MR A ER 1 a Bra SER» SON POSTA Dayanacağını hiç Kimse bilemez, hatta zaferi kazanacağından Emin olan bile mn Ekrem Uşaklığil sef üstakbel Avrupanın yapısı nasıl olabilir? Nasıl olma- kdar? Sunday Times garetesimin siya si yazarlarından Valentin Hey- wood bu soruyu İngiliz baş şehri ne iltica etmiş olan küçük Avru- pa devletlerinin muvakkat hükü- met reislerine sormuş, aldığı ce. vabları da götürüp İngiltere Ha- riciye nazırma göstermiş, çıkar- mayı düşündüğü kitab için ondan bir başlangıç yazısı istemiş... İngiltere Hariciye Nazırı yaz- dığı başlangıçta, kitaba dercedi- len mütaleaların kendi araların- da farklı olduğu g'bi bazı ahval. de İngiliz hükümetinin düşünce- sine de aykırı düştüğünü yazıyor. Kitabın asıl kiymet de bu ay- rilıklarda buluyor. Rebuilding of Europe adımı ta. şıyan bu kitabin yalnız küçük bir bülâsasını görebildiğimiz İşaret edilen ayrılıklardan hangilerinin İngiliz düşüncelerine aykırı düş- müş olabileceğine ayırd etmek esefle kaydedelim, bununla be- raber bu ayrılık ve aykırılıkarın esasa taallük edebileceklerine ik. #mal verilemez. İngiltere kendi öz ârası içinde fik'r hüriyetini kemal derecesi götürmüş, bütün beşeriyet her zaman model sayılacak bir memlekettir. Bununla beraber bu sekiz hükümetin devlet adamla- rı İngilterenin hem misafiri, hem minnettarı, hem de müttefikidir- ler. Üstelik maddi vaziyetin ida- mesini de ondan beklerler. İngil terenin tam tesiri altındadırlar. Fikirlerini ortaya korken, müda- fani ederken möafirliğin icabları. an riayet ederek İngilterenin &- sas politikasından pek uzaklaş mamıya çalışmış olmalarını ihti. malden pek uzakta tulamayız. Bu, böyle olmakla beraber bü es- ki yeni devlet adamlarının düşün esleri, üç yıldan fazla bir zaman. damberi sürüp gitmekte olan esen siz fırtmanm eski okanaatlerde yaptığı değişiklikleri ölçmek ba. kımnırdan olsa bile yine oldukça İsrwmetlidir. Bir defa eski Avrupı ölmüş tie. Eski yüzü ile dirilmesi aslâ mümkün olmıyacaktır. Londraya iltica etmiş olan Av- rupalı devlet adamlarının ufak| tefek renk farkları ile bu haki. kati kabulde ittifak etmiş olduk- İarmı anlayoruz. Eski Avrupa öldüğüne ve di- riltilemiyeceğine göre yenisi na. sl olmalı? Her şeyden önce icra vasıtala- rından mahrumiyet (dolayısile müşterek emniyet sisteminin ya- ratamamış olduğu umumi bir em niyetin tesis edilmesine lüzum görüküyer, ve wlan böyle u mumi bir emniyetin milletler ara « bir teşkilât ie temin edilmesi #üşümülüyor. Hollanda Hariciye Nazırı Ger- brandy'ye göre: — Mnharebeyi tam olarak or. tadan * "dırmak bir hayaldir. Möetler arası teşkilâtın vazifesi keyfi muharebeyi ortadan kaldır mak olacaktır. Emri altına veri Tecek olan hava ve zırhlı kara İemeestteri ile bu vazifeyi kolay. Tarihi tefrikamız: İİ AKİLE HAN ape ULTAN 3 “GENÇ, OSMAN da deli denebilecek bir durum göremediğinden ne olur ne ol maz içeriye gitmeğe, kapıcıbaşı Ali ağaya haber vermeğe karar verdi, — Az melkseyler misiz sulta- nm? — Bekleyelin. Nöbetçiler orta kapıya doğru eğirden zabitin ardından bakup Me igzek" Herkes hayat adamı olmak düğu iddiasındadır. Fakat