JESKi bir Yazan : disine itiraz eder gibi oli gol elini pantalonunun arka cebine rir klina © blöfdan b kü Zarilin üz &1 bile bulun oA şka bir S1, n bir at geriye dönün- n Zarife . Haniya küp ka- ©O önce bunlara aldırmadı; eemaat işi azdırınca oturduğu yer - den ay alktı; deminki korkunç berife takındığı uydurma tavrı ta- kınıp gözl pantalonunun gürledi — Yak Çocuklar rım ha! bağırdılar: Zarif bia: oiz ö Öyle O tekri İşte yakıyorum! ıun alonunun arka hemen bitli id eli Ahn size bu da altıncısı: miz semtteki mahal- !, le ve mektep arkadaşlarımdan mout isimli biri ve onun da Selim be' adlı bir süt, yahut üveyi ağabeysi vardı. Yarı efendiden, yarı bıçkın kımından ulan bu Selim bey he - akşamcıya yakın bir #damdı. Yaz kış hiç değilse haftanın dört beş akşamı mutlaka içerdi. Bu dört beş akşamın bir iki akşamında da kendisine rakı almak (i dan olan Mahmudu se uzakdaki meyhanelere, ı;h sa- n yerlere göl m mahalle ve mektep arkada - ! O da bazan ağabr m beye rakı almı; ydi konuşa konuşa beraber ydası, ziy yun yuvarlandı. P . İngiliz kom akşamcının detfterinaen | | Osman Cemal Kaydılı | İtuk. |tfrata sus kahvesinde ( far muhakkak fakat | özlü, rakılı âlem t ve elini tekrar | arka cebine uzatarak | ortaya ler ki- yar ile şlardı. Sat sarhoşlardan dında biri arasında min ortasında ki irden oyunu li bir taht. 'apan klârnetle çi! ta hemen suştular. harında dinle 1 baş örtülerini sıkıştırarak * rişi kırmıya — hazırlandılar, Derk İfiyakalı sarhaş ceketinin altından o- müzuna asılı duran kocaman sal - İdırmasını çıkardı Sabri reisin üzeri- ne saldıracak oldu. Fakat, arka ta - İrafından ve birdenbire nereden gel- i belli olmıyan bir yer iskemlesi- ense köküne yer yemez yüzü ku- Aradan iki da geçmemişti ki iskemleyi r yemez yuvarlanan f ni si '*hrr.;uı dı h—"'uz yirmi, n luru.. tara - ında iki parça edi- — Alsın bunu da, anasının karnı- na soksun! Hitabile havaya fırlatılmıştı. (Devamı var) ediğimiz bu acaip | de almıya pidan içerideki muço- ret eder, o kapıya ve biz boş şişe ile parayı ona atıp sonra yine o dolu ş rib kapıdan tekrar bize zamanlar bütün rakılar açık satıldı- 1 için yolda gelirken biz merakla şiğönin mantarımı açar, onu irkile - rek koklar, hattâ bozan şişenin ağ- zinı dilimize dokundurarak: — Püüüf... pötürt Diye yüzümüzü buruştururduk. 'Yine bir yaz perşembesi akşamı Mahmutla ben Selim beye rakı âl - maktan dönerken mantarını cıkar- dığımız şişenin ağrını bir kaç defa verirdi. O Üst üste dudaklarımıza dokundur - | truş ve yine üst üste bir kaç de! Tefrika No. : 19 gözramamenmencee, ı66l Baş, di, nezle, ve bütün — ağrılarınızı İsim ve markaya dikkat. | SERAELTEEET İcabında günde 3 kaşe FİLİSTİNDE l seri ısti mecbur oldu ( füncü sehifeden devam) ne göre, Sir Arturun yahudi muha- ceretinde takip ettiği siyaset mır fakiyetli olmuştur. Eğer bu siyaset tamamile