aş ri, SON P 0sT M — Sulh veya harb ihtimalleri karşısındaki Avrupayı tetkik YAZAN Emekli general H. Emir Erkilet kerreren isbata çalıştığımız veçhile ne bir sulh ve ne de yeni bir harb olmak #htimali şimdilik mevcud değildir. Almanyanın sülhle yakından alâka » landığı, İtalyanın da buna yardım et - tiği aşikârdır. Almanya, Avusturya gibi, Çeko-Slovakya ve Lehistan meselelerini de kendi kendine halletmiş bulunmak - tadır, Onun bu hususlardaki kazançları ber türlü tahminleri geçer. Üstelik Al - man ordusu dokunulmamış bir halde - dir. O halde bu kadar müsuid bir duru” İ mu bir barışla sağlamak elbette Berlin'in iğine gelir ve ona cazib görünür. Kii yeni bir harb, müsaid gitse de, bütün kazanç ve faydaları öpheli kılabilir. Sulh, Almanyanın yoldaş De da, Fin barışı ile serbes il Ti işine gelebilir; çünkü İskandi - navyada, Balıkta ve doğu Avrupadaki gayelerine fazlasile ermiş bulunmakta - dır; Uzakdoğuda Japonya ile münaseböt leri düzelmeğe başlamıştır. Gerçi Besa- rabyayı geri almıya muvaffak olmamış” ur; fakat yeni bir harble bu emelin tu - hakkıiku emin olmadıktan ve Polonyada, | Hitler ve Mussolini Brennerde karşı karşıya Girebilecek olen İtalyanın şimdiki siyesi itibarını bugünkü müvazenenin bozul - masında değil, bilâkis devamında ra - ması pek tabiidir; çünkü İtalyanın men- fastleri ancak Avrupa müvazenesinin de- vamile en ziyade korunabilir. Bilâkis harb olduğu ve İtalya harbe girdiği tek - dirde müvazene bozulabileceğinden, m İtefikleri nihal zaferi kazansalar da, onun sulh masasındaki mevkli Versaydakin - İden farklı olmıyacaktır. Onun için Av - tereddüd ve kararsızlıkla itham olun - muştur, Fakat hiç bir gazete harbden vaz geçmekten veya hattâ bir sulh imkân ve ihtimallerinden bahsetmemiştir. Bilâkis «Bu hükümet yapamıyor ve mevcud ku- mandanların kuvveti yetmiyorsa diğerle- ri vardır ve iş başına geçmelidir, den - miştir. İşte bunlar, ve buna benzer te - gösteriyor ki İngiltere hedefine vermem ya kadar harbedecek ve onu bundan hiç bir şey vazgeçiremiyecektir. © manen ve maddeten güç müteessir olur ve göç) harekete gelir amma bir defa harekete geçti mi onu durdurmak güçtür. İngilterenin tarihi gösteriyor ki onun hedefi, Avrupada hiç bir devletin haki - miyet tesisine müsaade ve meydan ver- memektir. İngiliz siyaseti hiç bir zaman ne hisse kapılmış ve ne de şahsi rabıla- lar tanımamıştar. Bu sebebledir ki İngiliz! daima katılık ve sadakalsizlikle itham © Yanmuştur, Bir vakitler, şimdiki Fransızların ced- dile daş düşmun olan İngilizlerin trounla- rının bugün Majinoyu Fransızlarla yan yana müdafaa etmeleri İngiliz politikası- nın Tecil olmasından ileri gelir. Keza rabu asır evvel bizi imhaya azmettikleri ha'- de İngilizlerin bugün bizimle en sıkı dost! olabilmeleri onların politikada dalma yal! KARAGOZ irkaç Kişi diyorlar ki: Dünkü edlencelerimiz nelerdi? Aüeğ. — Karagöz ölüyer, onu dirilimeli - bk yn şa km yiz, &t temsilleri, Osmanlı dram kumpan Birçok kişi