6 ” —— Sıyfa Moda Da Tarih Gibi Tekerrürden lbarettir... 647 ord Derbi ,, resimli bir mecmuada — fotoğrafını ç görmüş, yanında- e Ka ki dostlarına gös- yılda — bir teralip değişir? — Hoşuma gidiyor, beni son modaya göre giyinmiş bir adam şeklinde tem- sil ediyorlar. Halbuki arkamda bulunan elbiseler, tamamen 1906 modeline göre yapılmıştır! Filhakika Lord Derbi'nin yap- tıkları tetkiklerden elde ettiği kanaate göre moda 35 yılda bir defa, eski haline dönmektedir. Arada bulunan fark göze çarp- mıyacak kadar arzdır. Fakat yanıl- mayınız, burada mevzubaha - etti- gimiz moda kadın modası değil erkek modasıdır. Tertibatı Bozmuş Yazıhanesindeki elektrik ter- tibatını bozmak suçile mahkemeye verilen Hidayet adında birisi bir ay hapis cezasına mahküm olmuş, fakat tecil edilmiştir. TAKVİM | Gün CUMARTESİ Hızır $1 11 MAYIS 935 Yatar e'ııoı * 51 |16 06 | Tmsak ee öf Ö ö Nöbetçi Eczaneler Bu gece möbetçi eeraneler şun- lardır 1 İstanbul tarafı: Şehzadebaşında (Hamdi), Cerrahpaşada (Şerâf Ce- 1âl), Fatihte (A. Kemal), Topkapıda (Nâzım ), Samatyada ( Erofilos), Ciballde (Necati Ahmet), Eyüpte (Hikmet ), Gedikpaşada ( Asador. yan), Defterdarda (Arif) Divanye- lunda (Esat), Yemişte (Benason), Bakırköyünde ( İstefan Terziyan ). Beyoğlu tarafı: Taksim Bostan. başında ( İtimat ), Tepebaşında (Kenyoli), Tarlabaşında (Tarlabaşı), Galatada (Kapıiçi), Şişlide ( Şişli), Kas ada (Merkez), Hasköyde (Halk). Kadıköy tarafır Muvakkit. hane caddesinde (Leon Çubuklı- yan), Kuşdilinde (Hulüsi Osman ), Büyükadada (Halk). Bir Doktorun Günlük Notlarından (*) Verem fİnce HastalıkJ Bulaşık ve mikroplu bir hastalık- tır. Verem basilleri vücutta ve her uzuv <a yaşayabilir. Ciğerlerde yerleşen Verem en tehlikeli ola. mıdır. Ciğerlerin” barab olmasına ve buradaki iltihap sebebile çıkan balgamla mikropların etrafa yayıl masına meydan — verir. Bunun İçindir ki ciğer veremlileri kendI- lerinden başkalarının da hastalı- Bir Seyyah Gözile istanbulun Umumi Eksikleri: İçme Suyu Tesisatı Sahilde Asfalt Yol Yol Ve Kaldırım İntizamı?ğ,y Temizlik, Temizlik... Geçenlerde — şehrimize — bir Amerikalı geldi. Bu zatın adı Miatr Gardner'dir. Bir sabah re-. fikimiz tarafından bir şehir mü- tehassısı ve mimar olarak oku- yucularına takdim edilen bu zat ile bu arkadaşımız görüşmüş. le- tanbulun — umranı — noktasından mütalâazını almış. Arkadaşımızın bu zatla görlü- şöşünde bazı eksiklikler — vardı. Biz de bunları tamamlamak üzere bu zata mürâacaat ettik ve hay- retle gördük ki Mister Gardner bir şehir mütehassısı değil, bir gazelecidir. Gazetesi hesabına seyahat etmekte ve gerdiği yaban- € memleketlerin otomobil yolları, benzin ve petrol fiatları, güzel manzaraları otelleri hakkında ya- zılar yazmaktadır, Yino bu arada kendi #fadesinden sezdik ki Mistr Gardner büyük bir benzin, petrol ve otomobil firmasi namına ve otomobille seyahat etmektedir. Bakınız bize, bu münasebetle ne- ler sölyedi: “— Amerikadan Belçikaya ve Süleymaniye |Tamir Ediliyor Süleymaniye camilnin harict aksamından bazılarının harap bir hale geldiğini yazmıştık. Bu yazı- mız nazarı dikkatl cıllwtı!:îit. Filvaki camiin saçak aksamı ha- raptır. Ancak Evkaf bütçesi bü- Rina, guraya buraya tükürmek suretile, yardım ederler. Kapalı şekilde devama eden oiğer verem. Klerinde bu tehlike her zaman olmaz. Veremlilerin mühtelit ye- killerini: Kemik. deri, ciğer, karın