SON POSTA Sayfa i alya gene sesini yükselti Bizce Roma şu anda Fransayı tehdid ve tazyikle ondan sis seyr mize piya. Neye gıda maddelerinin . açıkta esdıil.İleri için bir türlü yanaşmak islemiyorlarmf &zami tavizler ve vâdler almak istemektedir. Yoksa hakikaten harbetmek istiyen bir devlet bu maksadını bir tellâ! gibi tekrar etmektz bir menfaat gözetmez / ransada muharebe vaziyetinin İn Müttefikler için fevkalâde teh- e olduğu bu sırada, gene İtalyanın, al ku sefer resmi sesi yüleselmeğe Sşlamıştır. Harb havasına karşı pek has We vlan İtalyan barometresinin, Variab- iaşe üzerinde duran. iğnesi acsb? Pe td ©öecektir diye düşünüp merak #nler içn yakın ati belki yeni bir “ * SaRirhıyacaktır, Mussolin: nin damadı Roma ( hariciye Müzi: Kont Giana, iki gün evvel Milâno- ri Duçenin emrile hazırlanan bir göste- e İODantısında yeni bir nutuk söylemiş- | “a <Avrupa ile dünyanın müksddern - Bil heran değiştirecek mahiyast? hâdir #lması imkânsizdir. dh...» Harb İZA eder, yor, o halde HZ İN ae İ o Erekli g-neral i i H. Emir Erkilet i “SonPosta,nın ! ij (askeri muharriri | huzırlanı ve Akdeniz sahillerinde yaşıyan mil lerimi vermezseniz. harbe gireceğim, | fikirdedir. ibaret olacaktır. Ancak bu son sözün leneceği anın tayini büyük bir me - Seledir. yalnız harbe gireceği anın tâ- . bundan evvel, wmümiyetle be #İrİP girmemek kararını vermek de X bir ehemmiyet kesbeder. Filvaki Adan. Tunusa Portellarya adasından ve İhayeş Cibutiye Habeşistandan töğfruz ri deinek deği'dir. Bunun böyle al Mi Yani İtalyanın, bugün sıkışık bir Umda bulunan yalnız Fransaya yük- b “Bilmesi için Fransanın İngiltere ve ç İN müttefikleri tarafından terkedil - il Ne tevakkuf eder ki böyle bir ih - ai düşünmek şu anda doğru olmaz. sebeble İtalya bilir ki Fransaya harb mak harbi Akdenizle Balkanlara yay- kar demektir; unun da, İta'ya için ne İh, * EâYP müsaid vaziyetler doğura - leceği İs şüphesiz, herkesten daha İyi BİNİ hesab etiniğlir. a Ciancnun Milâno nutkunda «Şe- mı vaktinde emir verecektir... Duçe ia verince, Milâno kalble ve silâhla fa- tep,» ÖNCüsü olduğunu bilfül isbat ede- din, > demesi © gerçi ehemmiyetlidir; hai Milâronun öncüsü olacağı bir m, >tâk Fransa harbidir. Fakst İtal - & " Yalrız Pransuya karşı hürbetmek'e Sniyacağı keyfiyeti taayyün edince; “anonun yutkunu söylemek için “4 Milânoyu seçmesi de gösterir ki, $u anda Fransayı tehdid ve taz - “ndan azami tavizler ve vâdler ak İst, stemektedir; yoksa hakikaten har- b. “SK istiyen bir devlet, bu maksadını, N delip #ibi. aleddevam tekrar etmekte Menfaat gözetmez. y Ula beraber İtalyanın o Maltada, uri beşinci kol hazırlıkları gör - it, Bersber İngilizlerin İtalyan olan işkence ettiklerini iddia etme- yağlaması bizzat İngilterede, onun YO bahanesi aramakta olduğu ma - tefsir edilmektedir. Fakat bizce, â «id verilecek hükümlerde acele an <X iktiza eder; çünkü