e eğri olmanın icab ettirdiği ilk şartları yerine getirmiş olanların, hattâ öğrenmiş olanların sayısı pek azdır. Hayat denilen büyük sahada #cadete erişmiş olanlarla Obed- Baht ölmeye mahküm bulunanların arasındaki büyük nisbetsiz. hevesinde veya hayat adamı ol- — Hepimiz öğreniriz — ida küçük bir talebedir. Dünyaya gelen herkes bu öğretmenin karşısında bir sıraya 0. turur ve onun söylediğini mutlaka öğrenir, fakat tabiat insan- lara müsavi nisbette zekâ ve kavrama kudreti vermiştir. Bazıla- rımız çabuk, bazılarımız geç öğreniriz. lik te hep bundan ileri gelir, Hayat büyük bir öğretmen, ins amme sümmkee emma da bu öğretmenin karşısın- Hakiki hayat adamı olanlar okuldan çabuk çıkanlardır. Geri. ye kalanlar ihtiyarlıklarında boş, kötü, yanlış geçen gençlikle- rini teessürle anmaya mahkümdurlar. Şehir Eiaberleri Yalovada dört köy okulunun açılma töreni yapıldı Yalova kazasının Elmalı, ka. balkdı, Aşağı Fuça dere ve Çukur köylerinde inşa edilen #kokulla- rın açılma töreni dün yapılmış tır. Yeni okullar Vali Muavini Ahmed Kınık ve Maarif Müdürü Muhsin Âdil Binal tarafından a- çılmışter. Vali Mumvini o Ahmed Kmik ve Maarif Müdürü Muhsin Binal şehrimize dönmüşlerdir. İstanbula bağlı diğer kazala- em köylerinde yapılmakta olan okulların inşaatı da yakında bit. via laraletir. a —— lıkla başarabiFr, tecavüz arzusu- nu daha tahakkuk etmeden ön- lemesi mümkündür. Fakat bu milletler aarsı teşki. lâtı kimler kuracak, ve milletler Arası teşkilâtın muhtaç olduğu kuvetleri kimler temin edecek? Bu sualin cevabın göremiyo- ruz. İngiltere Hariciye Nazırı bu| kitabın basılmasından sonre söy lediği nutukta s'lâhlı kalmak in. bisarmı Amerika, İngiltere, Rus- ya devletlerine bırakmıştı. Böyle olduğuna göre milletler arası teş- kilâtı da bu üç devlet kurarak onun muhtaç olduğu silâh kuv. vetini temin edecekler demektir. Küçük devletler, daha doğrusu küçük devletlerin Londrada bu- tıman mümessiileri bü fikri peşi nen mi kabul etmişlerdir? wi noktayı da bilmiyoruz. Farzede'im, ki harb bitti, key. fi bir şekilde tekrar patlamaması için tedbirler alındı, milletler ora w teşkilât kuruldu, ve sera Avru- vam tanzimine geldi. Ne yapı- tecak? Avrupada bir «Avrupa birle. şik devletleri» camiası kurulma" sına temas eden yalnız Lüksem burg Hariciye Nazırıdır. Diğerle- #nin fikrine göre Avrupada bir. leş'k devletler camiası kurula madıktan başka, mületler arası farklar o kadar çok ve osazlıdır, ki bütün mülletler arasında esasi" fnydah “bir iş birliği de kurula. maz. Yapılabilecek şey bis ve menfaat yakımlıklarına göre ma- (Devemı 4 üncü sayfada) on dakika sonra zabitin «haseki Mustafa» ağal tie birikte ncele acele geldiğini görür görmez, atı ile birlikte güneş altında bekli. yen sipahinin «gönde» biri oldu: anlamakta o gecikmediler Ymmtala ağa koşup: «Ay benim efendim, sultanım» diye diye genç adamın koltuğuna girmişti. Saray dış avlusundan orta «ikin. dis kapıya doğru yürümeğe baş ladılar. Kara Ali ağa üçüncü iç kapı: «Babüssende» önünde bir hadım ağası ile konuşuyordu. Hamza Beyin elini tuttu: — Vakitsiz teşrif eyledinüz