SON TELGRAF— 7 Haziran 1938 ©r't<a Avrupa İktısadi buhran başlıyor mu? Harb hazırlığı milletlerin kas: ni boşaltmış : .. Çek meselesi Etrafında yeni PHâdiseler cere- yan etmektedir İngiltere Hariciye Nezsreti Or- ta Avrupa işleri dalresi reisi g. çenlerde Çekoslovakyaya gitti. O- radan da Almı sonra Fransay memleketine - dür giliz diplomatırın se da çok le görüşerek hattı hare. şeyleri Mulümdür ki Çekoslovak hü - kümeti göçnicrde ihtiyatları a$ - kere çağırarak kısmen seferberlik gibi birşey yapmışlı, İngiliz dip - lomatı Pragda iken Çekoslovak devlel adamlarına hiç olmazsa bu ihtiyatların bir kısmını olsun ter- hisini söylemiştir. Bu suretle ya- tışmış olan aradaki gerginlik bir | kat daha sükün bulacaktır. Bu . nunla beraber Alman gazeteleri- | Bin Çekoslovak hükümeti aley - hindeki neşriyatı devam etmekte. dir, Almanların bulunduğu mın- aların Çek askerleri tarafın - işgal edüdiğini ve bu işgalin Henlein üz. için da bu böyledir & SF LA İ tiğerleri şişer, Nefesi derinleşir. İster ki, göğsüne bir'bıçak vursun da içini bütün hızile dışarıya dök. Sür ve râhatlaşsın!. Bu saniyelerinde büyük, derin, fasılalı nefes- ler almaz ve kinini dişlerinin arasında gıcırdata gı- Cırdata ezmezse yaşıyamaz; tıkanacağından kor - kat. Kim der ki, gündüzleri bülbül kesilen, şen, şakrak, ettafını güldüren ve kendini herkese sev- diren bu insan; geceleri böyle ıztırabın kanadı üze- ' rinde arzın fevkına yükselip sendeliyen ve iç döken bir adamdır. Bu derd: Damarlarda saklıdır, kalbe akan, ka- N, zehirleyen ginsi, sinik bir hüviyetdir ve o gülen, sevilen, her gün mizah muharrirlerine, karikatü - ristlere mevzu olan sarışın, topurlak yüzlü, yassı burunlu, bodür, semiz ve Şuh vücudlü mahlük san- ki böyle bir «sairifilmenam» dır. Eğer, uzun ve niha. yetsiz mihnetlere gebe kalan bu gecelerde ya ana- gının sürüklenen cansız cesedi gözlerinin önünde, yahud başı üzerine düşüp burnundan fışkırın- cıya kadar okuyabileceği bir kitab olmasa muhakkak ki, çıldırır! Zaten, yeryüzünde sevdiği üç şey var: Anası, kitabları, mesleki. Fakat, bu gece de anası ni ha kapıdan içeriye — Büyük hanım yine çok DedişBirdenbire kalbinin daraldığını hissetti. 'n, uyine geldiği Zaman bir mezara girdiğinin farkındadır. Bu mezarda, ya mustarib kalbinin zeh- satkuna yutkuna Bir tamarmmile eriyip ken- T ağırlaştı. Da- kizmetçi: Tngiliz lordunun kızı Almanya - | taraftarıdır. uzıyacağını söyliy teleri bundan maksı ile cereyan eden müzakerelerde de tesi olduğunu iddia Yaz mevsiminde Kârlsbadın kap- lıcalarına birçok zenginler gidip gelir. Eski Avustur luğunun parlak — gün Karlsbad nihayet Çe. koslovakyaya- verildiklen ve ilk adı değiştirilerek Karlorivari ol- duktan sonra k larının müş- terileri devam edıyordu. Bunun gi bi Marinbad kaplıcalar da Müşterileri vardır. Marinbadın is. ni Çekler değiştirerek Marya- nskalazne koymuşlardır. Buralarda halkın ekseriyeti Al- mandır. Şimdiye kadar seyyah cel beden büu şehirler asker işgali al tında bulununca “bundan dol: seyyahların artık oraya gelmi; rek mevsimi geçirmek için başka yerlere gidecekleri söyleniyor. İş. te Alman matbuatı bunu ileri sü- rerek Südetlerin bul şehirlere seyyah gelmezse bura - ların mahvolacağın: yazmakta - dır, Südetlerin bulün. ve işgal altına alınmış olar fevkalâde bir v: panyadan, cumhu çok gazete muhabiri gelmiş, Çek cephesinde olup bitecek şeytleri İspanyadaki meğe hazırlanmışlardır. şte Alman gazeteli