muvaffak -© diyen yahudi gazetesi nin vermiş olduğu sö gayet açık bir siya! acak kadar nasından İleri gelmişti mamış ise, tul tan ve ip ederek bu İngiltere- | hakeme edilmiş, k İretle hapse mah Bir kısmı da m aşlardır. en bi- rakıp çıkarılma tur. Umumi harbde ola! Arturun yerine kim gelecek? | bundan sonra Filistinde nasıl bir hattı hareket takip oluna- caktır? Bunü istikbal gösterecektir. ti ka- ıştıran bir çok “âmillerin -bulun- so: ikleri son günlerde sınır- liz mahkemesi tarafından bir çok yahtdilerin kanlınsuz ve mü- saadesiz olarak memlekete girmiş n dolayı mahküm edil- melerile meydana çıkmıştır. Bunlar 56 yahudidir ki müsaade haricinde olarak Filistine girmiş nînııklzı mu- Guzellık kralıçelerı (5 incl sayfadan devam) e değil, tiyatrocularla müzake işti. Parise geldi ve tiş atkârı olmak istedi. Lâkin ken- olmaları! mecburiyetinde vallı Agne için hayatı- nın en mütbiş inkisarı hayal devresi duymak, be- |geçmeden unutmuş. gitm baht Agnes artık Pariste için ilk çıkan fırsatı ganimet bilmiş- n sohra, müslüman ev- kafını idaroyi ellerine rından giddetli bi tadır. Bu beyannam an kullanılmak- 'de lnııh'v'ın işlerini ele alması eceği yazılıyor lâzım Görü Cumhuriyet- ıık nes yola l bir. daha edemedi. Bu uzun at etti si Frar cı bir halırası va Hayat ile hayali bir! ız güzi tir. Cenubi Amerikaya gitmek üze- İn İstanbul Beşinci İcra Met İğundan: | Bir borçtan dolayı mahcuz olup paraya çevrilmesine karar verilen İyedi düzüne yün fanilâ 8-11-937 ta- İrihine azartesi günü saat 9 da İstanbulda Yeşildirekte Zeki ani tirikotaj fabri |da açık arttırma su İğindan talip olanların merkür ç İve saatte mahallinde hazır bı n- grip, rorratizma derhal alınabilir . Taklitlerinden sakınınız. NEOKALMINA GRİP - NEZLE - NEVRALİIİ - BAŞ ve DİŞ AĞRILAR ı_ CASUS Nakieden : Celâl Cengiz — Merak etmeyiniz, Sir, ölmez! — BSesi gittikçe yükseliyor. — Bu ilk sancısı mıdır? — Birkaç defa vaki oldu.. — O vakit evine gitmesine müsa- âde etmiş miydiniz? — Evet.. müsaade etmiştim. — Manamayı derhal nezaret altı- na aldırmanızı tavsiye ederim. — Şüpbelenirse?. — O, zaten, bugün yemekte, be- nim moevcudiyetimden kâfi derecede #üpbelenmiştir. Sizi temin ederim ki, Mis Kors'un gaybubetinde onun da parmağı vardır. — Zevcemin husus! ahvaline çok iyi vâkıf olduğu için, şimdi, Mana- madan ben de şüphe etmiye basla- — Manamayı her hangi bir Hintli ile ihtilâttan menediniz. — İyi bir tedbir... — Yarına kadar nezdinizde mu - hafaza altında bulundurunuz: Yarın İben erkenden gelir ve kendisini is- ticvap ederim, — Şimdi gelmek kabil değil mi? — On beş günlük bir deniz yolcu- luğundan sonra, bu gece ilk defa, sabit bir yatakta uyuyacağım. Mü- saade ediniz de bu işi yarın halle - delim !.. — Korkuyorum Mister, körkuyo- rüm. Eğer Manamanın sancısı haki- katse ve ıstırabından ölürse?!.. — Kendisini bir mahfuz