SON P 2 Sayfa & — -... Hergün Rusya dünyası Kuman Mübitlin BİLZER graf üyük insanlık filozofu Kont Le kolayevi maruf bir eserinde, kendi «insanlara çok toprak Kizim mı - dir?e diye bir sünl sormuş ve ce - vabım, kendisine mahsvs olan sm tevazı felsefesile, «hayır! şeklinde yermiştir. Bugünlerde, berkesin gö, Zünün önünden ayırmadığı hata « lardan birine baka uğramış olan mukadderatım | düşünürken, gözlerim, haritacıl daima satıya o boyadıkları dünya parçanna ilişti ve Üzerinde durd İ Beh vadisine, kadar uzatıp gideni ba parçasına bakar. garib bir tedai il toy'ün ak boğazın. bu eserini nek sahih” olmıya muhtaç aksine olarak, sade tabiatin verdiği! lere “deil, kendi“elyinin “temin! etüği servetlere de sahibdir. Bir ko. yun, tabiatin verdiğinden başka bir teye sahib değildir. insan ise tabim. tin verdiği ve vermediği her şeyi bizzat istihsa! edebilen bir mahlâk. kolu, çalışma şevki ile, tur. Ze insan küçük bir toprak üstünde bö-| kadir | bir kuvvet ve dar bir toprak pavça.! undan kendi cüssesine nisbetle bü. servet! yük bir mamure yaralımıya etler çıkarabilir bir ian dolayıdır ki Tolstoy in. sanın çok toprak İnna kapılma - sanı istememiş ve kendi kendisini dar opak sahası içine hapsetmeği vr * Acaba, Tolsroy'u bu eseri yaz - mıya sevkeden #bam nereden gel miştir? diye düşündüğüm (zaman, hayalim, hazitanm üstündeki san renkli Sovyetler dünyasmı tabii öL| çülerile büyütmeğe başladı ve miha. ! yet o bitip tükenmek bilmiyen Rus ovaları, bir sinemu manzarası içinde gözlerimin önünden geçti. Hiç şöp. hesiz, Tolstoy'ın toprak | felsefesi, iki müşahede unsurunun eseri iŞ tar: Biri, Rus köylüsündeki toprak hıma, diğeri de saki Rus pilitika . nnın yayılma cehdi. Fihakika, Rus köylüsü için top- rak, kabil olduğu kadar geniş, çok, daha geniş, daha çok toprak yegâne | idealdir. Bu ideal, Çarların de idea-| hi oldu: On beşinci asrın başlarında bir milyon kilometseden farla bir toprak sathına hâkim olmuy murabbamın bili müstakillen, sayi. hisse davalarından üri olarak sahib ve mutasamılıdır. niyetle zannedilir ki üstünde güneşin battığı ve çıktığı görükni- yen impuratorluk, yalnız İngiliz im. paratorluğudur. Halbuki, Rusya da böyle bir imperateriuktur; hiç değil. se, ötekine nisbeile daha kesif, da. ha bülün bir toprak ömparalorluğu. cemiyetleri, yaratıcı me » kudretlerinin kesafeti nis - oprağı daha az veya daha ier. Çoban ve çiftçi mil İcilerde ideni topraktır; fabrika ve banka memleketlerinde ise ideal kuvvet ve pazarlara hükmetme sev. Eski Rusyanın bütün ta. çiftçilik üzerine 8. w içindir ki sevdasını toprağ bağlamış ve bu halile Tol en dsi ve çalışmayı seven gözünü bat ve İnsa deniye çobanlık rin bir hudud uzaklaş. . Bu tarih çinde, Rasya, iki defa toprak Oo kaybetti: Birincisi Uzakşark O muharebesinde Kore ve Sahizlinin bir parçası idi; ikinci defa da Cihan Harbinden son- taki mühim zayıatıdır. Buna muka bil, Rusya, iki dünya harbi arasında bu zayinu Asyada bol bol telâfi e. derek topraklar elde etti ve bu de- faki harbin ilk senesi içinde Avru. padaki zayiatının mühim bir kısını.