ET A m A ee Şe A TİE e AŞ Şİ ZA e Ceyhanda * Halk, sokakların çamurdan kurtarılma- sını ve lüks lâmbala- suyuna Zaten, mahsile ve sokaklar çamur! deryasından geçilmez ve çıkılmaz bir hale geldi. Çarşı, ve istasyon caddesi de böyle günlerde berbat bir haj al.|: maktadır. Evvelce, çarşı ve mahalât berbat bir halde idi. Dört beş senelik bir ça İışma sonunda kasaba hayli çamur. dan kurtulmuş oldu. Fakat, son s6 - melerdeki bakımsızlık kasabayı gene &ski haline irca edeceğe bendiyor.! Burada bir noktaya işaret etmek & » terim: Vaktile gece vakti trenle Cey. hana gelen ve stasyonda vesait bu -. lamayınca, kasabaya yaya yürüyerek gelmeğe mecbur kalan bir yolcu, ça. murlara saplanan iwkarpinini arar - ken çizme bulmuştu. Bu vaziyet her. halde şimdi de haddinden fazla ça- Mur deryasi halindeki (omahallelerde zühur edecek, Döğer taraftan, evveles de yazdı - ğım gibi, istasyon caddesinin, istax. yona yakın mahal ve Ayas yoluna sapan kısmı hâlen açılmamış oldu - ğündan borulmuş ve çökmüştür. A - caba burası neden böyle ihmal edi - liyor? Keza kasabadaki (Omdedi mahdud Yika lâmbaları da bugünlerde mun. tazaman yanmıyor. Zaten, gündüzün çamur deryasından evine bin bir türlü meşakkatle gidebilen halk, daha ak. şamdan sönen bu Miks lâmbaların - Trabsonun gürel Trabson (Hususi) — Ebedi Büyük Atatürkün Trabzonlulamı aziz bir he. diyosi olun ve iki senedenberi inşasına devam olunan içme suyu tesisatı Ik. mal edilmiş ve son günlerde şehrin mahtelif semtlerine su tevaislina baş. lanmıştır. Senelerdenberi susuzluktan binbir müşkülüâi çekmekte olan şeh- rin içinde Almauyadan Hohtif şirketi tarafından getiriden elli aded çeş - menin de inşası ikmal edilmiştir. Hal. ka ve evlere weuz su verebilmek işin Belediye elden gelen gayretleri sar - fetmektedir. Belediye meclisince ve. rilen bir karara göre balka gayet u- cuz olmak üzere beher tonu (7,6) ku- ruştan su verecektir. Hayırsevenier Cemiyeti Merkezi Ankarada Oolmak Üzere Bayan İnönü'nün Başkanlığında ku- rulmuş olan Hayirsevenler Cemiye tinin bir şubesi de son günlerde şeh. rimizde kurulmuştur. Bu husus için Hulkevinde Vali vekilinin başkanlı - ğında yaplan bir toplantıda yirmi beş kişilik bir heyet seçilmiş ve der. hal faaliyete geçilmiştir. Hayırseven. ler Cemiyetinin kuruluşu © Trabzon muhitinde son derece alâka ve sevgi Bilecik köylülerinin Hava kurumuna teberrüleri Bilecik (Hususi) — Bilek merkez'de karşılanmıştır. Trabzon nihayet içme Şehrin muhtelif semtlerinde su tevziatına da başlandı, su halka çok ucuza verilecek Tokadda Vilâyet Parti kongresi delegeleri şerefine veri- len ziyafette parti reisile vali nutuklar söylediler Tokad Oo (Hususi) — Vilâyet Parti kongrew vüâyetimizde bulunan Parti Müfettişi ve Kars meb'usu Zihni Or. hunum ve Vali İzzettin Çuğparla de -) var ve müessesat müdiranının işti . rakle toplanmıştır. Kongre kaza ve nahiyelerin dilek. Jerine ittıla kesbeylemiş ve bunlara Vali İzzettin Çağparın kanuni icab - lara uygun covabları delegelerin ts3. vib ve teşekkürlerde karşılanmış ve Partinin binsi Ebedi Şef Atatürkün hatırası taziz edilmiş ve murahhas - ların teklifleri