Geyhanda, Bir köylü öldürüldük- ten sonra kuyuya atıldı Ceyhan (Hususi) — Birkaç gün ey val Kımidere dağma odun kesmiye giden Yeniköy Nasimbeyden Mehmed Berçenin tutmazı Tarsuslu Mehmed oğlu İbrahimin akşam eve dönmiye. rek atının boş olarak köye geri gel mesi şüpbe uyandırmış ve keyfiyet derhal tabıtaya bildirilmiştir. Hemen faaliyete geçen kaza merkez Jandar. ma karakol kumandanı Mustafa Gü. nerinç çâvuş kısa bir zaman içinde kaybolan tutma İbrahimin (cesedini Misistn Tabakzade çiftliği civarında Adana esddesi Üzerinde bir su kuyu- su içinde bulmuştur. İbrahimi kuyuya atarak öldürenlerin Kizildere köyün. den Hüseyin Kal ile İbrahim Güneş adında iki kişi olduğudanlaşmış ve Katiller suç delilerile biriikte adliyeye Yerilmişlerdir. Adanada kanlı bir kavga Adana (Husus) — Sarhoşluk ve &iki bir husumet yüzünden dörğ kişi arasında Pazar günü çıkan kanlı bir kavgada Salih Önonur, Reşid Acımış ve Selâm Acımış elbirliği ederek Kud| düz oğlu AM Rızayı dövmüşler, Ali Riza da bıçağını çekerek Salih Öze. Buru vurmuştur. Dört suçlu da yaka- lanarak adliyeye verilmiştir. Kozlu belediyasi Haziranda faaliyste geçiyor Kozludan yazılıyor: 1 Haziran 941 den itiburen Kozlu, müstakbel bir belediyenin idaresi — altmda kasaba işleri ile daha | yakından alâkadar oluna rak bakıma ka - Yusmuş olacak « tır. Belediye reisi vekili olarak se çilen İsmail Ers gener hazırlık - lara riyaset mektedir. Bu rada mülga köy muhtarı o İsmail Fevri Sanal, a - mele birliği me- muru Haydar Marlumca,. kö - mür isletmesi me murlarından İh san Alp, Halke - vi arasından Mustafa Gös » terid. — tüccar - | dan Eyüb Yayalar, kömür işlet -| mesi Korlu mıntakası başmühendisi Baha Birsen, üst mühendis Şerafet- Gn, tüccardan o Abdullah OKotar, okulumuz başöğretmeni Ak Kılıç- tan müteşekkil heyeti intihabiye 46-| ölerek bu hazırlığa başlanmıştır. 9000 nüfuslu olan kasabamızın kanunen 19 kadar belediye azası in- thabı Mart içinde yapılabilecektir. Aksarayda petrol sıkıntısı kalmadı Aksaray (Hususi) — Aksaray- da müteşebbis tüccazlarımızın gay- retlerile petrol çoğalmış ve işi eline almış olan belediye de gaz satışını serbest bırakarak 24 kuruş olan Jit re İlatını da 22 kuruşa indirmiştir. Aksnrayda şimdi gez ve benzinin mebzul miktarda temini mümkün-| Torray, B-rg'i bir kenara çekti ve onunla canlı bir mükâlemeye giriş- ti; öbürü onu dikkatle dinliyor ve Piyilis'in etrafında © bulunanlardan gözlerini aytrmıyordu; sonra iri © - giyim kaldırdı ve horurdan - ni — İktediğiniz gibi hareket ediniz, fakat bir bile yapmağa kalkışmayı: nız, yoksa... Şato sahibi ona sırtını döndü ve af diler bir tavırla Miss Dean'e doğ- Tu yürüdü, Ona, kendisi için bu fe- İkketin çok müthiş bir darbe indir- diğini, fakat vak'aları o vazih Sürette isbat için ehemmiyetli gö » ründüğümü #öyledi, Acaba genc kız cesedi nasl gördüğünü ve bu işe girişmek için sant kaçta O D'Arenne SON POSTA