Adliye ve po- . lis haberleri Bu sabah b ir diş dok- — torunun muhakemesi YOR! /— Bir Jandarmamızı çiğneyen Kam- yon Şoförünün Davasına Bakıldı -i kianüscağı söylnmekcdi Beyazıtta Yeniçeri'er ca idesinde muayenehanesi olan diş tabibi Muh- sin Nezihi, Jraire kiraya - verdiği fotograf atölyesinden usul hilâfına l fotoğraf makinesi ve ol jektifini ah dığı iddiasile meşhuden Saltanah- I e med üçüncü sulh ceza mahkemesi- ne verilmiştir. Bu sabah bu davaya bakılmıştır. Jirair, Mütisin Nezihi'nin, kapa- h bulunan atölyesinde kendi bulun- madığı sırada ot jeklifle fotuğrafını a'dığını söylemektedir. İkinci noter eski baş kâtibi ve Ankara Hukük fakültesi talebe. sinden Suat, ikinci Noter vezne- darı Nureddin, Divan yolunda fotoğrafcı Mustafa, Gümrük kom- siyoncusü — Yervant — ve - Jirairle Muhsin —Nezihinin müşterek hiz- metcileri Vasfiye — şahit — olarak din enmişlerdir. Mustafa ile Yervant Muhsin Ne- zibinin aleyhinde şahsdet etmişler, diş doktoru da o sırada fotoğraf- hanede bu'unmadıklarını, bunların altı yedi kişi bir. grup olduklarını, Mustafanın karısı Ermeni olduğun. dan, onuün hatırı için asılız şaha» delte bulunduğunu - söylemiş, ikisi- ne de itiraz etmiştir. Karar, son bir şahidim dinlenii. mesi için tehir edilmiştir. Hâkim huzurunda söylenen söz cürüm teşkil etmez.. ı Bir müddet evvel, eski hâ - p kimlerden Şevkinin müdahil sı- fatile girdiği, tüccardan İhsan a- leyhine ikinci ticaret mahke - mesinde açılmış bir davada, iki, İhsanın kendisine hâkim hakaret ettiği iddi- 'ya Sultanahmet ikinci sulh ce - — za mahkemesinde bakılıyordu. Hüâkim Reşit, gördüğü lüzum ü- zerine, geçen celsede, ikinci ti- caret mahkemesi heyetini cel - bedip şahit olarak dinlemişti. İhsan da, avukat Avni, Hayri, Levi vo saireyi müdafaa şahidi olarak göstermiş; mahkeme de bunları dinlemişti. Evvelki gün bu dava hakkın- daki karar verilmiştir. Hâkim KReşit, hakaret etmiş olsa bile hüâkim huzurunda söylenen söz- Terin suc teşkil etmiyeceği mü - #aleasile İhsan hakkında beraet — kararı vermiştir. Bektaşm ölümü ile neticelenen facia — Geçen cümartesi akşamı, Sa- — riyer jandarma karakolu efra- — dından Konyalı Bektaşın ölü - mile neticelen bir kamyon faci- ası olmustu. Bektaş izinli ola - rak İstanbula gelirken, Koca « foş suyu getiren ve şoför Cafe- yin idare ettifi 3580 numavalı kamyonun gol taraf marspiye - gine binmiş, kamyon Mecidiye * köyündeki Ermeni mezarlığı ö- ” nüne geldiği vakit Sişli tarafın- © dön gelen ve Mikailin idaresin- — — deki 4049 numaralı ve taş yük- — — Mi kamyonun sürtünme ve sı - — yartmasile erilip yere düşmüş, Geçen pazar günü nöbetci cür- mü meşhut mahkemesi olan as- — *Hiye üçüncü ceza mahkemesi de, — belediye fen memuru Yakubun ü $ F ıldı yapmasını kararlaştırmıştı. Bu davaya, dün akşam saat 19 dan sonra bakıldı. Yakubun hazırladığı ehli vu- kuf raporunda, Caferin otomö- bilinin nizamt yoldan, diğerinin yolun ortasını 60 santim teca - vüz etmiş olarak gittiği, arka kısmile diğer otomobile çarpıp Bektaşı ezdiği, Bektaşın 50 met- reden görünebileceği, karşıdan gelen şoförün bunu görmesi için ya gözlerini kapaması, yahut ta başka tarafa bakmakta olması Jâzım geleceği, maamafih, Ya- kubun da, karşı taraftan gelen