€- SONTELGRA F — 22 İkinciteşrin 937 JAKŞAMCILAR - .- JESKİ bir Yaıan : Unkapaıu köpr ken: Kaptan Telâşım, korkum büsbütün arttı. Ben ne yapacaktım şimdi?.. Bereket versin, aklıma benim de düdük ça- n vapı ikaz etmem aklım: . Hemen sağ e- limi karış v parmağımla sağ tarafından ; bana bağırdı yı indirmeyi u « köprüye çarpı Haliç vapı bacala- irmeden Unkapanı köprü - lerdi. bu ses üzerine | ben, elimi tepemı ararken birisi ensemden omuzum- arşıdan gelen anarak; - birbiri dan yap vapur b özerine : Düüüt, düüüt, düğüt Diye birkaç imdat düdüğü daha çaldıktan #onra altımdaki suyun i- n çıktığı ka- — Can kurlnxın İmdi yök mu, yetişin, bağulyorum... . imdanaat !. akşamcının detterinaen | Osman Cemal Kaygıili|kak ortasına sandalı üsünden geçer- baca yı ındır ! |ğin bu uluması da pur düdüğü gi —Yao jpın & mündeki bu : — Düdüt! Düüüt! Düüüt! anca — pencereyi aç beni o halde görünce oda alay | için başları — Kapt İden öyle geç! di İlamış... de köprü- ğırmiya baş- an ge dan yapışan kim imiş?. — O da mahalle bekçisi imiş ! — Sonra ne olmuş?.. lacak, bekçi ayakla- bacaklarımdan bizi mışlar, eve ğıdaki küçük ip omuzunuz- zorla suyun iç almışlar, o halimle aş Gel yahu, bana biraz su ver, se- dır ! Zavallı gözlerini açıp kaşlarını ça- ler gülmeden |Ş kırılıyorlardı. Gülmelerin ardı kesi- lince Aziz bey baba sözüne devam etti: — Meğerse bizim karşımızdaki e- vin sahibi o gün kendi evinin üst kat pencerelerile kaplamalarmı ta- ıl! bizim üst kat pencerelerden bi- tarafın sıva berler - evin kqpış.n n önüne büyükçe bir kireç | havuzu yapmışlar; sabahtanberi ğan yağınur o havuzu doldurmu: ben de o kadar rakıdan sonra gelip | © kalasın , o havuzun içine dalınca, tepemdeki kalası Unkapanı köprü- sü, altımdaki havuzu deniz sanmı- Şşim !, Turhan sordu : — Ya orada kulağı düdükleri ne imiş ?. - © da bizim mahallede Köpek vardıri, geceleci #rasına Üt toğa ulur; ben kendimi köprünün tında, deni l Tefrika No.:380 66 Num a kalın bir kalas u- | akşam biraz fazla « — Hangi akşam?.. İherit, hangi dün akşa xa? Sen burada nam kırk sekiz yatıyorsun! vvelsi n mahalle bekçisi ile sonra utanarak sordum: z beni evvolsi i ile birlikte hangi kireç çuku- layıp çıkardınız bekayım? n körü kireç çakurundan! sini vapür sanıp ta bü saç sa- madan, ar Kendis lınla, gece yarısı uta: lan, içinde vapur kireç çukururdan ! mek siz iki gece evvel bu tıklarınızın hiç farkında değildi- jniz | — Ne söylüyorsun sön evlât, be- İnim gibi çoluk çocuk sahibi saçlı sa- İkallı bit insan - hoş o zaman saka- CASUS Nakleden € Cengiz Şerlilerin en kudretli bir adamı ha- #ada mı yaşıyordu?, Gözlerime inanmadım. Nasıl inanabilirdim ki, mabedin kubbesi üstünde zayıf bir Hintli ce- sedi uçup duruyordu. Derhal telefona koştum. Polis Mü- dürü ile konuşmıya başladım : İ — Başınızı