29 Ağustos 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

Hint Denizlerinde Türkler Piri Rels- Murat Re'a - Yazan: M. Turhan Hadım Silleyman Safer Reis, Kalenin Çabuk Devrile- ceğini Kat'iyele Kestiriyordu Vis Ruva, Türk filosungn ve kı- taye çıkaracağı aa karin erce bir çar- pişma ile değil, yi- bırakılarak yenilmesini — daha kolay bulduğundan bütün plânını ona göre çizmişti. Ada ya yakın kıyılarda Be köy, ne ağıç, ne de tarla birak- € mıiştı, hepsini yak- fırmıştı. Bu yangıa kilometreler urun. Tuğunca İçerilere de yayıldığından Türke lerin yanlarında yl- yecokleri yoksa Hiat top aklarından &k mek ve azık teda- rik etmeleri kabil olamıyacaktı. Yine Vis Ruva, bütün gemilerini Şarka, Bingüle sularına yollamıştı. Adada tek bir gemi yoktu. Çünkâü o, bir açık deniz #savaşına da girmaeği İstemiyordu. Böyle bir savaşta ken- dinin yenilöceğini, o takdirde de Hint illerindeki — Portekiz egemenliğinin suya düşeceğini biliyordu. Bundan Ötürü filolarını tahlikeden uzak tutu- yordu, Türkleri dar bir mintakâda Aç bırakarak yenmeği düşünüyordu, Hadım Süleyman paya ile onun birincl müşaviri olan Safer Reiz, Por- tekizlilerin böyle bir plün kurdukla- Diu adasına gelir gelmez bir eaklarını, bunu kazı kıyılarını ele geçirecekl. İçeriye doğru yürüyeceklörini umu- yorlardı. Bu umuş, yalnız - erce, ere kekçe — düşünmekten — doğmuyordu. Portekiz filosunun Diu adasına daya- narak galip çıkmak Ümidine bağla- Bacağını ve bu ümit ile savaşı kabul edeceğini sanıyorlardı. Halbuki ada- ya yaklaştıkları halde Filoyu görme- mişlerdi ve bütün adayı dolaştıktan Bonra da böyle bir görüşün zevkine #rememişlerdi. Şimdi Hadım da, — Safer Rels de bir iç kırgınlığı - geçiriyorlardı, yaka- Kanamıyan avın özlemini çekiyorlardı. Diu gibi sağlam ve Gücerat toprak- Tarına hâklm bir yeri arkada bırakıp daha ileriye gitmek, a dığı bilinmeyen Portekiz mak doğru bir iş olamazdı. Gücerat bayrağı tapıyıp da Portekiz askerli tarafından müdafan olunan gu kale Önünde günlerce kalmak da işlerine gelmiyordu. Çünkü, —Vis Ruvanin oranladığı gibi, yiyecekleri azdı. Bundan Öötürü, var kuvveti pazuya verip şu kaleyi irmek, adada yerleşmek, ekmek falan elde ettik- ten sonra - İleriye yürümek lâzımgo- liyordu. Safer Rels, kalenin çabuk devrileceğine inan besliyordu. Hadım vezir. » adanın biçimini göz önüne alarak - bunu biraz güç buluyordu. Lükin —durup düşünmeye zaman da yoktu, ne olursa olsun hücu: baş- Tamak gerekti. Hadım vezir bu saruretle filoya harp nizamı verdi ve sonrâ adaya bir sübay göndererek Sultan Muhmuda bir görüşme teklifi yaptı. Sübay, Türk filosunun buralara Portekizlileri yok etimek İçin ve Bahâdir. Şahiın elçi göndererek — yaptığı davet Üze geld'ğini, kalenin dost. ler Portekiz. donanm girişileceğini — söyl: « Mahmudun baştardeyö gelmesini dile- miye memur idi. Türk amiralı