8 Sayfı Edebiyat (Baştarafı £ nci sayfada) | kalabalığı, o muhteşem albisdi res- miyelerinin — şa'şaasile göğüslerini dolduran nipanların itimamı gönte- cerek bir alayı vâl& halinde yokuşu dikarlardı. «Bu alayı vâlânın asl hikmeti yücudü, mabeyn âtibinin bir e. nde göğsünün en üst tarafında mw | kaddes bir nüsha ihtiramile taşıdığı | Al atlas kese içinde sadaret ferma-| neydi.» Halid Ziya Uşaklığilin çizdiği portreye bakılırsa, Sultan Reşad, 0- #uz şu kadar sene biraderi Abdülha- mid tarafından hapsedildiği sarayın. da çirümüş, vaktinden evvel çök- müş, hastalıklı bir adamdır. Fakat iyi bir kalbi var. O kadar ki, ken: #ime hürmet izharına bir kere olsun gelmiyen Abdülhamid çocuklarına karşı bile iğbirarını hissettirmiyor, anlara başkâtibi vasıtasile haberler bile yolluyor, hallerini, o hatırlarını 4oruyor, bir eksikleri, bir arzular olup olmadığını anlamak istiyor. Muhatrir, bazan, padişahın bu ha- Feketini, belki gizli ve sinsi bir inti- kam olarak telâkki etmekten de kendini alâmıyor. Fakat bu şehza.| deleri ve sultanları başkâtibin ayri ayn dolaşması bile, en sonunda ken- disine, hanedan azasının için için ie kinler, ne ibtiraslar besliyen bir ocak olduğunu anlatmağa bir vesile rfalar bitkin ve ütereddi bir içyüzünü bir ayna gibi aksettiren çok kuvvetli Mhübalardır. Sultan Resad, Dolmabuhçe sara- yına ilk girdiği gün, bir harabeye | #irmiş gibidir. Eşyalar harab, per- deler soluk ve yırtık, her taraf ih- mal içindedir. Halid Ziya Usaklıgil, saraya başkâtib olarak o yollandığ ilk günün akşamında larile sofraya oturduğu ilk dakika- İarin hayretini sayfalarca anlatr iadır. Herkes için eski usulde bin, üstüstüne yığılmış adi tabak- ar! Bu tabakların bazıları o gün sarayda olmayanlar için... Fakat w. sul öyle imiş! Tablaları gene çıka.) almiş! Bunun üzerine başkâtibin ilk işi, bu gülünç tabin usulünü lâğvetmek ve sarayda yavaş yavaş medeni bir| sofra itiyadı uyandırmak oluyor. | Bu sofra meselesi, başka bir gün, hem de cülüsun dah günlerinde, daha gülünç bir şekilde ortaya çıkı- yer. Muwr Hidivine muhakkak bir dyafst vermek İâzim gelmiştir. LA- ir amma, sarayda böyle bir ziyafet için henüz O hazırlanmış bir salon olta yok! O zaman, bütün gün sarayın içini çekiç sesle- rile dolduran mel tahtadan büyük bir sofra | in: orlar, | Halid Ziya bu komik hâdiseyi şöyle anlatıyor: | Zülvecheyn denilen büyük 40-| fay, amele üşüştürüldü, bütün bir gün saray keser taktaklarile | güm güm öterek orada tahta ayaklar ü « zerinde dermeçatma, fakat mub -| kem bir sofra kuruldu, sarayın ruh. teşem vermeil ziyafet takımı alına - mıyarak ancak adedi mahdud bir he yeti idareye kifayet edebilecek olar ve sarayda yaliba bir tarihte Rusya| Çanna ziyafet verilmek için Uluh - yaya gönderildiğinden dolayı Ulah takımı diye anılan küçük gümüş te- kım getirtilebildi, Velhanıl muayyen gecede hademei hassadan , muzıkai hümayundan, Enderun O efendilerinden oOmü-| rekkeb bir resmi kabul ile şa- ni saltanata lâyık bir ziyafet veril - di.» İşin daha garib tarafı, bu, «muh dud bir heyeti idareye kifayet ede- bilecek olunn sofraya çaresizlik yü sünden oturtulamıyab birkaç zatın kâtibe darılmalarıdır. Halid Ziya İşaklıgil bu hâdiseyi «bu ziyafetin İbende pek nahoş bir hatırasın diye! “kaydediyor, Daha ne hatıralar! ne gülünçi saray hademelerinden yollara dizi - İsn saray adamları ki, eski usule te- baan hünkür geçerken alkış tutmak» İn mükelleftirler. Damadı şehriyari. İer