Sultanhisarda portakal hayramına hazırlık Bayrama her müstahsil ve portakalcılıkla uğraşan her tacir mahsullerile iştirak ediyor ve bir sergi vücude getiriliyor 27 Sultanhisarın umumi görünüşü Sultanhisar (Husust) — Eye mın. kilamelre mesafede bulunan o Miyza takasının portakal memleketi olan harabeleri görmek isteyen ziyaret- Sultanhisar kasabasında geçen #en€ cilere komite tarafından birer hay, e ia ei bir İvan tedarik edilecek ve bu harabele, « al Bayrâmi> muşta: ö Mületyadaki «Meyva Bayramı, A.|'i ©teklerine kadar uzanan parla masyadaki «Elma Günü,, Manisada-| kal bahçeleri gezdirilecektir. Bayramın büyük bir alâka görece- ki «Üzüm Bayramis gö. Bu teşebbüs, mahiyenin çalışkan gine şüphe edilmemektedir. müdürü Fa Tuncerin önderliğile ya, pılmış ve büyük rağbet görmüş, ka- iş taca ve bühaasa vilâyetçe takdirle Adana ig maçları karşılanmıştı, Adana (Hususi) — Cumartesi ve İzmirde | Pamuk mensucat şirketi ictimat yardım için 26 bin lira verdi İzmir (Hususi) — Parti vilâyet ida. re heysti reisi Mustafa Münir Birsel pamuk mensucat Türk Anonim şirke nin öledenberi memlekette hayır ve içtimal yardım meselelerine göster. diği insaniyet duygu ve şuuruna gü - venerek bu müessese ile tekrar bir te, mas yapmış ve bu temas cidden bi- Hin partilerin ve büün İzmirlilerin takdirle anacakları güzel ve kiymetli bir netice vermiştir. İ Pamuk mensucat Türk Anonim şir. İ keti, gosyal yardım mevzuu üzerinde ber sene parti kanalından doğrudan doğruya hayır işlerine Aarfedilmek üzere 4 bin liralık parça kumaş ve. İrirdi. Bu sene ayni hamiyeti göster. mekis beraber, son temas nelicesin. de, Parti adına “nakden 26 bin lıra İ vermek gibi yüksek bir slâka ve ha. rekette de bulunmuştur. İ Para, parti emrindeki Bimaye he - İyeti hesabına girmiyerek doğrudan! doğruya parti tarafından, fakir mek-| teblilere ve çocuklara, hasta işgilere ve onların yardıma muhtaç ailelerine | tahsis olunacaktır. Akhisar posta telgraf İ $ ti i merkezide değişmeler İ Axhisar (Hususi) — Şehrimiz pas. İta telgraf merkex şefi Abbas Güney, İnaklen Çatalca P. 'T. 'T. merkez şef. Iiğine tayin edilmiş ve yerine Xerade hiz Ereğlisi şefi Baki Akgün gelmiştir. Bu yıl bayramın 9 Martta besidi! düşünülmüş ve karar altına alınmış-| tır. Bayram gününün 9 Marla çevril- mecindeki düğünce ciddi bir sebebden | eri gelmiştir. Türkiyenin cenub Vi. Miyetlerinde (o yetişen (o portakallar, Mart ipidasına kadar dayanır. Kw mevsiminde Mersin ve Adana minta. Kanndaki portakal obahçeliklerinin. yetiştirdiği meyvalar ekseriyetle tatlı Ege bölgesindekiler biraz ekşidir. Ege portakalları #lelamum Mart ortala- ında tatlılaşır, Ve başlıca hususiye- ti, Hazirana kadar ağacında kalabil. mesi, bu müddet içinde de usresini ağaca inde etmeyip muhafaza eyle- masidir. İşte bayram: on gün sonraya çe-| yirmekle mahsulü daha tatlı ve daha usareki bulmak ve ziraaiçilere lam £- manında portakal verebilmek