veremlerini sanatoryumda iyi gıda tozsuz, temiz hava ve bol güneş i ışığı ile tedavi çareleri — vardır. Vücudün kuvvetli olması bu gizli mikrobun canlanmasına mani olur ve hayatı uzatabilir. Ti Bu metları kesip saklayınız, yahut bir albüme yapıştırıp kolleksiyon yapır | mz, Sıkintı zamanınızda bü motlar bir İ döktor gibi imdadımıza yet'yebilic ——— tün eamilerin birden tamirine müsait olmadığı için Süleymani- yenin de tamirat gelecek yıl ya- pılacaktır, Camlin büyük direkleri Abdülhamit devrinde boyanmıştır. Bunlar raspa edilecektir. Sonra saçaklar tamir olunacaktır. Kur- şunlar yenilenecektir. Hülâsa ca- miin bütün güzelliğini muhafaza etmesine çalışılacak ve avlusu da güzel bir bahçe haline konula- caktır. Bu yıl Sultanahmet cami- ivin avlusu bahçe haline konulk muştur. | oradan otomobil ile Fransaya, Ktalyaya, Ispanyaya ve Cebelüt- tarık boğazı tarikile şimalt Ame- rikaya, Mısıra, Filistine, lrak, Suriye ve sonra Türkiyeye geldim. Bu uzun seyahat esnasında gör- düğüm en fona otomobil yolları buradadır. Türklerin her husustaki faaliyetlerini ve şark memleket- lerine nisbeten bariz tefevvukla- rını düşünürken bu hususta neden bu kadar geri kaldıklarını anla- yamadığımı itiraf etmeliyim. Bundan sonra Mister Gand- ner ilâve ediyor.: 1923 te bir daha Türkiyeye gelmiştim. Başa- rılan inkılâbın, yaratılan - yenilik- lerin hayraniyim. Halkta, kıyafette büyük fark gördüm, Bilhassa ec- nebilere karşı büyük bir sevgi ve alâka var. Istanbulun — güzelleşmesi - için düşündüklerime gelince, ben, bir şebir mütehaasısı, ne de bir. mi- marım. Ben gazeteciyim. Bina- enaleyb, her seyyah gibi benim de Istanbul hakkında birkaç fik- rim vardır. Fakat bu fikrim şah- Yağmurlarda göl haline gelen şehrin maruaf semtlerinden biri Çifte Suç Suçlu Davanın Bittiğini Zannediyordu Ahmet ile Ali bir zarar ziyan davası yüzünden mahkemeye düş- müşlerdir. Bun:ar Yeniköylüdürler. Ahmet, Alinin kendi iİcarında bulunan tarlayı sürerek 1spanak, salata gibi sebzelerini mahvetti- ğini, incir ağaçlarını da kesdiğini ve kendie'ni 80-100 lira kadar bir zarara soktuğunu ve ayrı bir ta- rihte de kendine ait su deposunu tahrip ettiğini ileri sürmektedir. Ali ise bulki suçun ayrı tarihlere ait olmayıp bir dava olduğunu ve bu davadan da Yeniköy Sulh Cez mahkemesinde beraetle kur- tulduğunu söylemektedir. Mahke- me her iki suçu ayrı ayrı telekki etmiş ve muhakemenin devamına karar vermiştir. Kirli bir sokak ortasi sidir. Maamafih madem ki merak ediyorsunuz söyliyeyim: İstanbulu çok — severim, hattâ Paristen daha fazla severim. Şu Boğazın güzelliği, tabif manzara» ları, camileri... müzeleri sarayları.. renkli suları İnsanı âdeta zorla şair yapıyor. Bence bu güzellik- lerin cihanda misli yoktur, ancak, bir turist için bunlar kâfi değildir. Bunlara — ilâve edilecek — şeyler şunlardırı 1 — Yollar: Yollar bozuktur. Caddeler ve bilhassa kaldırımlar vardır. Bunların mütemadi surette tamir edilmeleri lâzımdır. 2 — Sahilde muntazam yollar yoktur. Halbuki bütün sahil bo- yunca bir asfalat şose olsa idi, İstanbulun cazibesi bir kat daha artardı. 3 — Şehrin suyu azdır. Içme suları tesisatı yoklur. 4 — Lâğım tesisatı zanneder- sem iyl değildir. Bir de şehrin te- mizliğine daha fazla ehemmiyet vermek lâzımdır. * Sözümüz sonuna geldiği za- man Mister Gardner şunları da kaydetmemi rica etti: — Ben pek axz Fransızca bi- lirim, Benimle görüşen Türkçe ge- zetenin muharriri ile aramda ter- eümanlığı 13 — yaşındaki — kızım yaptı.Binaenaleyh sözlerimin yan- hş anlaşılmış —olması — ihtimali vardır.