SON POSTA Haziran 11 Hergün Gene para bahsi ozan: Muhittin Birgen D ünyadan bir para dalgası çeçti Henüz ne olduğunu pek iyi anlı- yamıyoruz. Bir müddet sonra anlıyacağız. Doların ve İsviçre frangının O geçirdiği son birkaç günlük istihaleden evvel, altın üzerinde (geniş bir spekülümyon O hareketi işinden geçtik. ida bir aralık 19,5 liraya çıkmış olan altın 18,5 liraya düştük- ten sonra tekrar yükselmiye başladı ve, iyi takib edemediğim için azami haddini bil miyorum, galiba yirmi beş liradan fazlaya kadar çıktı, Türk piyaassında akının bu kadar çıkması için Türk ıktısadiyatı ile alâ- kadar ciddi sebebler yoktu. Türk parasma karşı emniyetsizlik göstermek için siyasi sebeblerle zihinlerini yoranlar ve kendile- rini vehine kaptıranlar bulunacağını kabul edebiliriz. Fakat, böyleleri için dahi altıma karşı bu derecede kuvvetli bir hücum yap- mıya sebeb görülemezdi. Bu mühim iktisadi hüâdisenin O benim zihnimi işgal ettiği sırada Suriye gazeteleri- mi okurken dikkat ediyetum ki ne zaman burada altın yükselmiş olsa bundan evvel Suriyede de altın yükselmiş bulunuyordu. Türkiyeden Suriyeye geniş mikyastn altın kaçakçılığı yapıldığı şüphesizdir. Gene ayni gazetelerde geçen sene görmüş olduğum bir istatistik Suriyeye yapılan altın idhalâ- tında ihrac memleketi olarak o Türkiyenin mühim bir mevki tultuğumu ispat ediyordu. Bu defa da altın piyasasının bizde yüksel- mesi, daima Suriye piyasasının yükselme- sinden takriben bir hafta sonra vukua geli- yordu. Arada büyük farklar da vardı: Su- riyede bir Osmanl altını 35 Suriye lirası olduğu zamanlarda idi ki bizde de altın fiatı 23-24 lirayı buluyordu. Frannz frangının dolara karşı düşmekte olduğu devre tesadüf eden bu yükselme hareketi, Suriye için bir dereceye kadar an- laşılabilir bir şey olsu da gene bu kadar yükselme gâyri iabit görünür. Acaba, bu hâdisenin. Fransada alın ihtiyacının art - ması keyfiyeti ile bir alâkas var mıydı? Bunu bilemem, Fakat, şurası muhakkaktır ki Suriyede altın son iki halta içinde yeni- den düşmiye başladı. Eğer, evvelce altının çıkmasına sebeb olan hâdise, sadece frangın düşmesi ve siyasi sebeblerden ibaret bu - İonsaydı İtalyanm harbe girmek tehdidi mütemadiyen arttığı bir devirde altının düşmesi değil, bilâkis yeniden çıkması icab ederdi. Şimdi doların düşmesi hâdisesi meydana çıkınca, daha iyi anlaşıyor ki Suriyedeki yükselme hâdisesi, daha ziyade enternas- yonal spekülâsyonun elile yapılmış bir iştir ve bunda Avrupadan Amerikaya mütema- diyen altın gönderme ihtiyacının oynamış olduğu büyük bir rol vardır. wrupa ile Amerika (arasında nlaşması yapıldığına ve ars altına karşı gma hasıl lornın düştüğünü göreceğiz. Eminim ki, iki haftadanberi Suriyede altının düşmesi hö- disesi ile İngiltere-Fransa ve Amerika .ara- sındaki para müzakerelerinin bir alâkası vardır, * Bu izahatı vermekten maksadım, va - tandaşlarıma şunlar söylemiye vesile bul maktır: Alunın bundan böyle para olmadığına