otomohilin Bektaşı görememe - sini düşünerek korna çalmak su- retile ikazı ve otomobili sağa a- larak sür'atini azaltmasının bu kazayı bertaraf etmiş olmasının mümkün ve muhakkak olduğu yazılıydı. Kaza sırasında oradan gec - mekte olan Yakacık sanatoryo- mu hemşirelerinden Seniye ile hemşiresi Cemilenin ve diğer şahitlerin kaza mahallinde alı- nan yeminli ifadeleri -okundu. Burada, iki hemşire, Mikaein otomobilinin çok sür'atli gel - mekte olduğunu ve Mikaelin ka- zadan evvel sağ tarafına döne - rek birini selâmlamakta oldu - Bunu, bu sırada Cemilenin <ö- nüne bakmayor.. Kaza çıkacak» demesi akabinde de kazanın vu- ku bulduğumnu söylemislerdi. Mikael ve Cafer, şahitlere iti- raz etmediler. Caferin vekili Yaşar, raporu hakikati tasvir eder mahiyette görmediğini söy- ledi ve esbabı mucibe serd ve irat ederek yukarıdan aşağı red- detti. Üç kişilik yeni bir ehli vu- kuf beyeti teskilini ve yeniden kesif yavılmasını istedi. Mikaelin vekili Besim Şerif te raporun çok isabetli olduğu- nu, yeniden keşfe lüzum bu - lunmadığını cevaben söyledi. Müddeiumum! Feridun Ba - gana Caferin vekilinin fikirle - rine iştirak ederek üç kisilik bir ehli vukuf teşkilile yeniden tat- bikat yapılmasını istedi. Besim Şerif, hic olmazsa mü - vekilinin de Cafer gibi gavri mevkuf olarak muhakeme edil- mesini, bir kazaya sebep olan iki kisiden birinin mevkuf, birinin serbest olarak müuhakemesinin adalet mefhırmile kabili telif ol- madığını söyledi. Müddetumumt, mevkufiye - tin devamı hususunda ısrar ct - t. Neticede, — Lüleburgazdan izinli gelmiş olan asker Habibin ifadesi icin Lüleburgaz asliye mahkemesine yazılan talimatın telgrafla tekidine; fen memuru Yakubun cağrılarek dinlenme- gine; üç ehli vukuftan mürek - ken bir hevetin kaza mahallinde yeniden tetkikat vapmasına ve aza mwavini Tahirin nsto tavi - nine; Mikael hakkmdaki tevkif sebenleri henliz ortadan kalk - madığından tahliyesine mahal olmadığına karar verildi ve mü- hakemenin devamı 8 mart pa - zartesi günü saat on beşe bıra - kıldı. Polister ken xıııdı | — Kasımpeşada Dörtbu uda oturan Salimin kızı 4 yaşında Muazzerz ile 3 yaşında Ayten odauda öyun oy- Dün bu sütunlarda neşr ve tefrikasına başladığımız *Musa Bu romanımızt bugünden iti. tütfen yedinci sayfamızda || narlarken Muazzez mangalı devir. Miş ve aleşin Özerine düşerek kar. nından ve — mühtelif lerinden yanmıştır. p BU DA OYUN OYNARKEN. Aksarayda 45 nci ilk mektep ta- lebesinden 13 yaşında Vehbi oğ. lu Metrur, ayni meklep talebesin- den Recai ile oyun oynarken, Re. cai Mesruru yere #üşürmüş ve (| çocuğun sağ kolu kırılmıştır. FİR HAMAL YARALANDI Sirkecide Araba vapuru iskelesin« || de el arabasile yük taşımakta olan hamal Hacı, yine yük taşımakta olan hamal Ram | çarpımış Rae ayağından yaralanmışlır. ai egi ç ü Bir çocuk ovun oynar- lcerde; €© Tıbbiyemizin 1)0 ncu yıldö- nümü 14 Mart Pazar günü büyük merasimle kutlunacaktır. €© Liselerin ikinci yazılı imtihan- ları ba ayın sön haftasında başla- yacak ve sualler Kültür bakanlı» gandan gönderileceklir. © Ekmeklerdeki glotin miktarı nın azaltılması hakkında tetkikler yapılmaktadır. Bu bususta bir ra» por Sıhhiye bakanlığına gönderil- miştir. © İstanbul limanı şimdiki yerin. de