mıntakaları et var diye iyetçilerden bir okuyucularınu bil - nin de - 1,400,000 |Frank kazanan Kumarbaz kumara yemin etti Milânda, Rolando Rosi, adlı bir fabrikatör geçenlerde, Lido ga - zinosuna gitmiş, kumar oynamıya başlamış. Üç hafta içinde 1 mil - yon 400,000 frank — kazanmıştır. Son koyu da aldıktan sonra mem- leketine dönmüş ve bir daha ku. mar oynamamağa yemin etmiştir. — vamlı surette ileri sücd yattan çıkan dedikoduların hulâ - sası budur. Yine Almı rinin yazdığına göre, | bin Çek yerleştirilmişt Südetlerin reiz vak hükümeti ile he kere ederkeri yainız muhtariyet istemekle kalmıyacakmış. Südet- | lerden alınarak Çeklere verilmiş olan yerlerin de geri alınarak tek- rar Almanlara iadesini istiyecek. miş, Alman hududunda Cek tayya- | releri uçtu diye Berlin kükümet | tarafından yapılan protestolara karşı mukabil prote: Bibi hâd | büsbütün ortadan k: n K ' (Devamı 7 inci de) | teren alâmetli Berlin gaze. | n Henlein iera etmek ediyorl aparator- rindenberi Meselâ, 300 sahi | #tatistiklerden viçre â zeler yok değildir. Binaenaleyh, Dahası var: Bu ülüne ve feci bir menkıl Dömüazel Donor'ierinden birisi potinleri bağlamak yoktur. tütün içer. fiyatro bil feden Amerikalılar gelmektedir. Canlı Rakamlar Aşk uğrunda bir lngııız ayda | - kaç Frank sarfeder ? | statistikler, aleydarları çok olmasına rağmen ten düşmüyor, Buna da sebeb, bazan tek bir. rakamının su. | hifeler dolusu bir mana ifade etmes yetmiş yaşında bir adamtn müddeli hayatında elik 4,620 kitabda bulunan kelimeler kadar söz söylediğini $00 kelime, vasat boyda bir kitabın 54 sahifesini doldurduğundan zencde 3 er yüz sahifelik 66 kitab yapar. | 70 yaşındaki babalık ömrünün 2: 6 senesini sofrada peçirmiştir. Gece ve gündüz de tamam dört ay turaş elmuştur ve 9,000 frank jilet parası vermiştir. Sa. bun ve sıcak su masrafı dahil değildir. Ayni adam, her gün bir banyo almal su içinde yaşamış dörnektir. Bugünleri yirmi dört saatten hesab ediniz. nlihar etmişti Şenlik zamanlarındaki hayat, Sabahtan akşama kadar elbise gi, mek, değiştirmek, yüzlerce düğmeleri iliklemek ve çözmek, korsaları, Zavallı kadın, bunlardan usanmış. Fakat zamanımızda tavaletle- rin sadeleştirildiği, korsa ve bağlı potin giyen hemen kewen kalımadığı için 70 lik bir adamım tuvaletine 2 seneden fazla sarfetmesine imkân | İsviçreli âlimler, insanları en ziyade hesab ediyorlar. bunların başında esevda» geliyor. Bu uğurda sarfo. lunan paraları hesab ediyorlar. Onlara göre, hali vakti yerinde bekâr bir İngiliz sevgilisi için ayda 700-800 frank sarfeder. i, küçük hediyeler için) PFransızlar 600.700, Almanlar 400. inde, servetlerinin çokluğuna mazaran en az sar- r türlü rağbet. beheri senesini yatakta, m elmek şartile, yadında ise 240-250 gün İngiltere Kraliçesi Viktoryanın Sebeb?, Pek sadı Tiryakilere aid rakamlar insanı hayrette bırakocak mahiyettedir. 10 yaşında bir tiryaki, mezara girinciye kadar, ağırlığının 6 misli farla kadar eden şeyleri de n (Çiçek, (Devamı 7 inei sahifemizde) ferddi Günveli hanimla epey zamarn - dır tanışıyordu. Hatta 800 iki ay. | danberi de evlerine girip çıkıyı du. Fakat 3 ay evvel İzmire te, şamamak HİKÂYE *Bende şaşdım, sen de Rifkı Osman Bekâr ve gençsiniz. Onu da | defa Yazan : iştüğü bir kimse İle ko. görmediniz.. Yalnız varlığını an- | nuşmak mümkün olamazdı. Maa. neşinden babasından, dayısından | mafih Nükhet görünüşte Şeyda . velhasıl akrabalarından işitiyor - | sunuz.. Bu saydığım — kimselerle münasebetiniz devam edegeldik . çe nihayet sizde garib bir merak mra kendi kendinize r ve sul de sormak sında kalıyorsunuz. «— Bunlar eh yık ferdler, Sö dinlenir ki görmüş - geçirmiş bir benziyorlar mevzuu nasıl şöy.