ki.. fakat hayir, bunu'ben hülâsa bile edemem, Halid Ziya Uşaklıgil - den dinlemeli: Du is Şehsiyari, Hattâ biraz daha şatafatin madı Hazreti Şebriyari... Sizden! bahsedilirken bu suretİs (anılmak, imzanızı atarken üzerine bu mu - tantan ünvanı koyabilmek elbette ek ziyade hoşa gidecek bir şeyl Çalaız bu kuru süsten de ibaret de- gil. Meşhur damâd gibi Baltalima « binda, yahud diğer birçok emsali gi- bi Ortaköyde, Kuruçeşmede, Çem- berlitaşta, sultanla berâber birer sa- yaya malik olmak, altınızda yepyeni pırl pıni parlıyan, yazın bir fayton, kışın bir kupa, iri, malları İstanbulun harab sokaklarının bozuk kaldırım- larına çarptıkça etraftan kaçışan fakir halkın yüzlerine kıvılcımlar sa. çan, Macar hayvanlarla, mes'vd ve ralite'azzım geçeceksiniz. Mir-de ya- ılmış elbiseleriniz, Collaro.da a - İn ipek çamaşırlarınız olacak, ce- Da - binizde bol para, hele onu düşünmi. yeceksiniz... Daha? Daha?.. Belki de vezaretle paşa olacaksınız. âyân âzamadan olacaksınız, milletin ba - #na türlü belâlar getirdikten se nihayet onların en püskül Sövre-de örmeden evvel orada bol| bol öteceksiniz. Şürayı Devlete, bir nezaret sandalyesine geçeceksin Daha? Daha? .. Bilir miyim neler. Bir sultanla evlenmek! Bu hülya İ beşikten başlayarak, ninnilerin a sından, daha sonra masalların için - den süzüle süzüle bütün mesamat « tan ruha işlemiştir; onun için vezir ve müşir oğullarından Darüşşafaka, mın yetim çocuklarına kadar Damadı Hazreti Şehriyari olmak ve onun arkasından gelen bütün nirnets| lere konmak ve hususile onların ar» sında güzel olmasa bile bir hayal) hölesile söslemeniz pek kolay olun İbir sultanın eteklerine ermek zihin- lerde hâkim vlan bir emeldir.» a Muhakkak ki bu satırları, bu kes- kin hicvi, ancak, Halid Ziya Uşak « hep) SON POSTA Ankara borsası 11/4/1041 açılış ÇEKLER Açılış ve kap Londra 1 Sterlin 524 New.York 100 Dolar 132.00 100 İsviç. Pr. (206875 100 Drahmi 04015 160 Leva 40205 100 Peçe. 120378 100 Dinar 3175 Yokohama 100 Yen 31.1375 ma 100 İsvep Pr. 31005 Altın 35 Esham ve Tahvilât Krgani 0— Sıvas-Erturum $ Sıvas Ersurum 7 Türk umum! tiyatro RADYO ÇARŞAMBA 12/2./1M1 İıgil gibi usta bir kalem yazabilir. di. Halid Ziya Uşaklıgil bu tont, bu sa-| tirik tonu, padişahın bır akşam kem disine bir anç boyası suyu ile bir ma- den suyu şişesi yolladığını anlatır - ken de, hattâ bir gün gene onun se- lâmlık camisinde başkâtibinin sa » kalını keseceğini yanındakilere bir coup de scöne gibi tepeden inme ha- ber verdiği zaman duyduğu iztırabı naklederken de kaybetmiyor, hele yeni kızlarağasının Enderuna saray adamları ve arabalarla gönderilişini nlatması mizah noktasından bir ha rikadır! Fakat bu eserde yalnız bu hatıraların bu ince istihzalı cephesi mi var? Ya hazin ve ıztırab safha l 'akat bu rada keseyim. 4Sa- > ve ötesin nin bu diğer cephesini ikinci yazıma bırakıyorum. Halit Fahri Ozansoy Hergün (Baştarafı 2 nci sayfada) kımından kendisine nasıl faydalı o- labilirim? » sualini bütün faaliyeti nin yegâne kontrolcusu haline getir- mek, Esasen şünü bilmemiz lâzımdır ki dünyanın her yerinde münevverin vazifesi aynidir; münevverin bütün vazifesi, kütlenin işlerile meşgul ol-| mak, onün herhangi sahadaki şi , daha mükemmel görmesi için kılau etmektir. Hangi cemiyet içinde inü- nevver bu vazifesini iyi ederse o kütleye karşı olan dolayı çökmüştür. A imparatorluk devrindeki da sirf bundandır. Mi manlı imparatorlu; halde, onun bütün ka sistemini de