Gene İtalya 5 üttefiklerin ciddi ve çetin bir meşguligetiesnasında İtalyanınsesini gükseltmesine intizar etmek tabiidir oN P YAZAN — — Emekli general H. Emir Erkilet! “ Son Posta ,, nın askeri muharriri İngilterenin Akdeniz donanması Maltada 20 tarihli Son Posta'da çıkan «İtalya İstiyor?» başlıklı yazımda «belki hiç mleket ve hiç bir hükümet reisi kadar açık ve teferrüat- düklerini ve istediklerin! » demiş ve bunların u- dekârliklara katlanmağa muktedir» ol -'ni ona hemen bahşettirebilecek, zâf gün- rai yetle ne gibi şeyler olduklarını & tanıştım. İşte şimdi de elimdeki bir Zetede okuyor tesis edilmiş olan Popolo #İtalin «Mu - Küdderot santi> başlıklı bir makalesine: | 1s Bizim milletimiz gibi bir mil et ken yani Akdenizde) kon - h ussolini tarafından | a hiç bir zaman razı| Wmüz. Şimdi ise seslenen ve arayan, dur Mak emrini veren, karantinaya tabi tu - kontrol eden ve bu süretle çabuk! ını mucib olan ab- im eziyetlerine katlanmadan Mas - h Bundan, Triyesteye gitmek. İtalyadan a geçmek ei Bu gadda -| edbirler ih. | mi ki İrmiydi on seneden fsz- İN dir zamandanberi hep ayni nakarat $Yni vuzuhla tekrarlanmakta — ve İtalya denizle bunun mahreclerine (hâkim ğı açıkça istemektedir. Nitekim Po- bolo &İtalia gazetesi yazısına (devamla le diyor: «İtalya güneşin batmasile Wasi arasındaki zaman zarfında araş- la yapılmasını meneden beynelmilel Munların bahşettiği imtiyazdan bile rumdur. Okyanuslara açılmış kapı -| tı bulunmuyan bir millet büyük bir et değildir, Bu hususta Portekiz İtal-| n daha serbesttir.» e Mİtalia gazetesi de Akdeniz Meselesine tahsis eteği yeni bir maka - ye iç bir milletin! Akdenizde İtalya dar hayati menfaatleri olmadığın. kay lemekte ve eFransa ve İngiltere tara- kdar, bi Ku Akdenizde tatbik edilen askeri ve! ahakleim sisteminin ehe: İn denizaltı () #oları ile uçaklarının ik imkânlara malik bulunacağını» etmektedir. ülkem ve yarı resmi İtalyan gazete ir taraftan böyle yazmakla beraber taraftan İta'yanın maksadının Ak- ie hâkimiyet tesis etmek olmayıp ir müsavat ve hürriyet re - kurmak olduğunu ve bu şeklin Fran ih ve İngilterenin menfaatlerine daha un olabilece; leri sürüyorlar. *Fransn #le İngiltere, Akdenizdeki im. ator'uk menfaatlerini herkes hakkın- ue tütbik edilecek bir hürriyet ve işbir - Tejimile daha iyi müdafsa etmiş ola | pair Sır. Bu sayede sulh ve medeniyet iz bu denizde değil, A bir surette temin İeii $ Fakat son günlerdeki Siniyan Böşriya- MA en ehemmiyetlisi gene Popolo dt - azelesinin Malyanın harbe girmesi imeğe başlamıştır. lehinde yazdığı bir makalesi Oolmuştur./için «Mukadderat saatis henüz gelmiş de Bu gazete, müttefiklerin abluka faaliyet- | ğildir. Çünkü müttefiklerin İskandinav- lerinin İtalyayı reneide ettiğini yazıyor | yada yeni bir cephe teşkili ile meşgul Ve ayni zamanda İtalyan milletinin Ak-| oldukları şu anlar onların, İtalyayı ha - denizde mahpus kalmamak için büyük fe