12 Ağustos 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

Te MAT G Z ESEE F S . 7 3a ee -7 e YOT T ST 0 UG A İ Ç S * GSıyfı SIHHİ BAHİSLER —— Denize hangi "—evqımde kaç defa girmeli? Üç buçuk ay zarfında 130 banyo yapanları çok gördüm. Bunlar deniz banyosu sayesinde bütün sene en ufak bir hastalık bile geçirmediklerini bana anlattılar Yazan: Doktor Etem vassaf LN Toabiatın ibsanlard' — bağışladığı kuvyetli va monabar Üanüzder, - İçilsa memba suları hazım yollarına hizmet eder. Bazan tatlı su ile yapılan duşlar ve banyolar vücuda deniz suyu kadar fayda vermez. Bununla beraber, su sıhhatin ko « rTunmasına en çok yarar.. Denizi çok olan yerlerin insanları bu membadan istifade ettikleri zamanlarda yaşama seneleri uzar. Soğuklara ve kışa mu - kavemetleri artar. Hastalıklara — karşı kanlarında hususi bir müdafaa kuv - veti uyanır. Duniz katannda. yaşaşka Yenlile münasebeti çok olanlarda hususi bir çeviklik, dimağda b'r uyanıklık, sinir- lerde kolay kolay sarsılmıyan bir sağ- lamlık vardır. Sahil ve ada sakinlerinin iradeleri iç topraklarda yaşayanlardan daha kuvvetlidir. Adalıları ve sahil sakin - lerini tabiat bunun için daha cesur, en “mücadeleci, daima tehlikeye karşı u- yanık olarak yetiştirmiştir. Bu kadar büyük bir kudret verebilen bir mem - badan istifade eden milletlerin gözü- müzün önünde en canlı birer misal teşkil ettiğini her zaman görüyoruz. İngilizler, Amerikalılar, İtalyanlar. Almanlar, İspanyollar gibi sahili çok ve denizle münasebeti fazla olan mil- letlerde tekâmül kabiliyeti iç toprak- larda yaşayanlara nisbetle bariz bir farkla göze çarpar. Deniz ruhlarda manzarasının gü « zelliği, derinliği, rüzgârlarının okşa - yıcı, dinlendirici, ruha genişlik verici hususiyetile bir defa, gönül bağlandı mı artık terkedilemiyecek kadar ileri bir sevgi uyandırır. Deniz banyosuna alışanlar için bu sudan istifade etmek zamanı taham - müft edilemiyecek kadar büyük bir hasret uyandırır. Hele denize yaz kış girme itiyadını muhafaza edenler için hayatta hastalık korkusu kalmaz. Bunlar sağlam, zinde, kuvvetli in - sanlardır. Böyle bir zindeğiyi isteme - yen içimizde tek bir insan gösterebilir miyiz? Memleketimizde — denize girilecek mevsim haziranda sıcaklar — başladığı zamandır. Bu mevsimde güneş hara- retini denizde dağıtacak kadar sıcaktır. Penizdeki madenler ve milhlerin, gü- neş tesiriyle (İyonizasyon) u - tablili daha fazladır. Denize girmeden evvel bir doktor muayenesinden — geçmek her halde en doğru bir yoldur. Hayatlarını hastalıksız geçiren, ve | vücutlarından hiç bir şikâyeti olma - yanlar için buna da ihtiyaç kalmaz. Hekimin muayenesinden — geçerek denize girme müsaadesi alanlar için bir mevsimde denizden tam mânasiyle istifade edebilmek için asgari seksen, azarni Yözü mitecavis banyo “âlmış olmak lâzımdır. Her banyonun adedi arttıkça istifa- de o nisbette fazlalaşır. Bir yaz mev- siminde ,günde iki döfa, sabah akşam deniz banyosu almak suretiyle bu ye- künu doldurmak pek kolay ve müm - kündür. Denizi tavsiye ettiklerim bu miktarı tecavüz edeni ve üç buçuk ay zarfında yüz otuz banyo alanları pek çok gördüm. Bunlar, bütün sene, en ufak bir hastalık, hattâ bir nezle bile geçirme - diklerini banâ anlattılar. Bunun için- dir ki metodik bir usul dahilinde yapı- lan deniz banyolarının zarar vermesi- ne imkân yoktur. Denize girme zamanlarını çok iyi tesbit etmelidir. Sabah yapılan ban - yolarda aç karnına girmek doğru ol - maz. Bunun aksi tesirleri, zararları pek çok defa vâkidir. Böyle başlanılan bir deniz banyosu, zuhurt edecek bir boğaz nezlesi ve ya- hut bir mide sancısı yüzünden diğer banyolardan istifade imkânımı azaltır. Bunun içindir ki denize girmeden evvel bir Rahvaltı yapmalıdır. Aradan iki üç saat geçtikten sonra denize gir- meğe hazırlanmalıdır. Denize girme - den evvel midenin faaliyeti — vücutta tabit harareti griziyeyi arttıracağı ve vücut ısınacağı için mühimdir. Esasen soğuk su banyolarında — vü- cut soğuk olduğu, fazla üşüme ve tit- reme olduğu zaman denize girmek en arasında zararlı bir harekettir. Böyle zamanlar- de ekseriya deniz banyosu olan yerler- de husust jimnastik aletleriyle kanın hareketini uyandırmak ve yahut gü - neşte ve kumda biraz vücut hareketini arınırmak lâzımdır. Dünkü kazalar Sürp Agop hastanesi önünde tramvay girketinin | numaralı otobüsünden atlıyan 13 numaralı kontrol Saffet, arkadan gelen goför İbrahimin idaresindeki 2582 numa- ralı otomobilin altında kalmış, vücudunun muhtelif yerlerinden ağır surette yaralan - mıştır, Salfet Fransız hastanesine kaldınl- mıştır. * Fenerde Mollaaşkı mahallesinde o- turan Faik oğlu 9 yaşında Mehmet Eğri- kapıda keçilerini otlatırken derin bir çu - kura düşmüş, başından ağır surette yara - lanarak Musevi hastanesine kaldırılmıştır. “CÖNÜL İSLERİ —— — Bir genç — Doktorun saf Sevgisi «Genç bir doktorum. Şimdi taşra — kazalarından birinde çalışıyorum. Tah- — eil hayatım müddetince aşk ve sevgi i- — |e hiç alâkadar olmadım, Bütün alâka- Tn yalnız okumağa verdim. Bu yüzden tahsilimi bitirip de hayata atıldıktan sonra birdenbire bu, dünyanın en gü- — el ve mübrem ihtiyacını şiddetle hir- settim. Yaşım 23 ü buldu. Gönül işle« ma olduğu halde bir türlü cesaret edip te kendisiyle konuşamıyorum. Kız, iyi bir aileye mensup.. gözlerinden okudu- ğum manâlar, onun da benimle konuş- mak ihtiyacı ile kıvranmakta — olduğu- dur. Ona karşı tam bir hüsnü niyet ta- #yorum. Bütün gayem iyi bir sile yu- vası kurmak ve bu suretle bahtiyar ol- maktır. Bana, nasıl bir tarzı hareket tavsiye edersiniz? Doktor A. 8. Oğlum, bahtiyar olmamanız için or- tada hiç bir sebep yok, Anlattığınız va- ziyete göre nisbeten anlaşmış sayılırsı- niz. Yapacağınız şey aranızı bulacak bir SON POSTA Erkekler kadınların boyanmasından hoşlanırlar mı? Kadınlarda en ziyade sinirlendikleri nelerdir? Aile kavgalarında kadın mı yoksa erkek mi haklı dır? Maruf san'atkârın nasihat verdiği Amerikan kızlarından bir kaçı: Foks film Inımpıııy..m figüranları Sinema