bir oda- 'ya kapayınız... Göreceksiniz k& «an- 'cıdan eser kalmıyacaktır! | - ARTRİTİZM — Dediğinizi yapacağım Mister. MANAMANIN ESRARINI NASL KEŞFETTİM? —-İ— Ertesi sabah derhal Valinin evine |gitmiştim. Mister Kros bana, o geceki müşa- delerinden bahsederken : — Azizim, dedi, seni Londradan Nlah göndermiş... Ben zevcemi u- utmuya çalışıyordum. Şimdi, inan- ki Mis Kros ölmemiştir. Mister Kros, Hintli hizmetçisinin İ(Siyah hançerliler komitesi) ne |mensup olduğuna kanaat getirdiği- ni söyledikten sonra, müşahedele - Jrtinden mühim bir kısmını anlatmı- ya başladı : Manamaya ihtiyacı molduğundan bahisle, muhafız askerlerden birine İhe ce şu emri verdim: eManamayı taş |azimkâr bir ılıvı türüp yatırınız ve kapısın- |da nöbet bekleyiniz!» Hintli hizmet- iyi taş odaya götürdü. Manama taş divenlerden inerken: — «Hazrete söyleyiniz, benim sancım gittikçe ar- —. Evime gilmeme müsaade et- sin.. sabahleyin erkenden gelirim!> SINEMA beyanatı (5 inci sayfadan devam) olan şeylerdir. Esasen Beb (A dünyada Tayloru lar) hiç evlenmiyecektir, kadın. k; sinekler İla çili rika değ Bob zira asrı- ki kendi zevklerinden hoş ka bir kadın bulamadığı için Bob be- nimle daha samimi olmuş ve benim dostluğumu tercih etmiştir. Halbu- ki aramızda hiç bir surette âşıkane bir hal yoktur, ve tekrar ediyorum evlenmek hiç amma hiç aklımızdan geçmiyor ve geçmiyecek teb Bu kadar - & |bulunan - Bal hak vermiyelim, bütün dün İdikodusu dolaşan bu m genç kadını ve Bob'u si olur mu, bu işin güzel bu dedikoduların onların dos ryına balel getirmemesidir, Öyle ya «aman dedikodu yapıyorlar sakına- lhım» diye arkadaşlıklarını gizliyebi- lirlerdi. İkisine de devam edecek bu yetle beyanatla bara Stan vyike nasıl |demiş. Nöbetçiler, benim uyudu - |ğumdan bahsederek Manamanın ri- casını is'af etmediler.. O gün evin içinde büyük bir ümit | ve kanaatle tahkikata başladım. Manamanın yattığı taş odanın çok yüksekte ufak bir hava penceresi vardı. Evvelâ, bu pencereden, bu ihtilâl- ci gencin vaziyetini tecessüs etmiye | İbaşladım. | Valinin zeki ve kurnaz hizmetçisi İyere uzanmış.. gözleri açık.. kendi İkendine söyleniyordu. Manamanın söylediklerini anla - mak kabil olamıyordu. Bu esnada ımntce bilmediğime çok teessüf et- |miştim. | Hizmetçinin ahvali mühim bir tahavvül yoktu. Düştüğü uçurumdan kurtulacağını Ümit eden ilâlci gürürile uza - İnan Manamayı tecessüs etmekten |bir fayda hasıl olamıyacağını a: yınca, pencereyi terkederek, odadan içeri girdim. Manama beni, hiç ümit etmediği bir dakikada karşısında görünce, tekrar kavranmıya vg akşamki ro - ru a- ge- f Robert Taylor'un! 