HiKAYEK Nİ Gi Gi Deniz yosunu Türkçeye çeviren: Halid Fahri Ozansoy Yazın: Ernest Laut — Sahi mi efendimiz, Bain ÜzsuiR, ve hammlesile sahi bakı konlu Nooles Püzger çorba, üstünde, geniş bir paryimen kâğıda, ruhlesinden başmı kaldırdı; kaş tüyünden kalemi durdurarak, İçeriye giren kadına baktı. Kapın dışmda havalanan birkaç çil. gın perşöme bakıp hüküm verilirse sa, Feşm bir kadındı bu, ve gamlı hir sol, gunluktaki yüzünde, kanalların ölü #uları gibi derin bir mavilikte iki en- diyeli çöz parlıyordu, İ — E-kmim, size me bundan? — Ah, efendimiz, mermamek buyu. Fan? Bu kelimelerde öyle bir yalvarış a. bengi vardı ki, ihiyar gemi sahibi, tâ Fuhunun derinliklerine kadar sarsıldı. ğını hissetti, Yumuşatmağa çalıştığı bir sesle: — Sana bunu kim söyledi? Kana bunu... — Tayfalar arasında akrabandan bi. risi mi var? — Gilleüte Hapken nişanlımdır. — Vah!... zavallı çocuk! Pugger çorbacı ayağa kalklı ve sar, silip sendiliyen yavallı kım kolları &- Tasında tatta, Böylece salim hakikati ağrından kaçırimış olan çulpıça mer, hametinden dolayı, içinden, kendi ken- Gsine linet ediyorüy. Ve şimdi fenalığı tamire yelteniyordu: «Şüphesiz, Sante Ursule on bes çün. dür mana gelmiş olmalı Ili, fakat 0. Bün batmış olduğumu isbat eden hiçbir deli yoktu... Belki bir fırtına yüzünden Yolunu sapıtmıstı, Dört aylık bir deniz yolculuğu esnaamda on beş günlük bir| simişdi ve sekiz yılanberi Fagger'in! Becikmeden me çıkardı?.» Genç kız, kendisini toplamıştı. Sanki yiodanının derinliklerinde ha. okumak istiyormuş gibi keskin mazarımı ondam ayırmaksısın heyecan, la sözlerimi dinliyordu. Pakai Fuszer çorbası, arlık mükâ- İismeyi uzatmak istemiyordu; mesine geldi ve bir keşkülüm bir avuç alien alarak uzak — Haydi, ai bunu kım. ve oesur vi? Fakat kız, hediyeyi reddetti; — Teşekkür ederim, higbir geye İh- tiyacım yok. Yalnız me #asman alırsa, nız sisden haberler İsterim, efendimiz. Ve ismini söyledi, Fugger çorbacı da bu ismi detlerine yazdı. Sonra kız, kapını alnma çekti, oldi ve dişarıya çıktı. * Barbe, kanalların hisarları yıkadığı hafta kadar dosdoğru yürümeğe baş tama, Telâşı halk arasında, hiçbir çev görmiyerek, Fugger çorbacımın hir ö. lüm çanı gibi kahvinde çınlayan merha. met çığlığından başka hiçbir şer işit, miyerek, şunrsuzea gidiyordu. Umana varınca bir Ihhan durdu, et. rafına yemilerin halatları #arlan taş, lardan birine olurdu; ve mazarları dal. gın, düşündü. Düsündü, ve hatırladı, İşte sekiz ay evvel, Gillindis, son de, fa olarak kendisini burada öpmüstü, kendisi de, sandetleri için mey'um his. settiği bu seyahate mâni olayim diye sen derece uğraşmasına rağmen bura, da mağtüb olmuştu; Sainte.Ürsrie de, mir alırken, Güllodis, geminin pupa, sında ayakla lurarak, ona burada «Orövuyarı diye haykırmışlı ve ba worövuvarı ebedi bir adiyö olacaklı.. İkisi de ye'im olan Barbe Winkej ib Gilliodis Mapken O çöcükluğundanberi sevişiyorlardı; ikisi de birbirinin bütün ailesi idir Bütlin dünyanın servetleri yığılan v5 Bruges beldesinde, İlcarri yapmayan kimse ancak tayfa olabilirdi. Giltlodir, serbest gemici hayafımı şehrin tacirle- İ üni hummalı heyecanlarına (o tere'b emrinde, bereketli ve çalışkan Flandr'ın #öhretini Okyanuslar arasma götüren ba saysız gemiler içinde hizmet edi. İ yarda, yamha, | içinden * Sinai sisleri içinde, şark osemaları sitımda, nişanısının hayali, onu, her yerde, müstakbel saadetin düyüncesile taki etmiş, | Şimdi, usun samandanberi dasavvur j edilen birleşmeyi hakikate isal etmek #amanı gelmiş, fakat Gilüedis rande- vüyu kaçırmıştı! Ertesi sene, üzün bir seferden henüz daha yeni dönmüştü ki, Fugger çorba, € onu on güzel gemisi olan Saime. Ursulün kaptanlığını tayin o elmişti, "Bu gemi ile o, Şark İskelelerine uğra | yacak ve Flaman sanayii ymaamalğfı) mukabilinde Fas ve Tunas kürkleri Mer ve Filstin baharatı ve sırmah | Suriye kumaşları alip ge'irecekti, İ Ve nişanlımın o yalvarmalarına, meş'um hissi kablelvkularına rağmen, | Giliodis gitmişti, — Bu son seyahat olacak, demiştiz, sana harikulide şerler, İnce altından mücevherler ve inciler getirmek isle. rim, Lâ ki sen, erlendiğimiz gün, vi, iganlı kızların en güzeli olasın,» İ Ve halikalen bu, son seyahat oldu, bir daha geri gelinmiyen söyahsi... Simdi Barbe ei, Rorsire Fıhta. mına, varmıştı. Bu saat, beldenin gürüliğlerinin din, diği, hallerin boşaklığı, amelelerir ta. İcirlerin aile ocağına girdiği saatti, zev- cenin evde kocasını beklediği saat, Ve genç kiz bu sandeli asla tanıma, yacağını düşündü; yalnızdı ve böyle daima yalnız kalmağı mahkümdu. İ Süsanlısından kendisine zayıf bir ha, kıra kalmıştı; kurumuş bir deniz yo. sunu, Ince işlemeli bir deniz yosunu ki, o, bunu, kendisi için, uzak bir piâjm kumlarından almıştı ve Şarklan gelen bir tayfa, Gillodis'un son mektubu ie| beraber bunu İkt ay evvel kendisine) gelrimişti. Ve işe © zamandanberi, beyaz bir İ parşömen kâğıd üzerine konulmuş olan bu msrin nebat, gözlerinin önünden Ayrıtmamıştı. Barbe, bakır lâmbasının oaşığında çahşırken, deniz yosunu işte buracıkta, önündedir ve genç kır Öyle sanıyor ki, de, sırasile, ya göz yaşlarının acılığı, yahed buselerin tadılığı yayılıyor, yordu. Ve işte bu teselliyi de kaybetmek UÜ, .e idi, Hakikaten marin nebat, çöz yaşlarile #nlana solana arlık dudakların meva. şi altında dökülmeğe başlamıştı; ku. rumuş lifleri dağılıyor ve der olup düşüyordu. İpliği ile, inetelk dalları bir kumaşın üstüne tesbit etmeği düşündü, Semra, Bruger'ün sengin burjuva kadınlarının korsalarile fislanlarını örlen brodeler üstüne bu hafif ve marin gekilleri kop- ya eiznek aklına geldi, Derken ba yeni ziynet, moda ola. verili Çok yüksek ve kendisinden çak kor. Kulan Philippe Je Bon'un vevcesi asil Pakat bir tek iplik ile iğne işi uzun ve güçtü. Bunun için Barbe Winkel küçük tahladan şişlere rapledilmiş bir çok iplikler vasılasile bir yastık üslüm. de çalışmağa karar verdi, Net'ee harikulâde oldu. «Bruges iğnesi nin şöhreti, eski bel, denin kanallarını aşmakta gecikmedi Ner taraftan onu istediler: Gand'dan, 'Towrmai'den, Brirxelles'den, ve daha u.| buldu. A 'zaklardan... Barbe Winkel, eirafını çıraklarin çe-İ'bından ilâhi bir san'at doğda İbu yasunun sonsuz menevişli iner dal İ çizgilerinin solgun renklerini temaşa vrmeğe ve onlara iğneleri kuflamnank, sevi olan evin içini neşeli bir şakır doldurdu ve yavaş yavaş, genç krs, çi, lışma aşkında kederine karşı bir sükün Ziza göre şehrimizde son zaman ; Gayrimenkul satış ilânı İstanbui Emniyet Sandığı Müdürlüğünden; Halil, Reşade, Mehmet Fehmi ve Nüdlre 2890/5061 hesap No, sile Sandığız cüddesande ve &ski 181, 151 Mü. yeni 287, 208 Ne, bu iki evi — Dez z ahşap evi birinci derteğ, Dosyada mevend tapu kayd surelmde meskür gayrimenkulün ayni semi ve mahallede ve sokakla ve ayni kapı No. ralarile murakkams bir tarafı Mesolğ aması ve bir tarafı tarikihas ve bir tarafı Cemüe mensili ve tarafı rabil fast rikiam ile mahdad iki ev oldağku bildirilmekledir. (Yeni sokak ismi Manyas pmde ve kapı Ne, sı 57. 58 dur). İkraza esas olan muhammin raporu mucibince merhun © gayrimenkullerin pnmum mesahaları 1100 arşın murabhar olup bundan 216 arşın murabbar kıs. ma ahşap iki evin seminidir. Binalar ikişer salahfan ibaret olup 209 No. hha, mede dört oda, iki sofa, bir matah ve kuyu 207 Ne, hr hanede 5 oda, iki ge, fs, bir matbah mevenddlur. Umum binalarda elekteğc tenlsalı vardır. Vade sinde borçlarımı vermediklerinden dolayı haklımda yapılan takib üzerine 3308 No. ha kanumım 48 er maddesinin matuf 49 Fİ Ti | dEFiF H üsünde bırakılacaktır. Hakları tapu sicillerile sabit olmayan alâkadar, irtifak hakkı sahiblerinin bir hakbırmı ve bunstle faiz ve masarife dnir tarihinden 20 gün içinde evrakı misbitelerile beraber daire. Mzşpıdır. Bu seretie hakların bildirmemiş olanlarla hakları DİKKAT Emniyet Sandığı, Sandıktan alınan gayrimenkulü ipolek göstermek İsta, yenlere müuhamminlerimizin koymuş olduğu kıymelih *ç 40 mı tecavüz elma, mek Üzere ihale bedelinin yarısına kadar börç vermek suretile kolayl detmektedir. (253) gi — NN m İst. Lv. Âmirliğinden: Çok geçmeden, vaklile sessiz ve mün- Sivas (Humsi) — Haber aldi. ilarda artan nüfus kesafeti göz önü. Ve işte bu surelle, bir İnsan ızlıra.'ne alinarsk bu İhtiyat karmlamak fire yeniden dört kahvenin açık, Halid Fahri Ozansoy o İmasi belediyece düşünülmektedir.