Tayyare pıyangosu 25 inci tertibin “5,, inci keşidesi bugün bitti | kazanan numaraları aşağıdaki sütunlarda bulacaksınız| 26471 31409 — 7265 -- p n l nönü havacılık kampında neler gördü (Baş tarafı 6 nc1ı sayfada) Derahşan şimdi burada değil, İki kardeş ara- larındaki sökükleri dikiyorur, — kitab, meri okuyoruz. 5“,“"0 lira kazanan GÜB 368 20039 18415 Sonları (15 ) rakamları ile biten bü- tün numaralar onda bir itibarile ikişer lira amorti alacaklardır. 15,000 lira kazanan Sonları (73 ) rakamları ile n bü- tün numaralar onda bir itibarile ikişer lira amorti alacaklardır. 12,000 lira kazanan | 15209 1000 lira kazananlar 20015 10115 500 lira kazananlar — 20050 3057 1055 20107 11326 1945 124 2870 33082 12864 7165 — 8177 84115 38243 30111 37288 22720 2066 21383 2100 lira kazananlar — 36502 16438 20989 27481 29997 11269 O 16081 1728 28003 20815 39711 21882 “23097 11120 34342 23992 — 8380 8107 6391 5013 31565 — 6808 30241 36126 100 lira kazananlar 4419 33635 39729 5651 37303 18227 ç 15740 20177 22305 14160 — 8920 18900 — 6397 — 3120 10272 38814 31382 1431 8723 24052 23593 19551 39421 24757 19622 13485 35633 420 — 3900 12193 35179 27806 27376 31532 31332 — 8698 17499 31141 50 lira kazananlar 23207 38323 — TI47 12018 13900 12683 26900 35270 11422 14838 215 15100 10007 4614 10787 10603 37496 16579 36734 34140 j 16247 27175 37125 23747 17029 26455 4702 — 4924 31768 21764 10396 14351 23856 21367 27093 10674 20008 lJml İ'JUU gl3 345 14723 35084 202 | 1691 17554 | 17534 10557 11v81 — 28094 21595 27461 82091 8229 83962 8143 21797 29580 13413 1654 34149 12309 18791 8209 7376 3556 27022 7146 sında geçmiş olan bir sahneyi genç bir öğ- relmen anlattı. Dırahşan Zişandan daha e- ki hayacıdır. Daha büyük olduğu gibi... Zi- şan plânörle İlk havaya çÇıktığı gün bir bu- Diyorlar, sonra bep bir ağızdan: Bizim burada ne kadaâr mes'ud ve güzel hayat geçirdiğimizi bilseler Türkiyenin Gört tarafından genç kızlar buraya âkın e- /20410 |25905 | 9960 |- 33370 - 25509 27912 34368 — 7T227 30 lira kazananlar 5374 248905 466 20006 28752 — 6596 15874 11070 19741 19175 24423 21687 17665 8078 16324 1080 9312 27111 36007 34586 26092 19321 35322 17749 8305 25857 397221 28282 12976 23716 14438 11946 — 4523 20101 — 8515 29680 26311 1258 2404 1960 1003 46668 9405 — 8397 13766 27452 15360 90322 6905 30982 28886 27675 37225 38371 25696 5247 20684 8756 39247 17041 113860 — 6807 10845 32193 24888 — 5350 — 33909 35792 3029 — 7461 38412 2635 34764 31076 23391 12091 37735 4517 1144 24120 5367 35196 2, UM liralık mükâfat Keşideden sonra dolabdan yeniden 40 numara çekilmiş ve yirmi bin liralık mükâfat şu 40 nuümara arasında beşer yüz lira olarak taksim edilmiştir: 26948 16290 12509 2469 22058 3T740 34927 26105 33439 24738 5865 603 5771 34374 12153 21644 22088 18116 38938 20434 3546T 17530 13649 37581 23149 8643 906 .'ı'ı'.’l 4901 11444 165 10386 (, llllll lıralık mükâfat En son çekilen (29848) numara da on bin liralık mükâfat kazanmıştır. 