üzerine Mill Şefimizle büyüklerimine karşı şükran ve beğli Ik telgrafları çekilmesine karar ve — rerek vilâyet idare heyetine riyasete| türcardan Mustafa Yolcu, özalıklâra da avukat Selâhattin Gülüt, Emekli Albay A. Riza Yalçmaip, Ziraat Ban. kası muhasibi Hulüst Yetişkin, tüc - bir görünüşü cardan Nuri Peri ve zörradan Lütfi &hasile istimlikine karar veren Trab) Göncağayı seçerek kongreye &on ver. zon Belediyesi wtenlâk & bedeli olan |Ptiğlerdir. altı bin beş yüz lirayı varisine ver .| Gece Parti Kurağında delegeler şe. miş, binada Atatürk ve inkdâba siğfrefine atm ve > müdra - e nının da iştirakile verilen (o ziyafette Slmanna Başalimmte AR İDİN-İparı; Müfettşinin söylevini maüteakib Valimiz İzzettin Çağpar da bu dünya kabuğu müvacrhesinde o vaziyelimizi tebartiş Trabaon Belediyesi halk için hava.İettren çok heyecanlı ve alkışlarla yici zaruriyeden olan findik kabuğu , karşılanan bir nutuk söylemiştir. Bu satışında ihtikârn meydan verilme -İtoplanlı geç vakte kadar çok samimi mesi için çuvalına © yirmi beş karuş bir hava içinde devam etmişlir, nark koymuş ve fındık kabuğu satan kavuştu 312 ilâ 334 doğumlu ihtiyat ve ruhsatlı eratın yoklamaları 1 — Şübemizde kayıdlı buluna 337 A e : mmm si aman 2 — Şabeminde kayıdı bulunan bütmum yerli ve yabancı iüyat era$ 81) . 331 ür 332 . 338 - 334 doğumlü ruhaaflı orafın yoklamaları aşağı. da yanlı günlerde şube merkezinde yapılacağı dân olunur, 17/1/0941 Cuma günü 312 yerli yabancı, 20/1/941 Pazartesi günü 314 . 314 yerli yabancı 22/1/941 Çarşamba günü 315 - 316 yerli yabancı, 24/1041 Cuma günü 317 - 318 yerli yabancı 21/1/941 Pazartesi günü 319 - 20 yerli yabancı, 2/1 Çarşamba günü 321 yerli yabancı. ... 31/1/M41 Cuma günü 322 yerli yabancı, 3/2/931 Pazartesi günü 323 yerli yabanei, 5/2/9$1 Çarşamba günü 324 yerli yabanci, ... | 1/2/9$1 Cuma günü 325 yerli yabansı , beyle. Pazartesi günü 326 yerli yabanel, ... v Çarşamba günü 327 . 328 - 329 yerli yabancı 14/2/9411 Cuma günü 330 yerli yabanci ei 11/2/9041 Pazartesi 331 yeri; yabancı, ... 19/2/9041 Çarşamba 332 - 933 - 33$ ruheatir örat, Yabancı 337 doğumluların yoklamaları Beyoğlu Yabancı Askerlik Suhesinden: İ 1 — Beyoğlu ve Beşiktaş kazaları dahilinde oturmakta olan ve askerlik | çağına girmiş bulunan 337 doğumluyabancıların kanun mücbines 1 İ kincikânun MI den itibaren yoklamalarına başlanmıştır. ! 2 — Yoklamasını yaptıracaklar aşığıda istenilenleri di getirecek veya göndereceklerdir. a A — İkametgâh senedi B — 4 vesika fotoğrafı. İl C — Bunlardan beşka okurların okur vesikası, san'atkârların san'a$ pelgesi, mall olanların da rapor gündermeleri veya getirmeleri mecba. | 3 — Yoklamaya Cumartesiden başka hergün sabahtan öğleye ve Ha- iran sonuna kadar devam edileceğinden bu müddet zarfında mükellef - Jerin yoklamalarını yaptırmaları lâzımdır. Gelmiyenlerin askerlik kanu - nunun 83. üncü maddesi mucibince cezalandırılacakları ilân olunur. f Askeri tetkikler (Baştarafı ? nel sayfada) fabrikaları da deramlı mürakabe ve Tokatta odun ve kömüre “İ&um yılı münasebetle muhteşem bir kontrol altında bulundurabümek için her fabrikaya muayyen