Elâ gözlü beş — Harbi Ümümide yeni yeni, garib eğ- İenee yerleri açılmıştı. Yukarı abâka arasmda bir takım harb zenginleri Mi. remişli, Sigaralarını beş yüz Jar vardı. (Hancı sarheş, yolcu sarhoş) gevinden bir yol tuttunmuştu. Para buldu. Kazanmak kolaydı. Vur püa- #m, çal oynasın gidiyordu. Birkecide de birkaç birahane aç. mıştı. Bunlar güya (birahane) idiler Birer da (İncesaz) koymuşlardı. Akşam olup gün karardıklan sonra Duralara bir takım kadınlar toplanıyor, etratla- pek aldıkları genç kıslarin masasara birer kraliçe gibi kuruluyorlar; hele Anadolndan gelen bam insanları adeta e Sirkeciden geçerken böyle aneyr İesadül ettim. Camda birahanesi; İbrahim baba) yam. Bu baba efendinin ben de «cabâ elini bir öpeyim m7 dyo düşünürken iceriye Uç sık taze hunm girdi Sirretihayriye vapurlarınm nalatlar'e bağlamadılar ya, Hiç durur muyum. Ben de arkalarından, hazdi içeri! Ma. salar hineshime dolu. Her masada mu- hakkak bir “ki genç kadm var. Boyuna bira kadehleri kalkıp iniyor, Gönüller bağlanıyor, gözler dumanlanıyor. Kumbereiz “ğin olur yı? Aksa. Kalım varsa Allah aklımı da, canımı da #lmadı ya Ben de beşlik simid gibi hi» masaya kuruldum. İ--esaz gavs oynak bir hava şahyor: Aman ne imiş, ne imiş, ne İmiş: Aşku ser'a çekmesi: Aleşlen gömlek İmiş? Nelerim var, neler var: Aşka sevda çekerli: Ateşten zömleğim var, Benden yaşlısı yok yal'ba Xi herkes bana bekıvor; bıyık altından güşor- Banı ne?, Kem sör kem akçö gibi d değil midir? m. Kvlâd azizim, Heiş gel - Oğlum! Bana bir şişe bira, Mes& ler iyi olacak —poşlstinr beyim. Baska? — Başkası net. — Birayı yalnız m İçeçeksiniz?. Mehalte imamını da mı çağıra: ##m?. Sirkeci imamı bizim Süleyman €- tendiyi tanırun. Bedava sikş buldu İhemşerimiz olan fer balığını allayıp Reni| mü lohusa şerbeti gibi içer hocam, İ3- tersn onu da git çağır, — Yok efendim. Bir iki tane elâ güzlü istemez misin?, Tuhaftır: Her birahanede babklara çeşid çeşid isimler koymuşlar, Geçen gün Beyoğlunda bir birahanede de: — Bevbaba karigöz yer misin de. memişler miydi? Ben alay ediyorlar diye hayli kır. müştem, Meğerse: Balığın ismi de ks. ragüzmüş, birahanedekiler de (o (Daba karagöz balığını bilmiyor) diye hayli alay etmişlerdi, (Karasör) diye birim altmış senedir pulayıp getirmemişler miydi?. Burada da (elâ göz) olmuş. Garna cevab verdim: — Olsun. Ondan da olsun. Fakat bir tane bir işe yaramaz. Garson gülmeğe bağladı. — Ya? ak sm, büyük mü? — Sie en ufaklarından ğim*, , —Dört beş tane olmun. Garson gülüyordu: — Vallahi âlerin beybaba,, dedi, Aştolsun. Şimdi geliyorlar, (Sonra bü. feye seslendi). Maameze altı şişe bira. Kendi kendime: Ben altı şişe bira istemeden ki? Herhalde beşi başka masaların olsu yerek?, Derken; beş tane genç kız masama gelip taklifsizce oturmazlar mı? Ams- nini, Buranın da elâ gsölüleri demek bunlarmış. Pakat; flemin masasında bir iki tans var. benim masada boj tane! Artık bir defa olmuştu olanlar, Hani; fena dn değü? İçlerinden biri; — Rahatsız m ettik ncaba çimi dim? dedi — Hslakturullah, estağfurulan eten-| dim. Bilâkis memnun ve minnettar GL; dum, "Tazsler gülüştüler. Öyle ya! Daha mesrebimi anlıyama. | dınız ww? Bana Jâvanta kokusu osun da ne olursa olsun. İşle: Tilüinin bur. mu çabuk koku alır derler. Biri yas» min, 5iri menekse, biri keranfi, biz" de teylâk kokmuyor mu?.. Benden'z de getirece. Bunların arasında ihmaçallah kazım.