37920 22990 598T 80874 5240 20820 4219 38888 14032 39502 Karısını öldüren katil. yakalandı Erenköyde oturan Hasan isininde bir şahsın kıskançlık yüzünden karısını bı- çakla öldürüp kaçtığını birkaç gün evvel yazmıştık. Zabıtaca memleketin her tarafında şid- detle takib edilen katil Hasan, dün ak- şam Adapazarında yakayı ele vermiştir. Hasan bu akşam İslanbula getirilecektir. İTİZAR (Devlet kapısında elli yu) tefrikamız bu gün yazı çokluğundan — konamamıştır. Özür dileriz. Hikâye: Denizin dibinde (Baştarafı & inci sayfada) ']ınm açık tutamıyor ve kulaklarındaki uğultular ziyadeleşiyordu. Malezyalının bu intikamı müdhişti. Evvelâ lüzumundan az şimdi de pek faz- —a hava veriyordu. Elini miğferindeki emniyet süpapına götürerek havayı di- Şarı verdi; bu suretle bir parça olsun so- — Bukkanlılığını elde etti. Nasıl kurtula- / caktı? Yukarıya sağ salim çıkabilecek | — miydi? Gene kurtuluş çarelerini arama- ğa koyuldu. Bileklerinin olanca kuvve- 'tile ipe tutunarak, yukarı çıkamazdı. Bu Luu' kurşun takımlarile buna imkân yok- — tu. Yukarıdan gelen havayı elbisesinin — içine hapsederek çıkmak istedi. Bu su-| — Fetle de kurtulmasına pek az bir ümid Wardı. Çünkü hava tazyiki henüz suyun yüzüne çıkmadan onu boğabilirdi. * Verdiği işaretlere cevab olarak ipin 0- Nu sürüklediğini gördü. Mukavemete uğ- Taştı. Beyhude.. görünmiyen bir küvvet onu çekiyor ve hattâ bu sür'at onu köş- fturmak derecesine varıyordu. Bu şekilde çekilmesi bir hayli sürdü. sızın kendini denizaltı bir ormanda buldu. Öyle bir orman ki yeşillik hazan | — Onun boyunu aşıyordu. Bunun arkasından ' başka bir sahaya çekildi. Burası da dize — kadar çamur içinde idi. Rasladığı bir ne- Vi yapışkan ve tüylü hayvanlar onu tik- sindiriyordu. Böylece de bir mil kadar Mmesafe katetti. Bu sırada yukarıdan bir| “Bual işareti çekildi. Harhalde Johi Dahn | Katırını soruyor ve: l «Nasıl dostum, keyfin yerinde mi? de- mek istiyordu. Cevab bile vermedi. Yorgunluktan bit- kin bir halde idi. Bayılacak gibi idi. Tam | bu sırada kablonun kuvyetle çekildiğini hissetti, Suyun gittikçe daha parlaklaştı- ğını ve yeşil rengin mavileştiğ'ni gördü. Ondan sonra hayal meyal vapurun bor- dasını, daha sonra vapurun üstünden sar- kan adamları seçti. Görünmiyen eller onu tutarak güverte- ye çektiler, Miğfer açıldı. Kendine geldiği vakit Malezyalının hararetle af diliyen yalvarıcı sesini duy- du. Adam bu kadar şiddetle onu çektiği için özür diliyordu. Böyle yapmağa mec- bur kalmıştı. Zira, sual işaretlerine ce- vab gelmediğini görünce bir tehlike ge- zerek ipi çekmişti. Herhalde ustasının verdiği — işaretleri ters anlamıştı. Hattâ, ustası denizin di- bine indikten sonra bıçağı beline takma- mış olduğunun farkına vardı. Daha fe- nası hava pompasını işletirken onu bağ- lamıştı. Yağ kokusunun havayı bozacağı- nı yanındaki arkadaşları söylemişlerdi ama iş işden geçmişti. Bütün bu hataların yegâne sebebi ken- disinin henüz bu işin acemisi ölması ve hayatında bir defa bile dalgıç yamaklığı yapmış bulunmaması idi. Çünkü adı Johi Dahn değildi. İşsizdi; açlıktan ölmek de- | recesine geldiği için herkes tarafından | bilinen bu ismi alarak boş bir yere mek iştemişti, YARINKİ NÜBHAMIZDA: Bekârlara tavsiye — İşaretler tekrar edildi. İki.. üç.. sanki ağlenceyi biraz daha uzatmak istiyordu. Anlatan: İbrahim Hoyi soı.nAx SAĞA: 1 — İyi kesen « ok atmıya mahsşus âlet. ? — Köle - işimler. 