kaldığı ta'.dirde Galata köprü- © Şolörler cemiyeti idare heye- tinden yeniden iki aza daha istifa | etmiştir. Bu münasebetle şeför ler arasındaki geçimsizliğin tahki- kine karar verilı © Esn yapılan teşkilât pek yakında faa- | liyete geçecektir. Bunun için Tür- bd merkez ittihaz edilmek üze- 1e munaşip bir bina bulunmuştur. © Geçen sene etrafinda hayli dedikodu ve neşriyat yapılan afişaj işini " Belediye bu yıldan - itibaren kendisi idare edecektir. © Ankarada bu ayın 26 sında açılacak kömür sergisi münasebe- Üle demiryollarında yüzde elli ten- zilât yapılacaktır. © Kasımpaşadaki Fabrika ve bavuzların islahi hakkında dün mahallinde keşiller yapılmış ve bir proje hazırlanmıştır. © Şehrimiz Maarif müdürlüğü talebe ve muallimlerin sıhhi vazi- yetlerini tetkik için şehrimizin muh- telif yerlerinde şağlık odaları tesis etmiştir. © Bu sencki tütün mahsulünün ber tarafta iyi fiatlarla satıld gı yurdun her tarfından gelen haber. lerden anlaşılmaktadır. © Fenerler idaresinin de üçaya kadar satın alınması kat'iyetle ka- rarlaşmıştır. Bu idare Haziran'da tahlisiye umum müdürlüğüne geçecektir. -Disarda 1 Yunan Krah Yorgi — yanında Başvekil Metaksas olduğu halde yarın Giride hareket edecekler ve Adanın baş'ıca yerlerini dolaşa- caktır. © İsviçre Federal meclis uza- sından Bavman ede farmasan teşkilâtının yasak edileceğini bil- dirmiştir. €© 1924 den 1933 yılına kadar on | sınıfa dahil Yunan gençlerinin otuz | bir Marta kadar kış'alara gelmeleri emredilmiştir. Bu askerler üç aylık :ıılln ve terbiyeye tabi tutulacaklar. ur. © Yugoslâvya komünistlerle da. ha faydalı suretle mücadele ede. bilmek için zabıtasını tensika ka- rar vermiştir. Çümhuriyet Küçük millet olmak f< Diketi *«Cümhuriyet» — başmuharriri Yunus Nadi Viyanadan gazete- gönderdiği baş yazısında Avus- vusturyanın bugünkü vaziye - . tinden bahsediyor. Makale şöy- le hülâsa edilebilir. «Bu sadece a- anacak bir haldir. ve almacak ibret dersi ise şudur: Her mil - let evvelâ kendine güvenmeyi düstur bilmeli, sonra kendisi gi- bi devletlerle anlaşarak, daha kuvvetli bir cephe göstermenin gırrına ermelidir. Yoksa adamı bozuk para gibi harcarlar.» Başmuharrir diyor ki: «Şim - diki küçük Avusturya Avıî: 5 nın bir gailesidir. Almanya ise ergeç Avusturyanın büyük Al- man camiasına katılması azim ve kararımı muhafaza etmekte- dir. Almanyanın bü; d korkan devletler buyg:.: l':ıdî şıdırlar. Bugünkü vaziyete ba- Sabah ve akşam h;şmuharririeri kılırsa, Avrupa büyük nunda Avılıiuryıyî !dm ve alabildiğine parçalamış ol - manın cezasını çekiyor. Habsburglar saltanatının ia - desine gelince, bu işe küçük an- tanttan daha aşırı Almanyanın =mı olması tabit sayılmalı - Bu meselede İtalya ile Alman- ya anlaşmış bulunuyorlar. A - wurs;nnm güvendiği dağlara yağmıştır. Avusturya, di başına kalan ve bu lıa!l!ekbzl';: yük devletlerden meded uman her küçük devletin u, A » & af ÖŞ Mes'ut bir yıl Dönümü Başvekil İsmet — İnörünün memleket idaresini eline a'dığı ilk günün bugün on ikinci yıd dönümüdür. — Mutlaka modern bir devlet olmağa azmetmiş olan Cumhuriyet Türkiyesinin bu ©a iki sene içinde İsmet İnönü gibi çelik azimli bir baş- vekilin idaresinde başradığı mu« vaffakıyetleri burada sayıp