Jrekete getirebilecek ve onun istedikleri- duğuna dâir olan Mussolininin sözlerini İleri sayılamazlar. İngiliz donanmasının hatırlatarak şöyle yazıyor: «Biz emelle - |bilhassa Alman hava hücumlarile az çok rimizin bu tarzda ifade edilmesini alkış |harpalanmış olması ihtimali de İta'yayı ladık fakat tarih alkışlarla yazılmaz, Biz |derhal harekete geçirebilecek olan ümid- kılıcın altından daha kıymetli olduğunu |lere sevkedemez; çünkü © müttefiklerin ve hiç kimsenin kavi bir ka'ble tehlike, |deniz kuvvetleri İtalyanınkilerine pek fi göze almadan tarihteki mevkiini mu-| Sok üstündür. halkın e ğini biliyoruz» | İtalya bir harb fhtimaline karşı hazır- Görüküyor ki Akdenizde, Tunada, Bal İlanmakta hiç bir şeyi #hmal etmemekle kanlarda ve Yakındoğuda sulh istediği -| beraber onun için harb ihtimali daima ini ve sulh için çalıştığını hep öne süren |bir şarta muallâktır; bu şart, müttefik - İtalya şimdi birdenbire harbci görün -/lerin, onlara karşı İtalyanın müdahai Onun Arnavudluğu işga! etmesi, Ro - | dar. zayıf düşmelerinden ibarettir. Fakat ayayı Macaristanla ve Macaristan; | İtalyada, böyle bir şartın vukuuna em « Yugoslavya ile —her ne kadar muvak - (ni yet izar olunduğu iddia olunamaz. kat olsa da— uzlaştırmays çalışması ve 'Onun için İtalyanın, müttefiklerin baş Yunanistanla da karşılıklı dostluk vücu- |lârina bir de İtalya harbi çıkarmak iste de getirerek bu suretle Balkanlarda şi -İmiyecekleri bazı tereddüd anlarından a- mal ve şimal doğudan gelebilecek tesir Zami İstifade etmeği daha çok düşünüp ve İstilâlara karşı cepheler vücude ge - emel etmesi akla daha yakındır. Onun İ- #rmek yolundaki gayretleri hep yan ve Sin Piüttefiklerin ciddi ve çetin herhangi gerilerini tahkim etmek ihtiyacından do. |bir meşguliyeti esnasında İtalyanın se « ğar. Filvaki İtalya Afrikada, Ak ve Kızıl | sinin yükselmesine intizar etmek pek ta- denizlerdeki emellerini tahakkuk ettire - bildir. bilmek için müttefiklere karşı tehdide: | Bununla beraber Çemberlayn'in 19 Nİ rini —Habeş harbinde olduğu gibi— ica- sanda Avam Kamarasında, İngilterenin bında azam! hadlere kadar çıkarmak ih - | Balkanlarda sulhü idame etmek arzusu - tiyacındadır. Bumu yapabilmek © için de na tercüman olan. hakimane ifadeleri İtalya Adriyatiğin öte tarafından oemin/ile Fransız başvekili olması iktiza eder. İşte İtalyanın Sovyet Rusyanın Bal - komisyonunda yakındoğu ve Balkavlar j kanlara doğru yürümesini hayati men -| hakkındaki mühim beyanatından İstifa - faatlerine karşı bir tehdid telâkki etme -| de ederek İtalyanın makul bir asgari me- sinin başhca sebebi bundan ileri gelir. | talib listesi etrafında müttefiklerle uyuş- Bununla beraber —İtalya gazetelerinin | ması, bize onun menfaatlerine en uygun tabirince— «Tarihin ve harb bölgeleri -bir hareket tarzı olarak görünmektedir. nin ortasında bulunan (o İta'yan milleti, H.E, Erkilet ( Samsun Halkevi fotograf sergisi ) Samsun, (o (Husu si) — Halkevi selo nunda açılmış olan fotograf (o sergisinde eserleri teşhir edilen amatörler (arasında birineiliği o Mehmed Başarır, (o ikinciliği Rifat Akar ve üçün- ülüğü de Rıza Akpr- narlı kazaımışlardır Mehmed Başarırın birineiiği (o kazanan #otografisini okuyu- cularımıza (o sunuyo- ruz. Görüldüğü üzere «serde çok güzel bir foto tekniği vardır ve Büyük denim'tı 24, orta 34, küçük 90, denizaltı gemisi 7. nara manzara çok sami- “İmidir. İile kolay bir zafer elde edilebilecek ka « bay Reynaud'nun | ayni gün Fransız Ayan meclisi dış işleri | ŞUNDAN Çorap meselesi Bir bafta evvelki gazeteler yazdılar: «Ancak iki tip kadın çorabı imeline| müsaade edilecek.» Evvelki günkü gazeteler yazdılar; «Kadın çorabı tipleri on beş olarak tes- İbit edilecek.» Kadın çorap'arı hakkında verilecek karar bir ay daha gecikecek olursa gaze- telerde şunu da okuyacağız: De selimi ancak yetmiş çeşid rabı mevcuddu. Verilen bir rara Di çeşidler bundan böyle yedi yü-| ze çıkarılacaktır.» Va Hamal kavgası Vak'a Kadıköy betti: | Vapur köprüye İmevki s erkek — Hamal Dedi. İki hamal birden koştular; bun- lardan birine yerde duran eski model iki kulplu bavulu gösterdi: — Bu çıkacak. İki hamaldan iri bavulun bir kulpu- nu, öbürü öbür kulpunu yakaladı: — Beni çağırdı. — Sıra bende. — Sen birak, — Sen bırak, Yakaladıkları kulp'arı çektiler. Her| iki kulp ta koptu. Bavulun sahibi bavalu | yakalayınca omuzuna aldı: — Kavga bizim bavulun kulpları üze-| İrine imiş: kulplar gitti, kavga bitti. Dedi. Bavul omuzunda vapurdan çıktı.| | # Camekân önünde Karı koca Beyoğlunda bir mağazanın! önünde durdular. Kadın camekândaki, | mankene baktı: — Onun yerinde olsaydım, kendimi mes'ud addederdim, dedi, son moda ba- İhar elbisesi giymiş. | Erkek te baktı: i — Onun kocası olsaydım, kendimi| mes'ud södederdim, dedi, hiç konuşmaz| da, vapurunda — cereyan yanaşmiştı. Birinci mun kapısı önünde duran bir * Posta damgaları Okuyucularımndan Cemil Şen'in bana azdığı mektubu hülâsa edeyim: | Bunlar biliyor mu Müşteri seyyaresinde bir sena) (| Di kaç gündür ? Müşteri «Jüpiter» seyyaresinde bir sene bizim günlerimizle 4332 gün sürer, Eğer orada insunlar varsa dünyada 10 ya- şında olacak bir çocuk orada yüz yirmi yaşında bulunacaktır. ir Kesik saç modası Kesik saç modasının bu asırda çıkmış İ olduğunu zannetmemelidir. Fransada ilk idefa on altıncı asırda kesik saç moda ol- muş ve yirminci asra kadar, yani dört a- sır içinde ayni moda on defa tekrarlan - miştir, Omuncusu bundan on beş, yirmi sene evvel olanıdır. “ Hakikaten mes'ud Olacak mıyım?,, Bir genç kız, müstear adının ilk harflerile bayan «S. Ce diyor ki: — «Evlenmek üzereyim. Beni saa - detin beklemekte olduğundan şüphe etmekliğim için ortada hiç bir sebeb yok, fakat işte gene kendi kendime: «Hakikaten mes'ud olacak mıyım?» diye sormaktan nefsimi alıkoyamı » yorum. Nişanlım oldukça sik münasebette bulunduğumuz