29 Kasım 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

Hergün Yapı başından Hasta yatağına! eçenlerde hekimler Falih Rıfkı Atay Gi mızdan birinin bet dostları # ” ca birsinir tedavisi tav mecburiyetinde kaldilar. zatın Ankara şehrinde iki üç katlı bir bina yaptırmak hevesine kapılmasıdır. | © Ayni hekim şunuda se etm ünden lanmış ye-| va Yazan: — ü © di sekiz müşter | EBimisini beş > lar. Masraf çıkmış! Bani rındân, son kre nadiyen borç almış! Kiminin evi bitmiş; kapıları işlememiş; teven © çökmüş; temeli sakat çıkmış, yad usta ve ameleler tarafından aldat Imiş #lektrikçi ile kara- boğ Mizeieği| Il iki misline | n, sigortadan, dostla- ye ka * isini tüketil veya dolandırılmı © kolluk olmuş; rmarangozla boyacı ile mahke düş ha'de hangisine rasyelseniz ya ah çe- kiyor, y. yede gittikçe ge yen inşa karşısında, hergün biraz da. ha arlan yapı ve taahhüd factalarına nihayet vermek için iki çare vardır. 'Biri zaman ister, Maarif Vekilliğine a- iddir; biri hemen yapılabilir, Nafia VekilEğimizin vazifeleri arasındadır. Maarif Vi ne ald olan zanant mekteblerini takviye eden tedbirlere devam etmek, fakat biran evvel, h miazsa, şube e Ankarad: leknik müessesesini kurmaktır. ve işçi buhranı içindeyiz. Küçük za - naatlar kanununu çıkanrken, Bsteyi ihtimal bir başka memleketin Jistesin. © den tercüme etmişiz. Yerli usta ve işçi kadar, bu işlerden istifade edecek va- “tondaşların kimayesini düşünmemek mevkiinde kalmışız. Tedrici bir tasfi.| ye yapabilirdik; yahud, yalnız ecnebi | usta ve işçilerin bıraktığı boşluğu dol- duracak değil, memleketin hergün ar- tar ihtiyacını karşlyacak yetiştirme © tedbirlerini daha geniş mikyasta Ha - â bilirdik. Herhalde demiryolunu kendi yapar- ken, penceresini Türk marangozuna © yaptırmamak gibi hazin bir tezdd 1 - © çinde kalmak doğru olmazdı. Türkiye baştanbaşa yapılacaktır. Türkiye ne - gillerce faaliyeti asla durmıyan bir in- Tr. şa memleketi ola Bu in- geldikten baş m ve güzel ol onun mutiş masını terin ed ordusuna muhtacız. ” İkinci tedbir, iki tarafi © si basittir, ve uzun deti de istemez. Ev © gibi. avukatlar gib k bir usta ve işçiler Yapılma. rlanma müd - tıpkı hekimler nşa işlerinde ça. ısan müteshhidleri kadar hepsini teş Yarı bu teşkilâtların mes da çalıştırmak; hangisi zumların aksine bareket ederse, vesi- karını elinden almak ve bu suretle za- a kazanmağı, dürüst ve namus. kılmak! Arabasını biraz fazla süren bir şoförü, hiçbir mah keme hükmü olmadan, günlerce ka - zançtan mahrum ediyoruz. Tavan ara- mi taahhü - n usta ve İşçilere yeti altın -| muayyen ni - sındaki tel döşeme vazifesi düne ve ber türlü fenni kayıdlata ters olarak, birkaç lira vurmak hırsile, ih - Tal eden bir elektrikçiyi, niçin bir baş ka vatandaşın evini dahi yanmak teh- Hkesinde bırakmasına müsaade edi - © yoruz? Nafıa Vekâletimize taallük eden ted- birin ikinci tarafı, muhtelif inşa işlerini © stendardlaştırmak, her tip işi bütün! telerrüatile tayin etmektir: Birinci, i- ü tip kârgir, birinci, ikin- ci, üçüncü tip ahşab; birinci ikinci ve © ücüncü