bu devletin. İda müttefikler aleyhinde tehlikeli »*vek bir muharebenin inkisaf et - bulunduğu Bir sırada dahi olsa, Mmüdahalesile kazanabilecekleri ve "bilecekleri şeyler arasmda bir 8 Yaparak harbe mutlak surette Vermiş olduğuna henüz kani bü - vruz. Ancak bilinmez, mademki a le İvan, vi iy; veti, son befta silâh altına çağırdığı bi kaç sınıf efrodla birlikte, bir buçuk iyon olarak tahmin- edilmektedir; ancak İtalyan ordusuna gelmec onun k möbalâğa olsa gerektir Hazeri askeri teşkilât bakımından “İse, İtalyan ordusu, son defa teşkil olunan bir kor karsrg3hı ve 3 piyade tümenile be - raber, bugün bir karargâhı umumiden, 6 ordu, 18 adi, bir motörlü, bir zırhlı, bir < için harbe girmek meselesi yalnız İseri kıtaat ve bir yüksek dağ kolordu ku- seya Alplardan, Kors'kaya, Sardon- mandavlığından ve nihayet 54 piyade, muharebeye girmesi lâzım. dır, dahi denilebilir. Onun için müttef mi motörlü. 3 zırhlı ve üç seri tümenden, 16 sahil ve dahil müdafaa kumandanlığile, 28 askeri mıntakadan mürekkebdir. İtal- yanın muvazzaf piyade sübay sayısı 10,684 ve topçu sübay sayısı da 5317 dir. Diğer sınıf sübayları da buna göredir. Görü'üyer ki İtalyanın büyük ve kuv- vetli sayılabilecek bir ordusu vardır. Fa- - İ kat bu ordunun piyadesi ile hafif topçusu jiaala olmasına rağmen motörlü, zırhlı ve ” jseri tümerleri nisbeten azdır. Bu zaman | barbinin ihtiyaçlarına tekabül etmek için İletler'e Falkanlıların yaptıkları hesab -Ibu nevi ve ems birliklerinin sayısı pi - larda Bu Ihtimale yer vermeleri ihtiyatlı |Yâde birliklerinin sayısının hiç olmazsa bir hareket olur. İlilyan filosu büyük muharebe gemi- Beler vere; i İs. İleri ilibarile ber ne kadar müttefiklerin yan ederken Habeşistanda, İs ip yada galib gelen harbci ve ihtilâlci | Akdeniz donanmalarına nisbetle çok za- İalsanın bu hâdise'ere karşı kayıdaızjyıf İse de, muhrib ve denizaltı cihetile Jbilkassn Akdeniz için çok ehemmiyet'i bır : , ideni ıvveti teşkil etmektedir. Bundan afeti Avı imal ve batı ,deniz kuvveti teş Hrallerini kasıp kavurarak müttefikler başka İtsiyonın hava kuvvetleri de Ak - İSİ hailevi bir karakter almağa buşladı- denizde müttefikleri düşündürecek kadar i bir sırada söylenen bu resmi ve ehem- /ehemmivetlidir; bi'hassa uçağın o harbi Miyetli sözlerin İtalyanın harbe müda -| gemisi için müthiş bir belâ kesldiği bu €imek kat'i kararının arifesinde bu- zamanda... Bu sebeble İtalya bir Akde - induğuna delâ'et etmemeleri için ancak 'niz harbinin iptidalarında. bilhassa orta İl oların Halyada söylenmiş olmaları ik - | Akdenizde bazı murvaffakiğetler elde e - İdebileceğini umabilir. Fakat devam': bir Kort Ciano «İtalya son sözünü söyli - İdeniz hasbi İtalya için meş'um olmaktan ktir: diyor. Bu son söz belki de eta-İzeri duramaz; İngiliz mütehassısları bu üçle birine muadil olması fktıza etmekte- dir. H.E, Erkilet Mısırdaki