| ni da tekrar ele geçirdi. İ Hiç şüphesiz, eski Rusya toprağı! çok severdi, Hududları genişledikçe, kendisini daha mes'ud hisseder ve bunun için şenlikler yapardı. Ba - ünkü Rusya öyle değildir; o, çok topraktan ziyade #aamur © toprak, | müreffeh cemiyet sevdasım güder, | Zaten eski Rusyanın aldığı toprak- lar da eski Rusya mirasının isti dından b sey değildir. kat acaba bu eshi sevgi, şu bütün milletleri birbirine düşüren yeni harb nesinde, yeniden (kendisini “ka büt . ü Rusyanın # menfi o cevab Japonya hariciye nazırı, Sibirya demiryolu üzeçinde garbe dogru süratle yol alırken Moskovada Bay (Devamı 7 me sayfada) Teltoy, | kendine | büyük! Kutublardan! im, İ is atırladı, | Tolstoy'a göre, insan, küçük vücu.! için büyük toprak! İ Resim ma büyük büfün hâdiseleri“bir göz atindedir. Bu gözlük sırasına g yaşamak — sama ©: nur muharriri Pi li Makal ındello birçok (insanların ufak k arkasından seyrettikleri kana- yanlış edilinmiş bir kana- ahud da bir gazetenin, bir i güç bulunan bir histir. İZ Garih şe Amerikada seyyar evlerde yler — || | moda oldu İki milyondan fazla insan tam bir göçebe hayatı İ Otomobilin arkasına takılan bir seyyar ev yolda | Şimali Amerikada bir göçebelik modası çıkmış bukumaktadır. Mogolistandaki, göçebe kabileler artık be hayattan bıkarak esaslı surette bir yere yerleş meğe uğraşılarken ik AÂmeri- kanın çok geniş olan şimalindeki işçilerde, amelelerde, göylülerde bir göçebelik sevdası bas göntermiştir. Bunlar evlerini, barklarım terkede- rek arabalar içinde, seyyar kulübe- ler içinde yol kenarlarında yaşama. ğa başlamışlardır. Bu arabalar ve seyyar kulübeler gok modern bir tsrzda yapılmışlar. dır, Çok mühim bir halk kütlesmin şehirlerden, köylerden çkarak gö- çebeliğe karar vermesi Birleşik A- merika hükümetinin başına iktsadi, met, birçok mesele- Ba moda ayni hakkak ki bu mesele Araerikan ha yatında değişiklikler husule getire. sektör. Âinerikan hük en son yaptırmış olduğu resm! istatistiklere nazaran, seyyar 'evlrede yaşamakta olanların sayısı 2.000.000 w geç. bu rakam gittikçe Okabar. » Bu 2.000.000 kişi dile- bi odalarını, eemleketin muhtelif köşelerine taşıyıp durmak- tadırlar, Seyyar evlerin - sayısı 600.000 olarak | tesbit Bunların mühim “bir kısmı otomebil arabelarıder. Göçebeliğe âşk olan bu sayısız Amerikalılar büyük bir teekilâta matiktirler ve bu teşkilât bütün Bir- leşik Amerikayı kaplamaktadır. simdilik RE EE Nazilli kasabasını tebrik etmek Güzel Aydın: bir tek ev kalıncsya kadar tahrib etmiş olan istilâ İ aşında, onun güzel Aydının yan: yuldular, yekdiğe: yeni evlerle bezed ya koyulduk ân bir devler fabrikası kuruldu. Bu da şehrin yüksel mesine veni bir biz verdi. sira mede i mahallenin yapılma, azilliyi b adına aşağı Nazilli derler, öteki bi -5-FE edilmiştir. ler, yen bu şirin kasabayı da bura hari» Harbden sonra Aydınklar gibi Nazilliler de Yaralarını sarmaya ko. amuden kateden yollar yaptıl yolların ortalarına ağaçlar di bir mahallenin yapılmasına gelmiştir, hayır, bir Teşkilâtm reisi, kâtibleri, teknik | müyavirleri, mali, adli müşavirleri! Türköstandaki, | bulunmaktadır. Bu teşkilâtın daire-! mazlar. Her türlü mevaddı gıdaiye, İeri dahi seyyardır. Bunlar ds bü. yök etomobiller içerisindedir. Göçebekiklerini ân eden bu A. merikalıların bir havadis — gözetesi ve üç mecmuası vardır. Bu yöçebelerden istifade temin eylemeği düşünen birçok Amerikan şehirleri bunları kendilerine celbet.