3 — Abdab-Akarotin gelirdiği. * — Nefer-İstanbulda bostanlarile meş - hur bir semt. 5 — Yed - bir nota, 6 — Damen - hayret. T — Tabanca namlusunun içindekl oyuk- lar-çifte, 8 — Elektrik çıngırağı - faydalı. $ — Dahi-taharri et. 10 — Bir nevi pasta - nefer - tahmin. YUKARIDAN AŞAĞI: 1 — Para torbası-bebeklere yiyecek veri- len şişenin ağzı. 2 — Böirlik. 3 — Bilmek masdarından emel hazır - kuşların hacısı. — Hükümdar - rabıt edatı. — Dem - dahi. — İstifham nidası - dost. Kulağı duymuyan. — Gömleğin boyuna gelen tarafı - bir meyya, — Gözleri görmiyen - tire tabtalar. — İki ön-dost ve komşu bir devlet. 12 8 4 5 ö 7 B 9 10 * 5 6 t 8 sardıkları OO 3 . - İvw.bıılmm luulı Il Bugünkü program İSTANBUL 12 Eylül 1038 Pazartösi ÖĞLE NEŞRİYATI: 12.0: Plâkla 'Türk musikisi, 1250: Hava- dia13065: Plâkla Türk musikisi, 13.80: Müh- telif plâk noşriyatı. AKŞAM NEŞRİYATI: 1930: Dans musikisi (Plâk). 19: Konfe- rans: Fatih Halkevi namına, Dr. Suad İsma- il Gürkan (Diş etlerinin dişler üzrindeki e- bemmiyel). 1930: Dans musikisi (Plâk). 19. 55; Borsa haberleri. 20: Baat Âyarı: Grenviç rasadhanesinden naklen. Hamiyet Yüceses we arkadağları tarafından Tüçk musikisi ve hâlk şarkıları. 20.40: Ajans haberleri, 2047: Ömer- Riza Doğrul tarafından arabdca söylev. 21: Saat âyarı. Orkestra. 21.80: Fasıl saz he- yeti: İbrahim Uygun ve arkadaşları tarafın- dan, 2210: Hava raporu. 2213: Darüttalim musiki heyeti: Fahri ve arkadaşları tarafın- dan, 22.50: Son haberler ve ertesi günün prog ramı. 23: Saat âyarı. * “ARAR ANKARA 12 Eyidi 1938 Pazartesi ÖĞLE NEŞRİYATI: 1430; Karışık plâk neşriyatı. 14.50; Ptâkla Türk musikisi ve halk şarkıları. 15.15: Ajans haberleri AKŞAM NEŞRİYATI: 18.30: Karışık plâk neşriyatı, 10.1$: Türk Musikisi ve halk şarkıları (Halük Recal), 20: Sant üyarı ve Araben — neşriyat, 20.15: Türk musikisi ve halk- şarkıları (Sadi Haş « Radife Neydik), 21: Şan plâkları, 21.15: Stüdyo salon orkestrası, 22: Ajans haberleri, 2218: Yarınki program. Gebzede 18 Eylül Pazer günü Kocaeli valisi Hâmid Oskayın 2ima- | yelerinde kaymakam Nami Önalın riya- setinde ve alayımızın kıymetli yardım- larile C. H. P. tarafından şehid ve kimse- siz çocuklara mahsus sünnet düğünü ve ayrıca pehlivan güreşleri, orta oyunu ve hokkabaz ve zengin büfe vardır. Pehli- van güreşlerinde ikcamiyeler başa 50 Hra,-büyük orta- 20 lira, küçük octa' 15 Hira, detseye 10 liradır. derler, diyorlar. Şübhesiz ki biz Türkiyenin en bahtiyar gocaklarıyız, Tam bu sırada yemek zili çalıyor, disipline riâyeti bir zevk edinmiş olan genç kızlar he- men ayağa fırlıyorlar ve: — Müsaadenizle diyerek koşa, koşa benden uzaklaşıyorlar. lutun üstüne çıkıyor. Uzun zaman gözden