imkâ, ni elde edilmiş olacaktır. Bayram için çündiden yapılan ha. zırlıklardan bütün cirar memleket. ler haberdar edümiş ve birçok yetle- re resmi davetiyeler gönderilmiştir. Bayramın tesidi için geçen yil oldu ğu gbi bu sene de müstahsi vo tüs, carlardan mürekkeb faal komite te şekkül etmiş ve bir de eksper heyeti seçitmişsir, Bayrama her müstihali portakal. cılıkla uğraşan ber tacir, mahsulierile iştirak edecekler ve bir sergi vücuda getireceklerdir. Getirilecek olai mah süller, eksper heyetinin takdir ede- ceği fattan yüksek olmiyacaktır. O gün etraflan gelecek olanda, vetlilerle a'âkalıları isdihamu ve müş külâta maruz bırakmıyacak (tedbir. ler daha şündiden alımmış, her müs. tehslin ve bütün tacirlerin birer mi- safir kabul etmeleri kararlaştırılmış tr. Bayrama Aydin Vahsi Sabri Çıtak ile Nazili Kaymakamı oFeysi Akkor ve Aydın vilâyetindeki bütün kayma, xamlar iştirak edeceklerdir. Bazı Ay dın meb'uslarinin da geleceği tamin edilmektedir. Davetiyesiz riyaretçiler de komite. ye müracat ettikleri takdırde hüz. nü kabul görecekler ve ez edilecek lerdir. Bayramı mütsakib, kasabaya dört ile randevulaştığını âdi? Genç kız hususi bir saat tayin et- mediklerini söyledi. Herkes yattık - tan sonra gidecekti ve Vikont, kapı söyliyecek tai Pazar günleri stadyomda yapılan son maçlarla bölgemiz ig müsubakaları! nihayete ermiş oldu. Cumartesi günü Demirspor Seyha., na 4,0, İdman Yurdu Torosa 5-3; Parar günü Muallim Mektebi Seyha-| na 5.0, Malatya Mensucat İdman Yurduna 2.1, Demirspor Erkek lise. «ine 1-0, ve Milli Mensucat da Toro,| sn 6.0 galib geldikten sonra katl ne. Nazilli (Hususi) — Çocuk Esirgeme toe anlaşılmıştır. Kurumu Başkanı Kırklareli Meb'usu Mili Mensucat takımı lig #ampiyo. Doktor Fuad Umay, Kurumun Na. nu, Muslim Mektebi takımı lig ikin-; lili şubesine mid bazı işleri tetkik et. elsi ve İdman Yurdu da üçüncüsü ol, mek Üzere Ankaradan buraya gel- muştur, miş ve işini bilirerek dönmüştür. Bay Abbas on seneye yakın aman danberi burada şef olarak kalmış, merkemde “yaptığı yeniliklerle balka| kendisini sevdirmişti Çocuk Esirgeme Kurumu Başkanı Nazillide Mersinin tcaret evlerinden birkaçı Adana (Hususi) — Mersinde vlâ. tur yetin maarif, sıhhat, ziraat, mali ve Diğer târâfltan nafıa işlerine de iktisadi (aaliyet; İçelin bünyesine şö- ehemmiyet verimiş ve Tarsus - Po- re dolgun bir şekil arcetmektedir. &İzanti, Tarsus , Namrun, Mersin - Bu yıl Mersn ve kazalarındaki ilk Tursus, Mersin . Gözne, Mersin Si. okullara 18184 talebe devam etmiş. lifke yolları inşa edilmiştir. tir. Ve Merisn, Silifke, Tarsus hasta.) İçelde hayvan nesl'nin islah ve üre üsler; 34090 yatanaşı muayene ve te.