yıkmak deyiz, Sade yıkmak dı mez. Bunun yerine yeni bir düşünüş, duyuş ve çalışış sistemi lâzımdır. Muhittin « koymamız Birgen r Coktorur günlük rotarınlan Kızamık Vak'aları: 2 Kızamık herkesçe malüm oldu. ğü gibi aksırık ve öksürük ile Daş. lar. Çocuğun durmadan âksırd celbeder. Gözler | yaşarır, Derecesi hararet yavaş yavaş yiik. Belmiye başlar. Hastanın yürü de kırmızılıklar belirmiye başlar. Bu zamanda derecei hararet sati olarak 39 üzerindedir. Vak'a- nin şiddet ve hiffeine göre bu derece daha düşük olur veyahud daha yukarılara 40 derecsye ka, dar çikar. Nihayet yüzden baş, iamak üzere küçük kırmız tane. ler çocuğun her tarafını kapla. mıya başlar. Evvelâ yüm boyun daha sonra göğüs, kollar daha sonra karın ve bacaklar ve ayak, lar, bu döküntü devri de üş dört gün devam eder. Çöcük bu ösna- da çok sıkıntılıdır. Sık sik kaye der. Öksürür hattâ bazı asabi ço. cuklarda sayıklama görülür. Nihayet üç, dört gün sonr. be evvelâ yüzden başlamak re bütün kırmızı dökünlül mıya başlar. Cild bu sırada keşi. nir ve pul pul kabuklar düğmiye başlar, böylece hastalığın Ohâd devri de biter. (Devam edeceğiz) İZÜ. Cevab istiyen © okuyucularının posta pulu yolamalarını ren 6. derim. Aksi takdirde istekleri mukabelesiz kalabilir. "dır. En 8: Sant ayarı, 8.03: Ajans haber -| PL) 845,0: 1233:| leri, 8.18: Hafi Er kadını 1230 Köy türküleri, 1 müz at ayarı, Ajans haberleri 13.05: Hafif şarkılar, 13.20, 14; Rad.| yo Sulon Orkestrası. 18: Saat ayarı 18.03; Oda müziği (PL» 1830: Konug.| ma, 1845: Çocuk saat. 19115: Çocuk-| lar için musiki, 10.30; Saat ayarı, ve Ajans haberleri, 1945: Radyo Fasıl heyeti, 2015: Radyo gazetesi 2045: Koşma ve Bemailer. 21.10: Konuşma 2125; Şerif Muhiddin'ın saz semüileri. 2145; Riyaseticimhur bandasu. 3330 Saat ayarı, Ajans haberleri, Boran, 2243: Onzband (PL) Yeni ve cazib BİR PUDRA Emsalsiz güzellikte bir ten temin eden Bu pudra, yeni «Havalandırma» vu. sulü sayesitide on defa daha ince ve gayri mer'i olduğundan cild için gayet pratiktir, Ve cildin , Makyajlı değil - tabi manzarasını temin eder. Yağ murlu, rüzgürl bavalarda bile bü - tin gün sabit kalır. En sıcak dans salonlarında bile ar, tık parlak bir buruna tesadüf edil, K Bu pudranın bir siz güzelik mütehassıs icad edilen ve Parisle pek yade rağbet bu 1 muhtelif rengi yar. iyi cü an TOKALON ını tecrübe ediniz ve yüzünü» ün nasıl sehhar zik manzara wbettiğisi görürsünü, > Dr. IHSAN SAMI “* BAKTERİYOLOJ! LÂBORATUARI Usümi kan tahkidtı, frengi nokta: raxarından (Suserinnn ve Kaha tes han va su tak seni aşılar er, Klerür, aaa yün, Tel- 881 balgamı, kazörm 3, ülire mikroskop: ., Ka lemterin mükte Divanyolu No. 114, Matbaası: amaaan Neşriymi Müdürü: Selim Ragıp Zmeş rai 8. Razıp EMEÇ A, Ekrem UŞAKLIGIL Aşağıda ismi, muhammen bedeli terilmiş olan Ankara hastanesi madeni saat 15 te kapalı zarf usulü de Ankarada idare binasında sıra ile ve ayrı ayrı sahin alınacaktır. Bu işle de kanunun tayın es dar komisyon reisliğine vermeleri lü Şartnameler (147) kuruşa Anka maktadır. (1 Malzemenin ismi “1 inci grup: 19 kalemden ibaret ma denl komodinler, dolaplar, vesaire 9 inci grup: 47 kalemde Daret ma deni kaplar, muayene masa ve göt, longlari vesaire ... kapanış fiatları tarafın. | girmek istiyenlerin Jisteleri hizasında yazılı muvakkat teminat iği 'vesikaları ve tekliflerini ayni gün saat 4.de ka, masalar Aydında zirai vaziyet GBaştarafı 6 new sayfada) memurların tetkikatı çok müsaid