dök- meğe lüzum yoktur. İsmet İhönü 'bu on iki senelik Baş vekilliği zarfında yapılan ve yapılacak olan bütün memleket işlerine hız vermek — için geceli gündüzlü çalışmış, yorulmak bik memiş, yurd işlerinde daima bü- yük bir hassasiyet ve isabet göstermiş en büyük devlet ada- mımızdır. Şu dakika yine her zamankin- den daha büyük bir gayret ve muvalfakıyetle, her zamankinden daha geniş bir ihata ve tecrübe -| ile memleketin iç ve dış işlerinin başında bulunan kıymetli baş ve- kilimizi bu yıl dönümü ves lesile candan kutlulamağı bir. vazile biliriz. İngilteredeki Heyecan (Birinci sayfadan devam) (Deyli Meyi) — gazete inin şimdi yazdığına göre,B.Fon Nöyrat Viya- nada bulunduğu zaman Habsburg- lar meselesini ikinci derecede bir mesele olarak konuşmuş ve asıl müzakere mevzuunu ÂAnşulus mesc. lesi teşkil etmiştir. (Deyli Meyi) gazetesi Anşulus'un çok yakmda yapılmasına — muhakkak — nazarile bakılması icap ettiğini yazmak- tadır. İalyanlar, bütün — gayretlerini Akdeniz üzerine tevcih etmişlerdir. Bunun için Almanya ile İtalya ara» sındaAnşulus yüzünden bir anlaşa. mamezlık olacağı zennedilmektedir. Battâ,bu hususta B.Musolini ile Hil. ler arasında mi gu da söylenmektedir. Şu şartla ki, Almanlar, Akdenizde İtalyan hâki- | miyetini tanıyacaklar ve bu husus- | ta İngiltere ile İtalya arasında ve | kuu melhuz bir kavgada İtalyan tarafını illizam edeceklerdir. Bütün bu hareketler Frarsa velngiltere'de endişe ile karşılanmaktadır. Bu mü: nasebetle Fransada askeri hazırlık. Tarına germi vermiş, yeniden büş- kumandanlık ilıdası “kararlaştırıle mıştır. Avusturya Başvekili B. Şaşiningde yakında İtalya'ya giderekB.Musolini ile görüşecektir. âkıbete uğramıştır: — «Küçük devlet, oyuncak devlet!» Tan Yoksuzlara içtimal yardım Tan başmuharriri Ahmet E- min Yalman başından felâket- ler geçmiş bedbaht ve kimsesiz bir ananın çektiği ıstırabı misal olarak zikrettikten sonra, İs - tanbulda kim bilir bu kadın gi- bi ne kadar acmacak analar ol- duğunu söylüyor ve İstanbul | gibi büyük bir şehirde içtimai yardımı - teşkilâtlandırmak lü « zumunda ısrar ediyor. Ahmet Emin Yalman Ame - rikada bu vadide sarfedilen fa- aliyeti misal olarak — anlatıyor. Amerikanın her şehrinde muh- telif hayır maksatları icin para toplamak cemiyeti s«umumi ka- sa» denilen bir tek menbaa has- redilmiştir. Bu merkezi heye - tin topladığı para muhtelif mak- satlarla çalışan cemiyetler ve heyetler arasında taksim edilir. | Şehrin bütün muhtaçlarının bi- | rer fişleri vardır. Bunların ih- tiyaçlarının nev'i ve mahiyeti bu fişlerde yazılıdır. Ona göre ted- birler alınır ve vaziyet takip e- dilir. Yapılan yardımım en bü- ğîğil iş bulmaktır. İstanbul da yolda bir teşekküle muhtaç- tır. Meselâ Kızılay bu vazifeyi görebilir. Acık Söz; “Blum hükümetinin ge- v M;lrdlğl imtihan «Açık Söz» de çıkaân 5i itikada Ahmet Şükrü Banor v B abikat hasıl öldü. | Kadıköy Yangını Hâdisenin sırrı ve en son vaziyet Kadıköy hâdisesini dün tafsilâtı ile haber vermiştik. ve müddeiumumilikce yapılan tah- kikat, hadisenin hakikt mahiyetini meydana çıkarmıştır. Bu tahkikata göre hâdise şöyle geçmiştir: Evde kaçak eşya bu'unduğunu haber alan polisler evin ve arka taraftan evi sarıpta kapıyı