diyorlar k£ müş olacak. Onu diriltmek beyhude - dir. Karagözü diriltmek istiyen bir kaç kişi diyorlar ki: — Karssöz, bizim öz eğlencemizdi. Babalarımız. babalarımızın o babaları onu görüp, onu dinleyip eğlendiler.. Ö- türse pek yazık olacak. Kararözün diriltilmesini beyhude bulanlar diyorlar £i: — Esrasör bizimdi. Fakat bizim dürkü heyatımız içinde biri vardı. Bu- gün birim havatımız dünkü havetmız lencemiz olamaz. * bnm de eğlencesidir. İhmale gel- e Bunları biliyo Birçok sayfiye “. yerlerinde elek - Wwik o cereyanının evlere baval tol - İlerle © verildiğini biliriz. Hepsi bah- çeli olan bu ev - lerde oturanların | bahçe sulamak İzevkleridir. Fa - kat hortumla bah- İ je sularken elek - trik tellerinin geçtiği yerlerde hortumullü mukavva veya şinkoyla olmadığı gibi eğlencemiz de dünkü eğ. p Birçok kisinin zâhirde makul görü- kadar. tuldat kadar, nen fikirlerine iştirak edemiyeceğim. herke e e Bence Karagöz dünün olduğu kadar zünün de bir eğlencesi olerhaz mı? Göze görüamez tehlike | | yasındaki melo dramlar, değil dr — Karagöz ölürse, tabit ölümle öi-| Onlar bugün de yaşıyorlar. İ Meddah, orta oyunu ve tulüat dem, j sillerini Şehir o tiystrosunun komedi kısmında görmüyor muyuz? Osmanlı dram kumpanyasında gi, | monla Mari oynanırdı. Fkmekçi Kadın, oynanındı. Şimdi de Şehir tiyatrosu - un dram kısmında O Kadın #kl aym, | temadiven oynanıyor. | Beyoğlunda bar ismi verilen verlera girelim. Hemen hepsinde çendilerin göbek attıklarına. elleri şakaklarında | hanendelerin dvaz avaz bağırdıklarına şahid oluruz. ş Meddah. orta oyumu, tuldat, hanen. gi yaşerken, onların muasır 0- | raröz neye ölsün? i orta oyu. kadar | kadar; dünün olkluğu gibi bu- lan Karasöz, meddah kadar, lmat lal rmu idiniz? |. Sıhhi köpek kulübeleri Bahçelerdeki kö pek kulübeleri - nin ekserisi çatı - hdir. Ve büyük bir kapısı vardır. Bu köpek kulübe- leri gayri sıhhi o- İanlaniır. Köpek kulübesi nisbeten Sıcak, kuru ve ha- va tahavvüllerine karşı muhafazalı olmalıdır. Üstü Bitüm. örtülü, düz 3 EZ kta ve İskandinavyada elde ettiği 28 ve nalı menfaatler eler gidebildik. | pon bugünkü müvazeneli vaziyetin > İde sulh olması İtalyanın en çok işine ge- ten başka Balkunlarda veya yakm Asy: air da yeni bir silâhlı ihti'âfa girişip bura - zahürlerin aynile Fransada dahi oluşu, yukarı kaldırmaktan çok sakınmalıdır - kas İ çatılı ve kapısı siperli bir köpek kulüb . değişmiyen bu esaslardan birisi (hiç bir) elle tutulun madeni başlığından kendile- |SİDDİ olandır. Çatı kenarında damla dn bağlandığı takdirde Japonya, bir ileri | bareketle Uzakdoğuda Rusyayı ri mecbur edebilir. Bu sebeblerie tehlikeli maceralar aramaktan ise şimdiki iyi va- giyetini sağlama bağlamanın rüçhan: Sovyetler Birliğini sulh siyasetine sev - ketmektedir. İtalyaya gelince, onun da bugünkü e - söslar üzerine kurulu bir sulhe taraftar olması için kuvvetli sebebler vardır. Çün kü Mussolini politikasımn hedefi, hiç ol- | Evvelce de izah ettiğimiz