikadan tayyare te- min etmek kabil olup olmıyacağı düşünülmüştür. İşte bu maksadla Amerikaya gitmiş olan heyet bir buçuk ay orada kaldıktan sonra geçenlerde dönüp gelmişti. Şimdi raporunu hükümete vermiştir. Bunun neti. cesi olarak hükümet de geçen per. | nuyorlar. Bunların plânları ve şembe günü neşrettiği bir tebliğ |. şimdiye kadar kaç tane yapıldığı ile keyfiyeti ilân etmiştir. Bu teb. | son derece mahrem tutulmakta. Bir eşek arısı, Birkadını öldürdü! Londradan bildiriliyor: dın, salonda oturuyordu. Pence- damin hemşiresi bir yelpaze ile arıları vurdu. Arılar yere düştü. Öldüklerine hükmolundu. ehem. miyet verilmedi. Fakat, arılardan biri ölmemişti. can verdi. hir taşıdığını beyan etmiştir. ——— — Musolini'nin Tavsiyesi bir Çocuğu fe'çten Kurtardı dığını söylediler. Çocuğun babası, ümidsizlik i - çinde düşünürken, Musolinin!nin kızlarından birinin de ayn hasta. leri malümdur. v Xe Y Bticu 4 tun sütun yazı var: Moris ve kalı. ezbere biliyormuş. Pedro bedbaht bir ucubedir, zetelerinin yazdığın: göre Kana. liğe göre İngiltere hükümeti Ame- ' dır. Yaşamak istiyor. Yaşamak, yaşamak!., Hepimi. zin istediğimiz şey.. Gözlerin yumulmaması, vücud. ların topraklaşmaması, insanların ebedileşmemesi... Ölmek istemiyoruz. Kendi kurduğumuz evden, kendimizin yetiştirdiğimiz insanlardan, kendi ome- ğimizden, kendi emelimizden uzak kalmak iste. miyoruz. Niçin?. Biri ölecek, biri onun toprağına ayak basacık.. Daha yaşıyacak, daha görecek, daha sevi. nocek v ı keder duyacak?, Edebi Roman için ve aeden?. Bu ayrı kayrılığın sonu yok mu? No.15 — Retik... — Etendim?. doğruluyor. Uyku ihtiyacı!, — Refik... — Efendi — Öğn Kelimeleri toparlıyamıyor, Dili dolaşıyor. Ses — seene zayıf, kısık. Sancıların #ebri olmasa inlemiyecek — Refik ben ölüyor muyum?. bile, — Hayır.. Anne... Hayır.. — Refik... Göz yaşları, elem. Istırabın göğüste çukurlaşışı — — Efendim... ve ciğerlere dağılışı! aa ... Bir saniye süküt, Kudretlerin derlenmesi ve... Sabah. Bulutlar ağarıyor. Hasta biraz sakin. Arzu: Uyuyor, uyanıyor, sayıklayor, ağlıyor. Takati olsa — Oğlum, bügün beni bırakıp gitme.. daha çok ağlıyacak. Ağlamıya ihtiyacı var. Yorgun. — Gitme.. Refik!. luk, küdretsizlik, dalgınlık, hastalık, derdlerin kay. — Refik ben yaşıyacak mıyım?.. maşması birakmıyor. — v Refik de annenin yanından ayrılmıyor. İkide bir Cevab venmök güç. Belki, sonuncuya o kadar gözleni kapanıyor, boynu göğsüne eğiliyor ve baş değil, hemen söylenebiliyor.. Söylemek lâzım: | İit öi ee B aü0 oe l ö i Yazan Etem İzzet BENİCE — Meraklarıma anne. Yaştyacaksın. Bak, şimdi gecekinden daha iyisin... Teden içeri iki eşek arısı girdi. Ma. Yalnız kanadlarından birisi kırıl. hassı, bunun. «Eşek arıları krali. dingin yanına yaklaştı, çıplak a- | yağını ısırdı. On dakika geçti, za- vallı kadın müdhiş ağrılar içinde Arıyı muayene eden bir müte. hassı, bunun «Eşek arılare krali. çesi> olduğunu ve müdhiş bir ze. Birkaç ay evvel, İvan Yerviç adlı iki yaşıbda bir çocukta fele| — alâimi görülmeğe başlamıştı. Bel. grad doktorları, çocuğu muayene ettiler ve tedavisine imkân olma. lığa tutulduğunu ve iyi olduğunu gazetelerde okuduğunu hatırlamış M Yalspartadaolsalardı! Iki insanlık fevkalâdeliği Esk İspartaların, yalnız sakat doğan çocukları değil, ileride, ile. ride büyüdükleri zaman, diğer insanlar gibi sağlam ve hizmete kabl. | den hirçi liyetli olacakları - şüpheli görülen leri de - doğar doğmaz - öldürdük. | rağmca cesaret edip bi | . Duvardaki Resim Madam Harding isminde bir ka. Yazan: İ Sedad Nazmi Akbınar tır. nına dönmüştür. Otuz sekiz aylık olan Moris, Fransanın rinin, vilâyet merkezlerinin, büyük ve küçük şehirlerinin isimlerini İlk bakışta tabil halde bir çocu k. Başında ve vücudünün sair âza. larında bir gayritablilik yok. Ayakta duruyor, elindeki değnekle, du. vara asılı haritada sorulan şehirlerin yerlerini birer birer gösteriyor. Bu küçük çocuğun bu yüzlerce şehrin isimlerini ezberş bilmesi hayrete değmez mi? Nasıl öğrendi bunları?.. Küçük Pedroya gelince: Bundan yalnız tabiat mes'uldür. Bu ço. cuk, palabıyıklı olarak doğmuştur. Henüz üç aylık olduğu halde bir erkek gibi yürümekte, bir erkek gibi yeyip içmektedir. İhtimal bir iki ay sonra evlenmek de istiyecek tir!.. Pedro turfanda, yani vaktinden evvel neşvünema bulmuş bir ço - cuk değildir. Bilâkis geride kalmış bir mahlüktur. Bir çocuğun sa kallı ve bıyıklı doğduğunu, doğar doğmaz evlenmek istediğini bul. mak için Âdem babamızın devrin e kadar dönmek lâzımdır. kafalı doğan bir inek yavrusu, bil hassa cambazhane “sahiblerini alâkadar eder. Seyircilere gösterirler, para kazanırlar. Fakat, bıyıklı doğan bu çocuğu n, yimi be şyaşına gelse yine şunun bunun istihzasına maruz kalmakt an başka ne istifadesi olabilir? Hiç | yim, değil mi? Pedro yalnız geri kalmış değil, modası geçmiş bir çocuktur. | ye Çünki ümuml harptenberi bıyık modası kalkmıştır. Ve kendisine bir mektub yazmış. Bir hafta sonra Musolini, ken. disine cevab vermiş ve çocuğu Ro. ma civarında bir sanatoryoma ya. tırmasını tavsiye etmiştir. Hakikaten küçük İvan Yerviç âz sonra iyileşmiş ve ailesinin ya- Bama Asir G bütün — vilâyetle- © şimdiye kadar hiçbir kadının peşinden gitmemişti, Gençti, gü- zeldi, zengindi. Kadınların erkek. lerde arıyabileceği her vasfa ma - likti. Kadınlara değil kadınlar o. na gelmişlerdi. Şimdiye kadar, Fakat sarı ile kahverenginin ku . caklaştığı dalgalı saçlı deniz gü. zeli kadın onu dakikalarca peşin. den sürüklemişti Enver hayatında ilk defa ola . rak bir kadının peşinden gidiyor. du. Onu bir mağazanın vitrinini seyrederken görmüştü. Nekadar cidât bakışları ve nekadar ahenkli bir yürüyüşü vardı. Bu ne kadar gü| zel bir kadın, Enver tahammül e- demiyeceği kadar hırçın arzusuna y Söy - liyememişti ona. O gün yalnız dalealı saclı kadının evini üğra nebilmişti. 