| mek için şehirleri civarında mnta- kalar syırmışlardır.. Bu göçebeleri bir nevi seyyah telikki eylemekte olduklarından onlara Târm gelen yardım yapılmakta, elektrik cereya- mı, şehir suyu verilmektedir. Bu yüzden şehirler arasında ade- him rekabetler hüsule gelmek- irçok fabrikalar seyar odalar, evler yapmakin ve bu göçebelere hergün kataloğlar, nümuncler gön. dermektedirler. İkametgâh (temini hususunda rokabete girişen fabrika. ların sayım 350 dir, Mutfaklı, wcak salu, banyolu, duşlu, radyolu sade küçük ( tekers| lekli odalar olduğu gibi, kendilerine lâzım olacak elektrik cereyanını hu-| sale getirecek, muazzam seyyar ev- ler ve fabrikalar bile var gebeler arasında işsiz, bel insan hiç yoktur. İçlerinde, ressamlar, o mühendis! , mimarlar, fotoyrafcılar, kundu. racılar, terriler, doktorlar, eczacılar İ bulunmaktadır. Birleşik Amerikamn meliye tah. sil deireleri bu göçebelik O meselesi ile çok yakinden alikadar olmak- : (Devamı 6 ncı sayfada) İ lüzum, nda meyva bahçesine benzi- biraknamiştı U iki tarafını yep- | ir. Yeni bir şe. : ikiye ayrilir, biri ovadadır, itaz bayır üstündedir, ona yukan R iNAN, İNAN, ISTER ie ei OSTA Kuvvetli tahsile, bilgiye, görgü'e. bilbassa sağlam bir w me kuvvetine malik olan olgun alam herhangi bir hâdisenin ma hiyetini takdir etmek için gözlüğe ihtiyaç hissetmiyen, kendi gözile gören adamdır. Bu adam pek az yanılır, gi lanan ise ekseriya hala eder, LZiRAATI Hububatta “Çalıklık,, neden hasıl olur? Buğday tanelerinin kavruk, buruşak ve cılız olaşu, neba- tın yaşadığı müddetçe yeteri kadar gıda derleyememe - sinden ileri gelir. Bunun hava, toprak ve tohumla alâkalı birçok sebebleri vardır. i YE ANN SR. SAM. ( “Son Posta ,, nım z'raat mütehassısı yazıyor ) Gölkl neden oluyor? Köylerde) yeti biraz daha canlandırabiliriz. Ko merak edilen noktalardan biri de| yu şerbeti emen nebat, b say budur. U yılların tecrübesine |İa gövdesine 300 gram şeker, diğer dayanan eski tatımmanlar, bunun! şerbeti emen nebat, bir kilo suyla fena geçen havalardan ileri geldiği- ancak 100 gran şeker almış ola. ni söylerler. caktır. Çalıklığın > sebeblerini” etraflıca Bundan şu neticeye | varyo, kavramak için, önce nehatın gıda. Kuvvetli topraklardaki nebatlar, 2 lanması şeklini biraz incelemek lâ- da maddelerini az zamanda ve da- swmdur:. Herkes bilir ki, nebatlar ha az su ile temin oedebildiklerin. yaşamak için muhtaz oldukları maden mahsullerin deni maddeleri topraktan emmek kuraklığa karşı nekte zayıf tap. suretile alırlar. İstrıp koparmak, çiğ-| raklardakilerden daha mukavim. neyıp öğüdmek iktidarında olmayan dirler. Bunun aksine (olarak zayıf kökler, topraklardaki, gede madde) sopraklarda ve kuraklığı maruz İçrine bomas etmek mercie, olar) yerlerde yetişen nebatlar, muayyen an doğrudan doğruya faydalana-| zaman öçinde lüzumu kadar gıda lar ber hari mayası #esinici maddelerini bünyelerine irkemedik- suda erimiş bir halde oleralıdır Ki, Jerinden bunlar sür'atle kurumiya, sebat bunu emmek meretile ulabil.