Amerika tebaasına dönmeleri * tavs ye edildi Kahire 21 (A.A.) — Amerika sefareti, Amerika tebansına seyrisefâinin serbest olduğu şu sırada NMisim terketmelerinin jibtiyathı bir hareket olduğunu bildirmiş- tir. Müttefikler Amerikaya 1.500 tayyare daha sipariş ett'ler Vaşington 21 (AA) — Müttefikler, ge - rilen Doug'as'lar da dahildir. Türk gazsiecilerinin Londradaki ziyaretleri Avam Kamarasını ziyaret etmişlerdir. Türkiyenin Londra sefiri Tevfik Rüşdü «Son Posta» nın edebi tefrikası: 19 GAR — Hayır, hayır. Orası bizim evimiz değildir; benim orada hiçbir hakkım yoktur, Halük hafifçe gülümsedi — Halbuki ben öğle yemeğini hazır- latmıştım. Tam biz düğün ziyafeti... Zeyneb haşyetle genç adama baktı: — Davetliler de var mı” — Hayır, ya'nız ikimiz... Haltâ w- şeğırm bile dün aksam Yakacığa, an- nemin evine yolladım. — Evet., fakat.., — Bir kadının kocasile başbaşa ye- mek yemesi çok tabii bir koyfiyettir. Bilhassa ağır. ciddi bir tavırla söz söylüyordu. Onun cevab vermediğini görünce lâkayıd bir sesle sordu: — Yeni isminizden memnun musu- nuz? Zeyneb Göka'p kulağa pek fena gelmiyor değil m:? Sonra, tayyareci Halükun karsı olmak ta sizi artık «kimsesiz bir kızs vaziyetinden kur- tarıyor, Naciye ortalıkta sizin hakkı- hızda ne söylerse söylesin, artık ken- dinizi bu dedikoduların haricinde: tu- tabilirsiniz... Zeyneb sinirli. sinirli gülüyordu, — Niçin gülüyorsunuz? — Gülmeyim de ne yapayım? Ha- imiz o kadar komik ve o manasızdır ki... Düşündükçe böyle bir çılgınlığı nasıl yaptığımıza şaşıyorum. Hele si- zin için böyle bir sebeb bile yoktu. Yüzünüzde pek ümidsiz bir adam hali görmüyorum. — Ne istiyordunuz? Handan koca- si'e mes'ud olurken ben beynime bir tabanca s/karak kendimi gülünç bir vaziyete mi düşüreyim? Hayır kızım, ben öyle, arkamdan kendimle alay & Günlük bunlar Belediye zabıta memurları, açıkta masına mâni oluyorlar, diye düşündüm. «Biri bağırdı: — Günlük bunlar? ŞUNDAN BUNDAN #lmitigaretelerde okuyunca İşi Diye merak ederdim. Köprüdeki iskelajde rin güzelleştirilmesinin Jüzumlu olduğuny anladım. Ter 4 vapurlar, kâprüdeki iskeleleri beğeni * Katranlanan yollar Acaba yasak bir günlük te onu mu haber) Ada yollarının yeniden katranlanmasın/ veriyordu? karar verimi. Sesin geldiği tarafa baktım. Bir yumurta. | Birkaç sene evvel meşhur olan bir şarki cı gördüm. Meğerse adam günlük yumurta | VA:dI: sattığı için: — Günlük bunlar. Diye bağırıyormuş. * Dışarıya izin var mı? Tramyaydaydım: Açık pencerenin yanında oturan adam, biraz kımıldadı. Pencereden dışarı; — Ta! Diye tükürdü ve sora bana döndü, kapı, nın üzerindeki levhayı gösterdi: — «sArabaların içine tükürmek memnudurö| yazılı da... * İskeleler tamir edilince Şehircilik mütehassısı Prost, köprüdeki is. »Adaların ıstız tenha yollarıs «Boynuma dolandı yârin kolları» Bu yaz, şarkının ikinci mısramı değiştire rek aöyliyebileceğiz: sAdaların issiz tenha yollari» * «Katrana boyandı yârin kolları» Şarkıdan birkaç mızra daha hatırladınış sAdulardan bir yâr gelir bizlere» «Aman âllab gözlere bak gözlerem «İpek te çorap vaman düşsün dizlereş Burada da üçüncü mısraı döğiştirebiliriğ «Yoldaki katran varan çıksın dizlere Meşhur bir $ö7 vardır: —<Kar da gez de izini belli etme derten; Bilhassa evinden kaçamak yapıp Aday kelelerin güzel bir bale getirmelerini (14 İgidecek evli erkeklere tavsiye ederim: sumlu buluyormuş. Arada sırada görürdüm. Vapur yaklaşır. Fakat bir türlü yanaşamazdı. — Acaba neye yanaşmıyor? — Adada gtz amma kâtrüna basayım dâ Tama İlulür köpetiye | me. EA EN GON LİSLERİZLİ Aşk nedir? «Denizlik de okuyucum «#. TT.» söylüyor: şmülü olmadığımı takdir etmesi Jâzım. — «Hayat sevgi üzerine kurulmuştur» di - İyorlar. Kabul delim. Fakat siz bana söyler misiniz? Aşk ne demektir? * Bay $. B. Hakaz. Bir ökuyutum, ki genç arâsında mü ; Fransız muharrirlerinden Jules Clarettie - | did kalmış olan Bay $. B. yi hayal sukut çen hala Kalitorniyaya 1900 tayyare sipa,|Bif fâslında bu bahsi çok renkli bir üslükia riş etmişlerdir. Bu rakama Evvelee bildi ,İanlatır. Fakat maalesef eseri kitablarım ara. sında bulamadım. Fransızca küçük Larous. İse'u karıştırdım. O, aşk kelimesini şöyle ta. iri! ediyor: nin Lepetit Jagucs isminde bir eseri vardır. |)Mahküm buluyor, ben de bu fikirdeyim, nız bu okuyucum mektubuna İnisiya) şeğ linde olsun bir imza almayı unutmuş. * Bayan P. T, meselesi, Bey 5, E, R. şu evlenmek istediğini sö lemiş olan genç kiz meselesine avdet ediyi Kalbi çok hoşlandığı, malik olmak isle .|fakat manlesef bayan P, 'T. bir daha gör anne ajki e en Golan maz la na Londra 21 (Hususi) — On yedi kişiden |. vatan aşkı, fazilet aşka Bu hisse ürekkeb olan Türk tabtaş kanunlarının emrettiği meyli dedi. A lari ae yebiliriz. Annenin aşlu, çocuğun gibi. Kadın aşkı gibi.» * Büyükadada «B. İs ye: Muhitinizi değiştiriniz Bu İki erkek arasında tanışma ie net Şu üç beş satırın okuyucumu tatmin et -|lir. Vaktile söylemiş olduğunuz yalanın Aras ta bu akşam gazeteciler şerefine bir | miyeceğini tahmin ediyorum, fakat bu sü -İ8i 2 resmi kabul vermiştir. Nakleden: Muazzez Tahsin Berkand dilmesine razı olacak tabiatte bir in- san değilim. R — Peki, ya o tayyare ile gidip bir daha dönmemek fikirleri gülünç değil midir? — Hayır, her tayyarecinin başına bir kaza gelebilir... Şimdi bu sözleri bırakalım da bana teklifimi kabul e- dip. etmediğinizi söyleyiniz. — Hangi teklir... — Beraber yemek yemek... — Çarnaçar kabul ediyorum. Gülüştüler, fakat ikisi de mahzun- du. Cihangirdeki apartıman o Zeynebin pek hoşuna gitmisti. Çok rahat ve se- vimli bir yuva idi. Eşyalar yerlerini benimsemiş görünüyorlardı. Evin ha- vasında hafif bir Sütün kokusu dalga- Yanıyordu. Yemeği karşı karşıya ve adeti neş'e içinde yediler. Halük. nazik bir koca