çaldık- ları zaman kadınlar yukarı kat penceres'nden bakmışlar, korkmuüş- lar ve açıp açmamakla tereddüt etmişlerdir. Bu sırada Yiruhi'nin çok sinirli olan kirk yaşlarındaki kızı Marya bir sinir buhranına tutulmuş, arka taraftaki odaya geçerek cline ge- çirdiği bir gaz şişesini yere döküp | tatuşturmuştur. Ayni zamanda da, kesici bir aletle, her nasılsa şirya. nişezeni kesilmiş bu yüzden k: belliği kanın fazlalığı dolayısile biraz sonra ölmüştür. Dün cesedi mune yere eden Tıbbi di Enver Karan delnine ruhs t vermi;şüir. Yapılan sorgu sorunda, Yirahi ile büyük kızı Hayganuşun hiç bir kabahatleri olmadığı anlışılmış, dün akşam geç vakit serbest bırakılmış. lardır. Üzerlerinde bulunan — paraları da kendilerine İade eçilaiştir. Bunun dışındaki - haberler hayali meçhül ve mübalâğalıdır. « öi .6 Karilerimizden .. . . Özür Dileriz SON TELGRAF, İstanbul halkının umulduğunun çok feve kinde bir rağbete mazhar oldu. Buna minnettar ve müteşekki- riz. Ancak dün çıkon soyrmız bir çok noksan we tertip yanlış" tariyle çıktı. İçlerinde çok müs him hata sayılabilecek tertip noksanlart da vardı, Her yeni gözstenin ilk sayı- larında bu hatalar maalesef o- Tayor. Onun içindir ki, nuhtes rem okuyucularımızdan af dileriz. SON TELGRAF, gün geçe tikce daha mütekânıll bir ü deve noksanlarını izale ede: yazılarını ve haberlerini takvi- ve ederek 6 - 8 sahife halinde mühterem — okuyucularına — hiz- mote devam edecektir. Efganistan muallim zabit istedi Efganistan hükümeti, ordusunun talim ve terbiyesi için hütümetimiz. dea muallim zabit İstemişlir. On bir kurmay zabitimiz yakında Ef- ganistana gidecekler ve orada iki sene kalacıklardır. ne yazıyorlar? Blum hükümetinin geçirdiği buhranı tahlil ediyor. Blum ka- binesi geçen defa yüz elli iki ek- seriyetle itimat — kazanmıştır. | Yüz elli iki ekseriyet bir Fransız| hükümeti için çok ehemmiyetli bir zaferdir. Fakat ayni hükü - metin bir kaç ay evvel temin et- tiği üç yüz seksen Üç ekseriye- tin yarısı bile değildir. Bu far- kın sebebi nedir? Blum hükü - meti yıpranıyor mu? Belki de yıpranıyor. Fakat bu farkı Blum bükümetinin kuvvet ve zaafı i- çin bir ölçü telâkki etmekten zi- yade, reye müracaattan evvelki müzakere mevzularının mahi - yetinde aramak doğru olur. Son Posta Suriye'i bir politika tüc. carının marifetleri *“Son Posta,da Muhittin Birgen “Suriyeli bir poltüka töccarinın marife'leri, nden bahsediyor, Bu zat ituhat ve terakki zamanında Arapdan zivade Türk görünen Emir Şekip As'andır. isi gibi Mebus olan kardeşi Ard— da 31 Murtta Hüsevin t o zan edilerek öldürülmüştür. I-ıııı o ıııııı;l'd:vln e epark izacına — gi yürüyerı vurâr pir b:d:dıdıı. 'â, bu yi':ük' r:: onların üK e erek para vuri ır. # yabitüin Birgen — Soriyelilere Şekip Arslandan ve onun gibiler. den sakınmalarını lavsiye ediyor. Aksşam e şMAki yoktur. Haber Almany: mMüs- temleke ihtiyacı Hitler Almanyası, Versay — mua- hedesinin hükümlerini birer birer yıktıktan sonra, en nihayet kendi ketdisine ve bu kadar kelayca halledemiyeceği mühit© ve narik bir meseleye çatmış - bulunuyor: Müstemleke ihtiyacı, Umumi harpten sonra galip dev« letler araşında taksim edilen eski Alman müstemlekelerinin artık ia- desi lâzım geldiğini iddia