'edra,, Moris otuz sekiz, Pedro da üç aylık... Biri Fransız, öteki de Meksi., * Aradan geçen uzun günler En. verle Firuzeyi tanıştırmıştı. On . Tar şimdi birbirlerini delice, çil . dırasıya seviyorlardı. Her ikisi de mes'uddu. Saadetleri hayallerin. de yaratmış oldukları aşkı ve bu mefhumu doğuran varlıkları bul. duklarından doğmuştu. — Yalrız Firuzenin bu tatlı aşkına en bü - yük dârbeyi indirecek kocası var. dı. O evli idi. Bir gün Enver ona : — Firuze demişti. Artık seninle evlenelim. Bu böyle devam ede. mez. Çünkü hâlâ hakikaten ve ebediyyen birbirimizin olduğuna bir türlü inanamıyorum. Sevin - elm 0 kadar büyük ki adeta sar . höş gibiyim. Bu sevinçle.. Firuzenin gözleri o gün dolu dolu olmuş ve bu sözleri söyle - mişti Envere: Beni affet Enver. Ben evli. bunu — senden — şimdi . kadar — sakladım. Çünkü korktum. Şimdi kavuşmuş oldu . üerenleni eee onu bilir.. Her şeyi istiyen odur. Muharriri koşturan, Mmüuhbiri yoran, mürettibi ayaklarına kara su ininci. ye kadar çalıştıran, makineciyi, çingöğrafi takattan düşüren, yüzlerce insanı meşgul eder değildir. Her yirmi dört saatlik ömrü için yeni bir küudret, yeni bir emek, yeni bir bamic. büyük bir ya. nilik ve sonsuz bir gayret muharrir, bir mürettib, bir musahhib. hattâ bir tah. rir müdürü, bir başmuharrir yahud da bir sahib bir gün çalışmadı değil, bir saat aksaklık gösterdi mi kimsedön sormaya, öğrenmiye, tahkika lüzüm yok. ondan başkası ister, Bir muhbir, bir tur. En büyük patron; kâğıdları karartan - satırlar Nerede iyi?, Daha fena. Doktor da geldi, gördü, iki şırınga yaptı, gitti. O kadar. Doktar niçin neş'e. sini kaybediyor*.. Neden yüzünde zı sayarken çizgiler birikiyor?. şünmek.. Sonra, anneye cevab vej Evde nasıl kalsın?.. Giderse raksın Bütün bunları dü. kalbi dinler, n: irmek lâzım! içine siden nankcör patron hemen söyler, sırıtir. Va. © gün okuyucu: Fena, Vakit... İyil. | Der, Tasviri atar, Vaktı alır. Bu, büyük kusur. | lar için. En küçük kusurlar da böyle hemencecik görülüverir. Bir noktanın yokluğu bile gözden kaç. maz. Faaliyetin, çalışma derecesinin muhasebesini anasını kime bi günügününe gözönüne koyan bir iş. Hizmetçiye mi? Olmaz, O, hem sağır, hem hasta. İlâçların nasıl verileceğini bile bilmez. Kendi yet.. Patron” Yazı işleri müdürü.. Çalışmada düzen.. Hele en büyük korku, en büyük endişe: Gazetedir. Gazete kâğıdı.. Gazete sahifeleri! maya, patrondan — çökinmeye, İnsanlarla konuş. Jacak?. tahrir müdüründen korkmuya hacet yok. Hepsi bir taraf, En büyük pat. ton gazetetin dört, altı veya sekiz sahifesidir. Ga. zeteci: Şahsiyet onu bilir, âmir onu bilir, patron Aşk ve sadakat istiyen bir iş! Her gün bir saç telini ağar! gitmezse o da olmaz. Gazetede iş. Vazife. Mes'uli. marlardan, candan, koparıp eriten bir Refik, bu işten birgün de olsa nasıl uzak ka- - Her lâhza gençlikten, kalbden bir parça cisini her İkisl de yapamazdi. | yecekleri günaha uuıı...