> bah; Şoyda da Gi le tanımıştı. Günselinin kızı Nı.k. het de böyle m sualleri kendi © hay maz Hind kuma tesna bir mahli yordu. Fakat ni temi da c n tordu. Bütün kararını vi esınin yanına Rükhet dönmemişti amma gel | —nesi de pek yaklaşmıştı..Nih: bir hafta sonra... Şeyda hayı; Edebi Roman No.7 di başını yiyecek, yahud da anası ölecek! Bari bu akıbet her gece her gece yüzüne çarpılmasına ve gözünde büyültülmese... Hemen yukarıya çıktı, annesinin yanına koştu. Anne, yatağın içine bağdaş kurmuş çırpınıyor. Konüşsa: — gözirindeki — kasvetlir. Nefes - darlığı, ağrı, sızı ve tutkunluk çok! Alnından ter boşan - maz, vücudü su içinde kalmazsa çarpıntının zoru güç geçecek. Bir buhran daha öldürebilir! Dikkat!.. Ah, bu merarelengiz dakikalar... Daima ikisini de bitirir. Ana, hafakanlara boğula boğula takatten düşer, oğul boğazında soluğu tıkayıp patlıyan meşakkat damarının zehirli kanının eiğerlerine sız- dığını ve bütün vücudüne sseder. Ne Yazan Etem İzzet BENİCE olur, bü zehi yacağına dışarıya taşsa da göğsünü kundağını meydana vurs: çanağı boğazında düğümlenip patla. ezen — aztırab « O zaman: Kurtulacak. Mihnet çekmekten, dişlerini gıcırdata gıcırdala si- nirlerini kasmaktan, damarlarının zehirlenmesin - den ve beynini yakan hummmadan kurtulacak!... ... Oğlum ov, arkamı ov, kalbimli Oh. — Gçiyor değil mi anne?. — Biraz iyilştin... Ve üstüste dağınık muhavereler: — Lokman ruhu koklatayım mı?. — Oğlum ov, böğrümü ov!.. Peki anneeğim!.. üzerini ov!, solan linden «Nükhet, i bulun. ir aile kızı göreceğini zan. iyordu. Bekârdı. Gençti; yaşı nmeyi mecbur kadar ilerlememişti amma daha | uzun zamanda temoyordu. Ha la durgunca yapılı; hoppa - lık ve şımarıklıktan hoşlarimadığı korkusile evlenme işin. nin menfaati için tertib edil. miş bir gece eğlentisinden niha - yet onu, Nükheti, Fakat o gece uzun zamatı köhu . vaziyetinde kaldılar. Çünkü Şeydanın yanında birçok arkadaşları, Günseli ailesinin ma. sasinın da tanımadığı birçok kim- seler vardı, Esasen böyle umumi bir yerde içli dışlı, zın pek hoşuna gitmişti. Zarif bir tip.. İnce kıvrak bir vücud, . bi. raz da şairane söylemek lcab © . derse - sihirli bir çift göz, birer nihayet şöyle bir mecburiyeti karşı. dden hürmete lâ. özleri, — sohbetleri T. Eh nisbeten aileye de acaba şu ara Sıra kızcağızları, eli ailesini erak etmiş ve ayni kendine sormuştu. aşı kabilinden mi ük tasavvur etmi ihayet - karşısında ettirecek istifham kadar derin maralar ifa. de eden kaşlar.. Sevimli bir yüz... Evet, evet, bu Şeydanın dıp ne bir tipti. Amma biraz mü. kebbir.., Bazı inşanlar ilk h rinde çok kere aldanırlar. Bahu . * sus bu his kadın üzerinde olursa, Hem de bu kadarcık kusur kadı iyle bir masibini bulsa dünya evine gir - moğe karar vermişti. l ar alca karanlığa Gi? mü. ak zgj bir şey ol ü be. kararlaştır. . | isini anlıya - yakmıya — başlamıştı. Onu birkaç kere daha gi ra iş büsbütün değişt kararını necekti. Ş | bini çekmeğe | kadar kolay bir iş deği abayı tanıştıkt ermişti. Böyle miz bir ailenin kızı her hâlde pek | di amma — artık her fedakârlığı güzel olmasa da yaşanabilir bir | göre almıştı. diyordu. İş umulduğundan * daha kolay ... O, akşam Şeyda — vazifesinden