bir ailenin çocuğu « dür. Fakat aramızda fazla tanışıklık yok. Düşünce evvelâ sile reisleri ara- sında başgüstermiş, arada (inenfaaf birliği, münasebet, görülmüş, fikirle rimiz alındı, düşünceyi aykırı görme- dik. bir günde karar verildi, işte ev - lenmek üzereyiz.» BUNDAN | «Bir zarfın üzerindeki pulda yuvarlak bir damga gördünüz mü, muhakkak mek- | tab dahilden geliyordur. Fakat nereden geldiğini anlıyamazsınız. Çünkü o yu- | varlak damgayı okumak mümkün değil dir» Okuyucum diyor ki: «Dostun meraklı bu işi merak etmedi mi?» Mektubu dostum Meraklıya gösterdimi — Şimdi merak ettim. Dedi. sordum: — Şimdiye kadar merak jmiye ; i | Merak ettimdi amma. ben onların ) damga olduğunu bilmiyordum. Nasıl olu- yor da, her mektubun puluna bir damla İmürekkeb damlatabiliyorlar, diye me- İrak ederdim | etmedin * Mektebliler bayramı Mektebliler bayramı başl — Acaba muntazam olacak mi” . Acaba o mektebliler (Obayramdan hakkile istifade ettirilecekler mi? | İ ! Acaba İntizamsızlık göze çarpmı yacak mi? Diyeceksiniz ki: | — Hele bayram yapılsın, bitsin, noksa- nını, İcna bir tarafını görürsen o zaman söylersin. Ben de bir fikra mi İ «Nasrettin Hoca, oğluna testiyi ver İmiş, ve bir temiz dövdükten sonra; — Şimdi gil, demiş, çeşmeden su dol- İdur getir. Görenler Hocaya: — Canım Hoca, demişler, ne diye ço- cuğu dövdün. Hoca cevab vermiş: — Testiyi verip çeşmeye gönderiyo- rum. Testiyi kırarsa dye dövdüm. — Testiyi kırmadı ki, kırsaydı mekte haklı olurdun. Hoca gülmüş: — Testiyi kırdıktan sonra dövmüşüm neye yarar ki» Diyeceğim şu: Muntazam olmasını, çocukların hakki- le istifade etmeleri imkânmi hazırlama- yı baştan düşünelim. Sonradan: — Mekteb'iler bayramı iyi'olmadı, ço cuklar istifade edemediler. Demek neye yarar ki! CDsmet Alulüs döv- rmu idiniz? | Dördüncü Hanri ve 14 rakamı Fransa kralı dördüncü Hanri Birinci kânumaun on dördüncü gününde doğmuş- tur ve öldüğü tarih de 14 Mayıstır. İsminin fransızca yazılışını göre Hen- ri de Bourbon, on dört harflidir Y: dığı müddet dört defa on dört sene. on dört hafta, on dört gündür. * 55 santim boyundaki adam Dünyanın en küçük cüersi 1926 sene - sinde Amerikada ölmüştür. Boyu 55 san- tim olan bu cüce 88 yaşına kadar yaşa - mış, İki defa evlenmiş ve her iki sefer de karısından boşanmak veretile ayralmuşl Genç kızın “kendisinin de söylediği gibi sandete doğru gitmekte olduğun” dan şüphelenmesi için ortada hiç bir sebeb yoktur. Bir yuva kurarken başlıca üç nok - taya dikkat ediniz: His birliği var mı, seviye yakınlı - İl var mı, üstelik menfaatlerde mu - vafakat görülüyor ma? Temelin sağ - lam olduğuna hükmedebilirsiniz. Aşk evvelâ kök salmamış olsa bile ârka - dan muhakkak £ gelecek! gelmese dahi yokluğu duyulmıyacaktır. * Bayan Samiyeye: — «Sevgi ve nefret ayni kalbini» çinde yer alabilir mi > diyorsunuz. Mümkündür, fakat bu kalbin sahibin de mutlak suretis «mcüvazenesizliks de vardır. TEYZE