'Bu akşam Hıntli ile M ilâyim intikam maç! ıçın karş.laşıyor eşmeyin: Mülâyime yirmi şimdi evvel da yenilen Hintli, ile tekrar bir intik yapacaktır ce on beş gü altı dakikaı Mü Daha ilk maçlarda biz Hir ne Hint kumaşı olduğunu gördü lemiyoruz. Bugün öğleden sonra lan Fener - Beşikta men ring kurulacı ak saat önyedide ntikam m Sakın buraı pilacak 0- açıdan &< projoktör aki in- bulu: hur gü €) namında n Hn—ıı t (!) Kaplı d güreşçi başımıza çı- Diye tâ.. Lond! cektır. İşte 6 zaman SEGET TE :K İSTİYOR öğrendi |mize göre, Mac k rından o vel buraya gelen erilmemiştir. TAKIMI MEK tsrly YR İdan tanıdığ futbol fed rek Ankaarda |yapmayı tek larda u ya takım dirde Avustur- zde iki m pas | MAÇLARI mmda - Fener yada 'Taksim stı ktaş Maçı oynanı da Bulgarlar Çeke ile dün- ya kupası maçlı yacaklar- —— ——— ——— ——— — dedikodular için sabır ve tahammül Robert n |trat imzalamı: ı[ırı havi ola: lerde bir kon- r takım şar İevlenmiyeceğine bir vardır. Şayet Robert Taylar evleni se hiç bir Amerika müessesesi ken disile film çevirmiyecektir. lünü yapmıya başlamıştı. Bacaklarının üstünde iki büklüm olarak kıvranıyor ve bana : — Hazret, beni ölümden kurtarmı- ya mı geldiniz? Diye ağlayarak ayaklarıma sarı- liyordu, Hintliyi tatlılıkla istievaba başla- — Sancılanmışsın, mi?.. Hintli ellerini karnına götürdü: ölüyorum. | Beni evime gönderiniz! Akşam üstü Manama, öyle — Bu sancıyı sabaha mi ?.. — Hiç geçmedi... Barsaklarım ko- puyor... Hastalığımın Hlâcı evdedir. im, olmaz mı? - Kabil değil... beni ihti, annem tedavi eder... | — Onu, bir otomobil ile im... — İmkânsız şeylerden bahs yiniz, hazret ! Annem evin kapısın- dan sokağa - ön sene var ki - cıktığı iyoktur. istey ır büyük buraya l tmo- k başında | kayıt da | dar çektin | nan da n Bulga yet vererek dah nra öğrendiğin en küvyetli W& n (!) (Te- | na (7) gol yapan V yakından tanıdığ! da takı mgeçen h: lan Lazoga Şaroşu Bu eği zannedil * ASKERİ LİSELER VOLEYBOP MAÇLARI her setf müsi” v iyona u Halkevi Akşam neşi | Saat 18.30 plâkla dans m nusikisi, f İsafiye: Piyano ve keman refakâti 19.30 Konferans: Kâzım Nami DUf |20 Müzeyyen ve arkadaşları tarafif İdan Türk musikisi ve halk şırk'""' 120.30 Ömer Rıza tarafından arabi ylev, 2045 Bay Muzaffer ve afki rı tarafından Türk musikisi (© arı (saat ayarı), 21.1$ 07 kestra, 22.15 Ajans ve borsa hal inün programı, z öpera ve operet leri ve ert plâkla sola 1 PROGRAM iyatı 1280 plâkla Türk muw::, 12.50 havadis, 13.5 muhtelif plâk 1r:vıı, 14 son. -o | NÖBETÇİ ECZANELER — » Bu gece şehrimizin muhteli! şf sef lerinde nöbetçi eczaneler ıun'!'d’f İstanbul ciheti 'nü (Hüsnü Okar), Fatil Takkı), Kâragümrük çahi Arif), Bakırköy epan), AkSA |Yenikapıda (Rasim), Fener Detteti İdarda (Arif), Beyazıdda (Yeni çhi N), KU azarda (Hikmet CL"'I 3f Yedikulede (Teofilos), Cı—mbî; ) İta (Sırrı Rasim), Topkapıda ( v Ğ eati ğlu ciheti; Şişli — Halâskârgazi — caddet” (Halk), Taksimde — (Nizam?' d— l oW |Tarlabaşında le, ), İstiklâl Tay, — Evine bir adam gönderip ilâcı | Modada (m»]ıa Sezer), İÇAhmediye), Heybeliadada ( İdis), Buyukudada (Vlcrku)