| yahud başak ve tanelerini iyice dol ra #ibarla suda eriyerek emile.| Jemadan zorla. yetilmeye mah. ü “| kümdur. yazik senle mena er Gİ PAŞA Ag ye hiçbir hayrı dokunmaz. İleri zirmatte, | KaYe3eli tecrübelere göre, orta ku v | vetteki gübrelenmemiş bir topra m addim ein YARİ ea bir gram kani madde'icin bul bir hale gelmesin» de çalışılır, day mebatı 240 gram su çektiği hal, Yapılan tecrübelere göre nebatın| de, ayni yıl az göbrelenmi; olun bünyesine bir gram kuru maddenin bir o topraktaki Oo buğday : girebilmesi için, vasati olarak top. bat o 225 ram ve yeteri rektan üç yüz gram suyun emilmesi| kadar o gübrelenmiş olan di. lâzundur. Başka bir deyimle, ancak | ger bir topraktaki buğday nebatı 300 gramlık toprak şerbetinin emil. | ise 205 gram su çekmiştir. (Demek mesi sayesinde, — nebata bir gramı ki toprağın kuvvetlenişi, muayyen miktarda kuru maddenin geçmesi müddet zarfındaki su ihtiyacını a- imiinikilm Göze. İ zaltmakta, daha doğrusu kuraklığa İyi işlenen, kuvvetli ve kâfi de.) mukavemeti artırmaktadır.) | ö dağın recede gönenli topraklarda: mevcud) ©, Bu, izahattan sonra calıklığ: maddeler eriyip suda karışmış bir | #ebeblerini kavramak kolaydır. halde bulunduğundan, böyle yerler) , Bazı yıllar zayıf topraklarda, a de yetişen ebatların emdiği su da, fır ağır büyümekte olan ekinler an- cehver itibarile zengin olur. Bilmu.| sızın zuhur eden bir mcaklığa ma. ne» kabele iyi işlenmemiş veya yeteri ka| uz kalınca, topraktan kâfi derece. | dar gübrelenmemiş olan topraklarda | de su çekemiyerek, hemen kemâle nebata lâzım olan maddeler ya nok- | gelmek, daha doğrusu zorla yetil. san, yahud da ham bir halde bulu.| mek mevküne düşerler. Fakat he. nacağından, emilen su cevher itiba.İnüz Kizumlu maddeleri irkemiyen rile fakir olur, Ve binsenaleyh bi.) başaktaki taneler de, bu sebeble rincisinde toprağın bağrından alınıp! hep cılız, buruşuk ve kavruk kalır mahsule çevrilen miktar fazla, ikin-|ki harman zamanı böyle ekinlerin cisinde eksik olacak demektir. İ mahsulü, ümidin hılâfına yan ya- Nebatların emdiği bu besleyici! rıya eksik, adeta çalınmış gibi nok- suyu, şeker serbetine o benzetirsek,| san çıkacağından köylüler bu hale (ilkinde on kilo suya beş kilo şeker, | (Calik) derler. ikincisinde ayni miktar suya bir kilo| | Demet ki çalıklığın başlıca âmili geker katıldığım farzetmekle) vazi-| ekinlerin muayyen yetişme devre. İNANMA! Nazilli adı verilir. Modem mahallelerin biri aşağı Nazillide, öteki yukan o Nazillide yapılacak, ikisi ağaçlı ve çiçekli, belki de asfalt bir yol ile yekdiğerine bağlanacal 5 Eskiyi tamir oteek yeniyi yapmaktan güçtür, derler, hem eski yeni göze de çarpmaz. Ankaranm çıplak ovasına dökülen