Hergün Türk - Alman Dos“uğunun Tarihine bakış Ekrem Uşaklığil T ürkiye Alman ırkı ile ilk teması Viyana önlerinde yaptı. Bu, bir harb temasıydı, dört asırdan fazla hep o şekilde kaldı. "Tarihimiz bu uzu ansırlar içinde karşımıza çikan devleti dama «Nemse» adı altında yâdetmiştir. «Nemse> Avrupanın en eski hü- kümdar âilesi olan «Habsburg». Jarın idaresi altında bulunuyordu. Aile aslen Almandı, fakat idaresi altında bulunan hükümet birçok ırklardan teşekkül ediyordu. Bu muhtelif ırkların arasında Alman birçok zamanlar ekalliyette kalı- yor, devleti sadece dn kuvveti yürütüyordu. Türkiyenin Alman ırkı ile asıl münasebeti büyük Fredrik zama. nına tesadüf eder. İki asırlık teri. hi vardır, ve dalma dostluk havası içinde kalmıştır. Bununla beraber Almanyanın tarihimizde esaslı İa- aliyeti 1878 de başlar. Rus harbini kaybetmiştik. Ça. rm büyük ordusu Istanbulun ka- yesındaydı. İkinci Hamid yalnız sarsılan tahtını kaybetmek korku. su içinde, Ayastalanos muahede. sine razıydı. Tek Rumeliyi kaybediyorduk. Avrupa Rus kazâncını çok gör- dü, Berlinde beynelmilel bir kon. ferans topladı, Ayaslafanos mue- hedesinin hükümlerini hafifletti. artik Almanya da Türk politika. sinda daha faal bir role başlamış. tir. Bu rolü, bu tarihten sonra ehem müyetini gittikçe artırmış, tesirini hengün briaz deha fazlalaştırmış görürüz, her zaman lehte İwissediyoruz. Dosthuk, nihayet bir numaralı Büyük Harbde harici tesirl inzımamile Dört yl y harbettik. rufa yardıme, oldu. mağlâb çıktık, Silk ewyelâ bizde ba; dost, aiih, tesadüf mü ğa isyan etme a gelmişti, de ayni dost alükasi olduğunu ise gene hepimiz hal Jarız. Bir numaralı Büyük Harb çoktur bit fakat onun bırak. tığı dostluk izi hez iki taraftu da'- ma canlı olarak devam ediyordu. Derken iki numaralı Büyük Muharebe başladı. Türk . Alman dastluğunun bozulması için orta. da hiçbir sebeb yoktu, nitekim or- tada hiçbir sebeb olmadığı içindir ki bu dostluk bozulmadı. 20 pej asırda muharebenin en büyük silâhlarından biri propa. gandadır. İlk aylarda, hattâ son zamanlara gelinceye kadar sağdan soldan kulaklarımıza binbir riva- yet geldi, kabul edelim ki, bir â- ralık #ki tarafta da endişe havası. nın yer bulduğu görüldü. Tehlike- nin yakın olduğunu sananlar oldu. Fükat bu, Türk politikası ve AL man niyetini bilmiyenlerin yanlış zehabı ydı. Mimi Şef: — «Yurdda sulh. cihanda sulh> siyasetini Yıllarca evvel tesbit et. miş, en buhranlı zamanlarda dahi daima İnönünün, Sekaryânın, Af. yonun soğukkanlı kumandanı ola.|; rak gelmiştir. Alman Führeri de iki nümaralı Büyük Harbin zuhürundan evvel Almanyaya davet edilmiş olan meslektaşlarımıza: — «Türkiyenin İstiklâl savaşın. dan kuvvet ve cesaret aldığını» söylemek tevazuunda (bulunduk. tan sonra memleketimize karşi beslediği dostluğu her fırsatta tek. râr etmiş,bütün hâreketlerile bunu filen de göstermistir. Bu şartlar altında bilhassa Bal. kan harbi esnasında sarsılmış o- Janların endişeleri yerin ola. mazdı, nitekim olmadığı da rüldü. Şimdi bütün bu heyecanlı za. manlar geçmiş, iki devletin m nasebetlerinde «devamlı ve karşı- lıklı itimad» devresi tekrar can- Janmıştır. Bu devrenin memleke. timize biraz daha sükün, iktısad ve ticaret işlerimize biraz daha genişlik getire nden şüphe et. miyelim; Ekrem Uşaklıgil gö-|* Dünyanin en meşhur iş adamlarından Elbert Hubbard şöyle de « , Dünya ister kazanç, ister şeref olsun, bütün mükâfatlarini ancak i bir kudrete bahşeder, 6 