yıldızlarının içinde en güzel ve en ziyade muvaffak olanlardan biri Ameri- kan yıldızlarındanı Jan Harlov'dur. Fevkalâde bir cinsi cazibeye malik olan bu sevimli yıldız ayni zamanda zaralet ve muaşeret üsüllerine çok düşkündür. Jan Harlov, şimdiye kadar edinmiş ol - duğu tecrübelere istinaden, kadınlara za- Tafet ve muaşeret üsülleri hakkında bazı nasihatlerde, yahut tavsiyelerde bulunmak- tadır. Sualli ve cevaplı olarak tertip edilmiş olan bu tavsiyeleri (Son Posta) nın Bayan okuyucularına sunuyoruz: İlk sual : Bir erkek ilk dela olarak bir genç kız veya bir genç kadına rastgeldiği vakit veya onu ilk defa olarak devat eyle- diği vakit en evvel nazan dikkatini celbe- den şey nedir?... Cevap : Ne süretle giyinmiş olduğu ve temiz olup olmadığı keyfiyetleridir. Bundan kadın tuvaletinin mutlaka büyük bir terzi tarafından dikilmesi icab ettiğini anlamayı- miz.., Son moda olması da icab etmez... Yüzde doksan dokuz bir erkek kadının el- bisesinin eski veya yeni moda üzerine ya- pılmış olduğunun farkına varmaz. Fakat... robunuzun temiz olup olmadığına, buruşuk olup olmadığına dikkat eder... Modern bir kadın çok titiz bir surette temiz olmalıdır. Hiç olmaz ise her iki gün- de bir banyo veya duş yapmalıdır. Şam » puanlar on günde bir kullanılmalıdır. İkinci sual : Erkeklerin makyajdan cid- den hoşlanmadıklarına kani misiniz? Cevap : Çok göze batacak derecede o- lursa evet. Makyaj güzeliğinizi arttırmak, meyda - na çıkarmak için yapılmalıdır. Makyaj ile yeni bir çehre elde eylemeğe uğraşmamalı. Makyaj yüzünüzün güzelliklerini — tebarüz ettirmeli ve kusurlarını setreylemelidir. Erkeklerin şüphesiz nefret — eyledikleri #eyler boyalarda ifrata kapılmaktır. kırmızı yanaklar; kapkara gözler gibi)." Üçünecü sual : Sevdiği erkek arzu ediyor diye bir kadın göz alıcı renklerdeki tırnak cilâlarını terketmeli midir? Cevap : Bu şahsi bir sualdir. Her kadın kendine yakışan cilâyı takdir eder... (Kıp- Fakat erkeğinin arzuları hilâfına dahi çıkmamalı. Esasen açık renk bir cilâ çok daha güzeldir. Dördüncü sual : Bir rob intihap edildi ği vakit, yakışan renk mi yoksa sevilen renk mi aranmalı? Cevap : saçlarınızın, Sizi en güzel gösleren.. yani gözlerinizin, teninizin renkle- rine uyan rengi intihap etmelidir. Jan Harlov halde bu rengin saçlarıma hiç uymadığını görerek vaz geçiyorum. Beşinci sual : Erkeklerin tercih eyledik- leri renkler bangileridir?.. Cevap : Şahsi tetkiklerime göre erkek- Cevap : Bence samimi bir hattı harek€ takip eylemek gerektir, bir erkek tanıdıği” maz ile hoşca vakit geçirdi iseniz bunu kefi” disine hissettirmemek manasızdır. Kendi * nizi o erkeğin kolları arasına atın demiyö” | zum.