— * Suç | Üstüne Suç Istanbul bapishanesinde esrar kaçakçılığından bir seneye mah- küm Adapazarlı 22 yaşında Halil oğlu Mehmet; Adapazarında İşle- diği bir döğme suçundan birinci sulh cezaya çağırılmıştır. Kendisini Adapazarı mahkemesi vasıtasile dava eden arkadaşı İbrahim hak- kında relsin —sorğusu — üzerine Mehmeti “Ben onu döğmedim altı lira alacağım vardı, onu istedim.» demiştir. Yine Beraet Etti Rüşvet almak ve vazifeyi ihmal etmekten suçlu Cemil evvelce Bi- rinci sulh cezada muhakeme edil- miş ve bernet kararı almıştı. Şimdi temyiz bu kararı bozmuşsa da mahkeme suçlunaun beraet kara- rından dönmemiştir. Trakya Göçmenleri'r Hakkında Bir Temenni Yakında Trakyaya yenideti 70- 80 bin göçmen daha geliyot, Hükümet bu göçmenlerin barındı:. rılması için 20 bin ev yapmıyî karar verdi. Bu meyanda Ziraat Veokâletl keresta fabrikaları ila temasa gelerek fiat istedi. Ancali şimdiye kadar bu evlerin malzes mesi için münakasa şartnamelerİ lân edilmediğinden birçok kimt! seler gibi ben do telâş etmektes yim. İnşaat mevsimi geldi yakında da geçecek. Bu vııly: mda ana vatana döned göşmenlerin evsiz barksız h.î maları bizi müteessir. etmez mi Bu vaziyetin derhal bir yolung konması ve şartnamelerin neşret dilerek göçmen evlerinin yapılmast için alâkadar makamların nazarı» dikkatini celbederim. Okuyucularınızdan İ. H. D Mecidiye Köyü Yolu Karanlıktır Mecidiye köyünde mükemmel tertibatlı elektrik vardır. buna rağmen tramvay deposun- dan köy içine kadar olan cadde zifiri bir karanlık içindedir. Köd yümüz hem sayfiye yeri, hem de nüfusu çok olan köylerden birk dir. Gerek köy halkı, gerekse gezmeğe gelenler akşam üstleri büyük caddeden geçemez hale geliyorlar. Istanbulun en ufak bir sokağı bile ışıksız. bırakılmadığı halde böyle ana bir cadde nasil kapkaranlık kalır?. Depaodan köy içine kadar an* cak 2- 3 lâmba kâfidir. Istanbul belediyesinin bu hususta nazar — rıdikkatini celbederiz. Mecldiye köyü halkı mamına ; Mustafa Kenan, Necati Uyuşturucu Maddeler İnhisa- rının Nazarıdikkatine Inhisarlar Idaresi köylere da- gıttığı beyannamelerle, afyonları" mizin 2 inci ve 3 Üncü ellere sa“ tılmıyarak — doğrudan — doğruyaâ idareye satılmak suretile tefeck lerden kurtulmamızı tavsiye et“ “mişti. Ekdiğimiz malları bu sent almıya gelen komisyonculara yüt vermiyerek afyonlarımızı İstanbur — la getirdik. Mallarımızın kondr mize ait olduğuna dair musaddak — mazbatalarımız. olduğu halde 15 gündenberi yaptığımız bütün mü* racaatlar semere vermedi, mali” mız alınmadı. Bu guretle kazan? için Istanbula geldiğimiz halder ziyan ediyoruz, elimizde avucu” muzda bulunan paraları yemele otel parası olarak sarfediyoruf. Bundan dolayı ikl üç ay sonrf çıkacak yeni mahsul için ameley* Tâzımgelen parayı — bulamıy: memlekete dönlüş paramız kalmıyacaktır. n Uyuşturucu Maddeler Inhisâ” rının bu hususta — nazarıdikk celbederiz. Akşebir. Nadir- köy halkındif sekiz Afyon eklelil namtt” Büseyin oğlu Mustafâ Davadan Vazgeçtiler Ammaü- Bir kavğa yüzünden davaCi olarak mahkemeye düşen e Ahmet, Emin, Yorgi, Mehn * davacı olan Yorgi ve Mehm davadan vazgeçmişler, fakat '“” lira mahkeme masrafi kendilerl"."_ düşünce bunu akil edemodiklef'“"“, den şaşırıp kalmışlardır. Fakat —