satış günleri tesbit etmiştir. Namık Kemal gecesi Şehrimiz Halkerinde büyük Vatan. perver Namık Kemalin yüzüncü do nark kondu Tokad (Hususi) — Belediye Encü. meninoe verilen bir karara yaş odu nun beher kilosu yirmi ve kuru odu. num otuz para, kömürün de beher kilosunun üç kuruş üzerinden satıl . masına nark konmuş ve bu nark vi. lâyet Idare heyetinin tastikinden geç- mek ânrelile kal'iyet kesbetmiştir, Sa taşlar bu mark üzerinden yapılmakta. dır. Hilâfında hareket edenler şid » detle tecziye edilecekler ve hakların. da kanuni takibata geçilecektir. merasim yapılmıştır, İki binden fazla münevverin iştirak etliği Namık Ke. imal gecesinde Halkernin o mühteyf hatibleri Şdirin (hayatı ve eserleri Ihakkında konferanslar verdikten sön Ira temsil komitesi tarafından büyük edibin Vatan ve Solsite (piyesi de sahneye konulmuştur, Piyes halk ta. köylerinden Bayır köyü ahalisi a Halk Mümesi ralarında topladıkları yüz yetmiş H-| Atatürk köşkünün Halk Müzes it. rayı Bilecik Hava Kurumu şubesine teslim etmişlerdir. Muş Ç. E. K. okul yavrularını sevindirdi Muş (Hususl) — Muş Çocuk Esir geme Kurumu bu s0n6 dahi yetim ve #ahbsiz okul çocuklarına, elli dört ta- kım elbise ve seksen bir çift ayakkabı vermek suretle sevindirmiştir, 930 - 940 yılmda İstanbul ük ted- Heat öğretmenlerinden bir kısmi bi. Birer derece terfi eden İstanbul ilk okul öğretmenleri Nallıhanda askerlerimize kışlık hediye Nallıhan (Hususi) — Evvelce as » kerlerimiz» yapılan teberrüata ilâve. ten bugün de 550 eldiven, 538 çift ço. rap, 250 pamuklu, 84 kazak ki şimdi. ye kadar cem'an 1225 çit (eldivenle 1806 çift çorap, 429 pamuklu, 34 ka - zak teberrü edilmiştir. Teberrüatâ de vam edilmektedir. rafından misli görülmemiş bir alâka İve heyecanla karşılanmıştır. Zehra Sevil, Cemile Altuğ, Remaye| Kirşeç, Fahriye Somer, Aliye Akın, rer derece terfi etmişlerdir. Terfi e -İ Meliha Tosun, Süreyya Yücel, Semi. denlerin isimlerini aşağıya yaziyoruz:İye Kiçin, Nezihe Argun, Mükterem 20 liradan 25 liraya terfi Deri Çulpan, Sabit Erdem, Mukadder Ti. Talât Mendek, Nermin Gökkaya,İ nay, Saadet Eğitmen, Zehra Tarım Hatice Arca, Halet Aygen, Kerim Er- gabri Hsel, Avni Kurdoa, Hilini Kn. Zonguldak Parti reisi seçildi kalacaktır, Zonguldak (Hususi) — Cümhuri - yet Halk Partisi vülyet kongreleri ditmiş ve Halkevimisn oreği Ahmed Gürel ilke parti reliğine set“ İğoat, üremi Küymen, Ziya Önür, ayni zamanda Halkevi rekliği de bakı)7veri7e Altuğ, Rifat Balina, Perihan Ongan, Hâmid Paker, Muzaffer Ser. vet, Nadire Aktürk, Sezal Gündüz, Sabiba Namer, Sadiye Türemen, En. ver Araççı. ran, Tevfik El, Muuazsez Kaynarsoy, Yusuf Güven, Vedia Kökçül, EEkmet Ahmed Gürel, ötedenberi memle - ket ve par işlerinde içli ve özlü me. Saisile muhite zendisini enerjik bir cemiyet adamıdır. Bihas. $a Türk Hava Kurumu ve Halkevi başkanlıklarında cidden omuvaffak| yediha Gümüşoğlu, Fikriye Özakıcı, öserler vermiş ve bunları daima ileri Nesibe Ergin, Pakize Tanaydı, Meli bamleler balinde idameye muvaf'aklha Abud, Saibe Tansu, Mukaddes Ay. olmuştur. dın, Ayşe Özsel, Remzi Günaydın, Pürti resliğine. seçilmesi