«. Fakat alâkasızlık taslamak hem 60" cukca bir harekettir hem de modası geç ? miş bir şeydir. Sekizinci sual : Bir kadın yeni tanıştıl? bir erkeğe telefon edebilir mi? Yakut ketf gdisini çağırmasını mı beklemeli?.. Cevap : Bu sırf aranızdaki samimiyel? bakan bir şeydir. Henüz tanıştığınız bir ©" keğe telefon etmek mütecaviz bir hal tâ * kınmak demektir. Halbuki ben henif amütecaviz> kadınlardan hoşlanan erk rastgelmedim. (Davet vesilesi ile telefof makbul bir sebebtir ve bir istisna teşkil © der.) Dokuzuncu sual : Erkekler ile münas€ * betlerinde kadınların işledikleri en büyi kabahat nedir?... Cevap : Her şeyi izam etmeleridir... kek ile kavga etmek arzusunda bulunan kadın kavga etmeden evvel dilini yedi fa ağzının içinde çevirse; yani pek aZ müddet düşünecek olsa, kavgaya değer ler pek © kadar renklere ehemmiyet ver -| yey olmadığını hemen anlar.. mezler... Onları alâkadar eden tenkler de- ğil teferrüattır... Gece tuvaletlerinde siyah ve beyaz tenk- leri tercih eylediklerini sanmaktayım, Altmcı sual : Erkekleri en ziyade sinir- lendiren kadın âdet ve tarzları hangileri - dir).. Cevap * Kadınların takındıkları «yap - macıko lardır. Tekellümde yapmacık, gi- yinişte yapmacık, yürüyüşte yapmacık... İşte erkekleri bihakkın bunlar sinirlen - dirir. Yedinci sual : Bir erkeğin refakatinden hoşlandığınız. vakit, bunu kendisine ihsas mi etmeli; yahut alâkasızlık mı taslama - h? Onuncu sual : Bir erkeğin ha ı...,ı.rl dan hoşlanmadığınız takdirde bunu ke sine ihsas mi elmelisiniz yahut sabır mi melisiniz?... Cevap : Mevzubahis erkekten — hakikt” ten hoşlanmıyor iseniz bu suali sorm! bile değmez... Hemen münasebatınız) tediniz... Fakat... «O» erkeği seviyor İ niz yapacağınız şey «Ov nun hoşlanma! ğinız huylarını unutmaktır, Sevimli pıldir Jan Harlör'en eeei Vi üetğöre elti baklandaki B yazdık.. Bu ” Skirler — Kükkıdaki - Bürn ( Posta) okuyucularına birakıyoruz. o. T * Eskidenberi tarihi filmler yapmak (Sesil dö|la Markiz!.. Mil) in 73 üncü filminin çevrilmesine baş: |büyük bir komedi çevirmeğe başlamışt!f la şöhret bulmuş olan rejisör lanmıştır. Filmin iami (Ovalardaki adam)- dır. Erkek artist Gary Kuper'dir. * Pariste büyük terzihanelerdeki ha yatı tasvir eylemek üzere (27 Rü dö la Pe) udındı bir film çevrilecektir. Başlıca lar: Röne Sen Sir, Jül Berri, Jan öir Fdt üdyolarından biri (Malll Her şey yolundadır) adif' * Romen Rollan'ın yazmış old (Danton) eseri filme alınacaktır. Baş rolü Pol Müni yapacaktır. * Büyük Frantız san'atkârı Moris *, vaye'nin pek yakında Elcir Popesko ile birlikte bir film çevireceği söylenmekte€ * (Marlen Ditrih) in son çevirmit z' rTinde çok toy ve acemiyim, Bir sene- doslunuza veya tanıdığınıza — vaziyeti Çok dela sevdiğimiz tenkler bize uymı- * hınuı mubarrirlerinden — Flera ve|düğu filmin adı (Arzu) dur. Bu filmif — denberi bir genç kıza uzaktan — gönül bildirmek, bu ıılildı kızı ailesinden yan renklerdir... — Misal olarak kendimi | Kayave'nin (Kral) adındaki meşhur piye- | milyon fyank getireceği tahmin edil — werdim. Bakışlarımızda tam bir anlar 'TEYZE zikredeyimi —Alıcı kırmızıya — bayıldığım |&i flme alınmak üzeredir. tedir. elüğkilllün A CCa0 GUNT SF ARN İN A iHlu ll ddi kkeülei. e p AAA DÜ e gv açi ei ip. ğp eör li Go G6 c0t GD U P PK W e n L B SA ör - Ear ( En n e ee Böğ A A EE İ E L AFT Dör Te