adadaki Po tekizlilerin varlığını bilmiyor gibi davranıyordu, orayı Gücerat toprak- Petıncan bir porça sayarak Gücerat Sultanlle tomasa girişmek lstiyordu. Sultan Mahmut, Türk zabitini Vis Ruvanın bulunduğu yerde kabul etti, onun aözlerini yine onun yanında din« ledi ve Portekizlilere bağlılık göster. mekte en son kerteye — yükselerek Sultan Mahmut Vis Ruva Antuvan ile görüştü.. verilecek cevabıda amirala bıraktı. O, bir. hükümdar gibi davranıp da karşılığı kendi vermek İstezeydi belki muvaffak olamıyacaktı, amiral tara- fından terslenecekti. Çünkü — Janın sözde kocası, Türk zabitini dinlerken enikonu titizlenmişti, yarinde duramaz olmuştu, söz bitince — ve hükümdar yüzünü kendine çevirip de “ne buyu« rursunuz? , deyince — sinirli — sinirli gülümsedi; enir böyle davete, dedi, ancak teşekkür olunur, t gu eli dir lze, Türk amıralını görmiye gide vasiyetnamenizi de yazma- nizi niçin tavsiye etmediğine şaşıyo- rum, Sübay, kaşlarını çatarak sordu. Böyle — bir tavsiyeye — lüzum mu görüyorsunur? — Tabil değil miyal Aden Emiri Âmir boş bulundu, elini kolunu sal. Tayarak pa: gitti, grandi Yvasiyetname- 1 unuttuğundan son dilek- lerinin ne olduğu bilinemedi. Gücerat Sultanı Hazretlerinin böyle davran- mamaları, ölüme giderken bir vasi: yetname — olsun bırakmaları doğru olmaz mı? Subayda titizlendi, serk bir sesle cevap verdir — Bize gelen ölüme hayata — kavuşur. Asıl ölüm değli, sizin vi alıyorsunuz, kendilerini sürünen Ölüye çeviriyorsunuz. Biz, bu gibi ölüleri de diriltiriz. Çünkü şerefli insanlarız ve Insanlara şeref dağıtırız. — Aden Emiri Âmiri de şeref. lendirmek İçin astımız, değil mil. (*) — O bir suçlu Idi, cezasını çekti. — Suçu galiba elinde bir ülke bulunmaktı, O halde Sultan Mahmut Hazretleri de büyük — suçlulardan biridir. — Gücerat hükümdarını bir tanıdık, — devlâtlü — vezirin selâmını getirdik. Bu selâmı kabul etmedik- lerinl anladığımız dakikada kendile« rinl suçlu #sayarız ve ona göre dav- ranırız. — Ne yaparsınız? — Ezeriz ! — Demek ki, kendinizde bu gücü görüyorsunuz. Büyük eüret ! Subay kalktı, elile Amliralı göz- terdi : — Sultan Hazretleri, dedi, devletlâ vezir beni size yollamıştı. Çünkü sizl hükümdar biliyordu. Halbukı burada hüküm şu efendinin İmiş. Biz, başka. larının evinde efendilik yapan uşak- larla konuşamayız. Sakalını yabanci- lara veren Sultanların yanında da fazla kalamayız. Ondan ötürü gidiyo- Tüm. dost (Arkası var) () Sultan Mahmut, gösterdiği ©. mukabili amiral gemlsinin büyi asılmiş olan Aden Arap emtrind tiyatlı davrandı, Süleyman paşa: rüğmen donanmaya gelmedi, yek ki encu bakkında da Aden emirinin hakkındaki muamele yapılacaktı. Hamer - Yirmi dokuzuncu kitap » ret(I) “SON POSTA Soldanı Denizli gampiyonu Çine, Manisa şampiyonu Sakarya, İzmir Altımordu ve Aydın #por takımları Spor: Türkiye Futbol Birinciliği