ııııvld HİKÂYE ğüm ve hayatta bi uıeczil:; büyük saadet olan bu günli bu hakikatin yıkacağından. kü hakikat o kadar zalim Kd Enver için Firuzenin kız Yüf kadın olmasının hiçbir 'i yoktu. Onu o kadar seviy! ğ lâkin kocası hakikaten hef nin de sandetine geçilmez mani teşkil ediyordu. Firufg casından memnundu. Cemal iyi bir erkekti, çalışkandı, P vardı, çirkin denemezdi. LAİ Firuzenin hislerini tatmin edö ” miyor, Şalnız bir kocalık e$tf du. Enverle Firuze artık hergif 'a luşmaağ başladılar. Sevi ğan karlar gibi hergün birâf ÜU ha kalınlaşıyordu. Onlar da yorlardı ki artık birbirleridi ayrı yaşamalarına imkân yöktü Fakat birdbirlerinin - olabilmeli için bir tek çare vardı. ort:; daki Mâniyi, Cemali yok €HR V ondan kurtulmak - bunun iÇİN Iki çare vardı. Ya Cemali IE: mek veya kaçmak uzaklara olmadığı yerlere gitmek... İşik . bir günah daha eklemiş ©? lardı. Şu halde kaçmak yıP"" ları en doğru hareket bu İdk v kır gazinosunda vermişlerdi içul kararı.. Dudaklarının birbiri B kucakladığı — bir günde. Ö birleşen bu dudaklar kari tasdik etmişti. * " Firuze - acele acele” eşyalifüiş şerleştiriyordu. Ortada Ş kaç parşa şeyi de çantaya duktan sonra — etrafına bİF gezdirdi. Herşey tamamdi. kocasına mektub yazmal yordu. Oturdu, kalemi eline, kat bir satır bile yazmalt kün değildi. Cemal ona ne lık yapmıştı. Fakat 6 Cemalt yatta yi en bilvüğünlü yapıyordu. azabı içimi kemiriyordu. | de nekadar çılgınca seviy! kaç dakikalık bir nefis M D lesinden sonra Enverin a galebe çaldı, Gözünden akan birkaç yaşı sildikten sonra şunlar! «Cemal sana hatırına tiremiyeceğin bir fenalık rum, Seni ömrümün dar unutamıyacağım. Alla ısmarladık..» Mektub bittiği zaman çalınmıştı- Telâşla aşağı Kdi len enverdi.. Yukarı çıktılaf- ikisi de heyecanlı Ja KARIT lardı. Bugün — kendilerine kucak saadet — verecek W uzak diyarlara Cemalin b yerlere... Her Ikisinin W sevincin hatıralarile öt Enver telâşlı telâşli “':d" Ü — Hazır mısın Firuze hi | buk ol geç kalacağız canım- — Hazırım Enver yalnıt D g dakika müsaado et mantetf yeyim. v* Firuze dışarı çıktı. D:':’,p ğ kit geçirecek bir şey « Çünkü dakikalar ona y" dar uzundu şimdi. Gözünt daki resimler ilişti. Hepsiff ayrı bakmağa başladı. Gözü B | lardan birinde saplandı KAKTlş « — kaç kere yutkundü, bi redi. Ve resime doğrü gi altındaki şu satırları oKUĞU, «Canım u"cığım.dı:::;? biT ——— ——— ——— Firuzeyer sonra cebini dığı mendille yüzüne (Devamı 7 inci * © Nusret Safa Anasından uzaklaşmak. Bu da, fenaf Çok fena. Ölürse, gözlerinin içine göz nurunun son hayalini resmedemeden ölecek son sözünü işittiremeden öle. cek. Son dileğini duyuramadan ölecek. Son defar e e aZ K L A O OA Coık"""”ı Orijinal bir hikâyesi, AT Ğ