| tilmi işleri de ihmal edilmemiştir Hay | davi eylemiştir. van bastalıklarile mücadele yâpilmak İçelde arazi, bina ve yol vergileri makta ve teksir işinde Çukurova ha- tuhslât nisbeti yüzde 82 yı bulmuş.'rası ile taşriki mesai edilmektedir. duymadan yanıma geliniz de haya -| yanında beş dakika kadar kalmış « lete bomjur diyelim.» tım. Berg bu pusulayı yüksek sesle o -| o Sonra Phyllis'a doğru dönerek kudu ve onu şato sahibi ile Step -| sözlerine devam etti; hen'e tercüme etti Verity, üslübun.| O — Siz cesedi görür görmez mi müellife çok benzediğini düşündü. | benim odama geldiniz? diye sor - Şato sahibi kâğıdı almak istedi, fa-| du Berg onu «es çıkarmadan katla-| o Genç kız. dı ve cebine koydu. Sonra, Phyllis'e| o — Evet, diye cevab verdi. doğru döndü ve sordu: Berg homurdandı: — Bu kâğıdı na zaman aldınız ve| o — Bu, bize, d'Arenne'nin maz - alır almaz odanızdan çıktınız mı? | gallı odaya saat kaçta gittiğini öğre- Genç kız başını nenfi bir şekilde | tiyor, dedi. Bilârdo salonunda biz - salladı: den ayrıldığı zaman gece yaran » * İliyorlardı, Kâğıdda aşağıdaki cüm- aralığından bir pusula atacaktı. Bu) o —Hayır, dedi. Hemen karar ve- kâğıd üzerinde idi ve mantosunun| remedim, uzun zaman odin kapısının cebini karıştırdı. Bere, kızın elinden arkasında durdum ve cesaretimi to- kâğıdı, Torrıyaan evvel, kanar gi-| parlamağa çalıştım. Çünkü şatoyu bi «ld. Onun omuzundan kâfıdı o-| çok sessiz ve korkunç buluyordum. kuyan Vörity, kâğıdın fransızca ya-| — Odadan çıkmağa karar ver- ılmıs olduğunu gördü. Bu. Ker hal. | diğiniz zaman saate baktınız mı? de, bir hizmetsinin o bosboğarkina| o — Hayır, bakmak hatırıma gel- karsı almenış bir tedbir idi. Phvllis mi ari ve annesi, her ikisi i /6rity cevab verdi: Yİ kler halde İlme simi ba Jeler yazılı idi: olacak, idi. Ben mazçallı oda önine geldiğim zaman saat ikiye beş #Herkes torul horul uyuyor, ben si-İ vardı, daha önce de, bu mesele yü- 5 orada bekkiyeceğim, Haydi, ürkeklik! zünden bayılmış olan Miss Dean'in dan sonra saat bir idi ve birkaç da- kika sonra onun odası önüne geldi - gimiz zaman, kendisime o bonsuvar demiştim. Onu bu son görüşüm oldu. ! Torray, Phyllis'e dönerek sordu: | — Hanşi yolu takib ederek maz gallı odaya gittiniz ve oradan hangi yolları takib ederek döndünüz? — D'Arenne hana, vzun gale- rinin nihayetinde bulunan ve bir tahtaperde üzerinde açılmış bule - dan gidilirse, holden ve büyük mer divenden giden yoldan daha çabuk oraya ulanlabileceğini ilâve etti. Ben Mart f Denizcilik: Amerikan ve Japon | flolarını mukayese (Baştarafı ? nei sayfada) muhriblere bugünün deniz mücade- lelerinde torpil tarlalarını temizle- mek, büyük gemileri denizaltı ge- milerinin taarruzuna karşı korumak sun'i sis yapmak, fazla miktardaki hücum teknelerini, düşman zırhir larına taarruz etmek üzere rehber- lemek gibi vazifeler verilmektedir. Yapılmakta olan herbde ise en mühim vazife denizaltı gemilerine karşı zırklıları korumaktır. Çünkü İngiltereye karşı harbeden dveletle- rin başlıca hedefi İngiltere ticaret gemilerini batırınak suretile Britan - ya deniz yollarım kesmektir. Bu yüz- den İngiltereye fazla