edecek kadar ileri giden Alman devlet adaml'arının bu yoldaki sesleri bile duyulınuştur. lagilterede Alman dostu bazı diplomatların teşvik ed ci sözleri ise, İngilterenin Almanyanın müse temleke ihtiyacını göz önünde tuttoğuna bir delil gibi gösterik mektedir. Almanların — müstefile. keye olan iktiyaçlarım teslim et., meyen kimse yoktur. Fakat ortada bu ihtiyacı latmin edecek kimse. gikler © görünmüyor, Ha'buki Almanlar, sanki bir gün müstemlekeye kavuşmaları muhak- kakmış gibi, kendi memleketl rin- de boyuna müstemlekedi — yetiştir. mektedirler ve bunlar Cenubt Alri- kadaki eski Alman müsltemlekele- rindeki Alman çifliklerine gönde- rilmekle ve orada jhtisaslarını a. melt bir şekilde tamamlamaktadır. lar. İngiliz bariciye nazırı Eden şu yakınlarda söylediği bir nutuk- ta, İngilterenin kendi mandası altında bulunan topraklardan AL manya İehine hiç bir fedakârlık yapamıyacağını serahaten söyledi. Almanların eski müstemlekelerinin varislerinden biri olan Fransa'dan ise. böyle bir şey istemeğe imkân yoktur. Şu halde ne olacak? Almanya,; ihtiyaçlarını temin edebilmek için müstemlekeye mukabil devletlerin kendisine zahiren bir kolaylık olae tak gösterdikleri leklillere yanaşa- cık mı? İspanyol - Fatındaki demir ma- denlerinden Şimdilik bol bol istifa« de eden Almanları derin derin dü. şündüren €N Yyakın günl rin, en mühim mes'elelerinden biride budur. Ahmed Rauf (Aklını kaçıran — Adam Cebbare (1 nci sayfjadan devam) #ımız bir telgraf üzerine acele Cencv- reye gidiyoruz. Voziyetimiz -iliharile size fazla bir tev — söyleyemeyeceğiz. Güzel Halayın her yanymı — gezdik. Halkla temasla bulunduk. Henüz va- porumuz hazırlanmamıştır. Bizim de bütün arzumuza Cenevrede, —Hatay. halkınt totmin edecek bir netireye va- rılmasıde ve bunu da kuvvetle uma - yoruz, Esasen bu mesele eğrafında mem - leketiniz ile Fransa arasında itilâf ha- sıl olduğuna göre Cenevredebi ana yar sa müzakerelerinin de tam bir anlaş » ma ile neticeleneceğine şüphe yoktur.u Bo garabete ne buyurulur İskenderun Mmaliye mildürü ve eski Vvezirlerden B. Hasan Cebbhare de dünkü 'Toros eks - presile şehrimize gelerek akşam doğruca Cenevreye gitmistir. Hasan Cebbere hareketinden evvel sınları sövlemistir: “— Milletler Cemiyetinde Hata » yen ana yasasını Yesbil eden komityo-. nun çağırması Üzerine Bir mütehassıs olarak Ceneoreve Bidiyorum. Ben « den teknik melömat idimeceblerini v muyorum. Hatayda — halk henüz bir yev bilmemekledir. Cenevrede verilen kararın mahiyeti hakkında kat'i ma - Kümat yoktur. Benim bildiğim a İ kenderun, Antabya halkı şimdiki ida- reden memmindür. Onun devamımı i> temektedir. Esasen İskenderin ve An- takgada müstabil bi idare mevcattırr.., SON TELGRAF: Döörüsu biz, tk önce Hasan Cebbarenin leketimizden dirilmek üzere, Türk gazeteci - lerine bu şekilde beyanatta bu- Tunmasını, aflarına maöruren, geubhizukldnı hamledece iz. Zulmün ve tazyikin bin bir çeşidi altında hâlâ çektiği ıztı « Tabın sonunu bekleven Hatay halkının hiç bir şeyden haberi olmadığını söyleven bir zatmdi- Ber sözlerini de bir kalem çizi - vermek münasiv olur. Hattâ biz hükümetin resmi memuru olan bu zatın hangi ih- tisasından dolayı — Cenevreye çağrıldığına da şaşıyoruz. İ | |