kudretin adına «Şahsi teşebbüs. deriz. Meraklı bahisler: Başka yerlerde muharrirler nekadar para kazanıyorlar? Kelimesi başına 1 dolar alan hikâyeci ve hatıralarını 100,000 İngiliz lirasına satan mütekaid devlet adamı Kalem, insana çok para getirir Jimi, getirmez Ekmeğini yal- nız yazı yazmakla çikaranların en. rofaha kavuşabilmeleri *e okuyucu kleri bu aç satırla ce. acağız. Bizde, arı çıkan muhar- hikâyeci, kitab bastiran ro- Bu muhakkak ki acısı bir derddir, En yüksek fikirlerin muhtevası olan -İgayet kıymetli bir makalenin sl- İlana imza koyan, ve şöhreti bütün Türkiye sınırlarının içine yayılmış bulunan bir kalem erbabının cebi. ne girecek para Avrupa ve A. merika efkâr: umumiyesine hitab eden bir yazıcmıa alacağı ücret. ten çük hem çok azdır. Amerikada Saumerset Maug. ham gibi kelime başına bir dolar oOalan, (hikâyelerini 250 dolardan aşağıya satmıyan muharrirler' yanıbaşında her romanından binleres 7ö ka- zanan romancılar var. Meselâ A- merikada, bir tabi müteveffa Hall Caine'in sağlığında yazmış olduğu Life of Christ (Hazret, İsanın yatı) isimli eserin omüsvedd Lloyd George ek oluyor ki, bazan büyük bir şöhret muhakkak surtete mu. harrire büyük bir maddi menfaat iltemin etmiyor. Nitekim (meşhur! tem altnmş bin -evet yanlış oku- Alman kadın muherriri Vicki İymmyoğuilrsz dlinlaş bb İngiliz. Ti Raum, sinemaya alınan Grand Ho. rasına satın almıştır. Bu para, bu./tel eserinden ancak üç bin İngiliz günkü tutarile takriben üç yüzjlirası ekle etmiş gene İngülz şa- eli bin Türk lirası eder. Pek iyifizlerin en büyüklernden ve dev. tanıdığımız Lloyd George dört cild) rine bütün dehasını nakışlamış tutan hatıralarından 100 bin İngi. (olan John Milton Paradise Lost liz lirası kazanmıştır. Orteda bir) (Ssyfbolmuş cennet) isimli şiir mesele var. Hall Caine, bugün öl-|külUyatından topu topu on sekiz müş bulunuyor. Onun de son) ngiliz lirası almıştı. r istifade ede.| (o Shakespeare zamanında, bugü. İnün tanınmış tiyatro omuharriri, edibi, aktörü Noel Coward kadar şöbret sahibi idi. Fakat Shakes- peare piyeslerinden senede ancak otuz İngiliz lirası, ve aktörlükten de yüz kırk İngliiz lirası kazan. mıştı. Halbuki Noel Cowarâ'ın pi. (Devamı 4 üncü sayfada) Lloyd George » Amma, İran ber, Caine, ölmeden evvel şöhrete kavuşmuş ve zengin Olmuştu. Hi. kâyeci D. H. Lawrence ölünce topu topu 2500 İngiliz lira parası çıkmıştı Bunu beraber bazı rirler kitablarına ne al sayıyor, tabilerin kendilerine ver. in bir tevekkül ile eselâ Jâne Avi e kaybet Binaenaleyh bena hiç olmıyan bir eser için ve Ten herhangi bir miktar tepmeği densizlik ( addederim. o Diy (Sense and si britiy) isim eseri için teklif edilen 150 İngiliz lirasını kabulde asli tereddüd gös Fergus Hume de Mis ter Yufa Hansome ceb romanmı 50 İngiliz Jirasına satmış, karanlık kasvetli bir odada öldüğü sıralar- da da eserinden beş yüz bin nüsha satılmış olan bir muharrirdi, İSTER iNAN, Bir dostumuz anlattı: — Üç dört ay sonra kiş gele. cek. Evimin olukları tamire müh- taç. Daha vakit varken değişti - reyim, dedim. — Bulamazsın, Zümrüdü An- ka kuşuna benzedi, cevabini ver. diler, Fakat ben buldum. Kilosuna 180 kuruş istediler, vazgeçtim. Fakat bugün ne işitsem beğenir- & Kazandıran kuvvet es Bir adam yeryüzünün en zeki, en bilgili, en derin görüşlü adami olabilir, fakat kendisinde kımıldan mak, öne atilmak, görüp derbal cesaretle taibik etmek hassası yok asıfırsi vurabilirsiniz. mudur? O adama