| pati! i Garson altı şişe bira getirdi, Masa. am üslü bormarşenin camekima döndük. , Fakat; tısnımlar; birayı su gibi içi. Üzme beni gel seninle kaçalım!. Herkes bana bakıyor. Gülmekten ka tılıyorlar, Umurumda mı? Zaiea ben de adamakıllı sarhoş olmuştum. İasan parasile hazan aziz ölür, bazan ds Te. zil olurmuş, Birincisine binmek güçse; ikincisine atlamak ta güç değil ya? Aziz olumadıksa Tezi olduk ya işte! Ben de herkesle beraber gülüyordumu — Ea. ha. ha. ha. Onlar bana gülüyorlardı! Ben kime gülüyordum? Talihi nâsazana mu? Kız. a sordum: Bir yere gilmiyecek miyiz?. Sa- baha kadar burnda mi kalacağız? En haşarısı gülerek cevab verdi: Haneimizi istiyorsumus?. Hepinizi. Hepinizi mi??. — Öyle ya7, Anca beraber, Xanca berter!, Gel oğlum gamon! TesüL mız me. — 48 Yira 50 kuruş 30 para efendim. Tuhaf deği mi?. Benim de bü gari? küsurat sinirime dokunuyor. Hela ba: zan gazetelerde yol münnkasam ilân görürüm. Bedeli keşfi: 47 bin lira 9Biizuna bir el dokundu: kuruş 30 para! Senki dünyanin ©n doğru adamı eline hesab pusulasını al muştır; bu hesabı bu derece dakik Çi. karnı. Hesab değil mübarek Krono. metrel. Bende şafak attı, Altı amma m€ ça- İrel İster istemez parayı verdim. Bere-| kot versin yanımda para vardı, (Beş kizla beraber birahaneden çıktık. Ar. kanından gülüşmeler devam edıyowlu. Oradan bir otomobile alladık, Fakat altı Kişiyi otomobil almadı, Talim İ burada da yetişti, Ben nereye oturdum bilir misiniz? Şoförün yanma! Yarabbi sen (o bilirsin!, Birahanede kaz gibi yolummuştuk. Simdi de ördek git şoförün yanına bözülüverdik. Talihimdir £â eselden taşa bassam tez ora Ağustosta denize girsem balta kes. mez buz olur. Glâvani sokağında bir otelin önünde durduk. Talihim artık gülmeğe başla- muşu, Yedi ira vererek güzel bir oda; İK aminin asama ea (Devamı sayfa 4/1 de) bayı?... : — Beni aradın beyim! Yazan: Nusret Safa Coşkun MH, eline o Bored denilen adam) — Kasabaya gidersem ne olur? Biridedi. we »mi bilraiyoru yahud Nevin, hiç olmazsa Na.İde isin m alacağız? ei ea Ezan EA ei En yakası — Yok, onu demek islemedi. Mel) Hu sükünele avdet façumadık küfürler 4X, görül,tak etmiş... İkâhyasina essaret vermişti; memiş hakaretler savuracaktı, Ne — Beni hem e'âleme kepaze eder) -. Beyimin kusuruna Sa Mıyım fin, Masanın bunda ne günahları olİhem aratır. haydi dön geriye. bula.İamma beyim de benim hatırım kz, İluğunu “düşünmüyordu bile... İmadım, yok dersin! li king me Kendisi de az kabahatlı saymaz.) Mahmud ağa, onun şefkatle omuz. Gülle yi $ü:. Ne vardı, istasyona İnecek, yemekllarm okşuyor. gölümsiyerek, kan “| 7 yem idavetine icabet edecek? Hayreti ikildirmaya çalışıyordu! p pi de famamlamıştı, Fakst; bul — Haydi beyim benim. beraberce! fer arzuladığı kadar, hatlâ ilkindelbnelim atlarımcza. bak ortalıkta s6. ale Gerecede sarhoş olmamışta.