kayboluyor. Onun kayboldağunu — gören Dırahşan — kardeşlik muhabbetile ağla - mağa başlıyor. Pukat nihayet hiçbir kaza al- Madığı için Zişan yere iniyor. — Zişan yeve inince Dırahşan onün karşısına dikiliyor: Ne diye bülutlarin üstüne çıktın, aş da beklediğimi, seni merak edeceğimi şünmedin mi? Diye kardeşine çıkışmağa başlıyor ve ağ- lamağa devam ediyor, Zişan: — A deöli diyor, havaya ben çıktım, sana ne?. Bulutun üstüne de binerim, altına da girerim. Senin keyfin için tayyarecilik Üğ- renmiyorum ya! Fakat ablası, onun bu gözlerini dinlemi- yor. Hem ağlıyor, hem tekdire devam ediyor, O zaman Zişan bakıyor ki kız kardeşini ken- di sözlerile susturmağa imkân yok, hemen bir yalan uyduruyor: — Bü gözlerini, öğretmen geliyor. Seni böyle ağlar görürlerse einirli, heyecanlı der- ler, plânöre bindirmezler. Ve piâmöre binmeği her şeyden çok seven Dırahşan korku ile sağa, sola bakarak göz yaşlarını siliyor ve susuyor. Zişan: — İki küçük erkek kardeşim de var, diyor. Onlar da tayyareci olmak istiyorlar, Benim tahsilim hentiz müsaid olmadığı için bu sene törlüye geçemiyeceğim. Dırahşan — göçlü. Ben seneye geçeceğim. Maksadım tayyurcel olmaktır. Bu mesleği hiç terketmiyeceğim. Ona; — Plânör mü daha güzel, paraşlt mü di- yorum. Paraşüt daha heyecanlı, fakat — zevki mahdud, plünörün zeyki daha uzun sürüyor. Cevabını veriyor, — Piânörcülüğün en zevkli tarafı noresi diyorum. Genç kızlar hep bir ağızdan: — 'Tabli uçmak diyorlar. Göklerde dolaş- mak. — En sevksiz tarafı!.. Gene hep bir ağızdan: Uçmak için sıra beklemek ve gıranımn geç gelmesi cevabını veriyorlar. — Ders saatlerinin harlcinde ne yapıyor- sunuz? Ne fle meşgul oluyorsunuz? — Şatranç oynuyoruz, dansediyorus, milli Taksim oyunlar oynuyoruz, gramofon çalıyoruz, ken- di söküklerimizi ve erkek arkadaşlarımızın ( Altıntepede ) Güzel Sanatlar Akademisi talebe kayıd ve kabulü Güzel Sanatlar Akademisi Direktörlüğünden : 1 — Akademi şubeleri için talebe kayıd ve kabulüne 15 Eylül 938 tarihinde başlanacak ve Eylül gayesinde nihayet verilecektir. 2 — Akademinin bütün şubelerinde tedrisata 15 İlkteşrin 938 de başlanacaktır. 3 — Akademi: Mimari, Resim, Heykel, Tezyini santalar ve Türk Tezyinf san'atlar şubelerinden mürekkebdir: A — Mimari Şubesi: Tahsil müddetli beş yıldır. Bu şubeye lise olgunluk me- zunları kabul olunur. Talib sayısı alınacak talebe mikdarını geçerse desen ve Türkçe kompozisyondan -bir müsabaka imtihanı yapılır, Bu şubeye talebe ola- rak girebilenler arasında imtihanla burslu talebe seçilir, Bu sene yeniden 10 burslu talebe alınacaktır. Burslu talebelere tatilde de de- yam etmek üzere maktuan «2ö» lira aylık verilir. Burs imtihanı Türkçe kompo « zisyonla «Lise müfredatına göre» Riyaziye, Umumi tarih ve yabancı dilden ya- pılıir. Burslu talebelere aid talimatname Akademiden alınabilir. B — Resim ve Heykel Şubeleri: Tahsil müddeti müşyyen değildir. İstidada bağlıdır. Bu şubeye devam edenler 30 yaşına kadar talebelik hukukundan istifa- de edebilirler. Resim ve Heykel şubelerine girebilmek