gibi, görülü. ki sulh, Almanya ile İtalyann ve hattâ Rusyanın menfaatleri icabındandır. ve onların buna çalışmaları ve hattâ Brenner mülâkatımn esasının bu olması pek tabiidir; fakat buna rağmen, onların bugünkü vaziyette sulh aktedebilmeleri İçin hiç bir şansları yoktur. Bu sulhe bügün mâni olan İngiltere- nin, yalnız yerde yatan bir hasımla sulb İskdetmek yolundaki asırlık değişmez si- İ yasetidir. Düşman ne kadar kuvvetli o - devlet Avrupada hâkimlik taslıyamama-| rine ilir ve büyük bir tehlikedir, dır) prensibidir. Sa * ii Görünüşte bu siyaset yukanda bir neb- Kedi:er va zehirli gaz ze bahsettiğimiz Savva - İtalya siyasetine| (Atlara ve kö - uymaktadır; fakat yalnız görünüşte. Ha. | pöklere göre gaz maskeleri yapılı- kikatte iki siyaset arasında fark vardır. Çünkü, İtalya bir Avrupa müvazenesi is- ter, İngiltere ise yalnız kara müvazenesi iltizam eder. Yani pratikte İngiltere bir kara devletinin kuvvetlenmesine İtalya - dan çok daha az müsaiddir. lan gaz tecrübe - lerinde maskenin kediler için Tü » ğ imazsn Habeş harbindenberi, | AVFUPSİA, LL ge yimder de bn prensiplerine O DİS. mütevazin kuvvetler mera ze a re inim ş -İbette fazla bir inad ve kuvvetle tutu - Bunlarla Avrupa politikasında ve sulk ve harb meselelerinde bugün müessir o- lan bâzı esasları izaha çalıştık. Bunların zumsuz olduğu kanantine varılmıştır. Çünkü ilk işaretle kediler, hemen kuytu mahzenlere koşmakta ve gaz tamamile kaybuluncıya kadar bir daha buralardan #ımal etmemek icrb eder, * Çuünük Stüder evvel keşfedilmişti. a“ Amerikanın keşfi üzerine tütün de or. taya çıkmış ve dünyanın her tarafında | içilmeye başlanmıştır, fakat tütün keş. İinden evvel de çubuk mevcuddu, Çünkü nevi itibarile tütüne benziyen birçok şeyler içiliyormuş. * Uykusuz insanlar mekten ibarettir. Bu maksada : için Düçe Avusturyayı Almanyaya iha ka müsaade fedakârlığından geri bile 'durmamıştır. Eskiden, Savva hanedanı, ancak İki büyük rakib olan Habsburg ile Fransa a- rasında mümkün mertebe bir müvazene teessüs etuği zaman, kudret ve nüfuz si bibi lu. Geçen Büyük Harb - den evvel de, üçlü i#tifakla itilâfçılar karşı karşıya müvazenede bulundukları yıllarda, İtalyanın hali eyni idi. : Büyük Harbin başlangıcında vo üçlü ittifakla rabılası devam etmekle : rabar, nasil hareket serbestisini ele &l - dıysa bu defa da harb başlaymca Mus - Mni, İtalyanın mihverdeki yerini boz- bale gene hareket ve karar serbes - tisini muhafaza etti. İtalya, Büyük Harbin bidayetinde b taraf kalmakla ve sonra harbe girdiği eamanda dahi, züt müttefiklerle itilâtçılar arasında kuvvet müvazenesi devam etti gi müddetçe, askeri ve siyasi #töbarmı muhafaza etmişti, Almanya ve Avusturya Iduklarından ir iyeti büyük ölçüde azalmıştı; ü zafer mütteliklerle stildfçılar ara- sındaki müvazeneyi bozmuş ve garb dev- letlerine Avrupada hâkim bir mevki li mişti. Versayda Romaya 87 itibar lerek ona pek 34 hisse çıkarılmasının ve İtalyada gard devletlerinden acı şikâ - yedi kadar devam etmeleri- bu olmuştur. ma gibi- Mussolininin de, hakemliğini ver ik | purlar. En ağır muvaffakiyetsiziiklere bile uğramaları İngilizlerin bu metodla - rımı sadece yürütmekteki azimlerini art- tırır, Nitekim Rus - Fin sulhü, pek ya - kında, Londrada (ve ayni zamanda Paris te) böyle bir yeni tesir yapmıştır. Bu sulh, İngiliz ve Pransız efkâri u - mumiyesince, garb devletlerinin ağır bir muvaffakiyetsizliği şeklinde telâkki o - lurnmuş ve bilhassa İngilterede büküme- — beceriksizlik ve zâf atfile bir ta - m şiddetli taarruzlâra sebeb olmuştur. isi basını bu münasebetis «kâçırılınış fırsatlar» dan iin Sb m gibi hükümet tetkiki gösterir ki Almanya ile İtalyanın arzularına rağrnen sulh için hiç bir ömid * yoktur, Harbe gelince, bunun şurada ve- Bir Japon adeti ya burada patlak vermemesi ihtimalleri Birçok Japonların yatak odalarının ancak muvakkat bir zaman için öne #ü-İdöşemesi üzerlerine pusula resimleri rülebilir, Her halde harb uzamış, diğer)çizitmiştir. Ekseriya Japonlar. başları kara ve denizlerde genişliyerek kat'i hirİşimal istiksmetine gelecek sursite yat- çıkmamaktadırlar. sona varmak mecburiyetindedir. Sözü/merler. Çünkü ölülerini o tarzda gö -|tan hiç bir rahatsızlık yr b bitirmek için Avrupanın barıştan ziyade | 9eTİEr- er. harblere yakın olduğunu söylersek bu - lunduğumuz vaziyete pek âykırı bir ifa- dede bulunmamış oluruz. H. R. Erkilet © Genç havacılarımız havacılarımız Türk Hava Kurumu gedikli hazırlama yuvasının birinci devresi İkmal eden genç havacılarımızın evvelki gün Ankarada Atatürk anıtına merasimle çelenk koyduğunu yazmışuık. Resim genç pilolları ant önünde göstermektedir, esaslara sadık kalmalarındandır. Hiç lar, Sudan geçecek cereyan, hortumun seremmaramansane sam Bedbinlik Bir hastalıktır Ayaspaşada Bayan «M., ye: — «Son Postanın ötledenberi oku yucularındanım, fakat bu ane kadar Gönül işleri sütunundan meded um- mek hiç hatırıma gelmemişti, hatlâ diğer bütün yazı'aria ilgilendiğim hal- de bu sütunu pek badiren okumuş- tum» diyorsunuz, iltifatınıza teşekkür. der ederim, fakat ne olur ne olmaz, $i- zim yazı müdürü bu #ikrinizi duyma- sın, her neyse, bahsettiğiniz şekilde İİ bir kadın, itimad edilmeye değer bir kadın tanımıyorum. Herhalde aile İ- çinden, dosttan olmadıkça böyle bir kadını da çok tehlikeli buluyorum. Size ne kadar mümkünse o kadar h- | tiyat tavsiye ederim, Bedbinlik bahsine gelince: Ba, öyle bir hastalıktır ki, sonu mutlaka ölüme A m ETSİNA, tulup tutulmamak insanın kendi el dedir. * Bay «2. Ös ya: Meseleyi yanlış mühakeme ediyo az: Jenmek istiyorum, cümlesi asınd hattâ bu öümle hiç tanımadıkları adamdan gelse dahi şon derece mem nun kalmıyacak bir ana baba a vur edemem. Yetiştirenleri mey beğenilmiş görmek dalma büyük bir zevktir. * İzmitte oturan Bay «A. K» mek arzusunda ve «K. Na imzası tında bu sütunda mektubu çikmiış lan genç kıza talfbdir. Benim için pılacak şey buraya bu kadarları ki datmalkinn ibarei,