pencereden çıkardınız mı?.. — Hayır, ne var? — Başınızı büyük mabede çeviri- — Bir şey görmüyor musunuz? besi üstünde dolaşan adamı görme- diniz mi ? — Dürbün elimde ve mabet te kar- şımda.. fakat, hiç bir şey görmüyo- Tum. — Nasıl görmüyaorsunuz, Sir? İş- te., benim de karşımda. İki büklüm bir adam havada uçuyor ! — Siz rüya görüyorsunuz, Löte- nan Derpi ! — Sesimi işitiyorsunuz! Sizinle gö- rüşmekte olan bir kimsenin rüya görmesi mümkün mü? Fazla bir şey söyleyemedim. Te- | lefonu kapamıştım. Başıma hafif bir ağrı girdi. Birden, | — Bayır.., Rica ederim izah ediniz İdizlerimin bağı çözüldü. Pencerenin pe var? önünde, pestil gibi, yıkılıp kalmışım. — Canım, büyük ııbeüı hıb * | Soğuk bir su banyosu, iki saat | İşîn şaka Tarafı (S inet tayfadan devam ) koymuş. Buz İşarm tir. Meselâ bu aradı yacak, kapısının önünde ma İmıyacak; ve di İuçurtma uçur 'Sık klarda gürültü peşlerinde dolaşmakta rdan £ meelisli landıran imizin içtimaları şehri meselelerde — cidden içtimada meclise teklif imizin bu ciden güzel söylevi- ni tabettirib bütün müessesata da - ıitlralım. Ayni zamanda, yaldızlı harflerle bir afiş yaptırıb camla: rak daimi encümen odasına ve mec- l astıralım.. Adalı Avni karyolaların arasında dolaşıyordu. zannetmeyiniz. Size getirdim. Güzel, sıcak, canlı espirilerle sizi eğlendirebi! İsmet Hulüsi — Biz seni ne yapalım biraz sonra burada Ail. İbnilemin Mahmud Kemal Pişe- kâra, Tahir Nadi Kavukluya çıka- cnklır.. Gör bak sen, neler - olacak.. Selâmi ile biz tenkidini yazacağız. (Devamı var) lım daha beyazlanmamış - gece ya- rısı, sokak ortasında hiç farkında o- lorak bu kepazeliği yapar mı?., sğa BODRUM PALÂSTA BAŞKA BİR HİKÂYE Aziz bey babanın hikâyesi dan biri atıldı hoşluk bu, ara |Sözünüzü balla kestim, ben bir gece, İsizin gibi böyle baskın sarhoşken, Jarmma hava dehşetli kışmış, ortalık- : İta bir arşın kar v Gülatada İkafayı adamakıllı çektikten sonra İgelmiş, oradaki işkembeci dükkân- |larından birine dalmışım, başlamı- m soyunmıya.. Herif : Ne yapıyor- sun? diye sormn ğim | demişim. İşkembeci şaşırmış : — Nerede yıkanacaksın yahı Deyince ben, içinde harıl kembe kaynayan kazanı göstererek: — Burası hamam, şurası da kurna İdeğil mi? İşte bu kurnanın içine gi- İTip yıkanacağ (Devamı var) sonra, beni derhal a Gözlerimi açtığım almuştu. Karşımda Polis Müdürünü görün- ce şaşırdım. İlk sözüm şu oldu: — Beni vurdular mı? Ve sonra derhal kendimi yokla - dım. Bir ıstırabım olmadığını anla- yınca ; — Yaşıyonum, Mister, yaşıyorum. Diye mırıldandım. Polis Müdürü hemen cebinden kâ- ğıdı kalemi çıkararak beni bir meş- hur detektiv sıfatile isticvaba baş- ladı — Havada gördüğünüz adam kim- dir, Lötenan Derpi? — Kim olduğunu bilmiyordum. Tanıyamadım. Fakat, emin adam - larımdan biri bana, havada uçan damın