muhitte|Tahir Ataoğlu, Memduh Öğe, Salih memnuniyetle karşılanmıştır. Zeki 'Karsal, Nezihe Güner, Sami Tiğaz Son Postanın macera romanı: 81 ->.gesta DOĞ > EE ve ENTELİCENS SERNNİS Nakleden: Sehçet Sara .. Maalesef ben de,| selesidir. Tehdid suretile para ko - üzden fazla omalümat| panlmak istenmiş, fakat hüdise, tehdidi yapan adamın aleyhine dön- müştür, Müfettiş, kaşlarını kaldırdı. Bu 65-x olmadığın ima etmek isti - yordu. - Ben, maktulün kendi muhitin- den birisinin intikamına maruz kal- dığını zannederim. Leman Güzel, Darülnaz Harman- kaya, Fitnat İdemen, Cemüe Gökçâ, ibi değilim. Vilfort derin bir iç cekerek: — Bir şey bilmiyorsunuz, de - mektir. — Hattâ, şu eczacı kalfasının bahsettiği sarışın kadını bile bula - madık. Malüm a, o resmi ifad. de de böyle bir kadın olduğunu rar etti. İ Vilfort, omuzlarını kaldırarak: Labreche, dudaklarını bökerek: — Nasıl isterseniz öyle zannet - — Burunla beraber, ben böyle| mekte muhtarsınız. bir kadının mevcudiyetinden o bâlâ Vilfort, Boöisionun o yazıhanesine şüphedeyim Şahidlerden hiç biri| yaptığı ziyareti, orada öğrendikle - böyle bir kadından bahsetmedikleri| rini anlatmak istiyordu. Fakat Lab- in... reche'in daima mütereddid ve her — Kabul... Bana övle geliyor| şeyden şüphe eden bali bunları hi- ki bu cinayetin âmili bir şantaj me-'kâye etmesine mâni oldu. İleride lü- sayın, Kenan Süzer, Mustafa Duyu.) SEVİrMİ 25 tradan 30 liraya terfi edenlerireyya Tuna, Nezihi Gürel, Kâmal HU « Erman, Nafia Özman, İsmet Han çer, Nözme Cuda, Sıdıka Şenyuva, Melâhat Güş, Aliye Tunagiray, Rüş. tü Dik, Sahe Kaflı, Fahri Ersan, Zehra Kayra, Pikriye Özakıncı, Fuad | İlariştm, * Mediha İnan, (o Şakire İDerman, Saibe Kansu, Ziya Se. zen. Ayşe Özsel, Mediha — Hatunoğlu, Nürye o Yayer, Adviye Buduneli, Naciye Yıldız, Sü - g2, Zehra Seri, Necmettin Doğu 30 liradan 35 raya terfi ödenler | Nowad Aralongun, Firdevs Vİ, Be, hiye Başaran, Sabiha Koşar, Riaz A. ruca, Şükriye Pirkut, Hüsnü Meriç, Tevfik Tan, İhsan Atik, Pakize Sert. oğlu. İZeynelâbidin Huran, Pesert e görürse anlatmıya karar ver - “O rada, hususi taharri memuru- nun masası üstündeki telefonun zili çaldı; Vilfort telefanı açınca: — Evet, buradadır. Şimdi. Yanımda. .. Dedi ve arkadaşına dönerek ilâ- ve et: — Senin mesai arkadaşın Boran telefon ediyor, Labrechi — Ona buraya geldiğimi haber) ” vermistim. — Alle, allo, sen misin Boran). Ne dedin?.. Plumerot mu?.. Yeni malümat m: getirmiş?.. Alakoy o - nu... Şimdi geliyorum... Ve telefonu bırakarak, o Vilforta | döndü: İl sı Plumerot mer-| mberler getirdi -| Zini söylemiş. Hem de mühim ha -| berleri varmış... — Mükemmel şansımız var azi - zim. Şu sırada en mühim malömatı| ondan elde edeceğiz... Hem ne te- sadüf, daha biraz evvel, bu zattan bahsediyorduk. Gi Bilecik C. H. P. kongresi Bilecik, (Hususi) — Vilâyet C. H. P, si kongresi kazalardan gelen murahhasların iştirakile yapılmıştır. Kongrede bölge müfettişi Zühtü Durukan ve Valimiz Rifat Şahinbaş ta bulunmuştur. Kongreye o Cahid Töre reis seçilmiştir. ————————— par, Mebrure Elbrüz, Ayşe Başeski, Doğan oÇuğlıyan, Turhan Yaramış, Tahir Ataoğlu, | Bedr: Öymen. 