tip eşya! Öyle ki bir müteahhi- © de evini ve eşyasını ihale eden bir müşleri birinei tip duvar ve çatı, ikin- ci tip ahşab kısımlar, birinci tip ma. sw vessire üzerinden mukavelesini yap tığı zaman, velev aradan bir müddet sonra aldatılıp aldatılmadığım tesbit etmek. ve uzun müddet mahikemeler- Bir gazeteci çok genç olmasma rağmen Fransiz skarlemi- sine kabül edilmiş meşhur bir muharrirle bir mülâkat yap hangisidir? suslini sormuştu. muharrir ayağa kalkarak: r saniye müsaade ediniz, dedi, dı ı arasında minimini bir çocukla ge cevabını verdi, söz Kral Faruğun kızı Bir yaşına bastı İşte bud Mısır Krah Faruğun kı Ferial ketgün biraz daha büyümekte ve güzelleşmekte- dir. Geçenlerde bir yaşına basması mü- nasebetile Kahirede Kral sarayında çok mükellef bir yıldönümü yapılmış, eu in kordiplomatik ve degâni hazır bul ştur, Resim, k prensesi bü yıldönümünde giydiği simde büt zari? elbise ile görüyorsunuz. Fransız ve Alman devriyeleri arasında dostane münasebet!.. Haber garih gelecek, fakat doğrudur. Esasen Almanya ile müttefiki daki harb dahi garib bir edip gitmektedir. şe şekilde devam Bundan on beş gün kadar evvel meş- hur Zigfrid ile Majino hatlarının ileri vzilerinden hareket eden Alman ve ansız. devriyeleri müstebkem hatların! | Fransız. devriyeleri müstahkem hatların | sar beynin tâ içine kadar nüfuz gözünden kaybolduktan sonra birbirleri" | yektedir, ni imha edecekleri yerde dostane bir su- rette görüşmüşler ve beraberce vakit ge- girmişlerdir. Bu seleyi na çıkarmıştır. amm de sürünmeksizin, tazminat aldırmak mümkün olduğunu bilsin! Bankalar ve vatandaşın maddi menfaatini emanet edecek müesseseler için bin türlü ka- yıd koymuşuzdur. çin bir müteah - hid, ve! en kü sonra isbat edilebieecek "tasını taz - min edebilecek bir tem daima em- rinde bulundurmağa mecbur edilme » sin? Bu tedbirler yalnız inşa sahible - rini zarardan korumakla kalmıyacak, memlekette inşa mesleklerinin tekâ - mülüne en iyi yardımı da yapmış ola- caktır. Falih Rıfkı ATAY İSTER lemiş, o da bize anlattı; — Mısırda faaliyette bulunan mühim sigorta şirketlerin- den biri muharebenin 1940 senesi sonunda biteceğini etmiştir, şirket bu kanaâtini o kadar kuvvetli görmektedir İNAN, İSTER ' Beyin faaliyeti X İyazı yazmıştır. Bu doktora göre erkekler | İ maz, koku te r arasın. bundan ileri gelmekledir. olsalar muhakkak ki daha fazla çalışabi- İleceklerdir. halin tekerrürü me-|” ük isi için, inşanttan| İNAN, İskenderiğeden yeni gelen bir yolcu bir arkadaşımıza söy- Dünvada dikili ağaca m sahib elmuş zengin yalnız b rokta çocuğun verdiği zevk, neş'e, gur insanın baş bar ettiği, en büy kat bu eser dünyuya tekemmül etmiş olarak gelmez, ilk yıl- larda ümid veren bir proje halindedir, sıhhatte olarak bü. yâdüğü, iyi bir tahsil ve sağlam bir karakter aldığı takdirde kemal bulur, i ye budur. ARASINDA aa Hergiln bir fıkra Orkestra şef'nin cevabı Meşhur şejdorkestr Mikrapoulas bir gün Claude Debussy'nin bir ese rinin provasını yaptırıyordu. Şejdor esir başlama işeretini verdiği 2 man, orada bulunan bestekâr: : — Notalar önümüzde değü! i Dedi. Şefdorkestr, bestekara cevab ; i nokta üzerinde birleşir'er. Bu veya kederdir zira “ ; en çok sevdiğiniz rı çıktı, az sorra Kuşlar da artık İlâç kullanıyorlar! verdi; Harbden sonra tamamile boşaltılan Londra hayvanat bahçesinin bu acaib ku- şu, şimdi bir meyhanecinin yanına sığın- mış bulunmaktadır. Avustralyadan geti- rilen hayvancağız geçenlerde hastalan- mış, meyhaneci de hükümet baytarına müracaat etmiştir. Baytar hastalığı leş. his ederek bir ilâç vermiştir. Yukarıda kuşun ilâcını içmesini — Bir orketarayı idare eden kim. ? senin, kajasım şaheserlere “ değil, şaheserleri kafasına sokması icai eder, v iki Ve kokular Kokular üzerinde tetkikat yapmakla büyük bir şöhret kazanmış olan Dr. Vic. tor Barthölomew geçenlerde mühim bir Arı'ar posta güvercinlerine rekabet ediyorlar günden güne daha az koku istimal eyle| mektedirler. Koku istimal etmekte olan erkeklerin kısım azam: şarkta yaşayan-|garib bir müsabaka yapılmıştır. lardır. Müsabakanın kahrama Profesörün iddiasma göre beyin r. Müsabaka 3 kilometre mesafede gunluk âsarı gi ğe başlar be lunan arı kovanları arasında tertib üstü sayesinde eski par.İedilimiştir. Müsabakayı kazana laklığını elde etmektedir. Tütün istimali | mesafeyi 30 san da Nevyork İrvinglon şehrinde çok kateylemiştir. Dr. Bartholomenr diyor ki: Erkekler el! lerinde sigara bulunduracaklarına arada küçük lâvanta şişeleri koklayacak lemiştir. Amerikada arılar arasında yaptır; - lan bu müsabaka meraklı bir Alman âlimini çok yakından alâkadar etmiş- tir. Bu âlim askeri makamlar t#tafın - İdan güvercinler vasıtasile temin edi - z İM leri istifedelerin arılardan da hem da- Sinirli adamların daimi surette menek- İh elverişli bir surette temin edilebile- öl ee ecmyramamemamaz .. İceğini düşünmüştür. Arılar güvercin. lerden çök daha hassas bulunmaktadır- Tar. Yollarını çok mükemmel bir suret. te tavin edebilmektedirler. Ortava çı. kan yegâne müşkülât arılara yazı ta - İsitmak meselesidir. Bunun için çok ince fotoğraf kâğıd- Yarının istimali tecrübe olunmuş ve Jemaremtinkiyetii neticeler elde edilmiş- tir. sıra Gehe bu doktora göre kokuyu hisseden) et sml 00 vi İrinssteyrin u Dünyanın en büyük adası Dünyanın en büyük adası Borneo ada- sıdır. Mesahai sathiyesi 554.000 kilometre olan bu adaya İngiltere ve Felemenk ya- rı yarıya sahib bulunmaktadırlar: Avus- tralya dahi ada sayılabilir. Fakat fevka. Wide vüs'ati dolayısile bu adadan ziyade bir kıt'adır. İSTER İNANMA! ki, halk ıda bir paralı bahis açmıştır. Her istiyen bir Mısır lirası mukabilinde şirketten bir bahis senedini alabilir, bu senedde muharebe 1940 senesi sonunda bittiği takdirde hükümsüz kalacağı, aksi halde şirketin her senedi on bir Mısır lirasına geri alacağı yazılıdır. iNANMA! ilin iSTER İlan ani. Yazı Çok Olduğu için i Bugün Konamadı -g —. eeererareeserenersanazarı serer erse MESELELER (Baştarafı 1 inci sayfada) raya giderek vazifesine başladı. Heyeti vazifesini gördüğü sırada attan alta ak seden bazı şikâyetler, sızıltılar, yenilikli# klâsizm arasında