sultanım, — Sandetlü padişah: «Bana gel» demiş idi. — Demiş idi, Mkin bugün ve. zirlazam Dilâver Paşa efendimiz dahi gelseler xendülerini görme-| örildiği gece Istanbul üzerine si- ie kadir olamazlar! Harem tarafından neş'eli ka. | demektir. Aris alayı; Ge'in alar, Es | — üç gün içinde 15 bin kişiye çiçek aşısı yapıldı Cenub hududlarımızdaki em müracaatle çiçek aşısı sularımızda görülen çiçek hastâ-| yaptırabilecektir. hığının bazı noktalardan ni, fakat alâkadarlarca sızdığı.) > Mektep ve müessese gibi yer- ienb oeden)lerde de doktorlar talebe ve me- tedbirlerin derhal ,İmurlara aşı yapmaktadırlar, > alındığını yazı İİ e ae müdürlüğü 10 » 20 kişi mıştık. Şehrimiz Sıhhat ve İçti| ; - i kn > “İyi aglamak şartile tüplerini mai muavenet müdürlüğü bütün| parasiz ölerek vermektedir. Yal kaza o hikümet odoktorleklarına| nız son üç gün zarfında şehrimiz kâfi miktarda aşı göndermiştir.de 15 bin 'kişiye çiçek aşısı ya- Her vatandaş en yakın sıhhati piimıştır. Fazla fiatla şarab salan /( Bir kunduracı dökkânnı müskirat bayii soyan hırsız yakalandı Beykozda müskirat bayiliği ya -| Beyoğlunda Tünel caddesinde pan İspiro 120 kuruşa satacağı şa-| kunduracılık yapan Mevlüd zabıta. rabi 135 kuruşa satarken yakalan -|Ya müracaatla dükkâninin kapısına miş ve Üsküdar milli korunma mah | #vahtar uydurularak içeriden 8 çift ai. kundura, 5 kilo kösele, 3 kilo boya Melen e a çalındığını söylemiş, harekete ge- Gizice ekmek Satan bir | Silme admini kam Tephemsiz költeci yakalandı pazar yerinde çaldığı mallari satar ke Eminönünde seyyür köftecilik emi ni Suçlu adliyeye yapan Akter fazla fiatla ekmek sat- akalanarak adli ,- i i R Fes ye *-İ Halkevinde Şiir gececi Önücüeieii gaya günü ak b şamı inönü İkevinde bir şi Zabıtaya hakaret eden adam/e. SAN Kr me kek Tahtekalede bir lokantada ara -| Lisesi edebiyat Öğretmeni Tahir ma yapan zabıta memurlarına ha - | Nejat Gencanin (Şilrin içtimai bün. karet eden Hüseyin adında birl dün | yedeki tesiri) mevzulu konferansi- .cürmümeşhud mahkemesince tev .İni müteakıb muhteiif şürler okuna- kif olunmuştur. caktır, İSTER İNAN, İSTER İNANMA! Bir arkadaşımız köylüden, | ginden borca girmiştim. İkinci köylünün durumundan bahse. | oğlumu everirken de gene 10 den bir yazısında bir köylü | kile sattım. Bu sefer 1200 lira nün şu sözlerini naklediyor? | etti, Ortalık şimdi pahalı am- «— Büyük oğlumu everece- | ma, yetti de arttı bile... Her ğim zaman, 10 kile buğday sat | şeyimizi düzdük elhamdülil- tım; 60 lira ettiydi; yetmedi. İ lâh...» İSTER İNAN, İSTER İNANMA Hamza Bey haseki Mustafa yah ve ağır bulutlar çökmüştü. ağanın yüzüne baktı: Cuma sabahı sıcım gibi yağınur — Bu avazeler nereden gelür| yağmağa başladı. Topkapı sara. yoldaşım Mustafa ağa? yı harem dairesinde o akşamki Haseki Mustafa ağa şen şen| cünbüşlü şenlikten eser yoktu. cevab verdi: “İLoş koridorlarda somurtkan- — Nasıl, sarayı hümayuna ga-| lık, geniş valide taşlığı saçakları rüs (1) geldiğini bilmez misiz?