inanmamız zarurettir, Altın öyle bir meta- dır ki, her şey gibi, onun da yarın se ola- cağı belli değildir. Harb sonunda belki de altın yalnız verem hastalığına karşı yapı. lan ilâçlarda, diş kaplamalarında ve mü » cevheratta kullanılan bir madde olacak ve belki de para ile hiç slâkası kolmıyacektır. Paranm, her şeyden evvel biz istihsal ve is- tiblâk ölçüsü haline gelmesi ve rolünün buna münhasır kalması ilitimali çok kuvvetlidir. Belki de yeni bir enternasyonal mübadele ölçüsü icad edilecek ve artık serbest döviz, kontrollü para gibi mefhumlar ve hesablar ortadan kalkacaktır. Bu harb gösteriyor ki en büyük servet iştir, sâydır; bilhassa, istihsaldir. Bunun için ellerinde parası olanlar ve bunu bir yerde saklamak istiyenler. evvelâ, memle- ketin parasına itimad etmekle, sonra da bu parayı iktsadi teşebbüslerde kullanmakla mükelleftirler. Fakat, bu bore, vatana kar- '« bir vazife şeklinde anlaşılmamalıdır. Ha- Muhittin Bizgen Resimli Makale: nsan bir yazar bozar tahtasıdır & insanın sevinci Odalma az sürer, oOderler, doğ- Hepimiz dur. Fakat kederin de çok uzun sürmediğini vw bu tahtanın kalemi Butmayınız, kullanılır, birer yazar bozar tahtasına benzeriz. Yalnız kendi elimizde değildi, tabiat tarafından İngilterenin Brüksel Elçisi Almanların Elinde 4 Ağustos 1914 de İl senedir hari- ciye nezaretinde va zile gören ve İZ yaşlarında bulunan Lancelat Oliphant Londradaki Alhan büyük elçiliğine gi - derek büyük elçi prena Lichnowsky - ye, İngilterenin Al - manyaya harb ilâ - Di nolasm tevdi etmişör. 2 Haziran 1940 da ise, gene ayni a - dam bu sefer 58 yaşlarında ve İngiltere - nin Belçika elçisi bulunan Sir Lancelet O- Tiphant, Belçikada harb sahasında bir çu- kur içinde buluçarak Almanlar tarafından esir edilmiştir. Kendisi Fransadaki Belçika hükümetine iltihak etmek üzere Bruges'den ayrılmış ve fakat yolu kesildiği için bu çu- kura sığınmıştır. Elçi bundan 7 sy evvel evlenmişti. z İtalyada tayyareler volkanlara karşı kullanı'ıyor kalyada her sahada kullanılan tayyare- ler şimdi de volkanlar karşı istimal edil meğe başlanmıştır. Son günlerde meşhur Fina yanardağının feverana başlamak ü- zere olduğunu gören dahiliye rezareti vol- kanın içerisindeki alev tazyikini gidermek üzere krateri ve civarını ağır bombalarla bombalatmıştır. Bu suretle kraterin civa- nında başka ağızlar açılmış ve bu sefer vok kanın indifaıın önüne geçilmiştir. Şoförüne bir servet terkeden kadın Londrada geçen Mayısın ortalarında madam İsabella Mac Grezor adında ihtiyar bir kadın vefat eylemiştir. Bu kadın şofö- rüne 18.000 İngiliz Bram terketmiştir. Fred Camis adını taşıyan bu şoförün mirasa hak kazanmasının sebebi şudur: Bu kadın bir hayli yaşlıdır, en büyük zevki pastacılarn önünde otomebili durdurarak ve marş pi- Sabahtan sabaha 93 meclisi edeciğimiz 1293.1877 Osmanlı Meclisi Meb'usanı (o Abdülhâmidin & vehmine kurban olan Hk miecistir. O tarihten 1918 meşrutiyetine kadar olan devir