miktarda muhrib lâzım olmaktadır. Bugün - lerde İngiliz tezrâhlarında en ziyade inşa edilmekte olduğu gibi Amerikudan da bu yolda yardım bekliyecekleri muhakkaktır. Nite - kim Amerika ilk ağızda | İngilizlere| (50) muhrib vermislerdir. Su halde Amerika donanması (222) muhribinin hepsini Uzak - şarkta o kullanamıyacaktır. Fansen İngiltere ile Amerika deniz durumu arasında şu fark vardır: İngiltere: Hariçten anavatanı bes- lemek zorundadır. Amerika: Anavatandan beslemek zorundadır. İngiltere: Düşman yakındadır. Amerika: Düşman uzaktadır. İngiltere: Düşmanı denizde zm « yıftır. Amerika: Düşmanı denizde kuv- vetlidir. Bu esaslı farklar Anglo-Sakson az minin küçük gemilerini garbda, bü- yük zırhlılarnı da sarkta kullanma sım icab ettirir ş Den'zaltılar İki düşmanın denizaltı | filoları kat'i neticeli bir müharebe yapa - Büvük Fransız ve İngiliz edibleri (Bastarafı ? nci sayfada) Vadileri, kayajıkları ve kuleleri sl layarak, Köpüklerimle nakıslar yaparak, Taş köprülerde, granlt rıhtımlarda, Wer şeyin bittiği ummana, Dumanını tüttüren gemiyi götüre- rek.) harici İşte genç pınar böyle söyleniyerda: İstikbal için yür hülya kurarak, Bir kapta kaymıyan su gibi, Dalgacıkları kendisini zaptedemi - | Lâkin beşik mezarın yanındadır; İstakbalin devi küçük iken ölüverir, Henüz doğmuş iken, pinar düşer, Kendisini yatan büyük gö'e, DUMAN “Tü ötede, ağaçların sitmda, Sırtı kambur bir kulübe göfenmek- tedir: Çatısı eğrliyer, duvarı dökülüyor, Kapısının eşiğini yosun bürümüş, Penceresini bir kepenk tıkamış, Lâkin soğuk havada, Bir ağızm sıcak soluğte, Nasıl teneffüs görülürse... Burgu şeklinde bir duman, Mavi çirgisini kıvırarak, çıkar ve, Bu köhne kulübenin ruhundan, Allahına haberler götürür. Halid Ziya Uşaklıgil de ayni yoldan gittim. — Uzun galeriye geldiğiniz za « mân hiç ayak sesi işittiniz mi? Berg homurdandı: — Ne olup bittiğini bana tama - men anlatmıyacak mısınız? dedi. Phyllis'i hafif bir ütrerme uldı: — Size söylediğim gibi, galeri tamemen ti ve ben cep &- lektriğimi kullanıyordum; Dwight, yattan çıkarken anneme ve bana bi- rer cep feneri vermişti; şatoda e - lektrik tesisatı olmadığını düşün - #üştü, Vikontun beni galeride bek- lediğini sanıyordum, fakat onu ora- da göremedim, tâ en sona kadar gittim. Mazgallı odaya giden mer - divene gelmiştim ki bahsedilen ka - pının kapalı olduğunu gördüm, D'Arenne'in henüz gelmemiş oldu- #unu tahmin ettim. Bir iki adım at- miştım. ki, kapının aralığından bir ışık çizgisi gördüm, kapıya yaklaş - tığım zaman anahtarın da delikte bulunduğunu gördüm. Berg şato sahibine döndü ve sor- du: — Bu kapı daima kapalı mu du- rur? mazlar, Yani Japon denizaltı ge * inileri ile Amerika denizaltı gemi * leri çarpışacak deği. Bu gemiler daha ziyade, ticaret gemisi ve zırh” kları batırmak için yapılmış tekni lerdir. Bu bakımdan Amerika de - nizaltılarının adedce üstün olmalari bir mana ifade etmez. Ancak