35 liradan 49 liraya terfi edenler Rahmi Kayıhan, Naci Tansel, Fab ri Güler, Tevfik Köker Abdülkadir Özdil. Hali İbrahim Kökmü, Zeka - riya Güçer, 40 liradan 50 liraya terfi edenler Neş'et Delikanlı, Zühtü Kansu, Sab ri Tırpan, Lütfi Çetin, Şevket Demir. kuvvet, 50 Kradan 60 liraya terfi edenler Lütüi Oktay. Labreche, sabırsızlıkla hareket e- derken: — Siz de geliyor musunuz? diye sordü. Birdenbire canlanmış ve merakı bir kere daha uyanmış olan Vilfort: nalmemnuniye gelirim! diye cevab verdi. İkisi birlikte, Avenüye | çıktılar, bir otomobile bindiler. Bir köşeye büzülerek tâ Orpevr rıhtımina ka- dar bir şey koni lar. Eczacı kalfasının ilk sözü: — Ah müfettişim, inanılmıya - cak bir şeyl Böyle bir hâdise... Bu- lunmaz tesadüf. Ben de kimseye söylemeden size yetiştirmek (icin koştum ya, İleride beni daha ivi ta- meraniz... Ben bulunmaz bir uda - mim, Labreche bir iskemleve oturarak ve eczaci kalfasının sözlerine fazla ehemmiyet veriyormuş gibi görü - nerek: — Senin ne mükemmel adam ol- duğun halinden bell... Demekle iktifa etti, Plumerot pek heyecanlı görünü: yordu. Onun her bildiğini anlat * culara Fransız ordumunu yıkan Al - man darbesinin ve yarmasının vukubulduğuna dair bir fikir ver - mek ve onları esamız mütalea ve münakaşalardan kurtarmak istedim. Bundan sonraki yazılarımda ise as- keri harekâta ancak lüzumu kdar ve pek umumi bir surette temas ede - rek Fransanın neden bu kadar ça - buk mağlüb olduğu hakkındaki tet- kiklerimi bir an evvel bitirmeğe gayret edeceğim, Yarmadan sonra Almanlar ne tarafa teveccüh edecekler ? Düşmanın 18 Mayıstan sontaki hareket istikametini bilmek Fransız kumandanlığı için ehemmiyetli idi. Eğer Almanlar, Fransi müdafan cephesinin tâ Anvere ka « dar daldırdıkları taarruz kaması, 19 Mayıstan itibaren Samme nehri üzerinden cenuba, Parise doğru çe- yirecek olurlarsa, onların bu yürü - yöşünü karşılamak için Parisle Som- me nehri arasında ciddibhiç bir Fransız kuvveti mevcud olmadığım- dan, şüphe yok ki onlar Fransanın hükümet merkezine iki üç gün için- de girebileceklerdi. Ayni zamanda altıncı, ikinci ve üçüncü orduların arkalarına da düşebileceklerdi. Bu esnada, sarsılmış olarak Fransız - Belçika hududuna ric'at eden bi - rinci Fransız ordusile İngiliz ve Bel- çika ordularından ve en solda olup birçok kısımları cenuba tahrik edil - meğe başlanın yedinci Fransız or - dusunun bir iki kısmından mürek - keb olacak olan birinci ordular gru- pu ise Almanlar tarafından, şim: ya kadar yapıldığı gibi, sahile doğru tazyik edil, lanacak ve bunun cenüba, yani Paris üzerine yürüyen Alman ordular gru: punun arkasına düşmesinin menedil- mesi maksada kifayet edecek idi. Fakat Allahtan olacak ki, Fran- szlarn aklından bile geçmiyen bir hâdise onların imdadma yetişti ve Almanlar senuba, yani boş sahaya teveccüh edecek yerde Kale - Ca - —— ması için sual sormuya bile lüzum ol- madığını polis müfettişi ve taharri memuru pek iyi farketmişti. Bununla beraber bu zat, onlara bir hayli şâpheli görünmiye başla - miştı. Zaten Labreche daha hüdise- nin başında bu adamdan şüphelen- mişti ve katilin o olması