gibi karısına ikram ediyordu. Bir ara sordu: — Yemekleri nasıl buldunuz? — Cok iyi. — Ya apartımanı? — Pek güzel! — Gelip burada oturacak mısınız? — Ne münasebet! Kararrmıza bu dahi değildi. — Biliyorum. Çalışmak, kendi ha- yatınızı kurtarmak istiyorsunuz. Âlâ, Fakat bütün bu projeler burada ika- metinize mâni değil! , — Hayır! Dadımı ve bilhassa Neci- yeyi kuşkulandırmamek için birkaç akşam otelde kalarak kendime bir oda Ye bir İş arayacağım, Ondan sonra da hayatımı tanzim edeceğim. “Esasen bu- rada oturmakta bir sebeb yok! — Ben sizin kocanız değil miyim? — Evet. Lâkin kararımız sadece si- zin beni kimsesiz ve sokakta bulun- muş bir kız vaziyetinden kurtarma- nızdan ibaretti, — Peki. peki. hiddet etmeyiniz. Canınız ne isterse yapınız. Ben eski bir âmirimin kızına bir iyilik etmek istiyordum. — Bu iyiliği fazlasile yaptığınıza e- min olabilirsiniz. Yalnız sizden ne bir ev, ne de herhangi bir maddi yardım kabul etmiyeceğimi şimdiden söylüyo- Tum. — İşte bu fenat — Niçin? — Çünkü dün akşam ben vasiyet- nâmemi hazırladım. —r19? — Benim birkaç kuruşum olduğu- mu biliyorsunuz. Bütün sene Yakacak- taki köşkünde oturan bir anamdan başka kimsem yoktur. Çocuksuz ölen bir adamın mirasının da kısmen taksi- me uğradığını nazarı itibara alarak dul karımın haklarını vikaye etmek için bazı tedbirler almağı münasib görmüştüm. — Bu kadar durendiş olmanıza te- essüf ediyorum. Evvelâ, hamdolsun henüz dul kalmadım.. ve belki de hiç bir zaman da kalmıyacağım. — Boş ümidlere kapılmayınız. Bu akşam Yeşilköy tayyare istasyonun- dan mechul bir semte doğru hareket ediyorum. — Kadri Sertelli Ne birlikte değil mi? (Arkas var) 1 kül hibe eee ile nz, Şimdi bulunuyorgun, tunun bele bugünlerde daha fazlaya taham,.)!â7! düzeltmek de mümkün değildir TE' BİR İZDİVAÇ Bunları — | biliyor mu idiniz ? Balıktan bahsetmiyen balık avcıları Balık avı meraklıları da avcılar gibi mübalâğa dan hoşlanırlar. Tuttük- Tari balığın sayısını ve büyüklüğünü daima mü balâğa ile anlatırlar. Bu yüzden fıkra yazanlar balık avı lılarının wübalâğaları hakkında bir fıkralar yazmışlardır... j Lewes'teki «balık avı meraklıları klğş bü: Dir içtimanda bundan böyle tuttulb ları balıkların sayısı ve büyüklüğü halk kında hiç söz söylemiyeceklerine and iğ mişlerdir. Bu havadisi haber veren gü zete: d «Bu yeminlerini ne kadar müddet tyh tabileceklerdir. İşte onu bilemeyiz» diyoğ * Çilliler şampiyonu Garib müsabakalar tertib eden Amerikada- ki bir heyet, çiliiler a- rasında bir müsabaka tertib etmiştir. Genç, ihtiyar, kadın, erkek bir çok çilliler müsabakaya girmişler ve müsabakayı Şarl Mevtan iş minde İl yaşında bir çocuk Kazanmıştır, Şarl'n yüzünde bulunan çillerin sayıg 1095 tir, * Şimal ayısı 500 kilo gelir | Aslanın sikletce çok fazla olduğu söye lenilir. fakat 500 kilo gelen şimal awsına nisbetle as'an ancuk onun üçte biri mke letindedir.