Abdülhamid saltanatının devamından ibarettir ki Türk milletini muasır medeniyetten (tecridi eden devirdir. Türk milletinin tarihinde bir zayif alev halinde parlayıp sönen 93 meclisi parlemanter sistemin en iptidai şekli idi. Buna rağmen Osmanlı hanedanı. nm o vehham ve cebin hükümdarı bu basit mürakabe teşkiâtını mahvet , memiş olsaydı muhakkak ki demekra. si bizde de yavaş yavaş tenrzuv edecek ve yeni Osmanlıların ileri hamle gay. retleri kınlmıyacıktı. Abdümamldin saray darbesile ömrüne nihavet ver. diği 93 meclisinin tarihteki seli sa- dere bir hareket noktası olmaktan ibaret kalmıytır. Abdülhamidin otuz üç yıllık saltanat devri garb medeni, yetinin sahanması karşısında Os . manlı tmparatorluğumun gevseyip çök. mesl devridir ki o tarihte hududları arın üç kıtasına yayılan imparatar. luğa «Hasta adam» ismini verdirmiş tir. 93 meclisi tekâmül etseydi bütün manevi zorhaklara rağmen Osmanlı devleti gar medeniyetinin hiç olmaz. sa teknik hamlelerinden ifade ede. bilirdi, © devirde o koca İmparalerlu- Fun idari zâfını, siyasi eehlini ama , mak icin 93 meelisi zabılarında tesa, düt ettiğim bir müzakereyi anlatmak Amerikanın Norveç Sefiri olan Kadın Amerikan hari - ciye nezareti vasıta rini ilk olarak bü tün dünyaya bildi. ren Amerikanın Norveç sefiri bir kadındır, boyu aşa- ğ yukarı 1,80 metre olan elçi bayan Har- riman macerasını şu şekilde anlatmıştır: «Salı sabahı snat 3 e doğru, şehrin a - lârm düdüklerinin uzun uzun seslerile yandım. Derken yatağımın başı ucunda duran telefonum çaldı. İagiliz sefaretinden tele - fon ediliyordu. Bir ses, bana: «Alman harb gemileri Orlo'ya yaklaşı- yor!, Bütün İngiliz sefaret erkânı şehri terkediyo:lar., İngiliz tebealarının menfa - atlerini deruhde ediniz..» dedi. Bunun üzerine Norveç hariciyesine tele- fon ettim. Hükümetin hususi trenle Ha - mar'a gitmekte olduğu bildirildi. Kahvaltı zamanından sonra Alman tay- yareleri Amerikan sefaretinin üzerinde u - çuşmaya başladılar. Bizler de sığmaklara inmek mecburiyetinde kaldık. Birbiri peşi mra hareket eden dört oto- meobille yola çıktık ve kurtulduk. ” İta'yadaki Museviler hakkındaki kanun İtalya hükümeti O memlekette mukim Musevilerin tedricen çıkıp gitmeleri hak- kında bir kanan meşreylemek üzeredir. Bu kanuna nazamın senede 3500 Musevinin memleket haricine çıkması kararlaştırıla caktır. Bu haber İtalyadaki Museviler ara- sında büyük bir endişe uyandırmıştır. Ma- lüm olduğu üzere İtalyadaki Musevilerin adedi çok yüksek olmamakla beraber bun- lar bilhassa avukat, profesör, doktor ve alim zümresine mensub insanlardır. Antiseptik lâmba “İne sürmektir. Ru suretle Parls garbden Askeri vaziyet (Baştarafı 1 inci sayfada) Ancak Almanların Sen nehrin! Parisin 50 kilometre şimali garbisinde Vernon civa. rmda cenuba geçtikleri öğrenilebildi, Her . Balde Bresle suyu ile Olse nehri arasında, İSvissons cenubunda ve Şamparıyadaki Al - man taarruzları terakki etmiş olacaktır, AL marlar, yer söylememekle beraber Fransız. ların zırhlı muhsrebe arabalarının yardımı. K mübteli£ mukabil taarruzlar yaptıklarını ve fakat bu taarrızların reddedilmiş olduğus nu bildiröiler, Meydan muharebesinin umumi manzara. 