ne tice vermiştir. Daha ilk günlerde 15 bin | arazi sürdürmek üzere taahhüd ya- pılmış ve resmi formalite ikmal o - İunmuştur, Bu miktarın O 80 hattâ 100 bin dekara yükseleceği kuv - vetle ümid olunuyor. Nazilli pamuk Üretme müdürü de aknlâ cinsi vaktinde ekilip, yağmurl dekar istasyonu pa madan istihsal işinin bitirileceği lü- zumunu «öylüyor, Bu itibarla ekim zamanında zirai kombinalar ıdare- sinin Aydına 10 traktör gönderme- #i ve Aydında bir zirai kombinası teskil olunması çok lüzumludur. Bu tahakkuk ettirilince Aydın pamuk çuluğunun hayati bir ihtiyacı karşi- lanmış olacaktır. Denizcilik (Baştarafı 2 mei sayfada) m &r ni yi ölçen bu amiral, harb 'ennine ay .| kırı. olarak yaptığı bu. hareketle, İ | talyan efkâri umumiyesini adamakıllı tethiş etmiştir. Ru bâdise bide, &«. kiden hâsü olan kanasti takviye et , mektedir. Artik Akdenizde bir deniz harbi İyok, tek taraflı bir hareket vardır. £. İtalyan flasu ise, memleketinin deniz. deki menfaatlerini koruyacak bir va.| İsta deği, bizrat Hi amiralları Piamberamdino'nun dediği gibi boz . masilara bozdurmak için yapılmış o. İyuncaklardır. DE | İlki yangın başlangıcı Bebekte, Cerdelpaşa enddesinde 129 numaralı Angelikiye aid evden dün yangın çıkmışsa da itfaiye tarafından! tevessüine meydan verilmeden sön. dürülmüştür. Bu erin sigortalı olduğu anlaşıldı. Hından yangın ne suretle çıktığı! İzabıtaca araştırılmaktadır. | “Taksimde Leylakçiçeği sokağında Marikaya aid ahşab evden de dün yangin çıkmış, derhal bastırılmış « Le TIYATROLAR Şehir & Tepebaşın: | Akşam sunt 20,30 da EMİLİA GALOTTİ — SON HAFTA — İstiklâl caddesinde K Gündüz saat ÇOCUK Akşam saat 2030 da KİRALIK ODALAR kısmında | RAŞİD RIZA TİYATROSU H Şul Bakırköy | İ İ | ATLADI — —— — a DOYÇE ORİENT BANK | Dresdner Bank Şubesi Mertezi- Berlin Türkiye şubeleri: Galata , İstanbul . İzmir Deposu: İst, Tütün Gümrüğü * Her türlü banka işi * Doktor Hafız Cemal (Lokman Hekim) Divanyolunda 104 No. da hergün hasta kabul eder. Telefon: 21044-23398 ve muvakkat teminatı ayri ayri gös. malzemesi 2521941 Salı günü AYLAR GEÇTİKÇ 1941 İKRAMİYELERİ — T. İş Bankası | :“wwz > (941 Küçük |: ki 2000. — Tasarruf Hesapları | & İKRAMİYE” > PLÂNI 500 20 * — t000.— Keşideler: 4 Şubat, 3 Mayıs, 1 A. tustos, 3 İkineiteşrim tarihlerinde yapar. mıdır, Haydarpaşa veznelerinde satıl Mubamm Muvakkat teminat Ura 3010,28 2507,78 TiMOFUJ— (Abdest bozan) dediğimiz barsak kurtlarının devasıdır. Bunlar sığır etile yapılmış pastırma ve sucukları yiyenlerde hasel olur. Uzunlukları dört metreden on metreye kadar olur ki birçok tehli- keli hastalıklara yol açar. TİMOFUJ bu kurtların en birinci devas- dır. Sıhhat Vekâletinin müsaadesini haizdir. iler eczanede bulunur, reçete ile sat Türkiye Cümhuriyeti ZiRAAT BANKASI Kuruluş tarihi: 1838 Sermayesi: 100.000.009 Türk Lirası Şutu ve ajana adedi: 285 Ziral ve ticari her nevi banka müümeleleri PARA BIRİKTİRENLERE 2 LİRA IKRAMIYE VER/YOR Ziraat Bankasında kumbaralı ve ihbarsız tasarruf hesablarında enaz 50 lirası bulunanlara senede 4 defa çekilecek Kur'a le aşağı - daki plâna göre ikramiye dağıtılacaktır. 4 Adet 1,000 Liralık 4,000 Lira 4 590 2,000 < 250 1,0090 40 100 4,900 100 50 5,9000 120 40 4,8009 160 20 3,200 Dikkat: rındaki paralar bir sene içinde 50 liradan aşağı düyeiyenlere ikramiyo çıktığı takdirde 9 20 fazlasüe verilecektir. Kur'nlar senede 4 defa, 1 Kyidi, 1 Birincikânun, 1 Mart ve | Han. ran tarihlerinde çekilecektir.