pek yorgün çıkmıştı.. Ağır ve dal. gın yürüyordu. Tam bu sırada bir Bes: — Yahu, bu ne dalgınlık.. Ar. tık bizi de görmemeğe başladın. — Vay Kâmi sen misin, Val! görmedim. Affet canım karde - şim.. Bugün biraz fazla yoruldum da ondan olacak.. Nereye böyle., Tabii devlet . haneye. Hem artık nişanlandın da bizlere uyamazsın.. Sabah va. zifeye akşam eve. Kâmi Şeydanın çok samimi bir arkadaşı idi. Küçük — yaştanberi beraber büyümüş, beraber oku . muşlardı. Yalnız meslekleri on. —-—— — . misafirliğe giden cemiyetlerinden görebilmişti. bahusus ilk — Yavrum.. Ömrün nur olsun... — Damlanı aldın imı anne?. — Buaların hepsi geçecek.. daha birkaç gün., Çok geceler olduğu gibi; teselli, ümid, tevekkül. Şimdi odasında. Buhran geçti di. Artık inilti yok, ses yok, rüzgür yok, haşyet yok. her şey susuyor. Bu mutlak süküt ta korkunç! Oda- yı aydınlatan petrol' lümbasının solgun, titrek ışığı da olmasa büsbütün' bunalacak! Nedir bu mihnet, No bu ıztırab v& meşakkat?.. Bir canı sürüklemek için değer mi?.. sinde derahlık! Böyle hayat yerin dibine batsın!.. Koltuğüna iyice gümüldü, bacaklarını lâkayd önündeki masanın Üzerine uzaltı. —Başını dinliyor. Bugün çok yoruldu. Neler olmadı, neler?... Sal Jer birer birer gözünün önünden geçiyor. En baştı Nimet te kendisine nereden geldi çattı?.. Zengin muh. teşm, atlı, arabalı, genç ve şehvani bir kadın! Hem 'e zenginlik, ne ihtişam, ne at araba, ne ihtiras tes- dudak, ne kalça, ne de biçim var?. İri yarı, kadana/ yapılı bir vücud. Ona gör tostoparlak, kat kat ger- dan toplayan ; Çiçek bozuğu bir çehre, bü - Yük bir ağız. Endamdan zerre kadar nasibi yok. O- Tuzlarından topuklara kadar aşağılı yukarılı bir! Genç çocuk, kendihden bir iİki yaş da büyük bu kadını, boyrat kadını, çirkin kadını, yüz kiloluk anne uyuyabi. $ yavaş, | halledildi. Nihayet nişanlandılar.. | Ne gündüzünde rahat var, ne gece- | Nüsrot Safö aA ları birbirinden biraz mıştı. amma, yine eki beraber geçiyordu. zetenin foto muhabiri l Şeyda, soğru. söylü iyorsun? — Bunda şaşılacak W&? y yet tabil değil mi? — Birak Allah aşkifli, yürü biraz dolaşalım. birsİ, den evvel gezmekten M bevesini al, Sonra bül rarsın., — Peki amma nereyt ği — Hele Köprüye Mf:, lim. O zaman kararlaşt Wi arkadaş kolkola girmiş $7 Tardı. Tüncle bnı.rek çıktılar. Biraz vmnn" mak ve biraz da k:ıh'w,/_ ile bir M dirmek maksa irdiler. Karşılıklı heft em de ç.ıkuıır;'::f)' radan daha bir saat ,/ birahanenin yukariki ')J' çıngırak gibi bir kadın Ü, geldz Bu ses yabanci w) da bunu pek yıkul:W Derhal fırladı. ,/ solukta tırmandı. ’ içeri girmemişti ki İ:::ğ bir kadın kollarını binzünü atmiş, bağını rakımış yılışık, yılışık € Şeyda sarardı. Daha bİP Ji Te atacak'hali *""";ff SEre Ilff!.r!!.rrlıınırıı'l!ı!ı'ıııf _!ı'ı'_'ılffıiı_.ı!ı » dündü. Her taraf şey dönüyordu. Kendi y harrire takılmış firi #Jj nüyordu. Biraz sonra kendini toparladı. V& ’İ indi. vatiş — Ne oldun Şeydü, ğit birdenbire kalktın. HEP 2 kadar sarardın.. ’_pv — Birşey yok Kâmi den bir tek ricam VF —— ( makinesi yanında wi? ŞN — Evet,. Fakat Şi ; mu var. — Uzun etme y;,“'l';, y dnile.. Yukarı çık p, recede aydınlık.. Kâl sına gelen mı.udı erkek oturuyorlar- gibi. Çıkurmadll" bir l al. Rica ediyorüm- ,,' # mak> iştiyorsan bunU Ülan — Peki amma V' ne., — Rica ediyorunk e me. Haydi. Kümi derhal fırladı W görsün.. Yukarıdaki, masadaki kız Şeyda” idi, İşin vabamet Devamı 7 e Yarın Bir Argo H! gi Racon k€ yazan, c