51, dün de söylediğimiz gibi, Almanların, Pa. risin şimalindeki Olse bölgesinde harbeden Fransix orduların, bizzat Paris Me birl'kte, warbden ve şarktan ihata etmek makssdmi takib ettiklerini göstermektedir. Bu mak sada, onlar zırhlı ve votörlü küvvetlermi iki grupa ayırmıslardır, Batıdaki grup Bres. le'ik memba taraflarından, Forgeler Kaux üzerinden Reven ve Gisor istikametlerine vürümüş, önüne geçen mukavemetleri kır , mş$ ve bir kısım kuvvet 10 Haziranda Ver. non civenmdâan Sen nehrin! cenuba gecmiş. nesine meme aamisorm mm nansemenpannasunlamisanpi5amlllnkslas04mmsamesğ ses cnamsmasmminyeminz |tir. Bi strhli grupun tarifesi Ben mehri ü zerinden cenuba sarkmak ve Parisi garb ve cenubdan sarmaktır. Bu grupu evreli mo - törlü ve sonra da piyade tümenlerin takib edecekleri unutulmamalıdır. İkinci grubun rolü *se Onrnme ve Mar şe. hirlerini cenuba geçerek Paris doğudan ve cenub doğudan sarmaktır. -Aisne nehrini Svlssons'un gark ve garbinden geçen Alman kuvvetlerinin Ville istikametinde o Ourove'u #evtikleri ve zırhı kuvvetle: “Tardenoig yaylalarım aldıkları anlaşılıyor Bresle ile Oise nehri arasında lerliyen Al, man ordusunun vazifesi ise Parisin şimdlin. deki Olse vilâyetinde harbaden Fransiz or. dularını mutarebelerle cenuba Paris Üzeri. va sırktan sanırken bu ordu da Pransınin merkezini şimalden tazyik edecektir. Bu sebeble Purfsin şimalindeki Olw wild. vetinde Kârbeden Fransız ördvlâri bur An ne derece büylik mukavemetler ve Ex maniklar gösterirlerse, yani vakit gecir! erse, Almanların bunların etrafında iki vandan tedricen örmekte' oldukları büyük akım içine o nisbette bir kolaylıkla düsmüş olaraklardır. Bu itibarla bu orduların kur tutması İki harekete mütevakkıftır: 1 — Derhal harb temasını Yeserek Sen neh. Tİ gerisine çekilmek. 2 — Sen ve Marne nehirlerini geçmis ve ceceoek olan Alman kuvvetlerine taarruzls bunları imha etmek, Almanların Sambanva istikametinde ink. *«? ettirmekte oldukları aske harettın hedefine eel'nre bu da Verdem ve Chslon'a «larak Pranstları Metinn hattımı tahliveye İlebar etmek olduğu anlasılmaktadır. Bihasl Fransız ordusu icin en mühim nokta, evvelre de tekrarladığımız gibi tren, dini Almanlara kaptırmamak ve bozdurma. maktır. Askeri hareketlerde, ordu o s#ölâm olarak elde kaldıkea. toprak kavbetmek vo muaveen hatlara doğru geri cekilmek mağ. Mibivet #avılmaz Bir memleket için at mağifbivet ve büvük felâket ancak ordunun ma#lübiyetile başlar. M.R Erel Balıkesir(le merinn< kuzu'orı yetiştirme ve kesim müsabakası Balikesir (Hususi) — Balıkesir Me - rinos yetiştirme şefliği tarafından ter- tib olunan merinos kuzular, yetiştirme İve kesim müsabakası belediye mezbe- İhasında yapılmıştır. Müsabakada Vali Recai