numara olarak | Günün adamları | General Katru Hür Fransızların Suriye kom- seri tayin ettikleri meşhur Fransız generali nasıl yetişti? General De Gavlle'ün hareketine iştirak etmiş olan ve geçenlerde «Hür Fransizların Suriye komiserin ilân edilen general Catroux Fran. , sanin en değerli generallerinden bi- ridir. Ayni zamanda çok yaman bir idarecidir. ij General Catroux asker bir aile- nin çocuğudur. Babası Tunusta Fransiz istihbarat servisi müdürü albay Catroup'tur. General, Catroux, 1898 senesin- de Saint.Cyr Harbiye mektebinden çıkmış, Alp avcı söbarlığına ayni, mişti, Mektebden çıktığı sralarda Tunusun cenubunda dsilere karşi vâsi mikyasta askeri barekât yapıl makta idi. Teğmen Catroux bu harb harekâtına işti: edebilmek için Fransanla gönüllü müstemleke askeri teşkilâtı olan Legion Etran- göre'e tayin edilmesini taleb eyle- miş ise de Harbiye Neza: taburile birlikte, daha çetin muha. rebeler verilmekte olan Tonkin'e göndermiştir. o Oradeki hizmetleri fevkalâde takdir edildiğinden umu. mi vali bulunan general Beau onu karargâhma almıştır. Catroux'un bu karargâha dühulü hayatında ye- ni bir inkişafın başgöstermesine se- beb olmuştur. Bu inkişaf idarecilik idi. Umumi vali general Beau çek yüksek bir idareciydi. e Maiyetinde bulunan teğmen, bilâhare yüzbaşı Catoux'yu mükemmel bir suretle yetiştirmiştir. Catrowx bu generalin maiyetinde üç sene bulunmuş ve tam mânasile idarecilikte pişmiş ve kendini göstermiştir. Tonkin'in o âlevli zamanlarında tatbik (edilen mülkt tedbirler hep Catroux'un © serleri idi. Tonkin'den sonra çök (sevdiği Cezayire gelmişti. 1914 Umumi Harbi patlak verdiği sirada Ceza - yirde bulunmuyordu. 1914 sonbaha- rinda binbaşı olmuş, Cezayir avci taburları kumandan! (olarak harb cephesine gönderilmişti. Alman kuvvetlerine karşı Bai leul - Sire - Berthoutil hattında çok güzel muharebeler vermiş ve bu s8. yede Arras şehrini ha; ve hür. riyeti babasına kurtarmıştır. Hayatı bahasına: Çünkü ğir bir yara alarak yere çok a. :erilmiş, İSTER iNANMA! siniz? Kilosu (120) ye inmiştir. Dostlarım: — Acele etme, daha da ine. cek, tavsiyesinde bulundular, İlk araştırmamla ilönci araş - tırmam arasında geçen zaman nihayet bir haftadır, bu müddet zarfında memleketimize herhan- gi bir yerden yeni mal da gel. memiştir. Şu halde piyasanın, hele ihtikârin siyasi haberlerden * müteessir olmadığına: İSTER INAN, iSTER INANMA ! İmıştı, ona, meşhur General Katro hürriyeti bahasina, çünkü Alman- lara esir düşmüştü. Almanyada evvel emirde hasta- nede ihtimam ile tedavi gördükten sonra bir üsera kampına sevkedil. mişti, Bu kamp hayatı onu çileden çıkarıyordu. Üç defa firar teşebbü- sünde bulunmuş, öçünde dahi ya- kayı ele vermişti. 1918 senesinde sulhun aktinden sonra Fransaya avdetini müteakıb Harbiye Neza - reti tarafından Arabistana gönde - rilmiştir. Rütbesi albaylığa çikanl. İngiliz casusu Lawrence'e karşı durmak vazifesi verilmişti. Bu vazife siyasi bir va - zife idi. Hakkile müstemlekeci ve idareci olduğunu göstermiş ve meşhur Law rence'i birçok defalar çileden çıkar- miştir. “O sirada Suriyede Fransiz yük - sek komiseri general Gowraud idi. General Gouraud albay Catro - ux'u siyasi müşaviri yapmıştı. Bu vazilesinde Catroux büyük hizmet- ler görmüştür. Catroux Suriyede faaliyette bu - hunduğu sıralarda Fasta isyan baş göstermişti. Fas yüksek Okomiseri mareşal İyavtey yakından tanıdığı Catroux'ya ihtiyaç göstermişti. Fas Fransanin elinden