ötedenberi mevcud 0 * mazlığın bu münasebetle tekraF” ülevlenmekte olduğunu hissettiriyordüs Son bir hâdise, vaziyeti çapraşık bir şek” le soktu. Mesele şu İ Ressam Halil (Paşa) ya aid bir tablo“ nun sergiye almmak istenmemesi VE reddolunması, Halil Paşa doksan yaşına yaklaşmış vE bu yaşı buluncıya kadar elinden fırçasınl düşürmemiş bir ressamdır. Bugün, mem” leketimizde san'otkâr olarak tanman n© İkadar ressam arsa azim ekseriyetini hocalığını yapmıştır. İki ay evvel de, bir yala gözlerini kapamıştır. Merhum Halil Paşanın, devlet resim $ girecek € ser.eri seçmiye memur jüri tarafında uyandırdığı #ergi harici bırakılmasının lundığı takdirde, ne der. kabili tasavvurdur. ve Güzel San'atla ne mensub bir grup, merhu * İlerdir. Bugünkü Bundan bir ay kadar evvel, Ameri.' n geç giden arı iki dakikada katey- 5 mun Rumelihissrndaki mezarına gide * hatırasını anmışlar” te vaziyetin nede amak üzere dün bü nesele etrafında me: olduk. Öğren " k ki: Güzel San'atlar Birliği ile ba modernistler arasında bir san'at görüğ © farkı vardır. Birlik azası, san'atın klğ : tarafları bilinmeden bu vadide merteb€ ibrazına ve san'atta tekâmül vücude &© trmiye imkân olamıyacağı kanaatinde” # dirler, Aksi san'at cereyanını müdafaa © denlere göre kendileri, klâsik san'ata MO” dernizmi sokmuş ve inkılib yapmış kim selerdir. Binâenaleyh Hall Paşa gibi meselâ Şevket Dağ gibi üstadlar eskimi$” an'at mefhumunu kav“ ramaktan uzaktı! Bu tuhaf idi ret olmamak si dür. Zira, ne ifade e' yri mümkün © i belirsiz Dağ imzalı bütün renk ve hatları İ ite ki yas kabul | Bundan dolayıdır ki b arı bu/8 bır kanaat Made €5” tiğinde bir an dahi şüphehye düşmedi” ierde jüri #aaliyetinin nasıl de cereyan ettiği Çallı İhrahime #” dedildiğini ve 40” sk tekrar kabul ©© diğini kaydetmek kâfidir, sanırız. Esi? bürmeti ol: yeni bir şey meyda” n olmadığı gibi, yaşaya i saygı göstermiyenin de müstakbel Fi fazla bir şey beklememesi lâzım « geldiği” bir müteariledir. Bildiğimize göre dev seçilen eserlerde safi ır, iddia değil 1 Bu sebeble Hali? Paşanın tablası. reddedilmesi, naçiz kanaatimizce bir İH ni anlamak içi üstad bir tablonun İ tadır. Buna benzer işlenmiş diğer "a surlar varsa, öteki ile beraber onları? tez elden tashih edilmeleri doğru Ol Vekâlet Güzel San'atlar umum müdü” & Kemal Suut, meb'us Salâh Cimcoz, e kli ve terbiye heyetinden Sabahattin, Gi w San'atlar Akademisi müdürü sa 7 Toprak, Gazi Enstitüsünden Malik ve dani, heykeltraş Mahir, Güzel San'a o. 'dan Âli, müstakil ressamlardan ips grupundâan Nurullah ve üstad Çalı ee rahimden mürekkeb bir jüriyi, bu de g8 hisse düşkün ve bir tarafa hareket ide görünmekten tenzih ederiz. Biz ken ? rinden san'alta bir'ik ve güzellik © gi yoruz. Taksim ve lüzumsuz tereih de Burhan Toprağın sözleri s7 Dün bir muhâftirimiz, bu mesele nasebetile jüri azası Bay Bürhan - gi ğın mütaleasını sormuştur. Akadeir” dürü muharririmizin sualine şu Kk“ vabı vermiştir: «— Bu işin Güzel San'atlar sile bir alâkası yoktur. Ben de 5. 24 dim, Fakat böyle bir şeyim geçi.” mediğini bilmiyorum.»