Darant olduğunu söyledi.. bi- raz sonra dikkat ettim.. ve kendi kendime : — Bu adam her kalde Dranttır de- ti. man akşam di — Havaya baktığınız zaman bir adamın uçtuğundan emin misiniz? ngal yak- —— ——— | Thâlis | Tiyatrosunda (* Öucüt sayfadın devam) 'atını da (Hauptm: Fakat (Hauptman) Tenin Oksford da « Joktor — seçilmiş bel mükâfatını) (1904) de İngil |rülfünununa fahri ve (1912) de de ( kazanmıştır. O, bütür (Rosa Berna vnebi ismile ad Sonra güneş ikisi de büy e temin k muvaffakiyet ve Doğum msil edik dendir ah orlerir: 'affak ns Robert) in, bu eseri yeş mken- ti- ahneye koyır hem eser sahit şöhr kisi ve halk şar- r Riza dan Türk musi l -ın,c'x Öm tarafından rka- fından Tur( musikisi ve ), 2115 tTa- ar, op n haberler nün programı, 23 son. YARINKİ PROGRAM plâkla Türk musikisi, s, 13.5 muhtelif plâk neş- Yeni neşriyat «ÇOCUK» VE <ANA» «Çocuk dergisinin 62 inci sayısı | |bu gün çıktı. Çocuk |munun hiç bir kâür düşi |dan ve sırf yavrularımızın okuma ihtiyacını pedogojinin en son sistem - lerine uygun bir surette tatmin et- kaydile çıkardığı bu mecmun- nın her a daha mükemmel bir şekil almakta olduğunu memnuni - yetle görmekteyiz, Kururaun bu neş- İriyatını bütün çocuklarımıza tavsi- ye ederken ailelere I-ihp edecek 0- İlan «Ana» isminde bir derginin de eser neşretti. 5 en değerli muharrirlerimizden'Os- |man Cemal Kaygılı'dır. Bu eserde | kahveleri, se- , ben de yıkanaca- | İlar, kalenderiler ve bu arada esi Hlumbacılar ile bunların en meşhur- İhayının bir takı li maceraları çok canlı bir dir. Okuyuculerımıza bu raretle tav: Fiatı (m ku- ruştur. — Emin olmasam malümat verir miyd | — Halbuki ben, sizin havada a- dam gördüğünüz zaman bir sinek bile görmüyordum!. hezz Acaba ben uyuyor muydum? halde ben uyanıktım... İdır. Beng özlerimi uğuştururken, e- lini omuzuma vurdu: | — Derpi, dedi, sana telkin yapmış- 'lar... Ve Dranat'ı senin hergün biraz |daha artan şiddetli takibatından ma- sun birakmak için, bu tedbire müra- caat etmişler.. Hintlileri, teessüf e- derim ki, hâlâ tanımamışsın — Beni uyuttuklarınımı zannedi- yorsunuz?, — Zan değil... Muhakkak... Polis müdürünün ikazı üzerine derhal muhakememi topladım, Ba- na bu haberi veren Hintlinin gizli komite azasından olması çok müh- temeldi. Beni bu haberle oyalâyıb esaslı bir telkinden sonra, kendileri kaçmak fırsatını bulacaklardı. Faillerin kaçmaktan başka halâs gareleri kalmamışlı. et -| size telefonla | bir adam- |mi (4 üncü sayfadan devam) Bu kadın, tatlı esmer kadın... Büz 16 y k yok, ev kadını.. cek, koruyacak, He- ne Yalnız ko - « SOT Evlenme taleblerimiz, nikâh me- askıya | zin adı Fatma, njş.