için en az orla mekteb mezunu olmak lâzımdır. Bu şubelere girmek istiyenler bir istidad yoklaması geçirirler. ©€ — Tezyini San'atlar Şubesi: Tahsil müddeti dört senedir. Umumi Tezyinat afiş ve grafik, çinicilik dahili tezyinat, mobilya kısımlarını havidir. Bu şubeye orta mekteb mezunlariyle bütün mıntaka şan'at mektebleri mezunları alınır. Orta mekteb mezunları desen ve Türkçeden imtihana tâbi tutulurlar. D — Türk Tezyini San'atlar Şuhesi: Tahsil müddeti muayyen değildir. San'at istidadı gösterenler alınız, Tezhib, tezyini arap yazısı, Türk ciltciliği, Türk cilt kalıpları imali, ebru ve ahar, Tütk minyafürü, Türk Tezyinatı ve çi- ni nakışları, kıymetli taşlar üzerine hâk, altın varak imali, halı nakışları, sedef kâkmacılığı kısımlarını havidir. Bu şubeye girmek için yaş haddi vazedilme- miştir. Taliblerin istidad sahibi bulunmaları ve Türkçe kompozisyona muktedir olmaları lâzımdır. Bu gubeye girmek istiyenler Direktörlüğe — istida vermek mecburiyetinde değildirler. 4 — Toüliblerin Akademi Direktörlüğüne hitaben bir istida ile müracaatları ve bu istidada girecekleri şubeyi tasrih etmeleri lâzımdır. Istıdn_vı bağlanması icab eden vesikalar şunlardır: a — Nüfus hüviyet cüzdanı, b — Sıhhat ve aşı raporu <Resmi doktorlardan alınmalıdır». € — Resmi tahsil vesikası. (Askerlik ehliyetnamesiyle beraber). d — Hüsnühal kâğıdı «Mekteblerden bu sene mezun olanlardan istenmeze, e — 6 tane kartonsuz vesikalık fotograf, «Alaminüt olmamalıdır.» 5 — EBenebi olanlar yukarıdaki vesikaları mensub oldukları - konsolosluklar- dan tevsik ettirmiş bulummalıdırlar. 6 — Kabul yoklamalarının ve burs imtihanlarının yapılacağı tarihler 15 Ey- Jülde mekteb dahilinde ilân edilir. 7 — Akademi niharidir. Devam mecburidir. Yalnız Türk Tezyinat talebesine devamda kolaylıklar gösterilebilir. 8 — Taşradan gelecekler lüzumlu vesikalarını taahhüdlü olarak poslta ile gönderebilirler. Bu gibilere Akademide hangi tınhu bulunmaları lâzım geldiği tahriren tebliğ olunur. — <6027. di * Türkiyenin her tarafından genç kısların gittiği bü kampa aslı İstanbullu olan bir genç kızın iştirak etmeyişi doğrusu İstanbul- lu olan benim hiç hoşuma gitmedi. İstanbal- lu genç kızlara sörüyorüm: — Bizin hoşunuza Nöbetci eczaneler Bu gece nöbotçi olan eczaneler şunlar- dir: İstanbul cihetindekiler: Aksaralyda: (Pertev), Alemdarda: (Eş- ret Neşet), Beyamdda: (Haydar), Ba- matyada: (Radvan), Eminönünde: (Bem- Sason), Eyübde: (Hikmet Atlamaz), Pe- norde: (Bınilyadi), Şehremininde: (Ham- di), Şehtadebaşında: (Hamdi), Kara- i gümrükte: (Fuad), Küçükpazarda: (Hu- | lüsi), Bakırköyünde: (İstepan). Beyoğlu cihetindekiler: Tünelbaşında: (Matkoviç), Yüksekkaldı- rımda: (Vingopulo), Galatada: — (Mer- kez), Taksimde: (Kemal, Rebul), Şişli- de: (Pertevi, Beşiktaşta: (Nall Halid). Boğaziçi, Kadıköy ve Adalardakiler: Üsküdarda: (İskelebapı), Sarıyerde: (Nu- TD, Kadıköyünde: (Büyük, Üçler), Bü- yükadada: (Şinasl Rıza), — Heybelide: (Tanı l'.mlbul Sıdı Tek Tiyatrosu Bu göce Suadiye (Şenyol) da Yarın gece