gitmek ö- zere İdi, Catroux orada (wikinci dairen başina | getirilmişti. / İkinci dairenin ne kadar şümullü bir daire olduğu mulömdur, Catroux bu va. zilesinde muvaffak oldu ve âsi a rabları adeta teshir etti. Fas isyanı İona ermişti Fakat bu defa Suriyede isyan başlamıştı Ora. ya gönderildi, bir müddet sonra tekrar Fasa «Merakişi omintakasi umum kumandanlığ 1934 senesinde arasında busule gelen gerginlik do- İnyisile her iki taraf harb istihizara- tina başlamıştı. Catroux Tunus hu. dudunun mühim bir kismini koru- mıya memur edildi. (Devamı 4 üncü sayfada) Sözün Kısası Türk ve Alman Orduları B ir Alman gazetesi bizden bahsederken: — Türk dostluğunu dalma mu. hafaza etlik, demiş, Bu cümle bize bir genç ressa. mumızı hatırlattı. Gazetede yıllar- ca çalıştıktan sonra ihtısas yap. mek üzere Parise gitmişti, İşgali ve muhaceret! görmüştü. Binbir müşkülâtla yurda döndüğü zaman gözleri binbir “harb levkasile do- luydu. Fakat biz her şeyden evvel bize yapılan muameleyi sorduk. Kısa bir hikâye anlat — Gehç Alman zabitlerinden mürekkeb bir grup otelin lokan. nda yemek yiyorlar, neş'elidri, x* «Alman ordusuna karş: koyabi. Yeceik hiçbir küvvet yoktur» cüm. lesi hepsinin dilinde, Lokantan.n öbür 'Türk talebelerinden mürekkeb bir başka grup vardır. içlerinde almancayı çok iyi bilen bir gence bu cümle fazla keskin geliyor ve Yokantada bir başka cümle tınlı yor: — Türk ordusunu unutuyorsus nuz. Sertliğe varmayan kısa bir mü. nakeşa, sonra müsahabe, Ertesi sabah bu Türk gencine otelin garsonu haber veriyor: — Bir Alman zabiti sizi ziyare- te gelecek, Ve geceki zabit görünüyor: — Kumandanım 'Türk ordusunda yapm ordusunu en iyi bilenlerden biri. dir, Geceki münukaşamızı işitmiş, müteessir olmuş. Bana şu cümleyi size söylememi emrelti: «Günün birinde Alman ordu. sunun mukavemet görmesi müm künse bunu ancak Türk ordusu yapabilir. Sizden özür diliyorum.» Milyonlar arasında bir adamım sözü yalnız kendi düşüncesi olabi. lir, Fakat tek bir cümlenin bir Kütlede kalb yaptığı veya kalir yıktığı çok olu İstanbul matbuatına iltifat köşesinde Basın kongresinin saygı telgraflarına cevablar Geçen hafta muayyen mesaisini bitiren Basin kongresinin dağılırken çekilmesine kârar verdiği saygı tel- graflarma aşağidaki cevablar gelmiş, tir: Kongreye başarılar diler ve te. miz duygularına teşekkür ederim, İsmet İNÖNÜ Türk Basın Birliği İstanbul mın- taka kongresi toplantısı münasebeti, le izhaz buyurulan hissyata teşekkür ederim, Türkiye B, M, M. Reisi Abdülhalik Renda Mintakanız Basım Birliği kongresi. nin toplantısı münasebetile sayın â» tanm hakkımda izhar etikleri duy « gulâra teşekkür ederim. Başvekil Dr. Refik Saydam Kongrenin duygularına teşekkür eder, saygılarımı sunarım. C. H. P. Genel Sekreteri Erzurum meb'usu Dr. Ahmed Fikri Tezer Yüksek kongrenizin hakkımdaki lü. törkür alâkasından mütehasss ola- (ük candan teşekkürlerimi ve iyi t6- mennilerimi ârzederim. Matbuat Umum Müdürü Selim Sarper Birliğimizin taaszuvunda büyük bir hamle teşkü eden kongre mesainiğ İwâka ve memnuniyetle takib ettim. kiuvaffakiyetler diler, saygılarımı su. narın, Birlik Reisi Falih Rıfkı Atay Yabancı dil kursları Üniversite idaresi her sene ol - i İduğu gibi bu tatil devresi de gerek Üniversite | talebelerinin, U gerekse hariçten arzu edenlerin istifadesi is çin yabancı dil kursları a rar vermiştir. Kurslara Paz Dünden itibaren, Üniverite Yaban- ci Diller mektebinde başlanacak - tir,