milyonun altından göğsü iftihar. la kabartan bir mamure çıktı. Bu para eski mahalleye döküleöydi, eski mahalle xadece yenileşmiş olarak kalacaktı. Eskiyi büsbütün harab olmaya bırakmayalım, elden geldiği kadar güzellestirelim, doğrudur, fakat kâfi değildir. z Nazillinin giriştiği yem teşebbüste kü her şehrimiz için imüsale döğer bir hareket bulunduğuna biz inanıyoruz, ey okuyucu TI INANMA! yetiltmekte ve'n Sözün kısası Kahveye düşkünlük E. Ekrem Ta'a Onlara sokakta rasgeldim. — Nereye böyle? Bir tanesi gülerek, arkadaşının yüzüne baktı. Sonra ikisi birden sordular Bil, bakalım! Sinemaya. Ğ — Bu saatte mi? Ne münare - et? Bir ababı ziyarete. — Eh!. Azıcık bilir gibi oldün. JLSkin işin bakikefimi biz sana ii- İraf edelim de, başka yerde aradığımızı sönde buluruz. Bzim İcanımız Birdenbire kahve İstedi. Kendimizde yok; k içine Ükeberi karıştırıyı de, senin. anlayacağı cerrine çıktık, İki saztlenberidir ahbab ahbab dolaşıyoruz. Baktık ki mlibarek nesne görünürde yolş şeker, filân ikram ediyorlar... Ora» dan çikiyoruz. Yok, eğer kahve Retiriyorlarsa. oturuyoruz, İşte bal ve keyfiyet bu! Sizin evde de © İkahwe stoku varsa sana da öğr» yalım. Bu İzahatı verenin kahve tiryakisi old yordum. Merakla — Bu düşkünlük yeni mi baş- ladı? Sualini irad ettim. — Evet! Dedi; Be kendime hayret zi velce bulursam içer, bulma sittin sene aklıma gelmezdi, Şim- di bana ne oldu, bilmiyorum. Kah ve bulunmaz bir meta ol İgibi bumumda tütüyor. Bir gün- dı dört filcan içmezsem, ade- bu derece bilmi- dim. İlâlemin K bir kav; ise yokluğunu en tiryaki kadar hissedi — Tuhaf sey! Ve ne birkaç gündür kahve bende de tü- ke Yoksa sizi devet ederdim. »ssüfüme iştirak be r! Kacanı kovalar peşin» düşer, yok olanın işti Je vanar tutuşur. Hası onu cr t çin ona istiğna göstermek fidir. Esasen bu hususiyeti biz en uzak ceddimizden tevarüs et- miş değil m Âdemle Havva - yı cenneti #lâdan koyduran vai memnua İle bugünkü kah İnin arasında ne fark var? © sinde topraktan — yeteri kadar gıda derleyememesidir, Çalıklığın . ikinci (sebebi, âyni mahiyele, fakat nebatn köklerile olan gıdalanmadan ziyade, yaprak- ları vasıtasile olan gıdalanma ie alâkadardır. Malüm olduğu üzere nişasta, şeker, yağ gibi (C H O) dan ibaret maddeler, güneşin hu. sai tesiri ile yapraklarda teğe eder. Eğer fevkalâde yağışlar ve sisler solayısile ekinler iyi güneş görmeden mahrum "kalırsa (Kloro. fil temeesülü) denilen bu duracağından, o tanelere ni kil de yarım kalı tcesi olarak hububat cılız. buruşuk olur. Şu halde çalıklığın ikinci sebebi, devamlı «i3 ve yağışların o ekinlere göz açtırmamasıdır. Cünkü bu hal onun tane doldurmasına engel ok maktadır. Diğer taraftan havanın rütabet le yüklü oluşu, mebatm terleme- sine, yani emdiği suyun kuru mad desini ahkoyarak arlanını ucutma sına mâni teşkil ettiğinden, bu hal nebatın umumi havstını sarsar onu yolunca gıda derlemekten alı. koyarak tanelerini çalık yapar. Bi- naenaleyh kuraklık kadar çek va- ğişlar da nebatın beslenmesine za ve binnetirs çalıkhğa âmil e- İ labilir kavruk,