her“ hangi bir Japon - Amerika müca * delesinde tarafeyne düşecek deniğ vazifesi çerçevesi içinde e Amerik# denizaltıları daha mühim vazife a" labileceklerdir. Burada Japon denizaltılarına A“ merikadan Singapur, Filipin, Avus” tralya vesnir adalara gelen Ameriks deniz yollarını kesmek vazifesi, A“ merika denizaltılarına da Japon adalarının hariç ile alâkasını kes - mek ödevi verilecektir. İşte bu hal Amerika denizaltılarının daha ha * yati işle meşgul olacaklarını göster” mektedir. Netice Bu mukayesede Am nın do * nanma bakımından, Japonyanın ds üsler bakımından kuvvetli olduğunu görüyoruz. Eski donanmanın hare * kâtında en mühim desteği teşkil e « derler. Japonyanın bu bakımdan üstün bulunması Amerikanın donan ma üstünlüğünü pek ziyade azalta - caktır. Fakat bu hal, Amerika - Jar pon mücadelesinde Japonları: hakkak surette galib geleceğini de etmez. Nihayet Japonya, Akde- nizdeki İtalyanın bir eşidir. Sanayi itibarile denizlere pek ziyade rmuh- taç olan bu memleket iyi bir abluka ile altedilebilir. Fakat bu abivka, Japonya civarında üsler tesis edile" bildiği halde muvaffak olacaktır. Bu bakımdan Amerika donanması (4 » zerindeki vazife, İngiltere filolanın dan ağır olmak Itzımdır. FL | RADYO İ CUMARTESİ 1/3/1941 8: Sant ayarı, 803 Ajans haberle” ri, 8.18: Hafif müzik (PL), 9: Ev kü, i, 1330; Saat ayarı, 1333 Türke çe piliklar, 1350 Ajans haberleri, 1405; Türkçe plâklar, 1420: Riyese- tieimhur bandosu, 15: Operet par” çaları (Pİ), 1530: Müzik konser, Saat ayarı, 1803: Radyo car orkeğ, trası, 1840: Şarkılar, 19: Konuşma 10.15: Halk türküleri, 1030: Saat &- yarıve ajans haberleri, 19.45: Rad. | yo fasıl heyeti, 20.15 Radyo gazetesi, 2046 Karışık şarkılar, 2115: Kö Buşma, 21.30: Radyo salon orkestre #1, 2230 Saat ayarı,ajans haberleri, &İ boran, 2250; Konuşma, 2250: Mâ. İl £.nkara borsası 28/2/1941 açılış - kapanış fiatları EKLER Açılış ve kava Bteriln <a Nolar 100 Fro, ies Laviç. PE 100 Drahmi 100 Leva 100 Peçeza 100 Dinar 1938 “© 5 ikramiyeli Sıvas , Erurum 1 Sıvas - Erzurum 7 mama — Torray cevab verdi: Hayır. Fakat çok kullanıl * maz, anahtar daima üzerinde du * Berg, başile işaret ettikten sonra — Devam edinzi, Miss Desn dedi. Genç kız sözlerine devam etti: — Kapıyı aştım. İlk gördüğüm şey. şöminenin yanındaki masanın üzerinde yanmakta olan bir mum oldu. Vikontun daha önce buraya gelmiş olduğu hatırıma geldi, fakat onu görmemiş olduğum için bir ker nara saklanmış olduğunu sandım Zira benim, bu odadan korktuğum biliyordu. Bu doğru idi. Orada t© neffüs edilen hava pek garibdi ve sonra - Miss Dsan'in sesi Gtredi * onun boylu boyunen döseme üzerin” de uzanmış olduğunu gördüm. hâli benimle alav ediyor, samyordum. «— Kalksanıza, diye bağırdımı bu İâtife doğru değil, bu oda besi sinilendirivor: buraya o havsl filâs yok, odama orum yataen; dedim. Bu anda kamavı sördüm: Ah! Bu çok müthişti! Cok mirhi Cürkesı vir)