| altında yer yer toplanan cariye- — Neyi kasdeylersiz? ler arasında dedikudulu fısıltılar — Bugün Persembe değil mi? | vardı. (Boynumu uzatup fısıldadı) Cu-| Sultan Osman «Hasoda» ya ma gecesi sayılır yoldaşım.) (2) çıktığı zaman damad Davud (Hamza Bey bön bön bakınca| Paşa vezirlere mahsus yan oda. sesini daha pesleştirdil Şevketlâ| da bekliyordu. Padişahım halası- efendimiz gerdeğe girseler o ge-| nın kocası, bu sabah en yeni kaf. rek! Gelin dahi müftü Esad E.| tenını giymiş, hoş kokular sürün- fendi duhteri «Akileo kadın e-İmüştü, Sürmeli iri gözlerinin içi fendimizdir! gülümsüyordu. Padişahın neş'e. Genç adam sarardı, toprağı) sizliğimi farkeder etmez yüz çiz- dizlememek için sırtına Şahine! gileri değişivermişti: Fırça sa- yasladı... kallı, kütük gibi adam küpe ben zeyen karmlı ve şişman vücudu- nÂlile» mun ağırlığından obeklenmiyen —ıu — hanımın saraya ge (9) Bir esen okuyucular için: Pad. (17) Bir een okayasulir İçin: Gen gihlarm devlet İşlerike ulraştıktarı çahs Nafıa Vekili dün Ankaradan geldi Nafia Vekili general Ali Fund Cebesoy dün sabahki ckspresle An- karadan şehrimize gelmiştir. Vekil şehrimizde birkaç gün ka. larak Nafia Vekâletine bağlı daire- lerde muhtelif işler üzerinde tetkik- lerde bulunacak, müteakiben Anka- raya dönecektir. Eminönü Halkevi orkesira- sının konseri Eminönü Halkevi orkestrası, dün güzide ve kalabalık bir halk kütlesi önünde Cemil Türkarmanın idare. sinde aylık konserini vernişitir.Garb İmusiki östadlarının en seçme eser lerinden mürekkeb , bulunan pro - gram muvaftakiyetİe başarılmış ve orkestra dinleyiciler tarafından u - zun urun alkışlanmıştır. Konser Sa- li günü tekrar edilecektir | Dal a Koz İsmzi! bahçeden çamaşır çalarken yakalandı Yeldeğirmeninde o Semihefendi sokağında oturan Sa'ien adinda bi. rimin bahçesinden çamaşir çalarken gl II KAbLDYO PAZARTESİ, 7/12/1942 7,30: Sant ayan, 731: Vucudumuzu şanslarını, 7/40: Ajıms hüberler, 7,55: Kadyo Salan orkestrası, 12.30, Saat aya, İm, 1238: Karışık program (Pİ), I2AK | Ajans haberleri, 13; Karışık makamlar, Gan şörkalar, 18: Sani ayarı, 1803: Fa, * Serbest 10 dakika, 1055: Şarkı ve türsüker, 20,15: Madyo gazetesi, 2045: Bir halk Güres öğreniyoruz, 21: (Gü. nün meseleleri), 21,15: Müziz: Şan So. talan, 2180: Oo (Külahsevenier saati), 2145: Radye senfoni orkeslansı, 32.30: i Saat ayan, ajans haberleri ve borsalar, bir çeviktikle ilerledi. Bakışları öfkeli li i tüysüz padişahın eteğine eğilerek ağlıyacak kadar keder. lenmiş hissini verebilmek için se sini titrete titrete mırıldandı: — Namizaç mısız benim vel- nimetim Oefendim? O İçinden: «Bunda bir iş var» dedi, doğru- lup ellerini göbeği üzerine bağ. ladı) ferman eylen o padişahım, canımızı verelim! Yanaklarının her zamanki al- lığı «Uçuk soluk» görünen on dokuz yaşmdaki hünkâr islemiye istemiye gülümsemeğe savn — Yok paşâ, namizaç değilüz. — Mahı cemalinizde bir hü- süfet vardır padişahım. Davud Paşa sedir altındaki al Tunus ihramı üzerine diz çökün- ce Sultan Osman sordu: — Halamız gelmemişler idi. — Namizaçtır padişahım. Yoh sa gelecekler ve mtiharek kadem lerinize yüz ve gör sürecekler yaknlanan sabıkalılardan kiz İkma- d Birincikânun 7 mink Milletlerin hayaline