Altı Şampiyon Takım Ay- ı dında Nasıl Karşılaştılar? ” Aydın, (Gurup birinciliklerine gönderdiğiz mubhabirimizden) — Ba dakikada altı mıntakanın şampiyon takımları aydında top- lanmış bulunuyorlar. Izmir, Deniz- N, Aydın, Muğla, Uşak ve Manisa şampiyonlarının Türkiye — futbol zâviyesinden geçirecekleri çetin imtihan, — maçların eliminasyon şeklile olması itibarile biraz da şans işi... Kur'anın sonucu şöy- ledir: 1 — Uşak-Aydın. 2 Izmir-Denizli, 3 — Muğla-Manisa. Kur'a da İzmir şampiyonu Altınordu hakikaten - şanslı.. Ya- pacağı bir maçtan sonra döml finalı yapmadan finala kalacaktır. Herkes Altınordunun talline gıpte ediyor. * Cumartesi günü saat on altıda Aydın stadyumu, — Aydıalıların mezih balkile doldu. Mıntakaları temsil eden şam- piyon takımlar birer birer stada geliyor'ar, Ve geçit resml saati yaklaşıyor. Takımlar alfabe sırasile dizil- diler. Aydın şampiyonuaun “ A ,, ile başlaması icap eden sırada başı tutması lâzımgelirken misafir severlik göstererek en sona geçk yorlar. Askeri baudo İstiklâl mar- şımızı çalarken geçit resmine başlanıyor. Takımlar halk kalabalığı önün- den geçerken şiddetle alkışlanıyor. Statda Aydın ilbay ve Aydın mü- nevverleri gözleri çeliyor ve ilk oyuna başlanıyor. Aydın - Uşak: Hakem, federasyon genel sek- reteri Kemal Halim, takımları sahaya çağırıyor. İki şampiyon da alkışlar arasında statdaki yerlerinl alıyorlar. Takımlar şu - tertipte diziliyorlar: Uşak: Rüştü, Şevket, Mehmet, Osman, Nazmi, Mahmut, Basri, Melih, Sabit, Easri ve Alâeddin... Aydın: Fikret, Lebip, Sıtkı, Hasan, Mustafa, l'hıııı. Nevzat, Ulvi Ali, Hüseyin, Babacan ve Hüsnü... Saat on yedi... Ilk İşaret düdüğü... Uşak hücumda.,. Aydın Müdafaasında muvaffakiyetle kırı- lan bu hücum gösteriyorki Uşak şampiyonu hasmına göz açtırma: mak azmindedir. Aydın daha ziyade müdafaa oyunile vakit kazanmıya çalışıyor. Kırkıncı da- kikada Uşaklı Melihin bir plâse vuruşu grup Şşampiyonasının İlk göolünü kaydediyor ve devre bu netice ile bitiyor. Ikinci devrede her iki takımda saha yabancılığımı unutarak enfes hücumlar yapıyor. Yerden oyna- yan Uğşaklılar, mukabil tarafa kendi oyunlarını kabul ettirerek ikinci gölü yapıyorlar. Aydınlılar derhal bu gole ııııılıl)ılı ediyor- far yapmıştr. — sa da 1-6 mağlüp olmaktan kur- tulamıyorlar. Manisa - Muğla: Izmirden — Salâbaddinin — ilk işaretile iki takım karşılaşıyor- lar. Bu maç ilk devrede çok çetin geçti... Her iki taraf da çok çalıştı. — Fakat gol çıkaramadı. Muğlaya- nazaran çok faik oy- nayan Manlsa — ikinci devrede berhalde birşeyler bapacağa ben: ziyor. Nitekim ikinci devre başlar başlamaz Sakarya hücuma geçe- rek Muğla kalesini âdeta abluka ediyor. Eir, bir daha gol çıkar- yor. Devre ortasından sonra iki gol daha yaparak oyunu 0-4 kazanıyor. İzmir - Denizli: Grup birinciliklerine zayıf bir kadro İle iştirak