Güreli, Kor- komutan Nuri Yanvut, Belediye Reisi Naci Kodanaz. devsir müdiram, yük- şek rütbeli subeylar ve kalbahk bir kütle bulunmuştur. âlkevi bandosu- nun çaldığı İstiklâl marşından sonra Vali Recai Güreli; Cümhuriyet Hükü- metinin merino£ (o koyünlarının yetiş tirilmesine verdiği ehemmiyeti, yetiş- tiriciler tarafndan gösterilen büyük alâka ile bunlardan alınan rand'manın TAKVİM | Selânik ve mülhakatı otobüsleri memurin yeye oturarak pasta ve dondurma yemek- tir. Onun bu arzusunu yerine getiren gefö- rüne bu suretle minnet ve şükranını izhar etmiş bulunuyor. Selânikte otobiis memurları için mekteb Yunanistanm en değerli idarecilerinden olan Makedonya umum valisi M. Kyrimis miştir. Bu «otobüsçüler mektebin Selânik seyyahlar müdürlüğü tarafından idare edi- Vecektir. Bu mekteblerde ders verecek ve müstahdeminine mahsus olmak üzere | meyanında üniversite profesörleri, hâkim- bir mekteb açmak üzere teşebbüslere giriş- 'ler, avukatlar bulunmaktadır. olanlar İSTER İSTER İNAN, Gazetelerimizden biri İstanbul sayfiyeleri arasında küçük vapurların istiab kabiliyetlerinin ne olduğunu öğrenmek merakına düşmüş, sanıyoruz ki, merakım tatmin etmesi güç de- Zildir. Hezhangi bir vapura giriniz, alâkalı dairenin tesbit ettiği ra- kam bir levha halinde derhal gözünüze çarpar: — İstinb kabiliyeti 1200 kişidir, cümlesini okursunuz. Ha- : İSTER INAN, ISTER işliyen kam alâkalı dairenin kikaten Pazar müstesna olmak üzere herhangi bir gün, o vapu- Ta girerek taşıdığı yolcuları birer birer sayınız. bulacağınız ra- ildir, Fakar şayed Pazar günü ayni vapura istinb kabiliyetinin artmış olduğunu görürsü yolcunun sayısı 1200 değil, 2400 dür ve daha 3 i taşı- Yıp taşıyamıyacağını ancak kaptan tayin eder. ©“ Bir Amerikan mühendisi civa buharile |Bittikçe artmakta bulunduğunu tebarüz işliyen bir elektrik lâmbas icad eylemiştir. ettiren bir hitabede bulunmuş, bu yol- Bu lâmbanın kıymeti 10 mumlek bir am-|da çalışanlara muvaffakiyetler dileye- pul kadardı. Bu lambanın hususiyeti şu -İrek kordelayı kesmiştir. Müteskiben dur ki neşreylediği #ualar tamamile anti - İmüsabakaya başlanmıştır. septiktir. Öğleden sonra Merinos o yetiştirme Yapılan çok ciddi tecribelere nazaran |şefliği tarafından Halkevi (salonunda sualar sayesinde, 15 metre mesafede bu -|bir çay verilmiştir. Çayda yetiştirme İsnan bir kab su tamamile dezenfekte ol - İşefi Rifat Haznedar, veleriner müdürü maktadır. Selim Yatağan ve yetiştiricilerden Ok- Mucidi bu İlmbaya «Sıarlampn adını |çuğölden Süleyman Tinay hitabelerde koymuştur. Hassaten hastanelerde çok işe | bulunmuşlardır. Müsabaka neticesi şudur; yarıyacaktır. ! Di A N a A kişi ilginci, 4 Kişi i Kesim müşebakası; Birinci kategori; 4 Kişi birir A çüncü, 10 Kesim misaba İ 4 Kişi birinci, 6 kişi ikinel, İçüncü; 10 kişi dördüncü. Müsabakada derece alanlara 10 ila 25 şer lira arasında mükâfatlar veril miştir. bakır levhaya yazdığı rakamdan fazla des. kategori; 10 kişi &- İNANMA!