Aşılanacak idedlterin | Yaşama kudreti Olmak gerek! Nim, Burka Cahid esef ski Roma imparatorluğun Yenidön kurmak fikri faşis İtalyada çok beslendi ve yağlan dı, Eski Roma Akdeniz kıyıları na, Afrikaya, Suriyeye kol at mış bir saltanattı. Fakat o devir de ne İngiltere vardı, ne de diğe Avrupa milletleri bugünkü siya si vahdetlerini bulmuşlardı. A merika henüz meçhuldü. Ortad cihangirlik iddia edecek bir kuv vet yoktu. Netekim tarih yolun da daha güçlüler meydana çık tıkça Romanın haşmeti de kirat dı, söndü ve nihayet göçtü. Böyle sönmüş, tarihi öğirüni geçirmiş bir saltanatı şeniden ki rabilmek için zaman ve muhi şartlarının uygun olması gerekti Halbuki Roma saltanatının vari! olmak iddiasile dimağını ve hay. Bai besliyen İtalya için böyle bi fırsat ortada yoktu. Aksine ola rak etrafını, pençelerini arzı beş kıt'asına geçirmiş bir Büyül Britanya, arkasında harekete ge tiği vakit devletler ölçüsünde de ğil, dünya hacminde bir kuvve yaratan Amer'ka, heyecana gel diği vakit krallıklar deviren Fra sa ve taze istiklâl aşklarile coş kun asabi, sert ve çelin Balkan; | devletleri çevirmişti. Bu muhitte ve dünya müvaze nesinin az çok istikrar bulduğ! bir zamanda İtalyanın eski Romi imparatorluğunu düşünmesi vw bunu hayalden hakikat halin getirmiye çalışması cidden bü vük bir cesaretli. Bu belki de faşizm rejimin taze bir ideal, bir hareket nokta sı göstermek için seçilmiş bir me” zuydu. Fikir ve hayal kalıbı icim de kaldıkça tehFkesizdi. Faks fiil ve hareket haline geçince işi rengi değişecekti, Ve değişti. Tarihteki o saltanatların şekilde tekrar yaşamalarına İ kân yoktur ve imkân olmamıştır İletlerin fikir ve hayaline aşı Tanacak idesi'n hayat ve mkâ: vasıflarını taşıması gerektir. Re, | ize edilmesi imkânsız idenli beyinde peyda olmus kanser mörü gibi öldürücü olur, sl © il İzmit adliyesindz değişmele İzmit, (Hususi) — Şehrimil müdde umumisi Hamdi Doğ İzmir asliye ceza hâkimliğind asliye hukuk hükimi Mazh bı * İ Köklen İstanbul kadast:3 hâkin liğine, Adapazar C. Müddeium mi muavini Tevfik Tunçok O hangazi hâkimliğine, Orhanga hâkimi Sami Erdem şehrimiz G Müddeiumümüiğine tayin olu: muşlardır. Uzun zamandır şehrimiz mücl deiumumiliği vazifesini büyü bir vukufla idare eden Hamd Doğu halk tarafından çok sevilej ie sdlivecimizdi. 1 ineiktnma 7 Pazartesi 1941 Zilkade 28 - Kasım 80 5. İm. Ga. Öğ. İki, Ak. Yat E. 1246 4.80 7,24 947 1200 01,38 Va, 6,36 311 18,06 15,28 17,4 189 dahi gör! Genç Osman gözlerini açtı: — Ya, Haseki efendimiz kin dir? «Âkilen hanımı mı demi istersiz? Sıkılmayın açıkça sö len. Halamız Sultan zevci bul: nur ve bizden sayılursız. (0 ğu yerden uzanıp paşanın omu zunu okşadı) baka paşı, Rumel Şilistire eyaleti sirin idi, «Kö tendil arpalığım (3) dahi vi dük. — Benim velinimet efendiri —ı.. İkinci Osman bir şey söylem den a; kalktı, o kalkınca d. mad Davud Paşa da kalkma zorunda kalmıştı. Padişah «Hüy kür mescidi» (4) önüne bi pencereye giderek durdu: (Arkham var) 13) Köstendil âyernı ma odaları, Modem Ilsımda «Mabeyns| idi, (Padişahm yüzüne bakıp kı.| (4) Saray mesekli, adı ümlür