ihtimalin- den bile bahsetmişti. Belki de bu adam bir aptal gibi görünerek cürmünü gizliyordu. Bir çok mücrimler bu usul ile yakayı kurtarmamışlar mu idi? nasıl | Almanların ba İnis'ye doğru yollandılar. İkinci bir | şans da Fransız O kumandanlığının rın bu maksadını bir Almas nın üzerinde bulunan bir haritadan daha evvel öğrenmeleri olmuştur. Almanların plânı Kaleye doğru iler” liyerek Fransız orduların! ikiye bök mek ve evvelâ şimaldekini ihata et * mekti. Nitekim öyle yaptılar ve ce nuba karşı Sommeda ve Aisnede yalnız yancılar bıraktılar, ğ Fi na da, bu fırsattan bilistir fade, ikinci ve altıncı ordularile ve mevcud bütün motörlü, makineli ve zırhlı tümenlerile derhal şimal bat inde şiddetli taarruz ede cek yerde Aisne ila Some üzerim de yeni bir müdafaa hattı kurmakis vakit geçirdiler. Yani Belçika Fransanın şimal doğusundaki birin” ci ordular grupunu, melâm olduğt! Üzere, mağlüb ve perişan olmak iç kendi başına bıraktılar, Fransızlar Oise ile Som- me'da yeni bir müdafaa hattı kurmakla meşgul © Almanların Kaleye doğru ilerle” i ei E İ mel ei Fransız Belçika v8 dasındaki birinci ordular grupunuf ihata olunmak tehlikesine maruz ka) lacağı aşikârdı; onun için cephe ku mandanı General Georges bi: ordular grupu kumandanına Som 5 me'a doğru kendine şiddetle yol) açmasını tavsiye etti. Fakat biri; ordular grupunun bu derece (fal kuvvetler karşısında bunu yalnız b gına yapamıyacağını cephe kuman danının bilmesi lâzımdı. Çünkü ku tuluş, ancak birinci ordular (gru Valanciennes - Lille üzerinden $ me'a doğru şiddetle taarruz ede kendisine yol açarken, hiç olma: altıncı ve yedinci ordularla doku zuncu ordu kısımlarının da Laon *İ Cambrai istikametinde © taarruzilti mümkün olacaktı. Biz bunu d harekât ölürken günü gününe yi rak tavsiye etmiştik, Bunun böyle olmasın lü | kılan, başlıca sebeb, Oise ile Som” arasında ve buradan denize kad£ 120 Kum. lik bir cepheyi sağlam surette tıkamak için lâzım olan ki vetlerin zaten eld chazır bulun masıydı. Filvaki gerek Majino tındaki ve gerek Alolardaki o lardan ve suradan buradan b kuvvetler alarak buraya getir kabildi. Fakat bunun olması zamana mütevakkıftı. Ondan bask” bu zaman zarfında âtıl durmak bi” tinci ordular grupurün bat” na imhasımı mucib olabilirdi. O Fakat eczacı kalfası, oradakilerin| iin o Valanclennes'a ve Amien ve son derece dikkatini uyandıran bir haberi fazla mülâhazaya meydan vermeden ortaya atıverdi: — Sarı kadını gene gördüm. Ha- ni Tourpied'yi Metroda öldüren kadını!,. Son derece kat'i ye emin bir lisanla söylüyordu. İlk önce Boranın gözler: hayretle açıldı. Labrech olduğu yerden #ç radı. Yalnız Vilfort hiç renk ver - miyerek bir sigara yaktı. riyarı müfettiş telâş ve heyecanla sordı — Nerede gördün? (Arkası var) la elli im lı üm ke zl il lke ik il di, kadar uzanan Alman yarma kuv lerine her iki taraftan taarruzla rinci ordular grupunun kurtarıl: ve Somme nehrin> gelmesinin temi edilmesi lâzımdı. Yalnız hir taraf tan yapılacak taarruzun bu isi bi #aramıvacağı asikârdı. TH. E. Erkilet yun Kesik ksa — ——— Neşriyat Müdürü; Selim Ragıp ŞAHİBLERİ: 8. Rapıp EMEÇ A. Ekrem UŞ