İtinledi. Küçük bir «işe daha getirtti. Aşçı Sedad, hiddetle ayağa kalkmak #hayretle ismet ediyordu ona — Dönmiyeceğim ben, dedim yal. ikadar kasa bir xeman İçinde ik! üç yuvarlandı, üstü başı yağ işinde kal) Hiahmud ağa, sarhaşlukla Seda ğokma mese He iki büyük şişe rakıyılmaştı. Mahmud ağa, mendille, onun dn me söytediğini bitmediğini anla iyuvarlamış, Öçüncüy? başlamıştı İlizerini temizlemiye çalışrkon, yal .imiştı. Müteessir bir tavırla başımı 3 Raki adeti, bozuk asabı İle muhn.İvarmakta devam ediyordu : İsallıyarak, bahçeden çikti #rebeye tutuşmuştu. Nihayet, ispirto.) — Haydi beyin, kırma Muhmud bağladığı atımı alarak, dükkânın kö mun öçüncü «işeden aldığı umdadıağacığının Datırını. gidelm. sesine giti, saklanarak bekler uvveti galebeyi temin etmişti. Aya.) Avasi çıktığı kadar bağırıyordu: (Soşladı. ia kalkmak istedi, muktedir olamı -| — Giteniyeceğim, anlıyormusun, bul Kâhya çıktıktan sonra Sedaf arak, tekrar sandalyasına çöktü, buakşam dönmiyeceğim o uğursus çifi-İmüddei muhakemesini toplumıya içöküşlen sarsan masadan, bir ikiiğe: haydi, sen çek arabanı ıt. Hem tiiddetli, hem mütesssirdi İtabak yere düşerek | karılmıştı. Br) Kahya, hayretler içindeydi. İlk deJkühyan gönderdiği için Nesan han, imüddel daha kalkamıyıcağını anl müdürünü böyle görüyordu Ha.İma içerliyor, kâhyayn, elinde o'mi #8. başını kollarına dayıyarak, ÖZ. karete rağmen, son bir ümlüle: lerini kapadı. Dâlmak üzereydi. Ormul Üzme beyim bizi, diye yalvardı. ; küçük benım «nl beraber getir dedi. ça lik sende kalkın. Haydi dönelim! mi kaldırdı, dumanlı gözerile, O, bitkin halinden umulmiyan birlaş ü vor, her şeyi u elin sahibine baktı. Titrek bir ha.İçeviktkle Muhmud ağazı yakasın m ri Bir müAİ ye halinde karşuea Mahmud ağa'dan yakalamıştı. Dişlerni osikaraklı.; peyg're binmiye uğraştı, imi duruyordu. Jbaykırdı İyok, kendmi kaldıramıyirdu. Üzeri — Beyim, yarım saattir kasabayı » Bunak benf rahet birak beni.İyoramağı demedi, fakat hayvan ür irt dönüyarum. Buram aklıma gel “paykış gibi ölme başımda benim..İkan çekilince boylu boyunca, soka - memişti hiç. İ Bi havaya katlamış, ihtiyar kâhya-İr... ortama yuvsrlandı. Zaten kızmış, bağırmak, dövmekİyi toketizmya hazırlanmıştı. Meh, in bahane arıyordu. Mahmud s#a.İmod ağa, hiç bir hareket gelişi içindeki ispirtoya bir kibiboynunu bükmüştü. Yüzüne topladı. vt çakmıştı: İpi en tattı tebessümlerle ona bakı . — Ne diye dört dönüyoraun kasa-İyor, gözlerde yalvarıyordu. Sedadın ek havada kalmıştı. Mah İmud ağanın yakasını bulan parmak. z — Ne diye arasın beni? İları gevşedi, Havadâki ko'u yere düşllm ediyordu ki, onun Mmuarene Merakianmiş Küçük hanım.. çıklıi. Şeurun uyuşmamış bir köşesin.)lİtİY&C! vardır z ie, gitmişsin çıfilikten. koş Mah .İden kalkan bir kuvvet, onu bu çok) Kâhyanm Şardrmüe ala binebildi. İmud ağa, dedi bana. kasubaya gitiçirkin hareketi yapmaktan alıkoy -İBamı göğsüne düşmür, uyalduyordu zu miştir Bedad bey!. muşta, Ornuzları düşük, tekrar yeri.İkfahmud ağa, Güşmesi ihtimelinez Nazan hananın arattığını öğrenin. ne göklü; mırıldanır gibi karı onunla atbaşı gidiyordu. kan büsbülün beynine çıktı. — Eaydı, sen dön Mahmud ağa ev uzat Mahmud ağanın onu dkrinden| 'döndüremiyeceğini aklı kesmişti — Peki, gideyim beyim. sen nı ,, (dönerain? Üzülüyorum buna bultedi, sarsıntıdan ba defa da üç mi bi Bahçeden elle öteye beriye tutu utuna çıktı; dier kesiliyor,