ınlv.nınl yettir. ğiniz yer Bursa, sundan alınan kayde ve M" izahatına göre her ikiri nde mağnisaya, oredaf nn Fatma Hidi | Son 5 nin nüf |hallinin |Balkan h iı ir kaç yıl sonra Bursi İni orer nizin ol- |le gün mudJu iktan sonra ta- mızdan bir h . Hep bi e belediye dair Ah o sevinçli dak TİMİZİN ması ni i heyecan Hava güzel, y güzel... Bu g ne mümkün... bıkmak Ufuk a l a- duyduğum, ımız rk çen bir neş'eden Affedersiniz.. sizin nüfus yeni gelen malüma kik edeceğim. Bir yan- Bu söz ne dı miyecek miyiz İseviştiğim, saadetler vâad ve tem Fu auğiarbir kalımdın. acabis İale miyız?. Yoksa kocası mi var? Aklıma * y Ne o dan ayrılır sa yine bu ka a kadın- Akde mâni bir sebeb İde ç nla yaşıy Bu fikrimi, bu sevgimi eşime aç « tım. O da ayni fikirde, ayni sevda- İda... — Oh yarabbi, ne mutlu Sevdiğimden r m kalmı aileler işin farkında değil. | ne ile özür diler, onları tat- Her halde yanlarında Memur bizi y gösterdi. Oturduk. Oğ leyman.. - NE İcaktık... Altıncı gün: in şoförünü yakaladık! Mis Kros'u bulacağımızı iddia et- iyorum, Fakat, Kolonel — Vuts'un İlzi üzerinde yürüdüğümüze kanilm. Vali, iki senedenberi, çok emin sandığı ve maiyetinde istihdam etti- |8i şoförünün Siyah Hançerlilere mensub olduğuna çok müteessir, Kolonel Vuts, daha Bombaya ilk geldiği gün kendisine: phelen - miş' zü Büyük otelden vali kona- süylemişti. yorum. Doğru keşfetmiş. Mister Kros, bugün beni çok sıkış- tırdı: İ - Karımdan vazgeçtim; dedi, fa- İkat Kolonel Vuts bir iki güne kadar meydana çıkarılamıyacak — olursa, |mey ğina avdetimizde otomobil içinde | Şimdi cereyan etmiş gibi hatırlı- at bilmek üzere iket e dı. O güzel kadına Bi ır. Ona baba ve 1“*' Ertuğrul Sadi Tek TİYATROSU | | Bu gece: Kadıköyd İYA) da (huın ve (KILIUlh Yazan: Nâzım Hikmet e Eski Fransız tiyartosut? ŞEHİR TİYATRO' OPERET KISİMİ Bu gece sant 2430 YN Ateş böceği 4 perde komedi Yazan: Molinar Terceme eden: K. Necati ı Şehzadebaşı pp TURAN [J TİYATROSU ll Bu gece saat 20 30 da âr Naşld ve arkadaşlif KIRMIZI FENER 4 perde t iki büyük rolde f A PD aa beayanana aa aN" Baş, dış nezle grıp, romatizma nevraljı ) Sağıılarının derhal - keser. lcahındn günde 3 kaşe alınabilir . — Ja Taklitlerinden sakınınız ve her yerde isrâf e *'â'îe»d * bizi <vîdclkı tahi nihayet dan alâ vazifemiz |Bu sabah Londrat |telgrafaameler beni keni den utandıracı k;ıd:ıı mâni6 n indistr n bir defa Derpi! bır,aır' sahil ticaret merkezi olan y.ınt“' skerimiz, topumuz, C€P M,J/' zemilerimiz ve muntazam SY . lâtımızla hâkim olduĞU de, bir fakiri elde edemi Dünyanın en meşhur PİT | vi alan Kolonel (Vuts) © İmadık. Karımdan hiç temiyorum. Çun.ku o. ı(ıo" İyesi değildi.. zavallı Mis O bin ba hâkikaten m“of hat gi rin nedir, Derpi ? r'“'ye,of' Valiye zaten izâ “:k m. Kendisini ainledikt ve Zatinizi daima asabl örüyorum. Fakat qnl: Vııu diyebilirim ki, Knınn: S Kros ta bulunacaktır. " , i rüdüğüm izler IML:X’:'; niyi yl' ğ izahat çok mühim T ğ tir. (Devt' B