eden Altınordu takımı, seyirciler Üzerinde gıpta ile karışık bir tesir bıraktığı için sahaya çıkarken çılgınca alkışla- nıyor. Denizli şampiyonu değerli oyunculardan — teşekkül — ediyor. Oyun başlar başlamaz Al- tınordu hücumdadır. — Hasmına nazaran faik ve kuvvetli olan Altınordu gol çıkarmaktan ziyade soyircilere iyi oyun gösteriyor. Yerden ve şaşırtıcı paslar, bunun akabinde derin eşapeli bir oyun.. Seyirciler hayran... Şimdiye kadar Aydında yapılan maçların en gü- zelini seyrediyorlar. Saidin kaçırdığı bir golden sonra Hamdi topu kaparak ka- leye giriyor ve İzmirin lik golünü Bisikletle Türkiye Turu Üç yıldanberi memleket sınır« ları içinde bisikletle büyük turlar yapan Anka- — p ra Gücü kw- lübünden genç Kemal, evvel- ki gün bisik- letle şehrimize gelmiş ve bu- gün erkenden Geliboluya ha- reket etmiştir. Genç Ke- malin — 1935 Gayreti bisizlet tur- turu 4600 ki- cusu Kemal lometre üzerindedir. ve 3 Ağus- tosta Ankaradan hareket ederek Çankırı, Kastamonu, — Amasya, Sivas, Kayseri, Ulukışla, Adana, Mersin, Silifke, Konya, Afyon Kütahya ve Yalova yolile şehrl- mize gelmiştir. Genç gezgin bu- radan Tekirdağ, Kırklareli, Edir- ne, Gelibolu, Çanakkale, Edremite giderek seyahatini İzmirde biti- recektir. Genç Kemalin bu üçüncü se- yahatidir. 1933 te ve 1934 te de 1575 ve 2500 kile metrelik birer Aydın stadında geçit resmi ve spor- oular Aydın abidesrine çelenk koyarlarken yapıyor. Bu sırada ayakkabısın- daki çiviyi çıkarmak için saha dışarısına — çıkan Cemil, takımı aleyhine bir gol yapılmasına e- bep oluyor. İkinci devrede daha ciddi oynıyan Altınordu dakika- lar içinde bir gol rekoru tesisine başlıyor. Bu acele gollerden en- dişeye düşen Denizli çocukları çok çalışarak arkasını alıyorlar. Neticede İzmir şampiyonu 1 - 6 galip geliyor. Perşembe günü Izmir şampiyonu Uşak şampiyo- nile final maçını yapacaktir. $N Zonguldak Galip Zonguldak, 28 ( A. A.) — Gurup birincilik müsabakası için Trabzona giden mıntakamız şam- piyonu Zonguldak #spor, Trabzon şamplyonunu 3- 2 ile yenmiştir. Ayın 20 unda Karadeniz şampl- yonluğu finali yapılacaktır, Yağlı Güreş Müsabakaları Akçakocada Bir Müsaba- ka Tertip Edildi Yağlı güreş müsabakamızın memleket içinde uyandırdığı bü- yük alâkayı yazmıştık. Dün de Akçakoca hava kurumu başkan- hğından yeni bir mektup gelmiş, kurumun 8 Eylülda yapacağı yağlı güreş müsabakaları için tavassu: tumuz İstenmiştir. Güreşler Akçakocada hava kurumu menfaatine tertip edik miştir. Müsabakada kazananlar- dan başa 50, ortaya 30, ayağa 20 lira mükâfat verilecektir. Şeb> rimizde bulunan güreşçilerimizi bu yeni müsabakalardan haberdar etmeyi faydalı bulduk. Viyanalılar Döndü Şehrimizde üç müsabaka ya* pan Viyanalı güreşçiler dün ak- şamki konvansiyonel İle memle” ketlerine dönmüşlerdir. Yen! çıktı AVGILIK « BAI.lKg!E!K Avcı Mahmut Salih